25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Putin’inÇarşamba 13 Aralık 2017 Eski IŞİD’lilere rehabilitasyon Suriye’de TSK’nın Fırat Kalkanı operasyonu kapsamında kontrol ettiği Mare kasabasında açılan bir merkezde eski IŞİD militanları “rehabilite edilmeye” çalışılıyor. Türkiye destekli muhaliflerin yönettiği Suriye Köktenci İdeolojiyle Mücadele Merkezi’nde kalan 100 eski militandan bazılarının programa gönüllü katıldığı, bazılarının da hapis cezalarına karşılık burada rehabilite edildiği bildirildi. AFP’nin haberine göre 6 ay süresince hem grup terapileri hem de kişisel terapilerin uygulandığı merkezde kalanlara İslam hukuku, insan hakları ve psikoloji gibi dersler veriliyor. ‘zafer turu’dishab@cumhuriyet.com.tr EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 7 Rus liderin önceki günkü SuriyeMısırTürkiye ziyareti, bölgede Moskova’nın siyasiekonomik nüfuzunu pekiştirdiği yorumlarını da beraberinde getirdi Suriye’de yaklaşık yedi yıldır süren savaşın sona ermesine yönelik tünelde ışık görülürken gözler Şam yönetimine desteğiyle güç dengelerini değiştiren, IŞİD’e karşı zafer ilan eden, siyasi çözüm için “gaza basan” Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in hamlelerinde. Sürpriz Suriye, ardından planlanmış Mısır ve Türkiye ziyaretlerini tek bir güne sığdıran Putin’in çantasındaki Suriye’de “kısmi çekilmeyle birlikte ucu açık” konuşlanmadan Mısır’da nükleer santrala, Türkiye’de S400 füze anlaşmasına da uzanan dosyalarla çıktığı mini tur, Rusya’nın küresel siyasiekonomik hırsının göstergesi yorumlarını da beraberinde getirdi. Soçi’de geçen ay Astana inisiyatifinin aktörleri Türkiyeİran liderleriyle bir araya gelmesinden önce sürpriz şekilde Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ı ağırlayan Putin’in, önceki gün yine basına daha önce duyurulmadan ilk olarak Hmeymim Üssü’nde Esad’la görüşmesi dikkat çekti. Kahire sonrası Ankara dura ğında ise Putin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la ABD’nin Kudüs kararına ilişkin benzer kaygıları taşıdıklarını dile getirirken siyasi kulislere görüşmede tarafların gündem maddeleri arasında Suriye Ulusal Diyalog Kongresi ve Afrin konusu olduğu iddiaları da yansıdı. ‘Afrin’e yeşil ışık’ yorumu DW Türkçe’de yer alan haberde de Rus güçlerinin Suriye’den çekilmeye başlamalarına karşın Hmeymim ve Tartus’ta konuşlanmasını sürdürecek olmasının Ankara’nın planlarını gözden geçirmesine olanak sağlayacağı görüşünü Putin’in Erdoğan ile paylaştığı savunuldu. Bunun da Türkiye’nin terör ör gütü olarak gördüğü YPG etkinliğindeki Afrin’e yönelik olası bir operasyonunda Moskova’nın desteğini alabileceğine işaret ettiği iddia edildi. Diğer yandan Rusya’nın, Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne YPG/PYD’nin davet edilmesine Ankara’nın muhalefetini anlayışla karşıladığı kaydedildi. Habere göre, Putin ve Erdoğan bu çerçevede PYD/YPG dışındaki Kürtlerin katılımıyla bir toplantının yapılmasında “hemfikir”. İsrail’de yayımlanan Haaretz gazesindeki analizde ise Putin’in önceki günkü Suriye, Mısır ve Türkiye ziyaretleri, Rusya’nın bölgede nüfuzunu artırmasına işaretle “zafer turu” olarak nitelendirildi. Putin’in Ortadoğu’da etkin li der olarak kendini kabul ettirdiği görüşü aktarıldı. Alman Frankfurter Rundschau gazetesi de “Kremlin’in şefi, çalkantılı doğuya her şeyden önce kendini ve ülkesini dünya sahnesine yeniden küresel bir güç faktörü olarak yerleştirmek için ihtiyaç duyuyor” derken şu ifadeleri kullandı:. “Aynı zamanda Rusya sanayisinin elinde kayda değer endüstri ürünü olarak ne varsa silah ve nükleer santral bunları en fazla şekilde satmak istiyor. Bunun bölgede silah satan Amerikalılara uyarı mesajı vermesi gerekiyor. Tüm tarafların silah depolarıyla birlikte çözülmemiş siyasi sorunlar da büyüyor. Bölge için manzara hoş değil...” ‘S400’E KISMİ FİNANSMAN SAĞLARIZ’ Rus Kommersant gazetesi, PutinErdoğan’ın Ankara’daki basın toplantısında S400 sistemi anlaşmasını imzalayacağını, bunun için masa kurulduğunu, ancak son anda vazgeçildiğini savundu. Bu nun yerine anlaşmanın bu hafta tamamlanması açıklamasında karar kılındığı kaydedildi. Interfax’a göre de Moskova S400 satışı için Türkiye’ye “kısmi finansman” sağlamayı önereceklerini duyurdu. ‘Esad’a ABD’den onay’ Bu arada, New Yorker dergisinde yer alan bir iddiaya göre, ABD yönetimi sahada Rusya, İran, Hizbullah ittifaklığını arkasına alan Esad’ın 2021 yılındaki seçimlere kadar görevde kalmasını kabul etmeye hazır. MİSYON RİYAD’A KAYDIRILDI Rusya Sanaa’yı ‘askıya aldı’ Rusya, Yemen’in eski Devlet Başkanı Ali Abdullah Salih’in geçen hafta Husi milisler tarafından öldürülmesinin ardından başkent Sanaa’daki durum nedeniyle ülkedeki diplomatik varlığını askıya almaya karar verdiğini duyurdu. AFP’ye konuşan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Sanaa’daki tüm Rus diplomatik personelin Yemen’den ayrıldığını belirtirken, Rusya büyükelçisinin ve diplomatik çalışanların bir kısmının görevlerini Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’dan yürüteceğini ifade etti. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Salih’in öldürülmesinin ardından Yemen’deki durumun endişe verici olduğunu belirtmiş ve ulusal diyalog çağrısı yapmıştı. Salih’in katledilmesi uzun süredir müttefik olduğu, İran destekli Husiler ile arası bozulması ve Husileri hedef alan Suudi Arabistan önderliğindeki koalisyona zeytin dalı uzatmasından sonra gelmişti. ‘Terör hücresi çökertildi’ Öte yandan Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), yılbaşı tatilinde ve gelecek yıl devlet başkanlığı seçimi sırasında düzenlenmesi planlanan saldırıları önlediklerini, “Orta Asyalı bir terör hücresini etkisiz hale getirdiklerini” açıkladı. FSB, Suriye’den ayrılan IŞİD’lilerin Rusya’ya girme riskine işaret ederek güvenlik önlemlerinin artırıldığını da kaydetti. Trump, faturayı göçmenlere kesti Seçim kampanyasından beri göçmen ve Müslüman karşıtı tutumuyla tepki çeken ABD Başkanı Donald Trump, New York’ta önceki gün düzenlenen, saldırgan ile birlikte 4 kişinin yaralandığı bombalı saldırıyı kendi amaçları doğrultusunda kullanmak için fırsatı kaçırmadı. Trump, Times Meydanı yakınlarındaki metro istasyonunda gerçekleştirilen saldırının şüphelisi Akayed Ullah’ın ülkeye “aile temelli göçmenlik vizesi” ile girdiğini belirterek, bu vize düzenlemelerinin ABD Kongre’si tarafından düzeltilmesini istedi. Eşi de sorguda 21 yaşını aşmış ABD vatandaşları kardeşlerine vize için sponsor olabiliyor. Ullah’ın da, kardeşlerin 21 yaşın altındaki çocuklarına verilen F43 tipi vizeyle 2011 yılında ülkeye giriş yaptığı açıklandı. Bu arada ABD’li yetkililer sabıka kaydının bulunmadığını bildirdiği Ullah’ın ABD’nin IŞİD’e düzenlediği hava saldırılarının intikamını almak istediğini söylediğini duyurdu. Bangladeşli yetkililerin Ullah’ın karısını sorguladığı haberleri de gündeme yansıdı. Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasına karşı Filistin başta olmak üzere dünyanın pek çok bölgesinde protestolar sürüyor. Şili’nin başkenti Santiago’da bulunan ABD büyükelçiliğinin önünde de karara karşı eylemler vardı (solda). Eylemcilere polis müdahalede bulundu. Knesset’te Türkiye karşıtı söylemkiliuşrk‘uDilliemprlaionsmıyheaatnitkidayednı’ ABD’nin tüm dünyada tepki çeken Kudüs ka Öte yandan önceki gün Brüksel’de İsrail Başbaka rarının ardından Cumhurbaş nı Binyamin Netanyahu ile kanı Tayyip Erdoğan’ın İsrail’i AB üyesi ülkelerin dışişle “terör devleti” olarak tanımla ri bakanları arasında ya ması üzerine İsrailli siyasiler pılan toplantının ardından den Türkiye’ye dönük tehdit açıklama yapan AB Dış içerikli açıklamalar gelmeye İlişkiler Yüksek Temsilcisi başladı. İsrail’in merkez par Federica Mogherini, Kudüs tilerinden Yesh Atid’in lide konusunda Trump’ı takip ri Yair Lapid, İsrail parlamen etmeyeceklerini yinele tosu Knesset’e bir önerge ve di. Mogherini dışişleri ba rerek 1915 olaylarını “Erme kanlarının Netanyahu’ya ni Soykırımı” olarak tanınma “açık bir mesaj” aktardığı sı için çalışacaklarını söyledi. nı belirterek “Netanyahu, İsrailli gazetecilere konuşan AB’de Kudüs’ün iki dev Lapid ayrıca, Mavi Marmara baskınının ardından kopma Kudüs ve Batı Şeria dün de Filistinli eylemciler meydandaydı. Beytüllahim’de İsrailli iki askere molotof kokteyli letin de başkenti olmasını sağlayacak, iki devlet noktasına gelen Türkiyeİsra nin isabet ettiği anlar objektiflere yansıdı. li çözüm konusunda tam il ilişkilerinde 2016 yılındaki bir birlik olduğunun far yakınlaşmanın diplomatik bir ge ülkeleriyle birlikte bağımsız bir kına vardı” diye konuştu. hata olduğunu söyleyerek Başbakan Binyamin Netanyahu’ya yüklendi. ‘Proje iptal edilsin’ Knesset’te 11 milletvekili bulunan Yesh Atid’in lideri, İsrail ile Türkiye Kürt devletinin kurulması için çaba harcaması gerektiğini” de savundu. Geçen pazar günü İsrailli Araplara yönelik “onlar bu ülkeye ait değiller” sözleriyle boykot çağrısı yapan İsrail Savunma Bakanı Avigdor Lie Gazze’de saldırı ABD’nin Kudüs kararına karşı protestoların sürdüğü Filistin’de Sağlık Bakanlığı yetkilileri Gazze’de bir motosikletin insansız hava aracı (İHA) arasında planlanan doğalgaz boru hattı projesinin de iptal edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye’den “düşman ve berman, Knesset’te Netanyahu hükümetini işgalci olmakla suçlayan Arap milletvekili Hanin Zoabi ve diğer ile hedef alındığını duyurdu. Ölen iki kişinin İslami Cihat örgütü üyesi oldukları iddiası da gündeme yansıdı. ya yarı düşman ülke” olarak bahse Arap milletvekilleri için “savaş suç den Lapid, “İsrail’in ABD ve diğer böl lusu” ifadesini kullandı. İsrail ordusu ise saldırıyla ilgilerinin olmadığı açıklaması yaptı. ‘Avrupa suç ortağı’ Libya’daki trajediye yönelik önceki gün Güney Afrika’da protesto gösterisi düzenlendi. Af Örgütü’nün Avrupa direktörü John Dalhuisen “On binlerce kişi, sistematik istismara maruz kaldıkları aşırı kalabalık gözaltı merkezlerinde süresiz olarak tutuluyor. Avrupa hükümetleri bu istismarların tam olarak farkında değil, suça ortak oluyorlar” uyarısında bulundu. Uluslararası Af Örgütü, dün yayımlanan raporunda Avrupa hükümetlerini, Libya’daki mültecilere karşı işkence ve sömürü konusunda suç ortağı olmakla suçladı. Avrupa’da yeni bir yaşam umuduyla yola çıkan mültecilerin rotasının Ege’den Akdeniz’e kayması ile Libya bir umut kapısı haline gelmişti. Raporda, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin göçü durdurmak için Libya kıyılarındaki “istismar ve sömürü sistemini” aktif olarak desteklediği savunuldu. Rapora göre, AB fonları milisler ve kaçakçılarla çalışan yetkililere gidiyor. Ayrıca AB Libya sahil güvenlik sistemine gemi, eğitim ve finansal yar dım sağlıyor. İtalya’ya gelişlerin de AB fonlarının Libya sahil güvenlik sistemine yatırılması sonrasında hızla düştüğü belirtildi. Ancak Af Örgütü’nün raporunda, sahil güvenlik görevlilerinin AB yetkililerinin bilgisi dahilinde insan kaçakçılarıyla birlikte çalıştığı savunuldu. Libya Sahil Güvenlik Örgütü tarafından yakalanan sığınmacılar, gözaltı merkezlerine gönderiliyor. Şu anda bu merkezlerde yaklaşık 20 bin kişinin bulunduğunu söyleyen Af Örgütü, tutukluların yetkililer, kaçakçılar ve milislerin elinde “işkence, zorla çalıştırma, gasp ve cinayete” maruz kaldıklarına dair ifadelerin bulunduğunu belirtti. Putin’in dansı Türkiye’de Sovyetler Birliği’nin mirasçısı Rusya Federasyonu ile ilişkilerde ya ‘kara’ yahut ‘pembe’ tablolar çizmek pek moda oldu. Ya ‘Ruskarşıtı’ yahut ‘Rusçu’ olma halleri ‘doğal’ addediliyor. Birileri, Rusya’yı ‘silah’ olarak görüp ‘Batılılar bize yamuk yaparsa Avrasyacı oluruz, görürler günlerini’ silahını çekmeye hevesli. Birileri ‘Ay, Rusya’ya yakınlaşıyoruz, şimdi otoriter olduk/olacağız’ buyuruyor. Her seferinde bir heyecan dalgası. Aslında belki bir şekilde Soğuk Savaş’tan kalma geleneksel bakışların tezahürü. Türkiye’yi ‘yöneten’ zihniyetin olduğu kadar, ‘yönetemeyen’ zihniyetlerin de sürekli Moskova’dan ‘atımlık barutlar çıkartmak’ gayretleri bitmiyor. HHH Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in son ziyaretinde de durum farklı olmadı. Siyasal İslamcı iktidar, Rusya ile ilişkilerden bağımsız olarak kafa kafaya geldiği Batı’ya Putin’i gösterip ‘rest çekti’. Bu kez alt başlıkta Suriye ve S400’ler, üst başlığa ise ABD Başkanı Donald Trump’ın Kudüs’ü ‘İsrail’in başkenti’ olarak tanıması konuldu ve “Rusya ile aynı sayfadayız” sunumu yapıldı. Karşıt cephe nakaratını tekrarladı. Tuhaf nedensellikler ve tuhaf çıkarımlar. HHH Hakikatte, Putin’in ziyaretinin ‘yakınlaşmayla’ filan alakası yok. Putin bu hafta Rusya’da martta düzenlenecek başkanlık seçiminde adaylığını açıklamadan önce Ortadoğu’da ‘Rus dansı’ yaptı. Bir güne üç ülkeyi sığdıran ziyaretini, Rusya’nın Ortadoğu’daki pozisyonunu ‘pekiştirmek’ üzere gerçekleştirdi. Ankara’nın ‘kanlıları’ Suriye ve Mısır ziyaretin asıl odaklarıydı. Moskova, Suriye politikası fiyasko olmuş Ankara’yı politik çizgisine adım adım çekeli çok oluyor. Geriye Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ne illa ki katılacak olan Suriye Kürtleriyle ilgili dosya kaldı. Akıbetini göreceğiz. HHH Ziyaretin esbabı mucizesi zaten Kudüs değildi. Nitekim Rusya lideri Kudüs konusunda ülkesinin Dışişleri kanalıyla yaptığı açıklamadaki tutumunu tekrarladı. Kudüs’le ilgili ilk açıklamayı da Ankara’da değil Kahire’de Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah el Sisi eşliğinde yaptı. Rus lideri İsrailFilistin meselesinde BM kararları ve uluslararası hukuka atıf yaptı. Öncesinde atılacak adımların ‘yapıcı olmayacağı ve istikrara katkı yapmayacağını’ söyledi. Kahire’de hem Filistin hem Ürdün lideriyle görüşerek ülkesinin olası arabuluculuk konumunu güçlendirdi. Ülkesinin, nisanda Batı Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyarak bu meselede ‘ara formüle’ geçen ilk ülke olmasına rağmen… Putin, zaten Kudüs’ü ‘Müslümanların davası’ olarak görmez, göremez, o sayfada olamaz. Bugün İstanbul’da yapılacak İslam İşbirliği Teşkilatı’nda Müslüman nüfusundan ötürü gözlemci olarak bulunan Rusya’nın ‘birlik’ beklentisi olduğunu hiç zannetmem. Rusya, İsrail’i ‘terör devleti’ olarak görmediği gibi İsrail ile Suriye üzerinde Türkiye’den çok önce geliştirdiği askerisiyasi koordinasyon var. Üst başlığı kenara koyun, Putin’in ziyaretinde ne Türk Akımı, ne Akkuyu, ne S400’lerle ilgili ‘yeni bir şey’ işittik. HHH Aksine Putin’in, Suriye’ye savaştan sonra giden ilk devlet başkanı olarak Hmeymim Üssü’nde Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’la verdiği poz da, Mısır’da işin içinde Libya’nın da bulunduğu ekonomik ve askeri/güvenlik ilişkisinin tesisi çok daha mühim. Hmeymim’de ‘Suriye’den çekilme’ açıklaması önem taşımıyor, aslolan ‘IŞİD’in bir hilafet devleti olarak varlığına son verildiği Suriye’deki zaferi’ sergilenip daimi konuşlanma mesajı. Mısır’da ise dört senedir milyarlarca dolarlık Rus silahı, saldırı jeti ve helikopteri satın almış El Sisi ile hem Suriye’deki ‘çatışmasızlık bölgesi ortaklığı’ pekiştirildi hem de Libya’daki radikal İslamcı teröre karşı ortaklaşılan Kuzey Afrika cephesi için ‘yeni sayfa’ açıldı. O sayfada Akdeniz’de yeni askeri üsler, Süveyş’te özel ekonomik bölge ve yatırım projeleri, nükleer santral ve doğalgaz işbirliği var. Suriye ve Irak’ta IŞİD dosyasının kapanmakta olduğu, İran ve Hizbullah’ın Filistin davası üzerinden İsrail’i ‘hedefe koydukları’ bir dönemde, Rusya politikalarını ‘başrol’ yanılgısından çıkarak izlemek lazım. Saakaşvili serbest Ukrayna’da geçen hafta eski devlet başkanı Yanukoviç bağlantılı kişilerden para alarak hükümete karşı gösteri düzenlediği iddiasıyla gözaltına alınan eski Gürcistan Cumhurbaşkanı ve eski Odessa Valisi Mikhail Saakaşvili çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı. Mahkeme savcının ev hapsi talebini reddetti. Savcılık ise “Temyize gideceğiz. Siyasi şovlara yüz binlerce dolar verildiğini kanıtlamaya hazırız. ABD ve Britanya istihbaratından uzmanları davaya dahil etmeye hazırız” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle