Katalog

Perşembe 20 Ağustos 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: İLKNUR FİLİZ 12 KARDEŞİN YIKILDIĞI AN Ağabeyi Hakan Aktürk’ün şehit düştüğünü yolda yürürken öğrenen Canan Çakır sinir krizi geçirdi. Öldürüyor ve bölüyorsunuz… enim bildiğim İslamı savunmak, İslamı yaymak için savaşırken ölenlere şehit denir. Ulusdevletler çağıyla birlikte vatanı savunmak ya da başkalarının vatanını fethetmek için savaşırken ölenlere de şehit denmeye başlandı. Şehit kavramı gitgide ayağa düştü, anlamsız bir niteleme sık kullanılır oldu. Kendini Marksist olarak tanımlayan ve tanımı gereği bir dinsel inanca bağlı olmaması gereken örgütlerin açlık grevlerinde ya da bir çatışmada canını yitiren üyeleri için de “devrim şehidi” gibi tuhaf ve anlamsız bir niteleme kullanılmaya başlandı. O kadar ki pek çok toplantı, “Şimdi hepinizi devrim şehitleri için bir dakikalık saygı duruşuna çağırıyorum” anonsları ile başladı ve şehitler “sol ya da sağ yumruklar havada” anıldı. Şehit edebiyatının doruk noktası ise “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” sloganında ifade buldu. Çatışmalarda can vermiş gencecik yurttaşlarımızın cenaze törenlerinde bu slogan sürekli kullanılır oldu. Kendini tutamayıp gencecik oğlunun acısıyla, “Ne demek şehitler ölmez. İşte dal gibi oğlum öldü de burada tabutta yatıyor” diye haykıran annelere, babalara o yıllarda milli hisleri zayıf, dini inancı güçsüz, hafiften de olsa “vatan haini eğilimler” taşıyan biri olarak bakılırdı. Artık… Evet, artık bütün bu kof milliyetçiliğin, bu içi boş sloganların etkisini yitirmek üzere olduğu, akan kanın, ülkenin içine yuvarlandığı iç savaş benzeri durumun öyle sloganlarla, şehit edebiyatı ile göğüslenemeyeceği, savuşturulamayacağı bir eşiğe ulaştık. Önceki gün, parmakları ile bozkurt işareti yapıp “Şehitler ölmez. Vatan bölünmez” diye haykıran kalabalığa, oğlunun tabutuna sarılıp, “vatanınız sizin olsun, bana oğlumu geri verin” diye acı çığlıkları atan anneye kimse “Ne diyorsun sen kadın” diyemedi. O çığlığı haber olup gazete sayfalarına, TV ekranlarına yansıdığında vicdanı en kara “köşebent yazarı” bile cesaret edip itiraz edemedi. HHH Yıllardır anayasadaki “Vatanı ve milleti ile bölünmez bütünlüğü” cümleciğini diline sakız edip Kürtlerin anadilde eğitim, eşit haklı yurttaşlık, etnik vurgudan arındırılmış yurttaşlık tanımı, yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi haklı, hem de çok haklı taleplerini “Bunlar bölücü, bunlar vatanı bölmek istiyorlar” cümleleri ile karşılayıp, talepleri tartışmak yerine askeri yöntemlerle, yani dağı taşı bombalayıp “ölü ele geçirme”ye hedeflenmiş bir tercihte bulunanlar, bu vatanı bölme iddiasını toplumsal bir paranoyaya dönüştürmeyi başardılar. Kürt siyasal hareketinin askeri kanadı da dahil bütün kanatlarında Türkiye’yi bölme, bir Kürt ulusdevleti kurma hedefi kesin, açık seçik ve çok vurgulu olarak reddedilmesine rağmen bu paranoya sönmek ve dinmek bilmedi. HHH Şimdi bugün geldiğimiz noktaya bakın. Sadece silahların diliyle konuşmasını bilenler elbirliği ile ülkeyi sahiden bölünme eşiğine getirdiler. Türk ve Kürt halkları arasında daha önce benzeri yaşanmamış bir düşmanlık kabarmasının ortasındayız. Kör olmayan görüyor: “Şehitler” ölüyor ve vatan bölünmenin eşiğinde. B acı haber de Siirt’ten geldi. Siirt’in Şirvan ile Pervari ilçeleri arasında karayolunda tuzaklanan patlayıcı devriye gezen askeri aracın geçişi sırasında uzaktan kumanda ile patlatıldı. Saldırıda 8 asker şehit oldu. Son 44 günde yaşanan saldırılarında asker, polis ve korucuların aralarında bulunduğu 55 güvenlik görevlisi şehit edildi, 14 kişi yurttaş yaşamını yitirdi, 189 kişi yaralandı. Çatışmalarda 59 PKK’li öldürüldü, 10 PKK’li yaralı yakalandı. Siirt’in Şirvan ve Pervari ilçeleri arasındaki karayolunda PKK’liler tarafından menfeze tuzaklanan 50 kg C4 tipi patlayıcı, askeri aracın geçişi sırasında dün saat 14.10 sıralarında patlatıldı. Saldırıda uzman çavuşlar, Hakan Aktürk, Ferdi Gerekli ve Barış Akın ile erler Mehmet Halil Barkın, Recep Beycur, Ömer Erüstün, Bahadır Aydın ve Emre Kaan Arlı olay yerinde şehit oldu. Saldırıdan son Siirt’te devriye gezen askeri araca bombalı saldırı düzenlendi: 8 asker şehit iyarbakır’ın Lice Gelininden Kızına sarılıp Kardeşleri D İlçesi’nde şehit olan 4 öğrendi ağladı fenalaştı asker uğurlanırken, dün bir BURDUR: 16 yıllık Uzman Çavuş Hakan Aktürk’ün annesi Aysel Aktürk, oğlunun şehit düştüğünü Siirt’teki gelini Meftune Aktürk’ün telefonu ile öğrendi. 2 çocuk babası Aktürk, fecebook’ta kızının TEOG’daki başarısı için “Babanın işi icabı ilköğretimde 3 il 5 okul değiştirdiğin, 3 yıl babasız okuduğun halde Allah cc. emeğinin karşılığını verdi” diye yazmış. ANKARA: 40 yaşındaki Uzman Çavuş Barış Akın’ın Ankara Keçiören’deki evine de acı haber gitti. Şehidin hemşire eşi İnci Akın, 4 yaşındaki çocuğu Elif Yağmur’a sarılarak gözyaşı döktü. Ankara’nın Nallıhan İlçesi’ne bağlı Belenalan Köyü’nde oturan baba Ali ve anne Mükerem de haberi alınca şehidin Keçirören’deki evine götürüldü. ADANA: Saldırıyı uğrayan aracın şoförü olan Şehit Uzman Çavuş Ferdi Gerekli’nin (40) Adana’nın Ceyhan ilçesindeki baba evinde yas var. Şehidin kardeşleri Kadir ve Nazan göz yaşı dökerken, kısa süreli fenalık geçirdi. Kadir ve Nazan Gerekli’e sağlık ekipleri müdahale etti. Gerekli’nin evli olduğu ve bir çocuğunun bulunduğu bildirildi. Sekiz annenin daha yüreği yandı Hakan Aktürk Ferdi Gerekli Bahadır Aydın Ömer Erüstün Halil Barkın Emre Kaan Arlı Şehit Arlı’nın anne ve babası sarılarak gözyaşı döktü. ra karayolunda dev bir çukur oluşurken, araç metrelerce savrularak yol kenarına uçtu. Saldırının ardından Siirt 3. Jandarma Komando Tugay Komutanlığı’ndan bölgeye Sikorsky helikopterlerle komandolar indirildi. Kobra helikopterler bölgeye sevk edildi. Şirvan ve Pervari ilçelerine giriş ve çıkışlar kapatılırken, Siirt çıkışından da bu yöne gidişlere izin verilmedi. 8 skerin cenazeleri ambulans ve cenaze araçlarıyla Siirt Devlet Hastanesi’ne getirildi. Saldırıyı duyup hastane önüne gelen bazı vatandaşlar da acı haberle gözyaşlarını tutumadı. Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü’nden kalkan savaş uçakları dün Şırnak’ın Karaçalı bölgesinde PKK’ye ait barınak ve sığınakları vurdu. Kuzey Irak hava sahasına girerek sorti yapan savaş uçaklarının sıfır noktadaki hedefleri bombaladığı bildirildi. Yaklaşık 2 hafta aradan sonra gerçekleştirilen hava operasyonunda barınak ve mağaralar kulllanılmaz hale geldi. Kamplar vuruldu Ağabeysiz kaldılar KAHRAMANMARAŞ: 21 yaşındaki er Ömer Erüstün’ün acı haberi Afşin’de yaşayan akrabalarını yasa boğuldu. 4 çocuklu ailenin en büyüğü olan şehidin, ailesiyle İstanbul’da yaşadığı öğrenildi. Adını taşıdığı kanser hastası dedesi Ömer Erüstün ile tansiyon hastası babaannesi Leman Erüstün torunlarının şehit haberiyle sinir krizi geçirdi. Kısa dönem askerdi BURSA: Şehit jandarma Er Bahadır Aydın’ın Bursa’nın Osmangazi ilçesinde yaşanan ailesine askeri yetkililer haber verdi. Anne Emine Zülfiye ve baba Muhsin Aydın, gözyaşlarına boğuldu. Aile üyeleri ve akrabaları birbirine sarılarak ağladı. Trakya Üniversitesi mezunu Aydın’ın kısa dönem olarak silah altına alındığı ve terhisine iki ay kaldığı belirtildi. Yeğenim öldü yıktılar bizi KOCAELİ: Er Emre Kaan Arlı’nın (23) Kocaeli’deki evinde yas var. Anne Emine ve baba Şaban Arlı, gözyaşı döktü. Dayısı Yaşar Bulut, “Yeğenim öldü. Yıktılar bizi” dedi. Yaklaşık 8 aylık asker olan Arlı’nın en son mayıs ayında yaşamını yitiren babaannesinin cenazesi için kente geldiği ve 3 çocuklu ailenin tek erkek evladı olduğu öğrenildi. Hastaneye akın LİCE’DE ŞEHİT SAYISI 4’E YÜKSELDİ. ŞEHİTLER GÖZYAŞLARI ARASINDA UĞURLANDI Dolmabahçe’de polise saldırı Nöbet tutan polislere ateş açan iki terörist yakalandı. Polisleri kurşun geçirmez cam kurtardı. Şehit askerler, Diyarbakır’daki törenin ardından memleketlerine uğurlandı. Aileler cenaze törenlerinde büyük üzüntü yaşadı. Saldırganlar silahlarıyla yakalandı. eşiktaş’taki Dolmabahçe Sarayı’nın Saltanat Kapısı’nda nöbet tutan polislere saldırı düzenlendi. Saldırganlar dün saat 14.30 sıralarında Dolmabahçe Sarayı’nın Saltanat kapısına el bombası attı. El bombasının patlamaması üzerine saldırganlar nöbet tutan polislere uzun namlulu silahlarla ateş açtı. Polisin ateşe karşılık vermesiyle kaçmaya başlayan 2 kişi, kısa sürede Gümüşsuyu Mahallesi’nde Almanya Başkonsolosluğu yakınlarında gözaltına alındı. Saldırganların isimlerinin Ayberk Demirdöğen ile Güven Usta olduğu öğrenildi. İstanbul Valiliği, saldırganın DHKPC tarafından 8 Ağustos’ta AKP İstanbul İl Başkanlığı’na silahlı saldırıyı gerçekleştirenlerle aynı kişi olduğunu belirtti. İSTANBUL / Cumhuriyet B Bu ateşe bir su serpin, bir çözüm bulun etin Şehit Astsubay M Erdoğan sı, Aydemir’in baba lendi s ve Demirtaş’a se iyarbakır’ın Lice ilçesinde önce gün güvenlik güçleri ile askerler arasında çıkan çatışmada Jandarma Astsubay Metin Aydemir, Uzman Çavuş Muhammet Tufan ve Uzman Onbaşı Latif Adıgüzel şehit oldu. 3 şehit için dün Diyarbakır Asker Hastanesi önünde tören düzenlenirken aynı saldırıda yaralanan Teğmen Ubeyd Turan’ın da şehit olduğu haberi geldi. Saldırıda şehit olan askerlerin sayısı 4’e yükseldi. 4 askerin şehit olduğu bölgede çatışmalar dün de sürdü. Latif Adıgüzel’in cenazesi Nevşehir’in Acıgöl ilçesindeki HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Terörün zirve yaptığı şu günkü şartlarda MGK olağanüstü toplanmalıdır. Şiddetle dehşet manzaralarının olduğu il ve ilçeleri de kapsayarak ülkemizin bir bölümünü sıkıyönetimle emniyete almak zorunludur” dedi. Bahçeli ayrıca, bugünkü şartlarda gidilecek bir seçimin iç savaşın fitilini ateşleyebileceğini öne sürdü. Bahçeli, Siirt’te 8 askerin şehit olmasının ardından yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sert ifadelerle suçladı. Bahçeli, “PKK alan hâkimiyeti kurduğu bölgeleri genişletirken, Erdoğan ve yandaşları iktidar oyunlarıyla terörün değirmenine su taşıdılar. Zehir kusan, iktidar hesaplarıyla tarafsızlığını ve meşruiyetini kaybeden Erdoğan’ın terörün azan tablosundaki payı azımsanamayacak düzeyde. Türkiye Erdoğan ve PKK’nin iki taraflı daralan fiili durumuyla ateş altına alınmıştır. Ya bu kuşatma yarılacak ya da Türkiye’miz paramparça olacaktır” ifadelerini kullandı. Bahçeli: Sıkıyönetim ilan edilsin M D baba evine getirildi. Baba Mustafa ve anne Hacer Adıgüzel ile nişanlısı Emine Altıntaş, Türk bayrağı sarılı tabuta kapanarak uzun süre gözyaşı döktü. Şehidin cenazesi binlerce kişinin katıldığı törenle Acıgöl Karayel mezarlığında toprağa verildi. Düğüne istiyorum Metin Aydemir’in cenazesi, Erzurum’da Hava Meydan Komutanlığı’nda törenle karşılandı. Baba Taha Tahsin Aydemir oğlunun tabutuna sarılıp, fotoğrafını öptü. Aydemir, “19 yıl önce yeğenim şehit düşmüştü. Her iki tarafa da yazık. Ölenler bizim çocuklarımız. Barış istiyoruz. Dağdakilerin de annesi babası var. Selahattin Demirtaş’a, Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Benim çocuğum şehit olduysa, bunların ikisi sorumludur. Bu ateşe bir su serpsinler, bir yol, bir çözüm bulsunlar. Bu vatanın evladıdır benim çocuğum. Ama ben bu kadar topluluğu çocuğumun düğününde istiyordum, cenazesinde değil” diye konuştu. Hükümeti suçladılar Muhammet Tufan’ın Eskişehir’in Çifteler ilçesinde ki cenaze törenine 10 bin kişi katıldı. Şehidin eşi Havva, 5 yaşındaki kızı Meryem ve 1.5 yaşında Ömer ile birlikte eşinin tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. Baba Celal Tufan’a başsağlığı dileyen Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’ya kalabalık içinden bir kişi “Sizin yüzünüzden oldu bunlar. Yazıklar olsun” diyerek tepki gösterdi. Teymen Ubeyd Turan’ın Tokat merkeze bağlı Efeler köyündeki baba ocağına ateş düştü. Annesini 8 ay önce kaybeden şehidin evin en büyük çocuğu olduğu öğrenildi. l Yurt Haberleri an’ın Özalp İlçesi’nde evinde tabancasını temizlerken kazayla kendini vurarak yaşamını yitirdiği açıklanan Uzman Çavuş Hüseyin Salman’ın (23) babası Yaşar Salman, oğlunun cinayete kurban ettiğini iddia etti. Salman, “Bizim bildiğimiz yanındaki arkadaşının oğlumuzu vurduğu. Olayın ayrıntılarını komutanı biliyor” dedi. Salman Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesi Doğanlı köyünde törenle toprağa verildi. ‘Arkadaşı vurdu’ iddiası V C M Y B