Katalog

Çarşamba 22 Temmuz 2015 KULTUR obani’nin “yeniden inşa” çalışmasına destek için yola çıkan gençlere Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde canlı bomba saldırısının düzenlenmesi ve 32 kişinin hayatını kaybetmesi kültür sanat dünyasında da yasa neden oldu. Katledilen gençler, “Kobane’yi Beraber Savunduk, Beraber İnşa Ediyoruz” başlıklı ziyaretiyle Kobani’ye kültürsanat taşıyacaklardı. Kobanili çocuklara hediye etmek için müzik aletleri de toplayan gençler, ziyaret kapsamında Kobane Kül Homeros Özel Ödülü Can Dündar’a verilecek Çanakkale Belediyesi’nce düzenlenen 52’nci Troia Festivali’nce bu yıl verilecek olan Homeros özel ödülü, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar’a değer görüldü. Ödül, Dündar’a bu yıl MİT TIR’ları haberini yayımlaması nedeniyle takdim edilecek. 2015 için ‘Birlikte Yaşıyoruz’ EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK temasıyla düzenlenen festival, 9 ve 13 Ağustos arasında izlenebilecek. Festivalde, Nilüfer, Suzan Kardeş, Grup Gündoğarken, Kurtalan Ekspres gibi sanatçı ve grupların da bulunduğu konserler düzenlenecek. Dündar festivalde ayrıca bir söyleşi gerçekleştirecek ve kitaplarını imzalayacak. 17 Katliam sonrası ‘sanat’ da yasta Suruç’taki canlı bomba katliamında yaşamını yitiren gençler Kobani’ye kültür ve sanatı da taşıyacaklardı. Katliamın ardından Türkiye’nin dört bir yanındaki çeşitli festival, film gösterimi ve konser etkinlikleri iptal edildi ya da ertelendi. K tür Sanat Merkezi’ne bir kütüphane kuracaklardı. Suruç katliamında yaşamını yitiren gençler, Kobani’de bir hafta boyunca konser, film gösterimleri yapacak ve atölye çalışmaları yürütecekti. Suruç katliamının ardından Türkiye’nin dört bir yanındaki çeşitli festival, film gösterimi ve konser etkinlikleri iptal edildi ya da ertelendi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde çok sayıda vatandaşın ölümüne ve yaralanmasına yol açan patlamadan dolayı 21 Temmuz’da Karabağlar’da Uğur Mumcu Sosyal Tesisleri’ndeki İlhan Güryalçın (Cem Karaca ve Yol Arkadaşları), 22 Temmuz’da Âşık Veysel Sanat Günleri çerçevesindeki Kent Orkestrası ile Aliağa Şakran’da “Mahallemizde Şenlik Var”, 23 Temmuz’da Çim Konserleri kapsamında Pentagram, 24 Temmuz’da Dikili’de “Mahallemizde Şenlik Var” ve 25 Temmuz’da İnciraltı Açıkhava Tiyatrosu’nda Marsis grubu konserlerinin ileri bir tarihe ertelendiği belirtildi. Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci, yaptığı yazılı açıklamada, Suruç’taki saldırı sonucu hayatını kaybeden vatandaşlara, ailelerine ve millete duyulan saygı çerçevesinde belediye tarafından 21 22 23 Temmuz tarihlerinde Hatay’ın anavatana katılış kutlamaları çerçevesinde gerçekleştirmeyi planladıkları konser ve etkinlikleri iptal ettiklerini belirtti. Tunceli Belediyesi, saldırının ardından bu yıl 789 Ağustos tarihlerinde yapılması planlanan Munzur Kültür ve Doğa Festivali’ni iptal etti. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından Kocaeli Fuar Alanı Güneş Sahnesi’nde 22 Temmuz Çarşamba günü yapılması planlanan Soner Sarıkabadayı konseri iptal edildi. Erbaa Belediyesi tarafından yapılması planlanan ve 26 Temmuz’a dek sürecek 22. Uluslararası Geleneksel ve Kültürel Erbaa Etkinlikleri iptal edildi. Çorum’da 35. Hitit Fuar ve Festivali kapsamında düzenlenecek konser ve eğlence programları iptal edildi. Arguvan Türkü Festivali de iptal edildi. l Kültür Servisi PEN’DEN SURUÇ AÇIKLAMASI ‘Atölye Sarkis’in prömiyeri, yarın Hrant Dink Vakfı’nda Barışı daha da güçlü savunacağız ünya Yazarlar Birliği PEN Türkiye yaptığı yazılı bir açıklama ile Suruç’taki katliamı kınadı. Açıklamada “Suruç’ta hayatlarının baharında otuz iki can acımasızca elimizden alındı. Amara Kültür Merkezi’nde, basın açıklaması sırasındaki bu katliamı esefle kınıyoruz. Yetkililerden, Türkiye’ye, insanlığa, kardeşliğe yönelik bu bombalı saldırının tüm sorumlularını ve işbirlikçilerini adalet önüne çıkarmalarını talep ediyoruz. Barışın dili her zaman savaşın dilinden daha zor olmuştur. Biz barışı her zaman savunduk. Şimdi daha da güçlü savunacağız... Suruç’ta hayatını kaybeden kardeşlerimizin ailelerine, yakınlarına, sevenlerine sabırlar, yaralananlara acil şifalar diliyoruz” ifadeleri yer aldı. l Kültür Servisi D AİCATR: Karşılarında saygıyla eğiliyoruz NESCO’ya bağlı Uluslararası SaU nat Eleştirmenleri Derneği Türkiye Şubesi (AİCATR), önceki gün Şanlıur fa Suruç’ta yaşanan vahşet sonucunda hayatını kaybedenler için bir başsağlığı mesajı yayımladı. 50’yi aşkın üyesi bulunan ve aralarında sanat tarihçiler ile küratörler ve gazetecilerin bulunduğu dernek, açıklamasında “Bütün bireylerin onurlu ruhları karşısında saygıyla eğiliyor, kayıp yakınlarının üzüntülerini, yürekten bölüşüyoruz” diyerek, şu ifadeleri paylaştı: “Türkiye’nin dört bir yanından gelerek, farklı üniversite ve dallarda eğitim gören bu gençlerin idealindeki küresel insanlık, eşitlik ve dayanışma anlayışıyla hemfikir olduğumuzu, kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz.” l Kültür Servisi KAMİL KÜLTÜR l MASARACI ÇİZİK rant Dink Vakfı, yarın Sarkis’in Venedik Bienali 56. Uluslararası Sanat Sergisi Türkiye Pavyonu’nda Defne Ayas küratörlüğünde ‘nefes almaya’ devam eden Respiro sergisinden yola çıkan bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Saat 18.30’da sanatçı Ali Kazma’nın yeni video işi Atölye Sarkis’in (2015) gösterimi ile Anarad Hığutyun Binası Havak Salonu’nda başlayacak etkinlik, Sarkis, Defne Ayas, Özge Ersoy ve Ali Kazma’nın yer alacağı sohbetle devam edecek. Respiro sergisine eşlik eden, Sarkis’in yerleştirmesine dair denemeler ve imge okumalarının yer aldığı yayın bu etkinlik çerçevesinde izleyicilerle buluşacak. Aynalar, vitray panolar ve Sarkis’in diğer ikonik eserlerinden oluşan, ilk nefesini 3 Nisan’da alan ve 23 Nisan’da hayat bulan Respiro 7 gün 24 saat kesintisiz olarak çalan müzik ve gökkuşağının sönmeyecek ışıklarıyla Venedik Bienali’nde nefes almaya devam ediyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) koordinasyonunda gerçekleştirilen Türkiye Pavyonu, 9 Mayıs22 Kasım 2015 tarihleri arasında Venedik Bienali’nde izlenebiliyor. Ali Kazma’nın yeni video işi Atölye Sarkis ilk defa mayıs ayında Hrant Dink Vakfı’nda gösterildi. Rezistans serisine ait olan bu videoda Kazma kamerasını Sarkis’in elli yılı aşkın süredir sanatsal üretimini sürdürdüğü atölyesine çeviriyor. Bilindiği ve Cumhuriyet’in de ilk kez duyurduğu gibi, Respiro sergisine eşlik eden, ancak nisan ayı sonunda, içeriğindeki kimi ifadelerden duyulan ‘endişe’ nedeniyle gerek Kültür, gerekse Dışişleri Bakanlığı veya destekçilerin isim ve logoları ol Rakel’in el izi Altın İkona’da Fazıl’dan yeni şarkılar 22 Kasım’a dek izlenen 56. Venedik Bienali’nde yer alan ‘Respiro’ sergisine imza atan Sarkis, Fransa’daki atölyesi üzerine Ali Kazma’nın hazırladığı ‘Atölye Sarkis’ filminin prömiyerini yarın akşam Hrant Dink Vakfı’nda yapıyor. Sanatçının vakfa sunduğu Altın İkona’da ise Dink’in eşi Rakel’in el izi var. Fazıl Say ve Serenad Bağcan’ın Enka Kültür Sanat Buluşmaları’ndaki konserinden bir kare. H Fazıl Say’ın ADA Müzik’ten çıkan Yeni Şarkılar’ını dinliyorum: Türk şiirinin dönüm noktası olan İkinci Yeni şairleri, bel kemiği Nâzım ve tarihe damgasını vurmuş Hayyam’dan bir dörtlük. Fazıl’ın müziğini iyi tanıyan Serenad Bağcan’ın sesinde şiirle şarkı birarada yaşama kavuşuyor. iirle müziğin evliliği uzak çağlara dayanır. Eski Yunan’daki törenlerden Orta çağ’ın kutsal ilahilerine, Rönesans’ın yaşama sevincinden baroktaki madrigal ve kantatlara, romantizmin lied ve operalarına kadar bu evliliği izleriz. modernizmde şiir, şarkıya dönüştüğünde her türlü duyguyu yeni yöntemlerle yansıtır: Şarkı söylediği kadar, ağlayan ve konuşan ses de müziğe girmiştir. Fazıl Say’ın ADA Müzik’ten çıkan Yeni Şarkılar’ını dinliyorum: Türk şiirinin dönüm noktası olan İkinci Yeni şairleri, belkemiği Nâzım ve tarihe damgasını vurmuş Hayyam’dan bir dörtlük. Fazıl’ın müziğini iyi tanıyan Serenad Bağcan’ın sesinde şiirle şarkı bir arada yaşama kavuşuyor. Fazıl’ın takipçisi olan genç kitle bu şarkılarla İkinci Yeni şairlerimizi, biraz daha Nâzım’ı ve Hayyam’ı tanıyacak. Bu beş şiirde aşklara dokunan dizeleri, başarılı kurgularla sunuyor. Müzik içimüzik dışı efektlerle, şiirin içindeki müziği, müzikte sözün sese uyumu (prosodi) incelikle işlenmiş. Minimalist bir doku büyük doruklarla kaynaşmış. Mistik ve derin ama bu dünyaya ait, bugünü yaşayan duygular iç içe. Edip Cansever’in şiiriyle başlıyor dinleti: “Şey şey şey ve şeylerden.” Şiirin kendi iç temposunu kullanarak bu dünyadan uzaklaştıran tınılarda her bir çalgı bir görev üstlenmiş, bir kimliğe bürünmüş, Bağcan’ın sesiyle, bir kilim dokumuş. Turgut Uyar’ın “Göğe Ş Rakel Dink madan tekrar basılan ve bienal açılışında dağıtılamayan, buna rağmen Sarkis’in son derece estetik bir yaklaşımla yeniden, ahşap ve ‘tabutsu’ bir muhafazada sergiye dahil ettiği kitap, Defne Ayas, David Kazanjian ve Wendy Meryem Kural Shaw’un yazılarının yanı sıra Ruben Arevshatyan, Tuba Çandar, Rakel Dink, Özge Ersoy, Uwe Fleckner, Karin Karakaşlı, Aaron Schuster ve Jalal Toufic’in imge okumalarına yer veriyor. Editörlüğü nü Defne Ayas’ın yaptığı, tasarımını APFEL’in (A Practice For Everyday Day, Londra) üstlendiği yayın, etkinlik günü Hrant Dink Vakfı’ndan temin edilebiliyor. Yayının PDF’ine ulaşmak için halen, http://issuu.com/respirobysarkis/docs/respirosarkis publication adresine başvurulabiliyor. Etkinliğin yanı sıra, Sarkis’in Venedik’teki sergiye ‘haberci’ niteliğindeki ilk sinyali Altın İkona (2015) Hrant Dink Vakfı’nın mart ayında açılan yeni binasının sergi alanında görülebiliyor. Üzerinde Rakel Dink’e ait bir el izi olan altın bir dörtgenden oluşan Altın İkona, Sarkis’in Respiro için ürettiği yeni vitraylardan biriyle aynı ölçekte hazırlandı. Altın İkona, Respiro’da olduğu gibi, Jacopo BaboniSchilingi’nin bestesiyle tamamlanıyor. l Kültür Servisi Bakma Durağı”ndaki “İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım/ Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından” dizelerinde şiirin dizeiçi müziği (ş harfleriyle) şarkıda vurgulanmış. Yerelden çıkıp evrene varan duygulara en çok yakışan çalgı teremin olmuş. “Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat/ Durma kendini anlat/ Durma göğe bakalım” dizeleri de piyanonun ince makamsal işlemeleriyle yerden göğe doğru tırmanıyor. İkinci Yeni şiir akımının bir diğer şairi Cemal Süreya’nın “Bu Bizimki” başlıklı şiirinde dizeler birbiriyle yarışmış, şiir adeta yeniden yazılmış. “Yıkıcı bir aşk bu/ İşgalci bir aşk/ Soyguncu bir aşk bu.” Nâzım’ın şiirinde fırtına ve dinginlik “su başında durmuş”. Şarkılar 11. yüzyıldan Hayyam’ın “Ey Kör” başlıklı dörtlüğüyle ve başka bir coşkuyla bitiyor. Birden caz, rock, ramazan davulu, kudüm, elektro gitar ve koro giriyor öncekilerin gizemli dünyasına. Hayyam ile bir patlama, görkemli bir final. “Şu durmadan kurulup dağılan evrende/ Bir nefestir alacağım, o da boştur boş.” Fazıl, şiirleri işlerken kendi kişiliğini de bu şarkılarda yansıtmış: Başkaldıran, çocuksu saflığa bürünen, Batılı olduğu kadar Doğulu, geleneksel usul ve makama bağlılığı kadar minimalist, poliritmik ve yeni bir renk arayışında. Çalgı ekibi ise harika. Evet, bunlar hepimizin şarkıları. Herkes bu ezgilerle dizelerin yeniden doğuşunda kendinden bir şeyler bulacak. Yunus Emre T Oratoryosu’nun canlı konser kaydı raflarda ürkiye’de sahnelenen ilk opera yapıtı Özsoy Operası’nı besteleyen ve Devlet Sanatçısı unvanını alan besteci, müzikbilimci ve eğitimci Ahmet Adnan Saygun’un en çok seslendirilen yapıtlarından “Yunus Emre Oratoryosu”nun canlı konser kaydı A.K Müzik etiketiyle Türkiye’deki müzikseverlerle buluştu. Saygun’un 1942’de tamamladığı ve ilk seslendirilişi 25 Mayıs 1946’da gerçekleştirilen “Yunus Emre Oratoryosu” çağdaş müziğin ilk örneğini oluşturuyor. Türkiye’nin genç orkestra şeflerinden Naci Özgüç’ün yönetimindeki Osnabrück Senfoni Orkestrası ve Gençlik Korosu’nun Birgül Su Arç’in (soprano) Aydın Uştuk (tenör) ve Tevfik Rodos’a (bas) eşlik ettiği “Yunus Emre Oratoryosu” 3 Aralık 2011 tarihinde Almanya’nın Osnabrück kentindeki seslendirilişinde Deutsclandradio Kültür İşbirliği ile canlı kaydedildi. l Kültür Servisi C M Y B