Katalog

EKONOMİ 8 İhracatçılara göre dolarda ideal dolar kuru 2.59, Avro da ise 2.90 lira. TİM Eğilim Anketi’ne göre ülke ekonomisindeki belirsizlik yılın üçüncü çeyreğinde yeni yatırım yapılmasına engel olacak. ürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Avro/dolar paritesinde bu yılın ilk 7 ayında yüzde 19’a yakın bir gerileme olduğunu, bunun ihracatta kendilerine 8 milyar dolarlık kayba neden olduğunu söyledi. TİM, tüm sektörleri temsil eden 504 firmanın üst düzey yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirdiği 2015 2. çeyrek gerçekleşme ve 3. çeyrek beklenti ‘Eğilim Anketi’ sonuçlarını açıkladı. Büyükekşi, “Dolar/TL’nin 3 lira olması rekabetçi midir” sorusuna “Burada önemli olan girdi maliyetleri. Eğer girdi maliyetlerimiz aynı şekilde yükselirse o zaman 3 lira rekabetçi olur. Biz hiçbir zaman yüksek kur taraftarı olmadık. Biz hep rekabetçi kur istedik” dedi. Ankete göre firmaların yurtiçinde yatırım planlamama nedenleri arasında ülke ve dünya ekonomisindeki istikrarsızlığın en önemli iki bariyer olduğunu aktaran Büyükekşi, “Bu da be DOLAR AVRO FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 2.9020 4.5 kuruş TASARIM: SERPİL ÜNAY 3.2010 3.6 kuruş 10.08 0.19 puan 75.960 962 puan 695.14 6.94 lira 103.85 90 kuruş EDİTÖR: PELİN ÜNKER Çarşamba 19 Ağustos 2015 Ihracat için ideal kur 2.59 T lirsizlik ortamının yatırımcıyı ve üreticiyi temkinli davranmaya ittiğini ortaya koyuyor” dedi. Ankette öne çıkan başlıklar şöyle: 4 2015 genel ekonomik beklentilere bakıldığında ihracatçıların yüzde 12.3’ü Türkiye ekonomisinin daha iyi olacağını, yüzde 52’si değişmeyeceğini ve yüzde 35.7’si de daha kötü olacağını düşünüyor. Vicdansızdan vicdan dilenmez İstihdam düştü İstikrarsızlık kötü 4 2015 birinci çeyrekte ihracat beklentisi yüzde 14.6 iken bu oran ikinci çeyrek için yüzde 10.9’a geriledi. Kapasite kullanım oranı beklentisi de yüzde 10.1’den 6.8’e geriledi. 4 Dönemlere göre ortalama personel sayısı 187 kişiden 174 kişiye geriledi. 4 Gelecek üç ayda dış finansman talebi olacağını belirtenlerin oranı yüzde 38.5 oldu. 4 İran’la yapılan anlaşmanın bu ülke ile olan ticari ilişkilere olumlu etkisi olacağı görüşünde olanların oranı yüzde 64 oldu. l Ekonomi Servisi YEnİ MoDEL şART Ankete göre Türkiye’nin yeni bir büyüme modeline ihtiyacı olduğunu dü şünen şirketlerin oranı yüzde 85 oldu. Genel kârlılık düzeyindeki negatif beklentilerin hâlâ devam ettiğini vurgulayan Mehmet Büyükekşi, paritedeki gerilemenin ihracatçıların kârlılığını negatif etkilediğinin altını çizdi. Finansbank’a 43.6 milyon para cezası inansbank, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan denetim sonucunda, bankaya 43.6 milyon lira idari para cezası verildiğini açıkladı. Bankadan Kamuyu Aydınlatma Platformu’na yapılan açıklamada, denetimin mülga 4077 sayılı kanun ve yürürlükteki 6502 sayılı kanun hükümleri çerçevesinde gerçekleştirildiği belirtilerek, cezanın yargı yolu açık olmak üzere verildiği ifade edildi. Tüketicinin korunması hakkındaki kanun olarak da bilinen 6502 sayılı kanunun amacı “kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarını koruyucu, zararlarını tazmin edici, tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini özendirmek ve teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemek” olarak ifade ediliyor. l Ekonomi Servisi F Yumurta kabuğundan masa olmaz demeyin KAGİDER’in ilk başkanı Meltem Kurtsan çevreci ve sağlıklı bir yapı ürünü olan Ecor’un Türkiye’de üretilmesi için çağrıda bulunuyor. Meltem Kurtsan’a göre, dünyanın her kentinde fabrika kurulabilir böylece hem atıklar değerlendirilmiş hem de sağlıklı ve çevreci çözümler yaratılmış olur. ÖZLEM YÜZAK IKEA gece lambasını geri çağırıyor KEA Patrull isimli gece lambalarını aşırı ısınmadan dolayı güvenli olmadığı için geri çağırıyor. Şirket, dünya genelinde 2 milyonun üzerinde sattığı gece lambasıyla ilgili, bir çocuğun yaralandığı olay sonucunda, lamba ücretin iade etmek için müşteriyi çağırdı. Patrull gece lambasının kapağının yerinden oynaması halinde lambanın yanmaya devam ettiği ve çocukların elektrikli parçalara dokunma riski taşıdığı anlaşıldı. Şirket, patrull gece lambası satın alan müşterilerinin ürün kullanımına son vermeleri ve tam ücret iadesi için ürünle birlikte IKEA mağazalarına başvurmalarını istedi. Türkiye’de de gece lambasını iade ederek ücretini almak isteyenlerin, mağazalardaki Değişim ve İade Departmanı’na veya 444 4 532 numaralı ücretsiz hatta başvurmaları istendi. l Ekonomi Servisi I eltem Kurtsan asla pes etmeyen bir girişimci... Yıllar önce Kadın Girişimcileri Derneği KAGİDER’in yaşama geçmesi için ilk öncülük eden isimlerden biri hatta ilk başkanı olmuştu. Aile şirketi Otacı ve Kurtsan ilaçları bir yandan devam ederken Meltem Kurtsan bu kez bambaşka bir alanda. Hiç ağaç kesilmeden sadece orman, tarım ve şehir atıklarından elde edilen ve hiçbir kimyasal katkı ya da yapıştırıcı kullanılmadan üretilen bir çeşit yapı ürünü ile. Ekin sapları, kuru dallar, talaş, fındık, ceviz kabukları, kâğıt ve karton ambalajlar, gazete kâğıtları, kumaş parçaları, hatta yumurta kabuğu, kahve telvesi kullanılarak elde edilen bu ürünün adı Ecor. Paneller şeklinde üretiliyor. Ecordan duvar da yapılıyor, masa da, her türlü mobilya ve dekorasyon ürünü de. Rakibi, plastik, MDF, ahşap, sunta ve kontrplak. Hafif, dayanıklı ve bükülebilen bir ürün. Ecor’un mucidi ABD’li Robert Noble. Meltem Kurtsan’ın da Harvard’da katıldığı bir yöneticilik programından sınıf arkadaşı. 1999’daki Marmara Depremi’nde gördüğü çadır kentlerden etkilenerek haProje tamamlanınca 5 bin kişiye istihdam sağlayacak. M fif, dayanıklı ve sağlıklı yaşam alanları yaratılmasına odaklanan Noble, Ecor’u 2006 yılında San Diego’da ABD Tarım Bakanlığı Orman Laboratuvarı’nın ortak Arge’si ile geliştirmiş ve 2012 yılında patenti alınmış. Google, Microsoft, İkea, Starbucks Ecor’un ilk kullanıcıları. İlk tesis Sırbistan’da İlk fabrikayı ABD’de Wisconsin’de açan Noble bir yıl sonra Avrupa pazarına adım attı. Kurtsan ise ürünü Türkiye’ye getiren kişi. Aynı zamanda Noble Envirenmental Europe AG’nin (Noble Çevreci Teknolojiler) yönetim kurulu üyesi. “Ecor, her çeşit doğal selülozun sadece su, ısı ve basınç uygulanması ile üretilen yüzde 100 biyolojik bazlı, zehirsiz ve çevreci bir ürün” diyen Kurtsan Avrupa’daki ilk üretim tesisinin Nisan 2014’te Sırbistan’da açıldığını söylüyor. Türkiye’de üretilebilir mi? soruma ise “Neden olmasın bizde bunu istiyoruz zaten. Hemen her sektörde kesinlikle uygulanabilecek bir alan mevcut. Bebek ve çocuk odası mobilyalarından, ambalajlara kadar...” diyerek yatırımcılara çağrıda bulunuyor ve ekliyor: Ecor’un hedefi “Ecor her yerde”... 0’li yıllarda TRT’den başka televizyon kanalı yoktu. “Anadolu’dan Görünüm” isimli bir programda, önce biraz GAP anlatılır; hemen sonra, fonda duyulan otomatik tüfek sesleri eşliğinde, üst üste yığılmış ceset görüntüleri gözümüze gözümüze sokulurdu. “Terörün dış mihrakların oyunu”, teröristlerin kandırılmış Allahsız’lar olduğu, davudi bir ses eşliğinde yıllarca anlatılıp dururken binlerce insan öldü. Ama ne ilginçtir, 30 yıl geçti, GAP projesi hâlâ bitmedi. 90’larda internet yoktu. Tansu Çiller iktidarı, “takşak” paşa olarak ünlenen Doğan Güreş’in komutanlığında, “terörle mücadele” etti. 4000’e yakın köyün yakıldığı, zorla boşaltıldığı, yüz binlerce kişinin zorunlu göçe tabi tutulduğunu, tam anlamıyla öğrenmek 90’ların sonunda mümkün oldu. Bugün onlarca televizyon kanalı, üç GSM operatörü, saç telinden de ince optik kablolarla yerküreyi dolaşan internet hatları var. Ama Merkez Bankası’nın faizleri sabit tuttuğunu, Gürsel Tekin’in gençleri yaşamda değil ölümde eşitleyen gözyaşartıcı bedelli askerliği kaldırma önerisini, Limak’ın Kuveyt’te 4 milyar dolarlık havaalanı projesini kazandığını öğrenebilen toplum; dün Silvan’da, Lice’de Şemdinli’de ne olup bittiğini doğru dürüst öğrenemedi. Çünkü tıpkı 80’lerde, tıpkı 90’larda olduğu gibi devlet bugün de sadece kendi istediklerinin, kendi istediği kadarıyla bilinmesini istiyor. Onun için postmodern “takşak”larını devreye sokup, internet bağlantısını, elektriği kestiriyor, cep telefonu operatörlerine “hizmeti durdur” diyor. Daha birkaç ay önce bu Aziz Vatanın her köşesinde, telefonlarının ne kadar kesintisiz hizmet verdiğini anlatan milyon dolar bütçeli reklam filmleri çeken operatörleri de haliyle ikiletmiyor. Yetmiyor, kendi dilini dayatıyor. Şehit dendiğinde daha az ölünüyormuş, etkisiz hale getirildi deyince, güvenlik güçleri öldürmüyormuş gibi sanki “ölüm” sözcüğünün lügatlerden çıkmasını buyuruyor. “Özel Güvenlik Bölgesi” adıyla fiili OHAL ilan ettiği şehirlerde “kamu düzeni” adına sivil halka ateş açıyor, sivillerin yaşadığı köyleri, mahalleleri bombalıyor. Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün bundan altı yıl önce “Güzel şeyler olacak” sözüyle işaret fişeğini çaktığı “Çözüm Süreci”ni başlatan, İmralı’ya “devlet heyetleri”ni gönderen, Öcalan’ın “görülmüştür” damgalı mektuplarının Nevruz’larda okunmasını sağlayan, “köye dönüş projesi”ni alayıvalayla başlatan kendisi değilmiş gibi, “terörün kökünü kazımaktan” söz ediyor. Ve çeyrek yüzyıl sonra bugün yine boşaltılan, yakılan köy haberleri okumaya başlıyoruz. Büyüyen yangının görünen nedeni ise seçim sonucunun arzulandığı gibi çıkmaması. Fakat bunu bilmek; yangının bugünleri de arayacağımız bir noktaya doğru yayılma tehlikesine engel olmuyor. Sözcüklerle bir şeyleri değiştirebileceğimize inandığımız eşiği geçiyoruz. Vicdanını iktidar çarklarında öğütmüşlerden vicdan dilenmek beyhude. İnsan canının, haysiyetinin, özgürlüğünün değer kazanacağı bir siyaset tarzına ve icraatına ihtiyacımız var. Barışa yani. O da bizim değil; devlet erkini kullanacak aklını, vicdanını, basiretini hâlâ yitirmemiş siyasetçilerin işi. 8 4 milyar dolarlık ihale Limak’ın oldu imak İnşaat, Kuveyt Uluslararası Havalimanı yeni terminal binası yapım ihalesini 4.34 milyar (1.312 milyar dinar) dolarlık teklifle kazandı. Limak Holding tarafından yapılan açıklamaya göre, kazanılan bu ihale, Türk müteahhitlerin yurtdışında tek pakette kazandığı en büyük ihale olma özelliğini taşıyor. İlk etapta 13 milyon yolcu kapasiteli olarak inşa edilecek yeni terminal Yeşil Kundura iflas etti ir dönem askeriyeye de bot üreten, Yeşil Kundura markası ile İhsan Yeşil’in iki şirketi iflas etti. Hürriyet’ten Dinçer Gökçe’nin haberine göre, yeniden toparlayabilmek için iflas erteleme istenen iki şirket için mahkeme tasfiye sürecini başlattı. İhsan Yeşil’in başında bulunduğu Promar Ayakkabı ve Dema Deri Mamulleri için bir süre önce mahkemeye başvuruldu. Promar Ayakkabı ve Dema Deri’nin sahibi İhsan Yeşil, Türkiye’nin önde gelen markalarından Yeşil Kundura’nın ikinci kuşak temsilcisiydi.Dema markası ile askeriyeye bot üretimi de yapan İhsan Yeşil 2001 krizi sonrası kurduğu Promar Ayakkabı ile Camel Active, Land Rover, Dr. Martens, Fly London, Tonino Lamborghini, Grisport, gibi dev markaların lisansörü oldu. Ayakkabı satış mağazaları da bulunan Promar’ın hedefi 50 mağazaya ulaşmaktı. l Ekonomi Servisi B L binasının kapasitesi yapılacak iyileştirmelerle 25 milyona kadar çıkarılabilecek. Bütçesi devlet tarafından karşılanacak olan projede ana yüklenici olan Limak İnşaat, devrin ardından iki yıl süreyle bakım ve onarım hizmeti de verecek. Projenin mimari dizaynı Foster&Partners tarafından yapılırken inşaat süresince 5 bin kişiye istihdam sağlanması bekleniyor. l Ekonomi Servisi C M Y B