14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 5 Aralık 2016 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: YALÇIN ERZAN Fidan hâlâ konuşmadı! haber 5 Darbenin kilit tanığı MİT Müsteşarı, 4 ay 20 gündür suskun. Fidan için savcılık Başbakanlık’tan izin istedi ancak henüz talebine karşılık alamadı ALİCAN ULUDAĞ kan Fidan, bizzat Genelkurmay mamıştı. 15 Temmuz akşamı kanı Reşat Petek de Fidan’ı ancak 15Temmuz darbe girişiminin üzerinden 4 ay 20 gün Karargahı’na gelerek Orgeneral Hulusi Akar ile toplantı yapmıştı. Akar’ın talimatı üzerine de Kara Kuvvetleri Komutanı Orgene Karargâh’ta Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ile ne konuştuklarını da sır gibi saklayan Fidan, Binali Yıldırım’ın neden haber veril Başbakan’ın izni ile dinleyebileceklerini açıkladı. Ancak darbeyle ilgili Hakan Fidan’ın sessiz kalması dikkat çekti. Fidan’ın suskunlu geçmesine karşın, MİT Müs ral Salih Zeki Çolak, Kara Hava mediği yönündeki sorusuna da ya ğu birçok sorunun yanıtsız kalma teşarı Hakan Fidan’ın sav cılık Okulu’na denetleme yapma nıt verememişti. sına neden oldu. Fidan’ın başın cılığa ya da TBMM Darbe ya gitmişti. Darbe günü Akar ve Ankara Cumhuriyet Başsav da bulunduğu MİT, cemaatin giz Komisyonu’na gelip ifade Çolak’ın derdest edilmesine kar cılığı, Hakan Fidan’ı tanık ola li yazışma programı ByLock’u dar vermemesi tartışma yarattı. şın dakika farkıyla karargâhtan rak dinlemek için geçen cuma beden önce ele geçirmiş ve çözme 15 Temmuz günü bir su çıkan Hakan Fidan, darbe giri Başbakanlık’tan izin istemişti. An ye başlamıştı. Yine MİT’in darbeyi bayın haber vermesiy şimini önceden Cumhurbaşka cak Başbakanlık’tan henüz bir ya önceden haber alması, Fidan’ın ta le darbe girişimini haber nı ve Başbakan’a neden bildirme nıt gelmedi. TBMM Darbe Girişi nık olarak vereceği ifadenin öne Rusya’ya ‘indirim’ turuHakanFidan alan MİT Müsteşarı Ha diğine ilişkin bir açıklama yap mini Araştırma Komisyonu Baş mini artırdı. l ANKARA Putin’in, Türk Akımı’nın imzalanmasının ardından yapacağını söylediği doğalgaz indirimi gerçekleşmeyince, Yıldırım mutabakatı hayata geçirmek için Moskova’ya gidiyor Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile barıştığı St. Petersburg buluşmasında söz verdiği doğalgazda indirim mutabakatı; Ankara’nın apar topar Türk Akımı’nı onaylamasına karşın gerçekleşmedi. Uçak düşürme krizinden önce yüzde 10.25’lik indirim için sağlanan mutabakata geri dönülmeyince Ankara tahkime yaptığı başvuruyu çekmedi. Putin, Erdoğan ile 10 Ekim buluşmasının ardından Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesinin imzalanmasından sonra “Bu anlaşma (Türk Akımı) çerçevesinde, bu alanda işbirliğimizin geliştirilmesi kapsamında Türkiye’ye doğalgaz indirimi sağlanması konusunda mutabık kalmıştık. Özellikle Türkiye Cumhurbaşkanı’nın Türkiye’nin bir enerji merkezi haline getirilmesi amacını yerine getirmek üzere bu adımlarla ilerliyoruz” dedi. Ancak beklenen ilerleme Gazprom ile Botaş arasındaki görüşmelerde sağlanamadı. Ankara, 1 Aralık’ta Türkiye’ye gelen Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un ve Başbakan Binali Yıldırım’ın bugün başlayacak Moskova ziyaretine anlaşmanın onayını yetiştirmek için çabalarını Meclis teamüllerini hiçe sayarak hızlandırdı. 24 Kasım 2015’te Botaş ve Gazprom arasında yüzde 10.25 indirim konusunda mutabakata varılmıştı. Ancak mutabakat hayata geçirilemeyince Ankara konuyu uluslararası tahkime taşıdı. Yıldırım’ın Moskova’daki temaslarında ana gündemi Putin’in söz verdiği doğalgaz indiriminin sağlanması olacak. Ancak kaynaklar, ziyaretten indirim çıkmasının beklenmediğini dile getirdi. l ANKARA/CUMHURİYET Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi Erdoğan’ın katıldığı törenle açıldı. Erdoğan’dan idam ısrarı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, idam tartışmaları ile ilgili “Beni ne Corc ne Hans ilgilendirir. Beni bu millet ilgilendirir” değerlendirmesini yaptı. Erdoğan dün ilk olarak Kayseri’de açılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Müze ve Kütüphanesi’nin törenine katıldı. Törene 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Binali Yıldırım, yabancı devlet adamları da katıldı. Erdoğan, konuşmasında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesine giden yolun ilk adımlarının Gül ile atıldığını belirterek, “Gül’le siyasi yol arkadaşlığımız 1991’de başlamış ve kesintisiz devam etmiştir” dedi. Gül de, 24 Temmuz’da yapılacak açılışın darbe girişimi nedeniyle bugüne ertelendiğini anımsattı. Gül, darbe girişimiyle ilgili soruşturmalara ilişkin de, “Tabii ki suçlu ve suçsuzları titizlikle ayıklayıp, hak edenlere gerekli cezaların verileceği herkesin emin olduğu bir husustur” ifadelerini kullandı. Demokrasinin devamlı mükemmelleşme süreci olduğunu vurgulayan Gül “En iyiyim diyenler de kendilerini geliştirmek zorundadır. Bu süreçte istişareler, eleştiriler, özeleştiriler olur ve hep ileri gidilir” dedi. Daha sonra Kayseri’de toplu açılış törenine katılan Erdoğan, idam tartışmalarına değinerek, “Şehitlerin vârisleri idam istiyorsa, bununla ilgili olarak devletin af yetkisi yoktur. Parlamentodan böyle bir karar çıktığı anda, bana geldiğinde ben bu kararı onaylarım. Bekâra karı boşamak kolaydır, biz gözü yaşlı analarımızı dinledik, babaları, eşlerini yavrularını dinledik” dedi. l Yurt Haberleri ‘Kafa kaldıranın kafasını ezdik’ Yıldırım Başbakan Binali Yıldırım, 50. yılını kutlayan Kayseri Sanayi Odası’nın düzenlediği ödül töreninde konuştu. Yıldırım “Türk ekonomisi üzerinde bu günlerde karamsar senaryo yazmaya çalışanlar var. AK Parti iktidarında 14 yıl boyunca sadece memlekete hizmet etmekle kalmadık, vesayet odakları ile ve kumpaslarla mücadele ede ede bu seviyeye geldik. Kafa kaldıranların kafasını eze eze bu duruma geldik. Millet iradesinden başka bir irade kabul etmedik” dedi. Ezidilere Barzani ambargosu! Baba Tanrıkulu toprağa verildi CHP Parti Meclisi (PM) üyesi ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun beyin kanaması sonucu yaşamını yitiren babası emekli öğretmen Fehmi Tanrıkulu (79) Diyarbakır’da son yolculuğuna uğurlandı. Fehmi Tanrıkulu için dün Merkez Bağlar ilçesindeki Yeniköy Mezarlığı’nda düzenlenen cenaze namazına, CHP milletvekili ve TBMM Başkanvekili Akif Hamzaçebi, CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP’li milletvekilleri Muharrem İnce, Aykut Erdoğdu, Mehmet Tüm, DBP’li Kulp İlçe Belediye Başkanı Metin Dinar, öldürülen Baro Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi, sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze namazının ardından Tanrıkulu, Kulp ilçesinin Ağaçlı köyünde toprağa verildi. l DİYARBAKIR/DHA Servet Tomak Şehitler uğurlandı Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde çıkan çatışmada şehit olan sözleşmeli er Özgür Mutlu (23) memleketi Kırıkkale’de toprağa verildi. Törende şehidin annesi Hatice Mutlu, oğlunun tabutunun başında Türk bayrağı ve fotoğrafını öperken, “Canım oğlum, senin için, vatan borcun için dik duruyorum. Seni böyle uğurlayacakmışım, düşmanlar sevinmesin kınalı kuzum” dedi. Aynı çatışmada şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Servet Tomak (29) memleketi Gaziantep’te son yolculuğuna uğurlandı. Törende şehit Tomak’ın tabutunun üzerine düğünde giyeceği damatlık ütülenerek kravatla birlikte konuldu. Şehidin annesi Hacer Korkmaz, “Yoksullukla büyüttüm oğlumu. Pusuya düşürdüler çocuğumu” diye ağıt yaktı. l DHA Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani, Şengal’de insanların ve malların serbest dolaşımına kısıtlama getirdi Cumhurbaşkanı Tayyip IKBY’nin “mal girişçıkışlarını engelleyerek Erdoğan’ın “Yeni zaten büyük zorluklar Kandil olma yolunda, la boğuşan Ezidilerin buna asla müsaade su, gıda ve diğer ihtiyaç etmeyeceğiz” dediği maddelerine ulaşımı Ezidilerin ata toprağı na zarar verdiğini, te Şengal’de Irak Kürdistan Bölgesel Yö Mesud Barzani mel haklarını ihlal ettiğini” belirten HRW, ay netimi (IKBY) Başkanı Mesud nı şekilde Ezidi bir çiftçinin de Barzani’nin insanların ve mal mallarını çıkarıp IKBY’ye gö ların serbest dolaşımına kısıt türüp satamadığını aktardı. lama getirdiği belirtildi. “Hiçbir güvenlik değerlendir IŞİD’in 2014’teki saldırısı sı mesi bu orantısız önlemi açık rasında Ezidileri yalnız bıra layamaz, Ezidi halkına gerek kan ve pek çok ülke tarafın siz yere zarar veriliyor” çıkışı dan “soykırım” olarak tanınan nı yapan HRW, IKBY’ye “Ezidi katliam, kölelik ve etnik te lerin durumlarını düzeltmesi mizliğe seyirci kalan, YPG’nin ni engellemek yerine evlerine Ezidileri kurtarmaya gelme geri dönmek isteyenlerin dö si üzerine güçlerini bölge nüşleri ve yeniden yerleşmele ye gönderen Barzani, son ka ri sağlanmalı” diye seslendi. rarıyla İnsan Hakları İzleme Bölge, kâğıt üzerinde mer (HRW) örgütünün sert eleştiri kezi Irak hükümetine bağlı sini aldı. PKK’yi gerekçe göste ama çok sayıda peşmergenin rip güvenlik açıklaması yapan kontrolü altında. Ekonomik kriz ve ideolojik yükleme Şimdilerde söylediklerini duyan da, AK Parti’nin bu zamana kadar küresel kapitalizmle mücadele ede ede bugüne geldiğini sanır. Ekonomi kötüleştikçe, milliyetçi (nasyonel) sosyalist oldular, başı sıkışan böyle yapar. Sanırsınız ki bugüne kadar “bir lokma bir hırka” felsefesinin takipçileriydiler. Sanırsınız ki ekonomik politikaları bugüne kadar para çevirmek üzerine zenginleşme değildi. Sanırsınız ki Körfez’den sıcak para akışı ile durumu idare etmek bunların işi değildi. Sanırsınız ki daha düne kadar “Batılılar paranın kaynağını sorup, insanı parasıyla rezil ediyorlar, biz gelen paranın kaynağını sormayacağız” diye yalvar yakar olanlar bunlar değildi. Sanırsınız ki kendi liderlerinin “adil düzen” hayali ile alay edip ekonomiden anladığı kaba saba piyasacılık olan Özal’ın peşine takılan bunlar değildi. Sanırsınız ki üç arabayı israf sayıp, çocuklarını otobüse bindiriyorlardı. Sanırsınız ki milletin malını özelleştirme diye har vurup harman savurmadılar. İnşaatla zenginleşeceğiz diye, milletin anasına kastedenlere bol keseden ihale dağıtmadılar, yoksul işçilere mezar olan inşaatların, madenlerin sahiplerinden, milletin çocukları adına hesap sordular. Ve nihayet sanırsınız ki üretime dayalı güçlü bir ekonomi kurdular, çok başarılı oldular, dünya piyasalarını sarstılar, küresel ekonomik çevreleri rekabet gücü ile tir tir titrettiler de, emperyalistler karşı hamleye girişti. Sanki üç turist peşinde takla atan bunlar değildi, ufaktan kapı aralanınca üç beş turisti davul zurna ile karşılayanların ülkesi değil burası. Sanki, peşinde koşulan yatırımcılar, “burası artık güvenilir bir ülke değil, artık piyasa hukuku bile dinlemiyorsunuz, ne olur ne olmaz” diye değil, “çok güçlendiniz, acaip korkmaya başladık” diye paralarını çekmişler. İşin içinde hiçbir fevkaladelik yok, bunlar yanlış siyasetler sonucu fakirleşen, işleri sarpa saran ülkelerin iktidarlarının vatandaşını teskin etmek için başvurduğu yollar. Öyle ama bu yollara düşen ülkelerin sonu sadece ekonomik kriz ve fakirleşme değil, daha kötüsü bu yolun sonunun toplumsal ve siyasal kriz olması. Zira, ekonomik zorlukları örtmenin ve aşmanın yolunun “ideolojik yükleme” olduğu noktada otoriterleşme de, toplumsalsiyasal gerilim de artarak devam eder, meşum bir sona doğru gidiş hızlanır. Bu koşullar altında, bazılarının sandığı gibi sadece iktidar zayıflamaz, tüm ülke tehlikeli bir yola girmiş olur. Tüm devlet gücünü eline geçiren iktidarlar, ekonomik krizler karşısında güçlerini yitirmemek adına daha fazla zor, susturma, sindirme siyaseti güder, daha fazla ideolojiye abanıp gerilimi daha da artırmaya girişir. Türkiye’de yaşanan budur; dış politika hataları nasıl İslamcı, milliyetçi ideolojik yüklenme ile perdelenmeye çalışılıyorsa, ekonomide de aynı şey oluyor. Ama konu ekonomi olunca durum daha tehlikeli bir hal alıyor. Fakirleşen bir toplum her zaman sorumluluğu iktidarın yanlış politikalarında görmez, demokratik yollar ile tepki vermez, işte tam da bu nedenle iktidar sorumluluğu savuşturmak için miliyetçiliğe, İslamcılığa abanıyor. “Suçlu, iç ve dış düşmanlar, ülke ateş çemberinde, Türkiye’ye operasyon; çekiyorlar” propagandasının temeli bu. Bu çok tehlikeli bir haldir, zira bu durumda zaten fakirleşmekte olan toplumun iktidarı destekleyen kısmı, tıpkı mensubu oldukları iktidar çevresi gibi, suçu sadece “dış düşman”a değil (çünkü ona ulaşamaz), iç düşmana yükler, ona karşı bilenir. İktidar kime “iç düşman, işbirlikçi” diyorsa artık hedef odur, devlet/iktidar bir yandan iktidar destekçileri diğer yandan o hedefe yüklenir. Hapis yetmez, idam yetmez, kıyım yaşanır. Bir de işin içine yepyeni bir düzen (Yeni Türkiye) kuracağız iddiası girince, bu düzeni kurma adına zapturaptı meşrulaştırmaya başlayınca, itiraz eden okkanın altına girer. Böyledir bu işler. Tarihte en feci örnekleri yaşandı, büyük bedeller ödendi; Hitler Almanyası “Almanya’nın başına gelenin suçlusu Yahudiler” dedi, soykırım yaşandı, “Versay Antlaşması’nı tanımıyoruz” dedi bir dünya savaşının kapısı açıldı. Stalin Rusya’sı yeni düzeni tutturamayınca, çareyi milyonlarca insanı kıymakta buldu. Mao, Çin’de Kültür Devrimi yapacağım diye, babayı oğula, komşuyu komşuya astırdı. Böylesi cehennemlerin yolu böyle döşenir. Düşman yaratmak, hele hele iç düşman yaratmak, insanları bu yönde hoyratlığa sevk etmek feci bir sona hazırlıktan başka netice vermez. İnsanlık bu tecrübeleri yaşadı, tekrar benzer yollara koyulmanın âlemi yok. Diyarbakır’da patlama: Biri ağır 2 çocuk yaralı Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 2 çocuk, yerde buldukları cismin ellerinde patlaması sonucu yaralandı. Hastaneye kaldırılan çocuklardan birinin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Olay, saat 14.45 sıralarında Sur ilçesi İskenderpaşa Mahallesi Büyükakar Sokak’ta meydana geldi. İddialara göre, 2 çocuk yerde bir cisim buldu. Cismin içini açan çocukların çıkan tozu çakmakla yakmaları üzerine patlama yaşandı. Patlamada M.İ. (13) ve Ş.A. (11) adlı çocuklar yaralandı. Yaralılar, Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Yaralı çocuklardan M.İ. durumunun ağır olması nedeniyle Dicle Üniversitesi Hastanesi’ne sevk edildi. Patlamanın ardından bölgeye gelen polis ekipleri, çok yönlü soruşturma başlattı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle