Katalog

Salı 16 Ekim 2018 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY / ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET haber 7 Sosyal medya, garip bir dünya. İnsanların gerçek kimliklerini kullandığı günlük ailenden önce kendinle de biraz sorunun olabilir mi acaba?”  “Arkadaşına köpek diyorsun, Oysa toplumun keskin bir şekilde kutuplaştığı bizimki gibi toplumlarda azınlıklar her gün baskı altında. yaşantıda ilişkilerin yüzeyselliğinden ve insanların çıkarcılığından seninle eve çıkılmaz.” “Ailen bana gelsin, boş odam Ayrımcılık suçtur! yakınıyorsanız, sosyal medyaya hiç var, kira da almam. Sen mümkün bulaşmayın diyebilirim.  se böyle toplumdan uzak, izole Çünkü orası, gerçek kimliğini giz yaşa olmaz mı?” leyen kullanıcılarla dolu. Tanınmamanın verdiği sahte bir “cesaretle” Bir eşcinsel sosyalönüne gelene küfreden, hakaret “Piyano çalabilen Meksikalı cüce arıyorsun sen resmen.” “Böyle çocuğum olsa ben de eden ve bunu bir tür “eğlence” hali medyada ev ararsa...ne getiren insanlar var. Birileri adına evlatlıktan reddederim.”  Kendisinden farklı olanı ez bu işi parayla yapanlar da var. So meye çalışan, horlayıp dışlayan nuçta sosyal medyada ilişkiler çıkar eşcinsel vegan, ev arkadaşı olarak bir sürü faşist yazıp durmuş, odaklı ve insanlar daha hoyrat.  yerleşebileceği bir yer bulmak için alçaldıkça alçalmış. Yazımın başında Fakat öyle bir çağda yaşıyoruz ki, orada duyuru yaptı. Şöyle yazmış: dediğim gibi, gizli kimlikler, saldırıların medyanın büyük ölçüde dijitalleştiği, “Evine ev arkadaşı arayan birileri var şiddetini artırıyor ama aslında dijital bilginin çok büyük bir hızla zaman ve mı? Ailemle sorunlarım var. Evden ay dünya da gerçek dünyanın bir parçası mekân farkını aşarak anında iletilebil rılmam gerekiyor. Bir köpek arkadaşım ve onun bir aynası.  diği bir ortam sosyal medya... İstese var. Veganım. LGBTİ + fobik olmayan, Bu olay, bana, eşcinsellerin ve azın niz de sürekli uzak kalmanız çok zor. cinsiyetçi ve türcü olmayan, hayvan lıkların toplumda maruz kaldığı ayrım İnsanlar başkalarıyla iletişim kurmak, seven, vejetaryen veya vegan yanına cılığı düşündürdü. Sosyal çevrelerinde yaptığı işi duyurmak, ürettiklerini pay taşınabileceğim bir ev arkadaşı arıyo reddedilen, aile ve arkadaşları tarafın laşmak, bilgi almak ve hak mücade rum.”  dan kötü muamele gören bu insanların lesini sürdürmek gibi farklı amaçlarla Bu duyuruya verilen yanıtlardaki en basit hakları bile ihlal ediliyor.  çeşitli platformları kullanıyor.  küfürleri buraya yazmam olanaklı değil Türkiye’de günlük siyaset ve eko Twitter faşizmi ama bazı yorumları fikir versin diye alıntılıyorum. nomi, toplumu öylesine abluka altına almış durumda ki, bu kesimlerin ya Bu platformların en yaygın olanlarından biri de Twitter. Geçenlerde bir “Canım sen Amerikan dizilerinde duyduğun her şey olmuşsun ama şadığı sıkıntılar, ancak onlarla ilgili bir felaket olduğunda gündeme geliyor. Demokrasi kültürünün yerleşmediği toplumlarda çoğunluktan farklı olanlar, hayatın hemen her alanında sürekli ayrımcılığa uğruyor. Bir insanın niteliklerini açıkça ortaya koyup kendisine uygun ev araması bile rahatsız ediyor insanları.  Eşcinsellere yönelik ayrımcılık, nefret söylemidir ve geniş kapsamlı bir mücadeleyi gerektirir. Homofobik insanların bundan kurtulması için bireysel psikolojik tedaviler önerilse de, cinsiyetçilik konusunda olduğu gibi homofobi ile mücadele de toplumsal ve politiktir.  Çünkü bir devlet, eğer hukuk devleti ise, bize ırk, din, dil, etnik köken, cinsiyet, cinsel tercih vb. gibi herhangi bir ayrım gözetmeksizin sadece insan olduğumuz için insanca yaşama ve diğer insanlarla eşit hak ve özgürlüklere sahip olma hakkını tanır.  Bunların tanınmadığı yerde, ister dijital isterse gerçek dünya olsun, farklılıklar kazanç olarak değil, tehdit olarak görülür ve faşizm hortlar! Rektörün krallığı Öğrencisini önce üniversitede işe aldı, sonra öğretim üyesi yaptı Oğlunu da şaibeli raporla kendi üniversitesine naklettirdi Taşeron firma üzerinden işçi olarak işe aldığı öğrencisini Kıbrıs’ta düzenlenen işbirliği toplantısına getiren Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, Ayşen Gönül Ekşioğlu adlı genç kızı öğretim üyesi kadrosuna geçirerek okulda ders vermesini sağladı. Rektörün oğlunu da rektör olduğu üniversiteye naklettirdiği belirtildi. 19 Mayıs Üniversitesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeybek, 25 Ocak 2016 yılında Gümüşhane Üniversitesi’nde rektör olarak göreve başladı. İddialara göre, rektör Zeybek, göreve başladıktan hemen sonra Samsun’dan öğrencisi olan 19 Mayıs Üniversitesi Coğrafya Bölümü’nden mezun Ayşen Gönül Ekşioğlu’nu işçi olarak 29 kişi ile birlikte Gümüşhane Üniversitesi’nde işe başlattı. Kurumsal iletişim biriminde 1300 Prof. Dr. Zeybek TL maaşla çalışmaya başlayan genç kız, geceliği 40 TL’den üniversitenin misafirhanesinin 5. katında rektöre ait süit odanın yanındaki odada kalmaya başladı. Tezsiz yüksek lisansı bulunan Ekşioğlu ve kardeşi Ömer Faruk Ekşioğlu, 20172018 eğitim öğretim yılı güz döneminde açılan Turizm İşletmeciliği Ana Bilim Dalı’nda yüksek programa kayıt yaptırdı. Uçak biletlerinin alınmasını istedi Temmuz 2017’de Girne Amerikan Üniversitesi tarafından Kıbrıs’ta düzenlenen ikili anlaşmanın imzalanması töreninde yer alan 4 kişilik heyete Ayşen Gönül Ekşioğlu’nu dahil eden Prof. Dr. Zeybek, uçak biletlerinin üniversite bütçesinden alınmasını istedi. Gümüşhane Üniversitesi Şehir Planlama ve Mimarlık Bölümü bünyesinde Coğrafi Bilgi Sistemleri Programı açtıran rektörün, Aralık 2017’de öğretim görevlisi alım ilanına üç öğretim görevlisi kadrosu koydurduğu da belirtildi. Kadronun açıklama kısmına Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü mezunu olmak ve en az 3 yıl alanında tecrübe sahibi bulunmak şartı getirterek Ayşen Gönül Ekşioğlu’nun yolunu açtı. İlk, orta ve liselere ‘siyasi polis’ gibi güvenlik OHAL okullarda ŞEYMA PAŞAYİĞİT “Güvenlik zafiyeti” olarak tespit edilen hususlar kolluk birimine, görev girişçıkış saatlerine aykırı durumlar Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü’ne, “her türlü aykırılıklar” Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bildirilecek. Sivil savunma amirleri, sahayı izleyebilecek. Okul özel güvenlik ve kolluk görevlileri, “Öğrenci sayısı, kız öğrenci yoğunluğu, özel politika gerektiren bireylerin bulunması”na göre belirlenecek. 15Temmuz’un ardından ilan edilen OHAL ile Özel Güvenlik Birimleri’nin üniversitelerde yaptıkları tartışmalı müdahalelerin ardından Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı ilköğretim, ortaöğretim ve liselere de benzer uygulamalar geliyor. MEB, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı arasında imzalanan “Okullar ve Çevresinin Daha Güvenli Hale Getirilmesine Yönelik İşbirliği Protokolü” ile okullara özel Hitit robotu Kanada’da güvenlik bulundurma zorunluluğu getirildi. Protokolde yer alan MEB’in özel güvenlik görevlisi çalışma talimatında, “Okul içinde meydana gelecek olaylarda müdahale edecek, siyasi bir yönünün bulunup bulunmadığı tespit edilecek” ifadelerinin yer alması dikkat çekti. Sürekli koordinasyon “MEB’e bağlı resmi okullardaki öğrencilerin daha güvenli bir ortamda eğitim almalarını sağlama” gerekçesiyle imzalanan protokole göre; okul yönetimleri ile okulun bağlı bulunduğu güvenlik birimleri arasında sürekli koordinasyon sağlanacak. Okul özel güvenlik ve kolluk görevlilerinin okul girişçıkışını görebilecek ve ani gelişen olaylara müdahale edebilecek. l ANKARA Derslerini temizlemek için geçiş yaptı Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek’in, Sakarya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik ve Elektronik Bölümü öğrencisi olan oğlu Ahmet Alperen Zeybek’i de, 20172018 eğitim öğretim yılı güz döneminde rapor aldırarak, özel öğrenci statüsü ile Gümüşhane Üniversitesi Mimarlık Fakültesine naklettirdiği de kaydedildi. 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama Araştırma Merkezi’nden 10 Ağustos 2017 tarihli raporu aldığı dönemde 23 yaşında olan Ahmet Alperen Zeybek’e hastanenin göğüs hastalıkları bölümü yerine çocuk alerjisi polikliniğinden ağır astım tanısı ile rapor düzenlendiği iddia edildi. Okuldaki birçok öğretim üyesi hiçbir dönem astım ilacı kullanmadığını ileri sürdükleri Ahmet Alperen Zeybek’in Gümüşhane’de doktora hiç gitmediğini ileri sürdüler. Toplam 19 derse kayıt yaptırdığı ileri sürülen Alperen Zeybek’in, 15 dersten geçtiği belirlendi. l Haber Merkezi Kız öğrencilerden oluşan ‘Hitit Angels’ robot takımı, gelecek yıl Kanada’da yapılacak Uluslararası First Robotics Competition (FRC) yarışmasında Türkiye’yi temsil edecek. Çorum’da Bahçelievler Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin takımı, yarışmaya koli veya çöp toplamada yaşanan sorunların ortadan kaldırılmasını sağlayan robotla katılıyor. Okul öğrencileri tarafından yazılımı, kodlaması ve tasarımı yapılarak ‘Hitit’ adı verilen robot, çöpleri veya kolileri hem belirli bir yere toplayıp hem de nakledebiliyor. Takımın sloganı ise “Gelecek bizimle gelecek”. l İHA Oğuz arda sel anısına futbol akademisi Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi yakınla lenen Oğuz Arda Sel Futbol Akademisi’ne rında 25 kişinin öldü 258 öğrenci kayıt ğü, 340 kişinin de ya yaptırdı. Sel’in anne ralandığı tren kaza si Mısra Öz, “Bir ih sında babası Hakan mal sonucu kaybetti Sel ile birlikte haya ğim oğlumun adının tını kaybeden Oğuz burada, kendi mem Arda Sel (9) anısına, memleketi Edirne’nin Oğuz Arda Sel leketinde yaşatılması beni gururlandır Uzunköprü ilçesinde futbol dı. Oğuz Arda’nın adının son akademisi açıldı. 714 yaş öğ suz olmasını istiyorum. Aka rencilerin futbol bilgi ve bece demide oynayan çocuklarımı rilerinin gelişmesi, kötü alış zın Oğuz Arda’nın hayallerini kanlıklardan uzak durmaları, gerçekleştirmesini diliyorum” futbolcu yetiştirilmesi hedef dedi. l DHA Atatürk’e hakaret edenlere polisten ceza Kocaeli’nin Dilovası ilçesi Mehmet Akif Ersoy İlkokulu bahçesinde Mustafa Kemal Atatürk’ün büstüne saldırıp, hakaret ederken çektirdiği videoyu sosyal medya hesabından paylaşan 16 yaşındaki Y.S. ile görüntüyü çeken 17 yaşındaki H.Ç., sevk edildikleri Gebze Adliyesi’nde çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi. Gözaltına alınan gençle ilgili yeni bir görüntü yayımlandı. Bir polis tarafından Atatürk büstünün önünde tek ayak bekleti len genç, kendi kendine küfrettirildi. Polis memuru hakkında adli ve idari soruşturma başlatıldı. Polisin bu hareketi sosyal medyada tepkilere neden oldu. Eski CHP milletvekili Barış Yarkadaş, polisin ceza verme yetkisi bulunmadığını belirterek “Polis, bu gence Nutuk’u verse ve okumasını sağlasa daha faydalı olurdu” dedi. Sosyal medya paylaşımlarında polislerin hareketine karşı “Böyle bir sevgiye Atatürk’ün ihtiyacı yoktur. Bu, suçtur” ifadeleri de kullanıldı. l Haber Merkezi Gizli tanık terörü... “P KK’li, FETÖ’cü casus papaz” suçlamasıyla 35 yıl hapisle yargılanan rahip Andrew Brunson’ın davası iki gizli tanığın ifadesiyle başladı, aynı tanıkların ifade değiştirmesiyle fiilen bitti. Böylece gizli tanıklık olayının Türkiye’de nasıl işlediği uluslararası bir konu haline geldi. ABD Başkanı Trump’ın sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkür edip, onun yardımıyla Brunson’ı “kurtardıklarını” ilan etmesi yargımızın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin görünümünü de ortaya koydu. Görünüm şu: Türkiye bir hukuk devleti değil, tek kişi ile yapılan pazarlıklarla işlerini yürüttüğü bir Ortadoğu sultanlığı. Gizli tanık yasasının çıkarılışı, uygulanışı ve sonuçlarıyla ele alalım. HHH Kamuoyunda gizli tanık yasası diye bilinen 5726 sayılı Tanık Koruma Yasası 27 Aralık 2007’de Meclis’te kabul edildi. Yasa, Ergenekon davaları için çıkarıldı. İlk uygulaması da bu davalarda oldu. Ergenekon kumpası hazırlanırken iddiaların delillendirilmesi “sorunu” bu şekilde aşıldı. Gizli tanık sayısı 50’den fazlaydı.  Evrensel hukuk ilkelerine göre bir sanık, kendisi hakkında ifade veren kişiyi bilme hakkına sahiptir. Batı’da çok seyrek başvurulan gizli tanıklıkta; tanık, bilinen kimliğiyle mahkemeye geliyor, ifade veriyor. Tanığın korunması gerekiyorsa, bu aşamadan sonra yüzünün ameliyatla değiştirilmesinden başka kimlik verilmesine kadar değişik yöntemlerle korunuyor.  Bizde ise daha baştan tanık gizleniyor. Mahkeme salonuna getirilmiyor. Başka odada tutuluyor. Ancak gizli tanık önündeki kameradan salonu ve tüm sanıkları görüyor. Onlardan kimi isterse suçluyor. Hiçbir sorumluluğu yok. Sesi salona buzlanmış kamera görüntüsüyle metalik olarak veriliyor. Eğer gizli tanık söyleyeceklerini şaşırırsa mahkeme başkanı şöyle diyor: “Gizli tanığın tam hazır olmadığı görüldü. Hazırlanması için duruşmaya ara verildi.” Gizli tanıkların hemen tümü her türlü suça bulaşmış, kısa sürede hapisten çıkması olanaksız kişiler arasından seçiliyordu ki; istenen ifadeyi versin. Ergenekon davası bunun çok acı örnekleriyle dolu. Gizli tanıkları iddianamelere, dosyalara resmi elle sokulmuş teröristlere benzetmek hiç de abartı olmaz. HHH Gizli tanıklık Ergenekon’dan sonra da uygulandı, neredeyse hep olumsuz sonuçlar doğurdu. Çünkü işin başı sakattı. Brunson davası da olayı dünya önüne getirdi. Soralım; dünyanın neresinde bir dava iki gizli tanık üzerine kurulur, o iki gizli tanık daha sonra ifadesini 180 derece değiştirir, her iki durum da normalmiş gibi karar verilir de, o ülkeye hukuk devleti denir? Gizli tanıklara bir kod adı verilir. Brunson’daki gizli tanıkların kod adı şu: Kılıç ve Kama! Bu adı seçenleri kutluyoruz. Yargıya nasıl kama sokulduğu bundan güzel anlatılamazdı. Eleştiriye sürgün ŞEYMA PAŞAYİĞİT Eğitim İş Gaziantep Nizip Temsilcisi Hasan İnal, 24 Haziran seçimleri öncesi Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’a oy isteyen Gaziantep Karkamış İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Bozkurt’u eleştirdiği için sürgün edildi. İnal, Şırnak Uludere’de bir ilkokula atandı. Görev yeri değişikliği, “hizmet gereği” olarak gerekçelendirildi. Her türlü yer değiştirmede uygulanması gereken “soruşturma zorunluluğu” unutuldu. Sendika Yasası’nda bulunan “Olağanüstü bir durum olmadıkça bir sendika temsilcisi devlet tarafından başka bir yere sürülemez” maddesi de ihlal edildi. Sosyal medya hesabı üzerinden AKP’ye destek mesajları yayımlayan Bozkurt’a soruşturma açıldığı ancak hiçbir yaptırım kararı çıkmadığı belirtildi. Polis okulunda ‘kaza kurşunu’ Diyarbakır’da Ali Gaffar Okkan Polis Meslek Eğitim Merkezi’nde dün sabah iddiaya göre komiser yardımcısı R.C.S’nin silah eğitimi verdiği sırada tabancanın kazayla ateş alması sonucu kurşun öğrenci M.İ’nin başına isabet etti. Başından yaralanan öğrenci, kaldırıldığı hastanede doktorların çabalarına rağmen kurtarılamadı. Komiser yardımcısı R.C.S., ifade vermek üzere gözaltına alındı. l DHA C MY B