03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Fazıl Say konseri ileri bir tarihe ertelendi 29. Yıl ENKA Kültür Sanat Müzik Buluşmaları kapsamında, bu akşam İbrahim Betil Oditoryumu’nda gerçekleştirilmesi planlanan Fazıl Say’ın piyano resitali, Say’ın sağlık sorunları nedeniyle 23 Ekim Pazartesi tarihine ertelendi. ENKA’dan yapılan açıklamada 10 Ekim tarihli biletlerin aynen geçerli olacağı da belirtildi. Salı 10 Ekim 2017 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK [email protected] 15 Dünyanın gözdesi Osmanlısaray halıcılığının devamı niteliğindeki nadide Kumkapı Kumkapı halıları... halıları, İstanbul’da ilk defa Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde sergileniyor. Arkas Koleksiyonu’ndan, Osmanlı saray halıcılığının devamı niteliğin deki nadide Kumkapı halıları, İstanbul’da ilk defa Türk ve İs lam Eserleri Müzesi’nde sergi leniyor. İstanbul Halı İhracatçı ları Birliği (İHİB) tarafından bu yıl ikinci kez düzenlenen İstan bul Carpet Week kapsamındaki “Arkas Koleksiyonu’nda Kum kapı Halıları Sergisi” 5 Ekim’de ziyarete açıldı. Anadolu halıları ve Osman lı saray halıları olarak iki ana tema çerçevesinde oluşturu lan Arkas Halı Koleksiyonu, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla uzanan döneme ait önemli örnekler içe riyor ve dünyadaki önemli halı koleksiyonları arasında göste riliyor. İki ay boyunca ücretsiz olarak ziyarete açık olacak ser gide, dünyadaki en geniş Kum kapı halı koleksiyonundan ör nekler yer alıyor. İki önemli koleksiyon I·pek ve gümüs¸ iplikle dokunmus¸ olan halı, Tosunyan tarafından Türk ve İslam Eserleri Müzesi Kapucuyan’a yaptırılmıştır. Anadolu’nun çeşitli yörelerinde 19. yüzyıl sonu. ki cami, türbe ve diğer dini yapı lardan toplanan ve zaman zaman cü ustaları, Agop Kapucuyan’dan Za da satın alınma yoluyla elde edilen ve reh Penyamin’e, Tosunyan’dan Gara sayısı 1700’ü bulan nadide halılarla bed Apelyan’a kadar önemli halı usta dünyadaki en önemli koleksiyona sa larının yaptığı nadide örnekleri bün hip. Bu nedenle Müze uzun yıllar ya yesinde bulunduran koleksiyon 32 bancı yayınlarda bir “Halı Müzesi” eseri sanatseverlerle buluşturuyor. olarak tanınmış. “Arkas Koleksiyonu’ndan Kumkapı Arkas Halı Koleksiyonu, 16. yüz Halıları Sergisi” ile eşzamanlı olarak, yıldan 20. yüzyıla uzanan döneme ait restorasyonu tamamlanan bazı halılar önemli örnekler içeriyor ve dünyada da Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde ki önemli halı koleksiyonları arasında ilk defa sergileniyor gösteriliyor. Kumkapı halılarının ön Serginin açılışında konuşan Arkas Halı Anadolu mirasıdır. O halı lara sahip olmak gerekiyor. Bi zim insanımız o halıya değer vermiyorsa yabancılardan bu nu bekleyemeyiz. Bu bir aşk, sevda meselesi, bunu yaratabil mek lazım. Bu tür şeyler yapar sak o zaman halı değer kaza nır. Arkas Halı Koleksiyonu’nu ilk defa 2015 yılında İzmir’de Arkas Sanat Merkezi’nde ser gilemiştik. Bu sergi vesilesiy le bir kez daha sanatseverler le paylaşarak bu nadide eser lerin anlaşılıp benimsenme sine katkıda bulunmayı, yeni bilimsel çalışmalara kaynak oluşturmayı ve ülkemizde ha lıcılığın yeniden eski parlak günlerine kavuşmasını diliyo rum” sözleriyle sürdürdü. Türk ve İslam Eserleri Müze si Müdürü Seracettin Şahin de, Türk Halıları hakkında bilgi Kumkapı ustası Agop Kapucuyan tarafından tasarlanan halı lendirmede bulunduğu konuşmasını, “İstanbul Halı Haftası kapsamında İHİB (İstanbul Ha üzerinde, Agop Usta’nın Ermenice lı İhracatçıları Birliği) İşbirliği ile harflerle “H.K.” ibareli 6 adet imzası müzemiz divanhane bölümün yer alıyor. 20. yüzyıl, ipek. de sergilenen 1517. Yüzyıl Os manlı Halıları Sergisi toplam 21 Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lu adet halı seccade sergilendi. Ha cien Arkas, geçmişten bugüne bin lılar, batıya ihraç edilen ve Avrupa lerce yıllık geleneği yansıtan halının, lı ressamların adları ile anılan Lot Türkiye’nin en önemli kültürel miras to, Holbein,Crivelli ve Belini halıla larından biri olduğuna dikkat çeke rı, Uşak Orta Anadolu, Konya Kâbe rek, halı sanatının korunması ve des tasvirli mihraplı ve yıldızlı saf sec teklenmesi gereken bir değer olduğu cadeler Sütunlu, Marpuşlu, Lâdik nu vurguladı. Lucien Arkas konuşma ve Transilvanya halı seccadelerden sını; “Ailemden kalma halıları 90’lı oluşuyor ve müzemizin önemli de yılların başından bu yana aldığım an recede teşhir ihtiyacını karşılayan tika halılarla zenginleştirdim. Halı bir kalıcı sergi özelliğini taşıyor” kültürü ve sevgisi ailemden geliyor. sözleriyle tamamladı. Andaç Haznedaroğlu’nun ‘Misafir’ adlı filmi de festivalde yarışacak. FRANSIZ SİNEMASININ UNUTULMAZ OYUNCUSU 87 YAŞINDAYDI Jean Rochefort yaşamını yitirdi 5. ULUSLARARASI BOĞAZİÇİ FİLM FESTİVALİ Festivalde yarışacak filmler belli oldu 1726 Kasım 2017 tarihleri arasında gerçekleşecek 5. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali’nin ulusal yarışma filmleri belli oldu. Jüri başkanlığını usta yönetmen Derviş Zaim’in yapacağı Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda 9 film 100.000 TL değerindeki büyük ödül için yarışırken; festivalin kısa filmleri de 25.000 TL değerindeki Ahmet Uluçay Büyük Ödülü için jüri önüne çıkacak. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda yarışacak 9 yapım şöyle sıralanıyor: “Beginner” (Burçak Açık Üzen), “Bütün Saadetler Mümkündür” (Selman Kılıçaslan), “Eşik” (Ayhan Salar Erkan Tahhuşoğlu), “İşe Yarar Bir Şey” (Pelin Esmer), “Mavi Sessizlik” (Bülent Öztürk), “Misafir” (Andaç Haznedaroğlu), “Murtaza” (Özgür Sevimli), “Sarı Sıcak” (Fikret Reyhan), “Taş” (Orhan Eskiköy). Fransız sinemasının unutulmaz oyuncularından Jean Rochefort 87 yaşında hayata veda etti. Paris’te ilk kez sahneye çıktığı 1953’ten itibaren tiyatro, televizyon ve sinemada sayısız rolde görünen Rochefort 60’ların sonlarından bu yana Fransa’nın yetiştirdiği önemli oyuncular arasında gösteriliyordu. 29 Nisan 1930’da Paris’te dünyaya gelen Jean Rochefort önce Nantes ardından da Paris Konservatuarı’nda eğitim aldı. O yıllarda kendisi gibi oyunculuğa başlayan JeanPaul Belmondo ve Philip Noiret gibi isimlerle birlikte anılan oyuncu bir söyleşisinde o günleri “Ne gerçekten yakışıklı ne de gerçekten çirkindik, bizi klasman dışı olarak nitelendirip kompozisyon rollerine alırlar dı” diyerek anacaktı. Adını tiyatro sahnesinde duyursa da asıl uluslararası şöhreti Yves Robert, Bertrand Tavernier ve Patrice Leconte gibi yönetmenlerin filmleriyle yakalayacaktı. 1976’da En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu (“Que La Fete Commence”), 1978 yılında ise En İyi Erkek Oyuncu (“Le Crabe Tambour”) dallarında Cesar ödülü alan oyuncu 1999 yılında da Cesar Onur Ödülü’ne layık bulunmuştu. 150’ye yakın filmde rol alan Jean Rochefort’un unutulmaz filmeri arasında “Un éléphant ça trompe énormément” (1976), “Nous irons tous au paradis” (1977), “Le Mostachu” (1987), “Tandem” (1987), “Le Mari de la coiffeuse” (1990), “Ridicule” (1996) sayılabilir. Macarlar George Solti’yi yarışmayla anıyor Macar Televizyonu, 70’li yıllarda düzenlemeye başlayıp 25 yıl sürdürdüğü prestijli “Uluslararası Orkestra Şefliği Yarışması”nı 20 yıla yakın bir aradan sonra 3 Ekim’de ”Maestro George Solti International Conducting Competition” adıyla tekrar hayata geçirdi. Dünyanın en önemli orkestra ve opera şeflerinden 1997 yılında ölen Sir George Solti Macar asıllı idi. Dünyaya birçok değerli şef kazandırmış olan yarışmanın 1998 yılı ödülünü Türk şef Alpaslan Ertüngealp kazanmıştı. Besteci Peter Eötvös gibi çok değerli sanatçıların ve New York Lincoln Center Genel Sekreteri Lesley Rosenthal gibi önemli isimlerin oluşturduğu jüride yer alan Ertüngealp “Bu yarışmanın en büyük özelliği 30’a yakın senfonik eserin bilinmesi zorunluluğu, yönetilecek eserlerin kura ile çekilmesi ve birçok eserin ezbere yönetilmesi gerektiği” diyerek yarışmanın önemine dikkat çekti. Yarışmanın tümü 21 Ekim’den itibaren Macar M5 kanalında yayımlanacak. Aralık ayındaki Final ve Gala konserleri ise canlı olarak verilecek. Dünya Kupası’nda hangi gruptan elendik? Yazıyı harflerle, başka bir deyişle dildeki sesleri gösteren ve alfabeyi oluşturan işaretlerle yazmıyor muyuz? Bizim kullandığımız alfabe, Latin harfleri temel alınarak, 1928’de, yani 90 yıla yakın bir süre önce çıkarılan bir yasayla saptanıp kabul edilmiş. Alfabemizde 29 harf var. Türkçe alfabenin Latin harfleri kullanan yabancı ulusların alfabelerinden bir farkı da, “i” harfinin yanı sıra “ı” harfinin de bulunması. Öteki alfabelerde “ı” harfi olmadığı için, büyük “i” harfi noktasız yazılıyor: Ibsen, Indiana, Ionesco gibi. Ama onlarda “ı” harfi bulunmadığı için, “I”yı kendiliğinden “İ” olarak okuyorlar. Burada, bizim yazım kurallarında bir gariplik var: Türkçe yazım kurallarında da yabancı adlarda büyük “i” harfinin noktasız yazılışı benimsenmiş. Biz de Ibsen, Indiana, Ionesco diye yazıyoruz... Bu dilbilgisi zevzekliğini neden yaptım? Geçende Eskişehir’de İzlanda’ya 30 yenildik ve 2018 Dünya Kupası elemelerinde bir süredir çektiğimiz işkenceden kurtulduk! Peki, biz, Hırvatistan ve Ukrayna’nın da bulunduğu hangi gruptan elendik? “I” grubundan mı, yoksa “İ” grubundan mı? Hemen tüm gazetelerimize ve TV kanallarımıza bakarsak, “I” grubundan... Oysa Dünya Kupası elemelerinde “I” diye bir grup yoktu. Türkiye “İ” grubundaydı! Diyeceğim, Türk futbolunun hemen her alanında yaşanan ilkesizlikleri, tutarsızlıkları, ahlakdışılıkları bir an için bir yana bırakalım, daha hangi grupta olduğumuzu bile bilmeden elendik Dünya Kupası’ndan... ‘Meteorlar’a İtalya’dan bir ödül daha... Gürcan Keltek imzalı “Meteorlar”ın dünya festivallerindeki ödüllü turu devam ediyor. Locarno ve Milano festivallerinden sonra “Meteorlar” en son Sardunya’daki IsReal Film Festivali’nden de En İyi Film Ödülü’nü alarak yeni bir başarıya imza attı. 38 Ekim tarihleri arasında düzenlenen festivalin yarışma jürisinde yönetmen Allessandro Comodin, yapımcı ve dağtımcı Manuela Buono ve Bergamo Çağdaş Sanatlar Müzesi direktörü Lorenzo Giusti yer alıyordu. Festivalde ikincilik ödülünü Maria Kourkouta ve Niki Giannari’nin “Spectres Are Haunting Europe” adlı filmi aldı. Caz seminerlerinde yeni sezon başladı Geçen sezon, Kadıköy Belediyesi Yeldeğirmeni Sanat`ın ocak ayından mayıs ortasına kadar düzenlediği caz seminerleri, caz tarihinin başından günümüze uzun ve zevkli bir yolculuk olmuştu. Müzik yazarı Murat Beşer, müzikolog, müzisyen ve YTÜ öğretim üyesi Alper Maral ile cazkolik. com editörü Feridun Ertaşkan`ın birlikte sürdürdüğü “Caz Dinlemek İstiyorum” adlı seminerler sezon sonunda gördüğü ilgi münasebetiyle yeni sezon da farklı bir içerikle devam ediyor. Üçlü bu yeni sezonda caz tarihinin kahramanlarını konuşacak. Seminerler her ay, ayda 2 kez salı akşamları saat 19:00`da başlıyor. Yaklaşık 2 saat süren seminerlerde gerçekleşen konuşmalarda müzikler plak ve CD`lerden dinletiliyor. Sezonun ilk seminerinde bu akşam Buddy Bolden & Louis Armstrong konuşulacak. Etkinlikler ücretsizdir. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle