Katalog

Cumartesi 20 Ağustos 2016 2 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN YAĞMUR GELİYOR Türkiye, Batı’dan başlayarak serin bir havanın etkisine giriyor. İstanbul’da ise çarşambadan itibaren sağanak bekleniyor. Sıcaklık 7 derece birden düşecek. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İzmir 33/24 İstanbul 31/23 Ankara 35/19 Trabzon 28/23 Antalya 32/27 Mersin 34/27 Kars 29/11 Bursa Adana Artvin 190/3 4 0 250/3 4 0 220/3 5 0 Atina Berlin Girne 330/2 4 0 290/1 8 0 330/2 4 0 Çanakkale 230/3 2 0 Londra 220/1 5 0 Balıkesir 190/3 3 0 Moskova 250/1 7 0 Diyarbakır 40/23 Sivas Erzurum Eskişehir 150/3 6 0 140/3 0 0 160/3 2 0 Paris 250/1 4 0 Madrid 330/1 8 0 Amsterdam230/2 3 0 Aydın 220/3 6 0 Roma 290/2 0 0 Gaziantep250/3 9 0 New York 280/2 3 0 Konya 200/3 5 0 Tokyo 320/3 6 0 TARİHTE BUGÜN 1947: İzmir Fuarı’nın açılışında düzenlenen gösteride ‘‘pahalılık’ protesto edildi. 1982: 2 ay 27 günlük cezası ertelenmeyen Bülent Ecevit Ankara Merkez Kapalı Cezaevi’ne konuldu. 1991: Gazetemiz başyazarı Nadir Nadi’nin ölüm yıldönümü. Gezi’de toplanacağız Deprem toplanma alanları arasında Topçu Kışlası yapılmak istenen Taksim Gezi Parkı da var Deprem toplanma alanlarına ilişkin Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) güncel lenen raporundan Cumhurbaş kanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Topçu Kışlası yapılmasında ıs HAZAL OCAK rar ettiği Gezi Parkı “tahliye ve toplanma alanları” içinde yer aldı. Tahliye alanları “Acil durumlarda yani deprem anında yıkımın içinden çı karılan, evlerinden getirilen yani tahli ye edilen insanların götürüldüğü ve ilk müdahalelerin yapıldığı alan” olarak ifade ediliyor. İnönü Stadyumu’nun da raporda tahliye alanı olarak yer alması Ali Sami Yen Stadyumu’nun imara açılmadan önceki önemini bir kez daha gösterdi. Liste hâlâ gizemli 1999 depreminin ardından İstanbul’da Afet Acil Eylemi Planı çerçevesinde belirlenen 493 boş alanın toplanma yeri olarak imara açılması aylardır tartışılıyor. İstanbul Valisi Vasip Şahin 17 Ağustos depreminin 17. yıldönümünde açıklama yaparak “İstanbul deprem toplanma alanlarının” hazır olduğunu söyledi. Bu açıklamanın üze rine arayıp hazır olan deprem toplanma alanlarının listesini istemiş, yetkili merciler de listeyi bizimle paylaşmamıştı. “Çok Gizli Liste” adlı haberimizin ardından AFAD’ın deprem toplanma alanlarına ilişkin güncel raporundan bazı bilgiler ortaya çıkmaya başladı. Raporun ardından İstanbul’da 2 bin 274 toplanma alanı ile 132 tahliye alanı belirlendiğini öğrenmemiz üzerine tekrar gerekli mercileri aradık. İstanbul Valiliği ve AFAD yetkilileri listeye ilişkin bilgileri yine gazetemizle paylaşmamayı tercih etti. AFAD’ın 2016 raporunda Beşiktaş’taki İnönü Stadyumu ve Topçu Kışlası ya pılmak istenen Taksim Gezi Parkı tahliye alanları olarak görünüyor. Uzmanlar tahliye alanlarını “Acil durumlarda yani deprem anında yıkımın içinden çıkarılan, evlerinden getirilen yani tahliye edilen insanların götürüldüğü ve ilk müdahalelerin yapıldığı alan” olarak niteliyor. Raporda İnönü Stadyumu’nun yer alması imara açılan Ali Sami Yen Stadyumu’nun önemini bir kez daha gösterdi. Stadyumun imara açılarak Torunlar Center’ın dikilmesi, projeye karşı olan ve dava açan mimarların açıklamalarının önemini gösterdi. l İSTANBUL HDP’DEN 3 PARTİ TEPKİSİ: Gizli kapaklı neyin pazarlığı? Anayasa konusunda AKP, CHP ve MHP’nin birer temsilciyle yürüttüğü çalışmalara HDP’nin Anayasa Komisyonu üyelerinden tepki geldi. Komisyon üyeleri Mithat Sancar, Meral Danış Beştaş ve Garo Paylan dün basın toplantısıyla partilerinin anayasa yapım süreciyle ilgili görüşlerini açıkladı. HDP’li Beştaş, anayasanın bu yöntemle yapılamayacağını belirterek “Bu anayasa görüşme süreci hangi pazarlığın örtüsü olarak kullanılıyor? 15 Temmuz darbe girişiminden sonra bu görüşmelerin belirli pazarlıkları kapsadığını bilmek için çok da farklı bir okumaya ihtiyaç yok” diye konuştu. Sancar da, “Kapalı kapılar ardında, gizli pazarlıklarla anayasa yapmaya kalkışmak demokratikleşmeye giden yolu zedeler” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet SÜPÜRGEYLE kovdular Gaziantep’te turistik yerleri ge zen Güney Koreli 5 turist cami avlusundan “Gâvur oğlu gâvur” denilerek kovuldu. Kadınlı erkekli turistlere “Defolun gidin buradan. Yallah. Ahlaksız adamlar. Misyonerlik yapıyorsunuz. İmansızlar! Deniz mi var, park mı var, ne işiniz var burada” diyerek tepki gösterildi. Facebook’ta yayımlanan ve önceki gün çekildiği belirtilen videoda yaşlı, sakallı ve takkeli bir kişi de parktaki temizlik işçisinin elindeki süpürgeyi alarak saldırmak istiyor. Yaşlı adama çevredekiler müdahale ederken turistler de uzaklaşıyor. l Haber Merkezi Hasan Kaçan Vasip Şahin Kadir Topbaş Tayyip Erdoğan Mustafa Varank DAMADI GÖZALTINA ALINAN TOPBAŞ, ERDOĞAN’LA ‘CUMA’DA Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, babası Ahmet, annesi Tenzile Erdoğan ile 15 Temmuz şehitleri Erol Olçak ve oğlu Abdullah Tayyip Olçak’ın Karacaahmet Mezarlığı’ndaki kabirlerini ziyaret etti. Erdoğan daha sonra cuma namazı için Marmara İlahiyat Fakültesi Camii’ne gitti. Cumhurbaşkanı camide namaz kılarken dışarıda konvoy düzeni alındı. Arka arkaya park eden çift makam aracı dikkat çekti. Konvoy içinde 2 makam aracı koruma araçlarının arasında iler liyor. ABD başkanlarının uyguladığı bu yöntem bir süredir Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürlüğü tarafından da uygulanıyor. Erdoğan’a, damadı cemaat operasyonunda gözaltına alınan İBB Başkanı Kadir Topbaş, Vali Vasip Şahin, Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan eşlik etti. Oyuncu Hasan Kaçan ve eski Trabzonspor Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu da Erdoğan’ı yolcu eden isimlerdendi. Erdoğan daha sonra, Tarabya Köşkü’nde Venezüella heyetini ağırladı. l İSTANBUL\Cumhuriyet ORGENERAL NECDET ÖZEL Gölbaşı’nı ziyaret etti Eski Genelkurmay Başkanı Orgenaral Necdet Özel, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi 50’den fazla şehi din verildiği Gölbaşı Özel Harekât Dai re Başkanlığı’nı dün ziyaret etti. Darbe girişiminde bulunanların iki cihanda yakasının bir araya gelmeye ceğini söyleyen Özel şunları söyledi: “TSK’ye çok büyük ihanet etmişler dir. Atatürk ilke ve inkılapları doğrul tusunda yetiştirildi ler. Bugün ne idü ğü belirsiz kişilerin arkasından gitmiş ler ve emir ve tali matları doğrultusun da hareket etmişler. TSK’nin görevi ana yasal düzeni koru Necdet Özel maktır. Bunlar düze ni bozmaya çalıştılar. Ben bunların TC vatandaşı olmalarını kabul etmiyorum. Bu hainler benim için vatandaş değil dir. 2 cihanda da yakaları bir araya gelmez. Gelen tüm ihbarlar ve iddialar incelenmiştir. Her türlü yazışmaları ve belgeleri Genelkurmay ve kuvvet ar şivlerinde mevcuttur. Cumhuriyet sav cıları o belgeleri alırlar arzu ederlerse. O iddialar asılsızdır” dedi. l DHA Türkiye’de OHAL şartı yok BM Cenevre ofisinden 19 uzman ve çalışma grubundan bildiri gibi açıklama DUYGU GÜVENÇ 15Temmuz darbe girişiminin ardından olağanüstü hal ilan etmek için Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin (ICCPR) 4’üncü maddesinden istisna tutulmayı isteyen Türkiye’ye BM uzmanlarından ‘zehir zemberek’ bir açıklama geldi. BM’nin Cenevre ofisinden 19 uzman ve çalışma gruplarının imzasıyla yapılan açıklamada Türkiye’nin OHAL ilan etmesi için gerekli şartların oluşmadığı vurgulandı ve “4’üncü maddeyi istisna tutmak tüm sorumluluklarınızı sınırsız yetkiyle kullanma hakkı vermez” denildi. Türk hükümetinden “hukukun üstünlüğüne kriz durumunda da” bağlı kalması istenen açıklamada, “Türkiye kritik bir dönemden geçiyor. İstisna tedbirleri, ülkeyi daha derin bir krize sürükleyecek şekilde kullanılmamalı” ifadeleri kullanıldı. Bu açıklama çok farklı! BM kaynakları, “Çok az sayıda açıklama bu kadar çok imzacı barındırır” yorumunu yaptı. l ANKARA demokrasi için geliyor Türkiye’nin peş peşe yaşadığı saldırılara karşı NATO müttefiklerinden yeterli destek bulamadığı sitemlerinin ardın dan ABD tutum değiştirdi. Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Ned Price’ın açıklamasında terör saldırıları kınanırken ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın, “Türkiye’nin güvenlik ve demokrasisine olan taahhüdünü tekrar teyit etmek için” gelecek hafta Biden Ankara’yı ziyaret edeceği belirtildi. Ayıklayın pirincin taşını Bir hayalin çöküşünü izliyoruz. Neredeyse bir memleketi çökertecek bir hayalin çöküşünü. Siyasal İslam fikri, onca senedir ilmek ilmek işlenen dava kaybedildi. Bir memleketi istikrar ve huzurla yönetmesi mümkün olmayan bir siyasi fikir iflas etti. Soğuk Savaş’tan beri önce Amerikancı iktidarların haylaz ama bizim çocuk diye başını okşadığı siyasal İslamın on dört senelik iktidarının hepimizi getirdiği yer ortada. Biraz duble yol, bolca inşaat yanında darbe girişimleri ve her gün bir yerlerde patlayan bombalar. Batı’nın bazı karar alıcılarının desteklediği kapitalizme, küresel sermayeye eklemlenmiş uysal dinciliğin iki aktörü AKP ve Gülen cemaatiydi. Göklerden gelen bir karar olduğunu zannettiler oysa Atlantik ötesinden gelen bir karar vardı. O karar alıcıların ahmak hayali, pek sevdikleri iki evlatlarının birbirine düşmesiyle darmadağın oldu. Bundan böyle iktidarlarını pekiştirirken o çok faydalandıkları uluslararası desteği bulamayacaklar. Zaten bir süredir, senelerce salkım salkım makaleler ve analizlerle kendilerine destek olan Batı medyasının soğuk tutumunu anlamaya çalışıyorlardı. Şimdi telaş var. O kadar ihale, o kadar toplumsal saygınlık, makam ve mevki elden gider mi? Kurulan ve tıkır tıkır işleyen çark kırılır mı? O çarkı cemaatle beraber döndürüyorlardı. Cemaatin devlet kurumlarına çöreklenmesi ve iktidarla mali işbirliği nasıl ortaya çıkarılsın? Miladı 1725 Aralık’tan başlatmak, cemaat meselesiyle yüzleşememek demektir. Son üç senede mi orduda, emniyette, yargıda kadrolaşıldı? Mesela darbeciler nasıl yargılanacak. Bir darbeci generalin 1725 Aralık’tan önceki faaliyetleri ve AKP’nin muhtemel desteklerini anlatması engellenecek mi? Duruşma zabıtlarından mı çıkartılacak? İtirafçıları konuşturmak kolay. Yargılanacak cemaatçiler konuşmaya başlayınca ne olacak? Şu belediye başkanı bize şu arsayı verdi. Şu bakan yargıda önümüzü açtı. Şu siyasetçi bize şu ballı ihaleyi verdi. Şu davada kurduğumuz kumpası siyasetçilerden şunlar şu şekilde destekledi. Şu iktidar yazarını maaşa bağladık, kurduğumuz tuzaklara destek veren yazılar yazdı. Bunları anlattıklarında ne olacak? Cerrahi bir müdahaleye girişilmek isteniyor. Fakat şimdilik mesela birinin kardeşi, berikinin damadı, diğerinin uçağından indirmedikleri hepsi bu işin içindeyse, o neşter neyi nasıl kesecek? Tek çaresi, özellikle medyada bir sis yaratmak. Puslu havada kimsenin takip edemeyeceği yargılamalarla hızla karar vermek. O tecavüzcü öğretmenin davasında olduğu gibi. Ekspres bir yargılamayla suç ortaklarını, destek olanları gizlemekten başka çareleri var mı? Bir hayalin çöküşünü izliyoruz. Endişeyle laiklikten bahsedenlere saldıranlar bu sebeple. Hem ideolojik hem maddi hem de gerçek akrabalıklarını gizlemek için formül belli. Bolca hamaset, çokça ortalığı bulandırma. Çöken uluslararası bir projeden “yerli ve milli” çizgiye sığınma. Ah be Arap Baharı. Ah be verilen talimatların dışına çıkabileceğini zanneden hayalperest siyasal İslamcı. Ama asıl ah be memleket. Müslüman kardeşlerin ağabeyi, yeniden kurulacak Osmanlı’nın yeni sultanları. İhalelerin efendileri. İnşaatların müteahhitleri. Siz taşerondunuz. Cemaati de kendinize taşeron yaptınız. Olmasaydı sonunuz böyle de denmez. Mukadderdi. Geriye pirinç kaldıysa, ayıklayın şimdi pirincin taşını. Ama acele edin. Sizden sonra tekrar ayağa kaldırılacak bir memleketimiz ve yapılacak çok işimiz var. C MY B