Katalog

DUNYA 18 HİNDİSTAN EDİTÖR: CEYDA KARAN Mısırlı 11 taraftara idam Küba’da değişim rüzgarları ABD ile yarım asırlık düşmanlığı bitiren Küba, yerel seçimler için dün sandık başına gitti. 16 yaşından büyük 8 milyon Kübalının oy kullandığı seçimlerde ilk kez Komünist Parti dışından iki muhalif de aday oldu. Pazartesi 20 Nisan 2015 Mısır yargısı 2012’de 74 kişinin öldüğü Port Said’deki stadyum isyanıyla ilgili davada el Masrı taraftarı 11 kişiyi idama çarptırdı. Temyizde 73 kişinin yeniden yargılanmasına hükmedilmişti. TASARIM: BETÜL BERİŞE Gandhilerin toprak isyanı Hindistan’da hükümetin sanayi ve imar projelerine toprak satışını kolaylaştırmasına itiraz eden 100 bin çiftçi başkente yürüdü. Protestoculara hitap eden Kongre partisi lideri Sonia Gandhi ile yardımcısı ve oğlu Rahul Gandhi, geçen yıl ekonomik kalkınma vaadiyle iktidara gelen Başbakan Narendra Modi’nin kendisini destekleyen sanayicilere borcunu toprakla ödediğini savundu. Modi, yatırımcılara engel oluşturduğu gerekçesiyle geçici kararnameyle toprak alımlarını kolaylaştırıp verimli tarım arazilerinin satışına kısıtlamaları kaldırmıştı. Hindistan, Britanya sömürge döneminden kalma toprak kanununu 2013’te yenilemişti. Akdeniz göçmen mezarlığına döndü Libya açıklarında 700’den fazla göçmeni taşıyan bir tekne alabora oldu. Olay Akdeniz’deki en büyük facia olmaya aday kdeniz, Afrika, Ortadoğu ve Asya’daki kaos ve çatışmalardan kaçarak Avrupa’da yeni yaşam kurmayı arzulayan insanların mezarlığına döndü. Geçen hafta çoğu kadın ve çocuk 400 insanın sularına gömüldüğü Akdeniz’de bu kez 700’den fazla göçmeni taşıyan bir tekne battı. Libya sahillerinden hareket eden 20 metrelik balıkçı teknesinden sadece 28 kişi kurtarılırken, yetkililer teknede 700’den fazla insanın bulunduğu doğrulanırsa bunun “en ölümcül trajedi” olacağını söylüyor. İtalyan Sahil Koruması, cumartesi akşamı Libya’nın 126 km açığında bir göçmen tekneden sinyaller aldı. İtalyan ve Malta sahil koruma teknelerine katılan 17 gemi olay yerine ulaştığında korkunç bir tabloyla karşılaştı. 20 metrelik balıkçı teknesine yanaşan Portekiz ticari gemisi 28 göçmeni alabilmiş, diğerleri teknenin bir tarafına ağırlık verince teknenin alabora olmasıyla sulara gömülmüştü. Denize ahşap parçaları, can yelekleri ve yakıt saçılmıştı. Denizden 24 cansız beden çıkartabildi. Malta Başbakanı Joseph Muscat kurtarılanların sayısını 50 olarak verdi. Kalanlar kayıp. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMYK) sözcüsü Carlotta Sami, “Kurtulanlardan İngilizce bilen biri en az 700 kişinin bulunduğunu söyledi” derken, “Bu Akdeniz’de en büyük katliam gibi görünüyor” saptaması yaptı. Af Örgütü yetkilisi John Dalhuisen, trajediyi “kaçınılabilir insan A Zuma göçmene ‘kal’ dedi ama... G KUZEY KORE Panik alabora etti ölmesi karşısında duyarsız kalabiliriz?” Malta Başbakanı Joseph Muscat ise, “Akdeniz’de büyük bir trajedi yayılmakta. AB ve dünya gözlerini kapatmaya devam ederse, geçmişte soykırımlara gözlerini kapattıklarında olduğu gibi yargılanacaklar” çıkışını yaptı. Papa Francesko pazar ayininde “Bunlar bizler gibi daha iyi yaşam arayan kadınlar ve erkekler” diyerek, AB liderlerini harekete geçmeye çağırdı. İnsani kuruluşlar İtalyan donanmasının AB destekli Mare Nostrum (Denizimiz) adlı arama kurtarma misyonunun yeniden başlatılması çağrısı yapıyor. İtalya ayda 9.7 milyon dolara mal olan misyonu AB yardım etmediği için geçen kasımda bitirmişti. AB bunun yerine Triton adlı sınır koruma misyonu başlatmıştı. AB ükeleri arama kurtarma operasyonunu göçü özendirdiği için desteklemiyor. ‘Soykırım gibi...’ üney Afrika’ya komşu ülkelerden savaş ve açlık yüzünden sığınan göçmenlere sistematik saldırılar kaygı verici boyutlara ulaştı. Geçen ay Zulu kralı Goodwill Zwelithini’nin yüksek suç oranlarından göçmenleri sorumlu tutarak “Çantalarını alıp gitsinler” sözleriyle tetiklenen ve geçen hafta en az 6 can alan saldırıların sonuncusu cumartesi Johannesburg’un kuzeyindeki Alexandra’da bir göçmenin bıçaklanarak öldürülmesi oldu. Polis, yağma ve talana dönüşen olayları plastik mermilerle bastırdı. Ülke çapında 307 kişi tutuklandı. Kriz yüzünden yurtdışı ziyaretini iptal eden Devlet Başkanı Jacob Zuma ise dün liman kenti Durban’daki göçmen kampını ziyaret etti. “Çok geç” ve “eve git” sloganlarıyla karşılanan Zuma, ülkelerine dönmek isteyenlere “Gitmek isteyenler bilmeli ki şiddeti durdurduğumuzda geri gelirlerse hoşgelirler” mesajı verdi. 50 milyon nüfuslu ülkede 5 milyon göçmen var. Çoğu Somali, Etiyopya, Zimbabve ve Malavili göçmenler halkın elinden işlerini almakla suçlanıyor. Ramadi’de 90 bin kişi IŞİD’den kaçtı Kim Jong Un bu kez de zirvede Kuzey Kore’nin genç lideri Kim Jong Un, yüzlerce savaş pilotu ve parti yetkilisiyle ülkenin en yüksek dağı Paektu’ya tırmandı. Karlı zirvede gülümseyerek poz veren Kim, “Paektu’ya tırmanmak nükleer silahtan bile güçlü zihinsel enerji veriyor” dedi. Çin sınırındaki 2,750 metre rakımlı volkanik dağ, Kuzey Kore folklöründe kutsal. Ülkeyi 60 yıldır demir yumrukla yöneten Kim hanedanı da “Paektu kanına” sahip olmakla övünüyor. Devlet kayıtları Kim Jong Un’un babasının Paektu’da doğduğunu belirtse de, tarihçiler Kim Jong Il’in Rusya’da doğduğuna inanıyor. ürünü” diye niteleyip, “Son ölümler şoke edici ama şaşırtıcı değil” diye ekledi. Facia Avrupa’da yankılandı. AB Dış Politika şefi Federica Mogherini yaşananları “Kabul edilemez” diye niteleyip “Birçok kez ‘bir daha asla’ dedik. Şimdi AB için bu trajedilerle başetme vakti geldi. Hep birlikte insan ların hayatlarını kurtarmalıyız” çağrısı yaptı. AB iç ve dışişleri bakanları acil toplantıya çağırıldı. İtalya Başbakanı Matteo Renzi tepkisini “Akdeniz’de sistematik bir katliama tanıklık ediyoruz” deyip sordu: “Nasıl olur da modern iletişim her şeyden haberdar olmamızı sağlarken koca bir nüfusun bu şekilde İRAN Hamaney’den ‘nükleer mit’ çıkışı İran ile nihai nükleer anlaşma için 22 Nisan’da müzakereler yeniden başlayacakken, dini lider Ayetullah Ali Hamaney, ABD’yi İran’ı tehdit gibi göstermek için ‘nükleer silah miti yaratmakla’ suçladı. Komutanlara hitap eden Hamaney, “Hayır, tehdidin kaynağı Amerika’nın kendisi, onların zaptedilemeyen istikrarsızlaştırıcı müdahaleleri” dedi. Hamaney, ‘tehditkâr güçlere karşı hazırlıklı olmaları gerektiğini’ de belirtti. Devrim Muhafazları komutan yardımcısı Hüseyin Salami ise nükleer anlaşma ile askeri tesislerin denetlenmesinin ‘ulusal aşağılama’ olacağını belirterek ısrarla bunu reddetti. oalisyon hava saldırıları ve Şii milislerin yardımıyla radikal İslamcı IŞİD’i ülkenin güneyine iten Irak ordusu ve milis güçleri, Bağdat’tan askeri takviyelerle başkentin 110 km batısındaki Ramadi’yi geri almaya hazırlanırken, hayalet kente dönen kent ve çevresindeki üç köyden 90 bin sivil kaçmak zorunda kaldı. İnsani yardım koordinasyonundan sorumlu BM yetkilisi Lise Grande, önceliklerinin canlarını kurtarmak için ellerine aldıkları birkaç parça eşyayla kaçan insanlara su, yemek ve barınak sağlamak olduğunu söyledi. Anbar’da şiddetli çatışmalar sürerken, Irak’ın en büyük rafinerisi Beyci’nin de kısmen IŞİD’den geri alındığı haberleri geldi. Irak’ta Ocak 2014’ten bu yana yerinden olan insanların sayısı 2,7 milyonu geçti. K IŞİD bu kez Etiyopyalı Hıristiyanları katletti Kıbrıslı Türkler değişim istiyor Yüzde 62 katılım sağlanan seçimlerde yarışan 7 aday arasından yüzde 28.35 oy alan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve yüzde 26.80 oy alan eski Lefkoşe belediye başkanı bağımsız Mustafa Akıncı, 26 Nisan günü yapılacak ikinci tura kaldı. Yüzde 22.49 oy alan Sibel Siber “Adayların birbirine bu kadar yakın olması güçlü adayların yarıştığını göstermiştir. Demokratik bir yarış oldu” demekle yetindi. Bir dönem Kıbrıs müzakerelerinde Türk tarafının müzakerecisi olan Kudret Özersay ise yüzde 21.25 oy aldı. DANİMARKA ‘Nazi İslamı’na karşı kampanya Danimarka’da Muhafazakar Parti radikal İslam’ı tıpkı Nazizm gibi ‘savaşılıp yok edilmesi gereken’ bir güç olarak niteleyerek kampanya başlattı. Muhafazakâr lider Soren Pape Poulsen ile eski milletvekili Nasır Khader Arhus Stiftstidende gazetesinde yayınlanan ortak makalelerinde, İslamcıların Naziler gibi nefret ideolojisi yaydıkları, bu ideoloji uğruna kitaplar yakarak kültürel mirası yok ettiklerini belirtti. 1.5 milyar Müslümanın ‘barışçı’ niteliğini teslim eden iki yazar, ‘Nazi İslamı’nı tehlikeli bir siyasi ideoloji olarak kansere benzetti. KKTC’de sandıktan 2. tur çıktı TÜREY KÖSE ibya’da rakip iki hükümet çatışırken etki alanını büyüten IŞİD, 29 dakikalık bir infaz videosu yayınladı. Videoda, maskeli bir militanın tiradının ardından Libya’nın güneyinde ve doğusunda ele geçirilmiş 30 kadar Etiyopyalı Hristiyanın vurulduğu ve kafalarının kesildiği görüldü. Alman Der Spiegel dergisi ise, IŞİD’in nasıl bir gizli servis gibi teşkilatlandığını gösteren belgeler yayımladı. Örgütün üst yöneticilerinden Hacı Bekir’in 2014’te öldürülmesiyle ele geçirilen belgelerde, IŞİD’in yönetim şemaları ve emir komuta zinciri yer alıyor. Gözetleme ve güvenlik birimleri, hapishane ve sorgu şubeleri, silah ve teknoloji uzmanları, şeriat hâkimleri, eğitmenler gibi bölümlere ayrılan örgüt, yönetimi ele geçirdiği yerlerde muhaliflere nefes aldırmamak üzere hazırlık yapıyor. Dini misyonerlik merkezlerinde insanların siyasi eğilimleri, gelir kaynakları, şantaj için kullanılabilecek unsurları rapor ediliyor. “En zekileri Şeriat şeyhi atayacağız” notu düşen Hacı Bekir, militanların her kentin etkin ailelerinin kızlarıyla evlenmesini istiyor. IŞİD’in Saddam’n güvenlikçilerinin tecrübesinden beslendiğine de dikkat çekiliyor. L Spiegel’in IŞİD anatomisi KKTC halkı dünkü seçimlerde “nasıl bir müzakere süreci” ve “müzakere masasında kim oturacak” sorularına yanıt ararken; hem sağ, hem de sol partiler karıştı. Seçmen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nu ikinci tura bırakarak uyardı, solda da dengelerin yeniden kurulacağının işaretini verdi. 2013 seçimlerinde en yüksek oyu alan Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) adayı Sibel Siber’in ikinci tura kalamaması ve sol seçmenin desteğini alan Mustafa Akıncı’nın önde çıkması solda liderlik kavgasının başlayacağının işaretini verdi. Nisan sıcağında Ercan Havalanı’nden kent merkezine giderken yol boyu “Tabii ki Eroğlu” afişleri gördük. Ancak taksimizin şoförü Halil Darih aynı kanıda değildi. “Tabii ki Eroğlu gidecek, değişim olacak. Büyük olasılık 2. tura kalır o zaman da Eroğlu biter. Burada 8 üniversite var, gençler artık değişim istiyor, çözüm istiyor. Eroğlu çözüm yandaşı olmadı hiç” diyordu. Kuğulupark’ta konuştuğumuz bir grup genç “Kıbrıs sorunu”nun mağdurları olmaktan bunalmış görünüyorlardı. İçlerinden biri “Artık çözüm diye bir şeye inanmıyo Kıbrıs mağdurları rum. Rum kaçıyor masadan, niye kaçmasın? Dünya seni tanımış, niye Kuzey’i başına dert edeceksin” diyerek umutsuz konuştu. Arkadaşı “Seçim 2. tura kalır, Eroğlu kazanır” derken, solcu aday Mustafa Akıncı’nın sürpriz yapacağını söyleyenler de az değildi. Seçimlere bağımsız giren UBPDPUlusal Güçler destekli Eroğlu dün Gazi Magosa’da oyunu kullandı. Siber ise Lefkoşe’de Şehit Tuncer İlkokulu’ndaydı. Siber’in seçmenlerinden Sibel Sorak, federal çözümden yana olan adaşını destekliyordu: “Kadının olduğu yerde çözüm vardır. Müzakere masasına barış diliyle oturacak. Sibel Siber kısa bir dönem başbakanlık yaptı. Buraya Türkiye’den TOMA getirilmesini iptal ettirdi.” Seçimlerde müzakere süreci, ambargolar, ekonomi, Türkiyeli göçmenlerin durumu, barış gibi başlıklarda özetlenebilecek kritik sorunlarının çözümü için “masada kim oturacak” sorusuna yanıt arandı. “Kıbrıs’ta bütün sorunların altında ‘Kıbrıs sorunu’ var” diyen Semih Kolazili “O sorun hallolmadan diğerlerine zor sıra gelir. Hani ‘devrimden sonra’ denir ya... Bizim devrimimiz de çözüm” sözleriyle Kıbrıslı Türklerin “hissiyatını” özetledi. l LEFKOŞA ‘Devrimden sonra’ C M Y B