15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA H12 ollande 22 yıl sonra yenilgiyi kabul etti Gambiya’da darbeyle geldiği iktidar koltuğunda 22 yıldır oturan Devlet Başkanı Yahya Jammeh, önceki gün gerçekleşen devlet başkanlığı seçiminde yenilgiyi kabul ederek herkesi şaşırttı. Daha önce “Allah izin verirse ülkeyi milyarlarca yıl yönetmek istediğini” açıklayan Jammeh, beşinci kez adaylı ğını koymuştu. Oy merkezinde elindeki Kuran ile dikkat çeken Jammeh, seçimden önce “Başkanlık ve güç, Allah’ın elindedir ve bunu benden yalnızca Allah alabilir” demişti. Seçimi 8 muhalefet partisinin oluşturduğu Birleşik Demokrat Partisi kazandı. Oluşumun lideri Adama Barrow oyların yüzde 45.5’ini alırken Jammeh yüzde 36.7’de kaldı. havlu attı[email protected] TASARIM:MÜGEKAYGUSUZ [email protected] Cumartesi 3 Aralık 2016 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlanan Fransa’da Sosyalist Parti’deki adaylık yarışı kızışıyor. Kamuoyu desteği iyice düşen Cumhurbaşkanı Hollande ‘yarışta yokum’ dedi Hollande’ın aday olmayacağı kararının ardından Sosyalist Parti’de öne çıkan isim Başbakan Valls (sağda) . Fransa’nın 2. Dünya Savaşı’ndan beri gördüğü popülaritesi en düşük cumhurbaşkanı olan François Hollande, gelecek yıl düzenlenecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden adaylığını koymayacağını açıkladı. Hollande, televizyondan yayımlanan 13 dakikalık açıklamasında “Görevimi yenilemek için tekrar aday olmayaca ğım. Önümüzdeki aylarda görevim sadece ülkemi yönetmek olacak” ifadelerini kullandı. 1958’den bu yana tekrar seçilmek için aday olmayan ilk cumhurbaşkanı oldu. ‘Hain Valls...’ Seçim yarışının merkez sağ Cumhuriyetçiler’in adayı François Fillon ve aşırı sağcı Ulusal Cephe’den Marine Le Pen arasında geçmesi bekleniyor. Sosyalist Parti’deki huzursuzluk hafta başında Başbakan Manuel Valls’ın yarışa girme kararı aldığı ve Hollande’ın aday olduğu takdirde Valls’i kovmakla tehdit et cumhurbaşkanının kararını “bir devlet adamının seçimi” olarak tanımladı. Le Monde’a konuşan Hollande’ın bir yardımcısının “Biz Macron’un hain olduğunu düşünüyorduk. Aslında hain Valls imiş” sözleri ise dikkat çekti. Valls’ın adı Sosyalist Parti aday adayları içinde öne çıksa da cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunda elenmekten kurtulamayacağı yorumları yapılıyor. Valls’ın eski ekonomi bakanı Emmanuel Macron, merkez seçmenlere hitap eden bir seçim kam Sosyalist Partili cumhurbaşkanı, tiği haberleri ile basına yansıdı. Parti söz panyası başlatırken eski Sosyalist par göreve gelmeden önce parti içinde cüsü ve milletvekili Olivier Faure parti ti üyesi JeanLuc Melenchon da kampan birlik sağlayacağı, işsizliği azal içi çekişmeleri “toplu intihar” olarak ni yasına yoğunlaştı. Sosyalist Parti’den ki tacağı gibi sözlerini yerine geti telendirdi. Daha önce Hollande’ın tekrar min aday olacağı ise ocak ayında yapıla remediğini de belirtti. Hollande, aday olmaması gerektiğini belirten Valls, cak seçimlerde belli olacak. Kıbrıs için beşli konferansa doğru Kıbrıs görüşmelerinin İsviçre’deki iki ayağının başarısızlıkla sonuçlanması sonrası KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiades ilk kez yüz yüze görüştü. BM arabuluculuğundaki görüşmeden garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan, Britanya’nın katılımıyla 5’li konferans tarihi çıktı. Buna göre iki lider 9 Ocak’ta Cenevre’de buluşacak, 11 Ocak’ta gelecekteki federasyonun iç sınırlarıyla ilgili karşılıklı harita sunacak, 12 Ocak’ta diğer ilgili taraflarında davet edileceği 5’li konferans düzenlenecek. Bu kapsamda BM Temsilcisi Espen Barth Eide dün Atina’da Yunanistan liderleriyle görüşmesinin ardından pazartesi Ankara’ya gelecek. Akıncı, “Şimdi artık 5’li konferansın tarihi var. Yepyeni bir konjonktür açıldı önümüze” dedi. Danimarka F16’ları çekiyor ABD liderliğindeki uluslararası koalisyonun üyesi Danimarka, IŞİD’e karşı Suriye ve Irak’taki hava saldırılarında kullanılan F16’larının görev süresini uzatmayacak. İncirlik Üssünde konuşlu 7 uçağı ve 120 askeri personeli geri çekme kararı, eylülde ABD, Avustralya, Britanya ve Danimarka uçaklarının katıldığı saldırıda 90 Suriye askerinin “yanlışlıkla” öldürülmesinin ardından geldi. Avrupa diken üstünde Öte yandan, Avrupa Polis Teşkilatı Europol, Avrupa’da IŞİD alarmı verdi. Europol’ün Terörle Mücadele Birimi’nin raporunda Suriye ve Irak’ta yenilgiye uğrayan IŞİD’in terör eylemlerini Avrupa’ya kaydırma tehlikesinin arttığına işaret edildi. Raporda örgütün bomba yüklü araçla saldırı, insan kaçırma ve gasp gibi eylemlere başvurabileceği uyarısı yapıldı. BEYRUT ÇIKARMASI Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Lübnan’da Hizbullah’ın desteğiyle yeni cumhurbaşkanı seçilen Mişel Aun’u ziyaret etti. Başbakan Saad Hariri ile de görüşen Çavuşoğlu, Suriye’nin Halep kentinde durumun kritik olduğunu söyleyerek derhal ateşkes çağrısı yaptı. Suriye’yi Devlet Başkanı Esad’ın yönetmemesi gerektiğini savundu. rak’ın IŞİD’in elindeki Musul kentinden kaçabilen 70 binden fazla sivilin bir bölümü Erbil’in dışındaki Debaga BİR IKampı’nda yaşam mücadelesi veriyor. Kampa giden bir grup palyaço ve akrobat çocuklara bir günlüğüne de olsa dertlerini unutturmayı başardı. 17 Ekim’de başlayan Musul operasyonunda Şii milisler ve peşmerge dahil Irak güçlerinin ekimde 672, kasımda 1959 can kaybı verdiği belirtildi. Geçen ay çoğu IŞİD’in katliamlarında 926 YUNDEŞUEM sivilin yaşamını yitirdiği de gelen bilgiler arasında. IŞİD’e karşı Mattis Trump, Savunma Bakanlığı koltuğuna İran karşıtı şahin görüşleri nedeniyle Obama yönetiminin dışladığı, dobra konuşmalarıyla ünlenen emekli general Mattis’i seçti ABD Başkanı seçilen Donald Trump, savunma bakanı ada Dışişleri’nde yını açıkladı: Amerikan deniz piyadelerinde 44 yıl görev yapmış Trump alarmı emekli Orgeneral James N. Mattis. Trump, 66 yaşındaki Mattis için 2. Dünya Savaşı’nın kaderini değişti Trump’ın kendisini tebrik eden yabancı liderlerle aşırı samimi telefon görüşmelerinin ABD Dışişleri yetkilileri ren efsane komutan George Patton’a ni şoke ettiği iddia edildi. New York Ti atıfla “Zamanımızın general Patton’a en benzeyen kişisi” dedi. ‘Savaşçı keşiş’ Mattis, “kuduz köpek” (mad dog) mes gazetesine göre Trump’ın Pakistan Başbakanı Navaz Şerif’le telefon görüşmesinin metnini gören diplomatlar, gerçek olduğuna bir süre inanamadı, parodi olduğunu sandı. Beyaz Saray sözcüsü Josh Earnest de ABD Başka ve hayatını askerliğe ve derin tarih nı seçilen kişinin yabancı liderlerle te çalışmalarına adayıp ne evlendiği ne de çocuk sahibi olduğu için “sa Kongre onayı almasına kesin gözüyle bakılan vaşçı keşiş” lakaplarıyla da anılıyor. Mattis, 1950’den sonra Savunma Bakanlığı’na 2001’de Afganistan’a, 2003’te Irak’a ilk atanan ikinci emekli general olacak. giren birlikleri yönetti, Felluce’de dire nişçilere karşı “savaş suçlarıyla” bir zümdeki yaşla rica ediyorum: Eğer be maslarını planlarken ve yürütürken ABD Dışişleri’nden faydalanması gerektiğini söyledi. Trump’ı “Harika insanların yaşadığı şahane ülke” Pakistan’a ziyaret sözü vermesiyle ilgili uyaran sözcü, ABD Başkanı’nın bir ülkeyi ziyaret ederek o ülke halkına güçlü bir mesaj verdiğini, likte anılan operasyonlardan ilkini ko nimle uğraşırsanız hepinizi öldürürüm. oysa Pakistan ile ABD arasındaki ilişki muta etti, ikincisini de planladı. “Başarı l (Irak’ta Amerikan deniz piyadeleri lerin çok karmaşık olduğunu belirtti. ları” onu Amerikan deniz piyadeleri arasında efsane yaptı. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı’na (CENTCOM) da terfi eden ancak İran’a karşı şahin görüşleri nedeniyle Başkan Barack Obama tarafından kısa sürede emekli edilen Mat ne seslenirken) İlk kez birini öldürmeniz önemsiz bir olay değildir. Ancak şu da söylenmeli ki bu dünyada öldürülmeyi hak eden pislikler de var. Avcılarla kurbanlar vardır. Hangisi olduğunuza siz karar vereceksiniz. dürmek çok eğlenceli oluyor. Bazı insanları öldürmek eğlenceli iş. l Bazıları karşısındakini öldürmek için nefret etmesi gerektiğini düşünür. Ben öyle düşünmüyorum. Bu sadece iş. tis, artık IŞİD’le savaşı yönlendirecek. Şahinliği kadar dobra konuşmasıyla da meşhur. Twitter’da ABD askerleri tarafından #mattisisms etiketiyle çokça paylaşılan sözlerinden bazıları şöyle: l (2003’te Irak’ın işgali sırasında) Nazik olun, profesyonel davranın. Ama tanıştığınız herkesi öldürmek üzere bir planınız da olsun. l (Irak işgali sırasında aşiret liderleriyle görüşürken) Barış için geldim. Topçu bataryalarını getirmedim. Ama gö l İyi niyetle geri çekildik ve size bu sorunu çözmeniz için bir fırsat verdik. Ama size sadece bir dakika yalvaracağım. Rica ederim bize karşı gelmeyin. Eğer yaparsanız hayatta kalanlar size neler yaptığımızı yazacak. l (2005’te katıldığı bir panelde Taliban hakkında) Afganistan’a gidiyorsunuz ve 5 yıldır peçe takmıyorlar diye kadınları dövmekte olan adamlarla karşılaşıyorsunuz. Bunlara erkek denemez. Onun için onlarla savaşmak, onları öl ‘Siyasi İslam’ sorusu... l Amerikan demokrasisini bitirmek isteyen düşmanı bulun ve her birini öldürün ta ki öldürülmekten usanıp bizi ve demokrasimizi rahat bırakana dek. l İslamın sorunu, peygamberin ölümü üzerine ikiye bölünmeye dayanıyor... Tüm bunları anlamaya çalışırken bence sorulması gereken ilk soru şu: Siyasi İslam bizim en yüksek çıkarımıza mı, değil mi? Sığınmacılara konuk oldu Lübnan’ı ziyaretinde Suriyeli sığınmacıların bir kampına gidip çoğu Halep’ten kaç mış ailelerle bir araya gelen Almanya Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier, Ha lep için acil ateşkes çağrısı eşliğinde 50 milyon Avro’luk gıda, barınak ve tıbbi yardım açıkladı. Almanya 2012’den beri Suriye’ye 2.5 milyar Avro’yu geçen değerde insani yardım yolladı. Tahran’ı kızdıran karar ABD’nin de parçası olduğu İran’la nükleer anlaşmaya rağmen Washington’ın Tahran’a yönelik bazı yaptırımların 10 yıl daha uzatılmasını öngören yasa tasarısı Temsilciler Meclisi’nin ardından Senato’da da kabul edildi. İran’ın enerji endüstrisine kısıtlamalar ve yaptırımların 2026’ya kadar uzatılması kararı imza için ABD Başkanı Barack Obama’ya gönderildi. İran’la nükleer anlaşma kurallarıyla ne ölçüde örtüştüğüne ve ilgili uluslararası yasaları ihlal edip etmediğine bakılaca ğı bilgisini paylaşan Obama veto yetkisini kullanabilir. İran Dışişleri sözcüsü Behram Kasımi de ABD’nin yaptırımları 10 yıl daha uzatmasının nükleer anlaşmanın ihlali olacağı uyarısını yaptı. Obama’nın anlaşmanın aleyhine çıkarılacak tüm tasarıları engellemeyi kabul ettiğini hatırlatan Kasımi, İran’ın bağlılığını kanıtladığını anlaşmayı diğerlerinin ihlali halinde gerekli hazırlığa sahip olduklarını belirtti. Trump döneminde İran anlaşmasının uzun ömürlü olmayacağı yorumları yapılıyor. Solu bekleyen kâbus Hollande Türkiye’de heyhat bizim hiç örneğini görmediğimiz bir feraset ve feragat örneği vererek 2017 “başkanlık seçimlerine” aday olmayacağını açıkladı. Fransa’da da bu fazla sık yaşanmayan bir şey olmalı ki herkes şaşırdı. Hollande, Fransa’da ikinci dönem için cumhurbaşkanlığına adaylığını koymayacağını açıklayan ilk devlet başkanı. Adaylığının “solda birlik yaratmayacağına kani olduğunu” açıklayan Fransa Devlet Başkanı, “bir sosyalist olarak solun dağılmasına katkıda bulunmak istemediğini” belirtti. Hollande’ın bu sözleri bir yandan “sorumluluk” ve “vakur devlet adamlığı” örneği olarak algılanırken bir yandan da solun saklanamaz çaresizliğinin neticesi olarak görüldü. Yarış sağ ile aşırı sağ arasında Sondajlarda popülaritesi yüzde 57’lere düşen Hollande’ın, her şeye karşın cumhurbaşkanlığı seçiminde şansını denemeye kalkması halinde Fransa solunu öngörülebilir bir hezimet bekliyordu. Hollande’ın TV’de yeniden aday olmayacağını açıklayan çıkışından bir gün önce Le Monde “Solun önden ilan edilen intiharının güncesi/A gauche, chronique d’un suicide annoncé” başlıklı bir yazı yayımladı. Solun ilk turda yüzde 10’un altına düşmek riskiyle karşı karşıya olmasının yanı sıra, genel seçimde de parçalanma olasılığıyla karşılaştığını, bunun ağır bir badire olacağını söyleyen gazete, başta Hollande olmak üzere önde gelen sol liderleri tablodan gereken dersi çıkarmaya ve acilen birlik olmaya çağırdı. “Tüm siyasi partiler ölümlüdür. Radikaller ve komünistler panaromadan neredeyse yok oldular” diyen gazete, “Sosyalistler de bu yolun yolcusu olmadan önce demokratik sorumlulukları üzerinde düşünmeli. Ülkeyi sağ ve aşırı sağın yarışına terk etmemek adına hangi ciddi önerileri getirebileceklerini tartışmalı” değerlendirmesini yaptı. Hollande “Ben solu bölmem” deklarasyonunu, özetle Le Monde’un ortaya koyduğu bu “kara tablo” üzerine yaptı. Hollande’ın köşesine çekilmesi de ne var ki, solun imajını yenilemesi için tek başına yeterli değil. Ocakta cumhurbaşkanı adayını önseçimle belirleyecek sosyalistlerin şimdiki halde bu pozisyon için en güçlü ismi, halihazırdaki Başbakan Manuel Valls. Valls’in popüler olmayan Hollande’ın icraatlarından kendisini soyutlaması zor. İtalya, Avusturya sınavları Hollande’ın yarıştan çekilmesine yol açan diğer etmen, Sarkozy’nin de sağ cenahta elenmiş olması. Sağın cumhurbaşkanlığı adaylığı şansını, partisinin on gün önceki önseçim elemesinde kaybeden Sarkozy’nin denklemden çıkması, Hollande için sonun başlangıcı oldu. Sarkozy’ye karşı her şeye rağmen ikinci kez seçimi alma umudunu koruyan Hollande, selefiyle birlikte yarış dışına itildi. Solun müstakbel adayı, Sarkozy’nin yerini alan François Fillon ile aşırı sağın yükselen yıldızı Le Pen’le ilk turda yarışacak. İkinci turun Fillon ile Le Pen arasında geçmesine neredeyse mutlak gözüyle bakılıyor. 2017’ye Fransa sağ ve aşırı sağ paradigmaya hapsolan cumhurbaşkanlığı seçimi polemikleriyle girerken; yarın Avusturya ve İtalya’da yapılacak seçimler de, sola umut vaat etmiyor. Yılan hikâyesine dönen Avusturya Cumhurbaşkanlığı seçimleri malum geçen bahar yapılmıştı. Seçimi aşırı sağın lideri Norbert Hofer’a karşı kıl payı farkla Yeşillerin adayı kazanmış; ama usulsuzlük iddialarıyla seçimin yinelenmesi kararlaştırılmıştı. Yarın “Trump faktörü”nün de itişiyle bir AB ülkesinin başına ilk kez aşırı sağ bir devlet başkanının gelme olasılığı büyük. Beri yanda İtalyanlar da yarın sandığa gidiyor. Anayasal reformlar için bir halkoylamasında oy kullanacak olan seçmenler, merkezsol Renzi hükümetinin de kaderini belirleyecek. Kendi önerdiği referandumu kaybetmesi halinde ki bu güçlü bir olasılık Renzi’nin yerinde kalması olası değil. Renzi’nin referandumu kaybetmesi halinde Avrupa’da merkez solun kalan son barajlarından biri daha çökecek. Buradan devam. Cakarta’da İslamcılar yine sokakta Endonezya’nın başkenti Cakarta’nın Hıristiyan valisi Basuki Tjahaja Purnama’nın Kuran’a hakaret ettiği gerekçesiyle hapsini isteyen protestoların durmaması üzerine Devlet Başkanı Joko Widodo telaşlandı. Cuma namazı çıkışı 150 bin kişi Ulusal Anıt önünde toplanırken 4 Kasım’da 100 kişinin yaralandığı çatışmaların ardından bu kez 22 bin polis konuşlandırıldı. Protestocu lara hükümeti devirme amacıyla meclis baskını yaptırma komplosu kurulduğu iddiası eşliğinde en az 10 kişi gözaltına alındı. C MY B nilgun@
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle