Katalog

Cuma 22 Aralık 2017 4 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘Hedef en az yüzde 60’KILIÇDAROĞLU, CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİNDE ‘YÜZDE 50 ARTI BİR YETMEZ’ DEDİ CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “Yüzde 50 artı bir yetmez. Hedef en az yüzde 60” diye konuştu. Yenimahalle Belediyesi’nin Ankara Konağı’nda gazete cilerle kahvaltılı toplantıda bir araya gelen Kılıçdaroğlu’na Grup Başkanveki li Özgür Özel, Ge nel Başkan Yar dımcıları Bülent İKLİM ÖNGEL Tezcan, Lale Karabıyık ve Yeni mahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar eşlik etti. Kılıçdaroğlu’nun konuşmaların dan satırbaşları şöyle: n Binali Bey saray’a ta bii (Erken seçim ihtima li): Erken seçim kararını alacak yer yasal olarak Parlamento’dur. Ama fiili durumda erken se çim kararını bir kişi alır. Parlamento’da bulunan AKP gru bunun bağımsız iradesi yok. Bi nali Yıldırım’ın bağımsız iradesi yok. Daha doğrusu Binali Bey’in iradesi hiç yok. Saray ne diyorsa ona tabii... Bu gerçeği bildiğimiz için erken seçime hazırız. n Demokrasiden yana olan ve olmayanların seçimi (Seçimlerde başka partiyle ittifak): Özel bir ittifak arayışımız yok zaten. Bu, iki ayrı anlayış tarafından sür dürülecek bir seçim. Bir; parla menter demokratik sistemden yana olanlar, iki tek adam reji minden yana olanlar. Dolayısıy la Cumhurbaşkanlığı seçimi, de mokrasiden yana olanlar ve ol mayanlar seçimidir. n En az yüzde 60: Biz, 2019’da bu seçimleri kesinlik le alacağız. Ama nasıl alacağız? Bizim amacımız 50 artı 1 değil. Onu da söyleyeyim, en az yüz de 60. Çünkü Türkiye o kadar ağır koşullarla karşı karşıya ki Türkiye’yi bugün içinde bulun duğu çıkmazdan kurtarmamı zın yolu en az yüzde 60 ile ge lip, halkın desteği ile demokrasi yi sıfırdan yeniden inşa etmek tir. Onun için en az yüzde 60 di yoruz; 50 artı 1 değil. n İlk tur partiler aday gösterecek (Aday göster me): Bizim gördüğümüz her parti Cumhurbaşkanı adayını kendisi gösterecek. Birinci turda eğer herhangi bir başarı sağla namazsa, yani yüzde 50’yi aşan bir oran gerçekleşmezse ikinci turda zaten demokrasiden yana olanlarla otoriter rejimden yana olanlar tercihlerini yapacaklar. Büyük bir ihtimalle iki turlu bir seçim gerçekleşmiş olacak. n Göze alamazlar (Hiç seçim olmama olasılı ğı): Öyle bir seçeneği düşüne ceklerini zannetmiyorum. Onun Türkiye’ye maliyeti çok ağır olur. Göze alamazlar. KIZIM, EV İÇİN MEKTUP YAZACAK Zeynep Kılıçdaroğlu’nun tartışma konusu olan evi: Güneş gazetesinin sahibi kim belli değil. Öğreneceğiz ve kızım doğrudan doğruya mektup gönderecek, “Vekâlet verdiğiniz avukatı bildirin, evi satmaya hazırız” diye. Böylece 1 milyon dolarlık evden kurtulacağız. n Yok edebilirlerdi (Man Belgeleri): Biz belgelerin orijinalini görmeden bir şey söylemedik. O yetmiyordu, swift kayıtlarını da gördük. Sadece Halkbank’ın dekontları olsa, dekontları yok edebilirlerdi. Bu iktidardan her şey beklenir. O zaman bizim söyleyecek hiçbir lafımız kalmazdı. Ama swift kaydı olunca o kayıtları kimse silemiyor. Biz bunun arkasını bırakmayacağız artı suç duyurusunda bulunacağız. Böyle bir rezalet başka ülkede çıktığı zaman hükümet yetkilileri görevlerinde ayrıldılar. Bizde konumlarını sağlamlaştırmaya çalışıyorlar. ORTADA HÜKÜMET YOK n AYM’Yİ DE KAPATABİLİRLER: Ortada hükümet mi var, bir kişi var. Bakanların başbakanı atlayıp Saray ile görüştüğü, müsteşarların bakanları atlayıp Saray’la görüştüğü bir yapının içinde hangi hükümetten söz edeceksiniz? Ortada hükümet yok. Yarın öbür gün bir KHK çıkartıp, “Hükümeti tamamen kapattım” diyebilirler. Nasıl olsa AYM “Ben bu davalara bakmıyorum” dedi. Hatta AYM’yi de kapatabilirler. Bu yolu açan AYM’nin kendisi. n Bize dua etsinler (Hakkında açılan davalar): Hakkımda kaç dava olduğunu bilmiyorum. Sabah, öğle, akşam davalar açılıyor. Başka eleştiren ikinci bir parti kalmadı. Bizim varlığımız için oturup dua etsinler. Gidip Batı’da diyorlar ki “Bakın muhalefet bizi eleştiriyor, bizim ülkemizde demokrasi var...” Bizim sırtımızdan ülkede demokrasi olduğunu anlatmaya çalışıyorlar. n ‘Bekleyin’ dendi bekliyorlar (OHAL Komisyonu): Bu komisyon bağımsız değil. Komisyon, hükümetin atadığı bürokratlardan oluşuyor. Karar almıyorlar. Çünkü siyasi otorite bunların karar almasını istemiyor. “Bekleyin” diyor. Bunlar da bekliyor. AİHM bunu yargılamada bir ara süreç olarak gördü ve değerlendirdi. Ama bu bir yargı aşaması değil ki. Bürokratlardan oluşmuş, binlerce dosya var önünde. İş yükünü atmak için o da Türkiye’ye attı topu. Hak aramak isteyenler hak arayamaz konumdalar. ‘SOYLU GELMEK İSTİYOR HERHALDE’ Bize gelmek istiyor herHalde (Bakan Soylu’ya ilişkin gensoru): Süleyman Soylu ne iş yapıyor, İçişleri Bakanı mı? Ben emin değilim. Mafya ağzıyla konuşan bir kişi Türkiye Cumhuriyeti’nde bakanlık yapamaz. Sen değil kim olursa olsun hiçbir tehdide pabuç bırakmayız. Saray’a yaranmak için bunları yapıyor. Ayrıca kişiliği zaafa uğramış insanların bakanlık koltuğuna oturmaları da doğru değil. Düne kadar iktidar partisine en sert söylemlerle karşı çıkan birisinin en sert söylemleri sergilediği partinin göbeğine gelip oturması da hazin bir tablodur. Bize gelmek istiyor herhalde. AKP’ye de aynı şeyleri yapmıştı. Ama bizim kapımız kapalı. Biz öyle yanar döner insanları kendi bünyemizde tutmayız. Numan Kurtulmuş’u kurtardı aslında. Numan Bey de öyleydi. “Harun gibi geldiler Karun gibi oldular” demişti. FETÖ mücadelesi göstermelik Hakaret davaları anayasaya aykırı 20Temmuz darbesinden sonra gerginliğin tırmandığını söyleyen Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı’na hakaret nedeniyle birçok kişinin cezaevinde olduğunu belirterek, “O kadar ki yapılan her eleştiri Cumhurbaşkanı’na hakaret olarak tanımlanıyor ve savcılar tarafından davalar açılıyor. Oysa ortada Cumhurbaşkanı yok ki... Çünkü Cumhurbaşkanı anayasaya göre tarafsız olmalı. Biz veya vatandaş eleştirince Cumhurbaşkanı’na hakaretten davalar açılıyor. Yapılan işlemlerin tamamı anayasaya aykırı. Çünkü tarafsızlık ilkesine, Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişi uymuyor. O zaman anayasayı değiştirsinler” dedi. Cumhuriyet’in haberini gündeme getirdi: Ben gerçek anlamda iktidarın FETÖ ile mücadele ettiğine inanmıyorum. Tamamen göstermelik... Abisi olan siyasal dayanağı olan, gücü olan insanlar dışarıda. Bunların büyük kısmı da FETÖ’cü... Bastır parayı dışarıya çık. Eski TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin ile ilgili Cumhuriyet günlerce yayın yaptı. Hiç okula gitmeyen, okulun önünden bile geçmeyen Burak Akbay’ı aldınız FETÖ’cü diye hakkında davalar açtınız. Akıl tutulması... n En tipik örnek, Şık: En tipik örnek, Ahmet Şık’tır. Şık, Balyoz Ergenekon süreci içinde FETÖ’nün gerçeklerini anlatan bir kitap yazdı diye, kitap matbaadayken basıldı, el kondu, Şık KADROYA Her parti destek verecek Kadroluya verdiğin hakların aynısını taşeron işçisine de vereceksin. Bu kadar basit. 50 dereden su getiriyorlar, “Acaba bu hakları nasıl vermeyiz” diye. Bunun zaten KHK ile gelmesi de başlı başına bir sorun. Parlamentodan niye korkuyorlar? Gerekirse 24 saat çalışacağız, taşeron işçilerine kadroyu vereceğiz. yakalandı ve hapse atıldı. 15 Temmuz’dan sonra yine Şık yakalandı bu kez yanlış hatırlamıyorsam FETÖ’yü destekledi diye hapis yatıyor. Sadece bu örnek hükümetin FETÖ olayına nasıl baktığını gösteriyor. n Devlet değil Erdoğan sırrı (Savcının CAN Dün dar, ERDEM Gül ve ENİS Berberoğlu’yla ilgili mütalaası): O davalar siyasi davalar. Ortada bir suç yok. Ama birilerinin talimatıyla açılan bir dava süreci. “Bir an önce cezalandıralım” anlayışı içindeler. Türkiye’den Suriye’ye silah gidiyordu. Dünyada bilmeyen yoktu, devlet sırrı da yoktu. Yükledi silahları gönderdi Suriye’ye. Yakalanınca da “Efendim bu devlet sırrıdır.” Valinin haberi olsaydı kimse o tır’ları arayamazdı. Neden haberi yok devlet sırrıysa? Çünkü Erdoğan’ın sırrı. Savcıyı, hâkimi buldu, ona göre karar verecekler, cezalandıracaklar. Bu; bir kişinin intikam almak duygusuyla devletin hâkim, savcısını kullanmasıdır, başka bir şey değildir. Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul İl Başkanlığı 36. Olağan Kongre Çağrısı Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul, 36. Olağan İl Kongresi, Bostancı Mahallesi, Bostanlararası Sokağı, No:8, 34744 Kadıköy / İstanbul adresinde bulunan, Bostancı Gösteri Merkezi salonunda 13 Ocak 2018 Cumartesi günü Saat 10:00’da aşağıda yazılı gündem maddelerini görüşmek üzere toplanacaktır. Saygılarımızla, Cemal CANPOLAT CHP İstanbul İl Başkanı GÜNDEM: 1. Açılış 2. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı 3. Kongre Başkanlık Kurulu Seçimi (1 Başkan, 2 Başkan Yardımcısı ve 2 Yazman) 4. İl Başkanının açılış konuşması 5. Kongre Komisyonlarının oluşturulması (Sonuç bildirgesi komisyonu) 6. Çalışma ve Hesap Raporlarının okunması, görüşülmesi ve aklanması 7. Kongre Sonuç Bildirgesinin görüşülmesi ve oylanması 8. Seçimler a9). İl Başkanı b1)0. İl Yönetim Kurulu (asil ve yedek üyeleri) c1)1. İl Disiplin Kurulu asil ve yedek üyeleri d1)2. Kurultay Delegeleri 91.3. Dilek ve Temenniler 104.. Kapanış ‘Sarraf için tek kötü söz söylemedi’ Suç ortaklığının itirafı (Sarraf davası): Erdoğan; rüşvet veren, bakanlarını satın alan bir şarlatan, bir itirafçı, iadesi için 2 kez nota verilen bu kişi hakkında olumsuz tek cümle kullanmış değil şu ana kadar. Halkbankası’nın tuttuğu avukat, Halkbankası eski genel müdürünün rüşvet aldığını söyledi. O genel müdür şu anda elini kolunu sallayarak geziyor. Savcı dava açamıyor, korkuyor. İtiraf var. İtirafı Zarrab yapsa, “Zarrab gitti oraya hükümeti zor durumda bırakmak için bunu söyledi” deriz. Bu açıkça suç ortaklığının sessiz itirafıdır. n Büyükelçi çekilmeli (BAE Dışişleri Bakanı’nın Fahrettin Paşa’ya açık Mesut Yılmaz’a taziye ziyareti CHP lideri Kılıçdaroğlu, oğlu Mehmet Mesut Yılmaz’ı yitiren eski başbakan Mesut Yılmaz’a dün taziye ziyaretinde bulundu. Beykoz’daki Yılmaz’ların evine giden Kılıçdaroğlu’nu Mesut Yılmaz ve eşi Berna Yılmaz kapıda karşıladı. Ziyarette TBMM Başkanvekili ve CHP İstanbul Milletvekili Akif Hamzaçebi, İl Başkanı Cemal Canpolat ve İlhan Kesici de vardı. l İSTANBUL/Cumhuriyet lamaları): Tam bir densizlik... Türkiye tepki gösterdi ama bana göre çok daha sert tepki göstermesi gerekirdi. Bakan özür dileyinceye kadar Türkiye, ilişkileri minumum düzeye indirmeli. Sözle yanıt verme ve sözle eleştirmenin ötesinde eyleme dönüşmeli ve büyükelçi Türkiye’ye geri çağrılmalı. n Sessizlik teslimiyettir (Yunanistan hükümeti ile CHP arasındaki gerilim): 18 ada ve bir kayalığın Osmanlı döneminde de Lozan’da da Yunanistan’a bırakıldığına dair herhangi bir şey yok. Yunanistan bu adaları açıkça işgal etti. Biz bu eleştirileri yapınca Yunan Savunma Bakanı “Gel de al bakalım” diye tehdit etti. Ben beklerdim ki, bu eleştiriye önce hükümet cevap versin. Hükümetin hiç ses çıkarmaması, teslimiyetçi bir anlayışı gösterir. CHP iktidarında, geldikleri gibi gideceklerdir. l ANKARA haber Seyfettin Yılmaz AKP’LİLER ŞAŞTI KALDI MHP’li vekil ‘yolsuzluk’ açıkladı TBMM Genel Kurulu’nda MHP Adana Milletvekili Seyfettin Yılmaz’ın konuşması AKP grubunda ‘soğuk duş etkisi’ yarattı. Yılmaz, görevden alınan Kadir Topbaş ve Melih Gökçek’in imar yolsuzluklarını kürsüde anlatırken, Gökçek’in yerine göreve getirilen Mustafa Tuna’ya ait bir yolsuzluk belgesi de açıkladı. TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, Yılmaz’ı “Kürsü hasretle sizi bekliyor efendim” sözleriyle çağırdı. Yılmaz, kürsüden AKP’li belediyelerin ‘yolsuzluklarını’ belgeleriyle anlattı. Yılmaz, “Türkiye bir beka sorunu yaşarken, Türkiye hem siyasi hem ekonomik hedef haline gelirken, Türkiye’yi idare edenler, başta yerel yönetimler olmak üzere, kamunun malını, belediyenin mallarını eğer hiç ediyorlarsa, fakir fukaranın, garip gurebanın haklarını yiyorlarsa bunlar da en az bu memlekete kastedenler kadar ihanet içerisindedirler” dedi. Yılmaz’ın bu sözleri CHP sıralarından alkışlarla ve ‘bravo’ sözleriyle destek görürken, Yılmaz, Gökçek’in ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olarak göreve getirilen Mustafa Tuna ile ilgili de ‘yolsuzluk belgesi’ açıkladı. Çankaya Dikmen Tepe’nin sahibi Mahmut Tuna’nın aynı zamanda Mustafa Tuna’nın ağabeyi olduğunu açıklayan Yılmaz, “İlk defa olan bir imar değişikliği yapılıyor, 15 bin 750 metrekare olan alan 23 bin 625 metrekareye çıkıyor. Buna da bir şey demiyoruz ama Ankara tarihinde olmayan bir şey oluyor. Ne oluyor? Buradan düzenleme ortaklık payı ve kamu ortaklığı payı alınmıyor yani gizli emsal 2.5; 3’e çıkıyor. Şimdi, böyle anlayışta, böyle rahat para kazanmanın olduğu bir ortamda, kamunun malını bu kadar kolay aldığınız bir ortamda siz kuzuyu kurda emanet ederseniz, bu gariban milletin, bu fakir fukara milletin hakkını kim koruyacak?” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Özel’den ‘taşeron’ tepkisi ‘Dağ ölü fare doğuracak’ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, taşeronla ilgili “kötü kokular”ın da geldiğini söyleyerek Özel, “AKP’nin aklındaki taşeron düzenlemesi, dağın fare doğuracağı hatta o farenin de ölü doğacağı bir sistemdir. O yüzden Meclis’e getirmek, konfederasyonlarla, taşeron işçi temsilcileriyle yüzleşmek istemiyor” dedi. Meclis’teki basın toplantısında, düzenlemenin KHK ile yapılması durumunda 3 temel sıkıntının olacağını belirten Özel, sıkıntıları, “muhalefetten, sendikalardan ve hukuktan kaçırma” olarak sıraladı. ‘Tatil istemiyoruz’ İçişleri Bakanı Soylu’ya ilişkin verdikleri gensoru görüşmelerinin bugün yapılması konusunda partilerin uzlaştığını belirten Özel, Meclis’i 9 Ocak’a kadar tatil etmek isteyen bir talebi reddettiklerini söyledi. Özel, “Bir milyon kişi, umutla bu Meclis’ten çözüm beklerken bu tatil kimin, neyin tatilidir” dedi. Özel, sendikaları Meclis’i tatile sokmak isteyen AKP’ye karşı çıkmaya çağırdı. Gazetemizin gündeme taşıdığı eski TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’in genel müdürlük dönemine ilişkin şüpheli sıfatıyla ifadesinde söylediği sözlere dikkat çeken Özel, “TRT’den ihraç edilen 435 FETÖ’cüden 368’ini bu beyefendi almış” dedi. Şahin’in telefonunda ByLock çıktığını söyleyen Özel, “Hatta ilk aşamada kendinin ve eşinin telefonlarında çıkıyor ama daha sonra soruşturmaya gerek yoktur veya takipsizlik kararı çıkıyor. Bırakın aktif kullanıcılığı adına ByLock kaydı olan herhangi birisi o telefonla ilgili hiçbir bağlantısı olmasa dahi açığa alınmakta, ihraç edilmekte” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet ARSA RANTI Bürokrattan CHP’ye yanıt CHP Milletvekili Ali Haydar Hakverdi’nin kamuoyuna duyurduğu Ankara Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve yargı mensuplarının kurduğu kooperatifle 19 futbol sahası büyüklüğünde arsa rantı elde ettikleri iddialarına, adı geçen Cumhurbaşkanlığı Hukuk Başdanışmanı Ahmet Karayiğit yanıt verdi. Karayiğit, Yenişehir Ankara Yapı Kooperatifi’nin 7 kurucu üyesi dışında bir sıfatının olmadığını belirterek 1280 üyesi olan kooperatifin tüm siyasi yapıdan üyeleri barındırdığını belirterek, “Bu, kooperatifin belli bir kesime rant sağladığı vurgun yaptığı yönündeki iddiaların mesnetsiz ve gerçeği yansıtmadığını açıkça ortaya koymaktadır” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B