16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 7 Haziran 2015 EDİTÖR: ZEKİ TEZER TASARIM: SERPİL ÜNAY ekonomi 11 Nüfusun yarısı internetsiz ahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (Betam), Türkiye’nin, yatırımları ve verimliliği artırarak ekonomide büyümeye katkı sağlayan bilişim teknolojisi kullanım ve adaptasyonunda birçok ülkeye göre “oldukça geride” olduğuna dikkat çekti. B Birçok ülkenin gerisinde Betam tarafından hazırlanan “Türkiye’de Bilişim Teknolojisi ve Ekonomi” başlıklı politika notunda, bilişim teknolojili ürünlere yapılan harcamalarda meydana gelen her yüzde 10’luk artışın büyümeyi yüzde 0.50.6 aralığında artırdığı vurgulanarak “Bilişim teknolojisi kullanımı ülkelerdeki verimlilik artışının yaklaşık yüzde 80’ini oluşturuyor” denildi. Bilgisayar sahipliği ve bilgisayar okuryazarlığının artmasının da yüksek katma değerli sektörlerde çalışacak işgücünün yetişmesine destek verdiğinin altı çizilen notta bu faydalara rağmen maalesef Türkiye’de bilişim teknolojisi kullanımının ve adaptasyonunun hem hane halkında hem de reel sektörde birçok ülke ye kıyasla oldukça geride olduğu belirtildi. Özellikle Avrupa kıyaslamalarında Türkiye’nin neredeyse her alanda son sıralarda yer aldığı kaydedilerek şu bilgilere yer verildi: “Türkiye’de firmalarda çalışanların dörtte biri bilgisayar kullanırken, Avrupa’da bu ortalama yüzde 50. Türkiye’de hane halklarının yalnızca yarısının bilgisayara erişimi var. Türkiye’de fertlerin yüzde 50’si hayatlarında hiç bilgisayar kullanmadı, hiç internete girmedi. Türkiye’de 1624 yaş arasındaki gençlerin beşte biri hayatlarında hiç bilgisayar kullanmadılar. Türkiye’de bilgisayar kullananların yalnızca üçte biri hesap tablosu (spreadsheet) üzerinde aritmetik bir formül (dört işlem) kullanabiliyor.” Bilgisayar ve internet kullanımının yaygınlaşmasının sanayi sektörlerinde verimlilik artışları sağlayarak dış pazarlarda rekabet gücünü dolayısıyla da ticareti artırdığına dikkat çekilen notta şu ifadelere yer verildi: “Hizmet sektöründe bilişim teknolojileri kullanımı emek verimliliğinde önemli artışlar sağlı Gazetecilik azetecilik konusunda yazı yazmanın çizmeyi aşmak olduğunun bilincinde olarak, ABD’li iki gazeteci Bill Kovach ve Tom Rosenstiel tarafndan 2001 yılında yayımlanan, geniş yankı uyandıran “Gazeteciliğin Esasları” kitabından aktarmalar yaparak çizmeyi aşmamaya çalışacağım. Günümüzde gazetecilik partizanca yaklaşımları, politik baskıların, parasal güçlerin, yozlaşmanın tehdidi altındadır. Teknolojik gelişmeler de gazeteciliği giderek daha nitelikli, yenilikçi olmaya zorlamaktadır. Baskılar, tehditler, rekabet kaygıları, parasal güdüler gazeteciliği geleneksel değerlerden uzaklaştırmakta; ustalık, fazilet (erdem) gerektiren gazeteciliği sınırlamaktadır. l Gazeteciliğin öncelikli yükümlülüğü gerçek haberciliktir. Gazeteci, gerçeği kamuya yansıtmakla yükümlüdür, gazete kamunun haber alma hürriyetinin, bilgi edinme hakkının etkili aracıdır. Yönetimler, kurumlar, ancak gerçek bilginin yayılmasıyla şeffaf, kamuya hesap verebilir hale gelir, meşruluk kazanabilirler. Gerçek bilginin yayılmadığı, kısıtlı, sansürlü bilgiye izin verilen toplumlar demokratikleşemez. Gazetecilik ile demokrasinin kalitesi arasında yakın ilişki vardır. Basının tehdit altında olduğu bir ortamda demokrasinin kalitesi de yükselemez. Yoz basınla demokrasi bağdaşmaz. l Gazeteci halka karşı sorumludur. Gazeteci, patrona, iktidarlara, baskılara, tehditlere karşı bağımsızlığını koruyarak halkı bilgilendirir, uyarır. Gazetecinin sorumlu olduğu, bağlı olduğu merci halktır. Gazeteci gerçek bilgiyi, olayı yansıtır ve gerektiğinde kanıtlar. Kanıtlayamayacağı bir bilgiyi, olayı halka yansıtmaz. Gazetecilikte kanıtlama disiplini esastır. Kanıtlama, gerçek haberciliğin de koşuludur. l Gazeteci, bağımsız kalmayı başarmalı, olaylarda taraf olmamalı, direktif altında, çıkar kollayarak belli çevrelere hoş görünme kaygısı ile hareket etmemelidir. Gazeteci bağımsızlığını yitirdiğinde, nesnel bir gözlemci olma niteliğini de yitirir. Demokrasi mücadelesi ancak bağımsız basın tarafından sürdürülebilir. l Gazeteci araştırmacı olmalı, ezilenlerin, sessizlerin sesi olmalı, kamuoyunun ilgisini halkın yaşamını etkileyen, etkileyebilecek olaylar üzerine çekmeli, özgün bilgilere ulaşmalı, madalyonun görünmeyen yüzünü de halka göstererek bir tartışma ortamı da yaratmalıdır. Gazeteci, olaya yorum da katarak yeni bilgi yanı sıra bir bakış açısı da getirebilir. Toplumun tek yanlı etkilenmesine set çekebilir. l Gazeteci inisiyatif sahibi olmalı, insanları bilgilendirme yanı sıra düşünmeye, düşüncelerini savunmaya, haklılıklarını kanıtlamaya itmelidir. Günümüzde gazetecilik, ne yazık ki kendini gazeteci olarak yaftalayanların bazı çevrelere yaltaklanmaları, övgü düzmeleri, şov (show) yapmaları, reyting peşinde koşmaları, çıkar hesapları ve beklentileri ile yozlaştırılmaktadır. İktidar, parasal güçler yanı sıra yoz gazetecilik de gazeteciliğin geleneksel değerleri için bir tehlike oluşturmaktadır. Gazeteci topluma hizmet ettiği, özgürlükleri, hakları korumaya çalıştığı, bu amaç doğrultusunda özveride bulunduğu, tehlikeleri, tehditleri göze aldığı halde, yeterli destek de görmeyebilir. Kamuoyunun duyarsızlığı da gazeteciyi yıldırmamalıdır. G Verimliliği artırıyor yor. Emek verimliliğinde artış ücretlere yansıyor ve refah seviyesini yükseltiyor. Bilişim teknolojileri kullanımı ticareti olumlu etkiliyor, ülkeler arası mesafeleri kısaltarak yeni pazarlara ulaşımı kolaylaştırıyor. Yabancı sermaye de yatırım için bilişim teknolojilerine erişimin yaygın ve ucuz olduğu gelişmekte olan ülkeleri tercih ediyor. Bilişim teknolojisi kullanımının gerek firma gerek hane halkı arasında yaygınlaşması dijital ekonomiye geçişi hızlandırıyor. Böylece ekonomilerde kayıt dışılık azalıyor.” l Ekonomi Servisi İstek dışı numara taşımada tüketiciye tazminat geliyor ilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkan Vekili Ömer Fatih Sayan, numara taşımada tüketicileri korumaya yönelik düzenleme yapılması ihtiyacı ortaya çıktığını belirterek, “Numara taşımanın gecikmesi ve istek dışı taşıma durumlarında işletmeciler tarafından abonelere tazminat ödenmesine ilişkin düzenleyici çerçeve oluşturmayı planlıyoruz” dedi. Geri gönderilen ürünlerde iç tüketim şüphesi urtdışına ihraç edilen 240 ton sebze ve meyve Türkiye’ye geri gönderildi. Bakanlıktan ürünlerin imhasına yönelik bir açıklama gelmediğine dikkat çeken Ziraat Mühendisleri Odası, geri gönderilen ürünlerin iç piyasada tüketilebilme ihtimali üzerinde duruyor. Rusya’nın Türkiye’den giden 21 ton çileğin sağlıksız olduğu gerekçesiyle girişine izin vermediklerini açıklamasının ardından akıllara “Türkiye’ye geri gönderilen ürünlere ne oldu” sorusu geldi. İhracatta yaşanan bu tür sorunların başında ürün analizlerinde kullanılan örneklem ve denetim eksikliğinin geldiğine vurgu yapan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, analizlerde, raporların, örneklemelerin ve eleman sayılarının artırılmasına dikkat çekti. Mevzuata göre ürünlerin imha edilerek bakanlığın sitesinde duyurulması gerektiğini söyleyen Güngör, “Geri dönen sebze ve meyvelerin imha edildiğine dair hiçbir açıklama gelmedi. Bunların iç piyasada satılıp satılmadığını bilmiyoruz” dedi. B AA’ya konuşan Sayan, işletmecinin, numara taşımanın gecikmesi halinde bireysel aboneler için talep başına azami 500 lira olacak şekilde numara başına günlük 5 lira, kurumsal aboneler için talep başına azami 1000 lira olacak şekilde numara başına günlük 10 lira tazminat ödenmesinin öngörüldüğünü bildirdi. Numara taşıma işleminin abonelerin istekleri dışında yapılabildiğine dikkati çeken Sayan, işletmeci lerin bayilere taşınan numara başına prim vermesine dayanan uygulamaları veya bazı hatalar nedeniyle bu işlemlerin gerçekleştirebildiğine işaret etti. Sayan, numarası sehven taşınan bireysel abonelere bir defalık olmak üzere numara başına 80 lira, kurumsal abonelere talep başına azami 8 bin lira olacak şekilde numara başına 160 lira tazminat ödenmesine ilişkin düzenleyici çerçeve oluşturmayı hedeflediklerini duyurdu. Y Ağır ceza ANALİZLER YETERSİZ Geçen yıl Türkiye’den Rusya’ya gönderilen 50 ton domates üzerinde laboratuvar araştırmalarında tuta absoluta (domates güvesi) zararlısına rastlanması nedeniyle geri gönderilmişti. Yine 2013’te Rusya ve Avrupa’ya iki ay arayla ihraç edilen 125 ton ve 44 ton portakal incelemeler sonucu Akdeniz sineği bulunması sonucu iade edilmişti. Bu yıl da Rusya’ya gönderilen 21 ton çilek, frankliniella occidentalis (çiçek tripsi) nedeniyle geri gönderildi. Yurtdışına gidecek ürünlerin gönderilmeden önce yurtiçi ve yurtdışında analize tabi tutulduğunu söyleyen Güngör, iç piyasaya sürülen ürünlere yönelik analizlerin ise yetersiz kaldığını vurguladı. Güngör, “Soframıza gelecek ürünlerin markete gelmeden tarlada ya da hallerde denetlenmesi gerekiyor” dedi. Türk zeytinyağı Çin seferinde 023 yılında 650 bin ton rekolte ile dünya ikinciliğini hedefleyen Türk zeytinyağı sektörü, son yıllarda yıldızı parlayan Çin pazarında konumunu güçlendirmek ve ihracatını artırmak için tanıtım atağında. 2009’dan beri Şanghay’da gerçekleştirilen “Food Hospitality China” fuarına katılan Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Komitesi, Guanghzou şehrinde gerçekleştirilecek olan “China International Edible Oil Olive Oil Exhibition 2015” fuarında Türk zeytin ve zeytinyağının tanıtımını yapacak. 2 ürkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, don hasarı nedeniyle gül rekoltesinde yüzde 7 civarında kayıp beklediklerini söyleyerek, “Tahminlere göre, 2014 yılında 10 bin 831 ton olan yağlık gül üretimi, bu yıl 10 bin 64 tona inecek” dedi. Dünyada gül üretiminde Türkiye ve Bulgaristan’ın tekel konumunda bulunduğuna, iki ülkenin, dünya üretiminin yüzde 90’ını karşıladığına dikkat çeken Bayraktar, gülde dünya liderliğinin risk altında olduğunu vurguladı. Bayraktar, Türkiye’de 2015 yılı için dekar başına 7 lira 90 kuruş mazot, 8 lira 25 kuruş gübre desteği verildiğini anlatarak, “Avrupa Birliği üyesi olan Bulgaristan’da gül üreticileri, 19992011 döneminde kilogram başına gül yağı için 500 Avro destek aldı. Ayrıca bu ülke, tarımsal destekler kapsamında, gül yağı üretiminde kullanılan motorin, fueloil, elektrik ve doğal gaz gibi enerji kaynaklarını sektöre indirimli fiyatlardan veriyor. İki ülke üreticileri arasındaki dengesizliğin giderilmesi için üreticilerimize yönelik destekler artırılmalı, ihracat desteği verilmelidir” dedi. Gül rekoltesinde büyük düşüş T C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle