Katalog

KULTUR Nükhet Duru kabaresi iptal edildi Nükhet Duru ile yapılan nehir söyleşilerden yola çıkılarak tasarlanan ve Tebdili Mekân Tiyatrosu tarafından sahneye taşınan “Beni Nükhet Duru Sanıyorlar” kabaresi iptal edildi. 18 Ağustos Cuma günü Antalya Konyaaltı Açıkhava Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçekleşecek olan kabare için yeni bir tarih ise henüz belirlenmedi. Çarşamba 16 Ağustos 2017 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK [email protected] 15 ‘Kukla Bu yıl 20. kez düzenlenecek Uluslararası İstanbul Kukla Festivali’nin kurucusu Cengiz Özek “Karagöz bir kukladır, kukla da tiyatrodur” diyor. tiyatrosunu biz Kamboçya’dan Macaristan’a... n Festivalde neler var bu yıl? Festivali başından beri Karagöz’e adadık ama bu yıl özel bir dosya açtık. Gölge Oyunu’nun köklerini hissettirecek ülkelerden oyunlar getirmek istedik. Kamboçya’dan çok önemli bir gölge oyunu grubu geliyor: Punon Pen Devlet Gölge Tiyatrosu. Kmerler’den kalan mistik duyguları olan bir oyun sergileyecekler. Tayvan Gölge Oyunu getiriyoruz, teknik olarak Karagöz’le benzerlikler içeriyor. Ama hiçbir bağı yok. Keza, Çin Gölge Tiyatrosu da bu türlü bir oyun. Tabii ki Asya Gölge Oyunlarını taşırken Endonezya’yı unutmamak lazımdı. Endonezya Gölge Oyunları için çağdaş yaklaşım gösteren İspanyol grup El Gecko var. Festivalde Gölge Oyunları’nın dışında kuklanın türlerini algılayabileceğimiz oyunlar da var. Çekya’dan Karromato, İspanya’dan Ytuquepintas adlı grubun kumlarla yaptığı bir gölge yansıtma projeksiyonu, müthiş bir şey. Yine, Macaristan’dan Mikropodium diye bir oyun geliyor. Almanya’dan Karagöz’ün 3 boyutlu yansıması gelecek. öğrettik’ ORHUN ATMIŞ Dünyanın en renkli ve başarılı kukla oyunlarını her yıl İstanbul’da bir araya getiren Uluslararası İstanbul Kukla Festivali, bu yıl 1329 Ekim’de sanatseverlerle buluşacak. Bu sene 20. kez düzenlenecek festivalin kurucusu ve sanat yönetmeni Cengiz Özek’le hem İstanbul Karagöz Kukla Vakfı’nın gelecek planlarını hem de Gölge Tiyatrosu’nun Türkiye’deki 500. yılını konuştuk. n Kukla Festivali’ni bu yıl 20. kez perdelerini açacak. Azımsanmayacak bir başarı bu aslında. Siz neler hissediyorsunuz? Biz 20 yıl önce bu festivali yaptığımızda, “Kukla Tiyatrosu da ne” gibi bir yaklaşım vardı. Kuklanın bir tiyatro türü olacağı konusunda fikirleri yoktu, sallanan bebekler olarak düşünüyorlardı ya da Karagöz’ü zaten kukla diye kabul etmiyorlardı. Bunları bir çatı altında toplamak gerekiyordu. Festival bunları legal hale getirdi: Karagöz bir kukladır, kukla da tiyatro nun bir alt türüdür. İlk başladığımızda hiç Türk grup yoktu. Bugün ise birçok Türk başvurusunu geri çeviriyoruz. Bu da festivalin attığı tohumların bir şekilde yeşermesi. n Şunu da yapmak isterdim ama olmadı dediğiniz bir şey kaldı mı? 10 yıl sonra bir kukla müzesi kurabilirim diyordum. Hâlâ kuramadık. Vakıf haline gelmeyi istiyorduk, onu yapabildik. Vakfı şimdi daha işler, kendi kendine para kazanır hale getirmemiz gerekiyor. Benden sonra da bu vakıf çatısı altında bir şeyler devam edebilsin. Bir atölye, müze ve tiyatro kavramlarının iç içe girdiği, çağdaş açılımlı bir mekân arıyoruz. n Gölge Tiyatrosu’nun Türkiye’deki 500. yılı olması bu seneki festivali nasıl etkiledi? Türk Gölge Tiyatrosu’nun 500. yılı olması bence Türk tiyatrosu açısından son derece önemli. Biz de kendi ölçümüzde bu yılı Karagöz’ün etkinlikleriyle kutlamak istedik. Benim Belçika’da, Almanya’da, Polonya’da, Macaristan’da Cengiz Özek ile Gölge Tiyatrosu’nun Türkiye’deki 500. yılını konuştuk. ve Türkiye’de Karagöz sergilerim oldu; haritalarla, göç yollarıyla anlattığımız, Karagöz’ün kostümlerinin nereden geldiği hakkında bilgiler veren... Topkapı Sarayı’nda da 500. yıla özel bir sergi olacak. 20 yıl önce ilk defa biz sergilemiştik bu koleksiyonu, o zaman galiba ilk defa gün yüzüne çıkı yordu bu figürler. 20 yıl aradan sonra Karagöz’ün 500. yılı anısına bir kez daha seyirciyle buluşacaklar. n Karagöz demişken, herkes fikir sahibidir, ama çok kişi de derinlemesine bilmez. Örneğin Karagöz oyununda bir konu sınırı var mı? Bir sürü değişik Karagöz oyunu var. Repertuvar zengin. Halk hikâyelerinden, gerçeküstü hikâyelerden ve sosyal olaylardan konularını belirliyor. Bizim bakış açımız günü yakalamak, günün konularını ele almak. Çevre kirliliği bütün dünyada sorun. Oyunlarımız, mesela “Çöp Canavarı”, bunu işliyor; “Büyülü Ağaç” yeşili korumak üzerine bir oyun. Bunları 20 yıldır oynuyoruz. İnsanlar oyunu seyredince Karagöz’ün neden hâlâ oynanmadığını anlamadıklarını söylüyorlar. İstanbul’a gelen hiçbir belediye başkanının İstanbullu olmaması, İstanbul folklorunu algılamaması bu tür sanatların geri kalmasına neden oluyor. Çinli Nasreddin Hoca: Avanti Cengiz Özek, Hong Kong’da Çinli bir sanatçıyla birlikte ortaya koyduğu, Nasreddin Hoca hikayeleriyle büyük benzerlikler içeren “Avanti”yi ise şöyle anlatıyor: Asya Gölge Oyunları diyince, ortak prodüksiyon yapabilir miyiz diye düşündük. Hong Kong’da, Çinli Gölge Oyunu sanatçısı Jian Xin Li ile benim bir arada ürettiğim bir oyun ortaya çıktı. Bu da ilginçtir, hikâyelerimizi paylaşınca Nasreddin Hoca’nın Çin’de de olduğunu gördük, adı “Avanti.” Hikâyeler aynı neredeyse, büyük olasıkla Moğol kültürünün uzantıları diye düşünüyorum. Ve Nasreddin Hoca üzerine yapmaya karar verdik. 20 gösteri yaptık Hong Kong’da. Tamamen doluydu oyunlar. Şimdi Türkiye prömiyerini bizim festivalimizde yapacak. Kadıköy Tiyatro Festivali’nde son günler... Kadıköy Belediyesi tarafından bu yıl 15’incisi düzenlenen Tiyatro Fetsivali, 18 Ağustos Cuma günü sona erecek. Son haftasına giren festivalde bu hafta, sezon boyunca kapalı gişe oynayan oyunlar izleyiciyle buluşacak. Festivalde bu akşam 21.00’de tiyatro sanatçısı Ali Poyrazoğlu’nun “Usta ve Çırak” isimli oyunu; yarın akşam 21.00’de Nejat Uygur’un yazdığı ve Süha Uygur’un yönettiği “Akizadeler Bir Tatlı Huzur” isimli oyun ve son gün olan 18 Ağustos Cuma 21.00’de ise Nâzım Hikmet’in yaşamından kesitlerin ozanın şiirleri ile anlatıldığı, Genco Erkal tarafından uyarlanan “Yaşamaya Dair” oyunu sahnelenecek. Kadıköy Selamiçeşme Özgürlük Parkı Amfi Tiyatro’da sahnelenen oyunların ücretsiz davetiyeleri, Kadıköy Belediyesi’nin kültür merkezlerindeki gişelerden temin edilebilir. Festival kapsamında Genco Erkal ve Tülay Günal’ın rol aldığı ‘Yaşamaya Dair’ adlı oyun da sahnelenecek. SabitFikir’de bu ay ‘Kedili Edebiyat’ var Aylık güncel edebiyat dergisi SabitFikir’in 78’inci sayısında Kedilerin edebiyata bu kadar yerleşmesinin nedenlerine odaklanıyor ve çözümü “Kedilerin yazarlarla benzeşmesine” kadar götürüyor. Derginin orta sayfalarının vazgeçilmezi KararsızOkur infografiği de, kedi edebiyatı kapak konusunu destekliyor. Murat Can Aşlak’ın hazırladığı ve Onur Atay’ın resimlediği KararsızOkur edebiyatın ka pıdan kovulsa bacadan giren kedilerinin peşine düşüyor. SabitFikir’in bu sayısında ayrıca Joyce Johnson, Gülayşe Koçak, Maryanne Wolf, Ashley Elston, Michel Laub, Selçuk Demirel, Ayşe Erbulak, Dilek Türker ve Ian McGuire’in eserlerini eleştirmenler Kahraman Çayırlı, Burcu Bayer, Gökçe Gündüç, Özge Uysal, Ece Çavuşlu, Seda Ateş, Abdullah Ezik, Ali Bulunmaz ve Can Semercioğlu yorumluyor. Akademi BİFO’ya başvurular başladı Borusan Sanat’ın geçen yıl genç müzisyenlere kendilerini geliştirme ve sahne deneyimi kazanma olanağı sunmak için oluşturduğu Akademi BİFO programının bu yılki başvuruları başladı. Program genç sanatçılara, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın (BİFO) sanat yönetmeni ve sürekli şefi Sascha Goetzel ve yönetmen Yekta Kara’nın yanı sıra birçok yerli ve yabancı eğitimciyle birlikte çalışma ve uluslararası düzeyde eğitim alma imkânı sağlayacak. 20172018 sezonu eğitim programına başvurular iki aşamada değerlendirilecek. İlk başvuru aşamasından sonra Değerlendirme Kurulu tarafından bir ön eleme yapılacak. Seçmelere davet edilecek başvuru sahipleri, Borusan Sanat’ın internet sitesinden duyurulacak. Eğitimin sonunda başarılı olan genç sanatçılar, Mayıs 2018’de gerçekleştirilecek Leyla Gencer Anısına: Donizetti & Puccini başlıklı konserde Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’yla birlikte söyleme imkânına sahip olacak. Program için başvurular 1 Eylül 2017 Cuma günü sona erecek. Ayrıntılı bilgi için www. borusansanat.com/ akademibifo adresini ziyaret edebilirsiniz. İlber Ortaylı Lüleburgaz’da Prof. Dr. İlber Ortaylı, Lüleburgaz Belediyesi kültür etkinlikleri kapsamında, 16 Ağustos Çarşamba günü Lüleburgaz’da halkla sohbet edecek. Zübeyde Hanım Parkı’nda saat 17.30’da başlayacak program, Celal Pir moderatörlüğünde gerçekleşecek. ‘Deadpool 2’ filminin çekimlerinde dublör öldü Ryan Reynolds’ın başrolünde oynadığı ‘Deadpool 2’ filminin Kanada Vancouver’daki çekimlerinde, bir dublör hayatını kaybetti. Joi “SJ” Harris isimli oyuncu, Jack Poole Plaza’da gerçekleştirilen çekimler sırasında bir motosiklet sahnesinde motorunun hâkimiyetini kaybetti ve Shaw Tower’ın içine uçtu. Filmin yapımcısı 20th Century Fox, olayla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Deadpool 2 setinde bu sabah (önceki sabah) ya şananlara çok üzüldük. Bu zor zamanda kalplerimiz ve dualarımız kaybettiğimiz dostumuzun ailesi, arkadaşları ve meslektaşları ile birlikte.” Başrol oyuncusu Ryan Reynolds ise şoka uğrayıp yıkıldıklarını söylerken kalbinin hayatını kaybeden Harris’in ailesi ve yakınlarıyla beraber olduğunu belirtti. C MY B