24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 18 Ekim 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL / ASLAN YILDIZ TASARIM: ZARİFE SELÇUK ‘Önce ağzını yıka...’ haber 5 CHP lideri, Erdoğan’ın Ecevit’e yönelik sözlerine sert yanıt verdi. Kılıçdaroğlu, ABD’deki lobilere ödenen yaklaşık 77 milyon doları da gündemine aldı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın merhum Başbakan Bülent Ecevit’e yönelik sözlerine “Önce sen ağzını bir yıka, ondan sonra Ecevit’i ağzını al” dedi. Kılıçdaroğlu’nun partisinin grup toplantısındaki konuşmasından satırbaşları şöyle: Baykal, demokrasiye bağlılığın ismi: Dualarımız onunla. Baykal bir kararlılığın ismidir, demokrasiye bağlılığın ismidir. Askeri darbe dönemlerinde dahi hapse girerken demokrasiyi katıksız savunmuş biridir. Sağlığına kavuşacak ve bizimle olmaya devam edecektir. Bozulmuş kararın tutukluluğu olur mu?: Berberoğlu, olmayan bir suçtan casusluk iddiasıyla karşı karşıya. “25 yıl hapis yatsın” diye karar verildi. Üst mahkeme bozdu ama kendisi yine hapiste. Bozulmuş kararın tutukluluğu olur mu? Yargının adalet bağlarında ciddi bir ivme kaybettiğini biliyoruz. Adalete olan güvenin düştüğünü görüyoruz. Bunu ben değil, yargı camiasının tepesindeki yargıçlar söylüyor. Yargıyı yeniden ayağa kaldırmak yargının görevi. Eğer olmayan suçtan biri hâlâ hapisteyse, onu dışarı çıkarmak benim değil yargının görevidir. Önce ağzını yıka sonra Ecevit de: Rahmetli Ecevit, gerek siyasete başladığında gerek genel başkan, gerek başbakan olduğunda hep halktan, ülke çıkarlarından yana politikalar oluşturmuştur. “Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen” diyen Ecevit’tir. Kıbrıs’ta soydaşlarımız katledilirken tüm baskılara rağmen barışı sağlayan kişidir. Ambargo sürecinde dik duran kişidir. Afyon üreticilerine sahip çıkmıştır. Milli olmaya özen göstermiştir. Ama siz Cumhurbaşkanlığı koltuğunda otururken yaşlılığını istismar ederseniz, dil uzatırsanız, “dur” deriz. Önce sen ağızını bir yıka, ondan sonra Ecevit’i ağzına al. Her gece ayrı oda: ‘Türkiye Cumhuriyeti kabile devleti değil’ diyor. Zaten değil, olmaz. Ama sen Türkiye’yi kabile devleti yapmak için mücadele ediyorsun, biz de sen kabile devleti yapma diye mücadele ediyoruz. Kabile devleti dış dinamiklerin savurduğu devlet demek. Başkalarının oyuncağı olursunuz. İsrafa, görüntüye düşkün devlettir. 1100 yataklı saray yaptıracaksın yetmeyecek Marmaris’te 350 odalı yazlık yaptıracaksın. Millet aç sen sarayda yaşayacaksın. Ve her gece ayrı odada yatacaksın, korkudan. Yasakların, 9 milyon yoksulun olduğu ülkede demokrasiden söz edilemez. Meclis Başkanı’ndan tık yok: Kabile devletinde kabile reisi vardır, talimat verir herkes uyar. “Bu kanun isteseniz de istemesiniz de çıkacak” diyor. Kabile reisi diyorum çünkü Meclis Başkanı’ndan tık yok. “Burası TBMM, kimse iradesine müdahale edemez” demiyor. Reisin burada elemanları var milletvekileri adı. Hiçbiri “Tamam reis oldun, müsaade et bizim de irademiz var, neden irademiz adına konuşuyorsun” diyemiyorlar. Kimse Cumhurbaşkanı diyemez: Amerika’yla ilişkilerini düzeltemek için lobi şirketlerine dünyanın parasını verdiler. Hepsini kuruşu kuruşuna çıkardık, 76 milyon 965 bin 507 dolar. Yaklaşık 77 milyor dolar para, lobi şirketlerine ödendi. İlişkiler düzeldi mi? Hayır, “Lobi şirketleri de beni kandırdı” diyecek. Cebinden mi ödedin? Hayır. Fakir fukaranın parasından ödedin. Bir kabile reisi kandırılıyorsa o kabileyi yönetemez. O kişiye kimse bu ülkenin Cumhurbaşkanı diyemez. Masraflar çiftçiden: Meclis’te torba yasa görüşülüyor. Bir maddesiyle 3 mobil telefon şirketinin 5 milyar TL’lik borcu silindi. Bunlar kâr ediyor ama devlete ödemeleri gerekeni ödemiyorlar. Masraflar çiftçiden alınıyor. Çifçinin borcu 4 milyar 300 milyon TL. l ANKARA / Cumhuriyet BAŞBAKAN YILDIRIM’LA KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞTÜ ‘Her şeyi söyledim’ AYŞE SAYIN CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Binali Yıldırım’la yaklaşık 1.5 saat baş başa yaptığı görüşmeye ilişkin, “Aklınıza gelebilecek her şeyi konuştuk. Aklınıza gelebilecek her şeyi söyledim, ama her şeyi” değerlendirmesini yapmakla yetindi. Görüşmenin içeriğine ilişkin bilgi vermeyen Kılıçdaroğlu, “Gülmen ve Özakça’nın durumuna ilişkin olumlu bir yanıt alabildiniz mi?” sorumuza, “Başbakan bana bir not verdi, ama henüz bakmadım” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, geçen haziran ayında, OHAL KHK’leri ile ihraç edilen ve tutuklu olmalarına rağmen açlık grevinde 223 günü dolduran Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için “mektup yazdığı” ve görüşme talebinde de bulunduğu Başbakan Binali Yıldırım’la dün buluştu. Yıldırım, partisinin grup toplantısı öncesinde gazetecilerin görüşme içeriğine ilişkin sorularına “Gündem yok, ucu açık, memleket meselelerini konuşacağız” açıklaması yapmakla yetindi. Yıldırım’ın Meclis’teki makamında ger Kılıçdaroğlu, Başbakan Yıldırım’la yaptığı görüşmenin içeriğine ilişkin ayrıntı vermedi ancak “Aklınıza gelebilecek her şeyi söyledim, her şeyi” vurgusu yaptı çekleşen görüşme baş başaydı ve tahminlerin de ötesinde 1.5 saat sürdü. Görüşme sonrasında ayaküstü görüştüğümüz Kılıçdaroğlu, ayrıntı vermedi, ancak “Aklınıza gelen her şeyi konuştuk. Her şeyi söyledim, her şeyi...” yanıtını verdi. Randevu talebinin asıl unsuru olan Gülmen ve Özakça’nın durumuna ilişkin “olumlu bir yanıt aldınız mı” sorumuz üzerine ise “Başbakan bir not verdi ama henüz bakamadım” dedi. İstinaf mahkemesinin mahkumiyet kararını bozduğu İstanbul milletvekili Enis Berberoğlu’nun tahliye edilmemesi, Kuzey Irak, İdlib, OHAL’in uzatılması konuları dahil hemen her konudaki sorulara Kılıçdaroğlu, bir kez daha “her şeyi” yanıtını verdi ama hiçbir de taya girmedi. Kulislere yansıyanlara göre Kılıçda roğlu, Gülmen ve Özakça’nın tutukluluk durumunun gözden geçirilmesi ve işe iadeleri için de OHAL Komisyonu’nun bu dosyaları öne almasını talep etti. Berberoğlu’na verilen cezayı bozan istinaf mahkemesi kararını da anımsatan Kılıçdaroğlu’nun, hala tahliye edilmemesi konusundaki sitem ve eleştirilerini iletirken, yargının keyfi uyulamalarından örnekler verdiği de gelen bilgiler arasında. Görüşmede OHAL’in yarattığı tahribatı, örnekleriyle anlatan Kılıçdaroğlu’nun, OHAL KHK’lerinin Meclis’e getirilmesi gerektiğine kuvvetli vurgu yaptı. Kaçırılan askerler Görüşmede bir başka gündem maddesi ise, geçen günlerde kendisini de ziyaret eden PKK, tarafından kaçırılan asker ve polis ailelerinin durumu oluşturdu. Kılıçdaroğlu, ailelerin yaşadığı mağduriyetler ve devletin kendilerine yeterince sahip çıkmadığı yönündeki şikayetlerini de Yıldırım’a aktırdığı öğrenildi. l ANKARA ‘Kindarlık rejimi’ AKP’nin MHP ile beraber parlamento çoğunluğuna sahip olduğunu söyleyen Baydemir, ‘Neden OHAL’e ihtiyaç duyuyorsunuz’ diye sordu HDP Sözcüsü Osman Baydemir, olağanüstü hal (OHAL) ile yeni bir devlet nizamı kurulmak istendiğini belirterek, “Bu hukuk değil, bunun adı kindarlık rejimidir” diye konuştu. HDP grubunda konuşan Baydemir, “Parti sözcümüz artık özgür. Artık olması gereken yerde olacak. Parti sözcüsü bayrağını Ayhan Bilgen’e devredeceğim” dedi. AKP’nin MHP ile yaptığı koalisyonla birlikte Meclis’te 367 sandalyeye hükmettiğini belirten Baydemir, AKP’nin çoğunluğa sahip olmasına karşın neden OHAL’e ihtiyaç duyduğunu sordu. Baydemir, şunları dile getirdi: “Neden parlamentoyu işlevsiz hale getiriyorsunuz? Bugüne kadar OHAL kapsamında terör örgütleri dışında kimse zarar görmemiştir diyor. Yalan! Demokratik zemin içerisin Zana için hazırlık komisyonu kuruldu TBMM Anayasa Adalet Komisyonu’nda, HDP’li Leyla Zana’nın “ant içmeden, 212 birleşime katılmadığı gerekçesiyle vekilliğinin düşürülmesine” ilişkin dosyayla ilgili hazırlık komisyonu kuruldu. Karma Komisyon Başkanı Mustafa Şentop, hazırlık komisyonunun hazırlayacağı rapor üzerinden bir görüşme yapacaklarını söyledi. de savunabilecekleri bir uygulamaları kalmadı. 113 bin insan ekmeğinden edildi. Rızkı veren Allah’sa sen neden insanları açlıkla terbiye etmeye çalışıyorsun. Bu hukuk değil, bunun adı kindarlık rejimidir. OHAL rejimiyle yeni bir devlet nizamı kuruluyor.” Erdemliler hareketi olarak yola çı kan AKP’nin artık rantiyeciler partisine dönüştüğünü belirterek, “Cami avlusunda ihale pazarlığı yapan bir siyasi partiyle karşı karşıyayız. Bütün bu kirlenmeyi, kaybetmişliği gizleme aracı olarak çareyi içeride ve dışarıda savaş politikalarıyla arıyorlar” dedi. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın tutuklama gerekçeleri arasında yargılamaya gelmemesinin de gösterildiğine işaret eden Baydemir, “Yalan! 348 gündür Demirtaş’ın tutuklu olduğu dosyada yargılama yapılmıyor” dedi. 7 Aralık’taki duruşmada Demirtaş’ın SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katılabileceğini de belirten Baydemir, “Yargılamanın olmasını da istemiyorlar. Çünkü Demirtaş’ın yargılanan değil, yargılayan olacağını çok iyi biliyorlar” değerlendirmesinde bulundu. l ANKARA / Cumhuriyet ABD’DE SARRAF DAVASINDA SAVCI BERMAN, ATİLLA’NIN BAŞVURUSUNA AĞIR SUÇLAMALARLA İTİRAZ ETTİ ‘Çarkın doğrudan ve bilerek içinde’ ABD’de Rıza Sarraf davasında, geçtiğimiz Mart ayından beri tutuklu olarak yargılanan Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın davasının düşürülmesi konu sunda hakim Richard Berman’ın savcılığa verdiği itiraz süresi önceki gün doldu. İtiraz süresinin Mehmet Hakan Atilla son gününde sav cılıktan Atilla’nın hakkındaki suçlamaların düşürülüp davasının sonlandırılmasıyla ilgili yaptığı başvuruya ağır suçlamalarla itiraz geldi. Savcılık 30 sayfalık itiraz başvurusunda, Atilla’nın davasının Sarraf’ın kurduğu dolandırıcılık çarkının doğrudan ve bilerek içinde yer aldığı gerekçesiyle dosyasının düşürülemeyeceğini bildirdi. Atilla’nın Sarraf’tan ayrı yargılanma talebinin de reddedilmesi gerektiğini savundu. Atilla’nın, İran’a uygulanan ABD ambargosunun delinmesi için suç şebeke sinin içinde olduğu için yabancı bir ülke vatandaşı bile olsa hakkında soruşturma başlatılıp ABD’de yargılanabileceği belirtildi. ‘Bakanlar’ vurgusu Savcılık tarafından yapılan son başvuruda “Türk Hükümetinin bakanlarına verilen rüşvetle suç örgütünün planları kolaylaştırıldı“ ifadesinde bakanların çoğul olarak kullanılması dikkat çekti. Eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan hakkında hazırlanan iddianamede, eski bakan, aldığı rüşvet karşılığında suç şebekesinin işinin kolaylaştırmakla suçlanmıştı. Savcılık, Atilla’nın komploculara, işvereni Türkiye Halk Bankası A.Ş. aracılığıyla bilerek yardım ettiğini öne sürdü. Savcılık bir kamu bankası olan Halkbank’ın bir taraftan ABD’yle normal ilişkilerini sürdürdüğünü, diğer taraftan da İran’ın milyarlarca dolarlık petrol gelirini elde etmesi için ilişkide bulunduğu kuruluşların işlemlerini kolaylaştırarak ikili oynadığını iddia etti. l Haber Merkezi Baykal’ın beyin enfarktüsü ve buna bağlı beyin ödemi ciddiyetini koruyor. Beyin koruma tedavisi ve cihazla solunum desteği verliyor. Baykal’ın bilinci kapalı. Baykal’a üçüncü müdahale OZAN ÇEPNİ Eski CHP Genel Başkanı ve eski Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ın önceki gün kaldırıldığı İbni Sina Hastanesi yoğun bakımında tedavisi devam ediyor. İlk gün beyin ana damarındaki pıhtının giderilmesi için yapılan müdahalenin ardından dün sabah ve akşam olmak üzere iki müdahale daha gerçekleştirildi. Baykal, akşam saatlerinde dinlendirilmek için uyutuldu. Ateşi yükselen Baykal için dün sabah saat 08.30’da yapılan kontrol tomografisininin ardından yeniden ameliyat kararı alındı. Yapılan incelemelerde Baykal’ın beynindeki basıncın yükseldiği ve kanama durmasına karşın oluşan ödemle hasarın sağlam dokulara zarar vermemesi için operasyonla müdahale noktasına gelindi. Yaklaşık 2 saat süren operasyonun ardından Baykal’ın beynindeki ödemin boşaltıldığı belirtildi. Baykal’a sabah gerçekleşen ameliyat sonucu yara kenarında oluşan kan birikintisi nedeniyle akşam saatlerinde yeniden müdahale edildi. Steril ortam gereği ameliyathanede gerçekleştirilen operasyonda sabahtan kalan birikinti temizlendi. Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş “4872 saatte beklediğimiz olası komplikasyonlar vardı. Deniz Bey de maalesef bunlar kanama ve ödem olarak en üst düzeyde gerçekleşiyor. Kendisine yoğun bakımda yoğun tedavi uygulanıyor. Solunum ve beyin desteği sağlanıyor. Kendisi uyutuluyor” dedi. Baykal’ın hayati tehlikesinin devam ettiğini vurgulayan İbiş, “İyileşme süreci kısa süreli olacak gibi görünmüyor. Şu an uyutuluyor ve bilinci kapalı” ifadelerini kullandı. CHP’den nöbet Akşam saatlerinde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve kurmayları hastaneye gelerek bilgi aldı. Hastaneye ayrıca AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve Mehdi Eker de ziyarette bulundu. TBMM’de OHAL’in 5. kez uzatılmasına ilişkin görüşmelerin ardından yaklaşık 50 CHP milletvekili hastaneye geldi. CHP milletvekili Barış Yarkadaş, milletvekillerinin Baykal için hastanede nöbet tutacaklarını açıkladı. l ANKARA aBD’li heyet ankara’da Cohen geldi tutuklunun eşi ve oğlu çıktı Vize krizinin ardından Ankaraya gelen ABD’li heyet ilk temaslarına dün Genelkurmay Başkanlığı’nda başladı; eşzamanlı olarak da ABD Başkonsolosluğu’ndan Başsavcılık tarafından ulaşılamadığı söylenen çalışanın gözaltındaki eşi ve oğlu serbest bırakıldı. ABD Dışişleri Bakanlığı’nda Türkiye dosyasından sorumlu olan Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Jonathan Cohen başkanlığındaki heyet dün Genelkurmay Plan Prensipler ve Harekât Başkanlığı’ndan yetkililerle bir araya geldi; başta İdlib operasyonu olmak üzere iki ülke arasındaki koordinasyon ele alındı. Türkiye, YPG’ye verilen destekten rahatsızlığını da vurguladı. Cohen’ın ilk günkü temaslarında vize konusu yerine Suriye gündemi belirlerken, bugün Dışişleri Bakanlığı’nda kritik vize kararıyla ilgili vereceği mesaj bekleniyor. Ancak ABD Büyükelçiliği önceki gün Twitter hesabında, ABD Büyükelçi John Bass’ın giderayak verdiği şu mesajını sabitledi: “Uzun sürmeyeceğini umuyoruz, ancak bu konunun çözülmesinin ne kadar süreceğini kestiremiyoruz. Bu süreyi, yerel çalışanlarımızın gözaltına alınma nedenleriyle ilgili her iki hükümet arasında devam eden görüşmeler ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Türkiye’deki tesislerimiz ve personelimizin güvenliğine ilişkin taahhütleri belirleyecektir.” l ANKARA / Cumhuriyet ABD Dışişleri Sözcüsü: İlişkilerimiz karışık ABD Dışişleri Sözcüsü Heather Nauert, “Türkiye ile ilişkilerimiz karışık. 2 çalışanımız tutuklu ve terörle suçlanıyor. Türk hükümeti hâlâ kanıt göstermedi” dedi. Günlük basın toplantısında soruları yanıtlayan Dışişleri Sözcüsü Nauert, konsolosluk çalışanlarından birisinin avukatıyla görüştüğünü belirterek, kendilerine bu çalışanların tutuklanmasıyla ilgili hâlâ yeterli delillerin sunulmadığını ve yapılanların yeterli olmadığını ifade etti. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle