14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 2.9170 3.3040 9.28 78.139 0.3 kuruş 1.4 kuruş 0.1 puan 1.867 puan 8 [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY Fiyat da arttı yoksulluk da ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 780.40 9.25 lira 116.40 1.4 lira Cumartesi 4 Haziran 2016 Tüketici fiyatları beklentilerin altında kalarak binde 58 artmış olsa da çalışanlardaki yoksullaşma yüzde 200’ü aştı. TÜFE bir önceki yılın aynı ayına göre de yüzde 6.58 arttı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi 2016 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 0.58, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6.58 arttı. TÜİK’in mayıs ayı istatistiklerine göre, TÜFE’de bir önceki yılın aralık göre yüzde 3.15, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6.58 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 7.71 arttı. Aylık binde 58’lik artışla beklentilerin altında kalsa da yurttaşlardaki yoksullaşma son hızla devam devam etti. Birleşik Metalİş Sendikası’nın raporuna göre, enflasyon en çok gündelikli çalışanlarının gelirlerini etkiledi ve gizli yoksullaşma yüzde 16’yı buldu. Şampiyon umre Ana harcama grupları itibarıyla 2016 yılı Mayıs ayında endekste yer alan gruplardan ulaştırmada yüzde 1.10, eğitimde yüzde 1.04, çeşitli mal ve hizmetlerde gerçekleşti. Ana harcama grupları itibarıyla 2016 yılı Mayıs ayında endekste yer alan gruplardan ev eşyasında yüzde 0.28 ve alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0.03 düşüş oldu. Tüketici fiyatları bazında mayısta en yüksek fiyat artışı, yüzde 17.99 ile um Son 13 yılda düzenli işlerde çalışanlar için fiyat artışlarının etkisi yüzde 200’ü aştı. Reel kayıp yüzde 16’yı aştı Kişinin kendi yaptığı harcama kalemlerindeki fiyat artışları ile resmi Tüketici Fiyat Endeksi arasındaki farkın da “istatistiklere yansımayan bir yoksullaşmaya” neden olduğuna dikkat çekilen raporda şöyle denildi: 4 Farklı gruplara göre enflasyon ile genel enflasyon (TÜFE) arasındaki farkın yol açtığı reel kayıp, ya da gizli yoksulaşma oranı yüzde 16.4’ü buldu. Buna göre en ciddi yoksullaşma yüzde 16.4 ile gündelikli çalışanlarda görülüyor. Bu grubu yüzde 16’lık gizli yoksullaşma ile sosyal yardımlar ile yaşamını idame ettirmeye çalışanlar izledi. reye gidiş ücretinde gözlendi. Geçen ay fiyatı en fazla düşen ürünlerin başında ise yüzde 46.30 ile kuru soğan geldi. Fiyat artışında umreye gidiş ücretini, yüzde 14.88 ile çilek, yüzde 13.63 ile yurtiçi bir hafta ve daha fazla süreli turlar izledi. Mayısta fiyatı en çok artış gös teren diğer ürünler arasında, yüzde 7.89 ile tek parça elbise, yüzde 7.23 ile kivi, yüzde 6.58 ile balık, yüzde 6.55 ile etek, yüzde 6.45 ile limon yer aldı. Kuru soğan ucuzladı Geçen ay en fazla fiyat düşüşü ise yüzde 46.30 ile kuru so ğanda oldu. Bunu yüzde 36.01 ile sivribiber, yüzde 31.79 ile sarımsak, yüzde 28.20 ile domates, yüzde 26.75 ile taze fasulye, yüzde 14.20 ile patates, yüzde 10.54 ile yumurta, yüzde 6.39 ile yurtiçi hafta sonu turları, yüzde 6.14 ile salatalık izledi. l Ekonomi Servisi Enflasyon çalışanı vurdu Birleşik Metalİş Sendikası’nın raporuna göre, enflasyon en çok gündelikli çalışanların gelirlerini etkiledi ve gizli yoksullaşma yüzde 16’yı buldu. DİSK Birleşik Metalİş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi Enflasyon ve Yoksulluk Araştırması’nda, “Son 13 yılda enflasyon yüzde 178 olarak gerçekleşirken düzenli işlerde çalışan ücretliler için fiyat artışlarının etkisi yüzde 200’ü buldu” denildi. Raporda dikkat çeken diğer unsurlar özetle şöyle; 4 Bu oran gündelikli çalışanlar için yüzde 213’e ulaştı. 4 Mesleğe göre bakıldığında nitelik gerektirmeyen işlerde çalışanlar yüzde 209’luk fiyat artışları ile enflasyon hesaplamasından en çok etkilenen kesim oldu. 4 Temel gelir kaynağına göre bakıldığında ise sosyal yardımlarla geçinenlerin harcamaları yüzde 212’lik fiyat artışları ile karşılaştı. Temel gelir kaynağı ücret olanlar için bu oran yüzde 200’e ulaştı. Kıdem tazminatı EKK’de konuşulacak ILO konferansı için Cenevre’de bulunan Çalışma Bakanı Soylu, tazminatın Ekonomik Koordi nasyon Kurulu’nda ele alınacağını söyledi. Kıdem tazminatı sorunu bir önce çözmek istediklerini bir kez daha dile getiren Çalışma Bakanı Süleyman Soylu, kıdem tazminatı ile ilgili çalışmaları öncelikle Ekonomi Koordinasyon Kurulu’na önereceklerini ve orada tartışarak sosyal diyalog penceresi açacaklarını belirtti. “Çalışanlarımız, işverenler ve hükümet hep birlikte bir araya geleceğiz ve bunu kamuoyuna sunacağız. Muhalefet partileri ile bir araya geleceğiz ki en önemli meselelerden birisi budur” diyen Soylu, nasıl esnek çalışma konusunda ortak uzlaşmayı son dakikaya kadar tüketme gayreti ortaya koymuşlarsa aynı gayreti göstereceklerini dile getirdi. ILO İstanbul’a gelecek Süleyman Soylu, ILO’nun 10. Avrupa Bölge Toplantısı’nın 2017 yılında İstanbul’da yapılacağını belirterek, “Önemli kararların oluşacağı bir toplantıya ev sahipliği yapmak, elde edeceğimiz sonuçlar itibarıyla da çok önemli” dedi. l Ekonomi Servisi TİSK’ten kıdem uyarısı TİSK, kıdem tazminatında işletmelerin maliyetini artıracak, işçiişveren ilişkisini bozacak düzenlemeler konusunda uyardı. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından hazırlanan mayıs ayı Ekonomi Bülteni’nde, ekonomi yönetiminin çalışma hayatına yönelik regülasyonlardan ziyade kaynak sorununun çözümü olarak çalışma hayatına ilişkin düzenlemelere yöneldiğini vurguladı. TİSK, özellikle kıdem tazminatında işletmelerin maliyetini artıracak ve işçiişveren ilişkilerini bozacak düzenlemelerden kaçınılmasını önerdi. Bültende, potansiyel büyüme oranı olarak görülen yüzde 5’in 2012’den beri yakalanamadığını kaydetti. l Ekonomi Servisi Nantes kentinde hükümetin tasarısını protesto eden göstericiler ve polis arasında çatışmalar ya Fransa’da pilotlar daşandı. Göstericiler polisin attığı göz yaşartıcı gaz kapsülünü tenis raketiyle geri gönderdi. greve katıldıP11İL14OHTLAAZRİIRNANG’DREAVİ Fransa’daki çalışma yasasına tepki gün geçtikçe daha da büyüyor... Ajanslarda yer alan habere göre; protestolara Air France pilotları da katıldı. Sosyalist Parti hükümetinin hazırladığı ve parlamentoya sunmadan yasalaştırmaya çalıştığı yeni iş yasası, şirketlerin elini güçlendiren ve maaşların düşmesine yol açan bir düzenleme. Fransa’yı büyük bir grev dalgasının içine sokan yeni çalışma yasası tasarısı, ülkede son 2 haftada neredeyse hayatı felç olma noktası na getirdi. Air France pilotlarının en büyük üç sendikası SNPL, Spaf ve Alter, 1114 Haziran arasında grev yapılacağını duyurdu. Air France pilotlarının üye olduğu sendika ücret sorunları nedeniyle Euro 2016 futbol şampiyonasının ilk haftasında grev çağrısında bulunurken, Air France Üst Yöneticisi seyircilerin kendi araçlarını kullanarak ya da tren yolu ile maçlara gelebileceğini söyledi. Sendikaların ortak açıklamasında grevin 11 Haziran’dan 14 Haziran’a sürmesinin planlandığı ancak gerekirse grev tarihinin ötelenebileceği belirtildi. Fransa Demiryolları (SNCF) çalışanları da 31 Mayıs’ta süresiz greve çıkmıştı. Önceki gün de ülkenin en büyük işçi sendikaları konfederasyonu CGT, 19 nükleer santral ve enerji sektöründe grev kararı alındığını açıklamıştı. Açıklamada, 19 nükleer santralda üretimin düşürülmesi veya tamamen durdurulması, rüzgâr enerjisi tesislerinde de aynı uygulamaya gidilmesi çağrısı yapılmıştı. l Ekonomi Servisi Beceriksizliğin faturası Evinize, dükkânınıza, işletmenize gelen elektriği, eskiden devlet dağıtırdı. Türkiye haritası 21 dağıtım bölgesine bölündü. Dağıtım bir “piyasa” haline getirilip ihalelerle özel şirketlere satılırken topluma “Elektrik ucuzlayacak” dendi. 90’ların başında Dünya Bankası’nca kurgulanıp AKP rejimine kısmet olan dağıtım özelleştirmelerinde öykü şöyle anlatıldı: Elektrik size kadar gelirken, yolda bazı kayıplar oluyor. Ya da devlet kullanılan elektriğin parasını tahsil edemiyor. Bazen de aleni hırsızlık yapıyor. Bunların tümüne kayıpkaçak deniyor. Kayıpkaçak, üretilen elektrik miktarından sayaçlarda görünen tüketilmiş toplam elektriği çıkardığınızda ortaya çıkan rakam, bir para demek. Dağıtım özelleştirilince şirketler modern yöntemler ve altyapı kullanacağı için tahsilat artacak. Kayıplar azalacak. Kayıp kaçak azaldıkça, elektrik de ucuzlayacak. İyi hikâye değil mi? HHH Kayıpkaçak bedelleri elektrik faturalarına doğrudan yansıtılmıyordu. Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu da (EPDK) 2010 yılı biterken bir karar aldı. Dağıtım bölgeleri için 20112015 dönemini içeren kayıp kaçak oranlarına hedef koydu. Kamuoyuyla paylaştı. 2011’den itibaren de tarifelere kayıpkaçak bedelleri de eklenmeye başladı. Gelgelelim, başta Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi’nde faaliyet gösteren dağıtım şirketleri olmak üzere, hemen hiçbir şirket bu hedefi tutturamadı. Tutturamadıkça, tüketici faturasına yansıttı. Elektrik bedelini tahsil edememek, şirketin kârlılık hedefini doğrudan etkiliyordu. Vatandaş mahkemeye koştu. Yargıtay’ın hem Hukuk Genel Kurulu, hem de 3. Hukuk Dairesi vatandaş lehine kararlar verdi. HHH Özellikle HGK’nin 2014/679 numaralı ve 21 Mayıs 2014 tarihli kararı, son zamanlarda her yerde arar hale geldiğimiz hukuk ve adaletten izler taşıyor ve özetle şöyle diyordu: 4 Elektrik enerjisinin nakli sırasındaki kayıpla başka kişiler tarafından hırsızlanarak kullanılan elektrik bedellerinin, kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmamaktadır. 4 Bu hal, parasını her halükârda tahsil eden davacı Kurum’un, çağın teknik gelişmelerine ayak uydurmasına engel olur. 4 Davacının (şirket) kendi teknik alt ve üstyapısını yenileme ihtiyacı duymayacağı gibi; elektriği hırsızlamak suretiyle kullanan kişilere karşı önlem alma ve takip etmek için gerekli girişimlerde de bulunmasını engeller. 4 Oysa ki elektrik kaybını önleme ve hırsızlıkları engelleme veya hırsızı takip edip, bedeli ondan tahsil etme görevi de bizzat enerjinin sahibi bulunan davacıya aittir. 4 Bununla birlikte, tüketici olan vatandaşın faturalara yansıtılan kayıpkaçak bedelinin hangi miktarda olduğunun apaçık denetlenebilmesi ve hangi hizmetin karşılığında ne bedel ödediğini bilmesi, yani şeffaflık hukuk devletinin vazgeçilmez unsurlarındandır. HHH Elektrik faturalarının yakında ikiye katlanacağı haberlerini okumuşsunuzdur mutlaka. Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın Meclis kürsüsünden “Anlamıyorsanız bir daha anlatayım” diye çıkıştığı yasa teklifi, işte yukarıda özetlediğim Yargıtay kararını tamamen geçersiz kılıyor. Neden mi? Kendilerine verilen hedefleri tutturamayan dağıtım şirketleri kârları azalınca, bakanlığın kapısını çaldılar çünkü. Yargıtay kararlarına rağmen bu yılın başından bu yana, kayıpkaçak bedellerini gizleyen şirketler böylece abonelerin açtığı kayıpkaçak bedeli davalarından “kurtulacak”. Gelgelelim, bu teklifin büyük bir açmazı var: Kayıp kaçak bedelini yüklediği vatandaşları “AKP seçmeniAKP seçmeni değil” diye ayırmayı bilmiyor! Abonelerin tamamını kapsama alıyor. Bu yüzden de Meclis’teki AKP Grubu teklifi hiç de coşkuyla karşılamıyor. Teklifin yasalaşması, AKP’nin söz verdiği şirketlerin, tüketici lehine zaferi olabilir. Gelgelelim, faturası ikiye katlanacak seçmen tepkisinin hangi mekanizmayla telafi edileceği bugünden merak edilmeye değer bir soru. Mevzu hakhukuk değil cebe dayanıyor çünkü. Kibar Holding’den dev yatırım Kibar Holding, İzmit’te 200 milyon liralık yatırımla esnek ambalaj tesisinin temelini attı. Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar önümüzdeki yıllarda ambalajla ilgili yeni yatırımlarının olacağını söyledi. Ali Kibar (ortada): Birçok yerde sorun olan solventin yüzde 100 geri dönüşümü sağlanacak. Kibar Holding şirketlerinden İspak Ambalaj, İzmit Alikahya’da kurulu bulunan Asım Kibar Organize Sanayi Bölgesi’nde 200 milyon lira yatırımla esnek ambalaj tesisinin temelini attı. Temel atma törenine Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, Kibar Holding CEO’su Tamer Saka, İspak Esnek Ambalaj Genel Müdürü Eser Erginoğlu, Kocaeli Vali Yardımcıları Aziz İnce ile Osman Sarı ve çalışanlar katıldı. Tesisin ilk kısmının Kasımda hizmete girmesi planlanırken yıllık 40 bin ton üretim kapasitesi hedefleniyor. Baskı teknolojileri, gıda ve ilaç endüstrileri için ambalaj tasarım merkezi, solvent geri kazanım tesisi bulunacak. Ali Kibar önümüzdeki yıllarda ambalajla ilgili yeni yatırımlarının olacağını belirterek, “Biz, Sanayi 4.0 projesine uygun bir şekilde bu yatırımı yapma ka rarı aldık. 60 milyon Avro’luk bir yatırım. Yıllık 1 milyar 200 milyon metre civarında ambalaj mamulü üretecek. Tüm hatlarımız Sanayi 4.0 projesine uygun olacak. Buranın yapılması ile İspak’taki çalışan sayımız 450’ye yükselecek. Sanayide yeni üretim modelini bu yatırımla gündeme getireceğiz. Ülke için önemli katma değer yaratacak. Önümüzdeki yıllarda ambalajla ilgili yeni yatırımlarımız olacak” dedi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle