Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumartesi 15 Temmuz 2017 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: EMİNE BİLGET Rapor gizlendi haber 5 CHP, Darbe Komisyonu raporuna yapılan eklemelerin çıkarılmasını talep etti CHP, Darbe Komisyonu raporuna taslak metinde olmayan değişiklikler ve eklemelerle metnin son halinin yeni bir rapor olma niteliğinde olduğu gerekçesiyle rapora yapılan eklemelerin çıkarılması ya da komisyona iade edilmesi için TBMM Başkanlığı’na başvurdu. Darbe Araştırma Komisyonu’nun taslak raporunda olmamasına karşın TBMM Başkanlığı’na sunulan rapora eklenen bölümlerle CHP’nin FETÖ’yle aynı amaç birliği içinde olduğu yönünde ifadeler eklenmişti. Taslak raporda olmayan unsurların muhalefete sunulmadan asıl rapora alınmasına CHP sert tepki göstermişti. Komisyonunun CHP’li üyeleri Sezgin Tanrıkulu, Aytun Çıray, Zeynel Emre, dün TBMM Başkanı İsmail Kahraman’la görüşerek raporun komisyona iade edilmesi talep etti. CHP’li üyelerin Kahraman’a yazılı olarak sundukları dilekçede de Komisyon Başkanı Reşat Petek’in 11 Tem AKP YİNE cemaatlerle YÜRÜMEK İSTİYOR CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, Darbe Komisyonu’nun raporundan cemaatlere denetim önerisinin makaslanmasının AKP’nin tekrar cemaatlerle birlikte yol yürümek istemesinin bir göstergesi olduğunu belirterek, “Ancak ikinci bir paralel olabilir. 15 Temmuz’dan sonra hiçbir özeleştiri yapılmadığı ortada. Özeleştiri yapılsaydı tarikatlara denetim konusunda adımlar atılırdı. Hâlâ belli bakanlıklar belli tarikatlara peşkeş çekiliyor” değerlendirmesini yaptı. CHP Milletvekili Murat Emir, 15 Temmuz sonrası cemaatlerin dini yaşayış biçimi olmaktan büyük holdinglere dönüştüğünün, büyük güç ürettiğinin, müritlerini müşteri olarak gördüğünün, bunun üzerinden ekonomik güç yarattığının ve buna bağlı olarak ciddi bürokratik güç olduğunun AKP açısından da ortaya çıktığının anlaşıldığını ifade etti. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından CHP’li Emir, cemaatlerin ekonomik ve siyasi faaliyetlerinin araştırılmasına yönelik bir Meclis araştırması açılması yönünde önerge vermişti. Önerisi AKP’li vekiller tarafından reddedilmişti. l MAHMUT LICALI / ANKARA muz 2017 tarihinde saat 23.25’te komisyon üyelerine gönderdiği mesajda raporun tamamlanarak TBMM Başkanlığı’na sunulacağının belirtildiği kaydedildi. TBMM Başkanlığı’na sunulan raporun CHP tarafından incelenerek muhalefet şerhi yazılan rapor olmadığı belirtilen dilekçede, yapılan değişiklikler ve eklemelerle metnin son halinin ye ni bir rapor olma niteliğinde olduğu belirtildi. Dilekçede, raporlara muhalefet şerhi eklendikten sonra yeni bölüm eklenemeyeceği belirtilerek, “Bu husus açıkça içtüzüğün amir hükmüne ve bugüne kadar teamül olmuş hukuka aykırıdır” görüşü belirtildi. Dilekçede, şu ifadeler yer aldı: “Siyasi ahlak açısından rapor üzerinde yaptığımız incelemede 26 Mayıs 2017 tarihinde tarafımıza sunulan ve kamuoyuyla da paylaşılan taslak raporda yer almayan, partimizi suçlayan ağır iftiraların, taslak rapor tarafımıza teslim edildikten sonra rapora eklendiği ve raporun nihai halinin CHP’li üyelerden gizlendiği ortadadır. Bir oldu bitti ile bizim incelemediğimiz ve dolayısıyla da görüşlerimizi belirtmediğimiz unsurların eklendiği bir metnin nihai komisyon raporu olarak TBMM Başkanlığı’na sunulması açıkça bir içtüzük ve anayasa ihlalidir; siyasi ahlak ile de uyuşmaz.” Dilekçede, 26 Mayıs 2017 tarihinde komisyon üyelerine gönderilmiş taslak raporda yapılan tashih ve redaksiyon dışındaki düzeltmeler haricinde yapılmış olan eklemelerin metinden çıkarılması, rapordaki eklemelerin çıkarılmaması durumunda, yapılan eklemeler üzerinde inceleme ve görüş bildirmek için komisyona iade edilmesi talep edildi. l ANKARA/Cumhuriyet CHP hedefteydiBaşbakan binali Yıldırım’dan Meclis raporuna destek Başbakan Binali Yıldırım, Meclis Araştırma Komisyonu’nun, CHP’nin “FETÖ ile amaç birliği içinde olduğu ve cesaret verdiği” ifadelerini içeren raporuna destek verdi. Yıldırım, “CHP’nin FETÖ karşısındaki duruşu bir sır değil, yani herhangi bir duruş göstermemiştir. Ne yaparlarsa yapsınlar CHP’nin, FETÖ konusunda kafası sürekli karışık vaziyette. CHP 1725 Aralık’ta bile FETÖ’ye amansız destek verdi” dedi. Yıldırım’ın “FETÖ ile amansız mücadeleyi yapan AKP’dir, Recep Tayyip Erdoğan’dır” ifadelerini kullanması dikkat çekti. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 15 Temmuz gecesi televizyon izlediğine dair görüntülere karşılık olarak kendisinin de evde olduğuna dair fotoğrafların paylaşılması ile ilgili olarak da Yıldırım, “Nerede olacağım? Sokağa çıkıp da orada burada kendi kendime söylenip duracak değilim” dedi. Yıldırım, “O eve niye gitti’ de demiyorum. Oraya gideceğine bir meydana da gidebilirdi. Bu tercihi böyle kullandı. Ona karşılık ‘Başbakan da evdeydi.’ gibi bir savunma yapmayı doğrusu yakıştıramıyorum” ifadelerini kullandı. Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde medya temsilcileriyle bir araya geldi. Yıldırım’ın verdiği mesajlar şöyle: Afişlerde alınacak bir şey yok: (15 Temmuz afişleri) Kimsenin rahatsız olacağı bir şey yok. Asker kılığına girmiş teröristler. Bunlar TSK’yi temsil etmiyor. Kaldı ki çok belirli, emekli olmuş eski TSK mensuplarının köpürtmeye çalıştığı bir konu. OHAL’in uzatılmasını teklif edeceğiz: (OHAL’in uzatılması) 19’unda doluyor. Prensip olarak, bizim hükümet olarak kararımız, MGK’ye uzatılması yönünde teklif götürmek. Ana muhalefet OHAL kararlarının peşini bıraktı: OHAL’de aldığımız bütün kararları aynı gün Meclis’e gönderiyoruz. 3’ü yasalaştı. Ondan sonra da ana muhalefet partisi bu işin peşini bıraktı. OHAL işlemleri için 296 bin itiraz: (OHAL Komisyonu’na başvuru sayısı) Şu gün itibarıyla memuriyetten uzaklaştırma alan 38 bin 202, memuriyetten çıkarma 103 bin 844, toplam 142 bin 46. Bu arada 34 bin 320 kişi de iade edilmiş, yani önce çıkarılmış veya açığa alınmış. Ayrıca hakkında işlem yapılan şüpheli sayısı 168 bin 796. İtiraz başvuru sayısı 296 bin 350. CHP’nin FETÖ duruşu sır değil: (Meclis Darbe Komisyonu’nun raporundaki CHP) Darbe Komisyonu Raporu çok geniş bir rapor. Orada bir mutabakat yok. CHP’nin FETÖ karşısındaki duruşu bir sır değil, yani herhangi bir duruş göstermemiştir. 15 Temmuz’a ‘kontrollü darbe’ diyebiliyorsa CHP, bu FETÖ’nün zımnen, dolaylı olarak yanında olmak anlamına gelir. l ANKARA /Cumhuriyet Yine gazetecileri yok saydı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, darbe girişiminin yıldönümü öncesi İstanbul’da BBC’nin HARDtalk programından Zainab Badawi’ye özel bir mülakat verdi. Erdoğan, CHP’nin ‘sözde bir Adalet Yürüyüşü’ gerçekleştirdiğini, son mitingine de sadece 170 bin kişinin katıldığını söyledi. Erdoğan, kendilerinin de 7 Ağustos mitingi yaptıklarını belirtti. Erdoğan, bu mitingde 2 milyon insanın toplandığını dile getirdi. Erdoğan, darbe girişimi sonrası tutuklanan, işten atılan ya da açığa alınan yaklaşık 200 bin kişi ile ilgili bir soruya “Terör örgütünün mensupları olanları devlet niye beslesin?” yanıtını verdi. Erdoğan’a tutuklu 170 gazetecinin sorulması üzerine Erdoğan, “Şu anda içeride olanların gazetecilik sıfatı yok. Bunlar ya terör örgütüyle beraber hareket etmişlerdir, ya silah bulundurmaktan içeri girmişlerdir. Ya da birçok yerlerde bankamatikleri kırmışlar, buraları soymuşlardır. Ve şu anda da sizin ifade ettiğiniz şekilde 170 tane gazeteci falan içeride yok. Bunların hepsi yalan. Bunların defaatle açıklamalarını yaptık ve şu anda gerçek manada gazeteci sıfatıyla içeride iki kişi var. Erdoğan hem teşekkür hem nobel bekliyor Erdoğan, CHP’nin Adalet Yürüyüşü’ne devlet koruması sağlandığı için “teşekkür edilmesi gerektiğini” savundu. Yürüyüşe destek veren eski Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk’ü hedef alan Erdoğan “Hasta ve yürüyor. Sayın Bakan bunlar tam teşekküllü hastaneden rapor almıyorlar mı? Nasıl çıkma şeyi verildi. Bunlar kontrollü göz hapsinde olması gerekirdi” dedi. 15 Temmuz sonrası hükümetin uygulamalarını savunan Erdoğan’ın “Aslında ülkemize Nobel Barış Ödülü verilmesi gerekir. Ama tabii sipariş üzerine verildiği için gelmez” ifadelerini kullanması dikkat çekti. ATO Congresium’da “15 Temmuz ve İnsan Hakları Paneli”nde şu mesajları verdi: Gitsin özelde çalışsınlar, bize ne?: Diyorlar ki, bu kadar kişi işlerinden edildi. Onu mu düşüneceğiz. Gitsin özel sektörde çalışsın bize ne! Devlet mi besleyecek? Devlet besledi, ihanet etti bunlar. Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri 657’dir. Mutabakat sağlanabilse, memur işçi ayrımı değil, çalışanlar olarak değiştirilmesi lazım. Bunlar ajan provokatör: (Hak savunucularının gözaltına alınması)15 Temmuz arifesinde Büyükada’da proje çalışmalarını yürüttüler. G20 toplantısında soruyorlar, gazetecileri tutukladınız. Bunlar ajan provokatör. Polis, baskında haritalar projeler olduğunu tespit etti. İşkence iddiaları yalan: İşkence iddialarının yalan olduğunu, mahkemeye geldiklerinde gayet gürbüz şekilde, takım elbiseleri ile arzı endam ettiklerini de görüyüruz. Ama Amerika’da nasıl tek tip kıyfateleri görüyoruz. l ANKARA Anlı’ya tahliye, Zeydan ve Demirel’e hapis cezası Diyarbakır’da yürütülen soruşturma kapsamında 30 Ekim’de tutuklanan ve daha sonra görevinden alınan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı’nın da aralarında bulunduğu 51 sanığın yargılanmasına Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Mahkeme, Anlı’nın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Mahkeme Abdullah Bal’ın da tahliyesine karar verdi. HDP Milletvekili Abdullah Zeydan’a açılan davaya Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Zeydan, SEGBİS’i reddederek duruşmaya katılmadı. Zeydan’ın avukatları, savunma için süre talep etti. Mahkeme bu talebi reddetti. Bunun üzerine Zeydan’ın avukatları dosyadan çekileceklerini söyleyerek, salonunu terk etti. Mahkeme yargılamanın devamına karar vererek Zeydan’ı 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan tutuklu HDP Milletvekili Çağlar Demirel SEGBİS sistemini reddederek duruşmaya katılmadı. Demirel, “Terör örgütü propagandası yapmak” suçundan beraatına karar verilirken, “Silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7.5 yıl hapis cezasına çarpırıldı. HDP milletvekili Ferhat Encü hakkında ise Cizre 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “kamu görevlisine hakaret” ve “kamu görevlisine görevi yaptırmamak” suçlarından açılan davada baraat kararı çıktı. ‘Mücadelemizi sürdürüyoruz’ Avrupa Birleşik Sol Grubu tarafın dan Vaclav Havel İnsan Hakları Ödülü’ne aday gösterilen HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’ndeki Avrupa Birleşik Sol Grubu Başkanı Tiny Kox’a bir mektup göndererek teşekkür etti. Aday gösterilmesinden onur duyduğunu belirten Demirtaş: “Hiç şüphem yok ki, HDP, bu zor dönemin üstesinden gelecek; ErdoğanAKP rejiminin ağır saldırılarını atlatacaktır. Bizler onurlu mücadelemizi cezaevlerinde de sürdürüyoruz. En kötü koşullarda dahi, adaletsizlik, eşitsizlik ve zulüm barındırmayan bir dünya yaratma ve geleceği kazanma umudumuzu kaybetmiyoruz” Demirtaş dedi.l Yurt Haberleri Fethullahçı darbe girişimi... 15Temmuz’u 16 Temmuz’a bağlayan gece, Türkiye’de ne oldu? Bu soruya hiç kıvırmadan, sözü uzatmadan yanıt vereyim: “Türk Silahlı Kuvvetleri içinde kadrolaşan Fethullahçı (FETÖ’cü) subaylar darbe girişiminde bulundu...” Darbecilerin merkez üssü Jandarma Genel Komutanlığı ek binasıyla, Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’ydı... Fethullah Gülen’in kim olduğunu, amacını, 40 yıldır yazıyorum... Gülen’in tek amacı şuydu: “Cami ve kışlayı ele geçirmek...” 1516 Temmuz darbesinin kıyısından döndük. 1 Temmuz 1999’da Cumhuriyet’te yayımlanan “Fethullah Gülen’in Gerçek Yüzü” yazı dizimde bugünlere ışık tutarken pek çok çevreden tepki alıyordum... Yazdıklarımın tümü belgelere dayanıyordu... Gülen ve cemaati; planlı sürdürdükleri çalışmalarının (devletin tüm kurum ve kuruluşlarını ele geçirme) önünde engel olarak TSK’yi görmüşler; TSK içinde tam olarak kadrolaşmadıkları için orduyu ele geçirme planından vazgeçmişlerdi. Gülen, TSK’ye iyi görünmek için hizmet çalışmalarını sessiz ve derinden sürdürmüştü. Askere karşı kimi siyasetçilerden alınmış ödünlerle polisi güçlendirme yolu seçilmişti. Burada amaç askerpolis denkliğini oluşturmaktı. Böylece ordunun darbe yapmaması için polis ağır silahlarla donatıldı. HHH 7 yıl önce Ergenekon, ardından Balyoz, Poyrazköy, Casusluk ve Fuhuş gibi operasyonlarla TSK’nin altı oyuldu, özellikle Fethullahçılar Jandarma ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda yüzde 7080 örgütlendi. Unutulmuş bir konuyu bugün dile getireyim... Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Necdet Özel döneminde değişik rütbelerde görev yapan 700 subay ve astsubay Hava Kuvvetleri Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla ihraç edilmişti. Atılan subay ve astsubayların Atatürkçü, laik, demokrat askerler olduğu askeri çevrelerce çok konuşuldu... Gelin başa dönelim... Bu darbe girişimi biriki gün içinde olmadı. Bu darbe girişiminin çok önceden planlandığı bir gerçek. İçeride ve dışarıda bağlantılar olabilir. Akıncı Hava Üssü ve oradan havalanan F16 savaş uçakları ve onların pilotları... Darbe girişimi tümüyle önlenebildi mi? Siz yazımı okuduğunuz saatte önlenmiş olabilir... Eğer toplum olarak demokrasi bilincimizi yükseltirsek darbelerin önüne geçebiliriz... Onun için insanların kendi düşüncelerini, hesaplaşmalarını bir kıyıya bırakıp demokrasi bilinciyle hareket etmesi gerekir... Şu an 2 bin 800 subay ve astsubay gözaltına alındı... Bu sayı 4 bine çıkabilir... Çok kötü bir gece yaşadık... Çocuklarımız çok korktu. Savaş uçaklarının alçak uçuş yapmaları, Meclis’i ve bazı kurumları bombalaması... Bu bir çılgınlıktı! HHH Cumhuriyet, dün şu manşetle çıktı: “Çözüm demokrasi...” Alt başlık: “Ne askerin tankı tüfeği ne AKP’nin anayasayı yok sayması...” Türkiye demokrasisini geliştirmek zorundadır. Halkın demokrasi bilincini yaşam biçimi olarak görmesi. Ülkeyi yönetenlerin hukukun üstünlüğü, laiklik ilkesini benimsemesi... Bu coğrafyada kardeşçe, barış içinde yaşamak o denli zor mu? Darbe girişimini önledik, bundan sonrası bize vız gelir dememeleri, sevgiyi hayatın içine katmaları... Darbeler bu ülkeyi hep geriye götürdü... Fethullah Gülen’le ilgili yazdıklarımın tümü birer birer gerçekleşiyor... Fotoğraf ortada... İyi bakın o fotoğrafa... Türkiye bunların hiçbirini hak etmiyor. Yazımı noktalarken yüksek yargıda onlarca yargıç ve savcı gözaltına alındı... Neler oluyor? Bekleyelim göreceğiz... (17 Temmuz 2016 tarihli yazım) YENİ KHK İLE 7 BİN 348 KİŞİ İHRAÇ EDİLDİ Rütbeler söküldü madalyalar alındı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP Genel Baş kanı olarak Saray’da 1 ay bir hafta önce 5 Haziran’da topladı ğı Bakanlar Kurulu’nun imzaladığı OHAL KHK’si dün yürürlüğe girdi. KHK ile kamu kurum larından 7 bin 348 ki şi ihraç edildi. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan 418, Emniyet Ge nel Müdürlüğü’nden Mutlu 2 bin 303, Sağlık Bakanlığı’ndan 789 ki şi ihraç edildi. Kara Kuvvetleri’nden 181, De niz Kuvvetleri’nden 180, Hava Kuvvetleri ’nden 185 asker ihraç edildi. Üniversitelerden arala Şükür rında profesörlerin de ol duğu 302 akademisyen, üniver sitelerin idari kadrosundan da 54 kişi ihraç edildi. Sarıkoca’ya ihraç Başbakanlık merkez teşkilatından iki kişi ihraç edildi. Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Ali İhsan Sarıkoca ihraç edildi. Tutuklu Sarıkoca savcılık ifadesinde Hava Kuvvetleri Komutanlığı imamı olarak bilinen Adil Öksüz ile gözaltında iken görüştüğünü söylemişti. Sarıkoca, 2004 yılında Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer’in Özel Kalem Müdürü oldu. Başbakanlık İletişim Merkezi’ni (BİMER) kurdu ve yönetti. Nisan 2016’da görevlerinden açığa alındı. Vali Mutlu’ya ihraç İçişleri Bakanlığı’ndan ise 31 kişi ihraç edildi. İhraç edilenler arasında eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Ağrı Vali Yardımcısı Ahmet Can Pınar, Mardin Vali Yardımcısı Yavuz Selim Süzer de ihraç edilenler arasında yer aldı. TSK’den emekli olan 342 emekli personelin ise rütbeleri söküldü. Buna göre Kara Kuvvetleri’nden 108, Deniz Kuvvetleri’nden 112, Hava Kuvvetleri’nden ise 122 emekli personelin rütbeleri alındı. 312 kişi iade edildi Daha önceki KHK’lerle görevlerinden ihraç edilen 312 kişi ise görevlerine iade edildi. Daha önce kapatılan derneklerden İstanbul merkezli ve Başbakan Binali Yıldırım’ın memleketinden Erzincanlı Sanayici ve İşadamları Derneği yeniden açıldı. Firari sporcular Hakan Şükür ve Arif Erdem’in madalya ve nişanları da alındı. Şükür 2002 yılında Devlet Üstün Hizmet Madalyası da almıştı. Şükür ayrıca, 1993 Akdeniz Oyunları’nda altın madalya 2002 Dünya Kupası’nda bronz madalya kazanmıştı. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B