14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 25 Ağustos 2017 2 haber EDİTÖR: Hakan Akarsu TASARIM: ilknur filiz Yuva seçerken dikkatAnaokulunabaşlamasıveuyumsüreci,çocukveaileleriiçinsorunhalinegelebiliyor 3yaşındaki Alperen’in servis aracında unutularak ölmesine neden olunması, anaokulu seçiminin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Çocuklarına okulöncesi eğitim kurumu arayan anne babaların, pek çok konuyu çok iyi araştırmaları gerekiyor. Anaokuluna yeni başlayan çocuk için anaokulu, aile ile gerçekten “ilk kez ayrılma” durumu olarak değerlendiriliyor. Anaokuluna uyum sürecini sorunsuz atlatan ailelerin çocukları ileride okul hayatlarında herhangi bir sorunla karşılaşmazken, uyum sağlayamayan çocuklar ise okul dönemlerinde başarısızlık ve isteksizlik gibi sorunlarla karşılaşabiliyorlar. Çocukların anaokuluna başlama sürecinin öncesi ve sırası olarak iyi planlanması gerektiğini belirten Uğur Koleji Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Birimi Öğretmeni Ferhan Uz Güçlü; “okul önceden en az iki kere ziyaret edilmeli, ancak ilk seferinde annebabalar yalnız görmeli ve her unsur detaylı incelenmeli” dedi. Güçlü, öncelikle yapılması gerekenin çocuğa büyüdüğünün ve yakında okula başlayacağının söylenmesi olduğunu, kesinlikle okula terk edileceği hissini yaratacak davranışlarda bulunulmaması gerektiğini söyledi. Annebabaların mümkün olduğunca rahat olması gerekti ğini vurgulayan Güçlü sözlerine şöyle devam etti: “İlk gün mutlaka birlikte kahvaltı yapılmalı ve çocuğa açıklama yapmadan bırakıp kaçar gibi okuldan çıkılmamalı. Bu durum çocukta kaybolmuş ve bırakılmış hissiyatı yaratıyor. Anaokuluna uyum zaman gerektiren bir süreç. Çocuğunuza orada yeni şeyler öğreneceğini, yeni arkadaşlarla tanışacağını ve oyun oynayacağını anlatın; şarkı söyleme, masal dinleme, yapboz yapma, resim yapma, arabalarla oynama gibi etkinliklerde bulunacağını anlatmak ön hazırlığın temel parçalarından biridir ve onu rahatlatacaktır.’’ Kontrolsüz olmaz Yön Koleji Eğitim Danışmanı Hayati Oktay, dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle sıraladı: n Öğretmen kadrosu donanımlı ve alanında eğitim almış kişilerden oluşmalı. n Sınıflar en fazla 20 kişi olmalı. n Öğretmen okula gelen her öğrencisini kontrol etmeli, gelmediyse mutlaka ailesinden nedenini öğrenmeli. n İdeal bir anaokulundaki tüm mekân, mobilya, oyuncak ve eğitim materyallerinin çocuk güvenliği açısından göz den geçirilmiş ve önlem alınmış olması gerekli. n Açık alan ve sınıflarda öğrenme ihtiyacını karşılayacak oyun, fen, matematik, sanat ve kitap köşesi olmalı. n Okulun her yeri, öğrenme alanı olarak tasarlanmalı. n Servis firması ile yapılacak sözleşmede, araç yaşı, yardımcı hostesi gibi kriterler net olarak belirtilmeli. n Araçların zorunlu sigorta ve teknik muayene bakımını ve servis aracını kullanacak şoförlerin adli sicil kayıtlarının denetimi yapmalı. n İdeal bir anaokulunda öğrencilerin sağlık durumlarını anlık olarak takip edecek, olası acil durumlarda müdahale yapabilecek bir sağlık görevlisi görev almalı. n Okul içinde donanımlı bir sağlık odası bulunmalı. n Okulda yer alan ortak alanlar gün içinde belli sıklıkta temizlenmeli. n Çalışan personel belirli aralıklarla sağlık kontrolünden geçmeli. n Sınıflardaki oyuncaklar haftalık olarak dezenfekte edilmeli. Samsun Valisi: ‘Öğrenciler okşanabilir’ Tunceli’den Samsun’a atanan Vali Osman Kaymak’ın öğretmenlere öğrenciyi dövebileceğini söylediği konuşması büyük tepki çekti. Samsun İl Müdürlüğü tarafından 20172018 eğitim ve öğretim yılı için düzenlenen eğitimciler toplantısında konuşan Vali Kaymak, “Terbiye amacıyla öğretmen arkadaşlar çocukları okşayabilir. Bize gelen şikâyetlerde biz sizin yanınızda olacağız” diye konuştu. Samsun Valiliği’nin internet sitesinden yapılan açıklamada ise “Valimiz Sayın Osman Kaymak’ın konuşmasında kullandığı ifadeler bazı basın yayın organları ve sosyal medya platformlarında yanlış anlaşılmalara sebep vermiştir. Söz konusu konuşmada bir öğretmenin öğrenciye şiddet uygulayabileceği anlamı kesinlikle kast edilmemiştir. Bu minvalde her zaman, her konuda şiddete karşı tavır alınacağı vurgusuyla okul yöneticilerimiz ve öğretmenlerimizin, öğrencilerin başlarını okşayarak, varsa sorunlarının dinlenip çözümler üreterek uzlaştırıcı olma yönünde Valimiz Sayın Osman Kaymak tarafından tavsiyelerde bulunulmuştur” ifadeleri yer aldı. l Yurt Haberleri Liderlik krizi Liderlik türlerini kabaca üç sınıfa indirgeyebiliriz: Liberal liderlik. Demokratik liderlik. Otoriter liderlik. HHH Liberal liderlik, ait olduğu grubu en az yönlendiren liderliktir. Grup üyelerini bütünüyle serbest bırakır, hiçbir işe karışmaz, varlığı ile yokluğu arasında pek de bir fark yoktur. Lideri olduğu grup, çok yumuşak ve elastiki kural, ilke ve değerlerle birbirine bağlı olan kişilerden oluşur. Klasik örnek, mahalle ve sınıf arkadaşları gruplarıdır. HHH Demokratik liderlik, ait olduğu grubu en iyi temsil eden, grup üyelerine en çok değer veren liderliktir. Lider, kararları grup üyelerine danışarak aldığı için, grup normlarını, ilke ve değerlerini iyi ve doğru temsil eder. Böyle grupların üyeleri ile lider arasında sıkı bir iletişim, ilişki ve uyum vardır, bu nedenle de bu gruplar ilke, kural ve değerlerin paylaşılması açısından mütecanis nitelik taşırlar. Klasik örnek siyasal partilerdir. HHH Otoriter liderlik, grup içinde bireysel farklılık ve özgürlüklere yer tanımayan, kendi kişisel normlarını, ilke ve değerlerini, grup üyelerine empoze eden bir liderlik türüdür. Lider, kararları genellikle grup üyelerine danışmadan alır ve grup üyelerinin bunlara uymalarını bekler. Bu tür gruplarda, demokratik mekanizmalar değil, lidere bağlılık ve sadakat egemen olur. Klasik örnek, dinci, mezhepçi, ırkçı tarikat ve cemaatlerdir. HHH Grup ile lider arasındaki ilişki, liderin grup normlarını, yani ilke, kural ve değerlerini iyi temsil ettiği oranda sağlıklı gelişir. Liderin tutum ve davranışları, grubun ilke, kural ve değerlerinden saptığı hallerde, lider ile grup arasında sürtüşmeler başlar, sorunlar çıkar... Bu sürtüşmeler kimi hallerde grubun dağılmasına veya liderin reddedilmesine kadar gidebilir. HHH Demokratik liderliğin egemen olduğu siyasal partiler bakımından, lider ile grup yani lider ile parti örgütleri arasındaki ilişkiler, elbette iktidar hedefine yönelik olarak değerlendirilir... İktidar hedefine yürümeyi zorlaştıran tutum ve davranışlar, grup normlarından sapma olarak görülür ve bunları yapanlar gruptan dışlanır. HHH 16 Nisan 2017 halkoylaması ile yapılan Anayasa değişiklikleri, rejimi, Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti ekseninden kaydırmış, Cumhurbaşkanı’na endeksli, garip bir ucubeye dönüştürmüştür. Bireysel bir dikta rejimi kurmaya dönük olan bu değişiklikler, sadece Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni değil, iktidar partisini de devre dışı bırakmaktadır. Otoriter liderliğin geçerli olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi ile onun lideri Recep Tayyip Erdoğan arasında yaşanan son gerilimin temel nedeni budur! DİREN HUKUK DEVLETİ... DİREN CUMHURİYET... DİREN DEMOKRASİ! Anamur’da AtatürkSaldırgan linç edilmek isteNdi büstüne saldırı Mersin’in Anamur ilçesinde Y.S. Devlet Hastane si bahçesinde bulu nan Atatürk’ün büs tüne sopayla saldır dı. Büst baş kısmın dan kırıldı. Y.S.’nin büste zarar verdiğini gören hastane bahçe sindeki vatandaşlar, bu kişiyi linç etmek istedi. Poliklinikte Saldırı sonucu büst baş kısmından kırıldı. muayene olmak için li soruşturma başlatılırken, CHP sırasını bekleyen bir hasta yakı Gençlik Kolları Başkanı Ufuk nı da sandalye ile Y.S.’ye vura Demirbaş, Atatürk büstüne ya rak engellemek istedi. Olay üze pılan çirkin saldırıyı kınadı. rine Y.S. polis tarafından gözal Eskişehir’de de Tepebaşı İlçe Ta tına alınarak, emniyete götürü rım Müdürlüğü’nün bahçesinde lürken, yaşananlar Anamur’da Atatürk resimlerinin çöpe atıl büyük tepki gördü.Olayla ilgi ması büyük tepki çekti. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle