04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 27 Kasım 2017 2 Çalışan anneler etüt istiyorKuaİkllçükaıpolralkşenıulra‘liÇl’maiohrıdcytuiaoykracı Etüt eğitim merkezlerinin kapatılması çalışan anneleri çok zor durumda bıraktı. 07.3019.30 arası hizmet verdikleri için annebabaların rahat çalışmalarına olanak sağlayan bu merkezlerin yerine ilkokullarda başlayan “okul etütleri” ise 16.40’a kadar açık oldukları için işe yaramıyor. Veliler, etüt eğitim merkezlerinin, çalışan annebabaların sorununa çözüm bulunmadan, seçenek üretilmeden kapatılmasına tepki duyuyor. Sevgi Sönmez, çalışan anne olarak etüt merkezinin kurtarıcı olduğunu belirterek, “Çünkü çalışan annelerin en büyük sorunu çocuklarını evde bıraktıklarında akıllarını da evde bırakmalarıdır. İşinize konsantre olamazsınız. Esnek çalışma saatlerine uyum sağlamanız çok zordur’’ dedi. Etüt eğitim merkezlerinin tüm bunların yanı sıra çocuklar için sosyal bir ortam sağladığını, öğretmen desteğiyle ödevlerin yapıldığını anlatan Sönmez, şöyle devam etti: *Bu kadar çok avantajı sayesinde her tür alternatifin önüne geçen bir seçenekti tüm çalışan anne ve babalar için. Diğer alternatiflerin hiçbiri zaten bana uymuyordu. Etütlerin kapatılması ve alternatif olarak yalnızca okullarda açılan iki saatlik etütlerin gösterilmesi, bu kararları alanların bu ülkede insanların hangi şart Sevgi Sönmez’in, küçük kızını güvenle bırakacağı bir etüt merkezi yok. larda çalıştığına dair en ufak bir fikirleri olmadığını açıkça göstermektedir” dedi. Çözüm üretilmiyor Çalışan annebabalar için çocuk bakımı ve eğitiminin ciddi bir sorun olduğuna dikkat çeken Hande Durna, şunları söyledi: “Bu konu, bir hak olan eğitimin giderek metalaştırılması ve bilimsel içeriğinden arındırılması ile de yakından ilgili. Kamusal bir hakkın, anne babaların bireysel çabalarına dönüştürülmesi gibi akıl almaz bir du rumla karşı karşıyayız. Eğitimin ve bakımın, bir kamu hizmeti olmaktan çıkartılmasının yanında bu konuda hizmet veren kurumların kapatılması da cabası. Kızımın gittiği etüt merkezinin kapatılması nedeniyle bir çözüm aramak için gittiğimiz Milli Eğitim Müdürlüğü’nden aldığımız yanıt bu konuda bireysel çözümler bulmamız gerektiği oldu. Kızım 4. sınıfa gidiyor ve bize bu öğretim yılı başından beri şu soruları soruyor: İnsan Hakları dersinde öğrendiğime göre eğitim benim anayasal hak kım. Ben bu hakkımı neden alamıyorum? Etütümü kapatan Milli Eğitim kapatmayı biliyor ama neden bir çözüm üretemiyor?” Merdiven altı kurumlar Ayşe Akşit, ilk çocuğunu etüt eğitim merkezi sayesinde rahat büyütmüş. Akşit, o yılları ve ikinci çocuğuyla yaşadığı sıkıntıları şöyle anlattı: “Çocuğumu sabah 7.30 gibi etüte bırakıyordum. Onlar okul saatinde okula götürüyorlar sonra öğle yemeği için alıp yemek yediriyorlar vb. Okul sonrasında da okuldan alıp dersleri ve diğer sosyal faaliyetlerini yaptırıyorlar. Ben akşam 18.30 civarı almaya gidene kadar güvenli ve sıcak bir ortam sunuyorlardı. İlk çocuğumu bu sistem ile büyüttüm. Ne yazık ki ikincisinde bu sistem çalışmamaya başladı. Çünkü etüt merkezleri kapatıldı. Alternatif olarak önerilen sistem ise okullarda saat 16.40’a kadar düzenlenen okul etütleri. Sabah erken bırakmamız gerekiyor sorununa çözüm yok. Aksam etüt sonrası ne yapacağız sorununa çözüm yok. Sömestri ve yaz tatillerinde ne yapacağız sorununa çözüm yok. Benim gibi çalışan anneler merdiven altı çalışan kurumlara ya da okullardaki etüt merkezlerine mecbur ediliyor. Devlet okullarındaki fiziki koşullar çocukların uzun saatler boyunca okulda kalmaları ve bakılmaları için uygun değil.” Çocuk parkının altına otopark İzmir ‘iyilik’te buluşacak İzmir’de binlerce gö nüllü, engellilik temasıyla “iyilik” için buluşacak. 2 Aralık’ta Gündoğdu Meydanı’nda buluşacak olan gönüllüler, hep birlikte çeşitli etkinlikler düzenleyecek. Yaklaşık 50 sivil toplum kuruluşu ve gönüllüler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin katkıları ve Yaşar Üniversitesi’nin organizasyonuyla bir araya gelecek. Yaşar Üniversitesi Sosyal Sorumluluk Programı Koordinatörü Kevser Çimenli, geçen yıl iyilik mesajlarının 2 bini aşkın kişiye ulaştığını, “iyilik ormanı” kurulduğunu belirterek, “Amacımız iyilik hareketinin yalnızca İzmir’de değil tüm ülkeye yayılması ve insanların herhangi bir sebep beklemeden iyilik yapıp iyilikte buluşması. Tüm İzmirlileri ve ülke genelindeki iyilikseverleri iyilik yapmaya ve bu iyilikleri başkalarına da örnek olması için #iyiliktedeengeltanımam #izmirdeiyilikvar etiketlerini kullanarak sosyal medyada paylaşmaya davet ediyoruz” dedi. Evsizlere battaniye veren, sokak hayvanlarını doyuran, bir yaşlının evini temizleyen, huzurevinde konser veren gönüllüler, sosyal medyada, yaptıkları iyilikleri paylaşarak, farkındalık yaratmaya çalışacak. HAZAL OCAK İstanbul genelinde parklar ve okullar gibi birçok alanın altına otopark yapımı projesi şimdi de Kâğıthane’yi vurdu. Kâğıthane’nin nadir yeşil alanlarından biri olan Harmantepe Çocuk Parkı’nın altına katlı otopark yapılacak. Teklif İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi’nde oyçokluğuyla kabul edildi. İstanbul geneli 100 bin araç kapasiteli yeni araç park alanları planlaması kapsamında Kâğıthane Belediyesi Harmantepe Çocuk Parkı’nın altına “Yeraltı Katlı Otopark” yapılması için İBB Meclisi’ne geçen hafta bir teklif geldi. Teklifte parkın açık ve yeşil alanlar fonksiyonunun korunarak zemin altının da otopark olarak düzenlenmesi istendi. 1800 metrekarelik alanda çocuk parkı bulunuyor. Parkın yakın çevresinde başka yeşil alan görünmüyor. Otopark yapımına gerekçe olarak “bölgede otopark ihtiyacının çok fazla olmasına karşılık ihtiyaca cevap verecek kapasitede otopark alanının bulunmamasından dolayı” ihtiyaç duyulduğu belirtildi. Teklife Yeşil Alanlar Müdürlüğü, Otoparkın bir tehlikesi de parkın etrafındaki araç trafiğini artıracak olması. Okulların altına da yapılacak İBB Meclisi’de geçen mayıs ayında Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı okullarda, arsaları uygun olanların zemin altlarının otopark olarak kullanılması için protokol teklifi gelmişti. Teklife göre, uygun olan okullar yıkılacak ve zeminaltı otoparkla birlikte yeniden inşa edilecek. Protokolün amacı ise İstanbul’un otopark ihtiyacının giderilmesiydi. CHP Grubu, çocukların güvenliğinin sağlanamayacağı gerekçesiyle teklife karşı çıkmış ancak teklif AKP’li meclis üyelerinin oylarıyla kabul edilmişti. “İstanbul için otoparkların elzem bir ihtiyaç olduğunu” belirterek en az 1 veya 1 buçuk metre toprak derinliğinin bırakılması şartıyla olumlu görüş bildirdi. Teklif CHP’li meclis üyelerinin “ret” oyuna karşın AKP’li meclis üyelerinin oylarıyla kabul edildi. l İSTANBUL Çocuklara ‘Dijital Dünya’ Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) çocukların temel dijital becerilerini güçlendirmek amacıyla “Algo Dijital” programını başlatıyor. Google.org desteği ile hayata geçirilecek olan proje, algoritmik düşünme, dijital okuryazarlık ve blok temelli kodlama/programlama gibi uygulamaların eğlenceli bir dille aktarılmasına dayanıyor. Çocuklar algodijital.com’da ücretsiz olarak dijital dünyada buldukları bilgileri eğlenceli bir oyunla öğrenirken TEGV’in etkinlik noktalarındaki bilişim odalarında farklı oyunlar ile dijital dünyayı doğru şekilde anlayabilecekler. Çocukların temel dijital becerilerini ilköğretim çağında kazanmasını amaçlayan proje, 614 yaş aralığındaki çocukların gelişimine katkı sağlayacak. haber EDİTÖR: FİGEN ATALAY TASARIM: EMİNE BİLGET ONLARCA YILDAN SONRA Ali Arda ve eşi Ceyda Arda. Fedakâr eşinin böbreğiyle hayata döndü “Eşimle bir ömrü paylaştık şimdi böbrekleri de paylaşıyoruz...” Yıllarca böbrek hastalıklarıyla mücadele için eğitimler verip sahada çalı Bağış şan Türk Böbrek Vakfı’nın (TBV) Mütevelli Heyet Üyesi ve Tekirdağ Diyaliz Merkez çok az leri Koordina törü Ali Arda (60) bir anda kendini işin hasta tarafın da buldu. Böb SİBEL BAHÇETEPE rek yetmezliği teşhisi ko nulan Ali Ar da eşi Ceyda Arda’dan nak ledilen böbrekle tekrar ya şama bağlandı. Arda, “Yılla rımı böbrek hastalıklarıyla mücadele için adadım ama sonunda ben de böbrek has tası oldum. Eşimle bir ömrü paylaştık şimdi böbrekleri de paylaşıyoruz” dedi. Ameliyatı gerçekleştiren Memorial Hizmet Hastanesi Üroloji ve Böbrek Nakli Uzmanı Op. Dr. Mert Altınel ve Op. Dr. Serkan Akıncı, şunları söyledi: “Türkiye’de ne yazık ki yeterli bağış olmadığı için kadavradan organ nakli çok az gerçekleşiyor. Nakiller daha çok akrabalar arasında canlıdan canlıya yapılıyor. Ceyda Hanım böbreğini İlk sinyal: Tansiyon Ali Arda, yıllar önce Suudi vererek eşinin hayatını kurtardı. Böbrek yetmezliği Arabistan’da geçir bazen tipik diği trafik kazasın belirtilerle bazen dan sonra yüksek de sessizce tansiyonu olduğu gelebiliyor. En nu öğrendi. Hastalı küçük işaretin ğının böbrek sağlığı bile dikkate üzerindeki etkisini alınması ve bu bildiği için ilk baş konuda uzman larda bunu önem Mert Altınel seyen Arda, günlük bir doktora başvurulması koşuşturmanın içinde dok hayati önem taşıyor.” tor kontrollerini aksatma ya başladı. Baş ağrıları için da, şöyle devam etti: “Yıl doktora sormadan ilaç aldı larca böbrek hastalıkları ğını ve bunun bir alışkanlık na karşı çalıştım. Yüzlerce haline geldiğini anlatan Ar kez bu konuda eğitim ver da, “Yüksek tansiyonumun dim, diyaliz merkezimizde olduğunu öğrendiğimde çok ki hastalarımızla aile gibiy şaşırdım. Çünkü yüksek dik. Kendimi bir anda ola tansiyonun hiçbir etkisini yın hasta kısmında buldum. hissetmedim. Belki de bun Böyle bir şey beklemiyor dan dolayı ihmal ettim. Yıl dum. Her şey yolunda gi lar sonra kontrol için dokto diyordu işim, meşguliyet ra gittiğimde idrarımda pro lerim, ilgilenmem gereken tein kaçağı belirlendi yani şeyler vardı. Öte yandan vü ben de artık böbrek hasta cudum alarm vermeye baş sıydım” dedi. ladı. Sabah kalktığımda vü ‘Bir şey olmaz dedim’ cudumda ödem oluşmaya başladı, ayaklarım şişti. Arda’ya 9 yıl önce böbrek Kendimi sürekli yorgun ve biyopsisi yapılmasına ka halsiz hissediyordum. Ayak rar verildi. Biyopsi sonucun kabı numaram bile bir nu da, sorunun yalnızca yük mara büyümüştü. Bu has sek tansiyona bağlı olma talığın ihmale gelmeyeceği dığı Arda’nın çocukluğun ni bildiğim halde, kontrolle da ya da daha sonra farkı ri aksattım, tuzdan vazgeç na varmadan böbrek rahat medim, en küçük bir ağrı sızlığı geçirdiği ortaya çıktı. da ağrı kesicileri bilinçsizce Tansiyon ve kreatin değer tükettim, günde 12 bardak leri takibe alınan Arda, di suyu zorla içtim, aslında ka yet ve ilaç tedavisine başla çınılmaz sonu kendi kendi dı. “Bana bir şey olmaz” di me hazırladım. Bu duruma ye düşündüğünü anlatan gelen hasta için artık son Arda, kendisini iyi hissetti iki çıkışa varmıştım. Diyaliz ği için zaman zaman diye ya da organ nakli.” tinde ve ilaçların kullanılmasında kaçamaklar yaptı Tereddütsüz ğını söyledi. Eşi Ceyda Arda ise ‘Ayaklarım büyüdü’ “Ali’nin diyaliz ya da böbrek nakli konusunda karar ver Yapılan son tahlillerin mesi gerekiyordu. Benimle de böbreklerindeki rahat uzun uzun konuştu ama ben sızlığın ilerlediği görülen hiç tereddüt etmeden böbre Arda’ya doktorları diyaliz ğimi vermek istediğimi söy ya da böbrek nakli için ha ledim. Onun diyalize girme zırlıklı olmasını söyledi. Ar sini istemedim” dedi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle