28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 8 Mayıs 2015 TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ ‘Ölüme gidiş’ operasyonu “Hayata Dönüş” operasyonunda öldürüleceklerin isim listesini MİT hazırlamış, operasyon hazırlığı maket üzerinde yapılmış... haber 13 19 Aralık 2000’deki Hayata Dönüş operasyonuna ilişkin Tufan Planı’nın ekleri, birliklerin görev yerleri ve müdahale hazırlığının ayrıntıları, 15 yıl sonra ortaya çıkmaya devam ediyor. Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen İçişleri Bakanı Sadettin Tantan ve Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman imzalı “Cezaevleri Müdahale Harekât Emri’nde, operasyonun İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla gerçekleştirildiği belirtildi. MİT’in görevi de ‘başta liderler olmak üzere örgüt üyelerinin fotoğraf albümlerini hazırlayarak G gününden (operasyon günü) önce İl Jandarma Komutanları’na ve İl Emniyet Müdürlerine teslim etme’ olarak belirlenmiş. 12’si Bayrampaşa’da olmak üzere toplam 32 kişinin hayatını kaybettiği operasyonun olduğu dönemde İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, Adalet Bakanı ise Hikmet Sami Türk’tü. gerçekleştirilecek.” MİT’le ilgili bölümde ise şu ifadeler yer aldı: “Müdahalede eşzamanlı olarak Emniyet Müdürlüğü ile koordine edilerek, haklarında gerekli yasal işlemlerin yapılmasını sağlamak üzere, cezaevleri dışında ancak cezaevleri ile bağlantıları olan yasadışı örgütlere müzahir kişi, dernek ve kuruluşların tespit edilmesini sağlayacaktır.” revleri de sıralandı. Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’nın 3 tabur olarak Bayrampaşa, Ümraniye ve Gebze cezaevlerine müdahale ederek devlet otoritesini tesis ile tutuklu ve hükümlülerin sevk ve nakillerini sağlayacağı belirtildi. Müdahale edecek jandarma birliklerinin il emniyet müdürlüklerinden karşılanamayan ilave müdahale özel malzeme ve teçhizatının karşılanması için gerekli tedbiri Jandarma Genel Komutanlığı Lojistik Başkanlığı’nın alacağı belirtildi. Komuta kademesinde İçişleri Bakanlığı Kriz Merkezi’nde bir generalin görevlendirileceği, İstanbul’daki operasyonun komutanının ise İstanbul Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Engin Hoş olduğu ifade edildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet witter fenomeni Fuat Avni AKP’ye yakın gazetelerin tirajlarını yazdı. Fuat Avni tirajlardaki düşüklüğün Saray’ı rahatsız ettiğini ileri sürdü. Yandaş medyanın itibarının sıfırlandığını aktaran Fuat Avni, asılsız haberlerin yandaş medyada çalışanları da birbirine düşürdüğünü yazdı. Yandaş medyanın tirajlarının da gerçeği yansıtmadığını ileri süren Fuat Avni, sekiz gazetenin tirajlarını paylaştı. ‘Yandaş tirajları sahte’ T FUAT AVNİ’NİN İDDİASI Uçurum var MİT’in görevi Yazıda, 44 cezaevinde açlık grevi, 17 cezaevinde ölüm orucu eylemi yapan tutuklu ve hükümlüler “karşı güç” olarak nitelendirildi. MarksistLeninist ideolojiye mensup tutuklu ve hükümlülerin, cezaevlerinde Malta adı verilen koridor ve koğuşla ra hâkim oldukları, görevlilerin kontrollerini ellerinde bulundurdukları ifade edilen yazıda, Jandarma Komando Özel Asayiş Komutanlığı’nın 12 Aralık 2000’den itibaren, İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı’nın kontrolüne verildiği belirtildi. Yazının “vazife” başlığı altında ise İçişleri Bakanlığı’nın, Jandarma Genel Komutanlığı birlikleriyle, diğer bakanlık, kamu kurum ve kuruluşlarıyla koordineli olarak Bayrampaşa, Ümraniye, Bursa, Çanakkale, Bartın, Çankırı, Aydın,Ceyhan ve Malatya cezaevlerinde müdahale edeceği ifade edildi. Planın 3 aşamada gerçekleştirileceği, ilk aşamada iki gün önce birliklerin görev yerine intikalinin, koordine ve hazırlığın yapılacağı ifade edilerek, şöyle devam edildi: “İcra edilecek faaliyetlerin koordinesi tüm birlik komutanlarının katılımı ile cezaevleri maketi üzerinde yapılacak. Birlikler G gününe kadar (operasyon günü) eğitimlerini tamamlayacak. İkinci aşama müdahale, üçüncü aşama ise operasyonun bitirilmesi ve dönüş İstanbul’da 3 tabur MİT’in ayrıca başta liderler olmak üzere örgüt üyelerinin fotoğraf albümlerini hazırlayarak G gününde önce İl jandarma komutanlarına ve il emniyet müdürlerine teslim etme ve İçişleri Bakanlığı bünyesinde G gününden önce açılacak kriz merkezinde görev yapmak üzere yetkili personeli hazır bulundurma gö Cizre’de, 14 Ocak günü arkadaşları ile oyun oynadığı sırada polislerin açtığı ateş sonuçu yaşamını yitiren 12 yaşındaki Nihat Kazanhan ile ilgili davaya dün Cizre 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Sanık polisler duruşmaya getirilmedi. Tutuklu polis N.G. Ankara’da, tutuksuz sanık polisler H.V., O.Ç., U.İ. Kazanhan G.T. ise Mardin Adliyesi’nde SEGBİS üzerinden oturuma katıldı. Önce gaz bombası attığını, ardından da korkutmak için av tüfeği ile üçdört el havaya ateş açtığını belirten sanık polis N.G., “Kazanhan’ın attığım kurşun ile öldüğünü bilmiyordum” dedi. Kazanhan davası sanıksız başladı Açıklanan tirajlarla kıyaslandığında arada ‘uçurum’ denilecek kadar fark göze çarpıyor. Fuat Avni’nin açıkladığı tiraj rakamları: 4 Sabah: 107000 4 Vakit: 33000 4 Akşam: 5500 4 Güneş: 7100 4 Yeni Şafak: 19200 4 Takvim: 24000 4 Star: 17600 4 Milat: 1000 Gazeteler tarafından açıklanan geçen haftanın tiraj oranları: 4 Sabah: 307.026 4 Vakit: 51.320 4 Akşam: 102.235 4 Güneş: 103.389 4 Yeni Şafak: 112.647 4 Takvim: 103.829 4 Star: 102.149 4 Milat: 30.448 Açıklama yapan bir reklamcı, Sabah gazetesinin geçen yılki reklam gelirinin 150 milyon, Star gazetesinin ise 25 milyon olarak açıklandığını belirterek, Fuat Avni’nin açıkladığı rakamlarla bu gelirlerin 5 kez şişirilmiş olduğunu kaydederek, tüm havuz medyasında reklam pastasından şişirilmiş pay alınmış olabileceğini söyledi. l Haber Merkezi Valilik Can Yücel’i ‘uygun’ görmedi Edirne Valiliği usta şair Can Yücel’in şiirlerinden uyarlanan “CAN” isimli tiyatro oyununu “uygun görülmemiştir” diyerek yasakladı. Oyunun yönetmeni ve oyuncusu Kemal Kocatürk “Bizden, oyunun metni elimizde olsun Can Yücel diye istediler. Böyle bir şey 12 Eylül dönemlerinde olurdu. Valilik oyun metnini ne yapacak? Ben aynı oyunu 2 yıl önce de Edirne’de oynadım, hiçbir sorun çıkmadı, şimdi yasaklıyorlar” dedi. Valiliğe itiraz edeceklerini söyleyen Kocatürk, “Şu an yoldayım. Oyunu Uşak’ta oynadık, dönüyoruz” dedi. ‘Generallere kadar gider’ “MİT TIR’ları”nda 4 subay ve 1 albay tutuklandı. Albayın avukatı “Bu olay bitmez” dedi dana ve Hatay’da MİT’e ait TIR’ların silah taşıdığı gerekçesiyle durdurulmasının ardından olayla ilgili HSYK’nin talebi üzerine tutuklanmasına karar verilen eski Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık ve savcı Özcan Şişman Albay Çokay önceki teslim oldu Eşiyle birlikte apartmandan inen Süleyman Bağrıyanık (sağ başta) “Biz terör örgütleri değiliz. Ben hiçbir şekilde kaçmam. Ne olursa olsun gerçeği herkes görecek” dedi. Savcı Özcan Şişman (ortada) ve Aziz Takçı da teslim oldu. Sarısülük ailesine beraat kararı Gezi eyleminde Ethem Sarısülük’ü öldürmekten yargılanıp ceza alan sanık polis Ahmet Şahbaz’a karşı “kasten yaralama” ve “hakaret” suçlarını işledikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan anne Sayfı Sarısülük ve üç oğlunun beraatına karar verildi. Sanık Şahbaz’ın Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmaya peruk, takma bıyık ve gözlüklü gelmesi, Sarısülük ailesinin tepkisini çekmişti. Yaşanan arbede sırasında Şahbaz’ın peruğu düşmüş, yüzü ortaya çıkmıştı. Şahbaz şikâyetçi olmuştu. l Ankara/Cumhuriyet A gece gözaltına alınırken, savcı Aziz Takçı ve Ahmet Karaca ile Adana eski İl Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay adliyeye giderek teslim oldu. HSYK’nin talebi üzerine Tarsus Ağır Ceza Mahkemesi önceki akşam 4 savcı ile eski Adana İl Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay hakkında tutuklama kararı verdi. Hakkında tutuklama kararı verilen 5 isme “cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” suçlaması yöneltildi. Süleyman Bağrıyanık, ailesi ve arkadaşlarıy la vedalaştıktan sonra gözaltına alındı. Hakkında tutuklama kararı çıkan savcı Özcan Şişman, Adana’daki evinde gözaltına alındı. Adana Adli Tıp Kurumu’nda sağlık kontrolünden geçirildikten sonra gazetecilere açıklama yapan Şişman, “Devletin savcısını bu şekilde derdest etmeleri suçtur, bu suçu işleyenler cezasını çekeceklerdir. Bu kadar net söylüyorum” dedi. Dün sabah Zonguldak Adliyesine gelen Savcı Aziz Takçı, Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi Hâkimi eşi Selma Rahşan Takçı ve bazı mesai arkadaşlarıyla vedalaştı. Zonguldak Atatürk Dev let Hastanesi’nde sağlık kontrolünden geçirilen Takçı, sivil polis aracıyla Tarsus’a gönderildi. Savcı Karaca, dün sabah saatlerinde Gaziantep Adliyesi’ne gelerek teslim oldu. Eski Adana İl Jandarma Komutanı Albay Özkan Çokay, dün teslim oldu. Çokay’ın avukatı Hasan Tok, asker kişilerin emir komuta zinciri dışında hiçbir emri yerine getirmediklerini belirterek Necdet Özel’in bu konuya hassasiyetle takip etmesini istediklerini söyledi. Tok, “Çünkü bu olay artık Jandarma İl Komutanı’na geldikten sonra kuvvet komutanlarına, generallere kadar sıçrayacak” dedi. Bursa Emniyet Müdürlüğü, geçen yıl Kasım’da savcılıktan alınan izinle sabah SGK Bursa İl Müdürlüğü’nde arama yaptı. Kurumda 2008’de bilişim merkezinde görevlendirilen T.Y. adlı çalışanın telefon görüşmelerini usulsüz şekilde kopyalaması gerekçe gösterilerek yapılan aramalarda, bilgisayar merkezindeki kayıtlar ile bazı bilgisayarların harddisklerinden birer kopya aldı. Alınan bilgisayar kopyalarının TÜBİTAK’a, evrakı ise uzmanlara inceleten polis, dün sabah 5 ilde eşzamanlı operasyon düzenledi. Resmi evraklar üzerinde sahtekârlık yapıp, bazı borçları usulsüz olarak sildiği, haksız kazanç elde ettiği öne sürülen aralarında eski il müdürünün de bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı. Bursa SGK’de 2. operasyon Başkale’de AKP’nin kapısına kilit Başkale’de AKP’lilerin polis eşliğinde taziye ve esnaf ziyaretinde bulunması ve ilçede yaşanan gerginliğin ardından DBP İlçe Başkanı Senar Yeşilırmak’ın da aralarında bulunduğu 5 kişinin tutuklanmasının yankıları sürüyor. AKP Başkale İlçe Başkanı İsmet Mühürcü ve yönetim istifa ederek HDP’ye katıldı. Mühürcü “5 insanın tutuklanmasının ardından ne bir milletvekili adayı ne de il başkanı telefonlarıma çıkmadı. Beni yok sayan bir zihniyetle artık çalışmayacağım” dedi. l VAN / Cumhuriyet Milli Güvenlik Kurulu’nda Ergenekon’da Yargıtay Başsavcılığı bozma istedi ‘Gülen’ ismi tartışması illi Güvenlik Kurulu’nun son toplantısında görüşülen ve “Kırmızı Kitap” olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne, “Fethullah Gülen” isminin, son anda askerin “uyarısı” üzerine konulmadığı ortaya çıktı. Edinilen bilgiye göre MGK’da asker ile hükümet arasında Fethullah Gülen’in ismi üzerinde bir görüş ayrılığı yaşandı. Fikir ayrılığının gerekçelerini eski Genelkurmay İstihbarat Başkanı Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin anlattı. Polise gidip ‘beni dövün’ diye yalvardı Marmaris’te bir polis merkezine gelen F.K. (31), nöbet kulübesinin camını ve polis otosunu yumruklayarak “Ben dayak yemek istiyorum, beni dövün” diye bağırmaya başladı. Bu sıra dışı talep karşısında şaşkınlık yaşayan polis, bir süre önce işten çıkartılan F.K’nin üç gündür sokakta yaşadığını öğrendi. Polisin çay ısmarladığı ve bir süre sohbet ettiği F.K. ikna olunca polis merkezinden ayrıldı. F.K’nin ‘canavarca hislerle acı çektirerek adam öldürmek’ ve ‘kamu görevlisini döverek öldürmeye teşebbüs etmek’ suçlarından sabıkası olduğu belirlendi. l MUĞLA/DHA M Pekin’e göre, hükümet kanadı, “Kırmızı Kitap”ın Paralel Yapı ile ilgili bölümüne Gülen’in ismininin ‘tehdit’ olarak konulmasını istedi. Ancak kurulun askeri kanadı buna karşı çıktı. Pekin, “Genelkurmay’ın buradaki mantığı, cemaatin kontrolünün Gülen’den çıkması durumunda belgenin boşluğa düşeceği. Gülen ismi belgede yer almadı” dedi. Bunun üzerine belgede “legal görünümlü illegal yapılanma” ifadesinin konulduğu belirtildi. l SİNAN TARTANOĞLU / ANKARA argıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, aralarında eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, CHP milletvekili Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan’ın da bulunduğu 274 sanıklı Ergenekon davasıyla ilgili tebliğnamesini tamamlayarak, davanın esastan bozulmasını istedi. Kararını 5 Ağustos 2013’te açıklayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, davayı Silivri Cezaevi içinde oluşturulan duruşma salonunda görmüştü. Y Davanın bazı sanıkları, Anayasa Mahkemesine bireysel başvurmuş, sanıkların haklarının ihlal edildiğine karar verilmişti. Bu kararı üzerine, nöbetçi mahkemeler, sanıkları tahliye etmişti. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dün tebliğnameyi davaya bakacak Yargıtay 16. Ceza Dairesine gönderdi. Tebliğnamede, yerel mahkeme kararının bozulmasını istendi. Yargıtay, sanıkların duruşmalı temyiz istemeleri halinde duruşma tarihi belirleyecek. l ANKARA / Cumhuriyet C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle