Katalog

KULTUR Boğaziçi Gençlik Korosu konseri bugün Şef Masis Aram Gözbek yönetimindeki Boğaziçi Gençlik Korosu, bugün 20.30’da Maltepe Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde konser verecek. Türkiye’de koro müziğinin öncü sü kabul edilen Boğaziçi Caz Korosu bünyesinde Eylül 2014’te kuruldu. Konserden elde edilen gelir, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin burs projeleri kapsamında kullanılacak. Açılsa bomba olacaktı!Cumartesi27Şubat2016 kultur@cumhuriyet.com.tr EDİTÖR: CEREN ÇIPLAK TASARIM: ZARİFE SELÇUK 19 Rus Katia Krupennikova’nın 4. Akbank Sanat Uluslararası Küratör Yarışması birincisi ‘Barış Sonrası’ isimli sergi projesi, Akbank Sanat’ta ‘yapılmayacak’. Küratör için ise bu bir ‘sansür’ Danışma Kurulu’nda Suzan Sabancı Dinçer, Hakan Binbaşgil, Paul McMillen ve Ha roni, New York Bard College’dan küratör ve yazar Paul O’Neill ve Stuttgart’taki Württembergisch Sanat san Bülent Kahraman’ın yer aldıkla Merkezi’nden Iris Dressler ve Hans rı, Derya Bigalı idaresinde hizmet ve D.Christ bulunuyordu. ren Akbank Sanat’ın bu yıl dördün Yarışma birincisi küratör Krupen cüsünü düzenlediği ve büyük ilgi gören uluslararası küratör yarışmasında ‘sansür’ tartışması çıktı. EAVLRTUİMĞ nikova, yaşadığı tecrübeyi kendisi ve bütün katılımcılar adına ‘sansür’ olarak niteleyerek, meydana gelen son Yarışmanın bu yılki birinciliği durumdan ötürü büyük üzüntü duy ni ‘PostPeace’ (BarışSonrası) adlı sergi proje duğunu belirtti ve etkinliğin bu safhaya geli si üzerine jürinin oy birliği ile kazanan Mosko şine kadar emek veren herkese teşekkürlerini va doğumlu sanat eleştirmeni ve küratör Ka sundu. Rus küratörün başvurusu, uluslararası tia Krupennikova, önceki gün facebook hesa jürinin değerlendirmesi sonucunda küratöryel bı üzerinden sosyal medyada yaptığı bir açık metodoloji ve güncel bağlamla kurduğu ilişki lamada, yarışmanın 1 Mart’ta açılması öngörü sebebiyle birinciliğe değer görülmüştü. len birincilik sergisinin, Akbank Sanat tarafından programdan çıkarıldığı bilgisini paylaştı. Uluslararası isimler olacaktı ‘Yas’ var, evet ama... Krupennikova, Akbank Sanat tarafından kendisine ulaştırılan ‘iptal’ gerekçesinde, “Ankara’da yaşanan son terör saldırısı sebebiyle bu olayın hatırasının kişilerin hafızasında henüz çok taze olduğu ve yaşanan duygusal artçı şoklardan ötürü oluşan yas durumu sebebiyle, ülkedeki birçok sanat ve kültür etkinliğinin iptal edildiği” bilgisinin yer almasına karşın, aynı kurumun kendi etkinliklerini sürdürdüğünü vurguladı. Projenin koordinasyon ve geliştirme sorumluluğunu, halen Kıbrıs’ta diğer bir yeni sergiyi hazırlamakla meşgul olan başarılı isim Başak Şenova üstleniyordu. Konuya ilişkin kendisine ulaştığımız Şenova, gelişmeler hakkında tüm tarafların görüşleri olmaksızın kesin bir yorumda bulunmak için erken olduğunu belirterek çok üzgün olduğunu ifade etti. Etkinliğin bu yılki uluslararası jürisinde, Hollanda Sanat Enstitüsü’nden bağımsız küratör Bassam El Ba ‘Yapılmayacak’ yeni sergi projesinde, Ehsan Fardjadniya, Ella de Búrca, Anna Dasovic, Yazan Khalili, Jaha Koo, Lyubov Matyunina, Adrian Melis, Dorian de Rijk, belit sağ, Anika Schwarzlose, Alexei Taruts ve Anastasiya Yarovenko gibi uluslararası sanatçılar bulunuyordu. 2014’te 20’nin üzerinde ülkenin küratör adaylarının başvurduğu yarışma, güncel sanat alanında yeni projeleri teşvik etmek ve küratöryel çalışmalara yönelik ilgiyi artırmak amacıyla düzenleniyordu. ’IN AÇIKLAMASI Akbank Sanat’ın Türkiye çağdaş sanat dünyasında sürekli olarak gözettiği sorumluluk çerçevesinde, ülkemizde yaşanan hassas döneme duyarlı olarak yaptığı değerlendirmeler sonucu serginin yapılmaması yönünde karar alınmıştır. Konuyu kamuoyunun bilgilerine sunarız. KÜRATÖR NE DİYOR? “Türkiye’deki politik atmosfer ve Akbank Sanat’ın bu sergiyi kurmak istememe ihtimalini şu anda tamamiyle anlayabiliyorum. Ama bu aynı zamanda, Türkiye bağlamı ve ötesinde farklı perspektiflere sahip insanların açık tartışmalara ve bunun için gerekli yerlere ne kadar ihtiyaç duyduklarına dair elzem bir durum da yaratmaktadır. Gelinen şu anki durum belli ki hayli karmaşıktır ve ben de tam bu nedenle, İstanbul’daki farklı kuruluşlarla sanat profesyonellerinin nazik politik ve sosyal iklimlerde hangi etik ve sorumluluklara bağlı olduklarına dair tartışmalar açabilmek üzere çalışmalar yürütüyorum. Ayrıca bu etkinlikleri serginin de bir parçası olarak alıyorum. İnanıyorum ki, bu talihsiz durumu kritik bir diyaloğa dönüştürmek, en iyi ve yapıcı tercih olacaktır.” Küratör Katia Krupennikova Anadolu’ya bilgi yağdırıyor ‘Seni Seviyorum Hedi’ adlı yapım. ‘Altın Ayı’lı filmler baharda geliyor İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 12. İstanbul Film Festivali 717 Nisan tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Berlin Film Festivali’nden (Berlinale) ödülle dönen filmler, Türkiye’de ilk kez 35. İstanbul Film Festivali’nde izleyici ile buluşacak. Berlin Film Festivali’nde Altın Ayı ödülünü alan “Fuocoammare”, Jüri Büyük Ödülü’nü kazanan “Death in Sarajevo”, En İyi Yönetmen ödülünü alan “L’avenir”, En İyi İlk Film ödülünü alan “Inhebbek Hedi / Seni Seviyorum Hedi”, Alfred Bauer Ödülü’nü kazanan “A Lullaby to the Sorrowful Mystery / Hüzünlü Gizem Ninnisi” ve Berlin’den beş film daha, Türkiye prömiyerlerini İstanbul Film Festivali’nde yapacak. ANAMED, onuncu yılının faaliyet raporunu dün açıkladı. Kurum, artan terör tehdidine karşı, bilim çalışmalarını batıya kaydırmış Bilginin üretimi ve yayılmasını desteklemek amacıyla kurulan Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Merkezi (ANAMED), 10 yıllık kültürel ‘icraat’ dökümünü geçen günlerde İstanbul Beyoğlu İstiklal Caddesi’ndeki Merkez Han’daki binasında yapılan bir toplantıyla duyurdu. Toplantıya ANAMED’in yeni direktörü Doç. Dr. Chris Roosevelt ve Yönetici Dr. Buket Coşkuner ile, Beyoğlu tarihi üzerine akademik çalışma yürüten ANAMED üyesi Mehmet Kentel katıldı. Yapılan oturumda yılda ortalama 200’ün üzerinde bireysel talep alan kurumun yerli ve yabancı akademisyenlere sağladığı tam burs, maaş, kütüphane ve konaklama imkânının altı çizilerek, 10 yılda buradan 250 bursiyer akademisyenin faydalandığı vurgulandı. Halka açık olmaya gayret eden ve bilgiyi paylaşan ANAMED’de, sanat tarihinden antropolojiye, arkeolojiden nümizmatik ve etnografiye uzanan geniş bir perspektif bulunuyor. Antik diller eğitimi Merkezde halen 21 bini aşkın materyal, sekiz özel koleksiyon, 80’e yakın veritabanı, 50 bini aşkın dergi ve 135 bin yerli ve yabancı ekitap bulunabiliyor. 2012’den bugüne dek 12 ayrı sergiye ev sahipliği yapan kurum, birikimiyle özellikle Anadolu’da ANAMED binası yaşamış Hitit, Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı’ya kadar uzanan tüm medeniyetler için bir kaynak olmayı hedefliyor. Yaşanan son terör olayları doğrultusunda akademik araştırmalarını ABD’nin güvenlik uyarıları dikkate alınarak Anadolu’nun batısına kaydıran ANAMED, yakın da Hititçe ve Akatça ile Bizans Yunancası dilleri için eğitim de verecek. Bu yılın sonbaharında British Co Buket Coşkuner, Chris Roosevelt ve Mehmet Kentel ANAMED’de. uncil ile, “Taş Yerinde Ağırdır” çalıştay projesini başlatacak kuruluş, gelecek yılın yazına, camiye dönüştürülen Trabzon Ayasofyası üzerine de akademik çıkışlı bir sergi hazırlığında. ANAMED yönetimi adına söz alan Coşkuner bu anlamda, mevcut hükümetle ilişkilerinin faal olduğunu ve tarafsızlık ilkesini esas aldıklarını, projeleriyle duruşlarını zaten ortaya koyduklarını belirtiyor. Bütün faaliyetlerini YÖK’e raporlayan ANAMED takviminde ayrıca, bir de “Kara Surları” sergisi bulunuyor. Kurum gelenekselleşen Sevgi Gönül Bizans Araştırmaları Sempozyumu’nun dördüncüsünü de 23 25 Haziran tarihleri arasında düzenleyecek. Bilgi: https://rcac.ku.edu.tr/ l Kültür Servisi Oyun, İzmir’de iptal edildi. ‘Kadınlar, Aşklar, Şarkılar’ yasaklı Tiyatro Topluluğu Mekân’ın ‘Kadınlar, Aşklar, Şarkılar’ adlı oyununun Ege Üniversitesi gösterimi, afişin üzerinde ‘Seks işçilerine indirimlidir’ ibaresi gerekçe gösterilerek iptal edildi. Radikal’in dün Kaos GL’ye dayandırdığı haberine göre, oyunun 3 Mart’ta Ege Üniversitesi Konak Atatürk Kültür Merkezi’nde yapılması planlanan gösterimi Fuar İzmir Sanat Merkezi’ne alındı. Dünya Seks İşçileri Günü dolayısıyla Konak AKM’de gösterilmesi planlanan, Şâmil Yılmaz’ın kaleme aldığı ve tüm karakterlerini Ahmet Melih Yılmaz’ın sahneye taşıdığı eser; trans kadınların çocukluklarına, aşklarına ve ölümlerine odaklanıyor. Belgesel bugün 16.00’da FİTAŞ’ta. Soma belgeseli bugün perdede 15. !f İstanbul Bağımsız Film ler Festivali’nde Soma madeni faciasını anlatan kısa belgesel film gösterilecek. “Son Nefes” bugün saat 16.00’da Beyoğlu Fitaş Salon 4’te izleyiciyle buluşacak. Ömer Akbaş’ın yönetmenliğini üstlendiği belgesel filmde, Soma maden şehitleri, Ömer Akbaş, F. Serkan Acar, Soma davası avukatları, Sosyal Haklar Derneği Yöneticileri katılımcı olarak yer alıyor. Yaşar Kemal’in evi için müze talebi TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, usta yazar Yaşar Kemal’in birinci ölüm yıldönümünde (28 Şubat) bir açıklama yayımladı. Ulusoy, yazarın Basınköy’deki evinin müzeye dönüştürülmesi halinde destek vermeye hazır olduklarını belirtti. Ulusoy yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Yaşar Kemal’in birçok eserini yazdığı kütüphanesinin yer aldığı bu evin müzeye dönüştürülmesi, hepimizin görevi olmalıdır. Böyle bir girişime gereken desteği vermeye hazır olduğumu duyurmak istedim.” ‘İyi bir yurttaş’lık üzerine buluşma Ataşehir Zübeyde Hanım Öğretmenevi Konferans Salonu’ndaki “İyi Bir Yurttaş Aranıyor” başlıklı dinleti ve gösteriye bütün sanatseverler davetli. Etkinlik, yarın saat 15.00’te yapılacak. Gülsen Tuncer’in sunacağı geceye, Ataol Behramoğlu, Utku Asan, Ekrem Ataer, Tekin Büyükkaya, Haluk Çetin, Nebil Özgentürk, Metin Uca katılacak. Basın özgürlüğü mesajı bir kez daha yinelendi Uluslararası PEN Yazarlar Derneği Türkiye Şubesi, derneğin uluslararası ve İngiltere organizasyonunun, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ve Ankara Temsilcisi Erdem Gül’ün Silivri Cezaevi’nden salıverilmelerini ‘olumlu bir adım’ olarak karşılamalarının hemen ardından bir açıklamada daha bulundu. PEN Türkiye Başkanı ve gazetemiz yazarı Zeynep Oral’ın sundu ğu açıklamada, “Can ve Erdem’in çıkması, hepimizi elbet çok mutlu etti. Ancak bu, kesinlikle mutlu bir son değildir. Hapse haksız yere tıkılmış sayısız gazeteci vardır. Özellikle Güneydoğu ile ilgili haber yapan gazetecilerin korkunç bir zulme uğradığını biliyoruz. Düşünce ve ifade özgürlüğü önündeki tüm engeller kalkmadıkça bu ilkeler doğrultusunda mücadele etmeye azimliyiz” denildi. C MY B