28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 27 Temmuz 2015 EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Saray seçim istiyor CHP’liler AKP’nin nabzını tuttu, ‘koalisyon mu erken seçim mi’ araştırması yaptı arti heyetleri arasındaki görüşmeler sürerken CHP’liler AKP’nin nabzını tuttu. CHP’lilerin yaptığı tespite göre AKP’deki karar vericiler koalisyon için değil erken seçim için çalışıyor. CHP’liler heyetler halindeki koalisyon görüşmeleri ve gayrıresmi gerçekleştirdikleri temaslar sonucu AKP’de ağır basan görüşü öğrenmeye çalışıyor. CHP’lilerin hafta boyunca kurdukları temaslarda edindikleri izlenimler şöyle: Saray seçim isERDEM GÜL tiyor: AKP’de en önemli karar verici Erdoğan’ın çevresinden gelen tüm sinyaller koalisyon değil erken seçime yönelik. Parti içindeki gruplar da Saray’ın bu tavrına göre şekilleniyor. ArınçÇelikŞahin hariç: AKP’de bu dönem milletvekili seçilemeyen 3 dönemlikler de erken seçim için bastırıyor. Üç dönemlikler içinde seçim yerine koalisyonu isteyen üç isim var. Bunlar Bülent Arınç, Hüseyin Çelik ve Meh haber 5 P Bülent Arınç Hüseyin Çelik Mehmet Ali Şahin met Ali Şahin. Ancak 3 isim de Saray’ın planlarını bozacak güce sahip değil. Heyet başkanı bile seçimci: AKP’nin koalisyona değil seçime doğru gittiğinin en önemli göstergesi CHP ile görüşen heyette yer alan isimler. Heyet Başkanı Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Saray’a çok yakın bir isim. Daha da önemlisi Çelik, üç dönemlik bir isim ve koalisyona değil seçim fikrine yakın. Heyetteki Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ise ileride kendisi için liderlik düşündüğünden koalisyonu değil seçimi istiyor. Yurtdışı çalışması başladı: AKP’de erken seçim çalışmaları şimdiden başlamış görünüyor. En somut çalışmayı yurtdışındaki oylar için yapıyorlar. Avrupa Milli Görüş Teşkilatı içinden bu seçimde aday yaptırıp milletvekili seçtirdikleri isimler yurtdışındaki oylar için harekete geçtiler. 7 Haziran’da yeterince oy kullanılamadığından hareketle bir erken seçimde yurtdışından yüzde 1 oranında yeni oy getirmeyi hedefliyorlar. Bu çalışma Saray’ın da bilgisi dahilinde. Zaten bir erken seçimde milliyetçi ve “savaş”çı söylemlerle MHP’ye giden oyları geri almayı planlıyorlar. HDP’yi de baraj altına ya da baraj sınırına çekme istekleri var. Davutoğlu yalnız: CHP ile koalisyon kurulmasını isteyen çok sayıda AKP milletvekili var. Bunların birçoğu yeniden listeye girememe korkusu ile de koalisyon is tiyorlar. Ancak karar sürecinde etkili değiller. Davutoğlu ve yakın çalıştığı isimlerin samimi olarak CHP ile koalisyon istediği bilgileri geliyor. Fakat Saray’ın ve seçimi isteyenlerin etkinliği dikkate alındığında Davutoğlu ve çevresinin yalnız kaldığı gözleniyor. DavutoğluKılıçdaroğlu görüşmesi: CHP’de AKP’ye ilişkin çekilen bu fotoğraf çerçevesinde koalisyon kurulması olasılığının yüzde 50’nin altında kaldığı vurgulanıyor. Heyetler arası görüşmelerden çok büyük bir beklenti ifade edilmezken, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasında tarihi belli olmayan ikinci görüşmede, durumun net olarak ortaya çıkacağı belirtiliyor. Bu görüşmede Kılıçdaroğlu’nun Davutoğlu’ndan koalisyon konusunda daha net görüşler isteyebileceği konuşuluyor. Sürenin görüşmelerle uzaması ve somut bir ilerleme olmayışı CHP’de “oyalama” olarak görüldüğü için CHP tarafı daha fazla zaman geçirilmeden AKP’nin kararını net olarak ortaya koymasını istemeye hazırlanıyor. ANKARA/Cumhuriyet Lanetli çözüm, ahmakların seferi er zaman, her yerde, barışı yönetemeyenler çareyi savaşta görürler. Lanetli bir çare! Ve çare değil! Savaş, ya aç gözlülük ve kör hırsların ya da düpedüz aczin, ahmaklığın, vicdansızlığın sonucudur. Sorunlarla baş edemeyenler, insanların canı üzerinden bahse girmiş olurlar, savaş budur. Savaş naraları ya ihtirasların ya da korkaklığın ve ahmaklığın üzerini örtmek için çıkarılan hayvani seslerdir, başka bir şey değil. H Vicdan tükendi Partiler seçim hazırlığında Başbakan Davutoğlu görevi alalı 17 gün oldu, “koalisyon” için somut sonuç yok TÜREY KÖSE Türkiye’nin geldiği yer maalesef burası; aklın, izanın, vicdanın denizi çoktan tükendi. AK Parti iktidarı, çok oy almayı başarmanın, Türkiye’yi iyi yönetebilmekle aynı şey olmadığını bir türlü anlamadı, yoldaki işaretleri göremedi. Hoş, onlardan öncekiler de daha iyi değildi; bakmayın körün öldüğünde “badem gözlü” diye anılmasına, sorunları geçiştirip kartopu gibi büyütmek, AK Parti’den öncekilerin işiydi. Yönetebilme becerisinin değil, “durumu idare etme”nin siyaset sayıldığı, hatta iyi siyaset sayıldığı bir ülkede yaşıyoruz, topyekun bir muhasebe yapmadan yola devam edilemezdi, nitekim edilemedi. Yok, henüz topyekun bir savaşa girmiş değiliz, çok şükür; ama gidiş o gidiş, akıl o akıl. Mesele, IŞİD ile mücadele değil, bir iflasın acı bilançosu. Bazı ahmaklar, hâlâ bir taşla çok kuş vuracaklarını sanmaya devam ediyor. IŞİD’le mücadele bahanesi ile Kürtleri aradan çıkarmayı, içerdeki muhalefeti sindirmeyi planlayanlar ne kadar yanıldıklarını anlayacaklar, ama iş işten geçmiş olacak. O halde, biraz daha açık konuşalım; iktidar Batılı müttefiklerinin baskısının artması ve artık bahanesi kalmadığı için “IŞİD ile mücadele”ye girişti. Dahası, İranBatı anlaşması sonrası, Batı dünyası ile bu kadar ayrı düşmenin faturasının yükseleceği anlaşılmaya başlandı. Belli ki bu gönülsüz hamle karşılığında, Batılı müttefiklerin, daha önce olduğu gibi Kürtlerin üzerine çullanmalarına, içeride otoriter rüzgârlar estirmelerine göz yumacağını, destek olacağı nı sanıyorlar. Öyle bile olsa (ki öylesi daha da acı ve utanç verici olur) bedel bu ülkenin çözülüşü olacak, hiç kuşkuları olmasın. En iyisi, hâlâ imkân varsa, çok geç olmadan bu yoldan dönmek. Diğer taraftan, öyle görünüyor ki Kürt siyasetinin de kafası çok karışık. “AKPIŞİD çetesi” söyleminin barışa hizmet etmeyeceği çok açık, ateşkesi bitirmenin de! Bu şartlar altında en zor durumda kalan HDP oluyor. İktidar zaten, HDP’nin seçimde yakaladığı demokratik başarıyı örselemek için elinden geleni yapıyor. Çatışmalı döneme geri dönmek, kısa vadede en çok HDP’ye, yani Kürt siyasetinin demokratik kanadına zarar verecek. Mevcut iktidarın da istediği bu, ne olursa olsun bu tuzaktan uzak durmak lazım. Şaşırtıcı gelmedi ükümeti kurma görevi almasının üzerinden 17 gün geçen Başbakan Ahmet Davutoğlu, koalisyon görüşmelerini zamana yayarak sürdürürken, AKP’nin “nafile koalisyon turlarından erken seçim çıkarma” planını dikkate alan muhalefet partileri erken seçim hazırlıklarına ağırlık vermeye başladı. Başkentte “koalisyon protokolü”nün ayrıntıları değil, “yeni milletvekillerinin özlük haklarını garanti altına alma, baraj, AKP’nin üç dönem, CHP’nin önseçim sıkıntısı” gibi erken seçim hazırlıkları konuşuluyor. H İflasın acı blançosu Süreç, TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda yaşananları çağrıştırıyor. Hiçbir parti “masadan kalkan taraf” olmak istemediği için süreç uzatılmış, ancak masanın dağılması engellenememişti. Koalisyon görüşmelerinde de iki parti “masadan kalkan” olmak istemiyor. Görüşmeler bu atmosferde sürerken, 25. dönemin “en kısa dönem” olarak tarihe geçebileceği beklentisi yaygınlaşıyor. Bu durumda, 25. dönem milletvekilleri hiç vekillik yapamadan, TBMM kürsüsüne çıkmadan “eski” vekil sıfatı kazanabilir. Başkentte, AKP’nin “B planı”nı esas alan kulis ve hazırlıklar şöyle: Kasımda seçim hazırlığı: Kulislerde “koalisyon”dan çok “Kasım’da seçim” hazırlıkları konuşuluyor. 45 günlük sürenin dolacağı 23 Ağustos günü öncesinde, örneğin 21 Ağustos’ta TBMM erken seçim kararı alırsa YSK’nin seçim hazırlıkları için 90 gün gerektiği varsayılırsa 22 Kasım’da seçime gidilebi Masadan kalkan olmak istemiyorlar Basına kapalı basın toplantısı Başbakan Ahmet Davutoğlu, Dolmabahçe’deki Başbakanlık Çalışma Ofisi’nde bazı basın yayın organlarının genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Toplantıya Başbakan yardımcısı Yalçın Akdoğan ile AKP Ankara Milletvekili Ertan Aydın da katıldı. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen ve içeriğiyle ilgili açıklama yapılmayan toplantı 3 saat sürdü. Toplantıya katılanlar çıkışta açıklama yapmadı. Toplantıya gazetemiz ve Zaman, Sözcü ile Evrensel davet edilmedi. Fotoğraf: DHA HDP’yi baraj altına itme planı: Erken seçim kararıyla birlikte yasa çıkarılarak baraj düşürülebilir. Bunun bir yıl geçmeden önce yapılan seçimlerde uygulanabilmesi için anayasa değişikliği de yapılması gerekiyor. AKP, CHP ve HDP oyları bunun için yeterli. Başbakan Davutoğlu barajın düşmesinden yana olduğunu açıkladı. Ancak son gelişmeler esas alındığında, “HDP’yi barajın altına itme” planı yapan AKP’nin barajı düşürmeye yanaşmayacağı beklentisi öne çıkıyor. Seçimin maliyeti: Yeni bir seçimin maliyetinin 2 milyar lirayı aşacağı değerlendirmeleri yapılıyor. Diğer taraftan, bölgesel çapta Kürt siyasetinin de konjonktürel olan ile olmayanı ayırt etmeyi başarması, bölgede IŞİD’e karşı yürütülen mücadelenin Batı dünyasında bulduğu olumlu karşılığı iyi değerlendirilmesi lazım. Suriye’nin kuzeyinde bir PYD koridorunun, bölgesel ve uluslararası siyasi gerçekler açısından karşılığı yok gibi görünüyor, o nedenle Batılı müttefiklerin, bu konuda Türkiye’deki iktidarın tutumunu desteklemesi şaşırtıcı olmaz. Kürt siyaseti, Batı dünyasının Kürtlere verdiği desteği abatmakla “ABD/Batı Türkiye ile anlaştı, bir kez daha Kürtleri sattı” sonucu gibi iki aşırı yorum arasında savrulmak riski içinde gibi görünüyor. Türkiye içinde de, her koşulda demokratik siyasette ısrardan başka her yol tüm taraflar için felaket olur, bu husus ne kadar dikkate alınıyor, bilemiyorum. Kısaca, çatışma ve savaş siyaseti kimse için çözüm olmayacak, bir adım ötesinde felaket olacak. İktidar partisi, belli ki içine düştüğü aczden çıkışın çaresini lanetli bir çözümde görüyor, ne Kürt hareketi ne muhalif çevreler, hiçbirimiz bu değirmene su taşımayalım. Her koşul altında, “ahmakların seferi”nden uzak durmanın, dahası bu seferi durdurmanın yollarını bulalım. lir. YSK bu süreleri kısaltarak uygulayabileceğinden, 8 ya da 15 Kasım’da erken seçim yapılması da gündeme gelebilir. CHP tüzük kurultayı toplayabilir: CHP tüzüğünde adayların yüzde 85’inin önseçimle belirlenmesi öngörülüyor. CHP lideri Kılıçdaroğlu, olası bir erken seçimde “özellikle önseçimle gelen milletvekillerinin listelerdeki yerlerine dokunulmamasını” istiyor. Bu konuda YSK’ye danışılacak. Sonuç alınamazsa bu zorunluğu ortadan kaldırmak için hemen olağanüstü tüzük kurultayına gidilmesi gündemde. CHP kurultayına erteleme: Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle bir yıl ertelenen CHP kurultayının Aralık ayında toplanması öngörülüyor. Kasım’da seçime gidilmesi durumunda, CHP kurultayının bir kez daha ertelenmesi gündeme gelebilir. AKP’de “üç dönem” sıkıntısı: AKP’nin 71 milletvekili “üç döneme” takıldığı için aday olamamıştı. Bu dönem parlamentoya giren 25 milletvekili de “üç dönemlik” olacak. AKP içinde “25. dönem bitmeden 26. döneme geçilecek. Üç dönem yasağı sürer” değerlendirmesi yapanlar olduğu gibi, farklı düşünenler de var. AKP, HDP’ye giden oyların geri döneceği hesabı içinde EMİNE KAPLAN HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, terörle mücadele için “sanki şehitlerin gelmesini bekleyen geçici hükümet”in mazeretinin kalmadığını söyledi. Suruç katliamı için “Bölücülüğün iki ana aktörü PKK ve HDP tarafından planlandığı anlaşılan” ifadelerini kullanan Bahçeli, İç Güvenlik Yasası dahil, devletin tüm imkânlarının terörle mücadele için eksiksiz kullanılması gerektiğini belirtti. Bahçeli ayrıca, AKP ile CHP arasında yürütülen koalisyon görüşmelerinin de daha fazla sürüncemeye bırakılmadan mutabakata bağlanması gerektiğini bildirdi. Bahçeli, yaptığı yazılı açık Devlet Bahçeli: Suruç’u Faysal Sarıyıldız: Amaç PKK ve HDP planladı IŞİD’e jurnallemek M lamada AKP’nin teröre karşı gevşek tutumunun, terör örgütleriyle şaibeli ilişkilerinin Türkiye’nin elini zayıflattığını, korumasız bir ülke haline gelmesine neden olduğunu, PKK’nin kan dökmeye başladığını belirtti. Çözüm sürecinin terk edilmesi gerektiğini kaydeden Bahçeli, “AKP bir karar arifesinde olduğunu iyi bilmelidir. Ya çözüm demeyi sürdürerek çözülme kapanına Türkiye’yi iyice sıkıştıracak ya da geçmiş siyaset ve uygulamalarının bedelini ödeyip süreç rezilliğini bütünüyle rafa kaldıracaktır. Bunun başka yol ve yöntemi kalmamıştır” dedi. l ANKARA /Cumhuriyet ükümete yakın gazeteler HDP’li Faysal Sarıyıldız’ın “Kurye aracılığıyla Suruç’a silah gönderdiğini” iddia etti. Haberlerde konu edilen ve kurye olarak gösterilen şahıs ile ilgili Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük’e bilgi verdiğini, olayın 7 ay önce yaşandığını belirten Sarıyıldız, “Muhtemel amaç IŞİD’e jurnallemektir” tepkisini gösterdi. Ocak 2015’te DBP Ceylanpınar ilçe örgütünün düzenlediği gençlik şölenine davetli olarak gittiğini, kendi şoförünün Suruç Devlet Hastanesi’nde bir ameliyat geçirdiğini, sınır nöbetinde tanıştığı, Kobane’deki IŞİD saldırıları sırasında Suruç’a göç eden adı H nı Osman olarak anımsadığı şahsın kendisine şoförlük yapabileceğini söylediğini belirten Sarıyıldız, “Bir beis görmeyip aracıma aldım. Kendisi aracımı kullandı. Yanında herhangi bir eşya yoktu” dedi. Sarıyıldız, gencin bakkaldan sigara alacağını söyleyerek araçtan ayrıldığını, ancak uzun bir süre geçmesine karşın gelmediğini, olaydan “DBP ve HDP ilçe örgütlerini, Urfa Valisi İzzettin Küçük ve Urfa milletvekilimiz İbrahim Ayhan’ı haberdar ettiğini”, Urfa Valisi Küçük ile daha sonra yaptığı görüşmede de söz konusu kişinin gözaltına alındığını öğrendiğini aktardı. l ANKARA/Cumhuriyet ir yandan koalisyon görüşmelerini sürdürürken bir yandan da erken seçim için hazırlık yapan AKP’de bölgede yaşanan son gelişmelerin HDP’nin oylarında erimeye neden olacağını düşünülürken, özellikle “Türkiye partisi” imajı veren HDP’ye ülke genelinde giden “emanet oyların” geri döneceği hesabı yapılıyor. Son anketlerde oy oranlarının yüzde 45’e çıktığını belirten AKP yöneticileri, olası bir erken seçimde HDP’nin oy kaybetmesiyle tek başına iktidara gelebileceklerini belirtiyor. 7 Haziran seçimlerinden sonra yapılan araştırmalarda HDP’ye özellikle bölgede yüzde 45 oranında oy kaptırdığını saptayan AKP’de, bölgede yaşanan son gelişmelerin olası B bir erken seçimde partinin oylarını artıracağı düşünülüyor. Seçimden sonra HDP’nin tavrı ve PKK yöneticilerinin silahlanma çağrısı yaptığı, bölgede yeniden eylemlere başladığına dikkat çeken AKP yöneticileri, “HDP’nin emanet oyları var. Olası bir erken seçimde ödünç oylar geri gider. Bizden giden oyların bir bölümü geri gelir. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ve genel seçim sürecinde Selahattin Demirtaş, Türkiye partisi olacakları yönünde mesajlar veriyordu. 7 Haziran’da AKP’ye ders vermek isteyen seçmen, HDP’ye yöneldi. Son gelişmelerden sonra HDP’ye oy veren Nişantaşı kitlesi ne yapacak, hâlâ terörü savunan HDP’ye oy mu verecek?” görüşünü dile getiriyor. l ANKARA/Cumhuriyet Burhan Kuzu danışman oldu ski TBMM Anayasa hurbaşkanı BaşdanışKomisyonu Başkamanı T.B.M.M. Anayasa nı Burhan Kuzu, CumKomisyonu Eski Başkahurbaşkanı Recep Taynı Anayasa Profesörü” yip Erdoğan’ın Başdaşeklinde ifade etti. Kunışmanı oldu. Kuzu, yezu, kapak fotoğrafına da ni görevini resmi Twitcumhurbaşkanlığı forsu Burhan Kuzu ve “Her Yönü ile Başkanter hesabından duyurdu. Kuzu Twitter hesabında lık Sistemi” kitabının resmini başdanışman oluşunu “Cumekledi. l Haber Merkezi E C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle