23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 4 Şubat 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL Meclis’e sandık için görev çağrısı CHP’li Tanrıkulu ve Yarkadaş, referandumun şaibeden uzak olması için TBMM’ye araştırma komisyonu kurulmasını önerdi CHP İstanbul milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Barış Yarkadaş, ‘referandumun güven ve huzur ortamı içerisinde şeffaf, adil, şaibeden uzak, aleniyet kuralları çerçevesinde geçmesini sağlamak’ amacıyla Meclis araştırma komisyonu kurulmasını istedi. Araştırma önergesinin gerekçesinde, şu görüşlere yer verildi: l YSK seçmen bilgilerinin doğruluğu, güncelliği ve şeffaflığını sağlamak ve denetimini yapmakla mükelleftir. Seçmen kütüklerinin hangi tarihlerde, kim tarafından, nasıl güncellendiği denetlendiği; seçmen listelerinin nasıl oluşturulduğuna ilişkin bilgilendirmenin anayasa referandum oylama öncesi yapılması gerekmektedir. l Siyasi partilerin seçmen kütüklerini etkin biçimde kontrol etmesi için, seçmen listeleri askıya çıkarılırken, nakil yapılan seçmenler, eklenen seçmenler, ilk kez oy kullanacak genç seçmenler, adres değişikliği yapan seçmenler, bir önceki seçim dönemi askı listesinde olmayıp eklenen seçmenler, bir önceki seçim dönemi askı listesinde olup çıkarılan seçmenlere ait veriler de tahakkuk ettirilmelidir. Seçimler öncesinde vatandaşlarımızın adres değişikliği bilgilerinin doğruluğunun emniyet görevlileri tarafından etkin bir şekilde araştırılmasının sağlanması önemlidir. Elektrik, doğalgaz ve su abonelikleri iptal edilmeden adres değişikliği işlemlerinin yapılmaması önleyici ve caydırıcı bir tedbir olabilecektir. YSK vatandaşların adres bilgilerinin doğruluğunu elektrik, su, doğalgaz abonelik kayıtları, devletten aldığı sosyal yardımlar ve Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarından sorgulamalıdır. l Oylama sonuçlarının hesaplanması ve denetlenmesi için gerekli temel unsur ıslak imzalı sandık sonuç tutanaklarıdır. Islak imzalı sandık sonuç tutanakları, ilçe seçim kurullarında SEÇSİS aracılığı ile bilgisayar ortamına girilmekte, sonuçlar eşzamanlı olarak YSK merkezine aktarılmakta, aynı sonuçlar tüm siyasi partiler ile paylaşılmaktadır. Islak imzalı sandık sonuç tutanağı, ilçe seçim kurulu tarafından SEÇSİS sistemine girilinceye kadar yürütülen tüm işlemler manuel olup insana dayalıdır ve bilişim teknolojileri kullanarak müdahale etmek mümkün değildir. SEÇSİS sistemine ıslak imzalı sandık sonuç tutanaklarının girilmesinde iki kuşku söz konusu olmaktadır. Birincisi; sandık sonuç tutanaklarının değiştirildiği ya da hatalı girildiğidir. İkincisi ise birleştirme tutanakları üzerinde oynamalar yapıldığıdır. l Islak imzalı sandık sonuç tutanakları, oylama sonuçlarının ilk tahakkuk kaydıdır. Anayasa Referandum oylamasındaki usulsüzlükler, itirazlar, iddia lar ıslak imzalı sandık sonuç tutanakları ve oy torbaları ilçe seçim kuruluna ulaştırılmasına kadar ki süreç içerisinde meydana gelmektedir. Oy pusulalarının güvenliğinin sağlanması için sandık başkanı ve en fazla oyu alan üç (3) siyasi partilerce görevlendirilmiş sandık kurulu üyesinin müşterek muhafaza ile ilçe seçim kurullarına götürülmesi kuralı titizlikle uygulanmalıdır. Müşterek muhafaza oylama sonuçlarının ilçe seçim kurullarına ulaştırılması ve birleştirme tutanaklarının düzenlenmesine kadar devam eden bir süreç olmalıdır. l ANKARA /Cumhuriyet ‘Akar siyasi şov yapıyor’ ÇGD’DEN RTÜK SANSÜRÜNE TEPKİ: Akar’ın Kardak ziyaretini eleştiren CHP’li Ağbaba, ‘Siyasi şov Sırada Saray yapacağına gitsin ElBab’daki katil sürüsüyle uğraşsın’ dedi odaları mı var? Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK), bu televizyonlara gönderdiği yasak talimatlarına ilişkin tartışmalar sürüyor. Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), hafta başında Başbakanlık talimatı ile RTÜK’ün “olağanüstü dönemlerde yapılması gereken yayın” denilerek televizyonlara gönderdiği yasak talimatlarına ilişkin açıklama yaptı. Yükselen şiddet ve kanlı saldırıların önüne geçmek, güvenliği sağlamak yerine medyaya karşı önlemler alınma yoluna başvurulması, basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkının engellenmesinden başka bir sonuç doğurmayacağı vurgulanan açıklamada, “RTÜK’ün bu adımının bir sonraki aşaması ‘Saray odaları’nda haber müdürleri, temsilcilerin ağırlanıp haber başlıkları atmaları, gazete sayfaları yapmaları, televizyonlarda ne konuşulacağına karışmaları mıdır” sorusu soruldu. l ANKARA/Cumhuriyet TMMOB de ‘Hayır’ dedi TMMOB’ye bağlı 23 meslek odası referandumla oylanacak anayasa değişikliğine neden “Hayır” diyeceklerini açıkladı. Odalar tarafından yapılan ortak açıklamada “Karanlığa gidişi durdurabiliriz” denildi. Odalar tarafından dün yapılan ortak basın açıklamasında kanun teklifinin TBMM’de oylaması sırasında Meclis İç Tüzüğü’nün bir gereği olan gizli oy esasının ihlal edildiği belirtilerek, “Biz TMMOB’ye bağlı odalar olarak, hazırlanış ve referanduma sunuluş biçimini doğru bulmadığımız, içeriğini kabul etmemiz mümkün olmayan anayasa değişiklik teklifine kesinlikle hayır diyoruz. Ülkemizin, halkımızın geleceği için başarabiliriz, başarmalıyız” denildi. l İSTANBUL\Cumhuriyet CHP Malatya İl Başkanlığı’nda basın toplantısı yapan Ağbaba, Devlet Bahçeli’nin tutumunu eleştirdi. SELAHATTİN GÖKATALAY Partisinin Malatya İl Başkanlığı’nda gündeme ilişkin basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, anayasa değişikliği sürecinin adeta yangından mal kaçırılır gibi Meclis’ten geçirildikten 2 hafta sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayına sunulduğuna dikkat çeken Ağbaba, “Cumhurbaşkanı’nın önüne niye 2 hafta sonra gönderiliyor? Madem çok acelesi yoktu, Meclis ve kamuoyu tartışıp, herkes fikrini özgürce, zaman sınırı olmadan söyleseydi. Ama bunların birinci temel amacı anayasadaki değişikliklerin, 18 maddenin içeriğini halkın, kendi seçmelerinin dahi bilmemesiydi. Çünkü bunun içeriği öğrenilirse kendi seçmenleri dahi buna oy vermeyecekler” diye konuştu. Anketlere göre değişikliğe hayır diyenlerinin oylarının açık ara önde olduğunu söyleyen Ağbaba, “AKP, ‘Meclis güçlenecek’ diyor, gülüyoruz. Geçerse ülkeyi jöleli var ya, öyle tipler yönetecek. Saray’ın danışmanları yönetecek” ifadesini kullandı. Genelkurmay Başkanı Hulisi Akar’ın “Kardak ziyaretini de eleştiren Ağbaba, “AKP kampanyayı başlattı. Bu kampanyayı Kardak’a çıkışla birlikte Genelkurmay Başkanı başlattı. Genelkurmay Başkanı Akar’a tavsiyemiz siyasi şovu bıraksın, kışlasına dönsün. Çok meraklıysa gitsin AKP’ye üye olsun. Nasıl olsa bu çıkan kararnamelerle Genelkurmay Başkanı’nın hiçbir anlamı yok. Onbaşıyı çavuş yapamıyor. Hiç bu kadar siyasileşmiş bir Genelkurmay Başkanı görmemiştik. Biz, askerin siyasete girmesine karşıyız. Genelkurmay Başkanı Kardak’ta siyasi şov yapacağına gitsin ElBab’da bu katil sürüsüyle uğraşsın” dedi. l MALATYA Divan üyesi TÜRKMEN Kılıçdaroğlu istifasını istedi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 milyon liradan fazla iletişim harcamasıyla tartışma yaratan TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Adana Milletvekili Elif Doğan Türkmen’in divan üyeliğinden istifasını istedi. Parti yönetimi, istifa etmezse Türkmen’e disiplin yolunu açacak. Kılıçdaroğlu, Türkmen’le ilk olarak hafta başında telefonla konuşmuş, istifa etmesi gerektiğini söylemişti. CHP lideri ardından resmi olarak grup başkanvekilleri aracılığıyla istifa etmesi gerektiğini iletti. Türkmen, dün Kanal D Haber’de yaptığı açıklamada "Ben bu noktada istifa gerektiren bir durum olduğunu düşünmüyorum. Partimin alacağı karara uyarım" dedi. l ANKARA /Cumhuriyet haber 5 Çiçekler de gülümser... Kimi zaman güneş ışınlarıyla yağmur damlaları, birlikte toprağa inerlerken gökkuşağı oluşur. Bu öyle bir andır ki güzelliğini insan kardeşlerimizle paylaşmak için gökkuşağının ya resmini yapmak, ya fotoğrafını çekmek ya da yazısını yazmak gerekir. Sanat bu yolda oluşur, paylaşım güdüsünden güç alır. Sabahın ilk ışıkları odanın penceresinden süzülürken, bahçedeki çiçeklerin yüzünün güldüğüne tanık oluyorum. Bir sanatçı salt kendisi için mi üretir, yoksa toplum için mi? Bu soruyu sık sık soruyorum kendi kendime... Sanatçı yarattığı yapıtı salt kendisi için üretmez, onu insanlarla paylaşmak ister. Bu istek, bilincinin derinliğinde yatar. Onun için mutluluğun temelini paylaşım kavramı oluşturur... Bu paylaşım yalnız güzellikleri paylaşma boyutuna indirgenemez. Yaşanan anın bir yazıyla somutlaştırılması gerçeği de bu kapsamda düşünülmelidir. Eşzamanlı anlardır bunlar. Acı... Hüzün... Umut... Sevinç... Tüm dünyada bu anlar yaşanır. Evde, işyerinde, hastanede, mapushanede, alacakaranlıkta, dört duvar arasında. Sen onun acısını ve kaygısını paylaşmasını bilirsen, o da seni duyar. HHH Demokrasilerin olmazsa olmaz koşullarından birisi temel hak ve özgürlüklerdir. İnsanlar eylem yapmalıdır, düşüncelerini özgürce ifade etmelidir. Korku imparatorluğu yaratılarak insanları cezalandırmak, eylem yapmalarını engellemek ortaçağa özgüdür. Baskıcı rejimlerde bunu görebiliriz... Burada sanatçılara, yazarlara büyük görev düşer. Yaşanan anı resimle, fotoğrafla, yazıyla paylaşmak gerekir. Bu paylaşım, umutları tazelemek için yapılır. Hele hele bireyin düşlerini yok etmeye kalkışmak, eylemleri yasaklamak, özgürlüğe vurulan kelepçedir. Dört duvar arasında soluk alıp veren kişi, sıcak mevsimlerde kış yağmuruyla yükselen toprak kokusunu duyar mı? Elbet duyar! Sen onun acısını, hüznünü paylaşmasını bilirsen sanatçısındır, yazarsındır. Bir toplum dalgalı bir denize benzeyen hüznün sularında yol alırsa, iç savaşı Suriye gibi yaşarsa umudunu tüketir, doğduğu toprakları bırakıp kaçar... Ben her sabah evden gazeteye gelirken Suriyeli mültecilerin dilencilik yapan kadınlarını, çocuklarını gördükçe onların kaçıp geldikleri coğrafyada neler yaşandığını düşünürüm... HHH Elimizi uzatıp değebileceğimiz kadınlar, erkekler, çocuklar... acının resmini çiziyor onlar mülteci oldukları ülkelerde. Ceyda Karan’ın yazdığı gibi “çifte standartlar” ve “riyakârlıklar” sarmalında yaşıyorlar, düş kuruyorlar. Onların düşlerinde umut ve acı var... Donald Trump’ın daha ilk haftasında, ABD’nin göçmen kabul programını 120 günlüğüne askıya alan kayda değer değişim ve ülkeye girişini yasaklayan vize engeli... Ceyda Karan diyor ki: “ABD, Irak, Suriye, İran, Libya, Sudan, Somali ve Yemen gibi ülkelerden gelenlere üç ay süreyle vize yasağı uyguluyor.” ABD kentlerinde binlerce insan eylem yapıyor. Eylemciler belli başlı kentlerin havaalanlarında Trump’ı kınıyorlar. O yüzden anların anlarla harmanlaştığı yaşamda paylaşım, hayatın tüm biçimlerinde geçerli ve kapsamlıysa değerlidir. Gerçek mutluluk bütün insanlığın altına çekilen toplam çizgisindeki duyarlıktan oluşur. Dünyanın neresinde yaşarsanız yaşayın... HHH Yazımı sonlandırırken yine kendi kendime soruyorum: “Mantık ne diyor?” Yanıtını şöyle verebilirim: “Paylaşım kavramı toplumsal mutluluk felsefesinin orta direğidir. Nesnel anlamda elle tutulurcasına maddeleşmiştir; alın teriyle yaratılan üretimini hakçasına bölemeyen ülkelerde mutluluk bunalım üretmektedir...” Silahla tehdit edenler serbest bırakıldı Düzce’de sosyal medyaya koydukları silahlı fotoğraflarla referandumda ‘Hayır’ diyecek yurttaşları tehdit eden S.A. ve G.E., gözaltına alındıktan sonra çıkarıldıkları nöbetçi mahkeme tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Düzce’nin Mamure Köyü’nde oturan işsiz 19 yaşındaki S.A. ve arkadaşı lise öğrencisi 17 yaşındaki G.E’yi, ellerinde tabanca ile 15 Temmuz darbe girişiminden sonra demokrasi nöbetlerinin tutulduğu Anıtpark Meydanı’nda gösteren fotoğraf, dün sabah S.A.’nın Facebook hesabında paylaşıldı. S.A., “Başkanlık sistemine hayır diyenleri tıpkı 15 Temmuz gibi sokaklarda bekliyor olacağız” notuyla paylaştığı fotoğrafı, kısa süre sonra tepkiler üzerine sayfasından kaldırdı. Tepki çeken fotoğrafın basına yansıması ardından Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Mamure Köyü’nde oturdukları tespit edilen S.A. ve G.E. gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramada fotoğrafta ellerinde bulunan kurusıkı tabancalara el konuldu. S.A. ve G.E., emniyetteki ilk ifadelerinde “Vatanımızı ve milletimizi sevdiğimiz için böyle bir şey yaptık” dediler. Geceyi emniyette geçiren şüpheliler, sabah “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla adliyeye sevk edildi. S.A. ve G.E., çıkarıldıkları mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. l DÜZCE/DHA Hayır afişine 3 gözaltı! Antalya’da önceki gece bazı sokaklara üzerinde “80 milyonun iradesi bir kişiye teslim edilemez. Hayır” ve “Halkevleri” yazılı afişleri asan 2’si üniversite öğrencisi 3 kişi gözaltına alındı. Polis tarafından dün sabah saat 04.00 sıralarında Barış Çetin, Gürkan Gülseven ve Suat Bulut, Dokuma semtinde gözaltına alındıktan sonra Sanayi Polis Merkezi’ne götürüldü. Emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakılan 3 kişiye Kabahatler Kanunu’nun 42’nci maddesine muhalefet suçundan 227’şer TL para cezası kesildi. Kabahatler Kanunu’nun 42’nci maddesi şöyle: “Meydanlara veya parklara, cadde veya sokak kenarlarındaki kamuya ait duvar veya alanlara, rızası olmaksızın özel kişilere ait alanlara bez, kâğıt ve benzeri afiş ve ilan asan kişiye, yüz Türk Lirası’ndan üç bin Türk Lirası’na kadar idari para cezası verilir. Aynı içerikteki afiş ve ilanlar, tek fiil sayılır.” l ANTALYA/DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle