25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA 12 ‘AnkaraTahranMoskova ekseni doğuyor’ Şarkul Avsat gazetesi, Zarif’in Ankara ziyaretini “TürkiyeİranRusya arasında üçlü ittifak” olarak yo rumladı. İttifakın Erdoğan’ın Rusya ziyaretinde gün deme geldiğini aktaran Londra merkezli Suudi ga zetesi, MoskovaTahranAnkara ittifakının güç lü bir ihtimal haline geldiğini yazdı. Netanyahu dishab@cumhuriyet.com.tr TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Netanyahu’dan ‘inanılmaz’ açıklama İsrail Başbakanı Netanyahu, “Şimdi size inanamayacağınız bir şey söyleyeceğim” diyerek “Filistin halkını Filistin liderlerinden daha çok düşündüğünü’ iddia et ti. “Hamas’ın, BM gibi örgütlerden milyonlarca dolar çaldığını, kendilerinin ise Gazze’ye yardımların girişini kolaylaştırdıklarını” savundu. Cumartesi 13 Ağustos 2016 Suriye’de ittifak çağrısı nilwgun@cumhuriyet.com.tr Erdoğan’ın Rusya ziyaretinin ardından İran Dışişleri Bakanı Zarif, Suriye gündemiyle Türkiye’ye geldi. Zarif, Suriye’de Rusya, İran ve Türkiye’nin işbirliğini telkin etti Zarif, Erdoğan’la da görüştü. Doğalgaz da gündemdeydi Zarif’le görüşmelerde İran’dan daha fazla doğalgaz alma ve İran’dan Türkiye’ye iptal edilen turların yeniden başlaması talepleri de gündeme geldi. Çavuşoğlu, enerji işbirliğini artırmak isteğini vurgularken “Daha fazla doğalgaz almaz istiyoruz; bu işi tahkime bırakmadan anlaşmalıyız” dedi. Zarif “Biz doğalgaz ve enerji hatlarının Türkiye ve Avrupa’ya bağlantısını sağlamaya hazırız, Türkiye ile bu anlamda işbirliği yapmaya hazırız” karşılığını verdi. 2012’de 21.89 milyar dolardan 2015’te 9.77 milyar dolara düşen İranTürkiye ticaret hacminin uzun vadeli hedef olan 30 milyar dolara ulaşması için ortak irade bir kez daha ifade edildi. İran’dan İstanbul’a ve Ankara’ya uçuşların devam ettiğini belirten Zarif, “Darbe kalkışmasından sonra ortaya çıkan sorunlar İranlı turistlere yönelik bazı turların gecikmesine neden oldu. Turların tekrar başlaması için işbirliğine hazırız. İnanıyoruz ki, sorunlar çözülecek, turlar yeniden başlayacak” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın salı günü St. Petersburg’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le bir araya gelmesini, İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif’in Ankara ziyareti izledi. Hem Rusya hem de İran, 15 Temmuz darbe girişimine karşı Erdoğan’ı desteklerken diğer yandan Suriye’de Devlet Başkanı Esad’ın müttefikleri. Geçen yıl Ankara ziyaretini Erdoğan randevu vermediği için iptal etmiş olan Zarif, bu defa en üst düzeyde ağırlandı ve bombalanan Meclis’i ziyaret etti. Dün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Başbakan Binali Yıldırım ve Erdoğan ile görüşen Zarif, Rusya ile Türkiye’nin işbirliğinden memnuniyet ve Suriye konusunda Rusya, İran, Türkiye’nin işbirliği gereğini ifade etti. Zarif, o gece 5 kez aradı Ortak basın toplantısında Çavuşoğlu, Zarif’in 15 Temmuz’daki tavrını ilk defa kamuoyuyla paylaştı: “O gece ben Samsun’da uyumadım, Zarif de Tahran’da uyumadı. Zarif beni gece boyu 45 kez, ertesi günlerde de defalarca aradı. Zarif o gece yurtdışından en çok görüştüğüm dışişleri bakanıydı.” Suriye’de işbirliği yollarının taşları döşeniyor. 8 Ağustos’ta Putinİran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani görüşmesi, 9 Ağustos’ta PutinErdoğan buluşması, ardından asker, diplomat ve istihbaratçılardan oluşan Türk heyetinin Moskova çıkarması, önceki gün Rus Dışişleri Bakanı’nın Zarif’le tele fon görüşmesini Zarif’in Ankara temasları takip etti. Zarif, Rusya ile Türkiye arasındaki mekanizmaya İran’ın da katılımı için şunları söyledi: “Rusya ile Türkiye’nin yeni işbirliğinden çok memnunuz, yardıma hazırız. Bu üç ülkenin bölgenin barışı için birlikte çalışması lazım. İki önemli komşumuzun ilişkileri iyiye, bölgesel işbirliğine gidiyor. Bütün tarafların Suriye’de çatışmaların bitirilmesi ve aşırıcılıkla mücadele için işbirliği yapması lazım.” Zarif, Suriye’de üç lü işbirliği için “Farklı bakış açılarımız olabilir ama ihtilaf lı konularda bile ortak bakış açılarımız var. IŞİD ve Nusra aşırıcılığına karşı durmamız gerekiyor. İhtilaflı konularda diyalog, ikili ve çoklu görüşmeler lazım” dedi. Çavuşoğlu da “Bu görüşmeden sonra Suriye ile ilgili konularda yakın işbirliği yapacağız. Suriye’de toprak bütünlüğü gibi üzerinde uzlaştığımız konular var” diye tasdik etti. l ANKARA/Cumhuriyet Çavuşoğlu ile Zarif samimi görüntüler verdi. Çavuşoğlu’ndan Nusra vurgusu Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, basın toplantısında Türkiye ile İran’ın ortak terör tehdidiyle karşı karşıya olduğunu vurgularken Kaide’den ayrılıp ismini değiştiren Nusra’yı da terör örgütleri arasında saydı. “Biz, İran’ın güvenliği ve istikrarını, Türkiye’nin güvenliği ve istikrarı olarak görüyoruz. İran’ın da böyle düşündüğünü biliyoruz. Ve İran’da PJAK, Türkiye’de PKK, Suriye’de PYD, bunların arasında ayrım görmüyoruz. Hepsinin de Türkiye ile İran’ın güven liğine tehdit olduğunu biliyoruz. Aynı şekilde yine bölgede DAEŞ, Nusra, yine maalesef radikalleşen terör örgütleri var. Bunlara karşı da birlikte mücadele etmemiz lazım” ifadesini kullandı. Çavuşoğlu, “Suriye’de kalıcı bir çözüm için bundan sonraki süreçte işbirliğimizi daha da güçlendireceğiz” mesajı verdi. Zarif de, “Biz Türkiye’nin güvenliğini kendi güvenliğimiz olarak görüyoruz. Darbe girişimi sırasında da Türk halkının yanında olduğumuzu bilin” dedi. IŞİD’in çocuk kurbanları Britanyalı genç kızdan kötü haber IŞİD’e katılmak üzere Londra’dan Suriye’ye giden üç kız öğrenciden biri olan 16 yaşındaki Kadiza Sultana’nın bir Rus hava saldırısında ölmüş olabileceği açıklandı. Hepsi aynı yaşta olan Sultana ile okul arkadaşları Shamima Begum ve Amira Abase, 17 Şubat 2015’te, ai lelerinden habersiz Londra’daki Gatwick Havalimanı’ndan Türkiye’ye uçmuş, buradan da Suriye’nin Rakka kentine geçmişti. BBC’ye konuşan ailenin avukatı, Sultana’nın öldüğüne dair bir bilgi Sultana’nın Tür aldıklarını söyledi. Bu kiye üzerinden bilgiyi bağımsız kaySuriye’ye gittiği naklar tarafından doğortaya çıkmıştı. rulatma imkânlarının olmadığını da ekledi. Hayal kırıklığına uğrayan Kadiza’nın IŞİD’den ayrılmak istediğini söyleyen avukat, genç kızın örgütten kaçmaya çalışırken yakalanınca dövülerek öldürülen Samra Kesinovic’in (17) hikâyesinden çok etkilendiğini, bu nedenle kaçmaktan vazgeçtiğini anlattı. Rusya’dan Kırım’a S400 füzeleri Ukrayna askeri istihbaratının Kırım’a sızmaya çalıştığını savunan Moskova, iki gün sonra yarımadaya S400 füze savunma sistemi konuşlandırdığını duyurdu. Kırım’da kilit noktaları hedef alacakları öne sürülen Ukrayna ajanlarıyla çatışan Rusya Federal Güvenlik Servisi’nin iki mensubunun öldüğü belirtilmiş, Putin “Ukrayna ateşle oynuyor” demişti. Papa’dan eski hayat kadınlarına ziyaret Katoliklerin ruhani lideri Papa Françesko eski hayat kadınlarını ziyaret etti. Vatikan’dan yapılan açıklamada Papa’nın, kendilerini satanlardan kurtarıldıktan sonra bir Katolik derneği tarafından İtalya’nın başkenti Roma’da bir apartman dairesine yerleştirilen 20 kadının hikâyelerini dinlediği aktarıldı. KSUIŞERİVDTİ’NUDLCEUİNŞ Burkalar yakıldı sakallar kesildi YPG liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Suriye’de IŞİD’in “Avrupa Kapısı” diye nitelenen Mınbiç’i yüzde 100 kurtardıklarını açıkladı. Ankara’nın YPG için “Fırat’ın batısına geçemez, kırmızı çizgimiz” açıklamalarına karşın SDG Mınbiç’i alarak “kırmızı çizgiyi” geçti. Cihatçıların elinden kur tulanlar sevinç gösterileri yaparken kimi kadın ilk iş IŞİD’in giymeye mecbur bıraktığı burkalarını ateşe verdi, erkekler ise sakallarını kesti. Öte yandan, IŞİD militanları geri çekilirken Mınbiç’teki çatışmalardan kaçmaya çalışan 2 bin sivili canlı kalkan olarak kullanmak üzere rehine aldığı belirtiliyor. Turizmcennetinebomba Güneydoğu Asya ülkesi Tayland’ın turistik bölgelerinde önceki gün ve dün düzenlenen peşi sıra bombalı saldırılarda en az 4 kişi yaşamını yitirdi, onlarca kişi yaralandı. Bu yıl 32 milyon turistin ziyaret etmesi beklenen ülkede 24 saat içerisinde en az 11 patlama gerçekleşti. Saldırıların, halkın geçen haftaki referandumda cunta anayasasını onaylamasının ardından ve aynı zamanda Kraliçe Sirikit’in doğumgününe denk gelmesi dikkat çekti. Saldırılar şöyle: 4 Başkent Bangkok yakınlarındaki tatil beldesi Hua Hin’de patlayan 4 bomba 2 can aldı, en az 24 kişi yaralandı. 4 Balayı cenneti Phuket Adası’ndaki Patong plajında iki bomba patladı, bir kişi yaralandı. 4 Trang’da pazar yerindeki patlamada bir satıcı öldü, 6 kişi yaralandı. 4 Surat Thani’de emniyet binası önündeki iki patlama bir can aldı. 4 Patini’de infilak eden bombalı araç en az 7 kişiyi yaraladı. 4 Phang Nga sahillerinde patlamalar oldu. Kraliçe’nin doğumgünü Saldırıları üstlenen olmazken şüpheler ülkenin güney eyaletlerindeki ayrılıkçı Müslüman Malay isyancılar üze Tayland’ın çeşitli bölgelerinde önceki gün ve dün en az 11 patlama gerçekleşti, 4 kişi yaşamını yitirdi Saldırılarda onlarca kişi yaralandı. rinde yoğunlaştı. Zira patlamaların Kraliçe Sirikit’in doğum gününe denk gelmesi ve kraliyet şehri Hua Hin’in hedef alınması dikkat çekti. Saldırıların ardından bazı şüphelileri gözaltına aldığını duyuran polis, uluslararası terör ihtimalini değerlendirmediğini açıkladı. Siyasi çalkantı dönemlerinde ev yapımı bombalara alışık olan ülkede ordunun yönetime el koyduğu Mayıs 2014’ten beri bu tip saldırılar oldukça seyrekleşti. Geçen yıl 17 Ağustos’ta Bangkok’taki Erawan Tapınağı’na yönelik saldırıda 20 kişi ölmüş, saldırıdan sahte Türk pasaportlu Uygurların başını çektiği göçmen kaçakçılığı çetesi sorumlu tutulmuştu. Demokrasi ‘Sıla’sı Sıla’nın konserleri iptal. İstanbul, Bursa, Kayseri, Ankara… Türkiye’nin dört bir yanından, popüler sanatçı için konser iptalleri yağıyor. Sebep, göz önündeki isim olan sanatçının “Yenikapı’da demokrasi nöbeti”ne katılmaması, dahası “meydan okuma” olarak algılanan kararını, “Darbeye karşıyım ama böyle bir şovun içinde bulunmayı tercih etmiyorum” netliğiyle ifade etmesi. Bu sözler bir “rejim sorunu” haline geldi. Görüşlerini açıklamasına fırsat dahi verilmeyen sanatçı sosyal medyada hedef gösterildi ve linç edildi. Yetmedi. “Sürüden ayrılan kuzuyu kurt kapar” düsturuyla bir ibret vakasına dönüştürülüyor. Sanatçılar ve ünlüler Sıla üzerinden gereken dersi çıkarmışlardır. Yeni dönemin “demokrasi nöbeti” böyle. Nüans, itiraz ve yorum istemiyor. Aynı meyanda “yapımcı şirketler”de aralarında bundan böyle “mitinge en çok ünlüyü kim getirdi” kavgası yapıyorlar. DMC ve Avrupa Müzik örneğin günler öncesinde, marşlar eşliğinde teknelerle miting alanına getirmeyi vaat ettiği sanatçılara, moda olduğu üzere gazetelerde tam sayfa ilanla teşekkür etti. Bir yanda mitinge gitmeyi yeğlemeyen sanatçılar silinirken, diğer yanda “toplu katılımla” “nöbet”te yer alan sanatçılar, teşekkür ilanlarıyla öne çıkarılıyor… Sanat ve sanatçının ötesinde bireyin hepten üstünün çizildiği bir evreye giriyoruz. Bireysel tercih ve haklar bundan böyle yok hükmünde. “İdam” başta olmak üzere milletin her isteği (yarın misal “vergi istemeyiz” derlerse ne olacak?) baştacı edilirken, aykırı kaçan bireye yaşam hakkı tanınmıyor. Egemen demokrasi Demokrasinin bu tipine Erdoğan’ın ayağının tozuyla döndüğü Rusya’da “egemen demokrasi” diyorlar. Putin’in on yıl önce öne sürdüğü “egemen demokrasi” kavramı uyarınca yalnız lider ve lideri yücelten kitlenin esamisi okunuyor. “Yönetilebilir demokrasi” şeklinde de tanımlanan bu rejim altında çatlak sese tolerans gösterilmiyor ve tam gaz propaganda çarkıyla bireylerin siyaset üzerindeki her etkisinin önü kesiliyor. “Sıla vakası” bu “egemen/yönetilebilir demokrasi” şablonuna tam işte şimdi cuk oturan bir örnek. “Demokrasi”, “egemen demokrasi”de lidere meşruiyet halesi sağlayan marka adı olmaktan ibaret kalıyor. Bunun ötesinde kişi hak ve özgürlükleri, güçler ayrımı, ifadebasın özgürlükleri, kontrolfren mekanizmaları, azınlık hakları gibi hukuk devletinin içeriği demokrasinin dışında tutuluyor. Petersburgİstanbul kriterleri St. Petersburgİstanbul kriterleri şeklinde özetlenebilecek bu rejim ikizliğini iki ülkede de farklı dozlarda kullanılan “milliyetçilik”, “din” vurgusu tamamlıyor. Geçen “Sağnak”ta da yazdım. Erdoğan’ı Rusya’nın tüm sarayları arasındaKonstantinopolis’e adını veren ve Hıristiyanlığı ilk kabul eden “Roma İmparatoru” olarak Konstantin’e atfolan St. Petersburg’un “Konstantin Sarayı”nın “Yunan Oda”sında kabul eden Putin de kendisini bizzat Ortodoksların rakipsiz temsilcisi ve vârisi olarak görüyor. Daha spesifik yazmak gerekirse, Erdoğan kendisini nasıl Sünnilerin lideri ve kimine göre hatta “halife” diye görüyorsa, Putin de şahsını “Konstantin’in devamcısı” addediyor. RTEPutin yakınlaşmasının dünyada en ilgi çeken yanlarından biri bu. Moskova’da uzun yıllar yaşamış Roberto Toscano “Repubblica” da örneğin tam bu noktaya parmak basıyor ve “Milliyetçilik ile dini gelenekler iki ülkede de kitle desteğini güdümleyen ve diri tutan öğe” diyerek ekliyor: “İki ülkede de agresif ‘Batı’nın kötülükleri ve tehditleri nezdinde uğranılan tüm başarısızlıklar, yolsuzluk ve adaletsizliklerden doğan her sıkıntıyı def etmek için bu iki unsur kullanılıyor!” St. Petersburg buluşmasının en kaygı verici yanı bizde çoğu seküler gözlemcinin pas geçtiği bu noktadan kaynaklanıyor. Putin özel kalemini görevden aldı Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, uzun yıllardır kendisine en yakın isimlerden olan Kremlin İdaresi Başkanı Sergey İvanov’u sürpriz biçimde görevden aldı. Kremlin’den yapılan açıklamaya göre İvanov ‘Rusya Devlet Başkanlığı Doğayı Koruma, Ekoloji ve Ulaşım Özel Temsilcisi’ olarak atandı. Yardımcısı Anton Vayno ise Putin’in yeni özel kalemi oldu. Savunma bakanlığı ve başbakan yardımcılığı da yapmış olan Ivanov, 4 yıl 8 aydır sürdürdüğü görevinden kendi isteğiyle ayrıldığını ve yerine Vayno’yu önerdiğini söyledi. C MY B nilgun@
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle