Katalog

Perşembe 10 Mart 2016 EDİTÖR: SAMİ GÜREL TASARIM: ERSİN ÖZTEKİN UEFA’dan gizlemiş! spor 19 Özbek, 2014’te gerçek zarar söylenmediği için men cezası aldıklarını açıkladı CAS eleştirisi Galatasaray eski başkanı Duygun Yarsuvat, UEFA’nın men cezasına itiraz için CAS’a gidilmesini eleştirdi. Divan kurulunda Dursun Özbek, “CAS’a gideceğiz” derken oturduğu yerden “Yapmayın..” ifadesini kullanan Yarsuvat, “Hukuki bir yol. Bu yolu da doldurmak istiyorlar. Ben olsam başvurmam. O kadar bariz ki her şey. Belki orada ceza da değişebilir. Ameliyat yaparken hasta ölürse doktor olarak kapatmak zorundasın. CAS da böyle bir kanun yolu olarak öngörülmüş” dedi. Kozak’tan tepki G.Saray camiasının dua yen ismi Hayri Kozak, “3 kupa almamızda büyük payı olan Hamza Hamzaoğlu’nun 3 yıllık sözleşmesi yönetim tarafından tek taraflı feshedildi. Hamzaoğlu’nun parası ödendi mi? Bu adamın parası nasıl ödenmez?” dedi. Kozak ayrıca Burak’ın Çin’e satışında 1 milyon Avro komisyon verilmesi hakkında “Satan taraf komisyon ödemez. Nedir durumun aslı?” diye sordu. ‘Fan’ gerilimi çıktı G.Saray eski yöneticisi Taner Aşkın divan kurulunda “Sosyal medyada ‘G.Saray’ı halka devredin’ gibi bir kampanya başlatılmış. Bu iş bu noktalara geldiyse büyük tehlike boyutlarına doğru gidiyor demektir. Fanları (taraftarı) kontrol edemezsek bu iş korkunç noktalara gider” deyince, sosyal medyada taraftarlardan büyük tepki aldı. Galatasaray’ın Mart ayı divan kurulu toplantısında başkan Dursun Özbek, UEFA’nın verdiği 1 yıl men ceza sıyla ilgili bilinmeyen bir gerçeği açıkladı. cumhur UEFA’nın Mayıs 2014’te SarıKırmızılılarla önder arslan yaptığı anlaşma, kulübün verdiği söz ve süreci anlatan Özbek şunları söyledi: l UEFA’ya yaptığımız son savunmada, “Finansal FairPlay uygulamasına uyma yan taraflara 10 çeşit ceza var. Sen gidiyorsun bunun en kötüsünü seçiyorsun. Cezanın öldürücü olmama sı gerekir” dedik. Ben bunları söylerken izlemeyi ya pan savcı “Başkan, sen böyle diyorsun ama 2014’te si zi incelemeye geldiğimizde bize dediniz ki ‘UEFA bu zararları yaptık ama bu sezon 1 milyon Avro kâra ge çiyoruz.’ Sonrasında 70 milyon Avro zarar açıkladı nız. Eğer bize ‘Bu kadar zarar ediyoruz’ deseydiniz si ze 5 sene daha izleme verirdik. Neden o zaman şeffaf olmadınız, gizlediniz? Şimdi ‘Bize 2 sene izleme verin diyorsunuz’ ifadelerini kullandı. Futbolda yarı yarıya düşüş PoDOLSKI GİDecek Mi? l Podolski’ye yakınlığıyla bilinen Alman Express gazetesi, G.Saray’ın son dönemdeki mali sorunları ve UEFA’dan alınan men cezasına vurgu yapıp yıldız oyuncunun SarıKırmızılılardan ayrılabileceğini yazdı. Gazete, bazı Çin kulüplerinin yanı sıra ABD’den de Podolski ile ilgilenen takımlar bulunduğunu, ayrılığın olası olduğunu belirtti. l UEFA, “1 yıl men veriyorum, zannetme ki gözümü üzerinden ayırdım. Sporcularla ilgili maaş, prim her şeyi 65 milyon Avro seviyesinde tutmak zorundasın” diyor. Bizde futbol bu seviyelerde seyrediyor. Önce maaşlar 105 milyon Avro seviyesindeymiş. Rakamlar yarı yarıya inmek zorunda kaldığı zaman bazı harcamalara dikkat etmek lazım. Asla sportif başarıdan tavizi düşünmedik. Cumhuriyet yazdı, Özbek açıkladı İlk kez Cumhuriyet’in duyurduğu G.Saray’ın men cezasına itiraz için CAS’a gideceğini dün Özbek doğruladı. Özbek, “Konuyu CAS’a taşıyoruz. G.Saray’ın marka değerini düşüren cezanın kaldırılması için hırslı bir şekilde çalışıyoruz” dedi. Başkan Özbek, bazı üyelerin geç miş yönetimlerin harcamalarının incelenmesi için yaptıkları baş vuruyla ilgili, “Bu işi uluslararası mahiyette yapan firmalarla görüştük. Biriyle sözleşme imzalama aşamasına geldik” diye konuştu. İşte G.Saray’ın borcu l G.Saray’ın Kala KONTRAT cek. Özbek, “Bileklik mış Tesisleri’nden kira alamadığı, tahli KRİZİ kampanyası başlattık, sataşmaya başla ye davası açmak iste dılar ‘80 kuruşa yap diği ancak işletmeciyle yapılan tırıyorsun, 5 TL’ye kulübe sa G.Saray’ın toplam alacaklarının 536 milyon lira karşılığı 184 milyon dolar, toplam borçların 1 milyar 499 milyon lira karşılığı 515 milyon dolar seviyesinde bulunduğu; konsolide borç alacak farkının 331 milyon dolar olduğu açıklandı. kontratın olmadığı ortaya çıktı. Bir üye kontratın fotokopisini buldu ama mahkeme orijinal evrakı istedi. Yönetim, işletmeciyle uzlaşma yoluna gitti, 1 yıl içinde tahliye gerçekleşe tıyorsun’ diye. Maliyeti 80 kuruş, 10 TL’ye satıyoruz. Bileklik, birlik ve beraberliğimizin sembolü. Camia bir araya gelmeli. En kral yönetimi getirin, bu durumdan çıkılmaz” dedi. Toprak: Sporumuz AKP ile geriye gitti Beşiktaş’ta zirve hesabı Beşiktaş’ta Eskişehirspor maçında alınan galibiyetin ardından gözler Karadeniz’de oynanacak olan iki mücadeleye çevrilirken Siyah Beyazlıların tek hedefi bu iki karşılaşmanın ardından İstanbul’a lider dönmek. Spor Toto Süper Lig’de 25. haftada Çaykur Rizespor’a konuk olacak Siyah Beyazlı ekip, bu mücadelenin ardından 19. hafta erteleme maçında salı günü Trabzonspor’la karşılaşacak. Beşiktaş’ta sakat futbolcular Gökhan Töre ve Quaresma’nın durumunun bugün belli olması bekleniyor. Bu iki futbolcunun oynayamama ihtimaline karşı Şenol Güneş alternatif isimleri belirlemeye başladı. ‘Hazır olun’ talimatı Kerim Frei ve Cenk Tosun ile görüşecek teknik direktör Şenol Güneş, iki futbolcuya da hazır ol talimatı verecek. Ayrıca İsmail, Beck, Olcay, Quaresma ve Mario Gomez’in kart sınırında bulunması teknik heyeti düşündürüyor. Trabzonspor karşısında Boyko, Alexis ve Marcelo’yu kullanamayacak Şenol Güneş, stoperde zorunlu olarak Necip ve Tosic ikilisine görev verecek. Bu iki maçın önemini oyuncularına anlatmaya başlayan tecrübeli çalıştırıcı, altı puan alarak Karadeniz’den lider olarak dönmek istiyor. Eski Bakan, TBMM’ye geniş kapsamlı soru önergesi verdi ESKİ WADA BAŞKANI ‘Sharapova pervasızca davrandı’ Maria Sharapova’nın dopingli çıkmasının yankıları sürüyor. Eski dünya Anti Doping Ajansı Başkanı (WADA) Dick Pound, Rus tenisçiyi tanımı mümkün olmayan bir pervasızlık örneği sergilemekle suçladı. 28 yaşındaki tenisçi, dopingli çıkmasına gerekçe olarak, 10 yıldır kullandığı “Meldonyum” adlı ilacın, yasaklı ilaçlar listesine girdiğini bilmemesini gösterirken WADA’nın eski başkanı Dick Pound bu açıklamaya karşı çıktı. Meldonyum’un yasaklı ilaçlar listesine alındığının Sharapova’ya aylar önce bildirildiğini hatırlatan Pound, “Listede yapılan değişiklikler sporculara 30 Eylül’de bildiriliyor. Yani Sharapova’nın ilacı kullanmayı bırakması için önünde Ekim, Kasım ve Aralık ayları vardı. Bu tanımı mümkün olmayan bir pervasızlık örneği. Böyle bir hatayı nasıl yapabildiğini hâlâ anlayamıyorum. Artık bu hatanın sonuçlarına katlanmak zorunda” dedi. Eski Gençlik ve Spor Bakanı, CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Türk sporunun AKP iktidarında gerilediğini söyledi. Gençlik ve Spor Bakanlığı Bütçesi’nin görüşülmeye açılması üzerine, TBMM’ye geniş kapsamlı bir soru önergesi veren Erdoğan Toprak, “Ekonomi, dış politika, iç politika alanlarındaki tahribatın daha fazlası spor dünyasında var. Sporu belediyelerle, onların güdümündeki federasyonların oyuncağı yaptılar. 2015’te 5 bin 100 madalya kazandık diyen Sayın Bakan’a mı inanacağız, yoksa Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin internet sitesindeki, ‘Türkiye 40 madalya kazandı’ ifadesine mi, biz de şaşırdık” dedi. Doping ve şike kâbusu Sosyal demokrat iktidarın ardından göreve gelen AKP’nin sporda rotayı tutturamadığına dikkat çeken Toprak, “Türkiye tarihinin en sıkıntılı sürecini yaşıyoruz. 14 yıldır elle tutulur, Türk halkını gururlandıracak başarı öyküsü yok, ona karşılık doping ve şike kâbus gibi çökmüş durumda Türkiyemizin üzerine. En son Akdeniz oyunlarındaki 658 numunenin 90’ı dopingli çıkmış, bu büyük bir ayıptır. 2004 olimpiyatlarındaki madalya sayımız 11, sonra 2008’de 8’e düşmüş, 2012’de 5’e inen bu sayının 2 tanesi de dopinge kurban gitti. 78 milyon nüfuslu 5.9 milyon lisanslı sporcunun hak ettiği madalya sayısı 3 müdür? Gençlik spordan kaçıp uyuşturuyuca yönleniyor. Bonzai kullanım yaşı 10’a inmiş, bu maddenin kullanım oranı yüzde 1400 artmış, gençlikle alay ediliyor ” dedi. Passolig garabeti! Erdoğan Toprak, spor seyircisi kitlesinin de yandaş gruba kurban edildiğini söyledi ve “Passolig kime, neye hizmet ediyor? Güya kargaşa bitmiş, nerede bitti? Maçları haftalık izleme sayısındaki düşüş korkutucu boyutta” diye konuştu. Şampiyonluk formülü Eski İnönü Stadı’nın, yeni ismiyle Vodafone Arena’nın gerçi ben hâlâ alışamadım bu isme önünden sıkça geçiyorum. Bu arada reklam panoları da dikkatimi çekiyor. Geçtiğimiz sezondan Biliç, Tolga, Demba Ba’nın fotoğraflarını hatırlıyorum. Bu sezon ise Şenol Güneş, bolca Quaresma ve Gökhan Töre, Beck, Gomez, Tolga fotoğrafı var. Anlaşılan Siyah Beyazlıların en popüler futbolcuları olarak bu isimler seçilmiş. O zaman şunu mu anlamalıyız; Beşiktaş kadrosunda bugün satıldığında da en değerli futbolcuları mı bunlar? İlerde asıl gerçeği göreceğiz. Ama Atiba’nın dün Fatih Doğan’la yaptığı söyleşide Oğuzhan için “Genç bedeninde çok olgun bir adam var” ibaresi şu anki gerçek. Zaten Beşiktaş Atiba, Oğuzhan ve Sosa ne kadar oynarsa o kadar oynuyor. Bir başka deyişle Kartal’ın kalbi bu üçlüyle atıyor. Takım lideri – tribün lideri İşte gördük sezonun 2. yarısında Oğuzhan ve Sosa’nın ilk yarıdaki veriminden birazcık uzak kalması nasıl da takımın futbolunu etkiliyor. İlla ki bir futbolcunun kıymetinin bilinmesi için performansının düşmesi mi gerekiyor? Oğuzhan’ın durumunu biraz Sergen’in ilk dönemlerine benzetiyorum ben. Sergen’i de tüm üstün yeteneklerine rağmen “Koşmuyor, yeterince çabalamıyor” diye az eleştirmemişlerdi. İyi ki bu tarz yorumlar Sergen’i etkilememişti. Taraftarın futbolcu beğenilerinde ise galiba oyuncunun tipi ve sahadan tribüne geçen bir takım duygular önemli oluyor. Bazı futbolcuların takıma katkılarının üstünde itibar görmesinin nedeni de bu olmalı. Yönetim sağlam olmalı Bu noktada; yani futbolculara yaklaşımda Yönetim’in de adil olması önemli. Kimseye gereksiz bir imtiyazlar verilmemeli. İş futbolcunun olgunluğuna ya da özgüvenine bırakılmamalı. Ya şu Fenerbahçe mağlubiyetinin ardından sanki şampiyonluk gitmiş gibi karalar bağlamaya ne demeli? Tamam ‘bir kısım medya’ malum sebeplerle her şey bitmiş gibi Fenerbahçe’ye başarı öyküleri düzmeye başladı bile. Ama onlar kendi işlerini yapıyor. Bu durum sizin de o güruha katılmanız için bir neden değil. Tam tersine kendi işinizi yapıp takımın özgüvenini zedelememeniz gerek. Mesela “Bahar geliyor, yoksa yine mi” telaşına girmeniz, gazetelere “Beşiktaş’ın hakkını yedirmeyiz”, “Futbolcularla konuşuyoruz, morallerini yükseltiyoruz” minvalinde demeçler vermeniz durup dururken problem yaratmak değil de ne? Tabii ki Yönetim’in sezon boyunca takımın performansını yükseltmek için yapması gerekenler var. Ama biz bunları basından duymamalıyız. İç meseleler içerde kalmalı. İşte asıl bu tarz acemi tavırlar takımı bozar. Tek ve basit gerçek Fenerbahçe mağlubiyetini bu kadar büyütmenin anlamı yok; Beşiktaş Fenerbahçe maçında yanlış taktikle oynadı ve yenildi o kadar. Bir yenilgi Beşiktaş’ı başka bir takım yapmaz. Takım yine aynı takım değil mi? Üstelik Lig’de daha oynanacak on hafta var. Beşiktaş’ın eksik maçını da sayarsak her şeyin olabileceği on bir tane 90 dakika. Şampiyonluğun formülü basit: Beşiktaş en fazla Fenerbahçe kadar puan kaybederse kupayı kaldırır. Bu büyük avantaj. Sadece oynayacağı maça konsantre olup yola aynen devam etmeli Kartal. Stadın açılışı, medyadaki yorumlar, nedense hemen basına yansıyan toplantılar yalnızca dikkat dağıtır. İstanbul’da tenis şölenine geri sayım TEB BNP Paribas İstanbul Cup ve TEB BNP Paribas İstanbul Open turnuvalarının ortak basın toplantı sı dün gerçekleşti. Kadınlarda İstanbul Cup’ın 1824 Nisan arasında yapılacağı açıklanırken, erkeklerde İstanbul Open 25 Nisan1 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek. Basın toplantı sının ardından TEB BNP Paribas İstanbul Cup’ta boy gösterecek yıldız oyuncu açıklanırken, hologram teknolojisi vasıtasıyla basının karşısına çıkan Caroline Wozniacki müjdeyi verdi. Woznicaki “Tekrar Türkiye’de maç yapacağım için mutluyum” dedi. l ORHUN ATMIŞ C MY B