23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 20 Eylül 2015 haber EDİTÖR: CAN DOKER TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 14 Sığınmacının hayali bayramda Avrupa vrupa’ya gitmek için salı günüden bu yana Edirne’de eylem yapan sığınmacıların bir kısmı geceyi tarihi Sarayiçi’nde geçirdi. Sığınmacılar “Bizi kilitlerler” korkusuyla çimenlik alanlarda yattı. Sığınmacıların büyük bölümü ise otoyolda eylemlerini sürdürüyor. Başbakanlık Türkiye İnsan Hakları Kurumu heyeti, Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ve Edirne Belediye Başkanı CHP’li Recep Gürkan da sığınmacıları ikna edemedi. Sığınmacıların temsilcilerinden Nurettin Hamza, “Bayramda Almanya’da olmak istiyoruz. Askerleri kaldırın ve yürüyüşümüze izin verin” dedi. Avrupa ülkelerine gitme umuduyla yürüyerek geldikleri Edirne’de salı gününden bu yana TEM otoyolu kenarında bekleyen ve önceki gün yürüyüşe geçen sığınmacılar gece kent merkezine 3 kilometre kala jandarma ve polis ekiplerince durduruldu. Jandarma ve polis engelini aşmak isteyen sığınmacılarla güvenlik güçleri arasında zaman zaman arbede yaşandı. Polis ve jandarma ekipleri ise herhangi bir müdahalede bulunmadı. Jandarma ve polis ekipleri, sığınmacılar karşısında yetersiz kalınca askerden yardım istendi. 54’ncü Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı’ndan gelen yaklaşık 100 asker, ikinci hattı kurarak sığınmacıların geçişine izin vermedi. Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ve Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan ile görüşen sığınmacıların bir bölümü tarini Sarayiçi’nde geceyi geçirdi. Edirne Belediyesi’nin tahsis ettiği otobüslere bindiri EDİRNE’DE GÜNLERDİR YUNANİSTAN’A GEÇMEYE ÇALIŞAN SIĞINMACILAR AYNI ŞEYİ İSTİYOR: Çok medyalı tekseslilik! ek başına hükümet olma gücünü yitirdiği halde, parlamentoyu işlevsiz hale getirip iktidarı gaspeden AKP’nin medyaya yönelik tutumu ortaçağ zihniyetinden başka bir şey değil. Tarihin her döneminde iktidar gücünü elinde bulunduranlar öncelikle kamuoyunu yönlendirme gücünü de kontrol etmek istemiştir. Ancak AKP’ninki kontrol noktasını geçti. Ya benden yanasın ya teröristsin, diyor. Bunu yaparken de sanki medyayı yasaklamıyormuş, tam tersine önünü açıyormuş, çok sayıda yayın organının olmasını istiyormuş gibi hareket ediyor. İleri demokrasi adı altında, her alanda olduğu gibi medyada da hayli ileri gidiyor! 7 Haziran seçimlerine giderken mengeneyi hayli sıkmıştı. 1 Kasım’a giderken, daha da sıkma niyetinde... İyice sıktı! O kadar sıktı ki, getirdiği pek çok yasak, kısıtlama, gözdağı kara mizah boyutlarına ulaştı. Klasik basını susturma yöntemlerine yenilerini ekledi. Eminim bunlar bugün olmasa bile yakın gelecekte ayrı bir bilimsel araştırma konusu olur. Sansür tarihindeki yerini alır. HHH Geçmişte de kullanılan, ama bugün geliştirilerek benzersiz hale getirilen yöntemlerden biri, muhalif gazetelerin ve gazetecilerin karşısına kendine ait olanları koymak. Böylece güya kendisi aradan çekiliyor, gazeteciler gazetecilerle “atışıyor”. “Küçük” bir örnek vermek gerekirse; gazeteci görüntüsü altında öne çıkıp, işi ölüm tehdidine kadar götürenler var. Bunun soruşturulması için savcılığa başvurunca, “amma da abarttınız” diye pişkinliğe vurmak, ancak özel bir korumayla olabilir. Cumhuriyet başta olmak üzere AKP’nin hoşuna gitmeyen yayın organlarına yönelik “dava” görünümlü baskıların artık haber değeri bile yok. Liste her gün değişiyor. İktidarların, muhalif yayın organlarına reklam verilmesini kısıtlaması geçmişte de yaşanan bir durumdu. Bu yöntem bugün de geçerliliğini fazlasıyla koruyor. Ancak devletin ajansının abonelik devam ederken Sözcü gazetesine haber akışını durdurması yeni bir icat. 1 Kasım’a dek daha yeni icatlar beklenebilir. Bütün bunların ötesinde halen hapisteki gazeteci sayısı 20. Bir ara 3 haneli rakamlara kadar ulaşmıştı. Sorun hâlâ devam ediyor. Burada birinci unsur sayı değil. Hapiste 1 gazeteci bile olsa, basın özgürlüğüne saldırıdır. HHH Bir yandan böylesi baskılar yapan iktidarın öte yandan kendine ait medya yelpazesini genişletmede sınır tanımadığını görüyoruz. Yakında sadece saraydan yayın yapan bir yayın organımız bile olacak. Her an emre hazır mevcutlar var, ama yetmiyor. İktidarın artık omurgalı bir siyasal çizgisi olmadığından, tek kaygısı gücünü korumak. Bunun için her şey mubah. AKP’nin yarı ve tam resmi yayın organları listeleri yayımlarken, “öze dönüş”, “2002 ruhuyla”, “fabrika ayarlarıyla 1 Kasım’a” gibi başlıklar attılar. Bunlar bir bakıma çöküşün itirafı. Zira, bugün bütün ayarların bozulduğunu kabul ediyorlar ki, 2002 ruhunu arıyorlar. Yayın organları da koro halinde bu ruhu çağırıyor. Horoz, kendisi öttüğü için sabahın olduğunu sanırmış... AKP gücüne güvenip medyada horozlananlarda da böyle bir hava var. AKP ne kadar çok medyalı tekseslilik yaratmaya çalışırsa çalışsın, 1 Kasım’da başka bir sabah olacak. Vali ve Belediye Başkanı tarafından ikna edilemeyen sığınmacılar “Bayramda Almanya’da olmak istiyoruz. Askerleri kaldırın, yürüyüşümüze izin verin” diyor T A ‘Ya kilitlerlerse’ Polis kalkanı önünde müzik len Suriyeliler, Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin yapıldığı Sarayiçi mevkiine getirildi. Güreşlerin yapıldığı Ermeydanı’na “Bizi kilitlerler” endişesiyle girmek istemeyen Suriyeliler, Sarayiçi’ndeki çimenlik alanlarda çadır kurdu. Yardım dernekleri de sığınmacılara su ve gıda dağıttı. Başbakanlık Türkiye İnsan Hakları Kurumu heyeti, TEM otobanında bekleyişlerini sürdüren Suriyelileri ziyaret etti. Sığınmacılar jandarma ve polis ablukasının kaldırılarak Yunanistan’a yürümelerine izin verilmesini istedi. Heyet ile görüşen sığınmacıların temsilcilerinden Nurettin Hamza, “Biz so ava sıcaklığının 23 derece olduğu Edirne’de TEM otobanının da bekleyen Suriyeliler, güneşten ve sıcaktan korunmak için kartonların ortasını ke H serek şapka yaptı. Kadın ve çocuklar ise çadırların yanı sıra otoban bariyerleri arasında gerdikleri battaniyelerle güneşten korunmaya çalıştı. Edirne’ye kema nıyla birlikte gelen Suriyeli çocuk ve gitarlarıyla gelen 3 kişi jandarma ve polis kordonu önünde mini konser verdi. Sığınmacıların konseri büyük ilgi gördü. runlarımızı meclise ve gerekli tüm kurumlara gönderdik. Başka talebimiz yoktur. Bayramda Almanya’da olmak istiyoruz. Askerleri kaldırın ve yürüyüşümüze izin verin” dedi. Edirne Valisi Dursun Ali Şahin ve Edirne Belediye Başkanı CHP’li Recep Gürkan da otobandaki sığınmacılarla görüştü. Sarayiçi mevkiindeki imkânların daha iyi olduğunu anlatan Vali Şahin, “En başından bu yana sizin taleplerinizi dinliyoruz. Sadece Sarayiçi’ne gitmenizi istiyoruz. Burası uluslararası yol ve 2 gündür kapa Kimse ikna edemedi lı. Bu Türkiye’ye zarar veriyor. Yolu açın Sarayiçi’ne gelin” dedi.Edirne Belediye Başkanı Gürkan da Yunanistan’ın sınırı açmadığını ve sığınmacıları istemediğini söyleyerek sorunun Türkiye’de olmadığını anlat tı. Fakat ikna olmayan sığınmacılar Yunanistan sınırına yürümek istediklerini söyledi. Sığınmacılar, şarkılar ve sloganlarla Yunanistan’a yürümek istediklerini dile getirdi. l EDİRNE/DHA Babasının polis ve jandarma kordonu önüne bıraktığı 2 yaşında Suriyeli çocuk Sayif bebek ise günün simgesi oldu. Elinde tespihle kalkanlı jandarma ekibinin önünden emekleyerek geçen Sayif, far En güvenli emekleme kında olmadan da gazetecilere pozlar verdi. 500 sığınmacının TEM otobanında, bin kadarının Sarayiçi Er Meydanı’nda, 200 Suriyelinin ise kent merkezindeki İlhan Koman Parkı’ndaki bekleyişi sürüyor. Oktoberfest’te göçmen krizi Almanya’nın Münih kentinde, dünyanın en büyük açık hava halk etkinliği olan Oktoberfest (Bira Bayramı) sığınmacı kriziyle başladı. The Guardian’ın haberine göre yetkililer 182 yaşındaki festivalin coşkusuyla sokakları dolduran binlerce sarhoş yerli ve yabancı turistle 40 binden fazla Müslüman mülteciyi birbirlerinden uzak tutmaya kararlıyken organizatörler bu tepkiyi aşırı buluyor. İçişleri Bakanı Joachim Herrmann da festivalde gerginlik çıkabileceği konusunda uyarıda bulundu. Şehre gelecek biraseverler kuzey yönüne, sığınmacılar ise güneye doğru yönlendirilecek. B’nin Sınır Güvenliği Birimi Frontex, Avrupa’nın yaşadığı göçmen ve sığınmacı krizinde Türk Hava Yolları’nın (THY) önemli rol oynadığını öne sürdü. “Dünyanın en fazla ülkesine, en çok destinasyonuna uçan havayolu şirketi” THY’nin özellikle Afrika’ya koyduğu yeni seferler, Frontex’e göre Afrika’dan Batı Balkanlar yoluyla Avrupa’ya kaçak göçü tırmandırıyor. “AB’ye ulaşabilmek için Batı Balkanlar sınırlarını yasadışı biçimde aşan Afrikalıların sayısındaki dramatik artış, kısmen THY’nin Afrika’ya uçuş AB: Krizde THY’nin rolü büyük A ağını genişleten ticari stratejisiyle açıklanabilir” diyen Frontex, bu yaz Batı Balkanlar’a yasadışı geçen Afrikalı sayısının geçen yaza göre üç kat arttığını, 54 bin 437 yasadışı geçişin 4071’ini Afrikalıların gerçekleştirdiğini, Kongolu sayısında 9, Kamerunlu sayısında 6, Ganalı sayısında 4 kat artış olduğunu belirtti. THY’nin Air France ve Emirates’i geçip Afrika’da en büyük ağa sahip havayolu haline geldiğini, haftalık koltuk kapasitesinin 38 binden 70 bine çıktığını ve altı yeni destinasyon daha açmayı planladığını aktaran rapor, 2015 sonunda THY’nin Afrika’da 30 ülkede 45 destinasyona uçar hale geleceğine dikkat çekti. Britanya’nın Telegraph gazetesi de 296 uçaklık filosu ve 12 milyar dolarlık geliri olan THY’nin Afrika’daki yeni rotalarının Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Türk nüfuzunu artırma çabası bağlamında yorumlandığını yazdı. Uluslararası toplumun dikkati insan kaçakçıları çetelerine odaklanırken, Frontex raporunun tümüyle yasal faaliyet gösteren dev şirket 5 dakikada evize! lerin de yasadışı göçte bugüne dek anlaşılmamış büyük bir rol oynadığını gösterdiğini belirten Telegraph, sorunun Türkiye’de İslamcı hükümetin Afrika ve Ortadoğu’da nüfuzunu artırmak için vizeleri gevşetme politikasına dek uzandığını, Somali, Eritre, Afganistan, Sudan gibi ülkelerin vatandaşlarının online ödeme yapılıp doldurulan bir formla Türkiye’den kolaylıkla evize alabildiğini aktardı. Gazetenin bir muhabirinin kendini Afganistanlı gibi göstererek 5 dakikada aldığı evizenin fotoğrafı da yayımlandı. l Dış Haberler Servisi Avrupa’da sıkıştılar Sığınmacılar sınırlara polisiye önlemler karşısında sıkışıp kaldı. Hırvatistan, çarşambadan itibaren 20 bin kişi giriş yapınca şoke oldu. Yetkililer çareyi Macaristan’ı sığınmacı kabul etmeye zorlamak için binlercesini otobüs ve trenlerle sınıra göndermekte aradı. Ancak Macar yetkililer bir trene el koyup makinist ve 40 Hırvat polisini gözaltına aldı. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle