18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 5 Mayıs 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: SERPİL ÜNAY Kıyamete doğru Kıyamet tsunami gibi bir şeydir. Sayısız belirtiye rağmen yaklaştığını fark etmediğimiz gibi biz koptuğunu da o sırada televizyonlarda penguen ya da bukalemun belgeselleri gösterileceğinden herkesten geç fark edeceğiz. Ancak dereleri, tepeleri lavlar kapladığında ve sular diz boyunu aştığında hükümet sözcüsü, “Henüz bize resmi bir bilgi ulaşmadı. Geldiğinde herkesle paylaşacağız” ya da “Olayı her yönüyle araştırıyoruz” diyecek, oralardan geçmekte olan Aile Bakanı da soranları, “Bir kere kopsa ne olur” yorumuyla aydınlatacaktır. Muhalefet? Hemen Enerji, Sağlık, Çevre ve Şehircilik bakanlıklarına soru önergeleri vereceklerdir. Kıyamete az kala pek çok alamet belirdiğinde “Şeytan kulağına kurşun” demekle yetinmiş, medreselerde çocukların cinsel tacize uğramalarını, artan kadın cinayetlerini, kardeşi kardeşe vurduran savaşların başlatılmasını, “Savaş bitsin!” diyenlerin kovuşturulmasını, daha birçok şeyi önemsememiştik. Alışveriş merkezlerini su bastığında, sahipleri önce kaygılanacak, ancak az sonra kaygıları sevince dönecek, “Zaten pek müşteri kalmamıştı, böylece belki sigortadan zararziyan parası alır, durumu kurtarırız” diye düşüneceklerdir. Kentlere yeşil alan bırakmayan müteahhitler de yana yatan binalarını gördükçe önce, “Ne iyi, yenilerini yaparız” diye gönenecekler ama ortada alıcı kalmadığını fark ettiklerinde adamlarına “Gidin arayın; zebanileri bulun, okudukları dergilere nasıl reklam veririz öğrenin” diyeceklerdir. Adamları o zaman soracaklardır: “Zebaniler kime benzer? Ona mı?” Müteahitler, “Hayır” diyeceklerdir, “Tam değil, onun çok kıllısı ve kuyruklusudur!” Yandaş yayınları izlemekle yetinenler bunun hayırlı bir şey olduğunu sanacak, o sırada doğan çocuğuna “Kıyamet” adını vereceklerdir. Bütün bunlar gerçekleşince, tankların havalarda uçtuğu, şimendiferlerin TIR’larla tokuştuğu, robotların çarpıştığı yıldız savaşlarındakinden beter sahnelere şahit olunacak ve bu durum bir süre devam edecektir. Dünyaya zamanla yeniden sessizlik egemen olacaktır. Kıyamet, bir zaman sonra hızını yitirdiğinde, yeryüzünü kaplayan lavlar, taşan denizlerin etkisiyle söndüğünde, dondurucu rüzgârlar diner gibi olduğunda bir enkaz yığınının ardından önce belli belirsiz, sonra yaklaştıkça güçlenen ayak sesleri ve bir şarkı duyulacaktır: “Ciao bella, ciao bella…… Güneş doğacak/ Açacak çiçek Loi partizano / weri min bibin Merhaba ya ashen el vard/ Gadi youl merhaba! Meni de apart dağlarınıza..” Herkesin beraberce ama kendi dilinde söylediği bu şarkıyı duyan, kıyamette yitmemiş bahtlı çocuklar, “Ne oluyor” diye sorunca büyükleri yanıtlayacaklardır: İnsanlar akıllandılar; şimdi el ele vermişler, yalanın, talanın olmadığı, demokrasinin, insan haklarının geçerli olduğu bir dünyayı yeniden kurmaya geliyorlar. Haydi gidip onlara katılalım! ŞANS TOPU 01, 08, 10, 14, 19 + 12 5+1 BİLEN: 690 bin 277 TL (Devretti) 5 bilen: 4 bin 60’ar TL 4+1 bilen: 424.15’er TL 4 bilen: 36.05’er TL 3+1 bilen: 22.35’er TL 3 bilen: 4.10’ar TL 2+1 bilen: 6.65’er TL 1+1 bilen: 3.70’er TL 5 MAYIS 2016 SAYI: 33083 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Yayın Koordinatörü Murat Sabuncu Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Reklam ve Pazarlama Direktörü Ayşe Cemal Reklam Grup Koordinatörleri Deniz Tufan Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Haber Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. lMuhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 04.08 03.57 04.27 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05.50 13.08 16.58 05.37 12.52 16.41 06.03 13.15 17.02 Akşam 20.13 19.55 20.15 Yatsı 21.47 21.26 21.43 haber/yorum 13 Ayıptan, zulümden, cinayetten arta kalan: Bir tabutta 13 masum can “Dersim’e gidiyorum. Bir isteğin, mesajın var mı” diye sordum. “Bir avuç toprak getirir misin mezardan. Ne nemin mezarına koyacağız” dedi Miyase (İlknur), “Biliyorsun hep on ların yasını tutup bir mezarları olsun diye ağlayarak öldü.” Nenesi Elif İlknur’du. Dersim’in Hozat ilçesine bağlı Bargini, şimdiki adıyla Karabakır köyünde Tertele’de öldürülen Cenan ailesinin kızıydı. Tarih 14 Ağustos 1938’i gösteriyor du. 4 Mayıs 1937’de alınan Bakanlar Kurulu’nun “Tunceli Tenkil Harekâtı” kararıyla başlayan katliamın sonlarına gelinmişti. Ağuçan ocağından olan ve ellerine hiç silah almamış Bargini hal kı, kırımın kendi köylerine ulaşmaya cağını düşünüyordu. Öyle olmadı ta bii. O sabah köye gelen askerler köy de birbirlerine akraba olan Cenan ve Baran ailelerinden 24 kişiyi alıp gö türdü. Aralarında 2 yaşındaki Fera muz da vardı. “Sizi Hozat’a götüre ceğiz” demişlerdi. Ama aslında hepsi nereye götürüldüklerini biliyordu. Se yit Turabi Baran, kızlarından birisini, “Benim kızımdır” diye askerin elinden alıp kurtarmaya çalışan köylüsüne kı zıp, “Hayır, o benim kızımdır. Bizim le gelecek. Kerbela’ya gidiyoruz” de mişti. Cenan ailesinden 12, Baran ai lesinden 12 kişi elleri bağlı bir şekilde Sakasure mezrasına doğru yola çıka rıldılar. Xece Cenan, yolda rahatsız lanıp yürüyemeyince orada bıraktılar. Daha sonra cesedini bulan çocuklarının “Başına taşlarla vurarak öldürmüşler, vücudunu hayvanlar yemişti, kırmızı saçı kalmıştı” diye anlattığını söy 78 yıl sonra yapılan törende, atalarını kaybedenler gözyaşlarını tutamadılar. Birbirlerine sarılıp böyle ağladılar. lüyor akrabaları Ali Baran. Diğerlerini mezradaki evlere sokup 13 kafatası ve kemikler bulundu. Bir yakmışlar. Ama sadece yakılmadık yıl boyunca İstanbul’daki Adli Tıp’ta ları, kurşunlandıkları kemiklerin ya yapılan incelemelerde 7’sinin çocuk nında bulunan mermi çekirdekleri ve olduğu tespit edildi. İkisi 910 yaşla kovanlardan anlaşılmış. 2 yaşında rında, ikisi 45 yaşlarında, biri 56, di ki Feramuz’u da öldürmemişler önce. ğeriyse 67 yaşlarındaydı. Avukat Ci Karakol komutanına vermek istemiş han Söylemez’in verdiği bilgiye göre ler. Komutanın karısı kabul etmeyin kemiklerden, çıkan takı ve mühürler diği son sözler dökülüyor: ce 2 gün daha hayatta kalmış Fera den yaş ve cinsiyet ayrımları yapılınca “Ayıptır, zulümdür, cinayettir...” muz. Ali Baran, “Kadınlar anlatıyordu İbrahim Baran, Besime Cenan, Sul Ağıtlar ve gözyaşlarının eksik ol o zamanlar. Uzaktan izliyorlarmış. Fe tan Cenan, Halil Baran, Ali Baran, madığı törene DBP Eş Genel Baş ramuz hep ağlıyormuş ama bir şey ya Hıdır Cenan, Ahmet Cenan, Kev kanı Kamuran Yüksek, HDK Eş pamıyorlarmış. Sonra rahatsız olmuş her Cenan, Hasan Cenan’ın kimlik Sözcüsü Gülistan Koçyiğit, Diyar lar ağlamalarından ki çocuğu burada leri tespit edilebildi. bakır Belediyesi Eşbaşkanı Gültan bir çeşme varmış onun üstüne koyup Dün öldürüldükleri yerin hemen ya Kışanak, HDP Dersim milletvekili nişan almışlar” diyor. nı başına kazılan mezara törenle gö Alican Önlü, Dersim Belediyesi eş İşte o katledilen 24 kişinin kemikle müldü 13 insan, tek tabutun içinde. başkanları Nurhayat Altun ve Meh rine Sakasure mezrasında onların anı Sağanak yağmur altında toprağa met Ali Bul’un yanı sıra İsmail Be sına bir anıt yapılırken rastlandı. 2015 verilirken tek bir tabutta 13 masum şikçi, Oya Baydar da katıldı. I.lkokulda ayetli karşılamayılında savcılık kararıyla kazı yapılma insan, yaşlı bir Dersimlinin ağzından Katliam ilk kez resmi kayıtlara gir sına karar verildi. Kazı yapılan yerde Seyit Rıza’nın idama giderken söyle mişti ama 11 kişinin kemiklerine hâlâ rastlanamamıştı. Avukat Cihan Söylemez, onların mezarının da bulunması için yasal girişimlere başlayacaklarını söylüyordu. 78 yıllık bir travma yaşanıyordu Sakasura’da. Aileler birer birer söz alıyordu törende. Suat Baran, “Onlar gittiler, bize dillerini, geleneklerini bıraktılar” diyordu Kürtçe konuşmasında: “Bu çok ağır bir gün bizim için. Hem 24 canın cenazesini kaldırıyoruz hem katliamdan geçirilen 6070 bin insanı anıyoruz. Ağucan ocağı, ocaklardan bir tanesidir. Neden bizi öldürdüler? Özellikle pirlerimizi öldürdüler. Bu hem dil, hem inanç soykırımıdır. Dersim’in rengini, dilini kaybetmek istediler.” Haydar Canan da “O günleri yeniden yaşıyoruz. O kemiklerin sesi bugün torunlarının ağzından çıkıyor: Saltanatınız sonsuza kadar sürmeyecek” diyordu. Yüksek, Kışanak ve Koçyiğit de devletin azınlıklara yönelik düşmanca politikasını eleştiriyordu konuşmalarında. Kürtlerin ve Alevilerin kökünün her dönem kazılmak istendiğini anlatıyorlardı. Aslında Dersim’de bulunan ilk kemikler değildi bunlar. Daha önce 1999’da da bulunmuştu. Resmi olarak bir şey yapamayınca aileler sessiz sedasız gömmüşlerdi kemiklerini. Ama bundan sonra sessiz sedasız gömmeye niyetleri yok. Tertele’de öldürülenler de zaten bu yıl ilk kez Dersim’de yapılan etkinliklerle anılıyordu. 6 yıl boyunca Avrupa’da yapılan “Unutturmak değil yüzleşmek! Soykırım tanınsın, Dersim’i yeniden inşa edelim” başlıklı 19371938 Dersim Konferansı’nın 7’ncisi iki gün sürecek. Kentin tüm bilboardları 19371938’i anlatan fotoğraf ve yazılarla donatılmış. Onlardan birisi de Erdoğan’ın 2010 yılında henüz Başbakan iken söylediği “Dersim’de 50 bin kişi öldürüldü! Gerekirse devlet adına özür dilerim” sözü ve altındaki “Dersim halen o özürü bekliyor” yazısıydı. Ama o afiş iki gün önce polis tarafından gerekçesiz bir şekilde kaldırıldı. Karanfillerin atıldığı, etrafında mumların yakıldığı mezardan Miyase’nin istediği bir avuç toprağı alıp Seyit Rıza Meydanı’ndaki anmaya gitmeye hazırlanırken genç bir kadının ağlayan kadınlara “Gidin rahat uyuyun bugün” dediğini duydum. Tabii bu ülkede ne kadar rahat uyuyabilirlerse... SİNAN TARTANOĞLU Bolu Cumhuriyet ilkokulu’nun, minik öğrencilerini ayetlerle karşıladığı ortaya çıktı. Bolu Mudurnu İlçe Milli Eğitim Müdürü Fuat Gürleyen, 11 Nisan’da Mudurnu Kaymakamlığı’nda kurum ve okul müdürlerini topladı. Toplantının gündemi, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı hazırlıkları, Kut’ül Amâre hazırlıkları, TEOG sınavları” olarak sıralandı. Açılış konuşmasında Milli Eğitim Müdürü Gürleyen, “Tek derdimiz görevimizi layıkı ile yapmak ve Cenabı Allah’ın rızasını kazanacak işler yapabilmek” dedi. Gürleyen ayrıca, “Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu’nun aday öğretmenlere yaptığı konuşma metnini ‘WhatSapp’ üzerinden sizinle paylaştım. Ben dahil bütün öğretmenlerimizin bu metni okuması, özümsemesi ve uygulaması gerekir diye düşünüyorum” dedi. Toplantıya Mudurlu Cumhuri KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK yet İlkokulu Müdürü Mustafa Kalay da katıldı. Toplantının ardından Kalay’ın yöneticisi olduğu okulda, tartışmalı bir uygulamaya imza atıldığı ortaya çıktı. Okulun kapısının bulunduğu duvarda bulunan okul tabelasının üstüne, ışıklı elektronik bir tabela asıldı. Tabelada, önce, “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Kutlu olsun” yazısı görüldü. Ardından kayan yazıda, “Oku! Seni yaratan Rabbinin adı ile ile oku!” ifadeleri dikkat çekti. l ANKARA [email protected] Törende meslektaşları üzgündü. Ömer Faruk Akün Türkolog Akün’e veda Türkoloji’nin en büyük bilim insanlarından biri olarak kabul edilen Prof. Dr. Ömer Faruk Akün yaşamını yitirdi. 90 yaşında vefat eden Ömer Faruk Akün için emekli olana kadar görev yaptığı İstanbul Üniversitesi’nde tören düzenlendi. İstanbul Üniversitesi Beyazıt yerleşkesindeki törene, öğretim görevlileri, Akün’ün arkadaşları, yakınları ve öğrenciler de katıldı. l DHA Karıkoca Erdoğan’a hakaretten tutuklandı Antalya’nın Manavgat ilçesinde sosyal medya hesaplarından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret ettikleri iddia edilen çift, tutuklandı. Manavgat Jandarma Komutanlığı ekiplerinin ihbar üzerine sosyal medya hesaplarını incelemeye aldığı H.A. ve eşi H.A, incelemelerin ardından evlerinde gözaltına aldı. İddiaları kabul etmeyen çift adliyeye sevkedildi. VEFAT BAŞSAĞLIĞI ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Gazetemizin Malatya muhabiri Selahattin Gökatalay’ın sevgili ablası Rabia Kıvılcım 4 Mayıs 2016 Çarşamba günü yaşamını yitirdi. Kıvılcım’ın cenazesi Şehir Mezarlığı’nda düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Çalışma arkadaşımız Selahattin Gökatalay ve yakınlarına başsağlığı ve sabır diliyoruz. C Çalışanları C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle