Katalog

Pazar 28 Şubat 2016 4 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ İstanbul güvensiz Sen yanmasan, ben yanmasam... Sevgili, Demokratik ülkelerde gazeteci halk adına basın lük değil, esaret. Yasalar esarete karşı vatandaşı korusa bile yasaya uymak zorunda de özgürlüğünü kullanır. Bu kulla ğildir, çok yetkili ve pek etkili nım ona verilmiş bir vekâlettir. ler. Yoksa, Can Dündar ve Er Azgelişmiş ülkelerde ise gazete dem Gül yayındayken Türksat’ın ci, ilave olarak halk adına hapse İMC’nin yayını kapatmasını ney girer, hatta canından olur. le izah edeceksiniz? Buna yasal Zulmün simgesi olma yolunda dayanak aramak gereği bile du her yeri kısa sürede yaya bıra yulmamıştır. Söz konusu baskı kan Silivri Kampusu’nun kapısı ve esaret olunca, yasal dayanak na şu ibare asılsa sezadır. zorunluluğu bile yoktur. Çünkü “Bütün bu sıfatı hak eden ga belirttiğim gibi bizde aslolan, öz zeteciler bir gün buraya gele gürlük değil, esarettir. ceklerdir.” HHH Tabii bu demek değildir ki, Aslolan esaret olunca, özgür bütün gerçek gazeteciler mutla lük de cesaret gerektiriyor. Bu ka hapse düşer. Düşmeyebilirler rada aydın ve gazeteci cesareti de, ama düşmeyenler bil ki te nin tanımını yapmak gerek. sadüfen düşmemişlerdir. Herhalde, cesur gazeteci der Yoksa gazeteci için olduğu ken, hapsi umursamayan, hap kadar, aydın için sanatçı için de se girmekten korkmayan gaze şerefli bir bayrak koşusudur ha teciyi kast etmiyoruz. pislik. Hapisten korkmamak, akla da İşte Can Dündar ve Erdem insan tabiatına da aykırı. Kim Gül, bu onurlu koşunun kendi se hapse girmeyi istemez ve öz lerine düşen bölümünü önceki lemez, herkes bundan çekinir, gün şerefle tamamladılar. önemli olan zalimin zulmünden Koşu, koşan için ne kadar korkmamak değil, ama o kor onurluysa, adına koşulan için de kuyu yenerek, zulmün tehdidine o kadar üzücüdür. karşı görevini yerine getirmektir. Toplum Can Dündar ve Er Silivri zulmünden geçmiş ar dem Gül örneğinde üzüntüsü kadaşlarımızın hepsi, kendilerini nü destek mesajlarıyla Silivri’de durduk yerde ateşe atmayacak ki nöbetleriyle dile getirdi. kadar akıllıydılar, hepsi de ha HHH pisten çekinirdi. Ama hepsi de Can Dündar ile Erdem Gül’ün yapmaları gerekeni bilinçle ye tahliyesi, toplumsal bir utanca rine getirip, bilerek yattılar. Kor son vermiştir. Ama bunu tümüy kularını yenip gerekeni yaptılar. le ortadan kaldırmış da değildir. Onlar başka türlüsünü yapa Çünkü Türkiye iki seçkin gaze madıkları için öyle yaptılar. tecisini, salt gazetecilik faaliyet Can Dündar ile Erdem Gül de leri dolayısıyla üç ay süreyle tu öyle. tukluluk yoluyla hapis tutmuş bir Bir bayrak yarışını onurla koş ülkedir. Tahliyeler bu olguyu ya tular. şanmamış kılmaz. Bayrağı şimdi başkaları dev Anayasa Mahkemesi’nin kara ralacak. rı, arkadaşlarımızın salt gazete Öyle ülkeler var ki, gazeteciler cilik yaptıkları için içeri tıkıldıkla bu onurlu bayrak yarışını koş rını tescil etti. mak zorunda kalmıyorlar. Can Dündar ve Erdem Gül’ün Ama bizimkiler yıllardır koşu casusluktan içeri tıkılmış olmala yorlar... rı havsalanın alacağı olay değildi. Ve koşarken de şairin ünlü di Olanlar yürürlükte olan yasa zelerini yineliyorlar: lara da tersti. Olmasa ne gere “Sen yanmasan kirdi ki?.. ben yanmasam Evet, eğer bir ülkenin yasala biz yanmasak, rı, insanların gazetecilik yaptıkla nasıl çıkar rı için casusluktan içeri tıkılmala karanlıklar rına cevaz veriyorsa, ortada bir aydınlığa...” yanlışlık var, bu yanlışlık da ga Ne zaman bu dizeler gelse ak zetecide değil, yasalarda de lıma şu soru da hemen belirive mektir ve o yasaların değişme rir zihnimde: si gerekir. Ee hep yan yan da üstat, ne Ama bizler henüz orada de zaman çıkacak bu karanlıklar ğiliz. Bizde esas olan özgür aydınlığa? Davutoğlu’nun Bingöl gezisi öncesinde geçiş yolunda sıkı güvenlik önlemleri alınırken dalgıç polisler tarafından dereler ve köprü altlarında detektörlerle su içinde bile patlayıcı araması yapıldı. l DHA Daçlagğırçıblidıle Davutoğlu BAŞBAKAN DAVUTOĞLU HDP’YE YÜKLENDİ ‘İflah olmazlar’ Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Bugün çözüm sürecinin durmasının tek sorumlusu silahların gölgesine saklanmaktan vazgeçmeyenlerdir. 2013 Mart’ında silahları terk edeceğiz sözünü verdikten sonra 2015’te ve şimdi 2016’da şehirlerimizi, ilçelerimizi silah deposu haline getirmeye çalışanlar, çözüm sürecini durduranlar da bitirenler de onlardır. Bütün vebal onların omuzlarındadır” dedi. Toplu açılış yaptı Bingöl’de İl Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Salonu’nda toplu açılış törenine katılan Davutoğlu, ziyaretinin nedenini, “Bu hain alçakların ülkemizi terör belasına musallat etmesi karşısında, en dik du ran illerimizden biri Bingöl oldu. Teşekkür ediyorum” sözleriyle açıkladı. Gelecek hafta Ağrı’ya, sonra İzmir, Edirne, Van ve Şanlıurfa’ya gideceğini anlatan Davutoğlu, HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer’in Ankara’daki bombalı saldırının failinin taziyesine gitmesine tepkisini sürdürdü. HDP’ye sert eleştirilen yönelten Davutoğlu, “7 Haziran’dan önce eşbaşkanlardan birisi buraya gelmişti. ‘Hiçbir kirli işbirliğine asla girmedik’ demişti. Ne oldu sonra? Yalanları bir bir döküldü. Partisinden pek çok isim terörist cenazelerinin kadrolu yasçısı olmadı mı? Kirli ittifakların göbeğindeler. Terörden medet umanlar, elini tetikten çekmeyenlerse hiç iflah olmayacaklar” dedi. l BİNGÖL/DHA Dünya Siyaset Bilimi Kongresi İPTAL EDİLDİ GerekÇE ARTAN TERÖR Uluslararası Siyaset Bilimi Derneği’nin (IPSA) İstanbul’da, 2328 Temmuz’da düzenlemeyi planladığı 24. Dünya Siyaset Bilimi Kongresi, ‘katılımcıların güvenliğinin garanti edilemeyeceği’ gerekçesiyle iptal edildi. Dünyanın en büyüğü olma özelliği taşıyan kongre, başka bir tarihte, Avrupa’daki bir şehirde gerçekleştirilecek. Yeni yerin duyurusu 25 Mart’ta yapılacak. Derneğin internet sitesinden yapılan açıklamada, kongrenin artan güvenlik kaygıları nedeniyle İstanbul yerine başka bir Avrupa kentinde toplanmasına karar verildiği belirtildi. Son aylarda yaşanan terör eylemlerine ve kaygı verici gelişmelere karşın, kongrenin İstanbul’da yapılması için son ana kadar ısrarlı olunduğu ifade edilen açıklamada, “İPSA yetkilileriyle yaptığımız görüşmede, 17 Şubat 2016 günü Ankara’da meydana gelen terör saldırısından sonra, kongrenin yerel düzenle Akademisyenleri desteklemişti Uluslararası Siyaset Bilimi Birliği Başkanı Aiji Tanaka, barış için bildi ri yayımlayan akademisyenlere yönelik baskının endişe verici olduğunu söylemişti. Tanaka, “Türkiye’de siyaset bilimcilerinin ve diğer meslektaşlarımızın görüşlerini açıkça ifade etmeleri nedeniyle tehdit edilmeleri, dünyanın her yerindeki IPSA üyelerini derin bir endişeye sevk etmiştir. Demokratik bir toplumda barışçıl görüşlerin idari ya da yasal yaptırıma maruz kalmadan ifade edilme hakkının olduğuna inanıyoruz” demişti. yicisi sıfatımızla IPSA yönetimine kongrenin güvenliği konusunda artan beklentilerini karşılayacak türden güvenceler verebilecek konumda olmadığımızı, kurumsal ya da kişisel olarak bu konuda manevi sorumluluğu üstlenemeyeceğimizi ifade ettik.” Katılmayacağım İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatmagül Berkay, “Her yerde terör sorunu var. Yeni yerine gitmeyeceğim. Türkiye’deki akademik dünyanın önemini açığa çıkarmada bir vesile olacağı için bu kongrenin önemli oldu ğunu düşünüyordum” dedi. Hannah Arendt’in, bu yıl 100. doğum yılı olduğuna dikkat çeken Berktay, “Çok heveslendik. Hevesim kursağımda kaldı. Bir yandan da bu karar, Türkiye’nin imajının ne kadar kötü olduğunu insana bir kaz daha hatırlatıyor. Bu durum bana ağır geliyor” diye konuştu. Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Ersin Kalaycıoğlu “Oraya gideceğiz, katılım parasını ödedik... Sorun olmayacağının garantisini istiyorlar. Böyle bir garanti veremeyiz. Paris ne kadar güvenliyse İstanbul da o kadar emniyetli” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Ankara’da IŞİD alarmı Emniyet Genel Müdürlüğü, terör örgütü IŞİD’in başkentte 10 Ekim katliamına benzer bir saldırı düzenleyebileceği yönünde istihbarat elde edildiğini belirterek Ankara Emniyet Müdürlüğü’nü uyardı. IŞİD’in İngilizce çıkan bir dergisindeki bazı bölümlere yer verilen yazısından hareketle alarma geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü, örgütün İran, Suudi Arabistan temsilcilikleri ile Alevi ve Caferilerin ibadet merkezleri, halkın yoğun kullandığı metro istasyonları, park, AVM ve eğlence yerlerine yönelik saldırı düzenleyebileceğini kaydederek 29 Ocak’ta İstihbarat ve Terör Şube Müdürlükleri’ne yazı yazdı. Yazıda, istihbarat faaliyetlerine ağırlık verilmesi istendi. l ALİCAN ULUDAĞ/ANKARA ‘Montofon ineği’ dedi Erdoğan Şüpheli asfalt! Kısıklı’daki konutundan çıkmaya hazırlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan için polis yol boyunca güvenlik önlemi aldı. Eski Kısıklı Caddesi’nden Altunizade’ye inen Şile Otoyolu yan yol ile Neşetbey Sokak’ın kesiştiği kav şakta asfalt üzerinde şüpheli bir kabarma tespit edildi. Kazılan asfaltın altı incelendi. Kabarmaya rögar kapağından ta şan suyun sebep olduğu tespit edildi. Sonra da Erdoğan’ın konvoyu olay yerinden geçti. l İSTANBUL/DHA Bunlar daCEredroatğtaenpe’dyaonrumu: yavru Geziciler Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Artvin Cerattepe’de eylemcilerle görüşüp yargı kararı alınana kadar maden faaliyetlerinin durdurulması kararının ardından, eylem yapanlara ilişkin “Geziciler neyse bunlar da yavru Gezicilerdir” yorumunda bulundu. Dindar nesiller... Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan Ensar Vakfı Olağan Genel Kurulu’nda konuştu. Türkiye’deki imam hatiplerin gelişmesinde, büyümesinde Ensar Vakfı’nın çalışmalarının etkili olduğunu dile getiren Erdoğan “Başbakanlığım dönemimde ‘dindar nesil yetiştireceğiz’ dedim birileri çılgına döndü. Bir başbakan böyle konuşamaz dediler. Bu demek değil ki dinsize hizmet vermeyeceğiz. Dinsize de hizmet verdik, dindara da” diye konuştu. ‘İmam hatibe gelin’ Türkiye’de imam hatipte okuyanların sayısının 60 binlerden 1 milyon 200 bine yükseldiğini belirten Erdoğan, “Gençler aramızda benim hocalarım da var. Geçenlerde Milli Eğitim Bakanımıza da söyledim. Fakat bugün bir şeyi ısrarla söylüyorum. Diyorum ki; acaba bizim biliyorsunuz imam hatiplerde proje okullarımız var. Bunlardan seçim yapmak suretiyle bazı profesörlerimizin, doçentlerimizin, yardımcı doçentlerimizin veya doktorasını yapmış hocalarımız acaba imam hatiplere müdür olmaz lar mı? Ya nereden çıktı bu diyebilirsiniz. Sevgili kardeşlerim geçmişte bu ülkede bunun örnekleri başka okullarda var. Şimdi ben de teklif ediyorum. Hadi bakalım. Şimdi bazı profesörlerimiz, çıksın ben varım desin. Doçent, yardımcı doçent, doktorasını yapmış hocalarımız çıksın ben varım desin. Ben imam hatip okulunda yöneticilik yapmaya varım desin. İşte reform budur” dedi. Darbe dönemlerine atıfta bulunan Erdoğan, 28 Şubat’ta yaşananlardan yılmadıklarını dile getirerek, “O zaman ‘1000 yıl sürecek’ dedikleri o parantez 5 yılda kapandı. Hamd olsun ‘imam hatip nesli ne anlar, onlar gitsin cenaze yıkasın’ diyenlere en güzel cevaptır bu süreç” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, İzmir’de başkanlık sistemi Burhan Kuzu ni anlattı. Kuzu, parlamenter sistemin mayasının bozuk olduğunu söyleyerek ‘montofon ineğine’ benzetti. İzmir Olgunlaşma Enstitüsü’ndeki konferansta konuşan Kuzu parlamenter sistemi şöyle anlattı: “Bu huysuz İngiliz sistemidir. Bu neye benzer biliyor musun, aynen bir montofon ineği gibi, Hollanda ineği gibi; sağarsın sağarsın, 50 kilo süt verir, vurur tekmeyi döker. Aynen 7 Haziran sendromu gibi. 7 Haziran’da biz bunu gördük. 7 Haziran, tipik bir parlamenter rejim yansımasıdır.” l İZMİR/CHA ‘DAvutoğlu bizim oralı’ İsmail K. Konya’da bir otelin giriş kapısına çarpan otomobili kovalamaca sonunda durduran polisler içindeki 3 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerden İsmail K, polislere “Ben Taşkentliyim abi. Ahmet Davutoğlu da bizim oralı zaten” diyerek olay yerinden gitmeye kalkıştı. Olmayınca şüpheliler, bu kez polisleri ‘paralelci’ olmakla suçladı. l KONYA/DHA ‘Erdoğan’la ya sabır derdik’Arınç, AKP’nin ilk yıllarında asker tarafından dışlandıklarını söyledi Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, İstanbul’da Milli Türk elini tutar, ‘ya sabır, bu günler ge manın Başbakanı Erdoğan, ‘Bana çecek’ derdik. Bize o gün o hakaret bak, otur oturduğun yerde terbiye Talebe Birliği’nin ‘28 Şubat’ konulu leri, aşağılamaları yapanların hepsi sizlik yapma. Ben de o imam hatip konferansına katıldı. rezil oldu” ifadelerini kullandı. lisesinin mezunu delikanlıyım’ ce AKP’nin ilk yıllarındaki hatıralarını anlatan Arınç, “Biz Sayın Baş ‘Altın neslin delikanlısı’ vabını verdi. Herkes oturdu, haddini bildi. Öyle ağzını açmış kocaman bakanımızla (Erdoğan) askeri top 28 Şubat sürecinde Deniz Kuvvet diliyle irtica, yobazlık, imam hatip lantıların hepsine katılırdık. leri Komutanı Güven Erkaya’nın, bilmem ne. Bunları tehlike olarak Sonra bir kokteyl verilirdi. Şöyle dönemin başbakanı merhum Nec gören omzu kalabalık birisine altın bir masanın başında ikimiz ka mettin Erbakan’a hakaret ettiği neslin bir delikanlısı ‘ağzımı açtır lırdık. Hiçbirisi yanımıza gelmez ni belirten Arınç, “Allah nasip etti ma bana, otur oturduğun yerde ka di. Karşı masalarda yerler içerler 2004, 2005’te ben o zaman MGK’de famı kızdırma, gelirsem sana şöyle di, bize de şöyle istihza edecek şe değilim, Meclis Başkanıyım. Aynı yaparım’ diyor. Tutanaklardan oku Arınç kilde bakarlardı. Biz de birbirimizin şeyi yapmak isteyen birisine o za yabilirsiniz” dedi. lHaber Merkezi C MY B