Katalog

KULTUR 3 Kuşak Erenus’lar ile konser ve imza günü 14 Ekim Cumartesi günü Caddebostan Kültür Merkezi’nde 3 Kuşak Erenus’lar bir araya gelerek sıra dışı bir sanat etkinliğine imza atacaklar. Saat 19.00’da başlayacak ücretsiz etkinlikte sanatseverler önce Özlem Kalkan Erenus’un tabloları eşliğinde Ali Erenus ve kızları Buse Erenus’un konserini dinleyecek; ardından Didem ve Bora Erdem’in dans gösterisini izleyecek. Etkinlik yazar Bilgesu Erenus’un kitaplarını imzalamasıyla sona erecek. Perşembe 12 Ekim 2017 İdil Biret Aya İrini’de İDSO DenizBank Konserleri’nde dünya çapında piyanist İdil Biret bu cuma akşamı saat 20.00’de Aya İrini Müzesi’nde gerçekleştirilecek olan konserde sanatseverlerle buluşacak. “Polonya Haftası” çerçevesinde gerçekleştirilecek konserde İDSO’yu şeflik yarışmalarında ödülleri olan ve Polonya Kültür Bakanlığı’ndan Üstün Başarı Ödülü bulunan son yılların en önemli kadın şeflerinden Marzena Diakun yönetecek. İdil Biret ve İDSO, konserde Frederic Chopin’in “Fa Minör Piyano Konçertosu”nu ve Mieczyslaw Karlowicz’in “Yeniden Doğuş Senfonisi Op.7”yi seslendirecekler. Müzikseverler İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası konserlerine ait biletleri biletix. com’dan temin edebilirler. Söylev’in 90. yılı etkinliği Bakırköy’de Bakırköy Belediyesi ve Dil Derneği tarafından düzenlenen “SÖYLEV”in 90. yıldönümü etkinliği 14 Ekim 2017Cumartesi günü saat 19.00’da Bakırköy Belediyesi Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi’nde yapılacak. Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu’nun açılış konuşmasıyla başlayacak ücretsiz etkinliğe; konuşmacı olarak Barış Yarkadaş (CHP İstanbul Milletvekili), Sevgi Özel(Yazar, Dil Derneği Başkanı), Yusuf Çotuksözen (Yazar, Dilci) ve A.İlhan Gülek (Araştırmacı Yazar) katılacak. Tiyatro Sanatçısı Ali Nihat Yavşan’ın sunacağı programda ayrıca; şef Faruk Salgar yönetimindeki Bakırköy Müzik Akademisi tarafından ‘Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar’ dinletisi de yer alacak. Oyuncu Kıpçak yaşamını yitirdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları emekli sanatçılarından  Gülen Kıpçak 80 yaşında hayata veda etti. 2 Mayıs 1937’de Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde dünyaya gelen tiyatro, sinema ve dizi sanatçısı Kıpçak uzun yıllar Şehir Tiyatroları’nın kadrolu oyunculuğunu yapmış ve Şehir Tiyatroları’ndan emekli olmuştu. Tiyatro çalışmalarının yanı sıra, sinema ve dizi filmlerde de rol alan Kıpçak, aynı zamanda bir seslendirme sanatçısıydı. Gülen Kıpçak’ın cenazesi bugün Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK kultur@cumhuriyet.com.tr 15 Makriköy’de bir Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın ‘Sherlock Hamid’ yenioyunu ‘Sherlock Hamid’ bugün tiyatroseverlerle buluşuyor Ahmet Sami Özbudak’ın, Bakırköy semtinden ilham alarak yazım sürecine başla dığı “Sherlock Hamid” bugün Ba kırköy Belediye Ti yatroları Müşfik Ken ter Sahnesi’nde saat 20.30’da tiyatrosever lerle buluşuyor. Berfin Zenderlioğlu’nun yö ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK nettiği oyun bugünün Bakırköy’ü o zamanın Makriköy’ünde 1900’lü yıllarda geçiyor. İstib dat döneminde geçen müzikli oyun, dönemin baskı atmosferi içinde renkli karakterleriyle bir cinayetin izini sü rüyor. Müziklerin canlı olarak yapıldı ğı orkestrada; kanunda Mehmet Boya cı, perküsyonda Harun Koç, keman da Nilay Sancar, klarnette Ebru Mine Sonakın, piyanoda ise Uğur Çerkez oğlu yer alıyor. Oyunda, Kadir Has man, Ali Rıza Kubilay, Yunus Emre Kılıç, Nurhayat Atasoy, Didem Ger men ve Nazan Koçak rol alıyor. Zenderlioğlu ile “Sherlock Hamid”in sahnelenme sürecini konuştuk. n Bakırköy Belediye Tiyatroları ile çalışma sürecine nasıl başladı nız? Ve neden “Sherlock Hamid”... Son dönemlerde Bakırköy Belediye Tiyatroları yaptıkları oyunlarla tiyatro dünyamızda adından söz ettiren ku rumlardan. Kurum tiyatrosu olmanın dışında da yüzleşilemeyen meselele re dair, sahneden söz söyleme derdi ni kendi ekseninde hep barındırıyor. Alican Yücesoy’un genel sanat yönet menliğine geçtikten sonra BBT’de gü zel hareketlenmeler başladığına, dı şarıdan şahitlik eden biriyim. Seçtik leri oyunlar ve çalıştıkları yönetmen ler ilgimi hep çekti. Bu sezon bizde bir oyun yönetmek ister misin tekli fini alınca, böyle bir yapıyı tanıma ve parçası olma isteği ağır bastı bende. Tabii bir taraftan da metnin ele aldığı mesele, teatral ve sahneleme üslubu ma da yakın bir yerde duruyordu. Ay rıca Ahmet Sami Özbudak imzası taşıması da kabul etmemde bir etken. n Oyunda komedinin yanı sıra sistem eleşitirisi de dikkat çekiyor. Oyunun sahnelenme sürecinden bahseder misiniz? “Sherlock Hamid”’in tarihi yanı, komediyle sistem eleştirisini birleş ‘Bu savaş hep devam edecek...’ n Oyunun bir yerinde günümüz siyasetine göndermelerde dikkat çekiyor... Ziya karakteri oyunun bir yerinde “... bu savaş hep devam edecek,” diyor. İktidarlar değişir, dönemler değişir ama maalesef savaşçı zihniyetler ölüm üzerinden kurgularlar kendilerini. Onlara hiçbir şey yetmez. Sürekli daha fazlasını isterler. Hırslıdırlar, ki birlidirler ve tabii ki bu hübrisle, kendi sonlarını yaratırlar. Hübris, bu o kadar köklü kavramdır ki Antik Yunan’dan ta günümüze kadar karakterleri belirlemiştir. Kısacası ölçüsüzlükten kaynaklanan sınır aşımıdır diyebiliriz. Oyunlar da hayatın içerisindekileri, bize yorumlayarak, büyüsünü katarak ve yeni bir sanatsal dil katarak sunar. tirme becerisi ve yenilikçi oluşu beni etkiledi. İlk etapta daha gerçekçi bir formla hareket etmek istedim ama sahnelemede metnin bu tarafının çok işlemediğini düşünüp daha grotesk bir noktadan hareket etmeye karar verdim. Hemen hemen sahnelediğim bütün oyunlarımda kullandığım gölge oyunlarına da açık bir yapısı vardı. Oyunun provalarına ağustos ayı itibarıyla başladık. Oyunun süreci ise kısaca şu şekilde gelişmiş. Bakırköy Belediye Tiyatroları, Bakırköy’ün geçmiş zamanını anlatırken aynı zamanda bizim şimdiki zamanımızı tarif eden bir oyun sahnelemek istemiş. Yeni yazarları desteklemeyi de önemli bulduklarından Ahmet Sami Özbudak’a projelerinden bahsetmişler. Sami de o zaman adı Makriköy olan Bakırköy’ün tarihini araştırıp Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın günümüzde kullandığı tarihi Baruthane Binası’nı oyununa mekân olarak seçmiş. Oyun, 1900’ler başı Makriköy’de Baruthane Binası’nda geçiyor. Oyunun tarihi yanı, komediyle sistem eleştirisini birleştirme becerisi ve yenilikçi oluşu beni etkiledi. Bakırköy Belediye Tiyatroları’yla görüştük. Oyuncularla tanıştım ve oyunu sahnelemeyi zevkle kabul ettiğimi söyledim. Sonrasında da hep birlikte yola çıktık. n Bildiğim kadarıyla bir ödenekli tiyatroyla ilk defa çalışıyorsunuz? Bu nasıl bir deneyim oldu sizin için... Benim için çok özel bir deneyim oldu. BBT’de çok güzel yaratıcı bir kadro var. Yönetmenin kurmak istediği dünyayı ve hayali gerçekleştirmek için bütün zorluklara rağmen, ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Burada çok güzel ve başarılı bir ekibe tanıklık ettim. (“Sherlock Hamid”, 131419202728 Ekim’de saat 20.30’da, 1529 Ekim’de ise saat 15.30’da Müşfik Kenter Sahnesi’nde sahnelenecek.) Sofra Sırları Che’yi kardeşi anlatıyor... Festival Malatya’ya geri döndü Geçen yıl yapılmayan Malat lam dört yarışmanın yapılacağı ya Film Festivali bu yıl 7. festival 916 Kasım tarihlerinde kez düzenleniyor. Jüri Başkanlığı gerçekleşecek. 7. Malatya Ulusla nı Hülya Koçyiğit’in üstleneceği rarası Film Festivali’nin festival festivalde 12 film yarışacak. direktörü Suat Köçer, geçtiğimiz Geçen yıl 15 Temmuz darbe yıl ertelenme sebebiyle sahipleri girşiminin ardından tüm ülke ye yayılan gerilimli atmosferden dolayı iptal edilen Ma Ulusal Yarışma filmleri latya Film Festivali bu yıl yeni bir kadroyla geri döndü. İstanbul’da düzenlenen bir basın toplantısıyla tanıtılan festivalin jüri başkanlığını Hülya Koçyiğit üstlenirken, Ulusal Uzun Metraj film Yarışması’nda Altın Kayısı ödülü için toplam 12 film yarışacak. Buğday / Semih Kaplanoğlu Daha / Onur Saylak Eksi Bir / Orhan Oğuz İşe Yarar Bir Şey / Pelin Esmer Kırık Kalpler Bankası / Onur Ünlü Murtaza / Özgür Sevimli Sarı Sıcak / Fikret Reyhan Sessizliğin Kardeşleri / Taylan Mintaş Sofra Sırları / Ümit Ünal Taş / Orhan Eskiköy Ulusal ve uluslararası uzun Yüzleşme / Nejla Demirci metraj ile ulusal ve uluslarara Zer / Kazım Öz sı kısa metraj dallarında top ne verilemeyen onur ödülleri’ni bu yıl takdim etme kararı aldıklarını açıkladı. Bu yılki festivalin onur ödülü sahipleri, rol aldığı pek çok önemli filmle hafızalara kazınan, usta oyuncu Halil Er gün ve seslendirdiği unutulmaz şarkılarla Yeşilçam’a ses katan Belkıs Özener. Diğer bir onur ödülü ise sinema yolculuğunda 40. yılını kutlayan yönetmen Mesut Uçakan’a verilecek. Hülya Koçyiğit’in başkanlık edeceği ulusal yarışma jürisinde Ebru Ceylan, Taner Birsel, Hayk Kirakosyan ve Selim Evci yer alırken; ulusal kısa metraj yarışmasının jürisinde Serdar Sidar Karakaş, Fırat Sayıcı, Sinan Sertel, Yonca Ertürk ve Zeynep Gülru Keçeciler yer alacak. Kendisi de Arjantin’deki dikta rejiminin zindanlarında yıllarca çile doldurmuş bir militan olan Juan Martin Guevara, Che’nin Bolivya dağlarında katledilişinden yarım yüzyıl sonra sessizliğini bozuyor ve abisini anlatıyor. Can yayınları etiketiyle yayımlanan ve dilimize Arda Ekşigil’in kazandırdığı “Abim Che” hakkında birçok biyopgrafi yayımlanmış Che Guevara’yı farklı bir açıdan tanımak isteyenler için... Kardeşinin kaleme aldığı yoğun, içe oturmuş bir hüznün damgasını vurduğu bu anılarda Che’nin yetiştiği sosyal çevre de var, üzerinde çok etkisi olan annesiyle ilişkisi ve biyografilerinde kendine pek yer bulamayan babası ile kimileri gerçek birer karakter olan akrabaları ve dostları da. Juan Martin Guevara kitapta ayrıca Che’nin hayata, siyasete, edebiyata ilişkin görüşlerine, değerlendirmelerine de yer veriyor. Juan Martin Guevara İsveç’te yılın müzisyeni Robert Mehmet İkiz oldu İsveç’te yaşayan caz müzisyeni Robert Mehmet İkiz, yılın Müzisyeni seçildi. Ödüle karar veren jürinin gerekçeli kararında şu ifadeler yer aldı: “Davulcu Robert Mehmet İkiz, kıvrak ritimleriyle zamanlaması hiç şaşmayan bir swing ustası. Kendi projelerinin yanı sıra sahnede herkese eşlik edebilen, İsveç’te olduğu ka dar yurt dışında da tanınan İkiz, Yılın müzisyeni seçilmeye layık görüldü.” Caz dalında İsveç’in en prestijli ödülü sayılan “Jazzcatten” (Caz kedisi) İsveç radyosu tarafından veriliyor. Yılın müzisyeni jüri ve sms oylarıyla belirleniyor. Daha önce de İsveç Kraliyet Müzik Akademisi (Swedish Royal Music Academy) tarafından 1999, 2003 ve 2004 yıllarında üç kez ödüle layık bulunan Mehmet İkiz, 2015 yılında da Jazzcatten için aday gösterilmişti.      Bugüne kadar beş kıtada 45’ten fazla ülkede konserler veren Mehmet İkiz, enstrümanında gösterdiği olağanüstü performansıyla caz dünyasında sınırları aşan bir üne sahip. Çok sayıda albümde imza sı olan Mehmet İkiz workshop ve stüdyo çalışmaları için birçok ülkeden davet alıyor. Mehmet İkiz ödülü aldıktan sonra yaptığı konuşmada takdir edilmenin sevindirici olduğunu ve çok başarılı diğer dört finalist arasından seçilmiş olmasının da gurur verici olduğunu söyledi. l Cumhuriyet/Stockholm C MY B