06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 24 Ocak 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Göz boyuyorlar! haber 5 4 yeni KHK ile gözaltılar için 30 gün olan üst sınır 7+7 gün haline getirildi. Terörle mücadele kapsamındaki suçlar için verilen 30 günlük süre ise korundu Hükümet 4 yeni KHK daha yayımladı. Daha önce yayımlanan KHK ile tüm suç iddiaları için “30 gün üst sınır” verilen gözaltı süresi 7 güne indirildi. Ancak savcıya, “delillerin toplanmasında güçlük” ‘Caferiler terörist mi?’ KHK ile Kanal 12 ile On Dört TV’nin kapatılmasına CHP’den tepki geldi. CHP Medya Komisyonu üyesi Barış Yarkadaş, iki kanalın Türkiye Caferilere yönelik yayınlar yaptığı iki kanalın da “teröre yardım ve milli güvenliğe aykırı” yayın yaptığı gerekçesiyle kapatıldığını belirten Yarkadaş, “Bunu iddia edenlerin kanıtı nerede?” diye sordu. Caferi inancına sahip yaklaşık iki milyon İçişleri Bakanlığı’ndan, 186’sı ise Sağlık Bakanlığı’ndan olmak üzere çok sayıda kamu kurum ve kuruluşundan 367 kişi ihraç edildi. Daha önceki KHK’ler ile ihraç edilen 124 kişi ise görevine iade edildi. l Aladağ Kaymakamına ihraç: veya “şüpheli sayı nı belirterek, “AKP gi kişinin bu kararla birlikte “potan İçişleri Bakanlığı personeli arasın sını çokluğu nede SİNAN TARTANOĞLU niyle” bu süreci bir 7 gün daha uzatabilme yetkisi veril di. Ayrıca terörle mücadele kapsa mında yapılan gözaltı işlemi için 30 günlük süre koşulu korundu. bi düşünmeyen herke si terörist ve teröre yardım edenler olarak ilan edi yorlar” ifade sini kullan Barış dı. Her Yarkadaş siyel terörist” kapsamına alındığını da belirten Yarkadaş, AKP’nin tehlikeli bir oyun oynadığını da sözlerine ekledi. Yarkadaş kanalların yeniden açılabilmesi için hükümet nezdinde girişimde bulunacaklarını da belirtti. da ihracına karar verilenler arasında Aladağ Kaymakamı Ahmet Ziya Filizler de yer aldı. 29 Kasım 2016’da Aladağ’da 200 öğrencinin kaldığı Aladağ Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta öğretim Kız Öğrenci Yurdu’ndan Gözaltındaki şüphelinin 5 gün sü yangın çıkmış, 11 öğrenci ve bir reyle avukatı ile görüştürülmeme tisnası getirildi. Terörle Mücadele l Ayrımcılık, casusluk ve tele yurt görevlisi yaşamını yitirmişti. si uygulamasından da vazgeçildi. Yasası kapsamına giren suçlar ve kulaklığın cezası meslekten ih l Aklanana kadar doçentlik Ayrıca, genel kolluk için yeni di toplu işlenen suçlar nedeniyle gö raç: Dil, ırk, cinsiyet, siyasi dü yok: Terör örgütlerine veya Milli siplin suç tanımları yapıldı. zaltına alınan kişiler hakkında gö şünce, felsefi inanç, din ve mez Güvenlik Kurulu’nca devletin mil OHAL kapsamında 4 yeni Ka zaltı süresi en çok 30 gün olarak hep ayrımı yapan personel mes li güvenliğine karşı faaliyette bu nun Hükmünde Kararname da uygulanmaya devam edecek. lekten atılacak. Aynı şekilde; lunduğuna karar verilen yapı, olu ha çıkarıldı. 2 Ocak’ta Cumhur l Avukat sınırlaması kalktı: Yi amirlerinin icraatına karşı çıkan, şum veya gruplara üyeliği, men başkanlığı Sarayı’nda Cumhur ne daha önce kanunlaşan KHK bu hareketi toplu hale dönüştüren; subiyeti, irtibatı olduğu gerekçesi başkanı Tayyip Erdoğan başkan ile yapılan, gözaltındaki şüpheli hizmetle ilgili evrak veya belgeyi ile görevinden uzaklaştırılan ya da lığında toplanan Bakanlar Kuru nin avukatı ile görüşme hakkının yetkisiz kişilere veren; şüpheli, hakkında soruşturma başlatılan lu toplantısında hükümet tara Cumhuriyet savcısının kararıyla sanık veya hükümlünün kaçma doçent adaylarının doçentlik ile il fından imzalanan ve dünkü Res beş gün süreyle kısıtlanabilece sına imkan veren; siyasi partile gili işlemleri soruşturma tamamla mi Gazete’de yayımlanarak yü ğine ilişkin düzenleme de yürür rin yararına veya zararına çalı nıncaya kadar durdurulacak. rürlüğe giren yeni KHK’lerle şu lükten kaldırıldı. şan; hukuka aykırı olarak kişiler l TMSF’de Bank Asya ihra düzenlemeler getiriliyor: l Kolluk disiplini KHK ile: Po arasındaki haberleşme içerikle cı: Tasarruf Mevduatı ve Sigorta l Gözaltı süresi düştü ama...: lis, jandarma ve Sahil Güvenlik Ko rini ifşa eden, kişiler arasındaki Fonu’ndan da 2’si üst düzey yöne OHAL döneminin ilk KHK’si ile en mutanlığı personeli için yeni disip aleni olmayan konuşmayı kay tici olmak üzere 3 personel ihraç fazla 30 gün olarak düzenlenen gö lin hükümleri, cezaları ve soruştur deden kolluk personeli de mes edildi. Bu kapsamda TMSF Başkan zaltı süresi 7 güne indirildi. Cum ma usulleri getirildi. Böylece genel lekten atılacak. Yardımcısı Zülfükar Şükrü Kanbe huriyet Savcısı, delillerin toplan kolluğun disiplin suçları da OHAL l Harekete katılmak suçu: Ül roğlu ve Genel Müdür Mehmet Ali masındaki güçlük veya şüpheli sa KHK’si ile belirlenmiş oldu. kenin bağımsızlığını zedelemeye, Gökçe ihraç edildi. Bank Asya’ya yısının çokluğu gerekçesiyle gözal l Adam öldürmeye terfi dur bütünlüğünü bozmaya ve milli gü el konduğunda Zülfikar Şükrü tı süresinin 7 gün daha uzatılması durma: Silahı ile dikkatsizlik, ted venliği tehlikeye düşürmeye yöne Kanberoğlu ve Mehmet Ali Gökçe na karar verebilecek. Daha önceki birsizlik veya ihmal sonucu yara lik herhangi bir faaliyette bulunmak yönetim kurulu üyesi olarak Bank KHK’de “Gözaltı süresi, şüphelinin lamaya sebep olan, kendisini ya veya aynı nitelikte faaliyet gösteren Asya’ya atanmıştı. yakalama yerine en yakın hâkim ve ralayan ya da bu fiilin başkala herhangi bir harekete, gruplaşma l 2 TV’ye kilit: KHK ile 2 basın ya mahkemeye gönderilmesi için zo rı tarafından işlenmesine sebep ya, vakıf, dernek ve benzeri teşek kuruluşu da kapatıldı. “on4” lo runlu süre hariç, yakalama anından olan personelin terfisi 10 ay sü küle katılmak, yardım etmek ve gosuyla yayın yapan Sivas Dijital itibaren otuz günü geçemez” hükmü re ile durdurulacak. Aynı şekil bu yapılarla ilişki kurmak ise dev Yayıncılık ve “Kanal 12” logosuy bulunuyordu. de ölüme sebep olan personel let memurluğundan çıkarma ceza la yayın yapan Azermedia 12 Rad l Terör istisnası: Gözaltı süre hakkında da iki yıl terfi durdur sı ile ilişkilendirildi. yo Televizyon Yayıncılık şirketleri sindeki zaman indirimine terör is ma cezası uygulanacak. l 367 ihraç, 124 iade: 134’ü kapatıldı. l ANKARA CHP AYM’den umutlu CHP, anayasa değişikliği sırasında açık kullanılan oylar nedeniyle AYM’ye başvuracak SELAHATTİN GÖKATALAY CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanlğı’nda gündeme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götüreceklerini belirten Ağbaba, “Anayasa Mahkemesi’nden umutluyuz. Açık oy kullanıldı. AKP’nin komiserlerinin eşliğinde kullanıldı. Bunların hepsinin kanıtıyla beraber en kısa sürede Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Cumhurbaşkanı’nın onayından sonra hemen başvurumuzu yapacağız. Umarız Anayasa Mahkemesi, anayasanın kurallarına uyar, bu kanunu bozar. Eğer bozmaz ise referandum kampanyasına her türlü hazırlığımızı yaptık” dedi. CHP sahaya indi CHP, sahadaki çalışmalarına anayasa değişikliği teklifinin Meclis’te kabul edilmesinden bir gün sonra başladı. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, eski Meclis Başkanvekili Kamer Genç’in ölüm yıldönümünde Tunceli’ye giderek, halkla bir araya geldi. Teklifin ne anlama geldiğini kahve ve esnaf ziyaretleriyle halka anlattı. ‘Oylama yenilensin’ CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Meclis’in 7 Şubat’a kadar tatil edilmesine ilişkin kararda 5 mükerrer oy kullanıldığı gerekçesiyle oylamanın yenilenmesi için TBMM Başkanlığı’na başvurduklarını söyledi. Meclis Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı’yı istifaya davet eden Gök, sahte oy kullananlar hakkında suç duyurusunda bulunulacağını söyledi. l MALATYA Tanzanya’ya FETÖ çağrısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi ziyaret için gittiği Tanzanya’da FETÖ’ye yönelik çağrıda bulunarak “FETÖ yalnızca Türkiye için değil, faa liyet gösterdiği tüm ülkeler için tehdittir. Bu sinsi terör örgütünün Tanzanya’da da uzantılarının olduğunu biliyoruz” dedi. Birleşmiş Milletler’in (BM) daimi ülke statüsünün değişmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan “Dünyayı 5 ülkenin iki dudağı arasına terk edemeyiz” diye konuştu. l Haber Merkezi Erdoğan’ın genel başkanlık hesabı Önce AKP’ye üye olacak, kongrede de genel başkan seçilecek Anayasa değişikliğinin nisan ayında yapılacak referandumda ka bul edilmesi durumunda Cum hurbaşkanı Tay yip Erdoğan, AKP’ye üye ola bilecek. Genel başkan olması nın önünde de EMİNE KAPLAN bir engel kalmayan Erdoğan’ın, 2018 sonbaha rında yapılacak olağan kong renin daha erken yapılarak genel başkan olacağı, zama nında ya da erken yapılacak bir seçime de genel başkan olarak gireceği konuşuluyor. TBMM Genel Kurulu’nda ka bul edilen anayasa değişikliği ni, TBMM Başkanlığı’nın, bu hafta onay için Cumhurbaşkan lığı Sarayı’na göndermesi bekleniyor. Yasaya göre, anayasa değişikliği Cumhurbaşkanı’nca imzalanan yasanın Resmi Gazete’de yayımlanmasından itibaren 60 günün bitiminden sonraki ilk pazar günü referanduma sunuluyor. Buna göre anayasa değişikliğiyle 2 ya da 9 Nisan’da referanduma gidilebileceği beklentisi dile getiriliyor. Anayasa değişikliğinin referandumda kabul edilmesi durumunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın partisiyle bağı hemen kurulabilecek. AKP yönetiminin, referandumun hemen ardından Erdoğan’ı törenle partiye yeniden üye yapması bekleniyor. Anayasa değişikliğinde partiye üye olan Cumhurbaşkanı’nın genel başkan olabilmesinin önünde bir engel bulunmuyor. AKP’nin olağan kongresi, 2018 Eylül’ünde yapılacak. Ancak parti yönetimi, referandumdan sonra olağan kongre sürecini hemen başlatacak. AKP kulislerinde, 2018 sonbaharında yapılacak kongrenin 2018 yılının başında yapılabileceği kaydediliyor. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, 3 Kasım 2019 tarihinde yapılacak seçimi beklemeden genel başkanlığı devralmaya karar vermesi durumunda erkene çekilecek olağan kongrede genel başkanlığa aday olabileceği kaydediliyor. AKP kulislerinde, Erdoğan’ın zamanında ya da erken yapılacak seçime partinin genel başkanı olarak Cumhurbaşkanı adayı olacağı dile getiriliyor. l ANKARA Başımız dik, alnımız açık!.. Umutların yeşermesini, yaşama sevincimin insan sıcaklığına dönmesini istiyorum... Fotoğraf karelerinde yaşanan acıları görmekten bıktık usandık. Türkiye’deki sıkıntı yasayla hukuk karmaşasından geçiyor, yasaların hukuk olduğu sanılıyor... Cumhuriyet Vakfı Başkanı Orhan Erinç, Berin Nadi’nin 15. ölüm yıldönümünde (5 Kasım 2016) yaptığı konuşmada şöyle diyordu: “Yasa başka, hukuk başka. Yasalar var ama içinde hukuk yok. Siz yaşadığınız dönemden bakarak Atatürk’ü çıkarları ya da yapacaklarını kolaylaştırması için kullananların sadece 12 Eylül paşaları olduğunu zannedenler arasında kalmış olabilirsiniz. Oysa Atatürk’ü kendi çıkarları için kullananlar öylesine var ki durumu daha ciddiye almak gerekiyor.” HHH Yaşadıklarımız bize her yaşta geçen zamanı yeniden yaşatıyor... Hırs... Çıkar... Bireysel çıkarları için 90 yıllık Cumhuriyet’i amaç olarak değil, araç olarak kullananları çok yakından tanıyoruz... Oysa Cumhuriyet hep aydınlanmanın ışığında yürümüş ve bugünlere gelmiştir. Bugün Silivri’de tutuklu 11 arkadaşımız var... Benim gözümde onların hepsi yurtsever; laik demokratik Cumhuriyeti, üniter devleti savunan, temel hak ve özgürlüklerden yana olan dostlarım... Akın Atalay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Güray Öz, Hakan Kara, Turhan Günay, Musa Kart, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör, Ahmet Şık... Arkadaşlarımızdan 10’u 81 gündür, Ahmet Şık 25 gündür tutuklu... HHH Biz ne Mustafa Kemal’i ne de Cumhuriyet’i kendi kişisel çıkarlarımız için kullandık... Onun için fotoğraf karelerinde, düşler ormanında yaşanan acılar ve hüzünler bizi yalnızlığımızın sarmalına aldı... Tek amacımız İlhan Selçuk’tan sonra Cumhuriyet’i yaşatmaktı... Yazımı yazarken neredeyse bir haftadır yüzünü göremediğimiz güneş, mavi atlasın üzerinden bize gülümsüyordu. Çocuksu bir gülüştü... Duyarlı ve tutkuluydu... Üstelik yapmacıksız... Çalışanların ücretlerini ay başında ödemek için çırpınıyorduk... Akın Atalay, Güray Öz, Hakan Kara, Musa Kart, Önder Çelik, Bülent Utku ve Mustafa Kemal Güngör Vakıf Yönetim Kurulu üyeleriydi... HHH Bir algı operasyonu yapılıyordu. Sanki Cumhuriyet FETÖ’den para yardımı almıştı... Ne zaman, nerede, nasıl? Böylesine bir algı işte... Bir zamanlar Fethullah’ın kayığından inmeyenler, şimdilerde Cumhuriyet’i “FETÖ’cü olmakla” suçluyorlardı... Çamur at izi kalsın... İzi falan kalmazdı... Medya medyaya; gazeteci gazeteciye düşman olmamıştı bugün olduğu gibi... Peki, o sahte Atatürkçülere ne denilirdi!.. 11 arkadaşım tutukluydu... Oklar onlara, özellikle Akın Atalay’a dönüktü... Akın’ı 25 yıldır tanıyorum... Onurlu ve dürüst... İyi bir hukukçu ve yönetici... Bizlerin tek suçu muhalif olmamızdı... HHH Cumhuriyet’i ihbar eden eski arkadaşlarımızı yalanlarıyla baş başa bırakıyorum... Biz kendi çıkarlarımızı değil, ülkemizin çıkarlarını savunduk... Çalmadık, çırpmadık... Laik devleti, demokrasiyi, temel hak ve özgürlükleri savunduk... Çünkü kimi yaşanmışlıklar, tutkunun, yoksunluğun, kimsesizliğin o zaman dilimi içinde fotoğraf karelerini oluşturur... Bırakırsın kendini karanlığına. Gözlerini açtığında aydınlık kucaklar seni. Ve bir sesle irkilirsin... Düşen sesin halkaları çıkar, hırs ... Dudaklar, öpüşler, aşk her şey yeniden doğar; ölümsüz o yolun unutuşta hayatın özgürlüğüdür yıldızlar... Başımız dik, alnımız açık!.. 68 Kuşağı Mülkiyelileri’nden çağrı: Son nefesimize kadar ‘Hayır’ 68Kuşağı Mülkiyelileri Anayasa değişikliği ve referanduma karşı “Son Nefesimize Kadar Hayır” başlığıyla bir çağrı metni yayımladı. Aralarında Murat Karayalçın, Uluç Gürkan, İstemihan Talay, Baskın Oran’ın da bulunduğu 143 Mülkiyeli çağrı metninde ülkenin giderek karanlığı sürüklendiğine dikkat çekti. Açıklamada, referanduma sunulacak anayasa değişikliğinin Cumhurbaşkanının hem yürütmeyi, hem yasamayı, hem de yargıyı eline geçirdiği teokratik karakterli bir dikta rejimi öngördüğüne vurgu yapılarak, “Bütün bunları yaparken hiçbir şekilde hesap vermeyecek, işlemlerinden sorumlu tutulamayacaktır. Herkese dokunabilen ama kendisine dokunulamayan bir kadiri mutlak kişi olacaktır. Düzen, Cumhurbaşkanında toplanan yetkilerin hiçbir şekilde sınırlanmaması üzerine kurgulanmıştır” denildi. Teklifin, Osmanlı’nın “padişahlık” düzeninin dahi gerisinde olduğunun belirtildiği açıklamada, “Bu teklife her zeminde karşı çıkıyor ve ‘Hayır’ diyoruz” ifadelerine yer verildi. Cemevini ‘taziye evi’ statüsünde kabul ettiler SERMET ÇUHADAR Suriyeli sığınmacılar için 25 bin kişilik konteyner kent yapılmasına karşı protestolarla gündeme gelen Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesine bağlı Sivricehöyük (Terolar) köyünün Büyükşehir Belediyesi’ne bağlanmasının ardından, AİHM kararlarına karşın köydeki cemevinin AKP’li Büyükşehir Belediyesi tarafından “taziye evi” statüsünde kabul edildiği ortaya çıktı. Gazetemize konuşan Terolar Alevi Kültür Derneği Başkanı Mehmet Deliter, cemevinin inanç ve ibadet merkezi olduğunu belirterek, “Bizim ibadet merkezimiz taziye evi şekline dönüştürülüyor. Bu son derece yanlış bir uygulama. Önümüzdeki günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç ile görüşüp sorunun çözüme kavuşması için isteklerimizi söyleyeceğiz” dedi. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Şube Başkanı Salman Akdeniz de AİHM kararlarına dikkat çekerek, “AKP’li belediye cemevimizi taziye evine dönüştürüyor. Yasalar uysunlar, inançlarımıza saygı duysunlar. Beklentimiz budur” diye konuştu. l KAHRAMANMARAŞ C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle