04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Cuma 3 Kasım 2017 Prof. Dr. Edhem Eldem, College de France’a seçildi Boğaziçi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Edhem Eldem, Fransa’nın prestijli kurumlarından Collège de France’da Uluslararası Türk ve Osmanlı Tarihi Kürsüsü’ne seçildi. Bu görev kapsa mında beş yıl süreyle konferanslar verecek ve araştırma yapacak olan Eldem, dünyanın müstesna eğitim ve araştırma kurumlarından birine seçilmiş olmayı “büyük bir onur” olarak niteledi. EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK [email protected] 15 Attilâ İlhan Edebiyat Ödülleri açıklandı Roman ödülü Hükümenoğlu’nun şiir ödülü ise Özer’in Attilâ İlhan Bilim Sanat ve Kültür Vakfı’nca düzenlenen ve Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından desteklenen Attilâ İlhan Edebiyat Ödülleri’nin Doğan Hızlan’ın onursal başkanlığında toplanan seçici kurulları geçen günlerde bir araya gelerek ödül sahiplerini belirledi. Roman ödülü ‘Körburun’a Başkanlığını Selim İleri’nin üstlendiği ve Mehmet Eroğlu, Asuman Kafaoğlu Büke, Ülkü Karaosmanoğlu ve aileyi temsilen Ali Cem İlhan’ın yer aldığı Attilâ İlhan Roman Ödülü Seçici Kurulu Can Yayınları’ndan çıkan “Körburun” adlı romanıyla Hikmet Hükümenoğlu’nu, 2017 Attilâ İlhan Roman Ödülü’ne layık buldu. 2017 Attilâ İlhan İlk Roman Vakıf Ödülü ise Do ğan Kitap’tan çıkan “Lakin Bu Bir Masal” romanıyla Jale Şengün’e verildi. Şiir Ödülü Seçici Kurulu, Adnan Özer’i, Everest Yayınları’ndan çıkan “Yol Şarkıları” kitabıyla 2017 Attilâ İlhan Şiir Ödülü’ne oybirliğiyle değer gördü. 2017 Attilâ İlhan İlk Şiir Kitabı Vakıf Ödülü ise Şiirden Yayınları tarafından yayımlanan “İlk Ayrılık” kitabıyla Selenay Kübra Koçer’e verildi. Metin Celal’in başkanlığındaki Attilâ İlhan Şiir Ödülü Seçici Kurulu’nda A. Ali Ural, Haydar Ergülen, Hüseyin Yurttaş ve aileyi temsilen Kerem Alışık yer aldı. Attilâ İlhan Edebiyat Ödülleri töreni 9 Kasım Perşembe günü saat 16.00’da 36. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı etkinlikleri kapsamında, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nin Kınalıada Salonu’nda gerçekleştirilecek. Kore Türkiye edebiyat gecesi Türkiye ve Güney Kore arasındaki diplomatik ilişkilerinin 60. yılında geçen sene Türkiye Seul Kitap Fuarı’na konuk olmuştu. Bu sene ise Güney Kore Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’na konuk oluyor. İstanbul Kitap Fuarı’ndaki etkinliklere katılmak için gelen şair ve yazarlar Beyoğlu’nda yapılacak bir edebiyat gecesinde İstanbullu okurlarla buluşacaklar. 6 Kasım Pazartesi saat 19.00’da Taksim’deki DAM adlı mekândaki edebiyat gecesine Güney Kore’den Son Honggyu, Chun Yang Hee, Ahn Dohyun, Lee SeongBok, Türkiye’den Adnan Özer, Oya Uysal, Yavuz Ekinci ve Arda Kıpçak katılacak. ‘En büyük sorun demokrasi yoksunluğu’ Ahmet Ümit’in ‘Elveda Güzel Vatanım’ adlı romanı şimdi bir çizgi roman uyarlaması olarak karşımızda. Ümit ile çizgilerden Cumhuriyet’e uzanan bir söyleşi yaptık n “Elveda Güzel Vatanım” çiz gi romana uyarlanırken nasıl bir çalışma yapıldı? Siz romanın uyarlamasında biz zat kalem oynattı nız mı? Ya da nere lerin özellikle mu hafaza edilip edile meyeceği konusun EMRAH KOLUKISA da söz sahibi oldunuz mu? Bartu Bölükbaşı merakla takip ettiğim genç kuşak çizerlerden. Roma nın senaryolaşma sürecinde elbette iletişim halindeydik ama asıl metni Bar tu hazırladı. Benim le irtibatı hiç kopar madı. Fakat bu konu da uzman olan oydu. Dolayısıyla asıl karar onun olmalıydı. Çiz gi roman bambaşka bir disiplin, çizerin özgür olması, kendi metnine dair bir senaryo oluştur ması gerekir. Öyle olduğu için de güzel bir eser ortaya çıktı. n Kimin fikriydi bu uyarla ma? Bartu bana eserlerimden birini çizgi roman yapma fikriyle geldi. Tartışmalarımızın sonucunda “El veda Güzel Vatanım”a karar ver dik. Çünkü İttihat ve Terakki çiz gi roman için şahane bir malzeme oluşturuyor. Kahramanlar, hain ler, korkaklar cesurlar, büyük za ‘Cumhuriyetin sorunu...’ n Tam da Cumhuriyet Bayramı coşkusunun yaşandığı günlerdeyiz. 94 yıllık Cumhuriyet şu günlerde nasıl sizce? Yıpranmış mı çok, vaktinden önce, yoksa hâlâ ilk günkü gibi dinç ve geleceği parlak mı? Eğer halk cumhuriyetin kıymetini biliyorsa, bu siyasal rejimi demokrasiyle taçlandırıyorsa o zaman bir anlamı vardır. Cumhuriyetimizin her zaman en büyük sorunu demokrasi yoksunluğu olmuştur. Eğer ülkemizde demokrasi yeterince gelişmiş olsaydı, bugün cumhuriyetle ilgili sıkıntılar olmazdı. Belki de böylesi bir kriz gerekliydi, insanların cumhuriyeti daha iyi anlamaları ve kendi iktidarlarına sahip çıkmaları için. ferler, büyük yenilgiler, toplumsal hayal kırıklıkları, tarihsel dönüşümler. Bir çizgi romanı doyuracak ne varsa hep si İttihat ve Terakki’de mevcuttu. n Bir de şu var tabii: Roman bir hayli hacimli bir kitap. Oysa çizgi roman çok daha ince, çok daha kısa. Sizce okurlar romandan aldıkları tadı bu versiyondan da alacak mı? Öncelikle bir romanla, bir resimli romandan alınan hazların farklı olacağını kabul etmek lazım. Elinizdeki kitap bir roman değil, hikâyeyi çizgilerle anlatan bir eser. Yani bambaşka iki sanat alanından söz ediyoruz. Biri diğerinden üstün değil, birinden alınan tat ötekiyle aynı değil. Ayrıca kitabın tamamının çizilebilmesi çok güç olurdu. Bu tür uyarla ‘Kitaba saldıranlar hüsrana uğrayacak’ n Kitap fuarlarından tatsız haberler geliyor sık sık... Saldırılar, yasaklamalar... Nasıl yorumluyorsunuz bu geçen süreci? Elbette korkunç bir durum. Ülkenin içinde bulunduğu berbat durumun ne yazık ki en bariz kanıtı, kitaba, yazarlara yönelik saldırılardır. Düşünceyi, baskıyla, zorbalıkla bastırmayı amaçlayanlar tarih boyunca başarılı olamadılar, yine olamayacaklar. Kitaba, yazara, düşünen insana saldıranlar elbette ülkemizde de hüsrana uğrayacaklar. Gerilerinde hem kendi adlarına hem ülkemiz adına kocaman bir utanç bırakacaklar... malar doğası gereği sadeleşme ya da belirli bir alana yoğunlaşma isteyen işler. Sadece çizgi için değil sinema ya da televizyon için de geçerli bu. Edebi haz arayanlar romanı okuyacaklar. Resimli roman tadı isteyenler ise elinizdeki kitabı. n Sizin romanlarınız daha önce de benzer uyarlamalara konu olmuştu. Film uyarlamaları özellikle çok konuşuldu... “Bir Ses Böler Geceyi” gibi, “Sis ve Gece” gibi... Ama bu filmlerde senaryoyu hep başkaları yazmıştı. Hiç tereddüt ettiğiniz oluyor mu romanınızı başkasına teslim ederken? Hepsi iletişimle yapılan işler. Eğer doğru iletişim kurmuşsanız ve taraflar birbirine güveniyorsa, sonuç genelde olumlu oluyor. İletişim dediğim şeyin içinde, aslında disiplinlerin de birbirleriyle kurduğu iletişim de var. Sinema ile roman, çizgi ile hikâye neden daha çok beraber olmasın? Ayrıca yapılan film benim eserim değil, yönetmen kimse onun eseri. Ben sadece o eserin oluşmasına kaynaklık eden romanı ya da hikâyeyi veriyorum. Film başarılı olursa, benim romanımın değeri artmıyor, başarısız olursa da azalmıyor. Ama başka sanat alanlarında yeni eserlerin çıkmasına neden olmak beni mutlu ediyor. Nitekim “Ninatta’nın Bileziği” eserimden uyarlanan olan “Ninatta” operası da bu eserlerden. 2 Aralık 2017’de dünya prömiyerini yapacağız bu opera eserinin ortaya çıkışına kaynaklık etmek, bir yazar için çok büyük bir onur. Fotoğrafın Ozanı hayata veda etti Dünyaca ünlü fotoğ rafın yanı sıra şiir yazar ve çeviri raf sanatçısı Lüt ler yapardı. Türk fi Özkök önce çe ve İsveççe ya ki gece İsveç’in yımlanmış şiir ki başkenti Stoc tapları da bulunan holm’deki evinde Lütfi Özkök, 1949 hayata veda etti. yılında Sorbonne 94 yaşındaki usta fotoğrafçı baş Lütfi Özkök Üniversitesi’nde öğrenciyken sı ta Nâzım Hikmet olmak nıf arkadaşı İsveçli An üzere birçok ünlü ismin neMarie ile evlenerek portrelerini çekmiş ve 1950’de İsveç’e yerleş eserlerindeki estetik dü mişti. Özkök, 2002 yılın zeyin yüksekliği nedeniy da İsveç Bakanlar Kuru le “fotoğrafın ozanı” ola lu kararı ile ülkenin kül rak anılagelmişti. 1951 türüne yaptığı değer 2001 yılları arasında No li katkılar nedeniyle İllis bel Eedbiyat Ödülü kaza Quorum Meruere Labo nan yazarların 32’sinin res (Çalışmalarıyla Hak portresini çeken Özkök, Edenler) ödülünü almıştı. “Nobelin portrecisi” ola 2009’da da İsveç’te ”Yı rak da tanınırdı. Yakla lın İsveçlisi” seçilen Lüt şık 1500 yazarın portre fi Özkök hayata veda etti sini çeken Özkök, fotoğ ğinde 94 yaşındaydı. Nâzım Hikmet’in son yıllarında şairin portrelerini çeken Lütfi Özkök hayata veda etti Akasya Sohbetleri’nin konuğu Emre Kongar Akasya Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Türk toplumbilimci, gazetemiz yazarı Prof. Dr. Emre Kongar olacak. 8 Kasım Çarşamba günü, saat 15.00’te Akasya AVM “Food Court Lounge”da ziyaretçilerle buluşacak olan Kongar, Türk toplum yapısını mercek altına alacak. “Türkiye’nin Toplumsal Yapısı” adlı ki tabıyla Türk Dil Kurumu Bilim Ödülü’nü, “Toplumsal Değişme Kuramları ve Türkiye Gerçeği” adlı kitabıyla Sedat Simavi Vakfı Sosyal Bilim Ödülü’nü, “21. Yüzyılda Türkiye” adlı kitabıyla Aydın Doğan Bilimler Ödülü’nü alan Prof. Dr. Kongar, Türk toplum yapısı hakkındaki araştırmalarını aktaracağı söyleşisinde yaşadığımız topluma ayna tutacak. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle