28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 21 Ağustos 2015 TASARIM: ZARİFE SELÇUK yorum 15 Turizmde Kara Bulutlar! (12) Emperyalizmin değirmenine su taşımak!.. alı günü, bu başlık altındaki yazımı son olarak düşünmüştüm. Ancak 23 gün içindeki bazı haberler nedeniyle, bugün de aynı konuda yazmaya karar verdim. Turizm Bakanı’ndan çıt çıkmazken, çöken turizmi canlandırmak için Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’den ilginç, ama uçuk bir çözüm haberi geldi. Zeybekci, HaberTürk gazetesinden Deniz Çiçek’e “Zengin turisti sıfır vergiyle çekeceğiz” dedi ve şunları söyledi: “Çeşme, Bodrum, Didim, Marmaris ile Antalya’nın batısında, zengin turistleri çekmek için, içinde oteller, eğlence mekânları ve AVM’lerin olacağı, sıfır vergili turizm serbest bölgeleri kurulacak. Yabancılara serbest olan bölgeye Türkler de pasaportla girecek!” Herhalde Ekonomi Bakanı da o serbest bölgelere gelecek yabancı turistler için sahneye çıkıp zeybek mi oynar, göbek mi atar, bilemeyiz! Kaldı ki Bakan’ın hedefindeki zengin turistler plajlara değil, görkemli yatları ile mavi yolculuğa geliyorlar! HHH Ruslar ekonomik sorunları nedeniyle gelmez oldular. İsraillilerin ayaklarını “one minute” diyen sultan kesti. Ardından ABD, İngiliz Kraliçesi’nin hükümeti, Almanya vatandaşlarına “Türkiye uyarısı” yaptılar. Üstelik doların 3 TL tavanını delmesiyle daha ucuza tatil yapıp daha çok alışveriş olanağı varken! İran’dan da kısmi uyarı geldi. Şimdi de bu uyarılara Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda ve Polonya hükümetlerinin açıklamaları eklendi. Anımsarsınız, Alman Savunma Bakanlığı, Türkiye’de konuşlandırdığı “vatansever” anlamına gelen “Patriot” birliklerindeki görevli erlerine “sokağa çıkmayın, alışverişe gitmeyin” uyarısı yapmıştı. S rtadoğu’da emperyalizmin kucağında dinci, etnikçi ayrışma, çatışma ve savaş, adım adım ülkenin içine yayılıyor. Terör kan kusuyor, insanlık ölüyor. Saraydan “düzen değişti” resti ve fıkralar o sırada... Yeni seçim tezgâhları... Bir yanda muhtariyet, diğer yanda özerklik ilanları... HHH Aynı patronun güdümünde, farklı cephelerde görünenlerin sağladığı ayrışma büyüyor... Özerklik ayaklarına yatıp, kalleş tuzaklarla halk çocuklarının, gençlerin kanını dökenler, bu tezgâhı paslaştıkları karşıtlarıyla birlikte iç savaş söylemini soktular hayatımıza. Arkalarında küresel güçler, egemenler... Bir kısım medya, kan gölü büyüsün diye yangına körükle gidecek, diğer bir kısmı ise masumların öldürülmesine terör bile diyemeyecek... Emperyalizmin farklı coğrafyalarda sahneye koyduğu oyunun, Anadolu versiyonu sahnede. Görmüyor musun? Benzer oyun, çok değil 25 yıl önce Avrupa’nın göbeğinde, Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde sergilendi. 300 bini aşkın cana mal oldu, akıl almaz tecavüzlere, yoksulluğa, insanlıktan utanılan manzaralara... Türkiye’de düne kadar tutmadı, bugün yarın olur mu belirsiz; insanları birbirine kırdıracak. Sonra Ortadoğu’da olduğu gibi “demokrasi” uğruna ayrıştırılan, bölünen, din, mezhep, etnik köken ayağına birbirlerini yok edenlerin sofralarını çakallar kaldıracak. Yoksullar ya kendi topraklarında ya da sığınmak istedikleri ülkelerin yollarında, denizlerde çoluk çocuk ölecek... HHH Bu çatışmanın aktörlerine bakın; çok ayrı görünseler de ortak paydaları var. Mesela Suriye sınırında çatışan bir tarafta dinci, diğerinde etnikçi unsurlar, aslında ABD’nin çocukları. Emperyalizmin değirmenine su taşıyorlar... HHH Yalan, dolan, sahtekârlık. Dünün ABD planının çözüm süreci ortakları, birbirine girmiş durumda. Bir yanda küresel güçlerin gözünde kullanılıp deliğe süpürülecekler, verdikleri yeni ödünlerin sayesinde son kullanım tarihini uzattılar. Diğer yanda emperyalizmin Ortadoğu’yu yeniden planlamasında rol alan etnikçiler, bir enstrüman olarak işlevlerine devam edecek. Bu arada Türkiye’de düzen partileriyle yeni bir seçim oyunu denenecek. Sömürüyü görmeden, sınıf ölçeğinde bakmadan, küresel sermayeye ve kapitalizme, Batı’nın bölgesel planlarına karşı çıkmadan insanlık, barış ve özgürlük adına hiçbir çözüm sağlanamaz. NATO ve Avrupa Birliği’nden çözüm süreci için destek çağrıları ve beklentisi, boş bir hayal ürünüdür. Sonra ne mi olacak? Önceden bildiğiniz, yaşadığımız gibi halk çocukları öldükleriyle, geride bıraktıkları acılarıyla kalacak. Hiçbir şey olmamış, yaşanmamış gibi yeni süreçlere tanık olacağız... Ayrımcılığa, etnik milliyetçiliğe, dinciliğe ve mezhepçiliğe yol verenlerin, terörü besleyenlerin, kışkırtanların, “amalarla fakatlarla” meşrulaştıranların gerçek kimlikleri ve niyetleri halk tarafından anlaşılmadıkça işimiz çok zor. O Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi: “Saldırılar korku verici bir şekilde sıklaşıyor. Toplumda korku artıyor!” Stuttgarter Zaitung gazetesi: “Türkiye iç savaş yoluna doğru sürükleniyor.” Bırakın hükümet uyarılarını, bu haberleri okuyan o ülkenin vatandaşları Türkiye’ye gelmek isterler mi? Ancak Milliyet gazetesinde Kapadokya çıkışlı bir haberde, bir Amerikalının “Turist Türkiye’yi güvenli buluyor!” sözleri başlığa çıkmıştı! Acaba hangi haKavşak berlere güvenmeli? HHH Turizmciler yağmur duasına çıkar gibi “Kurban Bayramı” duasındalar! Deniliyor ki yeni eğitim öğretim yılının başlaması, 14 Eylül yerine 28 Eylül’e ertelensin. Böylece vatandaşlarımız 14 gün daha fazla tatil yapma olanağını elde etsinler... Yabancı turistlerin boş bıraktığı otelleri, lokantaları, hatıra eşya mağazalarını vatandaşlarımız doldurarak açığı kapatsınlar. Bu arada tatilini yapmış vatandaşımıza dört günlük Kurban Bayramı’nda ikinci bir tatil fırsatı yaratılmış olur, deniliyor. Bu tarihlerle bağlantılı bazı önemli ayrıntı olayları anımsayalım. Ekonomik sıAdalara çıkartma. sinden kıntı içindeki komşu Yunanistan’da tue t e z a g t rizmi, Türkler canlandırıyor. Yaklaşık 1 milyon Milliye Bu yeterli olmamış Türk’ün ayak basmadığı ada, kulaç atmadığı Yuki Almanya “Patriot” nan plajı, uzo içmediği taverna kalmadı. Birliği’nin geri çekileceğini açıkladı. Bu karardan Özellikle Türkiye’de Şeker ve Kurban bayrambirkaç gün sonra ABD de aynı açıklamayı yapları uzun süreli olunca, vatandaşlarımız ikinci tatiltı. Demek ki Türkiye’nin Güneydoğu’sunda, Doleri için Yunan adalarına koşuyor, sınır kapılarınğu’sunda daha sıcak günler yaklaşıyor. Bu koşulda kuyruklar oluşturuyor. Hatta o günlerde, örneğin larda turist gelir mi? Ayvalık’tan Midilli’ye ek vapur seferleri konuluyor. İngiliz The Times gazetesi “Kraliyet Birleşik Hiz25 Avro ödediniz mi 1 saat 15 dakika sonra ver elimetler Enstitüsü’nden” Michael Stephens’in şu ni Midilli… Ya da Sakız, İstanköy adaları… sözlerine yer verdi: “İç savaş demek istemiyorum, Sonuçta döviz gelmiyor, döviz gidiyor, açık ama durum kontrolden çıkıyor. Türkiye için kaygı iyice açılıyor! verici bir dönem ve nasıl becerecekleri belli değil!” Özgen Acar KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr ‘Kaçma ulan İsrail dölü!’ aşlık, “TC Devleti”nin Cumhurbaşkanı olan R. T. Erdoğan’ın, yine TC Devleti’nin bir “yurttaş”ına “Başbakan” olduğu sırada yaptığı bir sesleniştir. (15.5.2014) Geçen yıl ülkeyi yasa boğan “SOMA” maden kazasından sonra, bu ilçeyi ziyaret eden Erdoğan, kaybedilen “canlar” için, madende çalışmanın fıtratında “ölüm” olduğunu söylemesi halk tarafından büyük bir tepkiyle karşılaşınca, kaçıp bir markete sığınmıştı. Markette, protestosunu sürdüren bir gence “Erdoğan” çok kızmış, tokatlamış, ayrıca ona başlıktaki gibi bağırmıştı, tıpkı yetiştiği semtin ünlü kabadayılarına özgü el, kol hareketleriyle birlikte... Daha önce de Başbakan’ın, kendisine sıkıntısını söyleyip yardım isteyen bir yurttaşını “Ulan!” diyerek azarlaması, ardından “Ananı al da git!” diye anasını da bu yakışıksız seslenişe katması, bu konumdaki birinin, kısacası bir “insan”ın başvuracağı bir yol değildir, olamaz da... Ayrıca Erdoğan’ın nasıl bir “duyunç”u (vicdanı), nasıl bir “inanç”ı var ki yıllar önce de olsa“şehitler”imizi “kelle” olarak anıp, “kelle” olarak sayıya dökmesine izin veriyor... Bu “Ulan!” seslenişlerini, “şehitler”imizi “kelle” diye adlandırmasını, saymasını, bütün bunları hadi unuttuk diyelim; ama geçen yıl “şehit” madenciler için içi yanan o gence, “soyunusopunudölünü” de katarak yaptığı bağırıştan hemen “üç ay” sonra, “Erdoğan”ı “Cumhurbaşkanı” seçip devletin tepesine çıkartıp kondurmadık mı? (10.8.2014) Dahası, o kazada “şehit” olan yüzlerce maden ocağı işçisinin sağ kalan arkadaşlarının belki bu genç de oylarını Erdoğan’ın “Cumhurbaşkanı” olması için kullandıkları, sıcağı sıcağına yazılıgörüntülü basında yer almadı mı? Durum, tutum bu olunca “Erdoğan” da, “kendisi ve ailesi” dışındaki “insan”ı, “insanlar”ı nasıl görüp değerlendirdiğini ortaya koymayı keyifle sürdürüyor... Geride bıraktığımız çarşamba günü “Güneydoğulu” muhtarlarla yaptığı toplantıda, bu bölgenin hemen hemen her iline “havaalanı” yaptırdıklarını coşkuyla bildirdi; bu atılımlarının, bu çalışkanlıklarının nedenini de, “Kardeşlerim! Biz insan değil miyiz yav? Biz de uçakla seyahat etmeliyiz!” diyerek son kerte “alaycı” bir sesle, bir konuşmayla açıkladı... Ne ki, daha sözünü bitirmeden gök gürültüsü gibi bir alkış koptu... Erdoğan, “insan”ı, “insan” yapan “değeri” böylece açıklamasının ardından, kendisinin “Hitler”e, “Mussolini”ye benzetilmesine değinip yine keyifle, “Bu olur mu yav?” der gibi bir görüntü sergileyip sordu; alkış çınladı... Değerli dostlar, hep olduğu gibi yine bir “ayraç” açıp, şunu anımsayıp paylaşalım diyorum; “Faşist” bir rejimin temelinde yer alan “Duçe” yani “Başkan”, ülkede kendisinin “her şey” olduğu, geri kalanların ise “hiçbir şey” olmadığı, ilkesine bağlıdır; bu ilkeye dayanarak yönetir, hareket eder. (*) Dolaysiyle, Erdoğan henüz “Cumhurbaşkanı”dır; “Duçe” yani “BAŞKAN” olduğunda, TC Devleti’nin “rejimi”ni de yenileyecek (!) böylece tam bir “Faşist” rejime, kendisinin söylemiyle “Yeni Rejime”(!) geçilecek... Ne dersiniz? Ayrıca, “Faşizm”in (bunun bir türü olan Nazizmin) sözü edilen ilkesinin, kısaca “kendisinin ve ailesinin her şey, geri kalanların hiçbir şey olmadığını” belirten ilkesinin, “insanı insan olmaktan çıkardığı” kesindir; bunu, bu ilkenin yaratıcılarının, “Mussolini ve Hitler”in nasıl “insan olmaktan”, “insanlık”tan çıktığını bütün dünya gördü, yaşadı... Ülkemizde “Başbakan”dan “Cumhurbaşkanlığı”na, buradan da “Başkan”lığa gidiş yolunun “ilk iki” aşamasında, yaşananlara, yaşatılanlara, dahası “Kumpas Davaları”nın yalnızca birinin dava süreçlerinde yaşananlara, yaşatılanlara bir bakmak, şöyle bir anımsamak bile yeter... Bunlar, istenen “Başkanlık” döneminin nasıl olacağının apaçık bir göstergesi değil midir? (*) H. V. Velidedeoğlu, “12 Mart Faşizm Felsefesi.” B ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com.tr HARBİ SEMİH POROy 05, 22, 35, 38, 47 ve 53 6 BİLEN: 8 milyon 292 bin 349 TL (Devretti) 5 BİLEN: 4 bin 953’er TL 4 BİLEN: 83.20’şer TL 3 BİLEN: 7.15’er TL 21 AĞUSTOS 2015 SAyI: 32825 SÜPER LOTO İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAn ERİnÇ İcra Kurulu Başkanı AKIn ATALAy Genel Yayın Yönetmeni CAn DünDAR Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Haber Koordinatörleri Murat Sabuncu Ayşe yıldırım Başlangıç Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Sorumlu Müdür Abbas yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu l Haber Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörü Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni Onur Tunalı T.C. İZMİR İFLAS MÜDÜRLÜĞÜNDEN İFLAS TASFİYESİNİN KAPATILDIĞINA DAİR İLAN 2012/32 İFLAS İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin 05/10/2012 tarih ve 2012/99 tereke esas 2012/52 karar sayılı ilamı ile terekesinin ilas hükümlerine göre tasiyesine karar verilen Muris Mahir Üzengi hakkındaki tereke tasiye işlemleri, İzmir 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 07/08/2015 tarih ve 2015/1 tereke esas 2015/1 karar sayılı ek ilamı ile İİK’nın 254. maddesi gereğince KAPATILMIŞTIR. Keyiyet İİK’nın 166. maddesi gereğince tebliğ ve ilan olunur.12/08/2015 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 131737) Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Ceyda Karan l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Grafik: Ahmet Sungur l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Ahmet Rasim İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Sok. No: 14 Çankaya 06550 Ankara Bulvarı 1352 S. 2/3 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya yayımlayan ve yönetim yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam yönetimi: Cumhuriyet Caddesi Beşler Apartmanı No: 44 Kat:3 Daire:4 34367 Elmadağ/İstanbul Tel: (0212) 251 98 74 75 81 82 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. T.C. İZMİR İFLAS MÜDÜRLÜĞÜNDEN TASFİYENİN İFLAS HÜKÜMLERİ GEREĞİ YAPILDIĞINA DAİR İLAN ESAS NO: 2015/42 İFLAS Murisin Adı Soyadı ile İkametgahı: Hazım Coşar (T.C. No: 48400857398) İsmail Hakkı ve Sultan oğlu, Aksaray, 13.09.1958 d.lu Yukarıda açık kimliği yazılı murisin İzmir 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 12.05.2015 tarih ve 201512 tereke esas 20155 karar sayılı ilamı ile terekesinin ilas hükümlerine göre tasiyesine karar verilmiş olup, tasiye işlemleri müdürlüğümüzün 201542 ilas sayılı dosyasından yürütülmektedir. Keyiyet İİK’nın 166. maddesine göre ilan olunur. 07.08.2015 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 131756) T.C. İZMİR İFLAS MÜDÜRLÜĞÜNDEN TASFİYENİN İFLAS HÜKÜMLERİ GEREĞİ YAPILDIĞINA DAİR İLAN ESAS NO: 2015/41 İFLAS Murisin Adı Soyadı ile İkametgahı: Ali Tasın (TC No: 46252201956) Hüseyin ve Münevver oğlu Bayındır, 02.09.1958 d.lu Yukarıda açık kimliği yazılı murisin İzmir 9. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 19.03.2014 tarih ve 2014395 esas 2014393 karar sayılı dosyasından, terekesinin ilas hükümlerine göre tasiyesine karar verilmiş ve tasiye işlemleri müdürlüğümüzün 201541 ilas sayılı dosyası ile yürütülmektedir. Keyiyet İİK’nın 166. maddesine göre ilan olunur. 04.08.2015 “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 131821) İstanbul Ankara İzmir İmsak 04.36 04.24 04.52 Güneş 06.12 05.58 06.24 nAMAZ VAKİTLERİ Öğle İkindi 13.1 4 16.59 12.59 16.43 13.22 17.04 Akşam 20.05 19.47 20.07 Yatsı 21.33 21.13 21.33 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle