10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 22 Temmuz 2015 EDİTÖR: ELİF TOKBAY barışa bomba 11 HDP’liler ve 78’liler günlerdir bir saldırı beklediklerini söylüyor. Suruç Kaymakamı ise... ‘İstihbarat yoktu’ KONUK YAZAR CELAL BAŞLANGIÇ enç ölümlerin acımasız yüzü ve devletin güvenlik güçlerinin gölgesi vurmuştu Suruç’a. Kentin bütün giriş ve çıkışları jandarmalarla, polislerle tutulmuştu. Kentin merkezine direkt inmeyi, kaymakamlığa doğru giden yollardan geçmeyi neredeyse olanaksız kılmıştı polisler. Çevik kuvvete ait otobüslerin üzerindeki yazılardan anlaşılıyordu ki yalnızca Şanlıurfa merkezinden değil, Ankara’dan da güvenlik gücü gelmiş ilçeye. Koskoca bir ilçe dün güne tek bir kepenk açmadan başlamıştı ve Suruçlular çok kızgındı. Yollarını kesen jandarmalara, ara sokaklara yönlendiren polislere hepsinin verdiği tepki aynıydı: “Dün gencecik çocuklar öldürülürken neredeydiniz?” Amara Kültür Merkezi’nin bahçesi bir “taziye” alanına dönüştürülmüştü. Yerde hala duruyordu bu ülkenin ay G dınlık geleceği, sosyalist gençlerin kanı. Kuruyunca koyu kırmızıya dönmüştü. Tam bombalandıkları yerde duruyordu Kobaneli çocuklara götürecekleri legolar, rengârenk kalemler, oyuncak arabalar, plastik traktörler. Etrafı Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun ve YPG’nin bayraklarıyla donatılmıştı. Suruçlular, Şanlıurfalılar, İstanbul’dan Artvin’e, Bursa’dan Diyarbakır’a Türkiye’nin 20’yi aşkın kentinden gelen 78’liler Girişimi temsilcileri kırmızı güller bırakıyordu öldürüldükleri yere. sesle dile getiriyordu: “Üç insan basın açıklaması yaptığında onlarca, bazen yüze yakın polis açıklamacıları adeta boğarcasına kuşatmaya alırken, 330 insanın basın açıklaması yaptığı, üstelik Kobane’ye gitmek gibi netameli bir konuda basın açıklaması yaparken ne hikmetse ortada polis yoktu.” HDP Milletvekili Ziya Çalışkan IŞİD’in özellikle kent merkezinde görünür bir örgütlenme içerisinde olduğunu anlatıyordu: “Dernekleri, pansiyonları, eğitim yerleri var. Kentin merkezinde büyük bir hareket Kürtlerin dostları hedefte alanı sağlamışlar kendilerine. Ancak devGelen HDP milletvekilleri, sivil toplum let burada göz yumuyor IŞİD’in yapılanörgütleri temsilcileri, DBP yöneticileri komasına.” nuşmalar yapıyordu. Halkın devlete, güvenlik güçlerine kız78’lilerin Suruç Temsilcisi Vahit Akgün dığı, yetersiz önlem aldığını iddia ettikbir noktaya işaret ediyordu: leri konuları Suruç Kaymakamı Abdullah “Günlerdir IŞİD’in Suruç’ta bir saldırı Çiftçi’ye tek tek soruyoruz. Olanca açıklıyapmasını bekliyorduk. Bir gün önce Koğıyla, “devlet sırrı” gibi bahanelerin arkasıbane zaferi nedeniyle büyük bir miting na saklanmadan yanıtlıyor sorularımızı. yaptık. Böyle bir saldırının bu mitinge değil Öncelikle böyle bir saldırı yapılacağına de büyük çoğunluğu Türkiye’nin batı illeyönelik kendilerine hiç mi istihbarat ya da rinden gelen 300 gencin toplandığı bir et uyarı ve benzeri bir bilginin gelip gelmedikinliğe yapılması ilginçtir. IŞİD bugüne ka ğini soruyoruz. “Hiç istihbarat yoktu” didar Kürtleri hedef alıyordu. Artık Kürtlerin yor Çiftçi. dostları da hedefte.” Hatta daha sonra görüştüğümüz 78’lilerin sözcüsü Celalettin Can, külSuruç’a gelen CHP heyetindeki Sezgin tür merkezinin bahçesinde konuşma yaTanrıkulu da bu bilgiyi doğruluyor: parken, herkesin sorduğu konuyu yüksek “Benzer bir bilgiyi bize Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük de verdi. Ancak hiçbir istihbaratın olmaması ilginç. İnsan, acaba var da paylaşılmamış mı, diye merak ediyor.” Anlattığına göre Kaymakam Çiftçi, olaydan bir gün önce HDP ve DBP yöneticileriyle görüşmüş. Gelmesi beklenen 500’e yakın gençle ilgili nasıl bir tutum alacaklarını konuşmuşlar. “Bize verilen bilgiye göre gençler bahçede kahvaltı ettikten sonra Çaykara köyüne gidecekler ve basın toplantısını orada yapacaklardı. Patlamadan önceki basın açıklaması programda olmadığı için içeri kamera sokmamıştık. Zaten hangi toplantı yapılırsa yapılsın kültür merkezinin bahçesine hiç resmi polis girmiyor.” Kaymakam Çiftçi, sadece orada bulunan bir MOBESE’nin görüntüleri bulunduğunu, onun da kapı girişini gösterdiğini, içeri girenlerin hemen hepsinin sırt çantalı olduğunu anlattıktan sonra yoğun biçimde yapılan bir spekülasyonu da yalanlıyor: “İçeri girenler içinde hiç kara çarşaflı bir kişi yoktu.” Amara Kültür Merkezi’nin üzerine asılmış pankart biraz daha hüzünlü, biraz daha acılı görünüyor insana: “Güneşin ve ateşin çocuklarına selam olsun.” Kültür merkezinde bombanın yarattığı yıkım ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Kara çarşaflı görmedik AKp’liler yuhalandı MAHMUT ORAL Bombacıların ortak adresi Saldırının failinin 6 ay önce IŞİD’e katıldığı belirlenen Adıyamanlı Abdurrahman Alagöz olduğu belirtilirken HDP mitingi bombacısıyla aynı çay ocağına gittikleri ortaya çıktı uruç’taki katliamda hayatını kaybedenlerin sayısı canlı bombayla birlikte 32’ye çıkarken katliamın canlı bombayla gerçekleştirildiği kesinlik kazandı. Başbakan Davutoğlu saldırının IŞİD bağlantılı canlı bombadan kaynaklandığı ihtimalinin ağırlıkta olduğunu ve şüphelinin kimliğinin büyük ölçüde belirlendiğini MAHMUT açıkladı, “Özellikle IŞİD ORAL bağlantısı ve canlı bomba ihtimali yoğunluk kazanmış durumda” dedi. Davutoğlu daha sonra yaralıları ziyaret etti. Açıklamalar dikkatleri, patlama bölgesinde bulunan Şeyh Abdurrahman Alagöz isimli 20 yaşındaki gence ait nüfus cüzdanına çevirdi. Çünkü yaşamını yitirenler arasında ne Valilik ne de SGDF açıklamalarında Alagöz adı geçiyor. Emniyet’in de canlı bombanın Şeyh Abdurrahman Alagöz olduğunu tespit ettiği, ancak resmi açıklama için kimliğinin şu an için gizlendiği öne sürülüyor. uruç Amara Kültür Merkezi’nin önü ana baba günü. Merkezin kapısında ilk gün duran polis ve askerler, dün geri çekilmiş. Polislerin kaskı da yok. Belli ki ilçede olağanüstü bir hareketlilik beklemiyorlar. Ancak bir süre sonra Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ilçeyi ziyaret edeceği duyuruluyor. Kültür merkezinin önünden geçen cadde trafiğe kapatılıyor bu yüzden. Güvenlik önlemleri bir anda artıyor. Zırhlı araçlar yoğunlaşıyor, polis personeli çoğalıyor caddelerde. Davutoğlu’nun gelmesini istemiyorlar. Zaten AKP’ye dönük tepkilerini hem söylemleri hem de eylemleriyle açıkça ortaya koyuyorlar. Kısa süre sonra Davutoğlu’nun Suruç’u es geçip Adıyaman’a gideceği anlaşılıyor. Önceki akşam AKP’liler Amara Kültür Merkezi’nde inceleme yaptıkları sırada protesto edilmişlerdi. Bunun bir sonucu olarak Davutoğlu’nun protesto edilme olasılığını göze alamadığı konuşuluyor. Bu arada Suruç’ta katliamının yaşandığı yere zırhlı araçlar ve koruma ordusuyla giden AKP’li milletvekilleri yuhalanıyor. AKP’nin Şanlıurfa milletvekilleri Nureddin Nebati, Mehmet Kasım Gülpınar, Seyit Eyyüpoğlu, Mazhar Bağlı, Halil Özcan, Hamide Sürücü ve Ahmet Eşref Fakıbaba koruma ordusuyla katliamın yaşandığı Suruç’a geldi. AKP’li vekiller, zırhlı araçlarla bombalı saldırının yapıldığı Amara Kültür ve Sanat Merkezi bahçesinde incelemede bulundukları esnada yurttaşların tepkisini topladı. Yuhalanan AKP’li vekiller, incelemeden sonra yaptıkları kısa açıklamada, üzgün olduklarını ve olayın kısa bir sürede aydınlatılması için çaba sarf edileceğini söyleyerek, geldikleri gibi yine koruma ordusuyla ilçeyi terk etti. Şanlıurfa Valiliği tarafından, istenmeyen olayların engellenebilmesi amacıyla her türlü yürüyüş, basın açıklaması, miting, çadır kurma etkinliklerinin yasaklandığı bildirildi. 4.5 saat sonra ise yasağın kalktığı açıklandı. l SURUÇ/Cumhuriyet S AKP’li vekiller yuhalandı S Aynı bilyeler HDp mitingine saldırı K riminal ve olay yeri inceleme polisinin sabaha kadar delil topladığı olayda alan içerisinde demir bilyeler ve ceset parçalarının olduğu görüldü. Çevredeki hasar, patlamanın ne kadar şiddetli olduğunu ortaya koyarken, patlayıcının etkisinin artması için demir bilyeler kullanıldığı belirlendi. Aynı yöntemin Diyarbakır’daki HDP mitingine yapılan bombalı saldırıda da kullanıldığı belirtildi. Bütün caddelerde güvenlik önlemlerinin en üst seviyeye çıkarıldığı görüldü. İki saldırıda ortak adres Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün, abisi Y.E.A ile birlikte Adıyaman’da “İslam Çay Ocağı” adında bir kafede çalıştıkları iddia edildi. Radikal’in haberine göre 2014’te çocukları IŞİD’e katılan ailelerin şikâyetleri üzerine, ruhsatsız olduğu gerekçesiyle kapatılan “İslam Çay Ocağı”na HDP’nin Diyarbakır’daki mitinginin bombacısı Orhan Gönder’in de Suriye’ye gitmeden önce sık sık gittiği ortaya çıktı. Büyük kentlere IŞİD uyarısı anlıurfa Suruç’ta meydana gelen patŞ lamadan bir hafta önce Emniyet birimlerinin büyük kentlerde saldırı koSaldırı sonrası dehşet anı... ATEŞ AlpAR Suruç’a giden gençler tek tek aranmış, ama alanda tek sivil polis görevlendirilmemiş IŞİD sempatizanlarının yoğun olarak kullandığı çay ocağının ikinci katının mescite dönüştürüldüğü ve Suruç’taki canlı bomba olduğu iddia edilen Ş.A.A’nın abisinin de aynı yıl burada çalışmaya başladığı öne sürüldü. Kafenin kapatılması üzerine Alagöz ile Y.E.A’nın IŞİD’e katılmak üzere 6 ay önce Suriye’ye gittiği iddia edildi. Radikal’e konuşan Abdurrahman Alagöz’ün annesi Semüre Alagöz, paylaşılan kimlikteki bilgilerin oğluna ait olduğunu doğruluyor. Anne iki oğlunun 6 ay önce yurtdışına gittiklerini, Abdurrahman’ın 10 gün önce dönüp tekrar ortadan kaybolduğunu söylüyor. Anne, “IŞİD’e, cihada gidip gitmediklerini bilmiyorum. İkisi de çok iyi çocuklardır. Kimseye zarar vermezler” dedi.. Diyarbakır bombacısı Orhan Gönder’in annesi Hatice Gönder, “Oğlum ve arkadaşlarının beraber takıldığı ‘İslam’ adında bir kafe vardı. Aileler olarak o kafeye gittik. IŞİD bayrakları duvarlara asılmıştı. Üç dört kez oraya baskın yaptık. Devlete giderek oranın kapatılmasını istedim’’ demişti. Hastanelerde yaralı sayısının 29 kişi olduğu ve bunlardan 20’sinin yoğun bakımda tedavi gördüğü açıklandı. Üst katı mescit Sİvİl polİSlER nERDE? FIRAT KOZOK nusunda uyarıldığı öğrenildi. Polisin, IŞİD’den gelebilecek olası eylemi önlemek amacıyla özellikle büyük kentlerin girişlerinde Güneydoğu illerinin plakalarını taşıyan araçlara yönelik uygulama yaptığı kaydedildi. Uygulama yapan birimlere Niğde’deki IŞİD saldırısındaki ani saldırı benzeri durumlar yaşanmaması için çelik yelek takmaları ve ihtiyatlı davranmaları uyarısı da yapıldı. Polisin büyük kentlere yönelik güvenlik alarmının halen sürdüğü öğrenildi. l ANKARA 10 gün önce geldi uruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, katliamın ardından kendisiyle görüşen CHP heyetine vahim itiraflarda bulundu. Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın ifadesine göre Kaymakam Çiftçi, katliamın yaşandığı bahçede tek bir sivil polisin bile görevlendirilmediğini belirtirken, bunun gerekçesini de “1 gün önce HDP heyeti ile konuştuk, olay çıkmayacağını temin ettiler” diye açıkladı. Çiftçi ayrıca, “Herkes sırt çantalı. Ne yapacağız, ben de bilmiyorum. Canlı bomba, gençlerle de gelmiş olabilir, burada da yaşıyor olabilir. Henüz tespit edemedik” diye yakındı. İlçeye gelen gençleri taşıyan otobüslerin yolda polis tarafından arandığı ortaya çıktı. Açıklamayı inandırıcı bulmadığını belirten Ağbaba, HDP heyetinin de kendilerine “Her eylem öncesi polis görevlendirmemesine ilişkin benzer öneriyi iletiyoruz. Ancak her eylemde polis görevlendiriliyor” dediğini söyledi. S SAĞ KURTUlAn GEnÇ: BİZDEn KAlABAlIKlARDI uruç’taki bombalı saldırıdan sağ kurtulan gençlerden pınar Gayıp, “planlı bir katliama” uğradıklarını kaydederek “Bizim oraya gideceğimiz 3 ay öncesinden belliydi. Devlet, katliamdan sonra aldığı güvenlik önlemlerini bomba patlamadan önce alsaydı, arkadaşlarımız ölmeyecekti” dedi. Gayıp, daha önce yaptıkları her basın açıklamasında veya eylemde polislerin bazen kendilerinden bile kalabalık olduğunu anımsattı. patlamanın AKpIŞİD işbirliğini bir kez daha kanıtladığını ileri süren Gayıp, şunları söyledi: “Suruç’ta polis bizi saatler süren aramadan geçirdi. Basın açıklaması yapmadan önce de her zamanki gibi ortada bir sürü sivil polis vardı. Buna rağmen canlı bomba oraya girdi. AKp hükümetiyle IŞİD’in işbirliği yaptığını burada bir kez daha gördük.” İZMİR S ATEŞ AlpAR IŞİD’in dergisinden Erdoğan’a tepki ŞİD’in Türkçe dergisi Konstantiniyye’nin ikinci sayısında Türk hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sert ifadelere yer verildi. Erdoğan’ın PKK’yi desteklediğinin belirtildiği dergide, PKK ve HDP için sert ve tehditkâr ifadeler yer aldı. Suruç saldırısıyla ilgili herhangi bir açıklama veya yorumun yer almadığı derginin önsözünde “Son dönemde garip tavırlar sergileyerek İslam devletini karşısına almak isteyen Türkiye devletinin PKK’ye verdiği destek ve tavizlerle bölünmeye doğru yol aldığını da izah etmeye çalıştık” ifadeleri yer aldı. Dergide Türkiye’den “Tağuti rejim” olarak bahsedilirken, “Erdoğan’ın Kürt devleti” başlıklı yazıda “Erdoğan’ın bilerek veya bilmeyerek, direkt veya dolaylı olarak her gün bu ateist örgütü besleyip büyüttüğü” ifadesine yer verildi. “İslam Devleti Kürtlerle neden savaşmaktadır” başlıklı yazıda PKK’den ‘ateist çete’, HDP’den ise ‘Mürted PKK’lıların Türkiye’deki partisi’ olarak bahsediliyor. Yazıda IŞİD’in Kürtlerle savaşının ırk temelli olmadığı, IŞİD bünyesinde bir çok Kürt’ün yer aldığı belirtildi. l Haber Merkezi I Alanı aramamışlar Veli Ağbaba, SGDF heyetinin otobüslerinin ilçeye giriş sırasında teker teker arandığını anlatırken, otobüslerde “yasadışı pankart” araması yapan polisin, haklarında arama kararı bulunan iki genci gözaltına aldığını ancak, basın açıklaması yapılan alanda bir arama yapılmadığına işaret etti. l ANKARA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle