18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
yerel yönetimler Çarşamba 12 Aralık 2018 6 TASARIM: İLKNUR FİLZ ALAATTİN YÜKSEL İZMİR TEMSİLCİMİZ HAKAN DİRİK’E HEDEFLERİNİ ANLATTI: Yönetim modelimiz Türkiye’ye örnek olacak İzmir Büyükşehir Belediyesi için aday adaylığını açıklayan eski CHP Genel Başkanı Alaattin Yüksel, Türkiye’ye ‘toplumsal uzlaşıyla zaten devletin kurumlarında kadrolaştılar. Ama bir türlü tatmin olmuyorlar. Belediyeyi de ele geçirerek kenti tümüyle ele örnek bir yerel yönetim modelini yaşama geçirmek istediğini yöneteceğiz’ geçirerek işgal etmeye çalışıyorlar” dedi. vurgulayarak “Umut İzmir’den yeşerecek” dedi.AKP’nin İzmir adayı olarak Nihat Zeybekci’yi duyurmasının hemen ardından partisi CHP’den aday adaylığı başvurusu yapan Yüksel, İzmir halkını yönetimde söz sahibi haline getirerek tüm Türkiye’ye örnek olacak bir modeli yaşama geçirmek istediğini söyledi. ‘İhanete izin vermeyeceğiz’ Yerel yönetim alanında yapacakları atılımla, Türkiye’ye örnek bir yönetim modeli hayata geçireceklerini belirten Yüksel, “Sosyal demokrat yerel yönetim anlayışında halkın yönetime katılımını sağlamak bizim başarımızın ölçüsüdür. Kentin bütün dinamiklerini yönetime dahil ederek, projeleri bire bir forumlarla bir araya gelip İzmirlilerin tüm bu olumsuzluklara karşı direndiğini ifade eden Yüksel, İzmirlilerin AKP tarafından cezalandırılmaya çalışıldığını vurgulayarak şunları söyledi: ‘Umutsuzluğu yıkacağız’ “İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin her türlü projesi en az 1 yıl engellenmiştir. AKP’li başkanlar kendi kentle Siyasete kariyer yapmak için değil, yurttaşlara hizmet etmek için girdiğini dile getiren Yüksel, “Ben hep parti tabanının talebiyle bir yerlere aday oldum. Bu dönemde de aday olmak gibi bir düşüncem yoktu. Aday olmayacağımı söylemiştim. Fakat hem sendikalar ve sivil toplum örgütleri hem de işverenler Alaattin Yüksel, AKP’ye karşı İzmir’de kazanılacak yeni bir zaferin umut olacağını söyledi. konuşarak, halkın yüzde yüz uzlaşmasıyla hayata geçireceğiz. Kentle birlikte nefes alıp vermek gerekiyor. Çünkü uygulamaya sokmak istediğiniz uygulamaları halkın kabul etmesi, içselleştirmesi açısından önemli” diye konuştu. rinde metro yapamadılar, bakanlık devraldı. AKP’li belediyelerin hizmetlerini devlete yaptırdılar, krediler verdiler. Buna rağmen hepsi borç batağındalar. İzmir’in şu anda devlete, vadeli tek kuruş borcu yoktur. AKP’nin bu tavrı, İzmir’de yine hüsrana uğramalarına neden olacak!” İzmir’i “insan haklarının baş den yoğun bir baskı oldu aday ile görüşerek aday adaylığımı açık ra karşı ancak kentliyle birlikte ne kenti” haline getirmek istedik olmam yönünde. En sonunda ‘Eğer ladım” dedi. fes alıyorsanız karşı koyabilirsiniz. lerini söyleyen Yüksel, toplumun sen aday olmazsan biz gider Genel AKP’nin 2008’den bu yana fetih Daha önce İstanbul’a ihanet etti tüm kesimlerinin içinde bulundu Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile gö anlayışıyla kentlere yönelik saldırı ler, Ankara’yı parsel parsel sattılar, ğu umutsuzluk atmosferini yerel se rüşürüz’ demeye başladılar. Bunun larının arttığına dikkat çeken Yük şimdi de sıra İzmir’e geldi. İzmir’de çimlerle birlikte değiştireceklerini üzerine il başkanı ve genel başkan sel, “Kentlere yönelik bu saldırıla de benzer hayalleri var. Izmir’de vurguladı. l İZMİR Konak’ta eşitlik birimi Konak Belediyesi’nin Eşitlik Birimi 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nde düzenlenen törenle hizmete açıldı. Kadın, Sosyal Politikalar ve Projeler Müdürlüğü bünyesinde yer alan birim; üniversiteler, kamu kurumları ve STK’lerle işbirliği içinde çalışmalar yapacak. Belediye Başkanı Sema Pekdaş, “İoanna Kuçuradi Hoca, ‘İnsan hakları kamunun yerine getirmek zorunda olduğu bir görevdir ve kamu kurumları insan haklarının engellemesini önlemek zorundadır’ der. Yerel yönetimlerin görevi hemşerilik hukuku çerçevesinde, yurttaş kimliğiyle donanmış bireyler yaratmaktır. Bunun ilk adımı da eşitliği hayata geçirmektir. Biz de bu amaçla yola çıktık” dedi. Açılışın ardından “Neden Eşitlik Neden İnsan Hakları” başlıklı söyleşide, GazeteciYazar Barış İnce’yle CHP PM Üyesi ve Eski Denizli Milletvekili İlhan Cihaner konuşmacı olarak yer aldı. l İZMİR/Cumhuriyet Büyükçekmece’de sağlıklı günler Büyükçekmece Belediyesi evden çıkamayacak durumda olan ve sağlık problemi yaşayan yurttaşlara ücretsiz evde sağlık hizmeti sunuyor. Büyükçekmece Belediyesi Sağlık İşleri Müdürlüğü doktoru ve sağlık ekipleri tarafından sağlık problemi nedeniyle evden çıkamayan yurttaşlara reçeteli enjeksiyon, serum uygulaması, kan alma, pansuman işlemleri, yara bakımı ve doktor danışman lığı hizmeti sağlanıyor. Binlerce yurttaşa ücretsiz sağlık hizmeti sağlayan Büyükçekmece Belediyesi sağlık ekipleri ilçede ikamet eden hasta yurttaşları tek tek tespit ederek evlerini ziyaret ediyor. Evde muayene edilen hastalar belediyenin sağlık işleri ekipleri tarafından periyodik olarak kontrol edilerek takip altına alınıyor. Talep eden herkese evinde ücretsiz sağlık hizmeti verildiğini belirten Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, “Belediyemizin sağlık ekipleri ve doktorumuz bu zamana kadar binlerce hastanın imdadına koştu. Vatandaşlarımız için 24 saat ambulans hizmeti de sağlıyoruz” dedi. Evde sağlık hizmeti talebinde bulunmak isteyen vatandaşlar, 444 0 340 numaralı telefonu arayarak Sağlık İşleri Müdürlüğü ile iletişime geçebilir. l Haber Merkezi T.C. ÇANKIRI 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN KAMULAŞTIRMA İLANI ESAS NO: 2018/931 Esas KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZIN BULUNDUĞU YER: Çankırı ili Kızılırmak ilçesi Sakarca Köyü ADA NO: 152 PARSEL NO: 35 VASFI: Tarla YÜZÖLÇÜMÜ: 19468,87 m2 İRTİFAK ALANI VE BEDELİ: 3188,12 m2, Bedeli: 2.014,26 TL MÜLKİYET ALANI VE BEDELİ: 169 m2 , Bedeli: 395,46 TL MALİKİN ADI VE SOYADI: SÜNDÜS ASTAN KAMULAŞTIRMAYI YAPAN İDARENİN ADI: TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM A.Ş. KAMULAŞTIRMANIN VE BELGELERİN ÖZETİ: Davacı Türkiye Elektrik İletim A.Ş. tarafından yukarıda malikleri ve nitelikleri bildirilen taşınmazların kamulaştırılması maksadıyla, kamulaştırma bedelinin tespiti ve davacı kurum adına tescili talepli açılan davalar Mahkememizin yine yukarıda belirtilen esas sıralarına kaydedilmiştir. Davacı kurum tarafından ibraz edilen taşınmaza ait tapu kayıtları, kıymet takdir tutanakları, kamulaştırma ve kamu yararı olur kararları, satın alma prosedürüne ilişkin belgeler her taşınmazın kendi dosyasında bulunmaktadır. Yukarıda özellikleri belirtilen taşınmazların hak sahiplerinin ve menfaati bulunan 3. Kişilerin kamulaştırmanın iptali için idari yargıda veyahut maddi hataların düzeltilmesi için adli yargıda ilan tarihinden itibaren 30 gün içerisinde kamulaştırmayı yapan Türkiye Elektrik İletim A.Ş. aleyhine dava açabilecekleri, kamulaştırma işlemine karşı idari yargıda iptal davası açanların dava açtıklarını ve yürütmenin durdurulması kararı aldıklarını belgelendirmedikleri takdirde kamulaştırma işleminin kesinleşeceği ve Mahkememizce tespit edilen kamulaştırma bedeli üzerinden taşınmaz malın kamulaştırma yapan idare adına tesciline karar verileceği, kamulaştırma bedellerinin ise hak sahipleri adına T.C. Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. Çankırı Şube Müdürlüğü nezdinde açtırılacak hesaplara ayrı ayrı yatırılacağı, davaya ve taşınmazın değerine ilişkin tüm bilgi ve belgelerin ilan tarihinden itibaren 30 gün içerisinde dosyaya ibraz edilmesi gerektiği 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesinin 4. bendi uyarınca ilan olunur. 29/11/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 911955) T.C. ARNAVUTKÖY TAPU MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN İLANEN DUYURULUR (Miras ortaklığından doğan elbirliği mülkiyet paylı mülkiyete çevrilecektir.) SAYIN; AYŞE YAVUZ(POLAT), HAMZA YAVUZ Taraflarca tapu kütüğü ve elektronik ortamda kayıtları incelenen; TAŞOLUK MAHALLESİ 6577 ADA 3 PARSEL’in 23/152 hissesi ALİ YAVUZ: HAMZA OĞLU, adına kayıtlı iken, ALİ YAVUZ’un 12.10.2007 tarihinde, ölümü nedeniyle Küçükçekmece 2. Sulh hukuk mahkemesi’nin 27.10.2017 tarih 2008/469 esas 2008/931 karar numaralı Veraset (Mirasçılık) Belgesi, gereğince mirasçılarından Ali Rıza Yavuz ve Nurten Yavuz , 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile Kadastro Kanunu’na eklenen EK 3. maddesine istinaden intikal ve miras ortaklığından doğan elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi talebinde bulunmuştur. Anılan Kanun hükmüne göre, elbirliği mülkiyetinin devamına yönelik gerekçe göstererek bir itirazınız varsa bu itirazınızın veya paylaşma davası açılmış ise, dava açıldığı hususunun bu yazının tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Tapu Sicil Müdürlüğümüze bildirilmesi gerekmektedir. Postada (vs) olabilecek gecikmeler dikkate alınmayacaktır Herhangi bir itirazınız olmazsa veya paylaşma davasının açıldığı bildirilmezse, işbu taşınmaz üzerindeki elbirliği mülkiyeti paylı mülkiyete dönüştürülerek, hissedarlık esaslarına göre mirasçılar adına tapu kütüğüne tescil edilecektir. Bilgilerinize tebliğ edilir. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 906451) İsyankâr halklar İnsan üretme ve tüketme modellerini, devletleri, sistemleri, dinleri, gelenekleri, görenekleri, kimlikleri ve aidiyetleri ve daha bir sürü kafa karıştırıcı kavramı önce yaratır, sonra sorgular, sonra yıkar, sonra yeniden yaratır, yeniden sorgular ve yeniden yıkar ve yeniden kurar... Aslında müthiş bir aklı vardır ama o aklı kendi aklı almaz. Aslında büyük bir cesareti vardır ama o cesareti göstermeye cesaret edemez. Ve aslında her şeyi bilir ama bildiğini bilmez. O yüzden insanlığın kendisini perişan ede ede aştığı çağların sonunda vardığı şu noktada, onu en gerçekçi haliyle Apple dükkânlarını yağmalayan Sarı Yeleklilerin görüntüleri üzerinden anlamlandırmak gerekir. İsyan kıymetli bir eylemdir. Başkaldırı soylu bir iradedir. Haksızlıklara karşı çıkmak anlamlı bir duruştur. Ama sadece teoride. Tıpkı savaş gibi. Sınırları korumak, ülkeyi savunmak, halkı bir arada tutmak, güçlü bir devlet kurmak için yapılan tüm savaşlar; Nasıl irili ufaklı insanlık suçlarından ve uluslararası hukuklarla meşrulaştırılmış cinayetlerden öte bir şey değilse... Sokaklara taşan isyanlar da kolayca görkemli bir insanlık halinden soysuz bir yağma kültürüne evriliverir. Ve isyanın bu kaçınılmaz görüntüsüne en çok iktidarlar sevinirler. Çeşitli sol ideolojilerin önerdiği ilkeleri ellerinin tersiyle iten ve şuursuz tüketiciler olmaya kolayca ikna edilen halk yığınlarının desteğiyle iktidara gelenler, o halkın arada isyan etse de eninde sonunda yola geleceğini bilirler. Çünkü insanlığın temel sorunu adaletsizliği her çağda ve koşulda nihayetinde algılaması ve adını kolayca koyması ama doğru bir adaleti tarif etmeye hevessiz olmasıdır. Bu hevessizliğinde de bilinçli ya da bilinçsiz bir haklılık payı vardır. Zira iktidar algısı değişmedikçe doğru bir adalet tarif etmek mümkün değildir. İktidar algısını değiştirmek de daha epey zaman isteyecek bir irade evrimi gerektirmektedir. O yüzden çağımızda kalabalıkların isyanları ve kabullenişleri arasında gerili olan bir tel üzerinde dengede durmaya çalışan akıl, dengesini devamlı kaybeder. Spartacus isyanından 68 gençliğinin isyanına kadar uzanan ve sokakların gücüne inanan o kadim güdünün hikâyesi muhteşem bir hikâyedir. Ama umulduğunun aksine yeterince etkili değildir. Masalda, iktidarın simgesi zengin ve güçlü padişah sonunda kızını gariban Keloğlan’a verdiğini ama Keloğlan’ın artık karısı olan o kızı alıp da köyüne, eski zorlu hayatına dönmek yerine vezir olup saraya yerleşmeyi seçtiğini unutmamak gerekir. Kendi zaaflarını ve hatalarını masallarında meşrulaştıran kalabalıklar... Daha çok kazanmak için değil, artık kazanmamak için... Daha rahat tüketmek için değil artık tüketmemek için... Yani kazanmanın ve kaybetmenin anlamını yeniden tanımlamak için sokağa çıkmadıkça... Tüm isyanlar, tarihteki görkemli ama az etkili yerlerini alacak ve nesillerin torunlarına heyecanla anlattıkları birer “hey gidi eski günler” fantezisi olarak tarihte kendilerine ayrılmış yeri alacaktır. Fırsat eşitliğinin hiç olmadığı bu uygarlık tarihi baştan beri isyanlarla yazılmıştır ama isyanlarla şekillenmemiştir. Çünkü kurulu düzenin hoyratlığına başkaldıran insanla, o düzeni kuran ve onaylayan insan aynı insandır. Ve insanlık, uygarlığını yazmaya başladığı ilkçağlardan bu yana kontrolsüz iştahıyla, kendi kuyruğunu yakalamaya çalışan ve arada da bunu başarıp kendi kendini sakatlayan bir timsah ahmaklığındadır. 1000 Çocuk Korosu’nda 10. yıl çoşkusu Çankaya Belediyesi’nin bünyesinde kurulan ve her yıl 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinliklerinde konser düzenleyen 1000 Çocuk Korosu’nun kayıtları başladı. Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen desteği ile ünlü orkestra şefi İbrahim Yazıcı ve Cahit Berkay gibi ünlü isimlerle konserler veren 1000 Çocuk Korosu’nun, 10’uncu yılını coşkulu bir konser ile kutlamaya hazırlandığı açıklandı. Bu kapsamda eğitmenler tarafından düzenli olarak gerçekleştirilecek eğitim programı ile konsere hazırlanması planlanırken, Çankaya sınırlarındaki okul korolarının katılımını amaçlayan program için kayıtlar aralık ayı sonuna kadar devam edecek. Koro çalışmaları Çankaya Belediyesi’nin ekim ayı içerisinde hizmete açtığı Yıldız’da bulunan müzik atölyesinde gerçekleşecek. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle