23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 13 Şubat 2017 4 Hedefi yine akademi haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ZARİFE SELÇUK Türkiye’de fiilihukuki karmaşanın yaşandığını söyleyen Bahçeli, işlerine son verilen akademisyenleri kastederek, ‘Kara cüppelilere hukuk sonuna kadar işletilmeli’ dedi MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, son KHK ile işlerine son verilen akademisyenler için “Kara cübbelilere hukuk, sonuna kadar işletilmeli” ifadelerini kullandı. Bahçeli referandum için ise, “18 Maddelik Ana yasa değişikliği ülkemi zi güçlendirecektir. Bizim nezdimizde ‘evet’ diyen ‘hayır’ diyen bütün kar deşlerimiz saygıyı haket mektedir” dedi. SELDA GÜNEYSU Bahçeli, dün Konya Dedeman Otel’de, Merkez Di siplin Kurulu, Merkez Yö netim Kurulu ve millet vekilleriyle gerçekleştirdiği toplantının son gününde şunları söyledi: Rusya pardonla geçiştiriyor: Rus ya askerlerimizi şehit ediyor, sonra da ‘pardon’la geçiştiriyor. Bu yanlıştır, ayıp tır, uluslararası hukukun temel ilke ve kurallarını hiçe saymaktır. Şehit olan ev latlarımızın hesabı birkaç özürle telafi ve örtbas edilemez. Şehitlerimizin hesa bı mutlaka sorulmalıdır. Suçlular ortaya çıkarılmalı, hak ettiği cezayı bulmalıdır. ‘Töreye uygun düzen’ Türk milliyetçiliğinin devreye girmesi lazımdı: Artık kalıcı nitelikli bir milli mutabakatın şart olduğunu görüyor, fiili durum ve açmazın bir an önce sonlanarak töreye uygun devlet düzeninin devamını ertelenemez bir hedef görüyoruz. Bilhassa 15 Temmuz’dan sonra Türkiye Cumhuriyeti’ne soluk aldırmanın, hukuksuzluğa ve devlete musallat olmuş yanlışlığa engel olmanın kaçınılmaz olduğunu mütalaa ettik. Türkiye’nin toparlanması için Türk mil Ellerinde tüfekle ‘evet’ dediLer MHP’nin Konya’daki kampı sona erdi. Toplantıların ardından başta MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olmak üzere partinin bazı yöneticilerine hediyeler sunuldu. MHP yönetimine sunulan hediyeler arasında uzun namlulu tüfeklerin de bulunması dikkat çekti. Bahçeli kendisine hediye edilen tüfeği alıp poz verirken, “Şimdi El Bab’a gidebiliriz” dedi. Beyşehir’de bulunan silah sanayicileri de kampın ev sahibi konumundaki MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı’ya pompalı tüfek hediye etti. Kalaycı’nın, üzerinde partisinin referandum kampanyası için ana slogan olarak belirlediği “Bu ülke için yeminimiz var, vazgeçilmez” ifadelerinin yazılı olduğu pankart önünde tüfekle poz vermesi dikkat çekti. liyetçiliğinin devreye girmesi lazımdı. Bu kadar sorun içinde, devlet güçlü olmadığı, seri kararlar alamadığı, yönetimde fiilihukuki karmaşa sürdüğü müddetçe Türkiye Cumhuriyeti’nin 1923 ruhuyla devamı bu şartlar altında mümkün görülmemektedir. 367’yi çıkaran ahmaklar: 2007’de, TBMM’de yapılması gereken Cumhurbaşkanı seçiminin önüne 367 toplantı yeter sayısı takozu koyan sorumsuz ve ahmaklar aslında sistemsel değişimin önünü açmışlardır. Bugünlerde, ortalıkta görünmeyen emekli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Cumhuriyet mitinglerini kaldıraç olarak kullanan CHP, eli kan lı aydınlıkçılar, askeri müdahale için açık veya örtülü çağrı yapan demokrasi dışı gruplar, kanayan yara haline gelmiş fiili sancının bir numaralı failleri olarak tarihe geçmişlerdir. ‘Mazlumun ahı çıkıyor’ Kara cüppelilere hukuk işlemeli: KHK ile meslekten çıkarılanlar arasında 330 akademisyenin bulunmasından dolayı üniversiteler önüne nöbetçi protestocu olarak katılanların alayı birden geçmişte Meclis’in Cumhurbaşkanı seçmesine mani olmuşlardı. Şimdi bunlar demokrasi bezirgânı olarak üniversitelerin önünde tezgâh açmışlardır. MilliyetçiÜlkücü öğrenciler üniversitelerde eziyet görüp hakaretlere uğrarken, Allah için bunlardan birisinin bile sesi çıkmaz. Nasıl olsa ölen onlardan birisi değildir. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Üniversiteleri tamamen tekellerine alan, kendi dışındaki hiçbir inanç, düşünce ve fikre hayat hakkı tanımayan, PKKPYDFETÖ bağlantıları somutlaşan bir kısım kara cüppelilere de hukuk sonuna kadar işletilmeli, hak yerini bulmalıdır. Şahsa değil Türkiye’ye evet: Referandum bahanesiyle kutuplaşmanın şiddetlenmesini doğru bulmuyoruz. Bizim bu ülke için yeminimiz vardır, vazgeçilemeyecektir. Bu nedenle 16 Nisan’da Evet diyoruz. Siyasi fırıldaklar: MHP’nin bittiğini iddia eden, ki aslında kendilerini böyle istiyor, siyasi fırıldaklara bakmadan, CHP’nin ve yanında hizalanmış terör ve bölücülük ekipmanına aldırmadan biz yolumuzda yürüyelim, milletimizle de dertleşip görüşlerimizi aktaralım. l KONYA Kedilerden erken mesai! 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde seçim günü yaşanan elektrik kesintileri, referandum için ‘Hayır’ etkinliklerinde lokal olarak kendini şimdiden gösterdi YEARLDAONĞLAsAMNoADnAI unçkleartı tedirgin etti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 Nisan’da gerçekleştirilecek olan anayasa değişikliği referandumuna ilişkin kendisine gelen anket sonuçlarında önde çıkan “hayır” sonucunu yalanlamayarak, “Şu anda sağlıklı bir anket döneminde değiliz. Bazı anketler gelmiyor dersem o da yalan olur ama asıl anketlerin bize akışı araziye çıkışla beraber daha da yoğunlaşacaktır. Şu anda ben halkımızın cumhurbaşkanlığı sistemini tam olarak anlama dönemine geldiğine ihtimal vermiyorum. Bunu tam olarak anlatmamız lazım” dedi. Erdoğan, Körfez ülkelerine yapacağı ziyaret öncesinde Atatürk Havalimanı’nda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin 16 Nisan’daki referanduma ilişkin yapılan anket sonuçlarını sorması üzerine Erdoğan, “Şu anda tabii sağlıklı bir anket döneminde değiliz. Tabii ki anketler de geliyor ama asıl anketlerin bize akışı araziye çıkışla beraber daha da yoğunlaşacaktır. Şu anda ben halkımızın henüz Cumhurbaşkanlığı sistemini tam olarak anlama konumuna geldiğine ihtimal vermiyorum. Çünkü bunu halkımıza iyice anlatmamız lazım. Yazılı birçok broşürler falan halkımıza ulaştırılmaya çalışılıyor. Ben bu konuda halkımızın hassasiyetine inanıyorum” yanıtını verdi. 15 Temmuz’a bağladı Terör örgütlerinin referandumda “hayır” oyu vereceğini ve onun için “Evet” denilmesi gerektiğini savunan Erdoğan, “Bir tarafta bu ülkeyi bölmeye parçalamaya çalışan bir terör örgütü var. Bölücü terör örgütü ne diyor? Hayır diyor. Dolayısı ile şu anda Kandil’de olanlarla beraber hareket edenler ne diyor? Hepsi birden hayır diyor. Öyleyse benim milletim o Kandil’dekilerle beraber hareket etmeyecektir. Ve onlara da 16 Nisan’da ben inanıyorum ki evet demek suretiyle gereken cevabı verecektir. Çünkü 16 Nisan aynı zamanda 15 Temmuz’un bir cevabı olacaktır. 15 Temmuz’a önemli bir çıkış olacaktır. ‘Hayır’ diyenlerin konumu aslında 15 Temmuz’un bir yerde de yanında yer almaktır. Bunu kimse sağa, sola çekmesin” diye konuştu.l İSTANBUL/Cumhuriyet Hayırcılar teröristse neden oyluyoruz? Referandum kampanyasında “hayır” oyu için onlarca dernek, sendika, siyasi parti, sivil inisiyatif ve STK’nin birleşerek kurduğu Demokrasi için Birlik Platformu, ODTÜ Vişnelik Tesisleri’nde ilk etkinliğini yaptı. “Hayır Kampanyası” adlı etkinliğe 686 sayılı KHK ile Ankara Üniversitesi’nden ihraç edilen Prof. Dr. Funda Başaran ile eski AİHM Yargıcı Rıza Türmen konuşmacı olarak katıldı. Eylül itibarıyla darbe fırsatçılığı yaparak ihraçların başladığını söyleyen Başaran, “Olay, ‘Barış için Akademisyenler’ bildirisine imza atmak değil. Olay, bizim eleştirel duruşumuz. Özellikle rektörlük üzerinden bize dönen diktatör yönetimi kabul etmediğimizden” dedi. Üniversitelerin küçük başkanlık sistemi örneği olduğunu anlatan Başaran, son ihraçla birlikte Ankara Üniversitesi’nin dört duvara döndüğünü belirterek, “Üniversite bizdik, üniversiteler bizim. ‘Hayır gitmiyoruz’un bir yanı da buydu. Biz giderken üniversiteyi de yanımızda götürüyoruz” diye konuştu. Türmen ise “Biz gerçekleri anlatmaya çalışıyoruz. Onlar, ‘Hayır’cılar teröristtir algısı yaratmaya çalışıyorlar. Hepsi terörist ise neden oyluyoruz” diye konuştu. l ANKARA/Cumhuriyet ‘Hayır’ diyerek CHP’ye geçtiler CHP’nin anayasa değişikliği referandumuna ilişkin “Hayır” kampanyasının İzmir ayağı, Bornova Atatürk Spor Kompleksi’nden başladı. AKP’den ayrılıp CHP’ye katılan 20 kişiye “hayır” rozeti takıldı. Çok sayıda CHP’linin katıldığı toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, CHP İzmir İl Başkanı Asuman Ali Güven, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ilçe belediye başkanları, CHP İzmir milletvekilleri ve CHP’li yöneticiler katıldı. Ellerine Türk bayrakları alan partililer, hep bir ağızdan İzmir Marşı’nı söyledi. AKP’den CHP’ye geçen 20 üyeye de “Hayır” rozeti takıldı. Burada konuşan Selin Sayek Böke, “Gideceğimiz sandık bir son değil bir başlangıç olacak. Türkiye’nin karşısına tercih yapmak üzere tek bir soru sordular. Biz aydınlık bir gelecek yazmak istiyoruz. Sordukları soru, siyah ve beyaz kadar uzak iki farklı geleceğin arasında tercih yapma sorusu. Biz aydınlık, özgür, kalkınan, hukuka dayanan, sosyal devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’ni yeniden ayağa kaldırmak istiyoruz. 2.5 yıldır fiili başkanlık düzeninin Türkiye’ye ne yaşatacağını biliyoruz” dedi. l Haber Merkezi Meral Akşener’in “hayır” etkinliğinde elektriğin kesilmesinin ardından 2. elektrik vakası CHP etkinliğinde yaşandı. AKP’li Kocaeli Çayırova Belediyesi’nin salonunda düzenlenmesi için gerekli izni bir ay önceden alınan ve milletvekillerinin de katılacağı “hayır” paneli önce ses sistemi, ardından elektrik sisteminin yandığı gerekçe gösterilerek engellendi. Yine Kocaeli’de yine AKP’li Darıca belediyesinin salonunda düzenlenmek istenen CHP etkinliği son anda yasaklandı. CHP Kocaeli Çayırova İlçe Başkanlığı dün, AKP’li Çayırova Belediye Başkanlığı’nın salonunda anayasa değişikliğinin anlatılacağı bir panel düzenlemek istedi. Bir ay önce, Çayırova Ilçe Kaymakamlığı’na ve Çayırova Belediyesi’ne başvurular yapıldı ve gerekli izinler alındı. Panele, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ve Kocaeli milletvekilleri Tahsin Tarhan ile Haydar Akar katılacaktı. Edinilen bilgiye göre, panele saatler kala, önceki gün saat 21.00’de, AKP’li Çayırova Belediyesi Kültür Müdürlüğü, İlçe Başkanı Selahattin Kaya’yı arayarak, etkinliğin düzenlenmek istendiği salonun ses sisteminin yandığını bildirdi. Kaya, “Ses sistemini biz sağlarız” dedi. Belediye Kültür Müdürlüğü yetkilileri bu kez de elektrik tesisatının yandığını söyledi. İlçe Başkanı, elektrik sistemini de kendilerinin temin edeceğini söyledi ancak belediye, “bu koşullarda salonu kullandıramayacaklarını” bildirdi. Tüm telefon görüşmelerine karşın, CHP’lilerin belediyenin salonuna girişi engellendi. Toplantı, belediyenin bahçesinde soğuk havada düzenlenmek zorunda kalındı. Belediye son anda yasakladı Darıca Demokrasi Platformu, Yrd. Doç. Yücel Demirer ve avukat Yüksel Genç ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok’un katılımı ile “Anayasa değişikliği ne getiriyor? ‘Hayır’ demezsek ne olur?” başlıklı bir panel düzenlemek istedi. AKP’li Darıca Belediyesi Kültür Merkezi’nde düzenlenecek panelin izinleri yine önceden alındı ancak panel son anda yasaklandı. Etkinlik, bir düğün salonunda gerçekleştirildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Altıok, “Salonlar son dakikada iptal ediliyor, elektrikler kesiliyor, propaganda hürriyetinin önüne set çekiliyor. ‘Hayır’ demenin yasak olduğu bir referandumda seçime ne gerek var o halde? Nedir bu korku, bu telaş? Artan baskı tüm diktatörlerin sonu olmuştur” değerlendirmesini yaptı. l ANKARA/ Cumhuriyet Çiğnenen akademik cüppe... Yılın fotoğrafıdır. 21. yüzyılda, 2017 yılının şubat ayında kürsülerinden atılan üniversite hocalarının protesto için yere serdikleri cüppelerinin çiğnendiği fotoğraf, yılın fotoğrafıdır. Akademik cüppe. Yılların emeği. Yüzlerce sayfanın taranması. Günlerce, gecelerce çalışma. Doktora jürileri. Yürek çarpıntıları. Zor çıkılan basamaklar. Sonunda giyilen akademik cüppe. Asistanlık. Doçentlik. Profesörlük. Bilim tapınağında gururla çıkılan kürsü. Öğrenciler. Yayınlar. Kongreler. Konferanslar. Sonra iki satırlık bir tebligat. ‘Göreviniz sona ermiştir.’ Nedeni belli değil. Korkulu rivayetler fısıldanır. Kaba kuvvet işbaşındadır. Hoca cüppesini yere serer. Protestodur bu. Polis çiğner geçer. Emir almıştır. Onlar suçludur. Öyle denmiştir. Çiğnenen akademik cüppe. ‘2017 Türkiyesi’nin fotoğrafıdır. HAYIR demek için bu fotoğraf yeterlidir. HAYIR. BİNLERCE HAYIR. HHH Gazetemde Öget Öktem Tanör ile yapılan bir röportaj vardı. Görevinden atılan Prof. Öget, ‘Toplumun ruh sağlığı bozulacak’ demişti. Bence, toplumun ruh sağlığı çoktan bozuldu. İktidarda olanlar ‘Krasiamani’ hastalığına tutuldular. Aklın alamayacağı işler yapıyorlar. ‘Krasiamani’, ‘Güç çılgınlığı’ anlamında bir sözcük. Kontrolsüz güç böyle bir çılgınlık hali yaratır. Bir tür uyuşturucu etkisi. Aslında bir iktidar hastalığıdır. Giderek etkisini arttırır. Sonucunu düşünmeden hareket etme. ‘Bana bir şey olmaz’ duygusu. ‘Bana olmaz’ yanılsaması. Ergenlerin kontrolsüz hareketlerinin ruhsal dinamiği. Araba kazalarının, nedensiz kavgaların akıl almaz nedeni. Kontrolsüz güç hastalığı. ‘Güç sarhoşluğu’ denen şey de budur. Elbette bunun altında da büyük bir korku yatar. ‘Gücü kaybetme korkusu.’ Güç arttıkça korku da artar. Zirvelerin bilinen tehlikesi de budur. Everest zirvesinin son 200 metresi ‘ölüm yoludur’. Ama zirve çekicidir. Güç ve korku sarmalı tehlikeli bir ikilidir. Bu tehlikeden kurtulmak için HAYIR. HAYIR. Kaba kuvvetin kazanmasına HAYIR. HHH Çiğdem Toker çok güzel bir terim buldu: İkbalin Yabancılaştırması. Evet, ‘ikbal yabancılaştırır’. AKP içinde de akademisyenler var. Hukukçular var. Tıp doktorları var. Olan biteni görüyorlar. AKP dışında da akademik eğitim görmüş binlerce insan var. Başlarını mı çeviriyorlar? ‘Neyse ki biz değiliz!’ mi diyorlar? Bir korku filmi izleyen kişi gibi kendini güvende mi duyuyor? HAYIR. Böyle bir durumda kimse güvende olamaz. Unutmayın, ‘Despotun gücü toplumdaki korkudur, bu korku bittiğinde despotun gücü de biter.’ Despotluğa HAYIR. Zorbalığa HAYIR. Yerde çiğnenen cüppe hepimizin onurudur. HAYIR. Binlerce kez HAYIR... HDP ‘hayır’ için kapı kapı dolaşacak HDP Antalya İl Örgütü’nün 16 Nisan refe randumu için “Demokratik cumhuriyet, ortak vatan için hayır” sloganıyla gerçekleştireceği kampanya, Muratpaşa Mahallesi’ndeki bir düğün salonunda yapılan toplantıyla başladı. Toplantıda konuşan HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Saruhan Oluç, referandumda “hayır” denilmesi için kapı kapı dolaşacaklarını söyledi. Oluç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirerek, “Bu sistem ayağımıza pranga olmuş diyor. Yahu senin ayağına bir pranga lazım ama bu sistem sana pranga filan olmadı. 15 senedir iktidardasın. Yapamadığın ne var? Hangi yargıcı, öğretmeni oradan oraya sürmedin? Hangi insanları öldürmedin? Hiç alakamız olmamasına rağmen ta El Bab’a kadar gittin. Pranga dediği nedir biliyor musunuz? Pranga dediği TBMM’dir, yargıdır. Sandıklardan ‘hayır’ı çıkartacağız” dedi. l ANTALYA/DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle