29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 20 Şubat 2017 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber/ yorum 13 113 gündür özgürlüğünden yoksun... Yanlış Yakup! Bu hafta izninizle biraz kendimden söz edeceğim. Doğumla gelen 1938’in sonbaharında, doğmuşum; annem, mısır toplama zamanı olduğu için ekinlerde doğdun derdi; doğum günüm yazılmamış; çünkü evde kimse okuryazar değil! Babam okumayazmayı üç yıl için gittiği askerlikte öğrenmiş. Beşikdüzü Köy Enstitüsü’ne yatılı gidebilmem için yaşım büyütüldü; resmen 2 Şubat 1937 doğumlu oldum; doğum günümü kutlayanlar sağ olsunlar da, gün de sene de yanlıştı; seneye de gün yanlış olacak! Yeni doğum tarihim, anne ve babamın nikâh tarihinden tam bir hafta öncesine denk geliyor. Yani ben nüfus kayıtlarına göre o yılların Doğu Karadeniz kırsalında, Emine ve Mustafa’nın seviyeli birlikteliğinin ürünüyüm! Hemşin’in Zuğa köyünden 45 yüz yıl önce Ardeşen ile Fındıklı arasında kalan, kıyıya yakın bir vadiye yerleştirilen beş aileden birinin çocuğuyum. Doğduğum köyün adı Öce idi, Yeniyol yapıldı; benim soyadım Şişmanlar’dı, Kepenek oldu. Beni babaannem Halime büyüttü. O, Sarıkamış Savaşı’nda yaralanan eşi Yakup’u genç yaşta kaybetmiş, dul kalmıştı; okumamı çok istediğinden bana paşam derdi. Veresiye verdikleri yarısı küflü mısırın parasını alamayan alacaklılar, tarım arazilerimizin önemli bir bölümüne el koymuştu. Babaannemin ve doğal olarak benim de derdim, o arazilerin işgalcilerden kurtarılmasıydı. Doğarken dünyaya sömürüye karşı savaş vermek için gelmişim! Devam etti! 1950’lerin başı; imam hatipler açılıyor; ezan yeniden Arapça okunuyor; meğer birilerine göre bir zulüm devri sona eriyormuş. Ben kalktım, hayatımın en büyük yanlışını yaparak, imam hatibe değil, Köy Enstitüsüne gittim. Beşikdüzü kız okulu yapıldı. Gönderildiğim Çifteler artık öğretmen okuluydu. Okul kütüphanesinden sorumluydum; Nâzım Hikmet’in 1930’larda lise ders kitaplarında bulunan ancak o yıllarda yasak olan iki şiirini, Yalınayak ve Türk Köylüsü, Türkiye Nâzım’ı okuma olanağı bulmadan yıllar önce, okudum. Çocukluğumda kardakışta yalınayak çobanlık yapmışlığımdan olacak; bu iki şiir beni gerçekten çarptı. Okul kitaplığına nedense (!) gönderilen Hilmi Ziya Ülken’in Tarihi Maddeciliği Reddiye adlı kitabını yutarcasına okudum ve hiçbir şey anlamadım. Buna isyan ettim. Sonraları o kitabın konusunu anladım anlamasına da; karşılığı çok ağır oldu. ABD’de doktora sırasında solculuktan bursum kesiliyordu; 1971’de dönüşümde ODTÜ dışındaki üniversitelerde iş bulamadım. Özellikle Karadeniz Teknik’ten gelen ret yazısı çok ilginçti: KTÜ’de milli iktisat okutulur, uluslararası eğitim alan bir kişiye ihtiyaç yoktur! O kaba ve kırma Türkçemi de düzelterek iyi bir eğitim veren; müzikle, resimle, tiyatroyla haşırneşir olmamı sağlayan Köy Enstitülerine nasıl âşık olmam? ODTÜ öğretim üyesi çevresi benim İstanbul’daki Saint Benoit, Saint Joseph türü kolejlerden birini bitirdiğimi düşünür! Kızılay’da bulunan Türkiye Odalar ve Borsalar BirliğiTOBB’dan bir konferans çıkışı, 11 Şubat 1978 Cumartesi günü kurşunlandım; kurşunlayanın fotoğrafını polise verdim; iktidarda CHP koalisyonu vardı, beni kurşunlayan bulunamadı. Yanlışa devam; yine de o CHP’de yıllarca siyaset yaptım! 28 Şubat 1983’te 1402 sayılı yasaya göre, profesör olduğum; ders kitabı yazdığım, yani en verimli olabileceğim dönemde ODTÜ’den kovuldum. Ancak Ankara’da hâkimler vardı; Danıştay kararıyla görevime döndüm. Geçen gün gördüm ki internetin 1402’likler listesinde adım bile yok! Hayatımın yanlışlarına mutlulukla isyan ediyorum; belki düzelirler diye de 16 Nisan’da HAYIR diyeceğim! 20 ŞUBAT 2017 SAYI: 33374 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Haber Koordinatörü Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 06.19 06.04 06.27 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi Akşam 07.45 13.25 16.21 18.52 07.28 13.09 16.07 18.38 07.49 13.32 16.32 19.02 Yatsı 20.11 19.56 20.19 Erdoğan’ın dünürü milis örgütlüyor! Darbe girişimini eniştesinden öğrenen Erdoğan’ın dünürü, olası bir darbeyi engellemek için halkı sokağa dökme yollarını arıyor 15 Temmuz darbe girişimini eniştesi Ziya İlgen’den öğrenen Cumhurbaşkanı Tayyip ne sahip. Radyo için bir şirket kuruldu. Şirket, elindeki radyo lisansı ile karasal frekans alımı için de gi Erdoğan’ın dünürü Orhan Uzuner, rişimde bulundu. “benzer bir darbe girişimi ya da kalkışma anında” halkı çok kısa süre Drone eğitimi de sokağa dökebilmek için geniş bir Grup, üyelerine 4 başlık altında iletişim ağı kuruyor. “Kardeş Kal eğitim veriyor. Sağlık Bakanlığı ser Türkiye” adını taşıyan grup Uzu tifikasının dağıtıldığı “ilkyardım” ner liderliğinde, anlık iletişim için eğitimi veriliyor. Sivil Havacılık Ge WhatsApp grupları oluşturuyor, her nel Müdürlüğü tarafından 36 sa ilçede telsiz sistemleri kuruyor, rad at süreli insansız hava aracı – dro yo yayını yapabilmek için şirket ku ne eğitimi de veriliyor. Ayrıca kuru ruyor. Grup, Sağlık Bakanlığı serti lacak telsiz ağı için de, telsiz lisans fikalı ilkyardım, Sivil sınavına uygun bir kurs veriliyor. Havacılık Genel Mü Üyeler kurslar aracılığı ile, haber dürlüğü sertifikalı in leşme ve bilgi güvenliği konusunda sansız hava aracı – da bilgilendiriliyor. drone kullanım eği Olası darbe girişimi sırasında, timleri alıyor. SİNAN “Kardeş Kal TürkiTARTANOĞLU ye” grubu, 15 Tem muz darbe girişimin ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın dünürü, Bilal Erdoğan’ın kayınpederi Orhan Uzuner’in liderliğinde kuruldu. Katılımcılar, fikir babaları Orhan Uzuner’i görüyor. En kısa sürede sokak Grubun kuruluşunun temel amacı, “yeni bir darbe girişiminde, kalkışmalarda, halkı en kısa sürede so ‘Evet’ için de varlar Erdoğan’ın dünürü Uzuner’in henüz dar kapsamlı bu çalışması, darbe girişiminde halkı sokağa dökmek amacıyla planlarını yaparken, İstanbul’da çok sayıda toplantı da düzenledi. Başta WhatsApp grupları olmak üzere tüm iletişim yöntemleri, anayasa referandumunda evet sonucunun alınması için kullanılıyor. Uzuner toplantılarda bu yönde mesajlar veriyor, “evet” videoları çekiliyor. elektrik ve internetin kesilmesi halinde, halkı sokağa dökmek için grubun geliştirmeyi planladığı sistemlerden biri de hoparlör ve siren sistemi. Sistemin, evlerde, binalarda, arabalarda bile kurulması amaçlanıyor. Ayrıca tüm üyeler, el megafonları temini için teşvik ediliyor. Açık ‘silahlanın’ çağrısı “Kardeş Kal Türkiye” grubunun Ocak ayı başında düzenlediği daha dar kapsamlı, ilk toplantısında Uzuner, grubun amacı, çalışma strateji kağa dökmek” için iletişim altyapısı kurmak olarak açıklandı. Bu amaçla, atılan ilk adım, popüler anlık mesajlaşma uygulaması olan WhatsApp için atıldı. “Kardeş Kal Türkiye” içinde yer alan herkes, bir WhatsApp grubuna dahil ediliyor. Gruba girmesi kabul edilen tüm katılımcılardan da kendi WhatsApp grubunu kurması isteniyor. WhatsApp grupları birbirlerinden habersiz. Ancak Uzuner, tüm grupları kontrolü altında tutuyor. Uzuner, grubun çeşitli toplantılarında, söz konusu WhatsApp gruplarında siyasi değerlendirmelerin kapsamda Uzuner, her ilçede 3 telsizcinin seçilmesi talimatını verdi. Telsiz sorumlularının kim olacağını ise doğrudan Uzuner belirliyor. “Kardeş Kal Türkiye” grubu ayrıca “telsiz haberleşme” sistemi gibi çalışan ancak akıllı cep telefonları üzerinden iletişimi sağlayan uygulamalara da sahip. Grubun üyeleri “Zello” adı ile bilinen uygulamaya davet ediliyor. Kabul edilen üyeler aralarında telsiz ile haberleşebiliyor. Uygulamanın şu an için 300 üyesi var. Uygulamanın giriş şifresi ise “1071.” Radyo kurulacak si ve iletişim yöntemlerini paylaştı. Uzuner, söze “Ne yapsalar da bö lünmeyiz, hep birlikte Türkiye’yiz” ifadeleri ile başlıyor. Uzuner konuşmasında, “Liderimiz ve özgürlüğün simgesi olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan etrafında kenetlendik. Ona bir zayiat gelmesini istemiyoruz” dedi. Grup olarak lazım olan cihazları aldıklarını dile getiren Uzuner, “En küçük cihazımız düdük. Arabamda megafon var. Gerektiği zaman kullanacağımız silah var. Böyle hazırlıkları yapmamız lazım” ifadelerini kullandı. Uzuner konuşmasında bir akşam paylaşılmaması talimatını veriyor. Grubun bir internet radyosu ku Ankara’dan yeni bir kımıldanmaya Sadece grup yöneticilerinin Cum ruldu. Amacı, öncelikli olarak ilişkin bilgi geldiğini söyledi. Uzu hurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile ilgi Uzuner’in paylaşımlarını yaygınlaş ner, “Arkadaşları aradım yok. Em li bilgileri paylabileceğini belirtiyor. tırmak, grubun faaliyetlerini duyur niyet Müdürü’nü aradım, ‘öyle bir Grubun çalışmaları arasında telsiz mak. Ancak “15 Temmuz’u unuttur bilgi yok’ dedi. Sonra Allaha şükür sistemlerinin kurulması da var. Bu mamaya çalışan” bir yayın içeriği durum müspet” dedi. l ANKARA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Kirletilmemiş bir zaman parçası aramak… Günlerden yine pazar. Haftalık yazım için bilgisayarın başındayım. Kafamda bir soru: “Kirletilmemiş bir zaman parçası için uygun tanım nasıl olurdu acaba?” Sorunun yanıtını Mine G. Kırıkkanat’ın “Kedimiz Kırmızıdır” başlıklı bugünkü yazısında buluyorum: “Vatan sathında saçmalıktan vahşete, arsızlıktan hırsızlığa, aptallıktan gaddarlığa, ‘artık bu kadarı da olmaz’, ‘herhalde bunu da yapamazlar’ diyebileceğimiz hiçbir şey kalmadı. – Hayvanlara tecavüz, çocukların ırzına geçmek, kadınları dövmek, kadınerkek bol bol öldürmek sıradanlaştı. Terör, suikast ya da savaşta ölmek kader sayılıyor; şehitlik adeta yüksek getirili yüce bir meslek bu ülkede …” Yazar, bu satırlarıyla içinde ülkemizin de yer aldığı bu coğrafyada kirletilmiş zaman parçası’nın tanımını vermiş. Benim özlemim ise, başlıkta da yer aldığı gibi, bunun tersi bir zamana yönelik. Tuhaf bir arayışın kaynağı… Aslında soru, yaklaşık bir haftadır kafamı kurcalıyordu: Bu kaos ortamında aramaya kalkışsaydım, küçücük ya da kısacık da olsa, içinde yaşayabileceğim bir zaman parçasına hâlâ rastlayabilir miydim? Yıllar önce aynı arayışı “Hiç Olmayacak Bir Gece” başlıklı bir şiirimde şöyle dile getirmiştim: “Hiç olmayacak bir gecede / bir sokağı, sırılsıklam, yakalamak / bir ucundan, geçip gitmeksizin. / Hiç olmayacak bir gece için / koştuğumuzda birbirimize, / yazıp yaşayamamaktı, biliyorduk / artık özlemleri bile hak etmediğimizi. / Yarın sabah marketlere dolacak / insanlar, ellerinde / yazarkasaların fiş kusmukları. / Sonra bankalarda / teleişlemlerin mucizeleri başlayacak. / Paydos düdükleriyle işçiler, / gözlerinde üretimin parıltısı / ve ceplerinde / farkına varılmaksızın yitirilmiş / hayatların kırıntılarıyla / tulumlarını asacaklar. / Hiçbiri, hiçbiri bilmeyecek, / hiç olmayacak bir gecede, /hiç geçilmeyecek bir sokağı / ıslak uçlarından yakalamanın / ne demek oduğunu. / Çünkü onlara hiç anlatılmayacak.” Çünkü bu kadar ölünmüyordu… Şiirde henüz yaşanmamış, dolayısıyla da henüz bütün kirletmelerden uzak bir zaman parçası için “hiç olmayacak bir gece” seçilmişti. Ama aslında her şey çok farklıydı. Henüz. Ölmek ve öldürülmek böylesine sıradanlaşmamıştı. Cami avlularında yirmilerinde insanların tabutlarının başında acıdan kıvranan anababalara oğullarını böyle yitirmenin ne büyük bir onur olduğu anlatılmıyordu. O zamanlar gerçekler hâlâ gerçek, yalanlar da hâlâ yalandı. O zamanlar henüz gerçeklerle hiç ilintisiz oldubittilere de gerçek yaftası yapıştırılmamıştı. O zamanların gençlerine “gelecek” adı altında sunulanların hiçbiri, ütopya bile olamayacak kadar gerçekdışı değildi. Ve o zamanlar bu ülke, henüz bütün kaderi acınası bir EvetHayır oyunu içersine sığdırılabilecek kadar küçültülmemişti! Şike davası bugün “Futbolda şike” soruşturmasında kumpas iddialarına ilişkin açılan dava, Silivri Cezaevi’nin karşısına bulunan duruşma salonunda bugün başlıyor. Fethullah Gülen’in bir numaralı sanık olduğu davada aralarında eski polis müdürlerinin de olduğu 15’i tutuklu 108 sanık yargılanıyor. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Serdar Adalı, Tayfur Havutçu, Emanuel Emenike gibi isimlerin de bulunduğu 75 kişinin müşteki olduğu davada 91 kişi de mağdur sıfatıyla yer alıyor. Darbe davası başlıyor 15Temmuz darbe girişimi gecesi Çankaya Köşkü’nün kapısında Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga’nın kaçırılarak Akıncılar Üssü’nde rehin tutulmasına ilişkin dava, bugün Sincan Cezaevi içindeki duruşma salonunda başlıyor. Darbe gecesi Özel Kuvvetler Komutanlığı’nı ele geçirmek isteyen cuntacı general Semih Terzi’yi vuran ve ardından şehit olan astsubay Ömer Halisdemir’in öldürülmesine ilişkin davanın ilk duruşması ise yarın başlayacak. Doktor intihar etti İzmir’de Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında açığa alınan Orhan Ç. (28) adlı doktor, çalıştığı hastanenin 10. katından atlayarak intihar etti. Doktor Orhan Ç. (28), geçtiğimiz cuma günü FETÖ soruşturması kapsamında açığa alındı. Olay sonrası bunalıma giren Orhan Ç., dün saat 11.00 sıralarında çalıştığı hastaneye geldi. 10. kattan kendini boşluğa bırakan genç doktor, yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle