18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 17 Aralık 2018 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Yabancı AVM’yi satsa Türkiye’den çıkacak JLL Türkiye Başkanı Avi Alkaş: Yabancı yatırımcı belirsizlik ve istikrarsızlık nedeniyle şu anda Türkiye’den uzak duruyor. 2019 daha zor ve sıkıntılı geçecek ŞEHRİBAN KIRAÇ Son dönemlerde Türkiye’yi dı Alışveriş Merkezi (AVM) yatırımcıları en zor dönemini yaşıyor. Tür şarıda anlatmakta daha fazla sıkıntı çekiyoruz. Türkiye’nin algısı olduğundan daha da kötü. Bunları aşmak için bir dizi çaba kiye’deki toplam 412 AVM’nin yı sektör olarak topyekun yürüt yüzde 30’u yabancı yatırımcıla mek lazım. ra ait. Yatırımcıların bankalara 15 milyar dolar civarında borcu En kötüsü istikrarsızlık bulunurken kiraların yeni dü n Neden bozuldu Türkiye al zenlemeyle dövizden TL’ye dön gısı? mesi kredi geri ödemelerini ris 20122013 döneminde İstan ke soktu. Borçlar nedeniyle bir bul yatırım yapılacak şehirler çok AVM’nin anahtarının banka arasında ilk sıralardaydı. Türk lara geçme tehlikesi bulunuyor. gayrimenkul sektörü yabancı ABD merkezli ticari gayrimen lar için ilginç bulunurken, son kul ve yatırım yönetim şirketi dönemlerdeki belirsizlik ve is Jones Lang LaSalle (JLL) Türki tikrarsızlıklar nedeniyle yatı ye Başkanı Avi Alkaş’a göre, şu rım listelerinde çok alt sırala Avi Alkaş, ana kadar bankalar tarafından el ra düştü. Bu tabii ki yatırım yap Şehriban Kıraç’ın konulan AVM yok, ama yakında mış olan yabancı yatırımcılabirçok AVM’nin anahtarı ban rın da Türkiye’den çıkış senar sorularını yanıtladı. kaların eline geçebilir. Özellikle yolarını hızlandırıyor. Bir ül yabancı yatırımcıların elindeki ke için dışarıdan bakılınca istikürünü satmak için arayışta oldu rarsız görünmek kadar kötü bir ğunu dile getiren Alkaş, yaban şey olamaz. Ekonomik önlem Tek taraf gözetilmesin cı yatırımcının belirsizlikler ve ler doğru ve zamanında alınabil istikrarsızlık nedeniyle şu anda se, birtakım farklı görüşler yeTürkiye gayrimenkul pazarın rine ekonominin kuralları işle n Kiralarda TL’ye dönülür şıya kaldığı 15 milyar dolar yıl iken şimdi 40 yıla uzayan ken yatırımcıların görüşleri lık borç yükü var. Şimdi kay yatırımlar var. 40 sene geri dan uzak durduğunu vurguladı. se, o zaman iş dünyasının güve alınmadı mı? nak azalıp kredi geri çağır dönüşü olan bir işe hele de Eskiden AVM yatırımlarının ge ni ve morali yerine gelecek ve Çok hızlı bir gelişme ol maları başlayınca ödeyeme faizlerin bu kadar yükseldi ri dönüş süresinin 810 yıl oldu yatırımlarına devam edecek. Şu du. Paydaşların görüşü yasa me sıkıntıları ortaya çıkıyor. ği bir dönemde kimse yatı ğuna, şu anda bu sürenin 40 yıla anda insanlar yarınları lar çıkmadan Bugüne kadar Türkiye’de bu rımcıyı yatırım yapmaya ik kadar çıktığına, faizlerin de yükseldiği bir dönemde kimsenin bu alana yatırım yapmayacağına dikkat çeken Avi Alkaş ile Türkiye ticari gayrimenkul pazarını ve AVM’ler ile organize perakendenin geleceğini konuştuk. Türkiye algısı bozuldu n 2018’in sonuna geldik, Ticari gayrimenkul açısından nasıl geçti bu yıl? Koşulları giderek ağırlaşan hem yerli hem yabancı yatırımcı açısından zor bir yıldı. Dövizin çok yükselmesi özellikle organize perakendeyi köşeye sıkıştırdı. Tüketicinin güveninin de düşmesi işleri zorlaştırdı. nın ne olacağını bilmedikleri bir ortamda yeni yatırıma girmek, yeni dükkân açmak, yeni ofis tutmak istemiyorlar. Firmalar küçülmeye gidiyor, küçük metrekareli ofislere yöneliyorlar, bu bir tehlikedir. n Yakın zamanda Türkiye’den gidecek yatırımcı var mı? Yabancı markalarla ilgili aldığımız duyumlarda Türkiye’yi çok ciddi masaya yatırdıklarını biliyoruz. Geçmişte bu yabancı markalar bize İstanbul’da Hukuk şart n Yabancı algısını değiştirmek için ne yapmalı? Mutlaka uluslararası etkinlikleri kongreleri konferansları daha fazla Türkiye’ye çekmemiz lazım. Yabancılar hukuk sistemine bakıyorlar. OHAL’i kaldırdık ama Türkiye’nin hukuk sistemi yolda giderken maç oynarken kural değiştirmenin sıkıntıları dışarıya çok yansıyor. Huzur, barış ve hukuk düzenini egemen kılarsak o zaman daha çok geli alınabilse daha sağlıklı düzenlemeler ortaya çıkar, sürecin iyi yönetilmesi gerekiyor. Yeni paradigmalar üretmemiz gerekiyor. Sadece perakendeciyi ya da sadece mal sahibini gözeterek ya da sadece bankayı gözeterek düzenleme yapılmaz. Mutlaka bu konuyu sektör bankacılık açısından en sorunsuz en az risk ifade eden bir sektörken şimdi AVM yatırımcıları bankalar için ciddi bir tehdit haline dönüşebiliyor. Geri dönüş 40 yıl n Gerçekten tehdit haline geldiler mi, borçlarını ödeyememe gibi bir risk var mı? Eee oraya doğru gidiyoruz. 412 AVM’nin 100120 tanesi banka yönetimlerine geçse bu yönetilemez. Ödenebilir, sürdürülebilir kira düzeylerini yakalamamız gerekiyor. Bunun için de her iki tarafın üstüne düşeni yapması lazım. AVM’ler na edemez. Bugün orta ölçekli bir AMV bile 1500 kişiye istihdam sağlıyor. Bu yatırımın cazibesinin kaçmaması gerekiyor. Bu enflasyonist baskı devam ettiği sürece esas tehlike şurada; dün bankadan o krediyi alırken bir teminat gösteriyorsunuz sizin gösterdiğiniz şeyin değeri azalıyor. Diyelim ki dün 100 dolar karşılığı gayrimenkulünüz 300 lira ediyorsa, şimdi 50 dolara düşüyor. Kredilerin karşılık bulamaması gibi çok ciddi bir tehlike var. Krediler karşılıksız ve teminatsız kalırsa bankaların ferene basmaları söz konu Bir yandan da konkordato dal toplantı yapmaya gelir nen bir yer olacağız. bir toplu se cirolarını, ziyaretçi sayıları su. Burada kredi yapılardır gası olumsuz sinyaller veriyor. lerken, şimdi bizler on ferberlik ha nı artırmalı. Evet peraken maları ya da ödeme vadele 2019’un da zor ve sıkıntılı geç ların kapısına gitmek linde yani mal deci sıkıntıda teknesini yüz ri uzatılmalı. Bunu yaparken me ihtimali tüm sektör paydaş durumunda kalıyoruz. Bunlar sahipleriyle kiracıların yanı dürmenin derdinde. Ama de mümkün mertebe mal larını farklı senaryolara yönelti perakende ve gayrimenkul şir yor. Bu krizden nasıl çıkılabile ketleri. Kirada TL’ye dönülme ceğine bakıyorlar. si yabancılar için engelleyici un sur. Keza bankalara olan borçla rın dövizle ödenmeye devam et AVM’ler dönüşmeye başlayacak. Ev mobil mesinin yatırımcı üzerinde yarattığı bir baskı var. Bu na bankaları da katmak suretiyle çözmemiz lazım. Buna yasa koyucuların da destek sunması gerekiyor. Şu anda 412 AVM var ve bunların yüzde 30’u yabancı sermayeli. Yatırımcının karşı kar burada bütün yükü de sadece mal sahibine bırakmamak lazım. Çünkü mal sahibi de aldığı bütün kiraları direkt kâr olarak cebe indirmiyor. Bu tür yatırımların geri dönüş süreleri eskiden 810 sahiplerinin ödeyemedikleri kredi borçları nedeniyle mülklerini bankalara teslim etmekten uzak durmalı. AVM’lerin anahtarlarını bankalara vermediği bir düzene geçmemiz lazım. yaları konsepti devreye baskı yerli yatırımcı girdi. Kentleşme eğer planlı yapılsa, şehir plancıları işin içine katılsa sadece belediyelere rant kapısı gibi algılanmasa o zaman daha iyi AVM’ler ortaya çıkacak. Türkiye’de bazı bölgeler de yan yana çok AVM yapıldı. lar için de var. Şimdi 2 yıl boyunca kiralar TL ile alınacak ve yılda bir kere fiyat ayarlama Kredilerin ödenmemesi risk n Şu an veren var mı anah tür riskler görüyorsunuz? tarı? Kredilerin ödenememe lar nasıl TL’ye döner TL enflasyona yenilmezse. Karam Türkiye nasıl organize sanayi bölgeleri oluşturabildiyse organize perakende bölgelerini geliştirebiliriz. Bununla organize iş alanları yaratılabilir. 2018 bizim şirketimiz açısından da iyi bir sene olmadı. İç pazardaki sıkışıklığı sı yapılacak. Şimdi yatırımcı bu durumdan çıkış yolu arıyor. Çünkü yabancı şirketler sene so Henüz yok. Ama bu tehlike var. Şu anda yabancılar elindeki AVM’yi satsa çıkacak. 2 milyar dolar borcu olan bir grubun kiralarını almasında aksama olursa döndüremez. Artık iyi niyetle kö riski en büyük sorun. Maliyetlerin yükselmesi ikinci sorun. Şimdi yatırımcı diyor ki ben binamı yıksam içindeki demir daha pahalı. Geçen bir AVM’nin satışına aracılık ettik arsası AVM’den daha pa sarlık tablosu çizmek istemiyorum ama tüketimi artırmamız lazım. İnsanlar işsiz kalırsa harcama olmayacak. Ekonominin çarklarını döndürmemiz lazım. İnsanlar yarınlarına güven duyarlarsa o za Avi Alkaş aşmak için yakın coğrafyadan iş almaya çalışıyoruz. nunda bilançolarını merkezlerine döviz cinsinde tü niyet de birbirine giriyor. Zora giren perakendeciler var ama konkordatoyu fırsat halı. Bu da yatırımcıyı bu işten zarar ederim algısına itiyor. O zaman sektörden çı man daha çok harcama yaparlar. Bugünkü ihtiyacınızı sıkın iletmek zorundalar. bilip kötü niyetle kullananlar kışlar olur. tıdan, güvensizlikten almı Şimdi bu dengeler da çıkabiliyor. Cadde mağazalarında çok yorsanız o zaman da stokla yerinden oynadı. n Sektörde kısa vadede ne ciddi boşalma yaşadık. Kira rın şişmesine neden olacak. Tüketicilere kart puanı uyarısı Tüketici Dernekleri, kredi ve banka kartı ile akaryakıt istasyonları, giyim, ayakkabı ve alışveriş merkezlerinin müşterilerine sunduğu ‘sadakat kartı’ndaki puanların, yeni yıla girmeden kullanılmasını önerdi. Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Sıtkı Yılmaz, “Tüketici, bu puanların yıl sonunda sıfırlanacağını bilmediği için mağdur oluyor. 10 lira küçük görünebilir ancak milyonlarca kartta birikenleri düşündüğünüzde ciddi rakamlar ortaya çıkar” dedi. l Ekonomi Servisi Hakan Ateş: Gelecek yıl yüzde 2 büyüme bekliyoruz 2019 büyüme için zor yıl olacak DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, gelecek dönemde hızla eğitim, hukuk, vergi sistemi ve istihdam piyasasında yapısal reform programlarının uygulamaya konmasının kritik öneme sahip olduğunu söyledi. Hakan Ateş, AA’ya yaptığı açıklamada şu tespitlerde bulundu: n Sektörün sorunlu kredi oranı 2017 sonuna (yüzde 3) kıyasla bir miktar artış göstermekle birlikte makul seviyelerde. n 2019’da hem fonlama tarafındaki sıkışma hem de faiz oranlarındaki artış kredi büyümesi üzerinde baskı yaratmaya devam edecek. Yüzde 16 enflasyon n Jeopolitik belirsizlikler, ticaret savaşları ve gelişmiş ülkelerdeki parasal sıkılaşma göz önüne alındığında, fonlamaya erişim ve fonlamanın maliyeti en önemli sorunlardan biri olmaya devam edecek. n Yılın son çeyreğinde negatife döndüğünü tah min ettiğimiz büyümenin, 2019’un ilk yarısında da zayıf seyretmesini, yıl genelinde büyümenin yüzde 2 civarında tarihsel ortalamaların altında gerçekleşmesini bekliyoruz. n Kurdaki stabilizasyon devam ettiği takdirde, 2019’da enflasyon yüzde 16 seviyesinde gerçekleşebilir. n Reel sektördeki bilanço tahribatının bankalara ve devlete yansımaması için kamu finansmanı destekli bir modele ihtiyaç var. Eğer reel sektörün sıkıntıları ye rinde çözülebilirse bankalara yansıması olmaz ve bankalar ekonomiye desteğine devam edebilir. l Ekonomi Servisi Hakan Ateş ekonomi 11 ‘Absürdistan’da gezintiler Toplumun dokusu lime lime, ekonomik yapının her tarafı dökülüyor. Son yıllardaki seçimlerin gösterdiği gibi çoğunluğu Müslüman bir ülkede, artık azınlık olduklarını biliyorlar. Ancak ne yapacaklarını bilemiyorlar. Çünkü içinde yaşadıkları realite, kafalarının içindeki fantastik realite resminden çok farklı. Gittikçe daha fazla korkuyor, hırçınlaşıyorlar. Son tren kazası, bu gidişin bir semptomu. Nedenlerini sorgulamak yerine, ilgili bakan, sorumluluktan kurtulma telaşıyla sorulara, “Sinyalizasyon sistemi demiryolu işletmeciliği için olmazsa olmaz bir sistem değil. Bu sistemin olmamasından dolayı demiryollarında işletme yapılamaz diye bir şey yok” gibi absürt cevaplar üretebiliyor. Yandaş basındaki geri zekâlılar “Fırat’ın doğusuna askeri operasyon başlattık hemen tren kazası geldi” gibi hezeyanlarla, yönetimin sorumluluklarını silip yerine “dış güçler” fantezisini yazmaya çalışıyorlar. “Yönetim ülke güvenliğini elinden kaçırdı, yabancı güçler fink atıyor” dediklerinin farkında değiller. Tren kazası, patlayan baraj kapağı, su altına kalan topraklar, yok olan ürünler gibi yapısal felaketlerin yanı sıra, gittikçe çoğalan, silahlı, tecavüzlü, intiharlı mikro felaketler, kadın bedeninin üreme devrelerini hastalık zanneden dinci cahillerin, kadınları hedef alan bitmez tükenmez simgesel şiddeti, toplumsal dokunun lime lime dökülme sürecini sergiliyor. Ekonomi muazzam bir sertlikte frene bastı: Büyüme hızı 2017’nin son çeyreğindeki yüzde 11.5’ten bu yılın son çeyreğinde, yüzde 1.4’e geriledi. Birilerinin camdan kafa üstü dışarı fırlaması kaçınılmaz. “Pasta” (paylaşımındaki büyük adaletsizlikler, iktidardakilerin inanılmaz harcamaları bir yana) yıldırım hızıyla küçülüyor. Paraanaliz sitesindeki ekonomistlerin yazılarından kısa bir ufuk turuyla topladığım veriler adeta bir çöküşe, ekonomi yönetiminde inanılmaz bir beceriksizliğe işaret ediyor. Örneğin, vergi mükelleflerinin neredeyse yarısı vergilerini zamanında ödeyemiyor, bankalardan kredi kullanımı düşüyor, ithalattaki rekor daralma üretimin, tüketimin yerlerde süründüğüne, makineteçhizatyatırım harcamalarındaki yüzde 8.5 gerileme, sanayicinin gelecekten ümidini kestiğine işaret ediyor. Kasımda traktör üretiminin geçen yılın aynı ayına göre yüzde 65.8 oranında gerilemesi de çiftçinin… Beyaz eşya satışları düşüyor. AVM ciroları da, yüzde 25 TÜFE ortamında yalnızca yüzde 17 artmış (yaklaşık yüzde 8 gerilemiş). Bu ortamda konkordatolar artmaya devam ediyor. Kimi şirketler de “bankalara yöneliyor, yani şirketlerin borç riski kredi riski haline dönüşüyor”. Bankalar da alacakların bir kısmını menkulleştirip varlık yönetici şirketlere satmışlar. Paraanaliz’in aktardığına göre, varlık yönetimi şirketlerinin elinde 41 milyar TL’lik batık kredi birikmiş. Belli ki ödemeler zinciri kırılıyor, bir mali kriz dalgası yayılıyor. Peki, hükümet nasıl tepki veriyor? “Emirle indirilen tek şey kredi faizi de değil, süpermarketlerde fiyatlar, Hazine ihalesinde teklifler, kâr marjları hep emirle. Hangi şirketin kurtarılıp hangisinin kaderine terk edileceği, kime kredi çıkacağı, hangi müteahhide ödeme yapılacağı? Artık hepsini Saray Ekibi belirliyor.” (Atilla Yeşilada) Ancak durum kötüleşmeye devam ediyor. Bu ortamda, iktidar mutlaka kazanmak zorunda olduğu bir yerel seçimlere gidiyor. Kazanmak için yapmak zorunda kalacaklarından daha şimdiden korkuyor. Korku abuk sabuk tepkiler yaratıyor. Akşam haberlerinde “Sarı Yeleklileri” görüp sabah “Gezi” kâbusuyla uyanıyorlar. “Sarı Yelek” satışlarına bakıyorlar; yel değirmenlerine saldırıyorlar. Kimsenin aklına “Gezi” gelmesin diyenler, önce kendi akıllarına geldiğini itiraf ediyorlar. Biri başları kesilsin diyor, bir başkası, sarı yelek satın alan tutuklansın… Biri de ekliyor; “Burası Paris mi? Bedelini ağır öderler.” Aslında, “Yerel seçimleri almak için bir şeyler yapacağız. Sakın ertesi gün tepki vermeyin. Başkanlık seçimi gecesinde olduğu gibi paşa paşa evde oturun” demek istiyorlar… Sanki ülkede, dişe dokunur bir muhalefet varmış gibi. Absürdistan işte… KISA... KISA... l JCR Eurasia Rating, Şeker Yatırım’ın konsolide edilmiş yapısı ile mevcut ve planlanan bono ihraçlarını yatırım yapılabilir kategoride derecelendirerek uzun vadeli ulusal notunu ‘A(Trk)’ olarak yukarı yönlü revize etti. l Tekfen Tarım AdanaAgripark Tesisleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ArGe merkezi olarak yetkilendirildi. l Vodafone Türkiye’nin inovasyon şirketi Oksijen, İTÜ ARI Teknokent tarafından düzenlenen BEETECH 2018 Teknoloji Ödülleri’nde ‘Fikri Sınai ve Mülkiyet Hakları’ dalında ödüle layık görüldü. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle