14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 13 Temmuz 2015 EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: ZARİFE SELÇUK Gül masaya kondu! Abdullah Gül ve Kemal Kılıçdaroğlu 48 saat arayla aynı cümleleri kurdular Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da dinlediği konuşmasındaki dış politika eleştirisi, bugünkü koalisyon görüşmesi öncesinde CHP’de de yankılandı. CHP’lilere göre Gül’ün dış politikayla ilgili cümlelerinin neredeyse birebir aynısını, kendisinden tam 48 saat önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kurdu. CHP’liler, dış politika konusu açıldığında Gül’ün Erdoğan’a söylediklerini Kılıçdaroğlu’nun da Davutoğlu’na söyleyeceğini belirtiyor. Gül, önceki akşam İstanbul Dostluk Derneği’nin iftarındaki konuşmasında birlikte kaERDEM GÜL tıldığı Erdoğan için “soğuk duş” olarak yorumlanan bir çıkış yaptı. Gül, özellikle hükümetin Orta Doğu konusundaki dış politikasını net biçimde eleştirerek, politika değişikliği istedi. Gül’ün çıkışı, bugün koalisyon görüşmesi için kapısını çalacağı CHP’de büyük bir ilgiyle karşılandı. CHP kurmayları, Gül’ün dış politikayla ilgili cümlelerinin neredeyse tıpatıp aynısının 48 saat önce Kılıçdaroğlu tarafından kurulduğuna dikkat çekti. CHP’lilerin analizlerine göre Gül ile Kılıçdaroğlu’nun örtüşen cümleleri şöyle: Gül (11 Temmuz): “Henüz Ortadoğu’da Filistin meselesi çözülmemişken, kalıcı barış sağlanmamışken, İslam ülkelerinin kendi kendini tüketiyor olması gerçekten çok acıdır. Bu bakımdan inanıyorum ki; Türkiye olarak bu ülkelere yardımcı olmak durumundayız. Bunun için de şüphesiz ki; hepsiyle ilişkimizi geliştirmeliyiz. Libya’dan Mısır’a kadar, Yemen’den bütün Körfez ülkelerine kadar, nasıl bir zamanlar onlara ilham olduysak, yeniden bu ülkelere ilham olucu, yol gösterici olacağı bir duruma gelmek ge haber 5 11. vutoğlu ziyarette çalışanların kurtarılması için temasların sürdüğü ve iyimser oldukları bilgisini verirken, Kılıçdaroğlu’ndan çok sert karşılık gördü. Medyada “gergin görüşme” başlığıyla haber olan görüşmede Kılıçdaroğlu, hükümetin dış politikasını çok ağır bir dille eleştirerek, “Türkiye’nin bir bataklığa sürüklendiğini, bölgede yalnızlaştırıldığını ve Türkiye’nin bu nedenle çok ciddi sıkıntı ve tehlikelerle karşı karşıya bırakıldığını” söyledi. Kılıçdaroğlu, “bunun bir siyasi faturası olmalı” diyerek Dışişleri Bakanı olarak kendisiyle birlikte dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’ın da istifa etmesi gerektiğini Davutoğlu’na açıkça söyledi. Davutoğlu da tansiyonu yükselten istifa çağrısına, “faturayı halk keser” karşılığını Gül’ün, Erdoğan’ın yüzüne karşı iç ve dış politika eleştirisi yapması bugün koalisyon görüşmesi için kapısını çalacağı CHP’de büyük bir ilgiyle karşılandı. verdi ve görüşme sona erdi. rekir. Bu anlamda açıkçası, OrtaCHP’lilerce doğrulandı. CHP yöErdoğan’ın mesajı doğu ve Arap politikalarımızı daneticileri, Kılıçdaroğlu’nun olaGül’ün dış politikaya ilişkin sözha gerçekçi bir şekilde gözden ge sı bir koalisyon durumunda koleriyle Erdoğan’ın anında ve çok çirmenin de faydalı olacağı kananuya sadece Dışişleri Bakanlığı’nı sert karşılık vermesi AKP’nin içiatindeyim. Çünkü bölgede başka CHP’nin alması şeklinde değil dış ni yeniden hareketlendirdi. 3 döbir gelişme de söz konusu. Büyük politikanın tamamen değiştirilnemlikler ve Gül’ü yakından izlebir kaos ortaya çıkarsa, bu kaomesi şeklinde yaklaştığına vurgu yenler heyecanlandı. Erdoğan cepsun içerisinden çıkacak, hiç tahyaptı. CHP’lilere göre Kılıçdaroğhesi ise Gül’ün dış politika eleştimin etmediğimiz sürprizlerle kar lu, dış politikanın AKP ile bir korilerine, “Öyle kurusıkı gönderme şı karşıya kalabiliriz.” alisyonun önünde en az cumhuryapmakla bu işler olmuyor” karşıKılıçdaroğlu (9 Temmuz): başkanının konumu ve yolsuzlığını verirken asıl, “İhanet eden“Türkiye’nin dışı politikadan kay luklar kadar önemli olduğu görüler, hırsına yenik düşenler, kornaklanan sorunları var. Bunlaşünde. CHP kurmayları, görüşme kanlar, egolarının kurbanı olanrın çözülmesi lazım. Sorunlade konu başlıklarına geçilmesi ha lar, nefesleri kesilenler elbette rı inşa eden kim mevcut iktidar. linde “Gül’ün Erdoğan’ın yüzüne çıktı. Onları oldukları yerde bıSuriye’den Mısır’a kadar, dış poli söylediği gibi Kılıçdaroğlu’nun da raktık ve biz yolumuza devam ettikanın değişmesi lazım. Nasıl de Davutoğlu’na ’dış politika değiştik” sözlerinin Gül üzerinden parğişecek. Siz dış politikada sorunmel’ diyeceğini” belirtiyor. ti içine yönelik olduğu değerlenları çözmeden içerideki sorunları CHP’de Kılıçdaroğlu ile Davudirmesi yapıldı. Erdoğan’ın bu çözemezsiniz. AB ile Orta Doğu ile toğlu arasında gerçekleşen son gö suçlamayla Abdüllatif Şener, DenMısır, İran ile ilişkileri düzeltmerüşmenin çok gergin geçtiği de gir Mir Mehmet Fırat gibi AKP ile den sorunları çözemezsiniz.” anımsatılıyor. Bu görüşmedeki yollarını ayıranlara değil, parti gerginliğinin nedeni yine dış poiçinde Gül etrafında yeni bir araGül CHP’yi istiyor litikaydı. Bu görüşme 13 ay önyış içinde olanlara mesaj verdice 12 Haziran 2014 tarihinde ger ği belirtiliyor. Gül’ün bir süredir CHP’de Kılıçdaroğlu ile örtüşen çekleşti. Davutoğlu, IŞİD’in Mubu açıklamaları, Gül’ün CHP’li başta 3 dönemlikler olmak üzere sul Başkansolosluğu’nu basarak bir koalisyon isteğinin göstergekendisini ziyaret eden memnuniçalışanları tutsak alması üzerine si olarak değerlendirildi. “Gül’ün yetsiz AKP’lilerle daha çok ilgilebilgi vermek için Dışişleri BakaAKPCHP koalisyonu istediğiniyor olmasının da Erdoğan’ın bu nı olarak Kılıçdaroğlu’nu CHP Ge sert sözlerinin nedeni olduğu kone ilişkin mesajların kendilerinel Merkezi’nde ziyaret etti. Dane daha önce ulaştığı” bilgisi de nuşuluyor. ANKARA Tamam kardeşim, koalisyon kurulmasın! eredeyse koalisyon önerenleri vatan haini ilan edecekler! Koalisyon önerilerini veya temennisini, “AK Parti’ye tuzak” olarak gören mi ararsınız, “vesayet rejimine dönüş”, “uluslararası güçlerin kurduğu oyunun buradaki temsilciliği” olarak nitelendirene kadar çeşit çeşit “itiraz” var. Peki kardeşim, koalisyon falan kurulmasın, AK Parti tek başına iktidar olacak sayıya ulaşana kadar seçimler (Aydın Engin’in deyimi ile) “tekrarlansın”. Veya niye o kadar zorlanalım? AK Parti “milletin yegâne temsilcisi” olarak her şartta iktidarda kalsın, Cumhurbaşkanı, zaten manevi önder ve ümmetin imamı olarak en üst makam olarak kafasına göre bir rejim kursun, işletsin, olsun bitsin. Birbirimizi daha fazla oyalayıp üzmeyelim. N kimler? Uzlaşma, koalisyon, demokrasi demeye devam eden AK Parti’liler, yazar çizerler de hain safına mı katılmış oluyor, yoksa bizleri oyalamak için laf mı çeviriyor? Başbakan Davutoğlu koalisyondan bahsettiğinde, davadan uzaklaş mı oluyor, bizleri oyalamak için mi böyle yapıyor? Önce bir aranızda anlaşın da, biz de tüm bu tartışmaların muhatabı kim bilelim, bitsin bu “maskeli balo ve onun sahte yüzleri”. Neyin peşindesiniz? Açık olun Zaten, AK Parti’liler dışındakileri, “millet düşmanı”, “gayri milli unsurlar” ve/veya “uluslararası güçlerin ajanı” olarak görmüyor musunuz? Kurun “2002 Devrimi”nin mahkemelerini, verin hainlerin cezasını, ülkeyi istediğiniz kadrolarla, istediğiniz gibi yönetin. Ama madem bu kafadasınız, neden demokrasicilik oynuyorsunuz ki? Bu arada, “2002 Devrimi” tabirinin mucidi, madem yaşanan sürecin bir devrim olduğunu düşünüyor, neden parlamentoya girdi ki! Devrimci adamın seçimlerle, parlemento ile ne işi olur? Bitirelim bu demokrasicilik yalanını, zaten baş fetvacınız demokratik rejimin İslama uygun olmadığını, ancak şartlar gerektiriyorsa “tahammül” edileceğini tekrarlayıp duruyor. Artık sizin de bizim de tahammülümüz sınırlara dayanmak üzere. Daha açık olun, aslında ne istediğinizi lafı bükmeden söyleyin, yapın, ne olacaksa olsun. Bu noktada, kararı artık Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’ına, seçmeninden yazarına, iş kuruluşundan medyasına AK Parti’liler versin, biz de ortada şamar oğlanı olmaktan kurtulalım. Önce bir karar verin, yüce davanızın gerçek temsilcileri Ben şahsen bu ikiyüzlülük, bu kısırdöngüden fazlasıyla sıkıldım, bu çerçeve içinde fikir yürütmeyi fazlasıyla beyhude bulmaya başladım. Artık temel meselelerde açıkça konuşalım istiyorum, ben açık konuşuyorum, herkesten ve özellikle iktidar kanadından da aynı şeyi bekliyorum. Nedir sizin siyasete, Türkiye’ye dair gerçek fikirleriniz? İslamcı mısınız, demokrat mısınız, muhafazakâr mısınız, nesiniz, neyin peşindesiniz? Demokrasiye inanmıyorsanız koalisyon konuşmanın ne anlamı olabilir, bırakalım bu sahtekârlığı. Yıllarca İslamcı ve daha sonra kendini “muhafazakâr demokrat” olarak tanımlayanları samimiyetsizlikle suçlayıp bu gerekçe ile demokrasiden uzak durmakta ısrar edenlerle uğraştık, şimdi siz “ajanlık”, “vesayet”, “tuzak” gibi gerekçeler ile demokrasiden uzak durmanın gerekçelerini üretiyorsunuz, yok aslında birbirinizden farkınız da, arada kalanlar olarak fazlasıyla bunaldık. Onlar laik otoriterdi, siz İslamcı otoritersiniz, o halde lafları neden uzatıyoruz. Gelin yeniden ve doğrudan demokrasi, İslamcılık gibi temel konuları tartışalım. Madem davanız bu kadar yüce, madem mesele sıradan siyaset değil, devrim veya milli mücadele, neden minderden kaçıyorsunuz; anlatın bize kafanızdaki Türkiye’yi, gelecek hayallerinizi; bırakın seçim, koalisyon diye gevelemeyi. Bitsin bu gereğinden fazla uzay an maskeli balo ve onun artık tahammüleri zorlayan sahte yüzleri. Fazlasıyla bunaldık Gözler HDP toplantısında KCK’nin ateşkesin bittiğini duyurmasının ardından HDP’nin bugün açıklama yapması bekleniyor DP’de bugün KCK’nin ateşkesin sona erdiğini ilan MYK toplantıetmesinin ardından ilk hedefi Ağrı’nın sı düzenlenecek. TopDoğubeyaz ilçesinde TIR’lar oldu. lantının gündemini, İmralı Heyeti’nin “toplumsal barış için SİNAN alarm zilleri çalmaTARTANOĞLU ya başladı” açıklamasının ardından KCK’nın ateşkesin sona erdiğini ilan etmesi oluşturacak. Çözüm sürecinde İmralı Heyeti ve KCK’den gelen kritik açıklamaların ardından gözlerin çevrileceği HDP’nin, MYK toplantısının ardından tüm bu sürece ilişkin açıklama yapması bekleniyor. nin dahil olacağı “büyük barış miğerlendirilmesi gerektiği görütingleri” sürece müdahil olunacaşünü paylaştı. HDP, İmralı HeyeUyarı yaptı ğı belirtilmiş, kaous ve savaş ortati 3 Temmuz’da “Toplumsal barış KCK’nın 2012 yılı sonunda fiiiçin alarm zilleri çalmaya başladı” mının bu yolla engelleneceği ifaler başlatılan 2013’te ise ilan edide edilmişti. açıklamasını yapmıştı. Uzun bir len ateşkesin sona erdiğini açıkla süredir heyete İmralı’ya gidiş izni KCK’nin kritik açıklamasının ması, yaklaşık 1 aydır koalisyon verilmemesinin de süreci olumsuz ardından HDP yönetecilerinin de tartışmaları ile belirlenen gündekritik bir toplantı düzenleyeceği etkilediğine dikkat çekildi. mi sarstı. HDP kaynakları KCK belirtildi. Bugün toplanacak MYK HDP’nin barış mitingleri toplantısında koalisyon süreci ile açıklamasının tümüyle ateşkesin sona erdirilmesi olarak görülbirlikte KCK açıklamasının da deHeyetin açıklamasında, memesi, bir uyarı niteliğinde deHDP’nin ve sivil toplum örgütleri ğerlendirileceği ifade edildi. Sahte yüzler H HAKAN TAHMAZ Kabul edilemez ama süreç zorlanıyor ürkiye Barış Meclisi Sözcüsü Hakan Tahmaz, KCK’nın açıklamasını “Hiçbir biçimde hiçbir kesimin elinin silaha gitmesini, şiddetin yeniden gündeme gelmesini arzu etmeyiz. Çözüm sürecinin bozulmasını hiçbir gerekçeyle makul, kabul edilebilir, izah edilebilir bulmayız. KCK’nın ‘şöyle olursa ateşkes ortadan kalkmış olur’ türü açıklamasının doğru olmadığını, kabullenebilir olmadığını söyleriz” dedi. Öte yandan “Çözüm sürecinin çok zorlandığını” belirten Tahmaz, “Kamuoyunun beklentileri açısınHakan Tahmaz dan, alınabilecek yolun çok uzağındayız. Esas sorumluluk hükümetin. Hükümet burada bir yol haritası açıklamadı. Hükümet Dolmabahçe’de ortaya koyduğu iradeye sahip çıkmadı” dedi. Öcalan ile siyasi görüşmelerin yani HDP Heyeti ziyaretinin Nisan ayından bu yana yapılamadığını anımsatan Tahmaz, “Çözüm süreci İmralı ile Kandil arasında olmayacak, çözüm kalıcı olabilmesi için toplumda olacak. Şeffaf olmayan bir süreç var. Açıklamanın neye yönelik olduğunu görmüyorum, okunabilir olduğunu da düşünmüyorum. Süreç çok zorlanıyor” dedi. T Ardahan’ın Göle ilçesi kırsalında Jandarma ile PKK’liler arasında çıkan çatışmada 4 kişinin bulunduğu minibüse uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. A Yolcu taşıyan minibüse ateş açıldı: 1 ölü, 2 yaralı rdahan’ın Göle ilçesi kırsalında belediyeye ait bir aracın gasp edilmesi üzerine operasyona çıkan jandarma ile PKK’liler arasında çatışma çıktı. Çatışma bölgesinde ateş altında kalan bir minibüste 1 kişi öldü, 2 kişi de yaralandı. Ardahan Valiliği’nden yapılan açıklamada PKK suçlanırken, HDP Erzurum milletvekili Seher Akçınar Bayar askeri işaret etti. 9 Temmuz günü PKK’lilerin gasp ettiği Göle Belediyesi’ne ait aracı almak ve su kesintisini gidermek üzere bölgede operasyon yapan jandarma birlikleriyle PKK’liler arasında dün sabah çatışma çıktı. Çatışma sırasında olay yeri yakınlarında bulunan ve içinde 4 kişinin bulunduğu belirtilen bir başka minibüse de uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. Minibüste bulunan ve HDP’li oldukları belirtilen Kanber Morkoç (65) hayatını kaybederken, Sabri Morkoç ve Altan Akın ise yaralandı. Ardahan Valiliği minibüse PKK’liler tarafından uzun namlulu silahlarla ateş açıldığını öne sürdü. Dicle Haber Ajansı’nda yer alan haberde ise minibüsün yaylaya çıkan köylüleri taşıdığı ve askerler tarafından atemilletvekili Seher Akçınar Bayar, Twitter’dan olayla ilgili fotoğraflar paylaşıp, “Roboski’den sonra Ardahan’da da yaylaya çıkan köylülere ateş: ‘Yeni Türkiye’yi kazıyınca altından çıkan çok tanıdık!” yorumunda bulundu.l Yurt Haberler Celalettin Can: Savaş değil uyarı niteliğinde kil İnsanlar Heyetinden Celalettin Can, KCK’nın açıklamasının “Çözüm süreci durdu, çatışmaya yol açacak şeyler yapma. Yapmamakta ısrar edersen, seni caydırmak için bazı misillemeler yaparım” anlamına geldiğini söyledi. Can, şöyle konuştu: “‘Kalekol, baraj, güvenlik yolları yapmaya devam edersen çözüm süreci zaten durmuş, ama başlaması zorlaşır. Çatışma ortamı doğabilir.’ diyorlar. Caydırmak istiyorlar devleti.” KCK’nın “biraz da tehditkar ve misillemeci bir dil kullandığını” dile Celalettin Can getiren Can, “Ama gerilla savaşı biçiminde bir savaşın başlayacağını sanmıyorum” dedi. Kandil’in AKPMHP koalisyonu istemediklerini “CHP ve AKP koalisyonunun ‘şerhlerini koyarak’ olumlu yaklaştıklarını” ifade eden Can, “Bu olmazsa ‘seçimse seçim’ diyorlar. Bu noktada çatışma yapamazsın” değerlendirmesini yaptı. A Orhan Miroğlu: Seçim boykotu isteyebilirler KP Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, KCK sözcüsü Cemil Bayık’ır “ateşkes” ile ilgili açıklamalarına ilişkin yaptığı değerlendirmede, yeni siyasi konjonktürde herkesin kendi gücünü sınamak istediğini belirterek, “Ateşkes meselesi, Çözüm Süreci için bir çare değil” diye konuştu. Miroğlu, “Ateşkesi bozduk diyen Kandil, yarın seçimlerin boykot edilmesini de talep edebilir. Çünkü bu bir kopuş siyasetidir” dedi. KCK’nin aldığı kararın HDP’nin siyaset yapmasını zorlaştıracak bir durum olduğunu vurOrhan Miroğlu gulayan Miroğlu, “Seçim sonrasında karşımıza çıkan önemli iki husus şuydu, Kürt siyaseti artık Öcalan’ın ya da HDP’nin alacağı yasal kararlarla yürüme kabiliyetini kaybetme istidadı gösteren bir siyasetti. İkincisi ateşkesin bozulmasına da yine Kandil karar vermiş oldu. Dolayısıyla iyi bir yerde değiliz” ifadesini kullandı. A Operasyon için Ağrı Dağı’na gitmek üzere hazırlanan asker ile canlı kalkan olarak operasyon bölgesine gitmek isteyen köylüler arasında Ağrı Dağı eteklerindeki Topçatan ile Gülyüzü köyü arasında gerginlik yaşandı. Köylüler gözaltına alındı. Bu sırada bir grup PKK’li, askerlere ateş açtı. Güvenlik güçlerinin karşılık vermesiyle çatışma yaşandı. Yaralanın olmadığı çatışma sonrası PKK’liler Ağrı Dağı’na geri çekildi. l AĞRI/DHA Ağrı Dağı’nda çatışma C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle