23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 29 Eylül 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN 12 Polis aracına saldırı: 2 şehit dana’da polis aracına motosikletli A iki kişi tarafından düzenlenen silahlı saldırıda polis memurları Süleyman Çakır Suriye’de hayal kovalamaya devam aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun New York yolunda gazetecilere söyledikleri, Ankara’nın sahadaki gerçeklerle uyumsuz Suriye politikasını sürdürmekte kararlı olduğunu gösteriyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Moskova dönüşünde sarf ettiği ve Suriye politikamızda değişikliğe gidilebileceğini çağrıştıran ifadeleri de böylece havada kalıyor. Erdoğan da zaten, kuşkusuz destekçileri nezdinde yarattığı hayal kırıklığını gözlemleyerek, daha sonra yaptığı açıklamayla Suriye politikasının değişmeyeceğine dair ifadeler kullandı. Davutoğlu’nun sözlerine dönersek şu görüntü çıkıyor ortaya: 1 Ankara Suriye’de hâlâ bir “güvenli bölge” peşinde. Davutoğlu’ndan Türkiye’nin burada AB’nin parasıyla mülteciler için üç şehir kurmak istediğini öğreniyoruz. Bunların kurulacağı bölgeye, Suriyeli Kürtlerin şemsiye örgütü haline gelen PYD’nin ele geçirmek üzere olduğu yerler dahil. Türkiye’nin Suriye’deki emellerinden kuşku duyan Batılılara göre, Ankara’nın burada gerçekten mülteciler için bir güvenli bölge mi istediği, yoksa Suriyeli Kürtlerin, Kuzey Irak’la da bağlantılı olacak, bir “Kürt koridoru” kurmalarını önlemeye mi çalıştığı açık değil. Ankara büyük olasılıkla iki kuşu bir taşla vurmak istiyor. Avrupa üzerindeki mülteci baskını da kullanarak, AB’yi bu konuda ikna etmeye çalışıyor. Fakat Avrupalı ülkeler, Suriye’de kurulacak bir güvenli bölge yerine, Suriyelilerin Türkiye’de kalmaları için Ankara’ya yardım edilmesi fikrini tartışıyor. Moskova ise güvenli bölge fikrine hâlâ karşı çıkıyor. Rusya’nın onayı olmadan bunun kurulması mümkün değil. 2 Davutoğlu, 23 Temmuz’da IŞİD’e karşı ABD başkanlığındaki koalisyonun operasyonlarına katılma kararlarını, “PYD’nin oyununu” bozmak amacıyla aldıklarını itiraf etmiş. IŞİD ile PKK’ye aynı anda operasyon yaparak “uluslararası alanda PKK’nin meşrulaştırılmasının engellendiğini” de belirtmiş. Böylece, hükümetin İncirlik’i açma ve IŞİD’e karşı operasyonlara katılma kararını, IŞİD’in Suruç katliamına tepkiden ziyade, Kürt politikasını ilerletmek amacıyla aldığına inananların ekmeğine yağ sürmüş oldu. Türkiye’nin PKK ile IŞİD’e karşı hava operasyonlarının sayısı arasındaki uçuruma işaret eden Batılılar, bunun Ankara’nın IŞİD ile mücadele konusunda çok da kararlı olamadığını gösterdiğini savunuyorlar. Batı basınında çıkan ve Ankara’nın ABD’yi bu konuda “kandırdığını” iddia eden yorumlara ise bu sütunda daha önce işaret etmiştik. Davutoğlu, PYD’nin bir terör örgütü olduğunu da tekrar vurgulamış. ABD ise PYD ve askeri kanadı olan YPG’yi terörist ilan etmeyeceklerini, bu gruplarla yakın işbirliğini sürdüreceklerini resmi ağızdan açıkladı. Yani Ankara burada da, İngilizlerin ifadesiyle, “ölü atı kamçılıyor”. 3 Davutoğlu, Erdoğan’ın Moskova dönüşündeki sözlerine rağmen “Esed” ile herhangi bir şekilde müzakere edilemeyeceğini tekrarlamış. Küresel rakip olmalarına karşın, ABD ile Rusya’nın Suriye özellikle de Esad konusunda yakınlaşma arayışına girdikleri bir sırada tekrarlanan bu yaklaşımın da sahadaki gerçeklerle ne denli uyumlu olduğu ortada. Türkiye gibi Esad’ın gitmesini bugüne kadar önkoşul yapmış olan Fransa’nın Suriye’de IŞİD hedeflerini vurmaya başlaması, Paris’in bile Suriye politikasında gerçekçi bir revizyon arayışına girdiğini gösteriyor. Bu arada, Bağdat’ta Rusya, Irak, Suriye (yani Esad rejimi) ve İran arasında IŞİD’e karşı bir eşgüdüm merkezi kurulacağı haberleri geliyor. Bu ise Esad’ın profilini daha da yükselterek, genel ortamın Ankara’nın istekleri dışında ne tür gelişmelere gebe olduğunu kanıtlıyor. Buna rağmen başarısız politikalarda ısrar eden Erdoğan ve Davutoğlu’nun şu sıralardaki asıl hesapları da dış değil, malum nedenlerden dolayı iç politika üzerinden yürüyor. Sahadaki gerçekler karşısında ise eninde sonunda başkalarının dümen suyundan ilerlemekten başka çareleri yok. Gelişmelerle bunu tekrar göreceğiz. B ve Bircan İlhanlı şehit oldu. Olay saat 20.00 sıralarında merkez Seyhan İlçesi Akkapı Mahallesi’ndeki özel bir hastanenin önünde meydana geldi. Dağlıoğlu Polis Merkezi’nde görevli ekip otomobili hastane bahçe kapısından çıkış yaptığı sırada motosiklet üzerindeki kasklı ve maskeli iki kişi tarafından ateş açıldı. Saldırıda otomobildeki iki polis memuru ağır yaralandı. Saldırganlar motosikletle kaçarken, yaralı polisler özel hastaneye götürüldü. Burada yapılan müdahalelere rağmen Süleyman Çakır şehit oldu. Çukurova Üniversitesi Balcalı Hastanesi’ne sevk edilen İlhanlı da tüm müdahelelere rağmen kurtarılamadı. Bölgede olayın ardından silah sesleri duyuldu. l DHA Sivil alanda çatışmayın 8 yaşındaki Elif’in Bismil’de evine isabet eden roket nedeniyle öldüğü ortaya çıktı. Diyarbakır Barosu Başkanı Elçi, PKK’ye sivil yaşam alanlarında çatışmaya girmemesi çağrısında bulundu ismil’de önceki gün sokağa çıkma yasağı ilan edilerek başlatılan operasyonun ardından güvenlik güçleri ile PKK’nin gençlik yapılanması YDGH üyeleri arasında çatışma çıkmış, bir eve isabet eden mühimmatın patlaması sonucu 8 yaşındaki Elif Şimşek yaşamını yitirirken, aynı aileden 5 kişi yaralanmıştı. Diyarbakır Valiliği, olayın YDGH’lilerin zırhlı polis aracına atmak istediği roketin eve isabet etmesi sonucu meydana geldiğini belirtirken, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi de saldırının eve isabet eden roketle gerçekleştiğini belirtti. Elçi, “Elif’e otopsi yapıldı. Başının koptuğunu öğrendik. Bulgular saldırının roketle gerçekleştiği yönünde. Nereden atıldığını bilmiyoruz. Valilik polis aracına atılan bir roketin eve isabet ettiği yönünde açıklama yaptı. Güvenlik güçleri de envanterlerinde böyle bir silah olmadığını, örgüt üyelerinin roket kullandığını söylüyor” dedi. PKK’ye sivil yaşam alanlarında çatışmaya girmemesi ve bu tür silahlar kullanmaması çağrısı yapan Elçi, güvenlik güçlerine de sivil yaşam alanlarındaki operayonlarda can kaybı yaşanması için daha dikkatli davranılması çağrısı yaptı. Elçi, “Bizim tavrımız nettir. Örgütün bu tür sivil yaşam alanlarında çatışmaya girmemesi ve mayın ve roket gibi ağır silahları kullanmaması gerektiğini düşünüyorum. Güvenlik güçleri de operasyonlarda, özellikle sivillerin yaşadığı B Bismil, güvenlik güçleri ile YDGH üyeleri arasında yaşanan çatışmaların ardından savaş alanına döndü. İlçeye giden AFP muhabiri güvenlik güçleriyla çatışan PKK’lileri görüntüledi. alanlardaki operasyonlarda daha özenli olmalı, dikkatli planlama yaparak sivil can kayıplarının önüne geçmeli. Örneğin Cizre’de güvenlik güçlerinin de ağır silahlar kullandığını gördük” dedi. 2’ye çıktı. Bismil’de sokağa çıkma yasağı önceki gece saat 00.30’da kaldırıldı. Elif Şimşek’in cenazesi dün Bismil’e bağlı Kurudeğirmen Köyü’nde toprağa verildi. Bir kişi daha öldü Bismil’de önceki gece çatışmalarda ağır yaralanan ve hastaneye kaldırılan 20 yaşındaki Agit Yıldız da dün yaşamını yitirdi. Böylece olaylarda ölenlerin sayısı Hani’de de yasak Diyarbakır Valiliği, PKK’ye yönelik düzenlenecek operasyonlar nedeniyle Hani ilçesinin 9 mahallesinde ikinci bir duyuruya kadar sokağa çıkma yasağı getirildiğini açıkladı. l Yurt Haberleri SUR’DA BEŞ ÇOCUK YARALI S ur ilçesinde önceki gün güvenlik güçleri ile YDGH üyeleri arasındaki çatışmalarda 2 YDGH’li öldürülürken, çatışma dün de sürdü. Dağkapı’daki Gazi Caddesi’ni trafiğe kapatan güvenlik güçleri, sadece yaya geçidine izin vermedi. Sur’da PKK’liler tarafından duvar kenarına bırakılan bombanın patlaması sonucu yaşları 10 ile 15 arasında değişen 5 kişi yaralandı. DHA ve Cihan Haber Ajansı muhabirleri kısa süreli gözaltına alındı. 4 gazetecinin fotoğraf makinelerine el konuldu. AzADİYA WELAT VE DİHA’YA BASKIN iyarbakır Kayapınar’da PKK’nin gençlik yapılanması YDGH üyeleri dün akşam saatlerinde AKP Diyarbakır İl Başkanlığı binasının arkasında bekletilen zırhlı polis aracı ile İl Jandarma Komutanlığı’na giden zırhlı askeri araca uzun namlulu silahlarla eş zamanlı saldırı düzenledi. Saldırının ardından polis Huzurevleri mevkisinde DİHA, Azadiya Welat, Aram Yayınları ve KürdiDer’in bulundu D ğu binaya baskın düzenledi. Bölgeye giden gazetecilere polis, plastik mermiyle müdahale etti. Evrensel Muhabiri Hasan Akbaş ve Fırat Topal ile İMCTV Muhabiri Kadriye Devir Uçar ile Gökhan Çetin’in yanına giden sivil polislerin silah göstererek gazetecileri tehdit ettiği iddia edildi. Polis aralarında gazetecilerin de bulunduğu 32 kişiyi gözaltına aldı. Türkiye Gazeteciler Sendikası, gözaltını kınadı. Operasyonların sürdüğü Beytüşşebap’ta sokaklara öfke, korku ve sessizlik hâkim. MAHMUT ORAL ŞANLIURFA BELEDİYE BAŞKANINA SALDIRI ırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde geçen cuma günü PKK’nin ilçedeki birçok noktaya eşzamanlı düzenlediği saldırıda 2 güvenlik görevlisinin şehit olmasının ardından Hisarkapı mahallesinde evlerinin bahçesine havan topu düşen 60 yaşındaki Ahmet Temel ile 17 yaşındaki oğlu Behçet Temel ve akrabaları olan 50 yaşındaki Alya Temel, ilçe merkezinde ise taranan ambulansın şoförü Şeyhmus Dursun yaşamını yitirmişti. Ambulans şoförü Dursun için pazar günü cenaze töreni düzenlendi. Dursun’un cenazesini taşıyan HDP milletvekilleri Faysal Sarıyıldız ile Aycan İrmez ve Ferhat Encü’nün de bulunduğu konvoy, Beştüşşebap’a 20 kilometre kala Ayvalık köyünde durdu ‘Burası çıkmaz sokak’ Ş Ş anlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı AKP’li Nihat Çiftçi’nin makam aracının bulunduğu konvoya silahlı saldırı düzenlendi, Çiftçi, saldırıdan yara almadan kurtuldu. Çiftçi ve beraberindekiler, Siverek ilçesindeki temaslarının ardından kente dönmek üzere yola çıktı. SiverekHilvan karayolunun 10. kilometresinde Çiftçi’nin makam aracının bulunduğu konvoy, uzun namlulu silahlarla çapraz ateşe tutuldu. Çiftçi ve beraberindekiler, saldırıdan yara almadan kurtulerken koruma aracına mermi isabet ettiği belirtildi. Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, “Herhangi bir yaralananın olmadığı olayda araçlarda maddi hasar meydana geldi” dedi. ‘Boş tabut’ yalanlaması EMRE DÖKER Tolga Artuğ A Akdoğan: Başa dönelim diyemeyiz ruldu. Operasyonlar sürdüğü için cenaze konvoyunun geçişine izin verilmedi. Dursun’un cenazesi Kato Dağı’nın zirvelerine kadar ulaşan bir patika yoldan tam 3 saatte ilçeye’ ulaştırıldı. Mezarlık girişinde omuzlara alınan tabuta sarı, kırmızı, yeşil örtü örtüldü. İlçede operasyonlar cuma gününden bu yana sürerken, elektrik, internet ve telefon başlantısı yok. Sokaklarda ise öfke, korku ve sessizlik hâkim. Ev ve işyerlerini dışında camiler bile kurşunların hedefi olmuş. DBP’li Belediye Başkanı Nurettin Ataman, sarp dağların arasında unutulmuş gibi duran Beştüşşebap’ı “çıkmaz sokak” olarak nitelendiriyor. Dün okullarda sıralar boş kaldı. Olaylar nedeniyle tedirgin olan halk çocuklarını okula göndermedi. Bazı öğretmenler olaylar nedeniyle ilçeye gelmedi, gelenler ise tedirgin l BEYTÜŞŞEBAP ASKERİ PERSONELE VE ÇOCUKLARINI TAŞIYAN OKUL SERVİSİNE SALDIRI KP 3. Yerel Yönetimler İstişare Toplantısı’nda konuşan Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, çözüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Akdoğan, “Şunu çok iyi görmek gerekiyor. Bu operasyonlar keyiften yapılmadı. ‘Hadi nerede kalmıştık başa dönelim’ diyemeyiz. Burada bir güvenlik açığı oluştu. Örgüt, süreci istismar etti ve ihanet etti. Bu güvenlik açığı tamamen kapatılacak” ifadesini kullandı. Akdoğan, partisini eleştiren MHP’ye “Devletin birimleri sorunu çözmek için MHP’nin iktidar olduğu dönemde de görüşmeler yapmıştır, peki siz konu mankeni miydiniz?” ifadeleriyle tepki gösterdi. l Haber Merkezi Tatvan’da faciadan dönüldü Bitlis’in Tatvan ilçesindeVan Gölü sahilinde bulunan Tatvan Orduevi’nin arkasındaki askeri lojmanlardaki personeli 10. Komando Tugayı’na, öğrencileri okula taşıyan servis araçlarının geçişi sırasında PKK’liler tarafından menfeze önceden yerleştirilen yüksek miktardaki patlayıcı araçların geçişi sırasında dün sabah saat 07.45’te uzaktan kumanda ile infilak ettirildi. Servis aracı yan yattı. Olayda şans eseri ölen olmazken, askeri personel ve çocukların da aralarında bulunduğu 20’den fazla kişi hafif yaralandı. Valilik ise olayda 5 askerin hafif yaralandığını açıkladı KK yöneticilerinden Murat Karayılan’ın, Dağlıca’daki saldırıda şehit olan ve geçen haftalarda Manisa Turgutlu’da toprağa verilen Uzman Çavuş Tolga Artuğ’un cenazesinin ellerinde olduğunu öne sürmesi tartışma yarattı. Yeni Özgür Politika’ya konuşan Karayılan, “Halen bir cenaze (Tolga Artuğ) gerilla alanında duruyor. Ama bu uzman çavuşun cenaze töreninin yapıldığı basına yansıdı. Bazı STK’ler gelirse bu cenazeyi verebiliriz. Ya başka birinin cenazesi, ya da boş tabutu gömdüler. O çatışmada çok sayıda ölü vardı ama sadece kendilerine verdiğimiz 16 kişiyi ilan ettiler.” Şehidin babası Ercan Artuğ ise gömülmeden önce oğlunun yüzün görmek istediğini ve bu isteğinin geri çevrilmediğini belirterek, “Acımız hâlâ taze bize bunları yapmasınlar. Hepsi yalan, yalan, yalan” dedi. Başta kuzenleri olmak üzere Artuğ’un akrabaları da iddianın gerçek olmadığını, kendilerinin de cenazeyi gördüğünü kaydetti. l İZMİR P C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle