23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 23 Haziran 2016 4 İngilizler Avrupalı mı? İngiltere olarak adlandırdığımız Birleşik Krallık, bugün sandık başına gidiyor. Ülke Avrupa Birliği’nde kalsın mı, yoksa ayrılsın mı, halk karar verecek. Başbakan David Cameron İngiltere’nin AB’de kalıp kalmaması konusunda son sözü seçmenin söylemesi için halkoylamasına gidilmesine karar vermiş, kendisi de AB’den yana kampanya yapmıştı. Bugünkü oylamada, sandıktan ne sonuç çıkarsa çıksın, çekişme başa baş geçecek, fark da az olacak gibi görünüyor. Öngörüler son dönemece kadar ayrılma yandaşlarının önde olduğu yönündeydi. Son halkoylaması sırasında, İngiltere’de olabileceğini kimsenin tahmin edemeyeceği bir şey oldu, kan döküldü. Genç milletvekili Jeo Coox saldırıda can verdi. Birlikten ayrılma yanlılarının az farklı üstünlüklerini, birlikte kalma yanlılarına kaptırmaları da bu olay sonrasında oldu. Pragmatik (faydacı) davranışlarıyla tanınan, soğukkanlı İngilizler, son halkoylaması sırasında, duygusal tavırları, yersiz korkuların esiri tepkileriyle herkesi şaşırttılar, akıl ve sağduyu yerini korkulara, evhama bıraktı. HHH Bunların başında Türkiye korkusu geliyor. AB’den ayrılmaktan yana olanlar, savlarını Türkiye’nin birliğe üye olarak, İngilizlerin yaşam tarzını ve demokrasilerini tehdit edeceği varsayımına dayandırıyorlar. Başbakan Cameron birlikte kalma yönünde karar çıkmasını sağlamak amacıyla kaç kez seçmene şu güvenceyi verme zorunluluğunu duydu: Görünür bir gelecekte Türkiye’nin AB’ye üye olması ihtimali yoktur, Türklerden korkmayın! Kamuoyu Türk korkusu etkisi altında olan tek ülke İngiltere değil, Avrupa ülkelerinin halklarının çoğunluğu Türkiye’den korkuyor, Türkiye’yi küçümsüyor, hor görüyor ve kesinlikle kendi birliği içinde görmek istemiyor. Türkiye’yi bu hale düşürenler utansın! Sahi onlar kimler dersiniz? Her neyse biz dönelim İngiliz halkına. Gözlemcilerin büyük çoğunluğu bugünkü oylamada, korkuların, kuşkuların, önyargıların belirleyici olduğunu ileri sürmekte. Yoksa İngiltere’nin çıkarları göz önünde bulundurulduğunda, “Birlik”te kalmanın daha uygun olacağını düşünüyor çoğunluk. İngiltere’nin AB’den ayrılması üzerine, İskoçya’nın da Birleşik Krallık’tan ayrılıp Brüksel ile kendi başına bir anlaşma imzalaması olasılığının çok güçlü olduğuna da dikkat çekiliyor. Bunun da İskoçya’nın yararına olmadığını söyleyenlere de kulak asan yok. Çağ, tepki çağı. HHH Tabii konuyu irdelerken üzerinde durulması gereken bir husus da, “İngilizlerin ne kadar Avrupalı oldukları”dır. Evet, İngiltere AB üyesi ama Schengen ve Avro bölgesi dışında kalıyor. İngiltere’nin Avrupalılığı hep kendine özgü bir Avrupalılık olmuştur. Londra kendini hep, artık bir kanalla birleşmiş olduğu Manş ötesinden çok, Atlantik ötesine daha yakın hissetmiştir. 2. Dünya Savaşı yıllarında, Churchill bu gerçeği De Gaulle’e şu sözlerle anlatmıştı: Londra ne zaman Atlantik ötesi ile Manş ötesi arasında seçim durumunda kalsa kararını birinci şık lehine kullanır. Bu gerçeği hiç unutmayan De Gaulle İngiltere’nin 1961 ve 1967’deki başvurularını geri çevirmiş, Londra Birliğe üye olmak için General’in ölümünü beklemek zorunda kalmıştır. Bugün ise İngilizlerin kendileri Avrupalılıkları konusunda karar verecekler. Hoş, şu anda bütün Avrupa’nın önünde aynı soru var: Avrupa Birliği’ne evet mi hayır mı, evet ise nasıl bir Avrupa Birliği? haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Eğitimde de Türkiye ligden düştü: Artık Ortadoğu ülkesi sayıyorlar Geçen yıllara kadar, Türkiye’den yurtdışına ve özellikle Amerika’ya okumaya giden öğ leğriişptiormlitiişk,aTdüerkğiiyşeti’rymi bişi,r Taültrlkigiyee’aytiabrairka, lt li“gOeratatadroağku, ”“Oülrktaedleoriğaur”aüsılnkealearlmi aışra.sına almBışö.yBleöcyeleAcBeDA’ByeDg’yiedegnidTeünrkTüörğkreönğ öreğnrceinlecrileşar nşsalnıysdlııy.dı. recnilecril,eIr,aIkr,akS,uSriuyeri,yeL,üLbünbana, nM,ıMsırılsılıarlrılar Çünkü ABD üniversiteleri, Türkiye’yi labibrliirklitketededğeeğrelerlnednidriilriyilioyro.rO. Orarlalradradnandada Avrupa ülkeleri arasında sayıyor, Avrup a hheerkrkeessAABBDD’y’yeeggitimtmeekkisisteteddiğiği iiçiçininbbii kpoanktoentjaenıjnadnaınndöanğraelnıycoi radlıuy.ordu. zzimimkkilielerirninişişi ibbirirhhaayylilizzoorlralaşşıyıyoor.r. Avrupa ülkelerinde yeterince iyi okul TTüürkrkiyiyee’y’yi ibbuulilgigddeeddeekküümmeeddüüşşüürerenn olduğu için ve İngilizler, Fransızlar, Al bbiliulummuummMMililliliEEğğitiitmimbbaakkaannlalarır,ı,bbaakkaann manlar, İsviçreliler Amerika’ya daha az lalar,r,bbaaşşbbaakkaannlalar,r,MMililliliEEğğitiitmimmmüüddüürlrelerir;i; gittiği için Türklerin şansı fazla oluyordu. aartrıtkıkkkimimininkkaatktkısısı ıvvaarsrsaa,,hheeppssininininkkuulala Öduğ.reÖnğimrengiömrmgöerkmisetkeyisetneyoeknulouknuuluhehe ğğınını ıççınınlalatatalılmım.. men buluyordu. Meğer ABD üniversite AAlllalahhssizizi ibbilidldiğiği iggibibi iyyaappssının.. Meğer ABD üniversiteleri politika de Yırtık formaya rağmen Türk tekstiline güvenmeye devam İnsanın adı çıkacağına canı çıksın ler çok az sayıda forma üretiminde kulla İafndğmfblğdbakkmaooiiççıiiiiiirnmmyy,,iirrMMBBşşıışşımmddneemcnbbaalluuiieeeeızzaaasiimaambbggrrığğrryşannğllyy..ooüüddaaaeep.pnıeenddnnşşrreenrrViiıttyynauullaaıyymmffeeetFFoooonnyyıılacrrrrarrnneeaaPaarrddttdaaammrııaazzkkeeullknnnıddddmmddmaaeçssyyıeehhııaallniiaaeeçımmaabbeeşşak’’ddıTTrrrriia“kddllggeeiiüüiiHsPPHaayyiirrıooauunkkütrrmmiirayyssrlieeuuaaıy’’nnmeddmmuuteea’zzaaint..üürrekkrrsreeaayottssaiirıılllueenn deepttiaymmVPVPneeeuuleelaimmmmmbbrauuaaii.zz’’dhhnnllaaaeeıınnzzmm“ııbbBmmeeuuinnr..anlüccmddnmüççmggeyyzoaoarırıeeüürllııaiieemmrrşşkkvvavvTTçttttllaaüyııeeiieeıımmlloüümmşşaammırnnrrprrkettnn..eeiikkiiıınntrroammeeiiiii..yyffççmzooddlkkTTeeuiinnnnaarreeis’’üüyuunmmddllccaoiittrrnndtteeeekkeeyaaeeruueiişşığğllyyssdüübaazzeeiieeiikrra..zzerrnnkkeeu’’ıı””AAyddddkkfttyylloliiddyyeeüüeeeammaarrreennkkrrrıı”eeii nınmış. Ve Puma Hürriyet’in soru panlara da “Biraz ayıp oluyor beyler” larını yanıtlarken “Hatalı materyal diyelim. BBuu hhıırrssıızzllııkk mmeerraakkıı nneerreeddeenn ççııkkttıı??ocaeli’nin Gölcük ilçesinin De öğreniyoruz ki, İstanbul’daki 175 Kğirmendere mahallesindeki Yalı camiden toplam 523 kutsal emanet Camii’ndeki Sakalı Şerif çalınmış. ve tarihi eser çalınmış. Üstelik hırsızlar bunu; Ramazan Pessss. ayının mübarek günlerinde yapmış Bu kadar hırsız yoktu eskiden. lar. Artık camiden çalmaktan bile kor Ancak dün bu haberle beraber kan kalmadı. 550 TL’lik hamburgeri duyan sunucu: Vay be, sığır olmak daha iyiymiş Cumhuriyet’in yazıişleri masasın da dün, tutuklu gaze teciler, özgürlük nöbet leri, yargıdaki atama lar filan konuşulurken televizyonların birinde, Cicişler’in Yunan Adası Mikonos’ta yedikle M.Dağıstanlı ri 550 TL’lik hamburger den söz ediliyordu. Meğer Cicişler olarak tanınan Esra ve Ceyda Ersoy kardeşler Mikonos’ta 165 Avro’luk hamburger yeyip bunu da Instagram’dan paylaşmışlar. Hamburgerin bu kadar pahalı olma sının sebebi ise içindeki kobe etiymiş. İki sunucu Gülşen Yüksel ile Müge Dağıstanlı, ekrana çıkardıkları bir Türk şefle, bu etin özelliklerini konuştular. Kobe etinin neden pahalı olduğunu anlatıp durdular. Kobe sığırları, masaj yapılarak bakılırmış, bira içirilip müzik dinletilirmiş, gerilmesinler diye sakin ortam sağlanırmış, bu yüzden etlerinde hiç sinir kalmazmış. Bunları anlattıktan G. Yüksel sonra Müge Dağıs tanlı, “Vay be, sığır olmak daha iyiymiş” dedi. Sonra ekrandaki Türk şef, Türkiye’deki hamburgerleri anlattı. Restoranlarda 3040 TL’ye satılan en pahalı hamburgerin maliyetinin 7 TL 10 krş olduğunu, bunun 4 veya 5 kat fiyata satıldığını açıkladı. Son bir not aktaralım: Cicişler, Mikonos’ta bir de doğum günü partisi yapmışlar, buna da 6 bin 400 Avro ödemişler, fişini de yine Instagram’dan paylaşmışlar. Afiyet olsun! Fatih Terim Her gazeteci, bir gün ambargo yer Sonunda bunu da gördük. Fatih Terim, kendisini eleştiren birini ekrana çıkardılar diye TRT’yi boykot ettiğini açıkça söyledi. “Sizin sorularınıza da yanıt vermem, programınıza da çıkmam” dedi. Aslında normalde böyle durumlarda medya organları tehditlere pabuç bırakmaz. Ancak TRT’nin işi zor. Bir yanda Terim’i çok seven patronları var, diğer yanda da Terim’in inadı. Bakalım nasıl aşacaklar. Nuyan Yiğit’i bizden okuyun Gazeteci Nuyan Yiğit 89 yaşında öldü. Cenazesi de bugün Teşvikiye Camisi’ndeki cenaze töreninin ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Yeni nesiller pek tanınmaz ama Nuyan Yiğit, Asil Nadir’in Türkiye’de Günaydın ve Güneş gazetelerini büyük paralarla satın aldığında sağ koluydu. Nadir, o iki gazetenin patronluğuna Nuyan Yiğit’i getirdi. O da, bundan 30 yıl önce Hürriyet’in tüm ekibini, 45 kat maaşla Günaydın’a transfer etti. Gazeteciler iyi paralar kazandı. Çok etkiliydi o yıllarda. Eski bir Cumhuriyet mensubu olan Yiğit’in şu sözlerini de aktaralım: “Gazetecilik, meşakkattir, sıkıntıdır, mücadeledir. Biz gazeteciliğe girerken üç idealimiz vardı. Karnımızı doyurabilecek kadar simit, çay, bir parça da ümit. O ümidimiz olmasaydı meslekte kalmazdık. Bu mesleği sevin. Bu meslekten iyi bir meslek bulamazsınız.” Saray’da yeşil isyan3. HAVALİMANI İÇİN TEKİRDAĞ’IN ORMANLARI DA TEHDİT ALTINA GİRDİ! Havalimanına malzeme üretmek için Saray’da 100 hektarlık ormanlık alana maden ocağı izni çıktı. Saray Doğayı Koruma Derneği karara karşı dava açmaya hazırlanıyor CengizMapaLimakKolinKalyon ortaklığı ile kurulan İGA Havalimanı AŞ’nin 3. havalima nı projesi nedeniyle yoğun tahribata uğ rattığı Ağaçlı köyü ve Işıklar köyünün ardından şimdi gözler Tekirdağ’a çevrildi. İşlet me, 3. Havalimanı’na mal zeme üretmek için Tekir dağ Saray’da Safaalan Ma hallesi’deki 100 hektarlık HAZAL OCAK ormanlık alana Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan maden ocağı izni aldı. Şir ket ormanlık alanda dinamitlerle çalışa cak. Saray Doğayı Koruma Derneği ka rara dava açmaya hazırlanıyor. Dernek üyeleri yaptığı açıklamada “Cerattepe halkı Mehmet Cengiz’e gereken cevabı verdi. Çocuklarımız,yarınlarımız için ka zanmak zorundayız. Başka Saray’ımız, başka Safaalan’ımız yok” dedi. Dinamitle çalışacaklar Artvin’nin doğa harikası Cerattepe’de maden ocağı açmak isteyen Mehmet Cengiz’in ortak olduğu İGA Havalimanı AŞ’nin 3. Havalimanı için İstanbul’un ormanları için aldığı maden ocağı izinlerinin ardından bu kez de Tekirdağ, Saray’daki Safaalan Mahallesi maden ocağı tehdidi altında. Şirket, bakanlığa 20 3. havalımanı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Tekirdağ Saray’da maden açılmasına izin verdi. Mayıs’ta 3. Havalimanı’na malzeme üretme gerekeçesiyle ormanlık alana Granit Ocağı ve Kırma Eleme Tesisi kurma projesi için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) başvurusunda bulundu. Şirketin hazırladığı başvuru dosyasında faaliyet alanında açık ocak işletmeciliği yapılacağını belirterek granit üretimi için iş makinaları ve patlayıcı madde kullanılarak delme patlatma yöntemi ile çalışılacağını ifade etti. Üretim malzemelerinin tamamının 3 Havaalanı Projesi için kullanıla cağı bahsedilen dosyada havaalanı inşaatının ardından faaliyetin sona ereceği kaydedildi. Bakanlık şirketin başvurusuna 1 Haziran’da “ÇED gerekli değildir” kararı verdi. Saray Doğayı Koruma Derneği avukatı Demet Karpat karara karşı dava açmaya hazırlandıklarını belirterek dosya hazırlanırken Saray Belediyesi’nin ve Tekirdağ Halk Sağlığı Merkezi’nin görüşü alınmadığına dikkat çekti. Dernek yönetimi tarafından yapılan yazılı açıklamada da “Do ‘oGrmözaünnımü ıbziazidmikti’ Cengiz İnşaat’a da atıfta bulunulan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Cerrattepe’ye maden açmak isteğiyle oradaki halka her türlü zulmü etmiş Mehmet Cengiz’in de olduğunu söyleyelim ki meselenin özü herkes tarafından daha anlaşılır hale gelsin. Anlayacağınız Cerattepe’den eli boş dönen Mehmet Cengiz şimdi gözünü bizim ormanlarımıza dikmiş durumda! Bu proje ve verilen izin başlı başına bir hukuki skandaldır! Bu haliyle bu projenin hayata geçirilmesi bölge halkını ve bölge halkını temsil eden kurumları yok saymaktır. Bizler de bu dayatmayı bu sorumsuzluğu kabul etmiyoruz!” l İSTANBUL ğa katliamlarına bölgemizde bir yenisi daha eklenmek isteniyor. Bu kez de Safaalan mahallemiz, İGA havalimanı şirketi tarafından açılmak istenen Patlatmalı Granit Taşocağı ve Eleme tesisi tehditiyle karşı karşıya! İşin skandal boyutu ise 100 hektarlık ormanlık alanı tahrip edecek, hayvancılığı bitirecek, halk sağlığında ciddi olumsuzluklara yol açacak bu proje için Çevre İl ve Şehircilik Müdürlüğü’nün ‘ÇED gerekli değildir kararı’ vermesi” denildi. IŞİD’den isteyin! Niğde’deki saldırıda hayatını kaybeden Yaşar’ın yakınları devlete tazminat davası açtı. Bakanlık sorumlunun IŞİD olduğunu belirtti. KEMAL GÖKTAŞ sında olayın bir terör saldı rısı olduğu belirtilerek “İda İçişleri Bakanlığı, 2014 yılında Niğde remizin olay günü yasaların kendisine yüklediği görevle Ulukışla’da IŞİD’cilerin ri yerine getirmekten öte bir saldırısıyla 1 astsubay ve eylemi olmamıştır. Kolluk 1 polisle birlikte hayatını kaybeden kamyon şoförü Turan Yaşar’ın yakınlarının açtığı tazminat dava Benyamin Xu 3 IŞİD’li saldırgan 10 kez müebbet aldı. kuvvetlerinin daha büyük bir eylem hazırlığında olan sorumlu terör örgütü mensuplarının yakalanması için sında adres olarak IŞİD üyesi sal çalışma yaptıkları sırada olay mey dırganları gösterdi. dana gelmiştir. Bu nedenle idare Aksaray İdare Mahkemesi’nde miz bakımından ihmal derecesin 50 bin TL maddi ve 200 bin TL ma de dahi kusur bulunmamaktadır.” nevi tazminat istemiyle açılan da Bakanlık savunmasında “Zararın vaya İçişleri Bakanlığı savunma tazmini sorumluluğu bu olayın fa gönderdi. Davanın haksız ve hu illeri olan kişilere ait olup, husu kuki dayanaktan yoksun olduğu metin bu kişilere yöneltilmesi ge nu ileri süren Bakanlık savunma reklidir” denildi. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle