Katalog

EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 3.6500 3.8720 10.39 88.082 2.8 kuruş 3.3 kuruş 1.02 puan 496 puan 8 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Açık 6 ayın zirvesinde ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 978.11 1.6 lira 145.10 10 kuruş Çarşamba 15 Şubat 2017 Aralıkta cari açık 4.27 milyar dolarla artmaya devam ederken, yıl sonunda açık 32.61 milyar dolar oldu. Aylık cari açık Haziran 2016’dan bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti Merkez Bankası tarafından açıklanan verilere göre, aralık verisiyle beraber 2016 yılı sonunda cari açık 32.61 milyar dolar olarak gerçekleşmiş oldu. Aralıkta kaynağı belirsiz para girişini ifade eden net hata noksan girişi 1.96 milyar dolar olurken, yıl sonunda toplam net hata noksan 11.1 milyar dolar oldu. Cari denge kasım ayında 2.24 milyar dolar, 2015’in tamamında ise 32.12 milyar dolar açık vermişti. Aralıkta ödemeler dengesi tablosundaki dış ticaret açığı 2015’in aynı ayına göre 834 milyon dolar azalarak 4 milyar 213 milyon dolara düşerken, hizmetler dengesi fazlası 23 milyon dolar artarak 624 milyon dolar oldu. Parasal olmayan altın kaleminde, 2015’in aralık ayında 292 milyon dolar tutarında gerçekleşen net ithalat, geçen yılın aralık ayında 1 milyar 264 milyon dolara yükseldi. Hiz metler dengesi altında seyahat gelirleri 2015’in aynı ayına gö re 186 milyon dolar azalarak 972 milyon dolara, seyahat gi derleri de 196 milyon dolar azalarak 272 milyon dolara geriledi. Rezervler azaldı Doğrudan yatırımlardan kaynaklanan net girişler (net yükümlülük artışı), 2016’nın aralık ayında 1 milyar 535 milyon dolar olarak gerçekleşti. Odeabank Ekonomisti Şakir Turan, “Genel itibarıyla finansman tarafında 2016’nın özellikle ikinci yarısı zorlu geçti. Bu finansmanı yurtdışından borçlanma yatırımlarıyla yeteri kadar sağlayamadığımız için rezervlerde bir azalış oldu. Bu, önümüzdeki dönem açısından da çok olumlu bir işaret vermiyor. Bu durum, içerideki ekonomik birimlerin yurtdışından borçlanmak için daha temkinli davrandıklarının bir işaret olduğu gibi yurtdışındaki yatırımcıların da Türkiye’ye borç verme konusunda biraz daha temkinli davrandıklarının bir işareti olabilir” diye konuştu. l Ekonomi Servisi ‘Ayrımcı dile son’ Borusan Grubu, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde iş yaşamındaki ayrımcı dil ve davranışlara dikkat çeken bir rehber ve video yayımladı. Borusan Grubu, iş yaşamında kadın erkek arasında ayrımcılığı besleyen ve önyargı içeren dil, ifade ve davranış kalıplarının farkına varılması; sevgi ve saygıya dayalı bir çalışma ortamına zemin hazırlanması amaçlanıyor. “İş Yaşamında Ayrımcılık İçeren Söz ve Davranışlardan Kaçınma Rehberi” adı altında, Borusan Grubu bünyesindeki toplumsal eşitlik platformu Borusan Eşittir ile Kadir Has Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Merkezi danışmanlığında hazırlanan rehberde, günlük iş hayatında sıklıkla karşılaşılan özellikle cin Agah Uğur siyete yönelik ayrımcı ifade ve davranışlar yer alıyor. Rehberde düzeltilmesi önerilen “adam gibi”, “adamakıllı”, “bayan yönetici”, “kadın işi”, “erkek işi” gibi iş yaşamında cinsiyet ayrımı içeren sözlerle; “dinozor”, “eski kafa”, “yeniyetme”, “dünkü çocuk”, “Y kuşağı” gibi yaş ve kuşak farklarını küçümseyen sözlerin ayrımcı olmayan karşılıklarını içeren afişler çalışma ortamlarına asılarak görünür hale getirildi. Borusan Holding Üst Yöneticisi (CEO) Agah Uğur, “İş yaşamında çoğu zaman iyi niyetli ama cinsiyet ayrımcılığı içeren söz ve davranışlarımız, kadın ve erkeğin, deneyimli ve genç kuşağın birbiri ile uyum içinde, sevgi, saygı temelinde bir işbirliği içinde çalışmasının önünde gizli bir engel teşkil ediyor. Dilin, zihnin bir aynası olduğuna, dilimizdeki değişimin zihnimizi ve davranışlarımızı değiştireceğine inanıyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi Türkiye vergi ödeme kolaylığında 128’inci oldu Dünya Bankası ve PwC işbirliğinde gerçekleştirilen Vergi Ödemeleri 2017 raporuna göre, Türkiye vergi ödemeleri kolaylığında 2016’da 189 ülke arasında 61. sıradayken bu yıl 128. sıraya geriledi. Rapora göre Türkiye’deki işletmelerin ödedikleri toplam vergi oranı yüzde 41.1. Bu oran geçen yıl da benzer düzeyde yüzde 40.9’du. 2016 verilerine göre bir şirket yılda 226 saatini vergi ödemelerine harcarken 2017 raporuna göre bu rakam 217 saate geriledi. Harcanan zamanı, 46 saat ile kurum Zeki Gündüz lar vergisi, 80 saat ile istihdam vergileri ve 91 saat ile tüketim vergileri oluşturuyor. PwC Türkiye Vergi Hizmetleri Lideri Zeki Gündüz, “Daha etkili vergi sistemleri işletmeler için yararlıdır ve ekonomik gelişme ve yatırımı teşvik ederler” dedi. Rapora göre, dünyada toplam vergi oranı 0.1 puan azalarak yüzde 40.6’ya düşerken; vergi uyumu için harcanması gereken zaman 8 saat azalarak 251 saate geriledi. Ödenen vergi sayısı ise yüzde 0.8 azalarak 25’e düştü. l Ekonomi Servisi Janet Yellen Yellen’den erken faiz artırımı vurgusu ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen, ABD Kongresi’nde yaptığı açıklamada, para politikasını sıkılaştırmak için ‘uzunca bir süre beklemenin’ akıllıca olmayacağını belirterek erken faiz artırımına vurgu yaptı. Yellen, piyasaların merakla beklediği yarı yıllık ekonomik görünümü raporunu Amerikan Senatosu’na sundu. Senato’da konuşan Yellen, “İstihdam ve enflasyon beklentilerimiz dahilinde gelişirse önümüzdeki toplantılardan birinde bir faiz artırımı uygun olabilir. Ekonomide iyileşme devam ederse başka ayarlamalar yapılabilir” dedi. Fed Başkanı, hangi politikaların uygulanacağını belirlemek için henüz erken olduğunu da sözlerine ekledi. Enflasyonun yüzde 2’ye yaklaştığı ortamda Fed’in ılımlı genişleme beklediğini söyleyen Yellen, “İş dünyası güveni son aylarda yükseldi. Ekonomi Fed’in hedeflerine doğru ilerliyor” dedi. Yellen’ın açıklamalarının ardından dolar/TL, 3.66 seviyesini gördü. l Ekonomi Servisi TeknoSA’nın akıllı ürün ailesi Preo markalı ürünlerin çeşit sayısı 100’ü aştığını vurgulayan Bülent Gürcan, “2016’nın son çeyreğinde sanal gerçeklik gözlüğümüzü, gaming ürünlerimizi ve çok ilgi gören akıllı saatimizin yenisi Pwatch 3’ü tüketicilerle buluşturmaya başladık. Pwatch saatlerimiz ile 2016’da pazarın iddialı ürünleri arasında en çok satan 3. ürün olmayı başardık” dedi. 70 mağaza kapandı 700 kişi işsiz kaldı Kapanan mağazaların etkisiyle 2016’da 160.6 milyon TL zarar eden TeknoSA, bu yılın da zor geçeceğini açıkladı Teknoloji perakendeciliği sektöründe faaliyet gösteren TeknoSA, operasyonel verimlilik sebebiyle 2016’da 70 mağazasını kapattı. Şirket, kapanışların stoklara ve finansallara olumsuz etkisiyle yılı 160.6 milyon lira zararla tamamlarken; 2017’de yeni mağaza açılışı planlamayan şirket, Faiz Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr (FAVÖK) marjında düzelme ve yeniden kâra geçmeyi bekliyor. TeknoSA Genel Müdürü Bülent Gürcan, şirketin son çeyrekte ise 10 milyon lira kâr elde ettiğini belirterek, “Bu, iyiye gidişatın göstergesi. TeknoSA olarak her zaman kâr etmeyi hedefliyoruz. Hedef 2017’de de kâr etmek. 2016 tamamındaki zarar, yıl içinde kapattığımız mağazalara bağlı olarak stok eksiltme ve finansal karşılıklardan kaynaklandı. Kapanan mağazaların finansallara yansıma sı söz konusu oldu. Şu anda 69 ilde 210 mağazamız var. Bu yıl mağaza açılışı da, kapanışı da düşünmüyoruz” dedi. 2016’nın sağlam zor bir yıl olduğuna işaret eden Gürcan, “2017’de de belirsizlikler var. Ama biz şirket olarak ‘fit’iz koşmaya hazırız. Şu anda Sevgililer Günü ve ÖTV kaynaklı ürünlerde yüzde 20 indirim var” diye konuştu. 2016’da Türkiye tüketici elektroniği pazarının 46 milyar TL ciro yaptığını 2017’de bunun 50 millyar TL’ye çıkacağını 64.3 milyon adet olan cihaz satışının ise 61.8 milyon adete gerileceğini ifade etti. 3 milyar TL ciro TeknoSA’nın geçen yılı 3.074 milyon TL ciro ile kapattığını vurgulayan Gürcan, cep telefonu ve küçük ev aletlerinin en çok büyüyen bölüm olduğunu aktardı. l Ekonomi Servisi 25 milyon TL yatırım TeknoSA’nın 2017 yılı için 25 milyon liralık yatırım planladığını kaydeden Bülent Gürcan, bu yatırımların büyük kısmının IT altyapısına yönelik olacağını, ayrıca bazı mağazalarda renovasyon yatırımı da yapacaklarını söyledi. Gürcan, 2017’ye müşterilerin değişen ihtiyaçlarına paralel olarak daha fit şekilde girdiklerini anlatarak “Yatırımlarımızın odağında mağazalarımız ve online platformlarımızda hayata geçireceğimiz yenilikler, insan kaynağı ve fark yaratan hizmetler olacak” diye konuştu. 2015’te sektörde bir ilke imza atarak TeknoSA çatısı altında mobil iletişim hizmetini müşterileriyle buluşturduklarını dile getiren Bülent Gürcan, “2016 sonunda 100 bin aboneyi geçtik. 2017’ye de hızlı başladık” dedi. ‘İçkiden ÖTV alınmasın’ Akdeniz Turistik Otel İşletmecileri Birliği (AKTOB) Başkanı Erkan Yağcı, kötü günler yaşayan turizm sektörüne destek amacıyla ‘her şey dahil’ kapsamındaki otellerde alkollü içeceklerden ÖTV alınmamasını talep etti. AKTOB yeni yönetim kurulu ilk toplantısını yaptı. Yağcı, sektörün bu yıla dönük taleplerini sıralarken, enerji kalemlerinde en düşük tarifenin uygulanmasını, düşük faizli ve uzun vadeli işletme kredileri verilmesini, SGK primleri, emlak vergi si, ecrimisil vb. vergilerin geçen yıl yapıldığı gibi bu yıl da ertelenmesini ve mümkünse geçici olarak birkaç yıl sınırlı kılınarak alınmamasını istedi. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜRO FED), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a bir mektup sunarak 9 talepte bulundu. Talepler arasında Erkan Yağcı “Halihazırda ödeyemediğimiz vergi, prim vb. borçlarımız için faizsiz erteleme acilen açıklanmalı. KDV Kanunu’nda yapılacak değişiklikle, KDV ve ÖTV iadesinin mutlaka turizmciler için de sağlanması gerekmekte. İş Kanunu’nda turizm sektörünün özelliği dikkate alınarak düzenleme yapılması yararlı olacak. Eximbank, Kredi Garanti Fonu ve diğer kamu ve özel bankalar tarafından turizm sektörü için düşük faizli ve uzun vadeli özel işletme kredileri verilmeli” gibi maddeler yer alıyor. l Ekonomi Servisi CHP’nin feragati yanlıştır “Yazıp yazıp silmek” deyimine rastlamışsınızdır. Sosyal medya kullanımıyla yaygınlaştı. Eski zamanların “lafı dokuz boğumdan geçirmek” deyimi gibi. “Yazıp yazıp silmek” dediğinde sarsıntı yaratan, ağır haksızlık hissi veren durumlarda, diline, kalemine gelen ilk sözcükleri hemen kullanmadan, kendine “bir dur” demiş oluyor insan. Maksadı aşmamak, bilmeyerek hata yapmamayı amaçlıyor. Etkisi kitlesel nitelikteki yanlışlık ve haksızlıklarda daha uygun, ölçülü kelimeler aranıyor ki, hem sorun üretmesin, hem kimseyi incitmesin, aynı anda da meram anlatabilsin. Çetin bir denge anlayacağınız. HHH Böylesi bir giriş yapmamın nedeni anayasa paketi konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı açıklama. Paket TBMM’de görüşülürken dayatmalara, angaryalara itiraz eden CHP’li vekilleri hastanelik edecek ölçüde zorba, gayri hukuki yöntemlerle “geçirilen” anayasa paketi için Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) “gitmeyeceğiz” demesi. Bu tercihiyle CHP, anayasanın kurumsal olarak sadece ve sadece kendisine sağladığı bir anayasal haktan “merkezi” bir kararla vazgeçmiş oluyor. Süreçle ilgili bir gazeteci olarak aklımdaki soruları aktarıyorum: CHP yönetimi, bu tercihi 12 milyon seçmeni ve seçmeni olmasa bile CHP’nin Türkiye için taşıdığı yaşamsal önemi bilen insanların benimsediğini mi düşünüyor? Yoksa CHP yönetimi, iktidarı ölümüne destekleyen ve CHP ne yaparsa yapsın, ne kadar “ılımlı ve dengeci” görünürse görünsün, kesinlikle oy vermeyecek kitlelerin CHP’ye bakışını, kendi tabanından daha mı çok önemsiyor? İktidar kadrolarının, hiçbir sürpriz etkisi yaratmaması gereken olası aleyhte propagandaları CHP için ürkütücü mü geliyor? CHP yönetimi, “evet” cephesinin, “Gördünüz mü demek ki bu paket anayasaya aykırı değilmiş” argümanını zevkle kullanmayacağı kanısında mı? Hepsine ek olarak AYM’nin mevcut kompozisyonunun, böyle bir başvuruda iptal kararı verme olasılığının sıfır olduğunu düşünüp, olası “ret” kararının, algı bakımından sorun mu yaratacağını düşünüyor?. HHH Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı gerekçeye bakalım: “AYM’ye gitme yolu açık ama sorun bir hukuk sorunu değil. Halkın konuya el koyup kesin bir şekilde çözmesidir. Amasya Tamimi’nde denildiği gibi, milleti azim ve kararlılığı kurtaracaktır. Sandıkta kararın verileceği 60 günü milletin hakemliğine emanet edeceğiz. Asıl Yüce Divan halkın divanıdır, milletin divanıdır. Bunun için Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyeceğiz. Son söz Yüce Divan değil, milletin divanıdır.” Kılıçdaroğlu’nun sorunu bir hukuk sorunu olarak görmemesini çok ilgi çekici buldum. Zira tam tersine konunun sadece ve sadece hukuka saygıyla ilgili olduğunu düşünüyorum. Yanı sıra CHP liderinin atıf yaptığı “Yüce Divan”ın, bu bahis içinde pratik bir önemi bulunmuyor. Zira, AYM’nin Yüce Divan kimlik ve işlevi ancak cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanların yargılanma koşulları gerçekleştiğinde hayat buluyor. Demem o ki, CHP, AYM’ye gitmiş olsa Cumhurbaşkanı’nın yargılanmasını isteyecek değildi! Cumhurbaşkanını “tek adam” haline getirse de nihayetinde bir kanun olan anayasa değişiklik paketinin, anayasaya uygunluğunun değerlendirileceği bir yol olacaktı. HHH Sonuç olarak: CHP’nin demokrasi bakımından bir varoluş niteliği taşıyan “tek adam” paketi konusunda anayasal hakkından feragatini isabetli bulmuyorum. Bu düşüncemin temelini, mevcut AYM heyet kompozisyonunun müthiş demokratik kararlar üreteceğine dair inancım oluşturmuyor. Olası bir iptal fırsatının kaçırıldığını da düşünüyor değilim. Bilakis, başvuru olsaydı “ret” kararı ihtimalinin daha yüksek olduğunu konuşuyor bile olurduk. Ancak her şeye rağmen, milyonların gözü önünde anayasanın çiğnendiği, açık kabinlerde göstere göstere oy kullanan vekillerin, bakanların, CHP vekillerince kaydedilmiş videolarının, başvuru dosyasına delil olarak konulması dahi önemli bir “ilk” oluşturacaktı. Ve tam bu nedenle, iptal başvurusu son derece hukuki olacaktı. KISA... KISA... l ABD merkezli otomotiv şirketi General Motors, Avrupa operasyonu Opel’i rakibi PSA Peugeot Citroen’e satmak için görüşmeler yapıyor. Konuya yakın kaynakların verdikleri bilgiye göre taraflar arasında bir anlaşma önümüzdeki günlerde açıklanabilir. l Teknoloji devi Toshiba’nın Üst Yöneticisi (CEO) Shigenori Shiga, şirketin milyar dolarlık zarar ettiğini açıklamasının ardından istifa ettiğini duyurdu. l Arçelik, tasarım ödülleri IF Design 2017’de Grundig Delisia El Blenderi, Beko Cosmos Gardırop Tipi Buzdolabı, Grundig Fourever 3K Buzdolabı ve Grundig Fourever 4K Flush Handle Buzdolabı ürünleriyle 4 ödül almaya hak kazandı. C MY B