03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Maduro, Kurucu Meclis için düğmeye bastı Venezüella Devlet Başkanı Nicolas Maduro, istifası talebiyle nisan ayı başından beri süren ve 53 kişinin ölümüne yol açan protestoların ortasında anayasa değişikliğini yapacak Kurucu Meclis için düğmeye bastı. Maduro’nun Kurucu Meclis kararnamesinin ardından hükümet yanlısı göstericiler de başkent Caracas sokaklarına çıkarak destek verdi. 540 kişilik Kurucu Meclis üyelerinin 176’sının, sendikalar, öğrenci örgütleri gibi demokratik kitle örgütlerinden 364’ünün ise eyaletlerden seçileceği ilan edildi. Perşembe 25 Mayıs 2017 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ IŞİD bir kenti rehin aldı [email protected] 13 Filipinler’de IŞİD’e biat ettiğini açıklayan Ebu Seyyaf ve Maute grupları Mindanao Adası’nın Marawi kentini neredeyse ele geçirdi. Devlet Başkanı Duterte, adada sıkıyönetim ilan etti Filipinler’de önceki gece Ebu Seyyaf örgütü liderini yakalamak için Mindanao Adası’ndaki çoğunluğu Müslüman nüfuslu Marawi kentinde düzenlenen operasyonun başarısız olması üzerine örgüt militanları ve askerler arasında çatışma çıktı. Tıpkı Ebu Seyyaf gibi daha önce IŞİD’e bağlılığını ilan etmiş olan Maute grubunun da çatışmalara katılmasıyla üstünlüğü ele geçiren IŞİD bağlantılı gruplar kentte üç askeri öldürdü, bir hapishane ve bir hastaneyi işgal etti, aralarında bir kilisenin de bulunduğu çok sayıda binayı ateşe verdi. Katedrali bastılar Bazı binalara IŞİD bayrağı çekildi. IŞİD, Amak ajansından kalkışmayı üslendi. Reuters’a konuşan görgü tanıkları kentin önemli bir kısmında ordunun değil Maute grubunun hâkim olduğunu söyledi. Militanlar, kentteki katedralin rahibi ile cemaatten 14 kişiyi de rehin aldı. Saldır ganların, “Hükümet, askerlerini çekmezse rehineleri öldürürüz” dediği açıklandı. Çatışma haberlerini Rusya ziyareti sırasında alan Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, ziyaretini yarıda keserek ülkeye döndü ve ülkenin ikinci büyük adası olan Mindanao’da 60 günlük sı kıyönetim ilan etti. Duterte, başkent Manila’ya inişinde yaptığı açıklamada, “Terörizme karşı tepkimin ne olacağı soruluyor, çok acımasız olacağım” dedi. Tüm ülkede sıkıyönetim ilan edebileceğini belirten Duterte, “Ölmeniz gerektiğini düşünürsem, öleceksiniz. Bizimle savaşır Siviller kaçıyor Askerler ve IŞİD bağlantılı savaşçılar, Marawi şehri çevresinde barikatlar ve kontrol noktaları kurarken, siviller şehri terk etmeye yöneldi. 200 bin kişilik şehir hızla hayalet şehre dönüştü. Yanlarına alabildikleri eşyalarla kaçan insanlarla dolu pikaplar ve jipler uzun kuyruklar oluşturdu. Ordu yetkilileri Maute militanlarının ateşe verdiği okul ve hastaneden 120 sivili kurtardıklarını ilan etti. sanız, öleceksiniz. Açık bir başkaldırı varsa öleceksiniz ve eğer bu çok insanı ölümü anlamına gelecekse öyle olsun” diye konuştu. Ordu açıklayamıyor Muhalifler ise Kore yarımadası büyüklüğündeki bir ada olan Mindanao’nun ta mamında sıkıyönetim ilan edilmesinin insan hakları ihlallerinin önünü açacağı yönünde uyardı. Filipin ordusu bir apartman dairesine düzenlenen operasyonun nasıl olup da bir kentin yollarının, köprülerinin ve binalarının zaptedilmesiyle sonuçlandığı hakkında bilgi vermedi. NATO da koalisyona katılıyor Kuzey Atlantik Paktı’nın (NATO) IŞİD karşıtı koalisyona katılma kararı aldığı duyuruldu. Diplomatik kaynakların bildirdiğine göre bugün Brüksel’de ABD Başkanı Donald Trump’la bir araya gelecek olan 28 NATO lideri dün IŞİD karşıtı koalisyona katılmaya karar verdi ancak kimi kaynaklar, katılımın sembolik olacağını belirtti. Trump, Vatikan ziyaretinin ardından NATO zirvesi için Brüksel’e geçmiş, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson da “Başkan Trump’ın öncelikleri, NATO ülkelerinin mali sorumlulukları ve NATO’nun IŞİD karşıtı koalisyona katılması olacak” açıklamasında bulunmuştu. Tillerson, bu önemli adım için görüşmeler yaptıklarını ancak halen teklifi değerlendiren ülkeler bulunduğunu belirterek, “Bu ülkelerden biriyle birkaç görüşmem oldu, sanıyorum NATO’nun IŞİD’e karşı savaşa katılmasını destekleyecekler” demişti. Reuters’a bilgi veren Fransız ve Alman diplomatik kaynakları iki önemli Avrupa ülkesinin karara karşı çıkmayacağını ancak katkılarının eğitim ve istihbarat gibi halen sürdürdükleri faaliyetlerden ibaret olacağını belirtti. ‘Savaş bakanı’ öldürüldü Suriye devlet televizyonu IŞİD’in “savaş bakanı” Ebu Musab elMasri’nin Halep’in doğusundaki operasyonda öldürüldüğünü öne sürdü. Bir askeri kaynağa dayandırılan haberde operasyonda aralarında Iraklı ve Suudi bir dizi üst düzey IŞİD mensubunun öldürüldüğü de kaydedildi. Muhaliflere yakın Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi ise ABD liderliğindeki IŞİD karşıtı koalisyonun 23 Nisan 23 Mayıs arasında gerçekleştirdiği hava saldırılarında 355 kişiyi öldürdüğünü ve bunlardan 225’inin sivil olduğunu açıkladı. Öte yandan NBC televizyonunun haberine göre Suriye ordusu, ABD’nin nisan ayında Suriye hükümetinin İdlib’de kimyasal silah kullandığı yönündeki iddialar üzerine saldırı düzenlediği Şayrat Hava Üssü’nün tahrip olan altyapısının bir kısmını tamir edip savaş uçaklarını ve personelini yeniden konuşlandırmaya başladı. Britanya’da kritik yerlerde güvenliği asker sağlayacak Diken üstündeki ülkede Manchester saldırısının yaraları sarılmaya çalışılırken ikinci bir saldırı ihtimaline karşı devriye gezen silahlı polis sayısı da artırıldı Britanya, Manchester kentinde önceki gün bir pop konseri sırasında düzenlenen ve 22 kişinin hayatını kaybettiği intihar saldırısının ardından diken üstünde. Ülkede 2005’ten bu yana yaşanan en kanlı terör saldırısının yaraları sarılmaya çalışılırken, ikinci bir saldırı ihtimaline karşı askerlerin aralarında Westminster’daki parlamento binası, Buckingham Sarayı, Downing Street’teki Başbakanlık binası ve elçiliklerin de yer aldığı kritik noktalarda güvenliği sağlayacağı açıklandı. Önlemler kapsamında ayrıca devriye gezen silahlı polis sayısı da artırıldı. Aile boyu gözaltı Polis, Manchester Arena’daki saldırıyı gerçekleştiren bombacının Libya’da Muammer Kaddafi rejiminden kaçıp Britanya’ya göç eden bir ailenin Manchester doğumlu oğlu Salman Abedi (22) olduğunu açıklamıştı. Saldırıyla ilgili salı günü gözaltına alınan 23 yaşındaki kişinin Abedi’nin ağabeyi İsmail olduğu öne sürüldü. Manchester’ın güneyinde dün dört kişi daha gözaltına alındı. Bu arada Libya’da terörle mücadele güçlerinin sözcüsü, Salman Abedi’nin 1997 doğumlu küçük erkek kardeşi Haşim Abedi’nin başkent Trablus’ta önceki gece IŞİD bağlantıları nedeniyle gözaltına alındığı duyur duğunu açıkladı. Yaşanan ları anlatan görgü tanık ları, yanlarında sıvı bulu nup bulunmadığı dışın da bir aramaya tabi tutul madıklarını söyledi. Çek Cumhuriyeti vatandaşı Ni kola Trochtova üzerleri nin ve çantalarının aran madığına dikkat çekerek “Sadece su şişemiz olup olmamasıyla ilgilendiler. Çantalara bakmadılar” dedi. Kanal 4’e konuşan İntihar saldırısını gerçekleştiren Abedi’nin fotoğrafları dün yayımlandı. Ülkede aralarında parlamento binası, Buckingham Sarayı ve Downing Street’teki Başbakanlık binası ve elçiliklerin de yer aldığı kritik noktalarda güvenliği artık askerler sağlayacak. bölge sakini ise “Daha önce de Arena’da konser izledim. Bu olaya hiç şaşırmadım. Güvenlik yok denecek kadar az” ifadelerini kullandı. du. Britanya’nın Daily Teleg me yönelik soruşturmanın ay ‘Fikir birliği şart’ raph gazetesinin haberine göre Haşim Abedi, Manchester saldırısının planlarından haberdardı ve kendisi de bir saldırı hazırlığındaydı. Haberde Libyalı yetkililerin dün erken saatler rıntılarının Britanya makamlarından önce ABD’li güvenlik yetkililerince “sızdırılmasını” da “rahatsız edici” olarak niteledi. Manchester saldırısını IŞİD üstlenmişti ancak Abedi’nin örgütle bağlan NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Manchester saldırısının bugünkü NATO Zirvesi’nde “ABD Başkanı Donald Trump ile terörizmle mücadele için daha fazla şey yapılması konusunda fikir birli de yaptığı açıklamada oğlu Salman’ın saldırıyla ilgisi olmadığını savunan baba Ramazan Abedi’yi de gözaltına aldığı ileri sürüldü. ByeatkkainlilAerBeDt’leipkili Britanya parlamentosundan yapılan açıklamada, sal tılarının ayrıntıları henüz netlik kazanmış değil. Fransız BFMTV kanalına konuşan Fransa İçişleri Bakanı Gerard Collomb da Britanyalı yetkililerin, Abedi’nin Suriye’ye gitmiş olabileceği bilgisini paylaştığını kaydetti. Collomb, Abedi’nin bir örgütün desteğini alıp almadığına ğine varılmasının şart olduğunu gösterdiğini” söyledi. Fransa’da ise Manchester’daki terör saldırı sonrası Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un da katıldığı bir güvenlik toplantısı düzenlendi. Yapılan açıklamaya göre Macron, toplantıda ülkedeki olağanüstü halin kasım ayı dırının ardından halka açık tüm turların ve etkinliklerin iptal edildiği bildirilirken Britanya İçişleri Bakanı Amber Rudd, Abedi’nin “muhtemelen” tek başına hareket etmediğini açıkladı. Rudd, eyle dair soruya ise “Bu henüz bilinmiyor. Her ne olursa olsun IŞİD ile bir bağlantısı olduğu kanıtlandı” dedi. SkyNews’a konuşan bir sağlık personeli 59 yaralıdan 20’sinin durumunun kritik ol na kadar uzatılmasını istedi. Açıklamada Macron’un hükümetten olağanüstü halin de ötesinde kalıcı güvenlik önlemlerini yürürlüğe koymak için bir taslak hazırlamasını istediği ifade edildi. Papa’dan Trump’a anlamlı hediye ABD Başkanı Donald Trump, ilk yurt dışı gezi başlayıp samimi biten görüşmede Papa Françesko Trump’a “ba sinin üçüncü durağı Vatikan’da, rış için çalışması” çağrısı yapa seçim kampanyası sırasında rak üzerinde zeytin ağacı sem atıştığı Katolik dünyasının ruha bolü olan bir madalyon ile ik ni lideri Papa Françesko ile gö lim değişikliği konusunda ya rüştü. Papa, Trump’ın Meksika yımlamış olduğu bir genelge he sınırına duvar vaadi için, “Köp diye etti. Trump, görüşmenin rü kurmak yerine duvar örme ardından Twitter adresinden, yi düşünen Hıristiyan olamaz” “Vatikan’dan ayrılırken dünya demiş, Trump da “Bir din adamı da BARIŞ’ın peşine düşmek ko için utanç verici” diye yanıtla nusunda her zamankinden daha mıştı. Gözlemcilere göre, gergin da kararlıyım” diye yazdı. ‘Sakın acıma!’ doktrininin son noktası Gazetecilikte otuz beş yılı arkada bıraktım. Çeyrek asrı aşkın bu uzun zaman dilimine yayılan gazetecilik yaşamımda sayısız kederli haber; insanlık dramı, şiddet, baskı öyküsü gördüm. Gazetecilik, insanlığı kaybetmeden, biraz da bunlara bağışıklık kazanmak oluyor. Ama açlık grevi yapan insanların evlerini basıp tutuklamak; ardından bu yetmezmiş gibi, bu çok kritik durumdaki insanları “Vay! Size ölüm orucu yapmanız için acaba ne menfaatler sunuldu” sorularıyla sınamak, artık sözün sonu. “Acıma! Acırsan sonra sen acınacak duruma düşersin” doktrininin eriştiği son nokta bu. Bu noktada kurulacak hiçbir cümlenin, yapılan hiçbir değerlendirme, uyarı ya da eleştirinin anlamı kalmıyor. O nedenle bugün beni mazur görün. Otuz beş yıldır ilk kez bugün gerçekten canım yazı yazmak istemiyor. Yerine sizler için Nâzım Hikmet’in bu sevdiğim mısralarını iliştiriyorum: “Yaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak. Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani o derecede, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut kocaman gözlüklerin, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde. Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak yanı ağır bastığından...” ‘Rusya seçime karıştı’ ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı’nın (CIA) eski başkanı John Brennan, Başkan Donald Trump’ın peşini bırakmayan Rusya’nın ABD seçimlerine karıştığı iddiaları ile ilgili Temsilciler Meclisi İstihbarat Komisyonu’nda Kongre üyelerinin sorularını yanıtladı. Brennan, Rusya’nın “arsızca” başkanlık seçimlerine karıştığını söyledi. Brennan, bu konuyu Rus İstihbarat Servisi Başkanı’na ilettiğini ve bu tür müdahalelerin WashingtonMoskova ilişkilerine zarar verebileceği uyarısında bulunduğunu kaydetti. Brennan, seçimler öncesinde Trump’ın kampanyasında yer alan bazı isimlerin Rusya’yla ilişkisi olup olmadığı yönünde bir soru üzerine ise “Trump kampanyasındaki bazı kişilerin Rusya’yla bilgi ve istihbarat paylaştığının farkına vardım. Rusların, Trump’ın ekibindekileri çıkarları doğrultusunda kullanıp kullanmadıkları konusunda cevaplayamadığım sorular var” dedi. Körfez’de ‘hack’ krizi Katar Emiri Şeyh Tamim Al Sani’nin ABD’nin İran’a tavrını yeniden sertleştirmesini eleştirdiği iddiası Körfez ülkeleri arasında deprem etkisi yarattı. Katar Hükümeti, Katar Haber Ajansı’nın hacklendiğini ve sözlerin asılsız olduğunu öne sürdü. Ancak Katar’ın yalanlamasına rağmen, Al Sani’nin “İran’ı İslami güç” sayan açıklamaları Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) gibi Körfez ülkelerinin devlet kanallarında yayımlanmaya devam etti. Suudi ve BAE kanalları, Katar’ı “Arap halkının düşmanlarıyla” bir araya gelmekle suçladı, Katar merkezli Al Jazeera Televizyonu’nun anasayfasını engelledi. Eşcinsel evliliğe izin Anayasa Mahkemesi’nin eşcinsel evliliğe izin veren kararı üzerine Tayvan, aynı cinsiyetten iki kişinin evliliğine izin veren ilk Asya ülkesi oldu. Mahkeme, mevcut medeni kanunun, anayasanın eşitlik ve evlilikle ilgili hükümlerini ihlal ettiğine hükmetti. Anayasa Mahkemesi, hükümete ilgili yasaları değiştirmesi için iki yıllık bir süre tanıdı. Kararın ardından LGBT haklarını savunan binlerce kişi ülke genelinde kutlama yaptı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle