Katalog

Perşembe 18 Ekim 2018 TASARIM: SERPİL ÜNAY İttifak ‘yerel’de kilidi açamadı Cumhurbaşkanı Erdoğan, MHP lideri Bahçeli ile görüşmesinde yerel seçimlerde işbirliğini ağırdan alarak, topu heyetlere attı 24Haziran seçimlerinde “Cumhur İttifakı”nda bir araya gelen AKP ve MHP’nin, yerel seçimlerde bu ittifakı de vam ettirebilmesine ilişkin kili di, Cumhurbaşkanı Recep Tay yip Erdoğan ile MHP Genel Baş kanı Devlet Bahçeli’nin görüş mesi de açamadı. SELDA GÜNEYSU Her iki parti lideri “yerel seçimlerde işbirliğinden” ya na olsa da “AKP’nin içindeki bir grubun yerelde MHP’yle ittifakı istemediği ve Erdoğan’la da bu yönde görüşmeler yürüttükleri” belirtiliyor. Erdoğan’ın da “ye relde ittifakı ağırdan alarak, itti faka ilişkin heyetler arası görüş melerin devam edeceğini” söyle yip, topu heyetlerin görüşmesi ne attığı belirtildi. Bahçeli’nin “Cumhur İttifakı’nın yerel seçimlerde de devam etmesine yönelik” çağrı sının ardından Erdoğan ile Bah çeli arasındaki beklenen görüş me önceki gün gerçekleşti. Gö rüşmenin ardından da Erdoğan, AKP MYK’yi topladı. Heyetler sürdürecek Görüşmede, her ne kadar iki lider “seçim işbirliğine” yeşil ışık yaksa da “ittifakın nasıl ve ne şekilde olacağına yöne Moldova’ya kimlikle seyahat Moldova’nın başkenti Kişinev’e dün resmi ziyarette bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Moldova Cumhurbaşkanı İgor Dodon ile stratejik ortaklık belgesi imzaladı. Baş başa görüşen Erdoğan ve Dodon, ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, “Halk Bankası ve Ziraat Bankası, elemanlarını buraya göndermek suretiyle bir çalışma yaptılar. En kısa zamanda bu iki bankamızdan biri veya ikisi Moldova’da şubelerini açacaklar” açıklamalarında bulundu. Erdoğan ve Moldova Başbakanı Pavel Filip huzurunda her iki ülkenin sorumlu bakanları 5 anlaşmayı imzaladı. Bu anlaşmalar başta vizesiz sehayat anlaşması olmak üzere askeri eğitimde işbirliği gibi konuları kapsıyor. Anlaşmayla İki ülke vatandaşlarının artık doğrudan ziyaretlerinde pasaport yerine kimlik yeterli olacak. l Haber Merkezi lik formüller” gündeme gelmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da AKP MYK’de kurmaylarına “yerelde ittifakın heyetler arası görüşmelerle devam edeceğini” söylemesi, siyasi kulislerde “AKP yerelde ittifakı ağırdan mı alıyor” sorusunu beraberinde getirdi. Erdoğan’ın yerelde ittifaka ilişkin topu AKP’den Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ve Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki ile MHP’den genel başkan yardımcıları Semih Yalçın ile Sadir Durmaz’dan oluşan heyete attığı belirtilirken; “AKP’de MHP’yle yerelde ittifaka sıcak bakmayan ekibin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da etkilediği” dillendirildi. Erdoğan’ın ise “gerek 16 Nisan anayasa referandumunda, gerekse 24 Haziran seçimlerinde yalnız bırakmayan MHP’yi kırmak istemediği için ittifakı heyetlere havale ettiği” değerlendirmeleri de yapılıyor. Ancak ittifakın formülüne ilişkin Bahçeli’den “siyasi kombin modeli” açıklaması gelirken, AKP kanadından ittifakın nasıl yapılacabileceğine ilişkin bir formülün şimdiye dek belirtilmemesi de dikkat çekiyor. ‘AKP anlayamadı’ MHP’de “AKP’de bazı grupların Bahçeli’nin neden yerelde ittifak çağrısında bulunduğunun mantığını tam olarak anlayamadığı” belirtiliyor. AKP’nin özellikle üç büyükşehirde, “MHP’nin desteği olmadan AKP’nin kazanma şansının çok düşük olduğuna” dikkat çekilirken, ittifakın yerelde devam etmesi sonucu aralarında Eskişehir, Aydın gibi 6 CHP’li büyükşehir belediyesinin büyük çoğunluğunun “Cumhur İttifakı’na geçebileceği” değerlendirmeleri de yapılıyor. l ANKARA GİZLENEN YÖNETMELİKLE NORMLAR HİYERARŞİSİ İHLAL EDİLDİ Yasa yönetmeliğe uydu EMİNE KAPLAN AKP, TBMM İçişleri Komisyonu’nda torba yasa önerisinin güvenlik soruşturmasıyla ilgili maddesini, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın çıkardığı ve Resmi Gazete’de yayımlanmayarak gizlenen ‘Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Taraması Yönetmeliği’ndeki hükümlere göre değiştirdi. Önergenin gerekçesinde söz konusu yönetmeliğe atıf yapılması dikkat çekti. Bu değişiklikle normlar hiyerarşisinde anayasanın yasadan, yasanın yönetmelikten üstün olduğu kuralı ihlal edildi. TBMM İçişleri Komisyonu’nda, AKP’li milletvekillerinin torba yasa önerisi görüşülürken tartışmalı bir değişikliğe gidildi. Öneride yer alan “Güvenlik soruşturması ve arşiv taraması yapmakla görevli birimlerce yetkilendirilen personel, bakanlıklar ile kamu kurum ve kuruluşlarının arşivlerinden bilgi ve belge almaya, Cumhuriyet savcılıkları ve mahkemelerce yapılan soruşturma ve kovuşturma sonuçlarını almaya yetkilidir” hükmünün yer aldığı madde, AKP’li milletvekillerinin önergesiyle değiştirildi. Önergeyle, maddede yer alan ‘birimlerce yetkilendirilen personel’ ibaresinin yerine ‘birimler’ ibaresi getirilerek, güvenlik soruşturması ve arşiv taramasının yalnızca görevli birimlerce yapılması öngörüldü. Gizli ve yasadan üstün Ancak bu önergenin gerekçesi, değiştirilen yasa maddesinin normlar hiyerarşisine aykırı olarak, daha önce Cumhurbaşkanlığı’nca çıkarılan yönetmeliğe uydurulduğunu ortaya koydu. Üstelik, Cumhurbaşkanlığının çıkardığı söz konusu yönetmeliğin de daha önce Resmi Gazete’de yayımlanmayarak gizlendiği de anlaşıldı. Yeni sisteme geçilmeden önce güvenlik soruşturması ve arşiv taramasıyla ilgili yönetmelik, Bakanlar Kurulu tarafından 14 Şubat 2000 tarihinde çıkarılmış ve 12 Nisan 2000 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştı. l ANKARA Sosyal Demokrasi Derneği’nden ziyaret Sosyal Demokrasi Derneği (SDD) yönetimi önceki gün gazetemizin Şişli’deki merkez binasını ziyeret ederek, yeni yönetime başarılar diledi. Eski CHP Gençlik Kolları Başkanı ve SDD Yönetim Kurulu Başkanı Süha Akıncı gazetemizin yeni döneminde desteklerini esirgemeyeceklerini belirterek “Cumhuriyet Gazetesi’nin yeni yönetimine başarılar diliyoruz. Sosyal Demokrasi Derneği olarak Cumhuriyet Gazetesi’ne elimizden gelen tüm desteği vermeye hazırız” dedi. Öte yandan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ayfer Yüksel ve ÇYDD üyeleri, Cumhuriyet Ankara Bürosu’nu ziyaret etti. Yüksel ve üyeler, gazetemiz Vakıf Yönetim Kurulu Üyesi Işık Kansu ile bir araya geldi. FINDIK ÜRETİCİLERİNİN SORUNLARI Araştırma önergesi AKP oylarıyla ret TBMM Genel Kurulu’nda MHP’nin fındık üreticilerinin sorunlarına ilişkin verdiği araştırma önergesi CHP, İYİ Parti ve HDP tarafından desteklenmesine karşın AKP oylarıyla reddedildi. Muhalefetin tepkisi üzerine AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan gelecek hafta AKP’nin bu konuda bir komisyon kurulması için önerge vereceğini ifade etti. 135 kabul oyuna karşı 155 ret oyuyla araştırma komisyonu önergesinin öngörüşmelerinin redde dilmesine tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, ortaya çıkan sayının Meclis iradesini yansıtmadığını savunarak, “Dört mü büyük bir mi büyük?” diye tepki gösterdi. AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan, diğer gruplarla yapılan görüşmeler sonunda, kendi yaptıkları çalışmayı da tamamlayarak, araştırma komisyonu kurulmasına ilişkin önergeyi gelecek hafta Genel Kurulun gündemine getireceklerini bildirdi. l ANKARA/ Cumhuriyet CHP’Lİ AYKUT ERDOĞDU ‘Emeklilikte yaşın düşmesi gerekiyor’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, Türkiye Emekliler Derneği’nin (TÜED) 22. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu. Erdoğdu. “Emeklilikte yaşın düşmesi gerekiyor, çünkü yeni bir teknolojik düzenle karşı karşıyayız. Her şeyi robotlar yapacak, toplam faktör zenginliği bu kadar artmış. Biz artık erken emekliliği hak ediyoruz” dedi. Türkİş Genel Başkanı Ergün Atalay da emekli maaşının asgari ücretin altında olmaması gerek tiğini belirtti. ‘Erdoğan 46’sında emekli oldu’ CHP’li Gürsel Tekin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “38 yaşında emekli olunur mu?” sözlerini eleştirdi. Tekin, twitter’dan Erdoğan’ın çift dikiş ücret aldığına dikkat çekerek “2000 yılında 46 yaşında emekli oldu. 2006 yılında Başbakanken bu sefer tekrar milletvekili emekliliğine başvurdu. Çift dikiş ücret aldı” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet haber 5 Ama çok iyi filmi olur! Suudlu yetkililer cinayet işlemek için buradan iyisini mi bulacaktı? Kanunsuzluk diz boyu: 15 Temmuz gecesi kandırılarak sokağa çıkarılan askeri öğrenciler, erler, iki yıl cezaevinde yattıktan sonra müebbetle cezalandırılırken 36 yıl boyunca örgütün finansörü olduğu sabitleşen iş insanı Ahmet Küçükbay, tahliye edilmesine yarayacak şekilde 5 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırılıp serbest kalıyor! Cemal Kaşıkçı olayı, bir insanın öldürülmesi dışında çok su kaldırır şüpheler taşıyor. Suud vatandaşı Kaşıkçı, Türk nişanlısıyla evlenmek için gerekli evrakları temin etmek üzere konsolosluğa başvuruyor, randevu birkaç gün sonraya veriliyor. Hazırlık için mi? Konsolosluğa giderken tedirgin. Nişanlısına cep telefonlarını teslim edip “Çıkamazsam, şu numarayı ara” diye Cumhurbaşkanı danışmanının telefonunu veriyor. O kadar pirelendin, niye gidiyorsun? Kıy bir imam nikâhı, otur! Zaten nişanlısı olduğu iddia edilen Hatice Cengiz de işkillendiriyor beni, mesela hâlâ niçin sorgulanmadı? Adam konsolosluktan dışarı çıkamamış, Ankara’dan Waşington’a, dedikodu ayyuka çıkmış, dünya medyası film izler gibi izliyor, Türk polisi bekliyor. Aradan 15 gün geçtikten sonra Cumhurbaşkanı ile Suud Kralı telefon görüşmesi yapıp ortak çalışmaya karar veriyorlar. 15 günde iz mi bırakılır? Polisler arama yapmadan önce, bir temizlik firması gelip konsolosluğu temizledi, boya bile yapıldı. Yine de Türk polisi yakalamış, Suudlu gazeteci, konsoloslukta öldürülüp konsolosun evinde yok edilmiş. Kaşıkçı’yı ortadan kaldırmak için gelen 15 kişilik ekipte, hac sırasında ölenlerin otopsisini 15 dakikada yapmakla ünlenmiş eleman bile varmış, o kadar hazırlar yani, parçalamaya! Suudlu yetkililerin cinayeti kabullenecekleri dedikodusu yayılıyor, “sorgulama sırasında bir aksilik oldu” diyeceklermiş. Yani “işkenceyi fazla kaçırdık, dayanamadı”! Bunu kabul edilebilir bir özür olarak düşündülerse sakladıklarını siz düşünün. Biz alışığız kayıplara Bu cinayet, Waşington yerine niye İstanbul’da işleniyor? Çünkü burası alışık böyle şeylere. Cumartesi Anneleri niye oturuyor, ya da artık oturamıyor Galatasaray Meydanı’nda? Onların çocukları, kardeşleri, kocaları da aynen böyle yok edildi. Sorguda, işkencede, kaçırılıp götürüldüğü dağ başında, bir kayanın arkasında! Nerede nasıl olduğunu bilmiyoruz, araştırılmadı bile. Aileleri cesetleri istiyorlar sadece, onları nereye gömdüklerini de bilmiyoruz? Sadece Güneydoğu mu? Sakarya Hendek üçgeni unutuldu mu? Şeytan üçgeni gibiydi, bir ara orada da birileri kaybolup gidiyordu? Hesabı sorulmadı, cezası verilmedi, üstü örtüldü, adalet, vicdan denilmedi bu yargısız infazlara! Bütün bunlar neden oluyor? Demokratik bir hukuk devleti olamadığımızdan! Suudun hiç olmazsa böyle bir iddiası yok. Bizim var; anayasamızda yazıyor: Laik, demokratik bir hukuk devleti. Galiba ne laikliği kaldı, ne hukuku. Onun için Suud da cinayetini burada işliyor. İleride filmi çekilirse fonda İstanbul manzaraları iyi olur diye değil. Neyse ki Brunson’ı kaybetmedik. Koğuş kalabalık diye biraz bunalmış ama olsun, sağ salim teslim ettik. Trump’ın seçim için din adamına ihtiyacı vardı, bastırdı, aldı. Zaten biz de yalancı tanıkla içeri atmıştık, yalancı tanık, doğruyu söyleyince çıkardık, yolladık. Pardon, yalancı tanık değil, gizli tanık mıydı onlar? Biz bu gizli tanıkları Balyoz’da, Ergenekon’da da çok gördük, çok dinledik. Dua, değil bedduadır onlar, Allah masumları korusun! Adalet mülkün temeli Cumhuriyet değerleri ve kurucusu Atatürk’le hesaplaşma, rövanş bitmiyor. Sarayını Atatürk’ün yadigârı Orman Çiftliği’ne yaptırması boşuna değildi, şimdi miras bıraktığı İş Bankası hisselerine el koymak istiyor, bağırıyor, “CEHAPE’nin hisseleri hazineye!” Her seçim döneminde “CEHAPE” dinliyoruz. “Ver Mehteri” gibi seçmeni “CEHAPE” narasını duyunca “memleket düşman saldırısı” altında deyip, kenetlenip oy veriyor. Sonra türbanlı gençler, erkek arkadaşlarıyla biraz nefes almak için CEHAPE’li belediyelerin yönettiği, mahalle baskısının olmadığı yerlere gidiyor? Para bitti. İş Bankası hisseleri Hazine’ye, sonra İş Bankası’nı da satar. Biraz daha idare eder. Açıklama Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi Müdürü Mazlum Özalp, gazetemizde 6 Ekim 2018 tarihinde yayımlanan “Eski Hayata Dönüş Operasyonu Görevlisi Mazlum Özalp 300 güne kadar yaşıyorlar” başlıklı habere ilişkin bir açıklama yaptı. Mazlum Özalp açıklamasında, haberde geçen “Ben 2000’lerdeki açlık grevlerinde görev yaptım. Açlık grevinde 300 gün kadar yaşıyorlar, merak etmeyin” cümlesinin kendisine ait olmadığını belirtti. Açlık grevi yapan hükümlü Meral Dönmez’in ailesine, çocuklarını eyleminden vazgeçmesi için ikna etmeye çalışmalarını, aksi takdirde ciddi sağlık sorunları yaşacağı tavsiyesinde bulunduğunu dile getiren Mazlum Özalp, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Hükümlü Meral Dönmez’in ailesi ile kurumun diğer idarecilerinin olduğu bir ortamda yaptığım görüşmede hükümlünün ailesine söylediğim sözler, kurum tarafından yapılan tüm ikna çalışmalarına rağmen açlık grevi eyleminden vazgeçmesi için ikna edilemediği, açlık grevini acilen bırakması gerektiği aksi halde sağlık sorunlarının olabileceğini belirtilerek, kendilerinin kızlarıyla yapacakları görüşmelerde açlık grevi eylemini bırakması yönünde söylemlerde bulunmaları gerektiği hususunda kızlarına öğüt vermelerini söylemiş isem de, aile bunu çarpıtarak medyada yalan haber çıkmasına sebep olmuştur.” VEFAT Merhume Fatma Mediha Erbil ve Hasan Fehmi Erbil’in oğlu, merhum Selahattin Erbil ve merhume Sayinur Erbil’in kardeşi, Merhume Leyla Erbil’in sevgili eşi, Fatoş Erbil ve Ahmet Pınar’ın babaları, Bora Pınar’ın dedesi, Ayşe Erbil Levy ve Michael Levy’nin amcası, Kenan Özeren ve Banu Özeren’in dayısı, Cem Yaylalı ve İrem Gençer’in büyük amcası, Mete Özeren ve Deniz Özeren Fanini’nin büyük dayısı, değerli aile büyüğümüz Yüksek Mühendis MEHMET HİKMET ERBİL’i kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Cenazesi 19 Ekim Cuma günü Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Zincirlikuyu aile mezarlığında defnedilecektir. Ailesi Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin TEV’e bağış yapması rica olunur. C MY B