19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
YASAM 2 Anne keçi AKUT sayesinde uçurumun kenarından döndü Muğla’nın Milas ilçesinde, uçurumdaki kayalıklarda iki gün mahsur kalan ve kısa bir süre önce doğum yapan keçi, Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Bodrum ekibi tarafından 3 saatlik bir operasyonla kurtarıldı. Keçi ardından yavrusuna kavuşturuldu. Çoban Nihat Kara, AKUT ekiplerine teşekkür etti. AKUT Bodrum ekibi lideri Saadettin Uslu, “Birçok hayvan operasyonu yapmıştık. Ancak bu bizim için de farklı bir deneyim oldu” dedi. EDİTÖR: EMİNE ÖZCAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Cumartesi 27 Şubat 2016 24’ündeki milyarder: Hizmet et, zengin ol Bazı girişimciler kolaylıkla zengin oluyor, fakat bunu henüz daha çok genç yaşlarda başaranlar da var. Daniel Ally 24 yaşında milyarder olmayı başardı. Çevresi bunu nasıl başardığını, zengin olmak isteyenlere yol göstermesi gerektiğini söyleyerek onu tavsiye vermeye yöneltti ve o da tavsiyelerini Business Insider’a anlattı. İşte genç zenginden öneriler: n HEDEF ÖNEMLİ: Amacınız sizden daha önemli. Bencil olma yan bir lider amacı için çevresindekileri de büyütür. Böylece hedefine daha çok yaklaşır. n HAYAT DÜZENİ: Kendinizi tanıyın ve kendinize uygun bir sistem oluşturun. Örneğin ben akşam 10’dan sonra üretkenliğimin arttığını fark ettim ve gece çok geç yatma konusunda kendimi engellemedim. Herkes diğer zenginlerin anlattığı gibi sabahın köründe kalkmak zorunda değil. n SATIŞTA UZMANLAŞIN: Pazarlama sizin insanlara ne mesaj iletmeye çalıştığınız, satış ise insanların bu mesajı almasını sağlar. n HIZLI KARAR ALIN: Bahanelerin arkasına sığınmayın. n ÖNCELİĞİNİZ NE?: En önemli olanı ilk olarak yapmak. Bir sürü görev her gün sizi bekliyor olabilir, ancak siz en çok kazancı sağlayacağınızın hangisi olduğunu ve hangisini önce yapmanız gerektiğini iyi belirlemelisiniz. n AMANSIZCA ÜRETİN: Ta tiller, bayramlar, hafta sonları yani insanların yüzde 98’inin yalnızca dinlendiği bu zamanlarda siz üretin. Dinlenmenin dozunu iyi ayarlayın hatta mümkünse dinlenirken bile üretin. n HİZMET EDİN: Zenginler, her şeyden önce insanın geldiğinin farkındalar. Ben eskiden gönüllü çalışanlara gülerdim. Artık tek yaptığım iş ise bu. l Ekonomi Servisi Madene hayır diyen hâkime tenzili rütbe Cerattepe’de maden şirketine verilen ilk ÇED raporunu iptal eden iki hâkimin tenzili rütbeyle başka şehirlere gönderildiği ortaya çıktı YUSUF ÖZKAN / ÖMER ŞAN Artvin’in Cerattepe mevkisinde maden kurmak isteyen ve AKP’ye yakınlığıyla bilinen Mehmet Cengiz’e ait Cengiz Holding’e verilen ilk ÇED raporunu iptal eden 3 hâkim başka kentlere gönderilmiş. Rize İdare Mahkemesi, 2014’te Cengiz Holding’e ait Eti Bakır şirketine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca verilen ÇED olumlu raporunu iptal etmişti. Kararda, projenin yerinin hatalı olduğu vurgulanmıştı. Ancak bakanlık, geçen haziranda şirkete ikinci kez ÇED onayı verdi. Yeşil Artvin Derneği’nin yürütmenin durdurulması istemiyle açtığı dava da sürüyor. 14 Mart’ta Cerrattepe’te keşif yapılacak. 2014’teki iptal kararının ardından Rize İdare Mahkemesi heyetinin büyük oranda değiştirildiği ortaya çıktı. HSYK’nin 2015 ana kararnamesi kapsamında yapılan değişiklikle, Mahkeme başkanı Altar Gökçimen Samsun İdare Mahkemesi üyeliğine atandı. Rize İdare Mahkemesi üyesi Ersin Öğütalan da, Konya Vergi Mahkemesi’ne üye olarak gönderildi. Yeşil Artvin Derneği öncülüğündeki heyet, şimdi Rize İdare Mahkemesi’nden çıkacak olumlu kararı bekliyor. Limon dağıttılar Gaz kapsülünden ağaç yaptılar Yeşil Artvin Derneği üyeleri ile yaklaşık 2 bin kişi Otopark meydanında eylem yaptı. Eylemde yurttaşlara limon dağıtıldı. Dernek başkanı Nur Neşe Karahan, maden şikketi ile polisin Cerattepe’den çekilmesini istedi. Arvinde Cerattepe’ye girişlerin yasaklanması protesto edildi. Alana getirilen biber gazı kapsüllerinden oluşturulan ağaç figürü dikkat çekti. Cerattepe’de bugün eylem var Cengiz Holding’in maden arama çalışmalarına karşı halkın 9 günlük direnişinin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu, Artvin’deki sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle geçen çarşamba günü yaptığı görüşmede hukuku süreç bitene ka dar çalışmaların durdurulacağı sözü vermiş, ancak görüşme sürerken firmaya yer tahsisi yapıldığı dün ortaya çıkmıştı. 10 kişiye izin Güvenlik güçleri Cerattepe yolunu kapatırken, iş makine lerinin çalışmalarını sürdürdüğü belirtildi. Yeşil Artvin Derneği, bugün Cerattepe’de eylem yapmak için Artvin Valiliği’ne başvurdu. Öte yandan yine bugün heyetten sadece 10 kişinin Cerattepe’ye girişine izin verildiği öğrenildi. l RİZE Direniş sürecek Yaşanan gelişmelere tepki gösteren Artvinliler, “Başbakan’ın sözü dinlenmiyor mu? Sayın Başbakan acaba neresi için söz verdi? Acaba Somali’deki çalışmalar için mi idi bu söz. Biz nerenin, hangi ülkenin yurttaşıyız” diyerek tepkilerini dile getirdi. Artvinliler, bölgede maden istemediklerini bir kez daha vurgulayarak hukuk mücadelelelerini sürdüreceklerini dile getirdi. Yeşil Artvin Derneği Genel Sekreteri Avukat Bedrettin Kalın şunları söyledi: “Cerattepe’de maden çalışmaları konusunda geri adım atmayacak ve bu yönde hiçbir şekilde hiç kimseyle pazarlık yapmayacak. Tek talebimiz var, maden şirketinin çalışmalarına son vererek iş makineleriyle birlikte geri çekilmesi ve ayrıca bunun için Artvin’e sevk edilmiş güvenlik kuvvetlerinin de geri çekilmesidir. Maden şirketi Artvin’den çıkıncaya kadar direnişimiz devam edecek.” Fuhuşa sürüklediği eşini öldüren çilem’de anlamlı tişört: Verdiğin dersler için teşekkürler geçmişim Adana’da kendisini fuhuşa sürüklemek iste de verdi. Karabulut, “Arandığını duyunca polisle işbirliği diğini öne sürdüğü eşi Hasan yapıp, ondan kurtulmak iste Karabulut’u (33) vurarak öldü dim. Azrail’i bekleyen ölü gi ren Çilem Karabulut (24), ağır biydim. Eve geldi, 3 kadın ile laştırılmış ömür boyu hapis birlikte Antalya’ya gideceği cezası istemiyle ilk mizi söyledi. Karşı ge kez hâkim karşısı lince de saçımdan tut na çıktı. Adliyeye gi tu. Boğuşurken silahı derken giydiği tişör nı aldım ve ateş ettim. tünde İngilizce, “Ver Yaşamak için mücade diğin bütün dersler le ettim” dedi. Adana için teşekkür ederim Kadın Platformu “Meş sevgili geçmiş” ya ru müdafaa haktır, zan Karabulut, göz Çilem’e beraat” yazılı yaşları arasında ifa Karabulut pankart açtı. l DHA 301 madencinin öldüğü işletmenin sahibi işçileri suçladı ‘Güvensiz madende NİYE ÇALIŞTILAR’ Manisa’nın Soma ilçesinde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 6’sı tutuklu 46 sanıklı davanın dünkü duruşmada Soma Kömür İşletmeleri AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, “Bu maden bu kadar güvensizdi de, neden o zaman bu kadar insan çalışmak istedi?” dedi. Gürkan, mahkeme de ifade veren işçilerine yönelik de suçlamada bulundu. Can Gürkan, “İki yıldır olay için kömür yangını diyorlar, bunun öyle olmadığı, yeni bilirkişi raporunda ortaya çıkacak. Aileler sanal gerçekliklerle kandırıldı. Ailelerin avukatları, gerçeğin ortaya çıkmaması için ellerinden geleni yapıyorlar” dedi. Silah sığınağı! Rize’de jandarma Yeşiltepe köyünde R.E’ye ait evde arama yaptı. Evden çekilen elektrik kablosunu takip eden ekipler, dere kenarında toprak altında bir sığınak olduğunu belirledi. Sığınakta yapılan aramada kaçak tabanca yapımında kullanılan çok sayıda malzeme ele geçirildi. Son bir haftada kentte 10 kaçak silah imalathanesi bulundu. Yine Kayseri, yine taciz, intihar! SİNAN TARTANOĞLU Cansel Buse K’nin intiharına yol açan cinsel istismar, gözleri okullarda yaşanan benzer olaylara çevirdi. Milli Eğitim yetkililerinin verdiği bazı bilgiler, Kayseri’de benzer olayların yaşandığını ortaya koydu. Nisan 2010’da Milli Eğitim Bakanlığı’na imzasız bir ihbar mektubu ulaştırıldı. Cansel Buse K’nin okulunun da bulunduğu Melikgazi ilçesinde, Ahmet Baldöktü Yatılı Böl ge Okulu’ndan geldiği belirtilen mektuba göre, bir öğretmen, 4 yıl boyunca kız öğrencilerine cinsel tacizde bulundu. İnandıramamışlar Mektuba göre öğrenciler, tacizci öğretmeni okul yönetimine şikâyet etti. Ancak diğer öğretmenler yine ikna olmadı. Bunun üzerine öğrencileri iddialarını gizli kamera kayıtları ile ispatladı ve CD ile mektubu MEB’e gönderdi. Bakanlık müfettiş görevlendirdi. Okul yöneticileri ve iki öğretmen görevle rinden uzaklaştırıldı. Olayın ardından öğrencilerin psikolojilerinin bozulduğu, iki kız öğrencinin ilaçla intihar girişiminde bulundukları ifade edildi. Bu öğrencilerin sağlık durumları ile ilgili hiçbir resmi kaydın tutulmadığı, olayın okul idarecileri tarafından saklandığı öne sürüldü. 4 şüpheliden okul müdürü ve bir müdür yardımcısı serbest bırakıldı. Bir öğretmen ve müdür yardımcısı ise tutuklandı. Öğretmen 41 yıl hapis cezasına çarptırdı. l ANKARA Nereye gidiyordu o TIR’lar? Anayasa Mahkemesi malumu ilan etti. Can Dündar ve Erdem Gül hakkında soruşturma açıldığı andan itibaren malum olanı. Yapılan, bir ifade ve basın özgürlüğü ihlaliydi. Sağ olsun savcı bey de bu konuda ikircikli olanların şüphelerini, hazırladığı iddianame olduğu iddia edilen metinle gidermişti. Bırakın hukuk eğitimi almayı, hayatında bir sayfadan uzun bir şey okumuş kimsenin o iddianameyi gördükten sonra söz konusu olanın ifade ve basın özgürlüğü ihlali dışında bir şey olduğunu ileri sürmesi mümkün değildi. Hukuk güvenliğinin aşındığı, kuvvetler ayrılığının hoyratça ezildiği bir memlekette Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar elbette umut verici. Ancak bunun zaten verilmesi gereken bir karar olduğu, aksi bir karar çıkmış olsaydı memleketimizin kâğıt üzerinde dahi demokrasi olarak nitelenemeyeceğini de asla unutmamak gerek. Sabahın üç buçuğunda Silivri Cezaevi’nin önünde Can Dündar ve Erdem Gül’ü karşılarken şüphesiz hepimiz çok mutluyduk. Kasvetli zamanlardan geçerken çok uzun süredir yüzümüzü güldüren bir gelişme olmuştu. Ancak yine buna sevinirken unutmamız gereken bir şey var. Bunca insanı sabahın köründe bir cezaevinin nizamiyesinde sevinçle bekleten bir memleket, işlerin yolunda gittiği bir yer değildir. Duruşma salonlarında, cezaevleri kapılarında bu sahnelerin benzerlerini cemaatiktidar işbirliği döneminde de çok yaşadık. O vakitler de memleket işlerin yolunda gittiği bir yer değildi, bugün daha da öyle. Bir cemaat liderinin ya da bir siyasetçinin işine öyle geldiği için, onun siyasi stratejisine öylesi uygun olduğu için ya da sadece keyfi öyle istedi diye insanların aylarca, senelerce, delilsiz, temelsiz ve hukuka aykırı bir şekilde içeri atılabildiği bir memlekette yaşıyoruz. Bu, biraz onur sahibi her vatandaşın derin bir utanç duyması gereken bir durum. Hele o insanlar akıl almaz suçlamalarla cezaevlerine konmuşken hapishane hücresi reklamı yapanlar ve Anayasa Mahkemesi üyelerine gözdağı vermeye çalışanlar varken, onurlu hiçbir vatandaşın utanç duymaması düşünülemez. Bu memleketin utanç kaynakları bellidir. Onlarla mücadele etmek sadece bir gazetecilik değil, aynı zamanda ve belki daha da önemli olarak bir vatandaşlık görevidir. Libya’dan o silahları kim, nasıl ve kimlerle el ele getirdi? O silahlar o TIR’lara yüklenerek kime gidiyordu? O ve başka TIR’ların götürdüğü o silahlarla Suriye’de ne yapıldı? O silahların gitmesinin sınır bölgelerindeki istikrarsızlığa nasıl bir etkisi oldu? O istikrarsızlığın bugün yaşadığımız göçmen dalgalarındaki payı nedir? O silahların gölgesinde serpilen ortamın, memleketin yaşadığı canlı bomba saldırılarıyla ilişkisi nedir? İşte bunların hesabı vallahi de billahi de sorulacak. İşte bu onun ya da onların yanına bırakılmayacak. Şayet bunu yapamazsak onursuz ve iradesiz insanlardan ibaret kalırız. Can Dündar ve Erdem Gül hoş geldi. İyi ki o haberleri yaptılar ve iyi ki ne olup bittiğini biraz olsun aydınlatabildiler. Darısı hâlâ içeride olan diğer gazetecilere. Şimdi tekrar ve ısrarla soralım. Nereye gidiyordu o TIR’lar? Buna kim karar vermişti? Bunun sonuçları ne oldu? Can Dündar ve Erdem Gül özgür. Sıra memleketimizi de özgür kılmakta. Zihinsel engelli kıza tecavüz Kırıkkale’de Ülkü O., bir özel eğitim okuluna giden zihinsel engelli kızı Ö.I.’ya servis şoförü Ö.A.’nın (17) tecavüz ettiğini söyleyerek suç duyurusunda bulundu. Ülkü O., servis şoförünün kızı Ö.I.’yı 3 hafta üst üste aynı götürüp tecavüz ettiğini öğrendiğini söyledi. Şoför adliye önünde toplanan grubun linç girişmine karşı yoğun güvenli önlemleri altında binaya arka kapıdan sokuldu. l DHA Oyun oynarken toprak yuttu Kayseri’nin Melikgazi ilçesi Kazımkarabekir Mahallesi’ndeki belediye bloklarının yanındaki arsada oynayan 5 yaşındaki Yusuf Titin, üzerine yıkılan toprak yığınının altında kaldı. Mahalle sakinlerinin yaklaşık yarım saatlik çabasıyla toprak altından çıkarılan küçük çocuk, Hastanesi’ne kaldırılmasına rağmen kurtarılamadı. l DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle