23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 29 Mart 2017 kültür Hayır’lı kitaplar...16 EDİTÖR:ÖZNUROĞRAŞÇOLAK Referanduma yaklaşık iki hafta kalmışken kitapçı raflarına ‘Hayır’lı kitaplar dizilmeye başladı. Hepsi referandum süreciyle alakalı olmasa da EZGİ ATABİLEN ‘isabettir’ deyip bu kitaplara daha yakından bakalım istedik. Şili’deki ‘hayır’ın öyküsü Şiirsel bir manifesto “No” filmini izleyenleriniz çoktur. İzlemediyseniz bile muhakkak ki varlığından haberdarsınızdır. Zira şu sıralar pek çok yerde ondan bahsediliyor. Film, Şili’de Pinochet faşizminin oylandığı plebisit sürecinde yürütülen, ailesindeki pek çok insanın yara aldığı darbe zamanlarında kendi de hem mesleki hem de kişisel olarak zarar gören Eugenio Garcia adlı bir reklamcının da yaratıcılarından biri olduğu reklam kampanyası sürecini anlatıyor. Barış ve mizah dilinin kullanıldığı bir ‘Hayır’ kampanyasıyla Şili’nin başına gelmiş en büyük belalardan biri olan Pinochet faşizmine nasıl son verilebildiğini... Filmdeki bazı detaylar size çok ‘bizden’ gelecek. “Zıpla zıpla...” sloganları mı ararsınız, yoksa tam da oylar sayılırken trafoya kaçan kedileri çağrıştıran elektrik kesintileri mi... Hepsi var! Lafı uzatmayalım, Başak Tan’ın Karakarga Yayınları’ndan çıkan “NO / Hayır’ın Öyküsü” kitabı da Şili’deki “15 Dakika Devrimi” üzerine. Başak Tan’ın kimi zaman okurla söyleşirmişçesine kaleme aldığı kitap, yaklaşık 80 sayfa ve bunun içinde tarihi fotoğraflar, belgeler de var. Yani kolay okunan bir ‘Neden hayır?’ cep kitabı niteliğinde. Üstelik her ne kadar Şili’yi merkeze alsa da meseleyi diğer uluslararası örnekleriyle açıklıyor, tarihi örnekleri hazırlayan zemini Türkiye’deki durumla karşılaştırıyor. Şu süreçte gerçekten yararlı bir kitap.. Kadınlar için özsavunma... Uzun yıllar boyunca kadınlar için özsavunma dersleri veren Belçikalı feminist Iréne Zeilinger’in, “Hayır Hayır Demektir” kitabı, bir özsavunma kursunun yerini tutamaz. Ama bu kitap sayesinde herhangi bir saldırı altında kendinizi daha emniyette hissedebileceğiniz gibi, dünyaya ve yaşama bakışınızı da değiştirebilirsiniz. Kitap kadınlara, her insanın hakkı olan, güvende olma duygusunun ilk adımını sunuyor. Erkek şiddetinin sadece fiziksel de ğil, çok çeşitli biçimleri ve boyutlarının olduğu günümüzde hem ‘özsaygı’ oluşturmayı, hem başkalarına saygı gösterip hem de size saygı duyulmasını talep edebileceğinizi gösteriyor. Üstelik modeller, pozitif deneyimler ve korkumuzu azaltacak fikirlerle birlikte... Güldünya Yayınları’ndan çıkan, “Sustukça canlarına okunmasından usanan kadınlar için özsavunma kitapçığı” altbaşlıklı kitap Handan Öz çevirisiyle Türkçede. Hiç kuşkusuz, her kadının kitaplığında bulunması gereken bir kaynak... Yordam Kitap’tan çıkan “Hayır De!” Alman yazar ve şair Wolfgang Borchert imzalı. Şiirsel bir manifesto niteliğindeki metni Türkçede Celal Üster çevirisi ve Tan Oral’ın çizgileri eşliğinde okuyoruz. Celal Üster kitaba Borchert’in yaşamı, eserleri ve metinle ilgili ‘Önsöz’ niteliğinde bir girizgâh da yapmış. Borchert’in manifestosunu yazarının hayatından bağımsız okumak mümkün değil. O yüzden önce Borchert’ten bahsetmek gerek: 1938 1940 yılları arasında kaleme aldığı yapıtlarında Nazi diktatörlüğüne başkaldırmış. 1940 Nisanı’nda Gestapo tarafından tutuklandıysa da çok geçmeden salıverilmiş. Kısa süre tiyatroyla uğraştıktan sonra 1941 Haziranı’nda kendini askerde bulmuş. Hayatında savaşın olanca dehşetini yaşadıktan ve hayli güçsüz düştükten sonra, Alman Yıkım Edebiyatı’nın öncülerinden olduğu, olağanüstü güzellikte şiirler, öyküler ve “Kapıların Dışında” adlı ünlü oyununu yazdığı bir dönem var. 1947’de sağlığı daha da kötüleşince bir hastaneye yatıyor ve burada kısa öykülerle birlikte, “Hayır De!” adlı savaş karşıtı şiirsel manifestosunu yazıyor. Sonrasında da ölüyor zaten. O yüzden elimizde tuttuğumuz bu kitap Borchert’in vasiyeti gibi de okunabilir. Borchert’in sonunda insanlar savaşa hayır demezlerse olacakların tüyler ürpertici bir görünümünü betimlediği manifestosundan bir alıntıyla bitirelim: “Sen, köydeki. Sen, kentteki. Yarın askere alma belgeleriyle kapına dayanırlarsa, yapacağın tek bir şey var: HAYIR de!” Can Kazaz Babylon’da Müziğin sahnesinde ve mutfağında yer alan, birçok türü kendi bestelerinde sentezleyen Can Kazaz, yeni albümünün ilk konseriyle bu akşam Babylon’da sahne alıyor. Kendi jenerasyonunun en dikkat çeken isimleri arasında sayılan sanatçı, tuşlu çalgılar, gitar, bağlama, mandolin, melodika, perküsyon ve daha birçok enstrümanı ustalıkla kullanabiliyor. Can Kazaz, akustik enstrümanların eşlik ettiği yumuşak sesi ve kendine has düzenlemeleriyle ön plana çıkıyor. Bilkent’te Prof.ErsinOnay’ın kaleminden ‘Topraktan Sahneye’ başlıklı kitabı 247 müzik devrimisayfalıkbirderleme. Bilkent Üniversitesi’nde Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi’nin ve çeşitli işlevlerde orkestraların kuruluşları Türkiye için eşi görülmedik bir atılımdır. O zamanların dekanı Prof. Ersin Onay’ın öncülüğündeki bu yolculuğun başarı öyküsü Ersin Bey’in kaleminden 347 sayfalık bir kitapta toplanmış. “Topraktan Sahneye” başlıklı kitap, Bilkent’teki müzik eğitim sisteminin yerleşmesini ve orkestraların kuruluş öyküsünü anlatıyor. Kitabı Sun Yayınevi basmış, 247 sayfalık bir derleme olmuş. Proje destekçisi İhsan Doğramacı 1986’dan başlayarak, Müzik Hazırlık Okulu, Avrupa’nın dört bir yanından gelen gençlerden oluşan Bilkent Üniversitesi Gençlik Senfoni Orkestrası (BUGSO), Bilkent Uluslararası Müzik Yaz Okulu, Erken Müzik Eğitim Programı, Akademik Senfoni ve Sinfonietta Orkestrası (BASSO), Bilkent Akademik Orkestralar Topluluğu (senfoni, sinfonietta ve oda orkestraları) ve kayıt stüdyoları, ülkemizin hiçbir kurumunda rastlanmamış bir süratle Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi altında toplandı. Bütün bu projelerin destekçisi İhsan Doğramacı, fikir babası ve yönetmeni Ersin Onay, konserlerdeki orkestra şefi Gürer Aykal, solisti ise çoğu zaman Suna Kan idi. Orkestra işçiler için çalmış... Ersin Onay’ın 1991 yılında BASSO’yu nasıl kurduğunu anımsarım: Dağılan SSCB’den, Türki cumhuriyetleri’nden tek tek sanatçı seçmişti. Hatta Özbekistan’daki 22 kişilik yaylı çalgıları olduğu gibi getirtip orkestranın kadrosuna katmıştı. Ne de olsa yıllarca birlikte çalmaya alışmış bu topluluk kendi müzik ailesini Bilkent ailesiyle kaynaştırmıştı. Ersin Bey, Avrupa’nın da tüm yörelerinde orkestralara ve müzik okullarına ilanlar vermiş, büyük Bilkent Senfoni’ye değişik coğrafyaların kültürlerinden seçtiği sanatçıları katmıştı. Bunlar yalnız orkestra üyesi değildi. Zaman zaman solist niteliği taşıyanlar öne çıkıyordu. Ve tümü de aynı zamanda Müzik Fakültesi’nin öğretim üyeleriydi. Burada değerli başkemancı Server Ganiyev’in hizmetlerini anmadan geçemeyeceğim. Daha binaların temelinin atıldığı günden, “topraktan” başlıyor anlatım. İşçilerin 10 ayda tamamladıkları binadaki ilk konser yine onlar için yapılmış: Gürer Aykal yönetimindeki orkestra açılış gecesinde, ilk kez klasik bir konser dinleyen işçiler için çalmış. 1994’ten itibaren yıllarca Anadolu’nun değişik köşelerinde düzenlenen Bilkent Uluslararası Anadolu Müzik Festivali 51 ile ulaşırken, klasik müziğin kendi dar dinleyici kitlesini aştığına tanık olduk. Orkestra üyeleri ise bu konserlerle Anadolu kültürü nü tanımış, Anadolu insanına yaklaşmışlardı. Örneğin Şırnak, Siirt, Batman, İskenderun gibi her gece ayrı bir kentte, çoğu zaman konser sahnesi yaratarak dinletiler yapmışlardı. Ersin Bey’in kitabında değişik yörelerden pek çok anı, afiş, gazete küpürü, dergi söyleşisi ve fotoğraf var. Bir başka güzel işbirliği daha ortaya çıkıyor bu anılarda: Bilkent Orkestrası’nın yıllarca İstanbul Müzik Festivali’nde çalması! BASSO, uzun yıllar, Türkiye’nin en iyi akustiğine sahip konser salonunda çalan, en nitelikli orkestrası olarak kimliğini korudu. Bu kitapla, bir kültür biriminin inşa edilişine anılarla ve belgelerle tanıklık ediyoruz. Arşiv değeri bilmeyen kurumlara örnek olması gereken bir çalışma. TELEVİZYONEDİTÖR: DEMET YALÇIN Yayın Akışı 06.00 Güne Merhaba 09.00 Parametre 10.00 10’dan Sonrası 12.00 Bugün 15.00 Günlük 16.00 Haber 18.00 Ana Haber 21.00 Türkiye’nin Gündemi 01.00 Haber Bülteni 02.10 Türkiye’nin Gündemi 06.00 Gün Başlıyor 09.00 Haber Bülteni 10.00 Güne Bakış 13.00 Gün Ortası 16.00 Habertürk Manşet 17.00 Ajans 17 18.00 Ana Haber 20.00 Türkiye’nin Nabzı 24.00 Haber Bülteni 01.15 Türkiye’nin Nabzı 09.10 NTV Para 10.00 Haber Merkezi 11.45 Tekno Hayat 13.00 Öğle Bülteni 15.20 NTV‘ye Sorun 17.35 Gece Gündüz 19.00 Akşam Haberleri 20.00 Ana Haber 21.00 Bugün Yarın 23.00 Haber Bülteni 24.00 Gece Bülteni 06.45 Bugün 08.30 Beni Affet 09.30 Duymayan Kalmasın 12.00 Fazilet Hanım ve Kızları 14.45 Beni Affet 16.15 Zuhal Topal’la 19.00 Ana Haber 20.00 Kara Sevda 23.45 İstanbullu Gelin 02.30 Film: Hafız Yusuf Efendi 07.00 Emin Çapa ile Haberler 09.00 Aşkı Memnu 09.30 Renkli Sayfalar 12.30 Kısmetse Olur 16.15 Arka Sokaklar 18.45 Ana Haber Bületin 20.00 Evlat Kokusu 23.45 TV’de Dizi 02.00 Aşkı Memnu 09.30 Zahide Yetiş’le 12.00 Nursel’in Evi 13.00 Gelin Evi 15.00 Evleneceksen Gel 18.45 Ana Haber Bülteni 20.00 Güldür Güldür Show 00.15 Aşk ve Gurur 03.00 Evleneceksen Gel 08.00 Semra Topçu’yla Güne Başlarken 11.00 Özgür İrade 13.00 Öğleden Sonra 16.00 Cüneyt Akman ile Sol Şerit 18.00 Ana Haber Bülteni 21.00 Maniki Dünya 23.30 İsmail Dükel ile Günsonu 02.00 Gece Bülteni 07.15 Çalar Saat 10.00 Kaybolan Çiçekler 12.45 Mehmet Özer ile Mutfakta 13.45 No: 309 14.25 Gardırop Savaşları 16.45 Esaretim Sensin 19.00 Ana Haber 20.00 No: 309 00.15 Çoban Yıldızı 02.45 Esaretim Sensin 06.45 Kahvaltı Haberleri 10.00 Müge Anlı ile Tatlı Sert 13.00 Gün Ortası 13.40 Yarışma: Karavan 16.20 Esra Erol’da 19.00 Ana Haber 20.00 Bu Şehir Arkandan Gelecek 00.30 Son Durak 01.30 Kırgın Çiçekler 08.00 Adını Sen Koy 09.15 İyi Fikir 11.40 El Emeği 15.00 Ana Kuzusu 17.05 Adını Sen Koy 19.00 Ana Haber Bülteni 19.45 Diriliş Ertuğrul 23.35 Gündem Ötesi 01.00 Lise Devriyesi 03.40 El Emeği 10.30 Biz Bize 12.30 Söz İstanbul’da 13.00 Haber 14.20 Gündemin İçinden 16.00 Güncel 18.15 Kültür Sanat 18.30 Günce 20.00 Ana Haber 21.00 Bir Başkadır Benim Memleketim 23.30 Anka 24.00 Gece Haberleri 09.35 Gün Başlıyor 12.20 Günün Dosyaları 14.00 Haber Turu 16.00 Günün Dosyaları 17.00 Akşam Raporu 19.00 Ana Haber 20.25 Günün Dosyaları 21.00 Pusula 22.45 Günün Dosyaları 23.00 Gün Bitiyor 00.35 18 Dakika 07.00 Günaydın Doktor 08.15 Oynat Bakalım 09.30 Aramızda Kalmasın 16.30 Survivor Panorama 20.00 Survivor 00.15 İşte Benim Stilim 03.00 Survivor Panaroma 05.30 Çok Güzel Hareketler Bunları 09.45 Craft Wars 12.20 Houriat Al Matbakh 16.55 Anime in Ballo 19.40 Man, Woman, Wild 20.35 Carbonaro Effect 22.25 Teen Wolf 00.10 Following 01.00 Blood Relatives 01.50 Odd Mom Out 09.00 Yatırım Bülteni 11.00 Risk Yönetimi 11.30 Fokus 14.00 Piyasa Hattı 15.00 Akıllı Para 16.00 Finans Merkezi 17.00 3. Seans 18.30 30 Dakika 20.45 Süper Bulmaca 22.00 Küresel Piyasalar 23.00 Charlie Rose 00.05 Süper Bulmaca 09.45 Yaprak Dökümü 11.30 Fatma Gül’ün Suçu Ne 13.50 Derya Baykal’la Gülümse 16.00 Binbir Gece 18.00 Evim Şahane 19.30 Akasya Durağı 22.00 Film: Kana Susayanlar 23.30 Kanıt 01.20 Film: Kana Susayanlar 02.50 Çok Gezenti 10.45 Film: Not: Seni Seviyorum 13.00 Film: Keşke 14.30 Film: Losangelas’ta Aşk 16.15 Film: İstediğimde Bırakırım 18.15 Film: Müzik Uğruna 20.00 Film: Karanlıkta 22.15 Film: Baskı 00.44 Film: KızılKartal 03.00 Film: Ormanda BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ İstanbul’un Çatalca ilçesinde, “tabiat parkı” kapsamına alınan bir koy. 2/ 1 2 Tütün dizmek, kurutmak ve işlemek için kullanılan üstü 3 kapalı sergi... Aşırı şişman. 4 3/ Kadın giysilerinin etek ucu, kol gibi yerlerine verev 5 kesilmiş kumaştan yapılan süs... Gözleri görmeyen. 4/ Hububat tozu... Matem... 6 7 Hırvatistan’ın plaka imi. 5/ Güney Anadolu’ya özgü, buz 8 kırıkları ve şerbetle yapılan serinletici içecek. 6/ Telli 9 bir çalgı... Bir tür deniz taşımacılığı. 7/ Geleneksel Japon şarkılarına verilen ad... Ağız ve burun boşluğunun arka bölümü. 8/ Tuna Irmağı’nda yolcu taşımakta kullanılan 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 ACARLAR N 2 GUDA CAKA 3 ORANGUT AN bir tür kayık. 9/ Tropikal Amerika’da 4 N A L U L A M A yetişen ve “nura” da denilen kerestelik bir ağaç... At tüyünün rengi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Konya’nın Ilgın ilçesinde bir göl. 2/ Düşünülenin tersini söyleyerek yapılan ince alay... Alın ya da boynuzla vuruş. 5 Y ELA N İ 6 AA İ N İ NE 7 SERANDER 8 SUDAK AT E 9 U R A O SMO Z 3/ Parlak kırmızı renkte bir süs taşı... “Şair ler” anlamında eski sözcük. 4/ İyilik, lütuf... Bir renk. 5/ Bir meyve... Afrika’da yaşayan bir antilop. 6/ Satranca benzer bir strateji oyunu... İnsanın bedensel ve ruhsal dengesini bozan her türlü etkene verilen ad. 7/ En küçük izci kuruluşu... Eski Yunan felsefesinde bölünmez birlik. 8/ Kışın en şiddetli zamanı. 9/ İnce deri ya da ince kabuk... Halk şairi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle