Katalog

Cuma 3 Kasım 2017 TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN haber 7 Öğrencilere umre turu Adana Seyhan’da tüm okullara gönderilen resmi talimatta, Diyanet’in ‘öğrenci, veli ve öğretmenlere özel’ düzenlediği umre turlarının duyurulması emredildi Yeni müfredatla birlikte başlayan eğitimin gericileştirilme tartışması sürerken, pratikte her gün laik eğitime aykırı bir faaliyet daha ayyuka çıkıyor. Adana’nın Seyhan ilçesi, gericileşmenin geldiği noktayı gösteren son adres oldu. Seyhan İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hakan Üstün, 30 Ekim’de ilçedeki okulların yöneticilerine resmi bir yazı yolladı. Sadece devlet okullarının değil ilçedeki özel okulların yöneticilerine de gönderildiği öğrenilen 11095130/10017982014 sayılı resmi yazının konu kısmı ise şuydu: “Öğretmen Öğrenci ve Veliler İçin Umre Turu.” İnternet sitelerinde yok Söz konusu resmi yazıda, “Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 2018 yılında gerçekleşecek olan öğretmen öğrenci ve veliler için umre turu ile ilgili ilgi yazı ve ekleri ilişikte gönderilmiştir. Söz konusu yazının okulunuz öğrenci öğretmen ve velilerine duyurulması hususunda gereğini rica ederim” ifadeleri yer aldı. Yazıda, ek olarak Adana İl Müftülüğü’nün 24/10/2017 tarihli ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 25/10/2017 tarihli yazılarının yer ‘Yasalara aykırı’ Eğitimİş Sendikası Adana Şube Başkanı Galip Reha Ertekin, söz konusu ‘kampanya’nın en başta Anayasa’nın laiklik ilkesine aykırı olduğunu vurguluyor. Ertekin, bu uygulamanın farklı inanç gruplarından öğrenci, veli ve öğretmenlere yönelik bir baskı olduğunun ve tura katılmak istemeyenlerin ‘fişlenme’ korkusu taşıyacağının altını çiziyor. “Öğrencilerimizin ve velilerimizin dayatmacı ve zorlayıcı bu tür yöntemlerle baskı altına alınmasını kabul etmiyoruz” diyen Ertekin, uygulamanın ayrıca Milli Eğitim Temel Kanunu’nun Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı gençler yetiştirme amacı taşıyan 2. Maddesi’ne de aykırı olduğuna işaret ediyor. Konunun takipçisi olacağını belirten Ertekin, bu uygulamaya karşı direnecek veli, öğrenci ve öğretmenlerle de sonuna kadar dayanışma içinde olacaklarını vurguluyor. aldığı belirtilse de bu yazıların içeriğine ulaşılamadı. Öte yandan; Adana İl Müftülüğü’nün, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün ve İlçe Milli Eği tim Müdürlüğü’nün sitelerinde bu konuya dair bir duyuru yapılmaması, umre turunun nasıl bir protokole dayandırıldığı konusunda soru işaretleri yarattı. Diken üstünde bekleyiş TEOG kalkalı 45 gün oldu. 8. sınıflar hâlâ liselere nasıl gireceğini bilmiyor FİGEN ATALAY Liselere giriş sınav sistemi olan TEOG kaldırıldı ama ortada hâlâ bir kaos var. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 15 Eylül’de ‘’Ben TEOG olayını istemiyorum, TEOG’un kaldırılması lazım. Biz TEOG’la mı geldik?’’ demiş, bunu takiben Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz da “Evlatlarımızı yarış atı yerine koyduk. Evlatlarımız büyüyor, büyüdüğünü fark edemiyoruz. Bu sene TEOG uygulanmayacak’’ açıklaması yapmıştı. Erdoğan’ın talimatı ve bu açıklamalarla start alan süreçte TEOG, 2 gün içinde kaldırılmıştı. 8. sınıf öğrencileri ve aileleri, o gün bugündür hayallerindeki liseye nasıl yerleştirileceğini bilmiyor ve yeni sistemin açıklanmasını bekliyor! Temel eğitimden orta öğretime geçişte uygulanacak yeni sistemin önümüzdeki hafta açıklanması bekleniyor. Bir açıklama da yok! TEOG’un kaldırılmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın birkaç model üzerinde durduğu ve yaklaşık bir ay önce çalışmaların tamamlanarak kamuoyuna açıklanacağı öğrenilmişti. Ancak aradan iki hafta daha geçmesine rağmen yeni sistem duyu rulmadı. En son Bakan Yılmaz tarafından bugün açıklama yapılacağına ilişkin haberler de doğru çıkmadı ve öğrencilerin bekleyişi sona eremedi. Konuya ilişkin gazetemize açıklama yapan eğitim uzmanı Hatice Yılmaz, şunları söyledi: “TEOG’un kaldırılmasının üzerinden 1.5 ay geçti. Ancak hâlâ liselere öğrenci yerleştirme sisteminin nasıl olacağı açıklanmadı. Hem 8.sınıf öğrencileri hem de veliler belirli okullara sınavsız yerleştirme yapılamayacağına inandıklarından sınava hazırlanmaya ara vermiyorlar. Okullar ve öğretmenler de öğrencilerinin sınav hazırlığını desteklemeyi sürdürüyorlar. Diken üstünde bir bekleyiş sürüyor. Bir taraftan yaşadıkları belirsizlik her geçen gün eğitim sistemine güvenlerini sarsıyor. Bilindiği gibi böyle kararlar sadece 8. sınıf öğrencilerini ve onların ailelerini değil toplumun neredeyse yüzde 60’ını ilgilendiriyor. Dolayısıyla sistemin bir an önce açıklanması öğrencileri, velileri ve öğretmenleri belirsizlikten kurtarıp çalışmalarına yön vermelerini sağlayacaktır.” Edinilen bilgiye göre, ölçme değerlendirmenin, yani sınavsız bir sistemin mümkün olamaması nedeniyle bakanlık bir türlü yeni model oluşturamıyor, ‘yukarıdan’ onay alamıyor. Sınavların, bir altyapı hazırlığı olmadan kaldırılmasına karşı birçok eylem düzenlendi. Motivasyon yok, kaygılar arttı Geçen yıl ilk TEOG sınavlarının 2324 Kasım’da yapıldığını hatırlatan bir veli, şunları söyledi: ‘’Öğrenciler 45 gündür yeni sistemi bekliyor. Motivasyonlarını kaybetmiş durumdalar, çoğu hiç çalışmıyor. Devlet okulları zaten bırakmış durumda, özel okullar değişik formüller üzerinde çalışıyor. Öğrenciler üzerinde stres çok diye kaldırdılar, şu anki kaygıları belirsizlik nedeniyle çok daha fazla.’’ Şeytanla savaşacak doçent aranıyor Karaman’da bulunan Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi, önceki gün 11 yeni akademisyen alımı için hem üniversitenin resmi internet sitesi üzerinden duyuru yaptı hem de Sabah gazetesine ilan verdi. Üniversitenin çeşitli bölümler için aradığı akademisyenler için istenilen ayrıntılı yeterlilikler ise dikkat çekti. Üniversite yönetimi, İslami İlimler Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü için aradığı yardımcı doçentlik kadrosu için “Kur’an ve Sünnet rehberliğinde şeytanla mücadele edecek insan eğitimi üzerine çalışmaları olmak” şartı getirdi. Kişiye özel ilan YÖK’ün akademik çalışmaların konu ve türlerinin incelenebildiği Ulusal Tez Merkezi verilerine göre üniversitenin aradığı “şeytanla mücadele edecek insan eğitimi” üzerine çalışma yapmış sadece bir akademisyenin bulunması dikkat çekti. Bu kapsamda sadece halen Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde çalışan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Çoban’ın tez çalışması veri tabanında yer aldı. YÖK’ten iptal kararı Üniversitenin bu talebinin sosyal medyada tartışılmaya başlamasının ardından ise akademik çalışmaların konu ve türlerinin incelenebildiği YÖK’ün Ulusal Tez Merkezi internet ‘Şeytana pabucu ters giydirir’ CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, üniversitenin ilginç ilanını Meclis gündemine taşıdı. Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde Havutça, “Kur’an ve Sünnet rehberliğinde şeytanla mücadele edecek insan eğitimi üzerine çalışmaları olmak kriteri nasıl belirlenmiştir?” diye sordu ve “Adrese teslim kadro iddiası gerçekse, ‘şeytanla mücadele edecek insan eğitimi’ konusunda Anadolu’daki tabirle ‘şeytana pabucu ters giydirecek’ bu ilanı hazırlayan akademik kadroyu ödüllendirmeyi düşünür müsünüz?” dedi. sitesi kullanılamaz duruma geldi. Yaklaşık bir saat ulaşılamama durumunun ardından açılan sistemde Çoban’ın tezi de ulaşılamaz kılındı. İlanın çok konuşulması üzerine geri adım atan üniversite, internet sitesinden “01/11/2017 tarihinde Sabah Gazetesinde yayınlanan öğretim üyesi alım ilanı iptal edilmiştir” açıklamasını yaptı. YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın talimatıyla da üniversitenin yayımladığı kişiye özel kadro ilanının iptal edildiği duyuruldu. l ANKARA / Cumhuriyet Velilerin okul yolu isyanı Mardin’in Midyat ilçe merkezinde bulunan ve 800 öğrencinin eğitim gördüğü Selahaddin Eyyubi Ortaokulu’nun bozuk olan 2 kilometrelik yolu, bir türlü yapılamadı. Bu duruma tepki gösteren veliler, öğrencilerin de katılımıyla bir basın açıklaması yaptı. Öğrenci velilerinden Salih Barış, “Bu çocuklar, bu okula geldiğinden beri kışın çamur, yazın toz olduğu için aileler de perişan oluyor. Bir an önce bu yolun yapılmasını istiyoruz” dedi. Velilerden Asya Güler de “Yollarımız asfalt değil, çamur. Kışın çamur; yazın toprak, toz. Yöneticilere sesleniyoruz. Sizden rica ediyoruz, yollarımızı yapın. En azından önümüz kış; malum çamur, toprak demeden çocuklarımız okula gelip, gidiyor. Siz de bu konuya el atarsanız, yolumuzu yaparsanız ciddi anlamda çok mutlu oluruz” dedi. l DHA BAŞSAĞLIĞI Gazetemizin Diyarbakır muhabiri Mahmut Oral’ın babası Selahattin Oral yaşamını yitirdi. Arkadaşımıza ve ailesine başsağlığı ve sabır diliyoruz. C gazetesi çalışanları Tehlikeler, Olasılıklar Gelişmeler ya da gelişmesi planlanan işler dünyada da Türkiye’de de her anlamda risklerin arttığını gösteriyor. Gelişmeler derken kastımız; şu ana kadar olup bitenlerdir. Olup biteni ama aynı zamanda itirazları da içerecek bir tablo çizmeye çabalıyoruz. Güçlenen olasılıkların tartışılması, ihmal edilmesinde yarar olmayan tüm öğeleri içerecek nesnel bir çözümlemenin denenmesinde yarar var. Yapabilir miyiz? HHH Deneriz en azından. Sondan başlayalım; Cumhuriyet yazar ve yöneticilerine yönelik davada arkadaşlarımız bu kez de tahliye edilmediler. Kararın zorlama, hukuka aykırı olduğunu heyetin bir üyesinin karşı oy yazısında görmek mümkün. Özetle; “tutukluluk için hiçbir gerekçe yoktur” deniliyor karşı oy yazısında. Bu gelişmenin yanı sıra FETÖ militan ve yandaşlarına yönelik olduğu söylenen tutuklama dalgaları da sürüyor. Ama yine bugüne kadar olduğu gibi, FETÖ ile ilişkilendirilmesinin saçmalığında hemen herkesin birleştiği Osman Kavala örneği de tıpkı Cumhuriyet davasında olduğu gibi zor kullanma projelerinden vazgeçilmediğini gösteriyor. HHH Bu gelişme, kimi yazarların ve siyaset sahnesinde, başka niyetlerle varlık gösteren spekülatörlerin, “AKP yumuşuyor, ilk yıllarına dönüyor” ya da sık sık yinelenen “Kemalistleşiyor” iddialarının ciddiye alınabilecek tarafı olmadığını gösteriyor. Bu türden dedikoduları bir yana bırakmak, ihmal edilmemesi gereken ipuçlarına bakmak herhalde daha doğru olacaktır: AKP, sırasıyla yerel, genel ve Cumhurbaşkanı seçimleri için “araziyi düzeltme” çabalarına hız verdi. Parti içi tasfiyelerin, muhalefetin kapılarını da zorlayarak sürdürüleceği anlaşılıyor. Amaç; AKP’de iç muhalefet oluşmasını önlemek, muhalif partileri ve hareketleri silahsızlandırmaktır. HHH Bu gelişmeyi önemsemek durumundayız. Muhalefeti silahsızlandırmak demek, seçimler öncesi ana muhalefeti hareket edemez hale getirmek, solu gözaltı ve tutuklama yöntemini daha sık kullanarak devre dışı bırakmaya çalışmak demektir. Bu arada yaratılmak istenen “İyi Parti” şehir efsanesinin de bu planın bir parçası olduğu anlaşılıyor. MHP eriyorsa, baraj altına düşüyorsa, o fonksiyonun bir başkasına devredilmesi, kuşkusuz bunun “herkesi kapsayan sert muhalefet, yeni umut” havasıyla piyasaya sürülmesi doğaldır. Bu projenin gerçekçi olup olmadığı, yerel seçim “sathı mailine” girildiğinde ortaya çıkacaktır. HHH Yerel seçimlerde olası bir yenilgi, oylarda anlamlı bir düşüş AKP’yi ya da daha doğrusunu söyleyelim, liderliği seçimleri ertelemeye yöneltebilecektir. 7 Haziran seçimleri sonrası ortaya çıkan, muhalefeti güçlendirmekten çok iktidarı güçsüzleştiren sonuçların, alışılmamış siyaset yöntemleri kullanılarak 1 Kasım sonuçlarına dönüştürüldüğünü biliyoruz. Alışılmamış yöntemler derken siyasi güç kullanımından söz ediyoruz. Şimdi bu tür bir siyasi güç kullanımı da yeterli olmayacaktır. HHH Bu nedenle de büyük olasılıkla seçimleri ertelemek, erteleme kararının öncesinde ve sonrasında eylemli karşı çıkışları OHAL’in sınırlarını zorlayan uygulamalarla susturmak gerekecektir. Bunun hazırlıklarının yapıldığını, uygulamanın başladığını, AKP’deki iç manevranın öteki siyasi partileri, hareketleri de kapsayacak şekilde genişletilmek istendiğini görüyoruz. Böyle bir ihtimali hesaplamamak, önlem almamak muhalefet için vahim bir hata olmaz mı? Bu arada muhalefetin “hatasız kul olmaz” şarkısını repertuvarından çıkartması, başaramazsa sıradaki nihavend’in “bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin” olacağını hesaba katması gerekecektir. BAŞSAĞLIĞI Eski çalışma arkadaşlarımız Rabia İlknur ve Kadir Sak’ın babaları İsmail Sak’ın vefatını üzüntüyle öğrendik. Arkadaşlarımıza, sevenlerine başsağlığı ve sabır diliyoruz. C gazetesi çalışanları C MY B