16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 23 Ekim 2018 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY / ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET ‘Baba’ yine sahnede haber 9 OLCAY BÜYÜKTAŞ Bazı anlar var, bazı dokunuşlar, bazı insanlar, bazı sözler... İlk karşılaştığınızda, duyduğunuzda, dokunduğunuzda hayatınızı tümden değiştirecek etkide olduğunu fark etmediğiniz... Babası kovaladığı için mi yoksa o müziği kovaladığı için mi sığındığını çok sonra kavrayacağı Adana Halkevi... Kovalanmasına neden olan türkü söylemeyi ‘ağır bir suç’ olarak gören Limoncu Ali!.. İşsiz ve sürekli şiddet uygulayan babasından kaçan genç adam; sonradan soyadı Gürses olacak Müslüm. Eline bir saz vererek gönderen Limoncu Ali’nin “Suçun ağırmış, bir gün gel, birlikte işleyelim” dediği suç; türkü söylemek... Bektaşi kültürüyle yoğurulmuş bir çocukluk ve ilk gençlik... Sonra, sonra adım adım seveni de sevmeyeni de bol olan bir yıldız. Bir fenomen haline gelen, toplumun ezilmişleri tarafından ‘baba’ ilan edilen, ciddi ve vefakâr bir hayran kitlesi ile göçüp giden bir sahne insanı... İlk tanıtım Seul’de Müslüm Gürses’in hayat hikâyesini anlatan “Müslüm” filmi, 26 Ekim’de vizyona giriyor. Başrollerini Timuçin Esen ve Zerrin Tekindor’un paylaştığı filmin Türkiye’de seyirci rekoru kırarak 10 milyon izleyiciye ulaşması hedefleniyor. Filmin yapımcısı Mustafa Uslu, filmle ilgili ayrıntıları filmi izlediğimiz Seul’deki CGV Stüdyolarında anlattı. Filmde oyuncuları itinayla seçtiklerini anlatan Uslu, Müslüm Gürses’i oynayan Timuçin Esen’in müzik geçmişinin ve bir albümünün olmasının büyük avantaj olduğunu ifade etti. Timuçin Esen’in rolü kabul ederek büyük risk aldığını vurgulayan Uslu, “Bu filmden sonra kariyeri olmak veya olmamak diye ikiye ayrılabilirdi. İlk başta role giremedi, biz de ona destek olduk. Amerika’ya gönderdik. Lalala Land’in senaryo doktorluğunu yapan, en son Tom Cruz, Brad Pitt, Leonardo Di Caprio gibi ünlülerin oyuncu koçluğunu yapan Greta Seacat’le çalıştık. Greta onu çok iyi hazırladı” dedi. Uslu’ya göre, bizim topraklarımızda bir derviş yaşamış, biz farkında değilmişiz. Filme 10 milyon kişi bekleniyor. Türkiye’de rekor 7 milyonla “Recep İvedik”te. Müslüm’ün bu rekoru kırması bekleniyor. Uslu, bu filmin yeni Müslüm fanları yaratacağına inanıyor. Filmin 44 defa fokus gruba girdi ‘Babası gibi bir baba olmamak için baba olmadı ama yüzlerce insan ona baba dedi’ sözleriyle anlatılıyor Müslüm Gürses, filmin afişlerinde... Niye olduğunu Adana ve İstanbul dekorunda çekilmiş bir dönem filmi olan Müslüm’de görüyoruz... Timuçin Esen 26 Ekim’de gösterime girecek filmde Müslüm Gürses’i Timuçin Esen, Muhterem Nur’u Zerrin Tekindor oynuyor. Muhterem Nur titreyerek ağladı Müslüm Gürses’in hayatını Muhterem Nur’dan dinlediklerini vurgulayan Uslu süreci şöyle anlattı: İki kamera kurduk ve Muhterem Hanım’la 1 hafta boyunca mülakat yaptık. Tabii bu kolay bir şey değil. Anlatırken o anları tekrar tekrar yaşadı. Filmin yapımcısı Uslu, arkadaşımız Olcay Büyüktaş’ın sorularını yanıtladı. ğini ve 1100 kişi tarafından izlendiğini söyleyen Uslu, filmin bir matematiği olduğunu, her 3.5 dakikada bir olay meydana geldiğini anlattı. Filmin 16 milyon liraya mal olduğunu, bunun 4 milyon lirasanı Mars Entertainment Group’un, ka 1970’ler Adana’sı Limoncu Ali Gürses lanını da kendilerinin finanse ettiğini söyleyen Mustafa Uslu, “Dönem filmi olduğu için maliyeti yüksek. Aşağı yukarı 24 bin 300 parça kostüm yapıldı. Kaza sahnesi için 3 tane Mercedes parçalandı. Sadece Gülhane sahnesi için 3500 ekstra kullanıldı. Şarkılara 1 milyon 800 bin TL telif ödedik” dedi. Evimize çok gelip giderdi Mustafa Uslu, “Limoncu Ali’nin oğlu da saz öğretmeni, o da genç Müslüm’e saz çalmayı öğretti” de diğinde, bizde de oğlu Limoncu Halim’i bulma isteği doğdu. Babasını, anılarını sorduğumuz Halim Limoncu, Müslüm Gürses’in evlerine çok geldiğini, babasına büyük saygı duyduğunu anlattı. Bu arada filmde Adana Halkevi’nde müzik öğretmeni olarak tanıtığımız Ali Limoncu’nun TRT radyo sanatçısı, Adana radyosunun kurucularından biri olduğunu, şiirler yazdığını, türküler derlediğini anlattı. “Bizim eve gelir, yerlere oturur saz çalar, türküler söylerlerdi. Babamla sahnelere çıkmışlığını, benim sünnetimde türkü söylediğini hatırlarım” diyen Halim Limoncu, hatta burnunun bile müzik öğretmenliği yaptıkları ve müzik aletleri sattıkları dükkânın yanında çıkan bir kavgada kırıldığını belirtti. Limoncu, “Babam Müslüm’e saz çalmayı öğretmiş, onun merkezinde yer almış, şanslıymış ben de genç Müslüm’e saz çalmayı öğrettim” diye konuştu. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI Okul pansiyonları zamlandı Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı eğitim kurumlarının pansiyon ücretleri yeni yılda ortalama yüzde 16.2 artacak. Pansiyon ücretleri ilköğretim ve ortaöğretim okulları, yetişkinler teknik eğitim merkezleri, çıraklık eğitim merkezleri ve pratik sanat okullarında yüzde 16.2 artışla 3 bin 370 liraya yükselecek. Mesleki ve teknik ortaöğretim okulları ile 3308 sayılı Kanun kapsamında olan okulların da pansiyon ücretleri yüzde 16.3 artacak ve 3 bin 780 lira olacak. l AA İki kez ertelendi Eğitimin 3 yıllık vizyon belgesi bugün açıklanıyor Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 20 Temmuz’da iki ay içinde, daha sonra da 15 Ekim’de tanıtılacağını duyurduğu “2023 Eğitim Vizyonu”, bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanıyor. Bakanlık yetkilileri, belgeye ilişkin çalışmaların tamamlandığını ancak ikinci ertelemenin Erdoğan’ın programına göre belirlendiğini aktardı. l ANKARA / Cumhuriyet Hakaret yok, hiciv var ‘Pankart davası’nda 4 ODTÜ’lü hâkim karşısıNDAYDI CP’li çocuklar havuzda Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı Cerebral Palsy Türkiye, sporun Cerebral Palsy’li (CP) bireyler üzerindeki olumlu etkilerini ortaya çıkarmak amacıyla, Gençlik ve Spor Bakanlığı işbirliğiyle “Adım Adım Gelişiyorum, Sosyalleşiyorum!” projesini başlattı. 40 Cerebral Palsy’li çocuk ve gencin, karada ve su içinde sportif çalışmalarına destek olarak bağımsızlık kazanmaları amaçlanan “Sosyal Uyum” etkinliğinde, su altında 24 saatte 34 bin 800 metreden fazla yüzerek Guinness dünya rekoru kıran Namık Ekin, Dünya Masterler yüzme şampiyonu ve rekortmeni Ahmet Nakkaş, İstanbul Gelişim Üniversitesi BESYO Rekreasyon Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Gör. Kubilay Çimen, Galatasaray Spor Kulübü Yüzme Şubesi kurul üyesi Dr. Ali Özüak, olimpik yüzücü Koçu Kaan Özdoğru yer aldı. l Eğitim Servisi ALİCAN ULUDAĞ Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin (ODTÜ) mezuniyet töreninde Penguen dergisinin “Tayyipler Âlemi” karikatürünü pankarta basarak taşıdıkları gerekçesiyle “Cumhurbaşkanı’na hakaret” suçundan dava açılan 4 öğrenci ile kırtasiye sahibinin yargılanmasına başlandı. Pankart nedeniyle yaklaşık bir ay tutuklu kalan 4 öğrenci savunmalarında daha önce söz konusu pankart hakkında mahkemenin “hakaret yoktur” kararına işaret etti. 5 gün önce ODTÜ’lü öğrenciler ile görüşen ve şikâyetini geri çeken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın avukatları ise duruşmada yer almadı. Mahkeme hakimi Ali Akyan, gazetecileri “görüntü almamaları” konusunda uyardı. ‘İfade özgürlüğü’ Öğrenciler, yaptıklarının suç olabileceğini bilmediklerini belirtirken avukat Faruk Çayır da, karikatürün mahkeme kararıyla hakaret içermediğinin tespit edildiğini belirterek, “İçeriğinde hiciv vardır. Eleştiri içeren bir karikatür şu an yargılanıyor. Müvekkiller eleştiri haklarını kullanmışlardır. Müvekkillerin eylemleri anayasada güvence altına alınan ifade özgürlükleri kapsamındadır” dedi. Yaklaşık bir saat süren duruşmanın ardından yargılamayı bitiren mahkeme hâkimi, sanıkların yurtdışı yasaklarını kaldırarak, duruşmalardan vareste tutulmalarına karar verdi. Duruşma 4 Nisan 2019’a ertelendi. l ANKARA Binbirgece Masalları: Kaşıkçı özel! Suudi Konsolosluğu’nda cinayet, sinema sektörünün de sahasına giren gizemli bir hal aldı. Şu ana kadar açığa çıkan bölüm senaryo olarak kaleme alınsa ilk tepki şu olurdu: Senaristin hayal gücü hayli yüksekmiş. Bu kadar da uçulmaz ki! Arkadaş bundan sonra kurgu filmlerine de el atsın. Cemal Kaşıkçı’nın konsolosluğa girip çıkamadığı 2 Ekim’den 19 Ekim’e dek, her şeyi inkâr eden Suudi yönetimi, Kaşıkçı’nın öldüğünü kabul edip bunun üzerinden plan yapmaya karar verdi. Yaptıkları resmi açıklamaya göre, Suudi Arabistan’dan iki özel uçakla gelen 15 özel eleman Kaşıkçı’yı ülkesine dönmesi için ikna etmeye çalıştı, bu sırada arbede oldu, öldü.  Buna göre, Kaşıkçı aşırı sevgiden ölmüş görünüyor. Özel görevliler, vatan sensiz yapamıyor, demiş. Kaşıkçı reddetmiş. Resmi açıklamadan gidersek, Kaşıkçı ölünce de cesedi kaybolmuş. 15 görevlinin arasında uçup gitmiş. HHH Suudilerin bu açıklamasını Trump inandırıcı buldu. Almanya, Fransa, İngiltere, “biraz eksik” buldu. Komşuları, Mısır, Yemen, Birleşik Arap Emirlikleri, hatta Cibuti, “son derece yerinde” buldu. Bitmedi, Körfez İşbirliği Örgütü, Arap Parlamentosu da resmi bir açıklama ile, “Suudi Arabistan haklıdır, en büyük güç sarayın aklıdır” dedi. Bu kepaze, affedersiniz yelpaze, Kaşıkçı cinayetinin polisiye, adliye, hukuk aşamasından beklendiği gibi siyasi aşamaya geçtiğini gösteriyor.  Büyük oyun kurucu devletler, bu cinayetten kendilerine nasıl bir payın çıkacağı sorusunu en öne almış durumdalar. Trump, Suudi Arabistan’ın başındaki Salman’a bodoslama girdi: “Benim desteğim olmasa, iki hafta ayakta duramazsın...” Salman da 360 milyar dolarlık silah alım anlaşmasını anımsattı. Almanya da “Bu durumda Suudi Arabistan’a silah satılmaz” dedi. Acaba hangi durumda satılır? Soruyu şimdilik, yanıtsız ve yorumsuz bırakalım. HHH Irak’ta 1.5 milyon, Suriye’de 700 bin, Sudan’da 2 milyon Müslümanın bir başka Müslüman tarafından öldürüldüğü, Yemen’de her gün onlarca insanın yine aynı yöntemle katledildiği günümüzde, Kaşıkçı cinayetinin bu kadar büyük gürültü koparması son derece olağan. Zira o kıyımların dengesi açısından cinayetin nasıl kullanılacağı çok önemli. Dünyadaki tüm doğal kaynakların yüzde 70’i, enerji kaynaklarının yüzde 40’ı İslam ülkelerinin topraklarında. 1.7 milyar nüfuslu 57 İslam ülkesinin toplam gayrisafi milli hasılası Çin’in yarısı. Çin 12.8 trilyon dolara ulaştı. Bu zenginliklerin üzerindeki İslam ülkelerinde toplam nüfusun yüzde 40’ı açlık sınırında yaşıyor.  Bu tablo İslam ülkelerindeki kaynaklardan beslenen emperyal ülkelerin yüz yıl daha kazandığını gösteriyor. Suudi Saray’ı ayakta kalma pahasına her ihaleyi verecek... Cinayeti de kendince bir cin ayetine dönüştürüp halkını uyutmaya çalışacak... Rivayet o ki, Kaşıkçı’nın cesedi halıya sarılıp çıkarılmış. Bu da Binbirgece Masalları’na uygun. Hep halının üstünde uçulmaz ya... İçinde de uçulur! Bütün bunlar Türkiye’nin ev sahipliğinde yaşanıyor. Konunun bu yanına Erdoğan’ın bugünkü açıklamalarından sonra gireceğiz. Tutuklu gazetecilerle dayanışma amacıyla İstanbul’da düzenlenen törende JeanBaptiste Malet, Élise Vincent ve Christophe Barreyre ödüllerini aldı. Gazeteci Albért Londres ödülleri İstanbul’da verildi Fransız gazeteci Albért Londres (18841932) anısına verilen ödüller bu yıl Türkiyeli gazetecilerle dayanışma amacıyla İstanbul’da düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Cezayir Lokantası’nda dün düzenlenen törende konuşan Seçici Kurul Başkanı Annick Cojean bu mekânı Osman Kavala’nın tutukluluğuna dikkat çekmek için seçtiklerini açıkladı. Albért Londres 80. Gazetecilik Ödülü Le Monde’da, Fransa’da cihatçılık ve radikalleşme üzerine yayımlanan röportaj serisi için Élise Vincent’a, 34. Görselİşitsel Ödülü Martela Grappe, Christophe Barreyre, Mathieu Cellard’un Arte’de yayımlanan röportajı “Les hommes du dictateur”e, 2. Kitap Ödülü ise JeanBaptiste Malet’nin “L’empire de l’or Rouge” adlı kitabına verildi. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle