25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 31 Aralık 2016 10 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ECE KURTULUŞ Umudumuzu diri tutmaya çalışıyoruz  Sevgili Dostlarım Akın Atalay, Turhan Günay, Murat Sabuncu, Kadri Gürsel, Musa Kart, Güray Öz, Hakan Kara, Önder Çelik, Bülent Utku, Mustafa Kemal Güngör. Sizlere bu mektubu yazarken tuhaf duygular içindeyim. Her zaman her aradığımda rahatça görüşebildiğim, görüş ve düşüncelerimizi paylaştığım arkadaşlarım Silivri’de parmaklıklar arkasında özgürlüklerinden yoksun ve ben onlara bu kez uzaktan mektupla dertleşmek, mektupla selam göndermek durumunda kalıyorum. Dünya İnsan Hakları Günü’nde sekiz meslek örgütüyle birlikte Silivri’ye geldik. Amacımız günün anlamına da uygun olarak gazeteciliğin suç olmadığını, gazetecilerin tutuksuz yargılanması gerektiğini bir kez daha vurgulayan bir açıklama yapmak ve sizlere daha yakından sesimizi duyurabilmekti. Valilik, kaymakamlık yasağı var dediler ve bizi cezaevinin çevre sınırlarına dahi sokmadılar. Yalnız Türkiye basını değil, Türkiye’nin bütün cumhuriyetçi, aydınlık kurumları fevkalade güç günler yaşıyor.  İktidara muhalif olan yurttaşlar da öyle. Bu sıkıntılı durum el bette çok sürmeyecek. Bu açıdan umudumuzu hep diri tutmaya çalışıyoruz. Türkiye’ye bütün kurum ve kurallarıyla işleyen çağdaş bir demokrasi getirmek isteyen ve bu uğurda mücadele veren gazeteciler, yazarlar, bilim insanları, sanatçılar, akademisyenler yaşadıkları askeri ve sivil baskılara karşı dimdik ayakta durmayı becermişlerdir. Şimdi sizler de duruşunuzla topluma örnek oluyor ve Türkiye’de demokrasi mücadelesinin önemli bir parçasını oluşturuyorsunuz. Sizlerle övünüyoruz. Düşünceyi ifade özgürlüğünün, basın özgürlüğünün kısıtlandığı, bireylerin temel hak ve özgürlüklerinin askıya alındığı, adaletin hakça işlemediği bir dönemden geçiyor ülke. Sizler de bu baskıcı, zalim dönemin çilesini çeken bü tün gazetecilerle birlikte tarihe not düşüyorsunuz. Bir kez daha demokrasiyi, cumhuriyeti ve basın özgürlüğünü savunmakta gösterdiğiniz kararlıktan ötürü sizlerle biz dışarıdakiler olarak gurur duyduğumuzu söylemek istiyorum. Sevgili Dostlarım, Basın tarihimizin en köklü gazetelerimizden biri olan Cumhuriyet’in yönetici, muhabir, çizer meslektaşları içerdeyken biz dışarıda olanların özgürce soluk alabilmeleri, yazıp çizebilmeleri daha da güçleşiyor sanki. Aklımız sizlerde. Aranızda kardeş bellediğim Kadri Gürsel, Turhan Günay, Hakan Kara ve Güray Öz gibi kendime çok yakın bulduğum dostlarım var. 10 meslektaşım da ülkenin yüz akı gazeteciler. Bazen sizleri düşünürken duygulanıyor insan. Mesela Turhan Günay’ın sazı, keyifli sohbeti kulağımda yansıyor. Hakan Kara’nın bana bilgisayar öğretişi başka bir deyişle hiç terk edemeyeceğim diye düşündüğüm daktilodan beni bilgisayara sıçratışı. Akın Atalay ve eşi Adalet’le geçirdiğimiz Küba günleri. Meslekteki dayanışma çalışmalarında her zaman bilgisiyle, öngörüleriyle katkı veren ve yanı başımızda olan Kadri Gürsel’le ilgili ne çok anı birikmiş belleğimde. Zaman zaman bir hüzün kaplıyor içimi. Neden biz basın emekçileri bu denli kolay bölünüyoruz. Neden biz basın emekçileri birbirimizi sevmiyoruz. Neden biz basın emekçileri dayanışmaktan yoksunuz. Yabancı meslektaşlar dayanışma konusunda soru sorduğunda bunalıyorum. Yanıt bulmakta zorlanıyorum. Düşünüyorum ki eğer gazeteciler, yazarlar birbirimizle bağlarımızı kopmayacak biçimde güçlü tutabilseydik bu kötü durumların çoğunu da yaşamazdık. Ama Sedat Simavi’nin bize bellettiğinin tersini yaptı meslektaşlarımızın çoğu. Kalemlerini satmak, kalemlerini kırmaktan çok daha kolay geldi onlara. Üzücü olan da bu. Ummak istiyorum ki içerde kaldığınız iki ayı bulan süre sonunda özgürlüğünüze kavuşacak, ailelerinizle buluşmanın tadını çıkaracaksınız. Ama biliyorum ki ülkenin özgürlüğü için, özgür bir basın için de mücadeleyi bırakmayacaksınız. Hepinizi tek tek kucaklıyorum. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu’nun ve üyelerimizin de selamlarını ve sevgilerini iletiyorum. Vicdanlarda aklandılar BASIN İÇİN TABLO KARANLIK TGC’nin yeni yıl dileği: Gazeteciler tutuklanmasın Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu’ndan yapılan açıklamada, “2017 yılında, gazetecilik mesleğinin yapılabilir olmasını ve cezaevindeki 143 gazetecinin tutuksuz yargılanmasını bekliyoruz” denildi. Cumhuriyet tarihi boyunca siyasi iktidarların medya ile ilişkisinin sorunlu olduğu anımsatılarak, şöyle devam edildi: “Bu dönemde de sorunlar ağırlaşarak devam etti. TGC olarak hazırladığımız rapora göre 2016 yılında 780 gazetecinin basın kartı iptal edildi, 839 gazeteci yaptıkları haberler nedeniyle açılan davalarda hâkim karşısına çıktı. 189 gazeteci sözlü ve fiziksel saldırıya uğradı. 157 yayın organı kapatıldı. 14 toplumsal olayda ise yayın yasağı kararı verildi. Uluslararası basın meslek örgütlerine göre dünyada hapiste 348 gazeteci bulunuyor. Türkiye ise cezaevindeki 143 gazeteci ile gazetecilerin tutuklu olduğu ülkeler sıralamasında birinci sırada yer alıyor. Tablo karanlık Tutuklu yazar ve yöneticilerimizin yakınları Silivri’de açıklama yaptı Gazetemiz İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay, Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabun cu, Kitap Eki Genel Yayın Yönetme ni Turhan Günay, Yayın Danışmanı Kadri Gürsel, Cumhuri yet Vakfı Yönetim Ku rulu üyesi Önder Çelik, çizerimiz Musa Kart, okur temsilcimiz Güray Öz, avukatımız Bülent ZEHRA ÖZDİLEK Utku, Mustafa Kemal Güngör ve yazarımız Hakan Kara, 57 gündür Silivri 9 No’lu Cezaevi’nde. İddiana Gazetecilerin haber yaptıkları için siyasetçiler tarafından doğrudan hedef seçilmesi, tehdit edilmesi, gözaltına alınması ve tutuklanmaları yurttaşların haber alma hakkı açısından karanlık bir tabloyu ortaya koyuyor. Son olarak attığı tweetl’er gerekçe gösterilerek gözaltına alınan Cumhuriyet gazetesi muhabiri Ahmet Şık, tutuklama istemiyle mahkemeye sevk edildi. Bu gerçekler ışığında 2017 yılının halkın haber alma ve bilgi edinme hakkı için çalışan gazetecilerin sadece yaptıkları haberler nedeniyle sözlü ve fiziksel şiddete uğramadığı, hedef gösterilmediği, gözaltına alınmadığı, tutuklanmadığı bir yıl olmasını diliyoruz. Çalışan, çalışamayan ve cezaevinde tutuklu olan tüm meslektaşlarımızın yeni yılını kutluyoruz” denildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet menin hazırlanmasını bekliyorlar. Tutuklu yazar ve yöneticilerimizin aileleri, dün Silivri Meydanı’nda buluşarak ortak açıklama yaptılar. Aileler, “Biz hayatlarını demokrasi arayışına adamış eşlerimizin, babalarımızın, kardeşlerimizin suçsuz olduğunu biliyoruz ve 78 milyona onla 30 GÜN GÖZALTI KARARI ‘Habere şevkle sarılın’ rın arkasında olduğumuzu haykırmak istiyoruz. Onlar dava açılmadan kamuoyu vicdanında aklandılar. 2017 yılı demokrasi ve özgürlük yılı olsun” dediler. Zor bir yıl oldu Yeni yılı cezaevinde karşılayacak gazetemizin yönetici ve yazarları dün aileleriyle açık görüş yaptılar. Aileleler, açık görüş öncesi Silivri Meydanı’nda ortak açıklama yaptılar. Çizerimiz Musa Kart’ın eşi Sevinç Kart, 2016 yılının herkes için zor bir yıl olduğunu dile getirdi. Terörün en yoğun biçimde yaşandığını söyleyen Sevinç Kart, yazar ve yöneticilerimizin, 61 gündür, anlayamadıkları bir şekilde özgürlüklerinden ve sevdiklerinden yoksun bırakıldıklarını belirtti. Özgürce yaşamak Kart, “Bombaların patladığı ölümün sıradanlaştığı, çocukların yanarak öldüğü, genç bir kadın şort giydiği için, hamile bir kadın parkta spor yaptığı için dövüldüğü, çocuklara ve kadınlara tecavüz edildiği, sadece halkın haber alma ve gerçeği öğrenme hakkını yerine getirdikleri için gazetecilerin, eleştiri hakkını kullanan muhaliflerin tutuklandığı, temel hak ve özgürlüklerin çiğnendiği kötü bir yıl geçirdik. Çok sevdiğimiz ülkemizde; savaşsız, kavgasız, kin ve nefretin olmadığı, barış ve huzur ortamında özgürce yaşamak istiyoruz” ifadelerini kullandı. İddianame hazırlansın İnsan haklarının, hukukun üstünlüğünün, demokrasinin hâkim kılındığı bir 2017’ye girmek istediklerini kaydeden Sevinç Kart, bunu bütün toplum için istediklerini dile getirdi. Kart, demokrasi ve özgürlük istemenin bedelinin bu ülkede çok ağır olduğunu belirtti. Bu süreçte kendilerine destek olan herkese teşekkür ettiklerini söyleyen Kart, “Barışa ve özgürlüğe hepimizin ihtiyacı var. Tutuksuz yargılanmak bir haktır ve gazetecilik suç değildir. İddianame bir an önce hazırlanmalıdır. Bizler yakınlarımızı tanıyor ve biliyoruz. Onlara buradan sesleniyoruz; sizlerle gurur duyuyoruz. Biliyoruz ki bu günler geçecek. Dileriz daha fazla acı yaşanmaz. Hepinizi hasretle kucaklıyoruz” diye konuştu. Tutuklu yazar ve yöneticilerimizin yakınları, Silivri Meydanı’nda yaptıkları açıklamada, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün, demokrasinin hâkim kılındığı bir 2017’ye girmek istediklerini belirttiler. YARKADAŞ: 2016’da GAZETECİLER ÜZERİNDE KORKU İKLİMİ YARATILDI 650 gazeteci hakkında Twitter soruşturması var CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş, 2016 yılının gazeteci lik mesleği ve medya sektörü için kara bir yıl olduğunu söyledi. Yarkadaş, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL kapsamında 170’e yakın gazete, televizyon, radyo, haber ajansı, dergi ve yayınevinin kapatıldı ğını, 13’ü imtiyaz sahibi ve yazı işleri müdürü 148 gazetecinin tutuklu oldu ğunu kaydetti. CHP’li Barış Yarkadaş, 2016 yılın da medyaya yönelik baskılarla ilgili ra por hazırladı. Yarkadaş yaptığı açıkla mada, FETÖ’ye ait yayın organları dı şında birçok muhalif yayın organı nın da kapatıldığını belirterek, “Bu süreçte, 2 bin 500 civarında med ya çalışanı ve gazeteci işsiz kaldı, yüzlerce gazetecinin basın kart ları iptal edildi. Bilinmeyen sayı da gazetecinin pasaportu iptal edi lerek yurtdışına seyahat etmeleri fi ilen yasaklandı. Onlarca gazeteci nin de mal varlıklarına el ko nuldu” dedi. 2017 yılı nın gazetecilik ve med ya sektörü için daha Barış Yarkadaş zorlu bir yıl olacağını kaydeden Yarkadaş, “650 gazeteci hakkında attığı tweetlerden dolayı soruşturma yürütüldüğünü biliyoruz. Devletin ajansı, gazeteci Ahmet Şık’a yöneltilen suçlamaları servis ediyor. Yazarlar, aydınlar sokakta ölümle tehdit ediliyor. Hapisteki gazetecilerin sayısı gün geçtikçe kartopu gibi büyüyor. 2016 yılındaki medya ve gazeteciler üzerinde yaratılan korku iklimi çok ürkütücü. Türkiye’de gazeteciler genel olarak önümüzdeki yıldan da umutsuz. 2017’de yapılması muhtemel referandum nedeniyle basına yö nelik baskının artabileceği endişesi hat safhada. 2017’de hapisteki tüm gazeteciler için yargılama sürecinin başlamasını ümit ediyorum” ifadelerini kullandı. Raporda yer alan kasımaralık aylarına ilişkin veriler şöyle: l Sözcü 18 Haber Sitesi genel yayın yönetmeni gazeteci Vedat Beki gözaltına alındı. l Doğan Holding’in Ankara Sorumlu su Barbaros Muratoğlu tutuklandı. l BBC Türkçe muhabiri Hatice Ka mer, haber takibi için gittiği Siirt’in Şirvan ilçesinde gözaltına alındı. l Kapatılan DİHA muhabirleri Meltem Oktay ile Uğur Akgül’e sosyal medya paylaşımları nedeniyle 4’er yıl hapis cezası verildi. l DİHA muhabiri Fethi Balaman Mardin Kızıltepe’de gözaltına alındı. l Hüsnü Mahalli “Cumhurbaşkanı’na hakaret” ve “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret” suçlarından tutuklandı. l Gazeteci Aydın Engin, iki kez ölümle tehdit edildi. l DİHABER Haber Şefi Ömer Çelik, DİHABER Diyarbakır muhabiri Metin Yoksu ile Diken Yazarı Tunca Öğreten gözaltına alındı. Yolculuk gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve İmtiyaz Sahibi Eray Sargın ve ETHA Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Derya Okatan gözaltına alındı. l Ahmet Şık gözaltına alındı. l YOL TV kapatıldı. l İSTANBUL / Cumhuriyet İstanbul merkezli düzenlenen operasyonda gözaltına alınan gazeteciler dışarıdaki meslektaşlarına haber göndererek,“Haber yapmaya daha büyük bir şevkle sarılın”dedi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde tutulan DİHA Haber Müdürü Ömer Çelik, DİHA muhabiri Metin Yoksu, Diken muhabiri Tunca Öğreten, BirGün Gazetesi Muhasebe Sorumlusu Mahir Kanaat, ETHA Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Derya Okatan ve Yolculuk Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazıişleri Eray Sargın’ın gözaltı süreleri 24 Ocak’a kadar uzatıldı. “Örgüte üye olmak” iddiasıyla gözaltına alındıkları belirtilen gazetecilerin avukatları, gözaltında henüz bir işlemin yapılmadığını aktardı. Avukatlar, gazetecilerin dışarıdaki meslektaşlarına selam ve “Haber yapmaya daha büyük sarılın” mesajı gönderdiklerini söyledi. Öte yandan ETHA Sorumlu Yazıişleri Müdürü Derya Okatan’ın gözaltına alındığı günden bu yana açlık grevinde olduğu belirtildi. l İSTANBUL / Cumhuriyet HEMŞİREYE 1.5 YIL HAPİS Karikatürden hakaret cezası Zekai Tahir Burak Kadın Sağlığı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi’nde hemşire olarak görev yapan Cevahir Akbaş, geçen yıl katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin ölümüne ilişkin bir karikatürü Facebook hesabında paylaştı. Akbaş, yine Rojava’da IŞİD’e karşı savaşırken yaşamını yitiren ve babasının kuzeninin oğlu olan İsmail Hakkı Kol’un ölüm haberini Facebook hesabından fotoğrafıyla beraber duyurdu. Ankara Savcılığı, Cevahir Akbaş hakkında Tahir Elçi karikatürü nedeniyle Cumhurbaşkanı’na hakaret, İsmail Hakkı Kol fotoğrafı içinse terör örgütü propagandası yapmak iddiasıyla dava açtı. Cevahir’in yargılandığı davanın karar duruşması dün Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, sanığa terör örgütü propagandası yapmak suçundan 1 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası verdi. Mahkeme, Tahir Elçi karikatüründen dolayı ise Cevahir’i Cumhurbaşkanı’na hakaret suçundan 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı. Heyet, her iki ceza yönünden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. l ALİCAN ULUDAĞ / ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle