21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 30 Ocak 2016 yorum EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY tasarım: ZARİFE SELÇUK 14 dalet ve Demokrasi Haftası nedeniyle yaklaşık bir haftadır Anadolu’daydık. Cumhuriyetçi, laik kesimde teokratik diktatörlük karşısında bir karamsarlık var gibi gözüküyor ya... Tam tersine Anadolu ayakta, direniyor. Konya’da Eğitimİş’in yurtsever Şube Başkanı Şükrü Balun ve arkadaşları, aydınlanma devriminin öncüsü olmuşlar. Üstlerindeki büyük baskılara, öğretmenlere açılan soruşturmalara karşın savaşımlarını sürdürüyorlar. Aydınlarımızın anısına düzenlenen törende, CHP’den Komünist Partisi’ne, Vatan Partisi’nden ÇYDD’ye, ADD’den gençlik örgütlerine hemen hemen tüm muhalefet oradaydı. Bir öğretmen örgütünün çatısında birleşmişler, bilinçle ayakta duruyorlardı. İzmir Karşıyaka’da, kan kardeşlerimizle birlikteydik. Musa Anter’in çocukları Dicle, Rahşan ve Anter Anter, Metin Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe, Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan, Nesimi Çimen’in oğlu Mazlum Çimen, İlhan Erdost’un kızı Alaz Erdost, Yusuf Ekinci’nin oğlu Sertaç Ekinci, Onat Kutlar’ın eşi Filiz Kutlar, Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan, Necip Hablemitoğlu’nun eşi Şengül Hablemitoğlu; birer direnç simgesi olarak kol kola girmişlerdi. Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın dediği gibi, ateşin düştüğü yerden hep bir ağızdan ses verdik... Denizli de ayaktaydı. ÇYDD Şube Başkanı Ümran Aygün ve arkadaşları, gençlerin yetişmelerine destek veriyor, tiyatro oyunlarıyla, konserlerle kentin çağdaş yüzünün kararmaması için karınca gibi çalışıyorlar. Denizli Makina Mühendisleri Odası’nda düzenle A Saray ödeneği Cumhuriyet utuklamalar, iddianameler, davalar derken bugünlerde Cumhuriyet’e yurtdışından gelen gazeteci konuk sayısı arttı. Ve her gelen Cumhuriyet’in sahiplik durumunu soruyor. Cumhuriyet’in bir vakıf yönetiminde olduğunu duyunca da hemen İngilizlerin Guardian gazetesi örneğini hatırlatıyorlar. O da bir vakıf gazetesi çünkü. Vakıf gazetesi olmanın avantajı şu: Cumhuriyet de tıpkı Guardian gibi patronsuz, dolayısıyla daha saygın. Bu bir prestij unsuru. Cumhuriyet’e övgü olsun diye vurguluyorlar. Gerçekten de vahşi kapitalizm çağında, herkesin para kazanmak için bin bir takla attığı ortamda, bir gazetenin sahibinin olmaması, kâr peşinde koşan bir patronun yokluğu, gazetecilik açısından bulunmaz fırsat. Böyle olduğu için “güc”ün, “nüfuz”un, “tehdit”in böyle bir gazeteye hükmetme şansı yok. Patronu olmayan böyle bir gazetede tek patron var: Kendi yayın ilkeleri ve evrensel gazetecilik etiği. Guardian’da da böyle, Cumhuriyet’te de. Cumhuriyet’in başına gelenler de işte bu özgürlüğünden zaten. Böyle özgür bir yapının başının belaya girmesi de kaçınılmaz, hele az gelişmiş demokrasilerde... Birkaç yıl önce İlhan Selçuk için ağırlaştırılmış müebbetler isteniyordu, şimdi Can Dündar’la Erdem Gül için isteniyor. İlhan Selçuk’un iddianamesinde de deliller köşe yazılarıydı, Can Dündar ve Erdem Gül’ün iddianamesinde de. Daha önce de Oktay Akbal, Oktay Kurtböke aynı yollardan geçti. 7 Mayıs 1924’ten bu yana Cumhuriyet gazetesinde belki de binlerce gazeteci çalıştı. Bunların kaçına dava açıldığını Cumhuriyet arşivinde çalışan tecrübeli arkadaşlara sordum. “Bakmamız lazım” dediler. Teferruatlı bir araştırma yapmadan cevap vermeleri mümkün değil. 1924’ten beri, yani 92 yıldır dava açılıyor Cumhuriyet çalışanlarına. Tutuklanan Cumhuriyet gazetecileri de az değil. Bırakın yargılamayı, tutuklamayı, gazetenin kendisi de kapatıldı birkaç kez; 1934’te 10 gün, 1940’ta ise 90 gün. Neden mi? Yazdıkları, hükümetin yayın politikasına aykırı bulundu da ondan. Ama tüm bunlar, bir şeyi kanıtlıyor: Ülkede hükümetler değişiyor, milletvekilleri, başbakanlar, cumhurbaşkanları değişiyor ama Cumhuriyet devam ediyor. Çalışanları davalık oluyor, tutuklanıyor, farklı dnemlerde 8 köşe yazarı ise suikasta uğradı ve öldü, Cumhuriyet yine devam ediyor. 1924’te bu gazeteyi kuranlar, sonra da vakıf haline getirenler ne büyük iş yapmışlar, şimdi bakınca daha iyi anlaşılıyor. O yüzden Cumhuriyet’e kızıyorlar, öfkeleniyorlar. Tutuklu arkadaşlarımız Can Dündar ve Erdem Gül, yaşadıklarının bu gazetede çalışmanın faturası olduğunu biliyorlar. Okura düşen Cumhuriyet’e sahip çıkmak. Cumhuriyet iyi gazetecilerin elinde, 92 yaşına kadar geldi. Bugüne kadar Genel Yayın Yönetmeni ve Ankara Temsilcisi aynı anda tutuklanmamıştı, o da oldu. Daha ötesi yok bunun. Siz gazetenizi alın, okuyun. Cumhuriyet okurları var oldukça, bu gazetenin sırtı yere gelmez. Burada çalışan gazetecilerin de... Anadolu ayakta... nen Adalet ve Demokrasi Haftası etkinliğine katılanlardaki kararlılık, zorbalığa hiçbir zaman teslim olmayacaklarını gösteriyordu. Alaşehir’de CHP Gençlik Kolları’nın ateşli Başkanı Veli Kaya’nın düzenlediği geceye katıldık. Ankara’da Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanındaki siyasetçilere hiç benzemiyordu CHP örgütündekiler. Devrimci yanlarını diri tutmaya devam ediyor, her türlü gericiliğe ve sömürüye karşı inançla savaşım verme coşkusunu sürdürüyorlardı. Ankara Etimesgut CHP örgütünde de benzer kadrolarla tanıştık. Emeklisiyle, emekçisiyle, genciyle; onlar da olup bitenin ayrımındaydılar ve demokratik mücadelenin mutlaka yükseltilmesinden yanaydılar. Ve kadınlar, özellikle de kadınlar, haklarının ve haklarımızın peşindeydiler. İnancımız bir kez daha pekişti, Cumhuriyetçi mayayı yok edemeyecekler! İktidarda ve muhalefette, 1923 devrimine ihanet edenler, hiç kuşku yok, sonunda yenilecek, çekilip gidecekler. [email protected] Muhtarlardan öğrendik: Sık sık Saray’a çağrılan muhtarlara iki armağan veriliyormuş. Birisi, muhtarlık binasına asılmak koşuluyla, Saray’daki ile birlikte çekilen fotoğraf. İkincisi de örtülü ödenekten “muhtarlık gereksinimlerinin giderilmesi” karşılığında (1015 bin lirayı buluyormuş zaman zaman) bir miktar para. T Güneydoğu’nun çocuklarını savaşa iteleyip Brüksel’den ahkâm kesenler, PKK’nin silah bırakmayacağını açıklamışlar. Ahkâmcılar, Kürtlerin bir Kürt ulus devleti istemediklerini de buyurmuşlar. Tüm kimliklerin eşitliğini esas alan bir devlet modeli istiyorlarmış. Irkçılık, kavimcilik üzerinde temellenen ırkların, kavimlerin eşitliği... Olabilir mi hiç? Kavim eşitliği Koruma altındaki fikir Son günlerde Saray ve çevresinin, iktidara yönelik eleştirileri “hakaret, terör destekçiliği” gibi gerekçelerle adli soruşturmaya dönüştürme çabalarına Sosyal Demokrat Avukatlar Derneği Başkanı Kemal Akkurt, AİHM’nin “TuşalpTürkiye” kararı ile karşılık veriyor: “İfade özgürlüğü sadece olumlu karşılanan veya zararsız ve tarafsız görülen bilgi ve fikirleri değil, demokratik bir toplumun gereklilikleri olan çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin parçası olan ve rencide eden, şoke eden ve rahatsız eden bilgi ve fikirleri de koruma altına almıştır.” KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ‘Can Dündar Aramızda’ ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DEVLET BÜYÜKLERİNE LAF EDENLERE KARŞI ‘ALARMA GEÇTİ’ ET 81 İLİN EMNİY E İN R LE R MÜDÜ E G EL GEN 30 OCAK 2016 SAYI: 32987 4 Devlet büyüklerine hakaret suçu işlendiğinde şüpheliler hemen yakalanarak adli işlem başlatılacak. mniyet Genel Müdürlüğü, 81 il emniyet müdürlüğünü Cumhurbaşkanı ve diğer devlet büyüklerine karşı hakaret suçları konusunda “alarma geçirdi”. Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Daire Başkanlığı, tüm il emniALİCAN yet müdürlükleriULUDAĞ ne devlet büyüklerine hakaret suçları kosunuda 6 Ocak 2016 tarihli yazı gönderdi. 5237 sayılı Türk Ceza Yasası’nın 299. maddesinde devlet büyüklerine hakaret eden kişinin bir yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırıldığını, suçun alenen işlenmesi halinde ise verilecek cezanın altıda bir oranında arttırıldığı anımsatılan yazıda şu ifadelere yer verildi: “Devlet büyüklerimize yönelik yapılan hakaret içerikli gelişmelerle ilgili olarak ivedilikle adli işlem başlatılması yasanın verdiği bir görevdir. Özellikle bireysel olarak devlet büyüklerine hakaret olaylarında suçun sıradan bir asayiş olarak değerlendirilmemesi, olaya karşıın kişinin amacının, bağlantılarının tespiti, olayın gerçek sebebinin ortaya çıkarılabilmesi amacıyla, Hakaret kuşkusuna bile terörist muamelesi 4 Şüpheliler hakkında ayrıntılı inceleme için terörle mücadele ve istihbarat birimlerine haber verilecek. 4 Araştırılan bu kişiler, devlet büyüklerinin katılacağı etkinler sırasında gözaltında tutulacak. İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç Akın Atalay İcra Kurulu Başkanı Genel Yayın Yönetmeni E Can Dündar AKSAKLIK OLMASIN Ankara Emniyet Müdürlüğü de 9 Ocak 2016 tarihli yazı ile tüm birimlerini uyardı. Yazıda, “İlgi sayılı yazı içeriğinde belirtilen hususlara riayet edilerek herhangi bir aksaklığa sebebiyet verilmemesi hususunda bili ve gereğini arz ederim” ifadesi kullanıldı. yapılan adli işlemin yanı sıra ilgili birimlerimizce ayrıntılı inceleme ve araştırma yapılması önem taşımaktadır” denildi. Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörleri Murat Sabuncu Ayşe Yıldırım Başlangıç Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu l Haber l Ekonomi: cak ayrıntılı araştırma neticesinde elde edilecek bilgilerin cumhuriyet savcılığına iletilmesi, şahsın farklı maksat ya da bağlantılarının tespit edilmesi durumunda ilgili birimlere bilgi verilmesini...” Reklam Tanıtım ve Halkla İlişkiler Genel Koordinatörü Ayşe Cemal Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. Nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörleri Hakan Çankaya Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel Titiz davranın Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Ahmet Rasim Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya ‘İlgili birime’... Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.42 05.25 05.46 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 07.11 12.24 15.00 06.53 12 .09 14.47 07.12 12.32 15.13 Akşam 17.25 17.12 17.39 Yatsı 18.4 8 18.33 18.58 Yazıda, bu çerçevede devlet büyüklerine hakaret suçu olaylarında şunların yapılması istendi: “Şahsın eylemini niteliğine ve yapıldığı yere göre belirlenecek uygun yaklaşım tarzı ile yakalanarak adli işlem yapılmak üzere ivedilikle bulunduğu yerden uzaklaştırılmasını, şahsın hakkında olay günü ve öncesine yönelik ayrıntılı araştırma yapılabilmesi için TEM ve İstihbarat birimlerine haber verilmesini ve birimlerce yapıla Yazıda, konu hakkında toparlanan tüm bilgilerin gecikmeksizin Emniyet Genel Müdürlük makamına bizzat il emniyet müdürleri makamından aktarılması talimatı verilirken, aynı zamanda yapılan işlem ve sonucu hakkında İstihbarat, TEM ve Güvenlik Daire Başkanlıklarının bilgilendirilerek koordinasyonun sağlanması konusunda titiz davarılması istendi. Hakkında işlem yapılan şahsın daha sonra da aynı suçu işleyebileceği göz önünde bulundurularak devlet büyüklerinin katılacağı etkinliklerde 6638 sayılı kanunun (iç güvenlik yasası) ve diğer ilgili mevzuatın verdiği yetkilerin kullanılarak gerekli önleyici tedbirlerin alınması gerektiği anlatılan yazıda, konunun sıralı amirlerce titizlikle takip edilmesi, belirtilen hususlara da riayet edilmek suretiyle herhangi bir aksaklığa sebebiyet verilmemesi istendi. l ANKARA erşembe akşamı Bursa Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü’nün düzenlediği “Can Dündar Aramızda” etkinliğinde gazetemizin sorumlu müdürü ve Can Dündar’ın avukatlarından Abbas Yalçın ve Hacı Tonak’la birlikte konuşmacıydım. Bu etkinlik Can’ın tutuklanmasından önce planlanmış, sonra ertelenerek tahliyesi beklenmişti. Ne var ki savcılığın hazırladığı, hukuk adına bir yüz karası olan iddianamede işlendiği, fakat işlenmediği de ayan beyan ortada olan “suçlar” nedeniyle tutuklanan arkadaşımız abuk sabukluktan başka bir tanım bulamadığım gerekçelerle tahliye edilmedi. Eğer bir mucize gerçekleşmeyecek olursa Can ve gazetemizin Ankara temsilcisi, değerli arkadaşımız Erdem Gül Silivri Cezaevi’nde 66. günlerini geçiriyor olacaklar. Geniş bir katılımla gerçekleşen etkinlikte tanık olduğumuz hukuksuzlukları konuştuk. Ben daha çok Can’ın bir gazeteci, belgesel yapımcısı ve yazar olarak çok başarılı bulduğum yaşamöyküsü üzerinde durdum. HHH Can’ın Ankara Atatürk Lisesi’ni bitirmesinden sonra yükseköğrenimine AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda başlamış, sonra London School of Journalism’i (Londra Gazetecilik Okulu) bitirmiş. ODTÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde yüksek lisans yapmış, 1996’da ODTÜ’de “Terör ve medya: Liberal teori ışığında terör olaylarının televizyonda işlenişine eleştirel bir yaklaşım” konulu teziyle doktorasını tamamlamış. Doğrusu insanı kıskandıran, kolejsiz molejsiz bir eğitim öyküsü. Gazeteciliğe 1979 yılında henüz 19 yaşında bir üniversite öğrencisiyken başlamış, sırasıyla Yankı, Hürriyet, Nokta, Haftaya Bakış, Söz ve Tempo’da çalışmış. Sayabildiğim kadarıyla Can Dündar’ın 1979’dan günümüze Cumhuriyet dahil 11 dergi ve gazetede emeği var. Yine aynı dönemde 9 televizyon kanalı için çalışmış. 1991’de başlayarak 27 televizyon belgeseli hazırlamış. Birçoğu Can Yayınları’ndan çıkan 35 kitabı ve aldığı 10 gazetecilik ödülü var. HHH 25 Ekim 2013’ten beri Cumhuriyet’te yazan, 8 Şubat 2015’te gazetemizin genel yayın yönetmenliğine getirilen Can Dündar, arkadaşımız Erdem Gül ile birlikte 26 Kasım 2015’te tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne kapatıldı. O gün bugün içerideler. Tutuklanmalarının nedeninin “MİT TIR’ları” haberi olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Bu haberi yapan kişi bunun bedelini ağır ödeyecek, öyle bırakmam onu” dediğini biliyoruz. Dolayısıyla savcılığın niçin harekete geçtiğini de! Bu ülkede eğer hukukun kırıntısı kalmışsa hiçbir yargıç bir gerçeği haber yapan gazetecilere, “iddianamede suçlamalara gerekçe olan casusluğun, üye olmasalar bile bir terör örgütüne yardım ve desteği ‘sahi’ kabul edip” bir müebbet, bir ağırlaştırılmış müebbet ve 30 yıla kadar hapis cezası vermez. Arkadaşlarımız mutlaka özgürlüklerine kavuşacaklardır. Onların alınları tertemizdir, gerisini alnı karalar düşünsün! P İzmaritten yakalandılar anavgat’ta evinin önünde pompalı tüfekle öldürülen Tayfun Özmen’in (28) katil zanlıları, sigara izmaritinden yola çıkan Cinayet Büro ekiplerince yakalandı. Özmen’in cinayetten kısa süre önce kavgaya karıştığını belirleyen polis, olay yerinde bulduğu bir sigara izmaritinden kavgaya karışanlardan O.G’ye ulaştı. O.G, cinayeti itiraf etti. Kendisine yardımcı olan 5 kişi de gözaltına alındı. 3 kişi tutuklanırken 3 kişi de adli kontrolle serbest bırakıldı. l ANTALYA/DHA M C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle