20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 5 Şubat 2016 EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: ECE KURTULUŞ haber 5 Çelik: YPG Fırat’ın batısına geçti KP Sözcüsü Ömer Çelik, büyük bölümünü YPG’nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Fırat’ın batısına geçtiğinin tespit edildiğini söyledi. Çelik, Türkiye’nin, Barzani’nin “Bağımsız Kürdistan” açıklamasına olumlu bakmadığını dile getirdi. Çelik, Türkiye’nin “terör örgütü” olarak nitelediği YPG’nin içerisinde yer aldığı SDG’nin Fırat’ın doğusuna ilerleyerek Tişrin Barajı bölgesini ele geçirdiği yönündeki iddilara yanıt verdi. YPG’nin ilerleyişini kabul eden Çelik, “Fırat’ın batısını yakinen takip ediyoruz” dedi. A Çelik, “PYD ile ilgili bazı iddialar var, bunları da takip etmekteyiz. İnşallah bütün bu sorunlar giderilir. Suriye Demokratik Güçleri’ne bağlı bazı birliklerin Fırat’ın batısına geçtiğini tespit ettik” diye konuştu. Türkiye’nin Cenevre görüşmelerinde PYD’nin muhalefet saflarında yer almasına karşı çıktığını anımsatan Çelik, şöyle konuştu: “Eğer PYD masaya oturacaksa muhaliflerin safında oturmaz, Esad rejiminin yanında oturur çünkü Esad rejimi ile hareket eden bir yapıdır. Sırf başka bir terör örgütü ile mücadele ediyor diye, DAEŞ’le mücadele ediyor diye PYD’nin terörist etiketi üzerinden çıkmaz. Rejim PYD’yi orada lejyoner bir birlik gibi kullandı. PYD’nin rejimle işbirliği açıktır. PYD’ye giden silahlar PKK tarafından kullanılmaktadır. İnşallah sorunlar giderilir ve Cenevre 3 süreci başarıya ulaşır ve Suriye’ye barış gelir.” Çelik, “Barzani bağımsızlık referandumundan bahsediyor, ne düşünüyorsunuz” şeklindeki soru üzerine Türkiye’nin böyle bir bağımsız devlete olumlu bakmadığı yanıtını verdi. l ANKARA Ortadoğu üzerine ahkâm kesmenin dayanılmaz hafifliği Ömer Çelik Rus bombardımanı Cenevre’yi de vurdu Rusya’nın ‘Teröristleri bozguna uğratana kadar sürecek’ dediği bombardıman sonrası görüşmeler sekteye uğradı. ABD, Rusya’nın bombardımanı ‘derhal’ kesmesini talep etti M’nin Cenevre’de başlattığı Suriye görüşmelerine PYD krizinin ardından Rus bombardımanı gerekçesiyle ara verildi. Riyad’ın topladığı, aralarında cihatçıların da bulunduğu muhalefet heyetinin çağrılması ama Ankara’nın restiyle PYD’nin davet edilmemesiyle ilk krizin yaşandığı Cenevre, Rusya’nın “Teröristleri bozguna uğratana dek sürecek” dediği ağır bombardımanı kaldıramadı. BM’nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, çarşamba gecesi görüşmelerin 25 Şubat’a dek ertelendiğini duyururken, “Daha çok çalışmamız lazım” dedi. Cenevre ile ilgili karşılıklı suçlamalar havada uçuşurken, ABD Rusya’nın bombardımanı “derhal kesmesini” talep etti. Gözler ABD ile Rusya’nın liderliğinde İran, Türkiye ve Suudi Arabistan’ı da kapsayan Uluslararası Suriye Destek Grubu’nun 11 Şubat’ta Münih’te düzenleyeceği toplantıya çevrildi. Suriye hükümeti heyetinin başkanlığını yapan BM Temsilcisi Beşar Caferi, muhalefetin görüşmelerden çekilmeleri yönünde Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar’dan talimat aldığını ileri sürdü. Caferi, BM’nin görüşmelere ara vermesinin sebebinin de böyle bir durumdan kaçınmak olduğunu savundu. Muhaliflerin Yüksek Müzakere Heyeti Koordinatörü Riyad Hicab, görüşmelerden şimdilik bir sonuç alınamamasının nedeninin rejim ve Rusya olduğunu söyledi. Bu aranın Rusya’ya baskı yapmak için kullanılması çağrısı yapan Hicab “Uluslararası toplumun Rusya ve Suriye rejimine tutukluların serbest bırakılması, kuşatmaların kaldırılması ve hava saldırılarının durdurulması için baskı yapması yönünde bir fırsat. İnsani durumla ilgili gelişme olmazsa, geri gelmeyeceğiz” dedi. BM Genel Sekreteri Ban Kimun “İnsani yardımların ulaştırılamamaya devam etmesi ve Suriye’de BM SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ, GÖRÜŞMELERİN 25 ŞUBAT’A ERTELENDİĞİNİ DUYURDU B rtadoğu üzerine atış serbest, aklına esen büyük analizlere girişebiliyor, büyük iddialar ortaya atabiliyor. Aslında bu ne bize, ne de bugüne mahsus. Klasik emperyalizm döneminde, oryantalizm çerçevesinde, Batılılar “Doğu”yu istediği kadar geneller, istediği gibi tanımlardı. Ama hiç olmazsa, bunu “Doğu’nun bilgisi” üzerinden meşrulaştırmaya özen gösterirdi. Kuşkusuz, “Doğu’nun bilgisi” fevkalade tartışmalı bir iddia idi, ama yine de bu iddia adına Doğu dilleri öğrenilir, tarihi incelenir, bunlar üzerine bir bilgi iktidarı oluşturulma çabası sergilenirdi. Daha sonra, bu çabaya bile gerek duyulmamaya başlandı. Ne yazık ki, “klasik oryantalizm”e itiraz eden pek çokları dahi, Doğu üzerine bir şey bilmek gereği duymadan fikir yürütmekten imtina etmez oldular. Dahası, Doğu’ya dair iddialar “olumlu” istikamette olduğu sürece, bu yeni tür oryantalizm, oryantalizmin emperyalizmin meşrulaştırıcı olmak şeklindeki tarihsel yükünden kurtulup makbul sayılmaya başlandı. O dan bir cahil cesareti meselesi değil, daha doğrusu ondan ibaret değil. Tam tersine, en kötüsünden bir “hakir görme biçimi”, “üzerinde konuşmak için bilmeye gerek bile duymama biçiminde bir küçümseme”, yani oryantalizmin yeni ve en berbat biçimlerinden biri. Geçenlerde, bu meşrepten birisi, “Zavallı Ortadoğu..” diye bir hadsizlik risalesi kaleme almış. Gerçi bu ülkede her şeyi herkese yutturma konusunda, kimsenin sıkıntı çekmesine gerek yok, ama insan en azından kendine saygısı itibarıyla daha temkinli olmalı değil mi? Hayır, çünkü konu Ortadoğu, yani atış serbest. “İşin özü”nü bize anlatacakmış, ama birader sen daha işin a, b, c’sini bilmiyorsun. “Bu zat”, sorunlu bir “Ortadoğu” genellemesi ile başlıyor; yetmiyor, bu coğrafyayı, burada yaşayanları “tarihsizleştirme”, “öznesizleştirme” girişimi, oryantalizmin tüm büyük günahları var. Dahası da var; konu külüstür ve dolayısı ile eleştirellik fukarası bir “antiemperyalizm”e bağlanıyor. Ayrıca, “Türkiye, Mısır ve İran dışında modernleşme denilen hadiseyi derinlemesine ele alan başka ülke araştırmacısı yok” sanıyormuş. Olabilir, bilmemek değil, öğrenmemek ayıp, ama öyle bir hava içinde ki sanki sorun kendisinin bilmemesi değil. Doğrusu, Ortadoğu üzerine yazılıp çizilen ve dahi yapılan çalışmalar bizde pek bilinmez, ama azıcık okuyup yazması olanın, başta Albert Hourani, Edward Said, ama tabii ki Hanna Batatu, Kemal Salibi ve dahi Fuad Ajami gibi sağır sultanın bildiği isimleri es geçmesi anlaşılır şey mi? Arap dünyasının, Marksist, solcu, İslamcı, liberal, milliyetçi, her cenahtan aydınlarının, modernleşme üzerine biriktirdikleri geniş külliyatı bir yana bırakıyorum. Hadi modernleşme üzerine edebiyatı da bir yana bırakalım diyeceğim, ama üzerine konuşulan insanları, toplumları en iyi edebiyat üzerinden anlarsınız. Bu meyanda Körfez modernleşmesi üzerine Abdurrahman Munif’in ve Suudi Arabistanlı yazar Turki elHamad’ın romanlarını (İngilizceye çevrili, hatta Hamad Türkçeye de çevrildi) göz ardı edebilir miyiz? Keşke mesele sadece bilmemek olsun, o bile değil, en iyi ihtimalle üçüncü sınıf BatıOsmanlı/Türk karması bir oryantalist heyheylenme. Kısacası, nereden baksanız zavallı bir durum, ama masum değil, muzır bir zavallılık. “Ağır adam” pozuyla, Ortadoğu üzerine ahkâm kesmenin dayanılmaz hafifliği. Bizde bilinmez ama Teoriler üretmek Erteleme sonrası gözler 11 Şubat’ta Münih’teki toplantıya çevrildi. ki hava bombardımanları ile askeri faaliyetlerin aniden şiddetlenmesinin Cenevre görüşmelerinin ilk aşamalarına zarar vermesi, derinden rahatsız edici” açıklaması yaptı. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, Esad hükümeti ile destekçilerinin barış çabalarını torpillediklerini öne sürerek “Rusya’nın desteğiyle rejimin Halep ve yüz binlerce sakinini boğmak için gerçekleştirdiği acımasız saldırıyı kınıyoruz’’ dedi. Ardından ABD Dışişleri Bakanı John Kerry Rus mevkidaşı Sergey Lavrov’u aradı. Lavrov ile “sağlıklı” bir görüşme yaptıklarını söyleyen Kerry “Ateşkesin nasıl uygulanacağını tartışmamız gerektiğinde hemfikir kaldık” dedi. Rusya’nın “Suriyeli muhaliflere” düzenlediği saldırıları durdurmasını istediğini belirten Kerry, Rusya’nın Suriye’de sivilleri hedef alan saldırıların durdurulması ve kuşatma altındaki bölgelere insani yardım konusunda da sorumluluğu olduğunu kaydetti. Dün gece ve bugün telefonlaşmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi. Ancak Moskova üzerine alınmış gözükmedi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Cenevre görüşmelerinin askıya alınmasından “üzüntü duyduklarını ancak pürüzsüz ve çabuk ilerlemesini de beklemediklerini” söyledi. ‘Çekilin’ talimatı Kerry, Lavrov’u aradı Hicab: Baskı yapın ‘Saldırıyı kınıyoruz’ eru’ya resmi ziyaretinde temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriye’deki krizin çözümü ile ilgili Cenevre’de yapılan görüşmelerin ertelenmesini sert bir dille eleştirdi. Erdoğan, Suriye’deki tarafları bir araya getiren görüşmelere yönelik “Dünya sizden cevap bekliyor” diye konuştu. Peru San Ignacio De Loyola Üniversitesi tarafından kendisine Fahri Doktora unvanı verilen törende konuşan Erdoğan, “Siz niye toplanıyorsunuz? Dünyayı oyalamak için mi bir araya geliyorsunuz? Dünya sizden cevap bekliyor; Cenevre’de niçin bir araya geldiniz? İlgili ilgisiz herkes oraya geliyor. Kapıların arkasında da başka şeyler konuşuluyor. İşin gerçeği orada konuşulmuyor” dedi. Erdoğan, Suriye’deki muhaliflerin bombalamaların durdurulduktan sonra görüşmelerin başlaması yönündeki taleplerini hatırlattı ve “Suriye’nin temsilcisi orada duruyor. Ama öbür taraftan Rusya Suriye’de insan Erdoğan: Dünya cevap bekliyor! P Erdoğan ları öldürmeye devam ediyor. Böyle bir barış masası olabilir mi? Böyle bir barış görüşmesi olabilir mi? Ama ne yazık ki bu dünyada bunlar oluyor. Çocukların öldürülmeye devam ettiği bir ortamda bu tür girişimler maalesef sadece zalimin işini kolaylaştırmaktan öte işlev görmüyor” yorumlarında bulundu. Bırakın Batı medyasının genel resmini, kellifelli enetelektüel isimler, Arap Baharı’nı bu çerçevede, yani söz konusu ülkeler hakkında hiçbir şey bilmeden selamlamakta, dahası üzerine teori üretmekte tereddüt etmediler. İşler bekledikleri gibi gitmeyince dahi, tek yaptıkları, yeni teoriler üretmek oldu. Türkiye’ye gelince, “Ortadoğu” denilen coğrafyada yaşanan gelişmeler iki farklı oryantalizmi öne çıkardı. Birisi, muhafazakâr ve dolayısı ile iktidar çevresinde hâkim olan “OsmanlıTürk Oryantalizmi”, diğeri Batı’da esen havaların buralarda yansıması çerçevelerinde. Birincisi, özetle “Osmanlı bölgeyi terk edince işler karıştı, suni ülkeler kuruldu, şimdi filmi geri sarmak zamanı, tutmayın bizi” fikriyatı. Diğeri, aklına esenin, konu Ortadoğu olunca aklına eseni söyleme cüreti göstermesi. Tam da bu nedenle, bir sol entelektüel, Suriye’de olanlar üzerine “belli ki Sünniler ve Aleviler birlikte yaşamak istemiyor, ilk fırsatta birbirlerinin boğazına sarılıyor” diye pespaye bir oryantalizm sergileyebildi. Belli ki Mısır hakkında başkentinin Kahire olduğu dışında başka bir şey bilmeyen bir başkası “Mısır devriminin özgün dinamikleri” gibi teoriler üretmekte kendini serbest hissetti, vs. Unutmayalım ki bu noktada “üzerinde konuşmak için bilmeye gerek duymamak” sıra Rusya: Türkiye, Suriye için hazırlanıyor usya ile Türkiye arasındaki gerilim tırmanıyor. Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahaleye hazırlandığına inanmak için ciddi nedenleri olduğunu söyledi. Konaşenkov dün “Elimizde Türkiye’nin Suriye topraklarına yoğun askeri müdahale hazırlığında olduğundan şüphelenmemize neden olan ciddi dayanaklar var. TSK’nin Suriye topraklarında aktif eylemler gerçekleştirmek için gizli hazırlık içinde olduğunu gösteren işaretler giderek artıyor” dedi. Rus sözcü, “Türkiye’nin Suriye’nin kuzeybatısındaki terörist gruplara silah sağladığı ve militan gönderdiğini, bilhassa ReyhanlıSarmada üzerinden gece saatlerinde Halep ve İdlib’deki terörist gruplara silah ve militan akışını gözlemlediklerini” ileri süre R rek, “Gözlem uçuşlarımıza izin vermemesi Türkiye’nin yasadışı askeri eylemlerini gizleyemeyecek” dedi. Londra’daki Suriye Bağış Konferansı’nda konuşan ve basın toplantısı düzenleyen Başbakan Ahmet Davutoğlu ise hem rejimin hem IŞİD’in savaş suçu işlediğini söyleyerek “Esad rejimine yardım edenler aynı savaş suçlarını işliyor” dedi. ABD’yi de suçlayan Davutoğlu, “Başkan Yardımcısı Joe Biden ile görüşmemizde Rusya’nın Halep’e saldırmaması için uyarılmasında mutabık kalmıştık. Ama ABD ile Rusya arasındaki her görüşme sonrasında Ruslar daha fazla saldırıyor. ABD’yi bu in Davutoğlu: Savaş suçu sanlık suçları karşısında Rusya’ya karşı çok daha kararlı tavır göstermeye davet ediyoruz. ABD Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Suriye’ye askeri müdahale hazırlığında olup olmadığı konusunda açıklama yapamayacağını söyledi. Konaşenkov’un açıklamasıyla ilgili yorum yapması istenen ABD Dışişleri Sözcüsü John Kirby “Rusya’nın Türkiye ordusunun sınırdaki hareketlerine dair açıklamalarını tasdikleyebilecek, onaylayacak, reddedecek ya da tartışacak konumda değilim” dedi. l Dış Haberler Suud: Suriye’yi işgale hazırız Kılıçdaroğlu ziyaret sonrası gazetecilere, Sarıyer’de kurulacak spor kompleksine şehit Taşçı’nın isminin verileceğini söyledi. Konaşenko uriye’deki pek çok silahlı grubun destekçisi olan Suudi Arabistan, Suriye’ye karadan bizzat girmeye de hazır olduğunu duyurdu. Suudi ordusunun ve Yemen’e saldıran koalisyonun sözcüsü Tuğgeneral Ahmet Asiri “IŞİD’e karşı ABD öncülüğündeki koalisyonun Suriye’de düzenlemeye karar vereceği her türlü kara operasyonuna krallığın katılmaya hazır olduğunu” duyurdu. Bu açıklama Suudilerin Washington Büyükelçiliği’nin resmi Twitter hesabından da paylaşıldı. ABD Dışişleri Sözcüsü John Kirby “Suud’un karadan desteği konusunda durumu değerlendirene kadar kesin yorum yapmak istemediğini” ifade etti. l Dış Haberler S Kılıçdaroğlu şehit ailesini ziyaret etti HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Şırnak’ın Cizre ilçesinde 23 Ocak günü PKK’lilerin açtığı ateş sonucu şehit olan Topçu Üsteğmen Uğur Taşçı’nın ailesini ziyaret ederek başsağlığı diledi. Şehit Üsteğmen Taşçı’nın ailesinin oturduğu Sarıyer Ferahevler’deki evine dün öğle saatlerinde gelen Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ve Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç C ile eve girdi. Basın mensuplarının alınmadığı görüşmede Kılıçdaroğlu’nu şehit üsteğmenin annesi Emel ve babası Mehmet Taşçı karşıladı. Şehit üsteğmenin babası Mehmet Taşçı’nın Kılıçdaroğlu’na evlerinin tapusu olmadığını ve bu yüzden de burada kendilerini güvende hissedemediklerini söylediği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun da “Sarıyer’de CHP olduğu sürece sizin hiçbir kaygınız olmasın, haklarınız güvence altında olacak” dediği belirtildi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle