18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 23 Nisan 2015 TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber 15 Hâkimler kayboldu nkara Barosu öncülüğünde bir araya gelen avukatlar, hâkimlik sınavı mülakatında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle avukat Umut Kılıç’ın tutuklanmasına dün itiraz etmek istedi, ancak hâkim bulamadı. Adliyede toplanıp hâkimin odasına “Diktatör elini yargıdan çek” sloganıyla yürüyen yaklaşık 200 avukat, tek tek kapısını çaldığı sulh ceza hakimlerinin hiçbirini yerinde bulamadı. Hâkimleri yerlerinde bulamayan Hakan Canduran, beraberindeki bir heyetle birlikte Ankara Adliyesi Adalet Komisyonu Başkanı Ramazan Aksan’ı makamında ziyaret ederek itiraz dilekçesini Aksan’a teslim etti. CHP Ankara Milletvekili Adayı Ankara Barosu avukatları Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle avukat Umut Kılıç’ın tutuklanmasına itiraz edemedi A ALİCAN ULUDAĞ avukat Ali Haydar Hakverdi ise, Sincan Cezaevi’nde ziyaret ettiği Umut Kılıç’ın kendisine “tartışma sırasında bana sen Alevi misin diye sordular” dediğini açıkladı. Avukat Kılıç’ın Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği suçlamasıyla tutuklanması üzerine yaklaşık 200 avukat, dün adliyenin 5. katındaki baro merkezinin önünde toplandı. Kılıç’ın tutuklanmasına hem itiraz etmek hem de olayı protesto etmek isteyen avukatlar, “Faşizme karşı omuz omuza” şeklinde sloganlarla kararı veren 4. Sulh Ceza Hakimi Kanmaz’ın 1. kattaki odasına indi. Fakat avukatlar, hakimi odasında bulamadı. Bunun üzerine avukatlar, itiraz dilekçesini havale etmek amacıyla diğer sulh ceza hakimlerinin kapısını çaldı. Ancak hiçbir hakim yerinde yoktu. Ankara Barosu Başkanı Canduran, “Dilekçemizi havale ettirecek hakim bulamıyoruz” dedi. Burada bir sü re eylem yapan avukatlar, “Diktatör elini yargıdan çek”, “Avukat Umut Kılıç yalnız değildir”, “Avukatlar burada, hâkimler nerede” diye slogan attı. Adliye, avukatların alkış, slogan ve ıslıklarıyla inledi. Bazı avukatlar, hakimin kapısında yazan 4. Sulh Ceza Hâkimi tabelasının boş bulunan isimlik bölümüne “Tayyip Erdoğan” yazarken, duvara da “Bizde faşiste faşist derler” notunu düştü. Avukatlar, adliye önüne inerek, protestolarını burada sürdürdü. Savcılık hakimin odasının duvarına yazılan yazılarla ilgili soruşturma başlattı. Olay yeri ekipleri de adliyeye gelerek duvardan parmak izi incelemesi yaptı. Ekipler, yazı örneğini kaydetti. Öte yandan Afyonkarahisar’da konuşan CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Kılıç’ın tutuklanmasına sert tepki göstererek “Değerli bir avukat kardeşimiz, faşiste ‘faşist’ dediği için tutuklandı. CHP olarak sonuna kadar Umut Kılıç’ın yanında olduğumuzu belirtmek istiyorum” dedi. l ANKARA Ermeni Soykırımıyla Yüzleşme Medeniliğin Gereğidir smanlı Ermenilerinin bir soykırım boyutunda felakete maruz kalmalarına yol açan, İttihat ve Terakki hükümetinin başlattığı tehcirin üzerinden yüz yıl geçti. Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri, bir yüz yıl boyunca bunun sonuçlarını tamamlayan bir etnikdinsel temizlik politikasını bazen açık, çoğu zaman üstü örtük biçimde sürdürdü. Bu anlamda, Ermeni tehcirinin soykırım boyutlarındaki sonuçları Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel politikalarından biri ve milli kimliğin kurucu niteliklerinden biri oldu. Bu etnik temizlik politikasının savaş koşullarında hayata geçirilmiş olması, işlenmiş olan “insanlığa ve medeniyete karşı suç”u hafifletmiyor. Daha sonra uluslararası hukuk literatürüne girecek olan bu kavram, dünyada ilk kez Osmanlı Ermenilerinin tehcir edilmeye başlanması vesilesiyle kullanıldı. 1919’da İstanbul’da yargılanan tehcir sorumlularına Osmanlı mahkemelerinin yönelttiği suç, mal gaspı, ırza tecavüz, hunharca insan öldürme gibi ağır suçlardı. Örneğin Boğazlıyan Kaymakamı Kemal’e yönelik Yozgat mahkemesi, işlenmiş suçları etraflı biçimde aktardıktan sonra, “Hissiyatı insaniye ve medeniye ile her ne şekilde olursa olsun bağdaşmayan ve İslamın huzurunda keba’ir cinayatdan (büyük suçlardan) sayılan öldürme çeşitlerine, çapulculuğa ve yağmalara sebebiyet vermiş” olduğunu şahitler ve delillerle kesinleştiğine hükmetmişti. Kararda Kemal Bey’in, bütün Müslümanların Ermeni milletine karşı katliamda bulunmalarını doğal ve gerekli gördüğünün anlaşıldığı belirtiliyordu. Nitekim sanık da savunmasında, “Ermeniler Türk halkının ve Müslümanlık dininin iç düşmanlarıydı; Ermeni siyasi partileri ayrılıkçıydı” demişti. Halbuki bölgede görevli Yozgat ordu komutanı mahkemedeki ifadesinde İttihat ve Terakki’nin bölgeye yolladığı kişilerin “hayali bir Ermeni komitasının varlığını ihbar” ettiklerini, bunun üzerine silah araması emri geldiğini ve aramalarda sadece aramaları yapan kişilerin “yerleştirdiği” silahların bulunduğunu belirtmişti (Raymon Kevorkian, Ermeni Soykırımı, İletişim Yayınları, 712713). Ne kadar tanıdık ifadeler ve eylemler değil mi? O A Feyzioğlu: Gel bizi de tutukla fyon Barosu’na kayıtlı avukat Umut Kılıç’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaretten tutuklanması hukukçuları ayağa kaldırdı. Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, “Ey sulh ceza hâkimi sen kim oluyorsun da gencecik bir avukatı, yeri yurdu, barosu, bürosu belliyken kaçar diye tutukluyorsun/ Gece rahat uyudun mu? Hadi gel bizi de tutukla. Suç işledin. Hukuksuzluk yaptın. Vicdansızsın. Kime, kimlere hizmet ediyorsun ey sulh ceza hâkimi?” dedi. Siyasi iktidar sadece kendisini alkışlana özgürlüğü tanıyor’’ diyen Feyzioğlu, 87 bin avukatın meslektaşları Umut Kılıç’ın arkasında olduğunu söyledi. l AHMET ŞEFİK Önceki gece Gülyazı Alay Komutanlığı’ndan bir bölükten fazla asker araçlarla birlikte Şirit yaylasına sevk edildi. Köy halkı da barikatla askerleri engellemek istedi. Askerler ve köylüler arasında gerginlik yaşandı. Askerlerin Şirit yaylasına tel örgüler çekmesi, Roboski bölgesinde uzun süredir devam eden asker köylü gerginliğini artırdı ırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu ve Gülyazı köylerinin bulunduğu, 28 Aralık 2011’de 19’u çocuk 34 kişinin bombalanarak öldürüldüğü Roboski bölgesinde sınıra asker yığılması ve askerlerin Şirit yaylasına tel örgüler çekmesi tansiyonu yükseltti. Askerlerin, bölgede operasyon hazırlığında olduğunu belirten Roboski Derneği Başkanı Veli Encü, “Bir çatışma yaşanmasından endişeleniyoruz. Çatışma çıkmaması için canımızı siper ederiz” dedi. HD P Şırnak Milletvekili adayı Ferhat Encü ise “barışı en çok biz istiyoruz. Kimsenin parmağının kanamasına izin vermeye Roboski’de gerilim Ş ceğiz” diye konuştu. Şırnak’ın Ortasu ve Gülyazı köylerinin bulunduğu Roboski bölgesinde, asker ve halk arasında yaklaşık 3 aydır kaçakçılık yapılıdğı iddiasıyla gerginlik sürerken, 25 katır askerler tarafından vurularak öldürülmüştü. Önceki gece saat 23.00 sıralarında Gülyazı Alay Komutanlığı’ndan 200’den fazla asker araçlarla birlikte sınır hattındaki Şirit yaylasına sevk edildi. Köy halkı da barikat kurarak askerleri engellemek istedi. Bunun üzerine askerler ve köylüler arasında gerginlik yaşandı. Gaz bombası ile köylülere müdahale eden askerler, Şirit yaylasına giderek yaylaya tel örgü çekmeye başladı. Dün de Skorsky tipi helikopterlerle bölgede uçuş yapıldı. HDP Eş Genel Başkan Yardımcıbı Mehmet Aslan, HDP Şırnak Milletvekili adayı Ferhat Encü, HDP ve BDP’nin Şırnak ve Uludere il ile ilçe teşkilatlarından oluşan bir heyet dün Roboski’ye giderek incelemelerde bulundu ve halkla görüştü. Erdoğan’ın konukları 3. dünyadan W ashington, her yıl 24 Nisan’da yayımladığı açıklamada değişiklik yapmama tutumunu 1915’in 100’ncü yılında da sürdürürken, ABD Başkanı Obama, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Çanakkale davetine yanıt vermedi. Türkiye’deki törenlerde ise ABD’yi Büyükelçi John Bass’ın temsil edeceği Büyükelçilik tarafından açıklandı. Beyaz Saray, Başkan’ın, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın davetine, Hazine Bakanı Jacob J. Lew ile birlikte 5 kişilik heyet yollayacağını duyurdu. Papa ve Avrupa Parlamentosu’nun soykırım kararlarına karşı çok sert tepki gösteren Ankara, birden sessizliğe büründü. Almanya ve Avusturya’daki tekliflerin Türkiye’nin özellikle AP kararında gösterdiği sert tepki nedeniyle sunulması üzerine Türkiye birden sessizliğe büründü. AKP Bismil İlçe Başkanı Abdulhadi Akaydı’ın kuzeni ve ilçede çiftçilik yapan Yemlihan Aydın’ın, dün saat 09.00’da kimliği belirsiz silahlı 4 kişi tarafından kaçırıldığı bildirildi. Başkanın kuzeni kaçırıldı Bu suçlar nedeniyle idam edilen Boğazlıyan Kaymakamı, TBMM’nin 14 Ekim 1922’de aldığı bir kararla “Milli Şehit” kabul edildi. Ailesine Emlaki Metruke’den ev verildi, tüm çocuklarına aylık bağlandı. İsmi daha sonra Boğazlıyan’da bir mahalleye ve bir okula verildi. Mülkiyeliler Birliği, 1973’te Kemal Bey’in kabrini anıtmezar olarak düzenleyip ziyarete açtılar. Raymond Kevorkian’ın kitabı, tehcir kararlarının nasıl alındığını ve her kasabada, her kentte nasıl uygulandığını detaylı biçimde anlatıyor. 1160 sayfalık bu son derece önemli çalışmada, tehcir kararını uygulayan yerel yöneticilerin, Teşkilatı Mahsusa’nın yerel sorumlularının ve kirli işleri gördürdükleri insanların, kimisi cinayetlere karışan, çoğu ise işin müsadere kısmıyla ilgilenen yerel eşraftan insanların ve bu insanlık dışı uygulamalara karşı çıkanların ne yaptıkları anlatılıyor ve isimleri veriliyor. Kevorkian her vilayetteki tehcir uygulamalarını ayrı bir bölümde inceliyor. Örneğin Erzurum’da tehcir kararının uygulanması için 1821 Nisan 1915 arasında valilikte toplanan 120 kişi arasında üç görüş ortaya çıktığını aktarıyor. Üçte biri tehcirin sınır bölgelerinde yaşayan Ermenilerle sınırlı tutulmasını, 20 kişi Ermenilerin rahat bırakılması, yarısı ise “bütün Ermenilerin yok edilmesini” talep etmiş. Birkaç hafta sonra uygulanmasına başlanan politika üçüncü grubun taleplerine uygun olacaktır. Sadece İstanbul’da, İttihat ve Terakki Genel Merkezi’nde değil, Osmanlı toplumunun içinde de korku, kıskançlık, dinsel kin ve mala göz koyma nedenleriyle bu kitlesel katliamın suç ortağı olmaya hazır bir kesim olduğu açık. Ama bunu hep devlet aklı bir biçimde yönlendirdi. Bugün Ermeni soykırımıyla yüzleşmek, Türkiye toplumunu inkârcılığın vicdani yükünden, bunun yarattığı medenilik eksiğinden ve sadece kendi acılarının mutlaklaştırılmasından beslenen kutsal mazlumiyet psikopatolojisinin yıkıcı tezahürlerinden kurtulmasının olmazsa olmaz adımlarından biridir. Türkiye’de bu adım toplumun devlet aklının tahakkümünden kurtulmasıyla mümkün olacak. İşte o liste Çanakkale savaşları’nın 100’ncü yıldönümünü gösterişli bir törenle kutlamaya hazırlanan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuk listesi ise şaşırttı. Listede yer alan 60 kadar konuk içerisinde Cibuti, Çad, Güney Sudan, Mali, Nijer, Senegal, Somali, Gambiya, Zambiya, Bahreyn, Gabon, Gana, Gine, Güney Afrika, Moritanya, Moğolistan, Mozambik, Nepal, Singapur, Sri Lanka ve Vietnam bile yer aldı. Ermenistan’daki törene katılacak Cumhurbaşkanları ise Fransa, Rusya, Sırbistan ve Kıbrıs Rum kesimi. l DUYGU GÜVENÇ / ANKARA Botan’da yamaç paraşütü Dicle Üniversitesi Sivil Havacılık Yüksekokulu bünyesinde yaklaşık 4 yıldır faaliyet gösteren Havacılık Kulübü, Siirt Valiliği tarafından düzenlenen turizm haftası etkinliği kapsamında çözüm sürecinden önce şiddetli çatışmaların yaşandığı Botan Vadisi’ne giderek yamaç paraşütü yaptı. Bölgede öncü konumunda olan Havacılık Kulübü Başkanı Veysel İpek, “4 yıldan beri Diyarbakır başta olmak üzere çevre illerdeki onlarca kişiye havacılık ve yamaç paraşütü eğitimi verdik. Şu an profesyonelce yamaç paraşütü yapan sporcularımız var. Bölgede bir çok yamaç paraşütü parkuru keşfettik. Bölgemiz yamaç paraşütü konusunda çok uygun bir doğa yapısına sahip. 120’ye yakın üyemiz var. Fırsat ve destek verilmesi halinde ulusal ve uluslararası şampiyonalara rahatlıkla ev sahipliği yapabiliriz. Diyarbakır ve çevresi havacılık branşına çok uygun. Dileyen herkese model uçak kursunu ücretsiz olarak veriyoruz” dedi. l DHA Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır, Ermeni iddialarına ilişkin, “Bin yıl kadar geriye giden tarihimizi sadece 1915 olaylarına kilitlemek ve bunun üzerinden tarihi yargılamak doğru olmayacaktır. Bazı acılar yaşanmıştır, bu acılara şahitlik etmiş devletiz ve bu acıların anılmasını hiçbir şekilde yadırgamıyoruz” dedi. Bursa’da, Ulu Camii, Ka ‘Bu palayla AB’ye daha rahat gireriz’ palı Çarşı ve Kozahan gibi tarihi mekânları ziyaret eden Bozkır’a Büyükşehir Belediyesi’ni ziyareti sırasında Belediye Başkanı AKP’li Recep Altepe tarafından Bursalı bıçak ustaları tarafından yapılan ‘Zülfikar kılıcı’ hediye etti. Bakan Bozkır, “Bu palayı elimize alırsak AB’ye daha rahat gireriz” dedi. Belediye Başkanı Altepe de, “Ya sokarlar, ya sokarlar’ dedi. l BURSA /AA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle